Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
21 MART 2007 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA EKONOMİ ekonomi?cumhuriyet.com.tr Fatih KöprüsüZincirlikuyuMaslak kavşağının gelecekteki ‘revizyon alanları’nda kalıyor 13 EKONOMİ POLİTİK ERİNÇ YELDAN İETT arsasında imar sorunu OKTAY EKİNCİ IMF Programının Temel Tasarımlarını Hatırlayalım Son iki yazımızda küresel piyasalarda iki haftadır süregelen çalkantıların en şiddetli biçimde Türkiye’yi etkilemekte olduğunu ve Türkiye’nin de uluslararası finans sermayesinin ilgisini çekmeye devam edebilmek için yüksek düzeyde faiz sunmakta olduğunu vurgulamış idik. TC Merkez Bankası verilerinden Türkiye’nin sıcak paraya dayalı sermaye girişlerini özendirmek üzere, uluslararası finans spekülatörlerine, özellikle 2006’nın ikinci yarısından itibaren yüzde 15 düzeyinde “net getiri” sunmakta olduğunu hesaplamaktayız. ABD ve AB ekonomilerinde faiz oranlarının yüzde 34 düzeyinde seyrettiği bir ortamda, Türkiye sunmakta olduğu böylesine yüksek finansal olanaklar sayesinde ucuz döviz girişlerine dayalı “spekülatif büyüme” sürecini sürdürebilmektedir. Uluslararası finans sermayesi şebekesi, Türkiye gibi “yeni yükselen piyasalar”da reel faizlerin yüksek olmasından büyük bir rant elde etmekte ve bu ülkelerin sunduğu spekülatif finansal arbitrajı kaybetmemek için piyasa dahili veya harici her türlü şantaja başvurarak faiz getirisini yüksek kılmaktadır. Bu şebekenin bir parçası olarak işleyen Türkiye, Meksika ve Brezilya gibi “yükselen” piyasa ekonomileri de yüksek reel faiz cenderesine sıkışmıştır. Yüksek reel faiz sunarak, uluslararası spekülasyon oyunu içerisinde “ayrıcalıklı” bir konum kapma uğraşı aslında 2001 krizi sonrasında Türkiye’ye bizzat IMF tarafından telkin edilmiştir. Bu konuda, IMF’nin 2001 krizinin hemen ardından yayımlamış olduğu Türkiye ülke raporu son derece öğreticidir. Aşağıdaki tabloda, 2001’in ortasında yayımlanmış olan söz konusu raporun “makroekonomik hedefleri” sergilenmektedir. Enflasyon, büyüme, faiz dışı fazla gibi değişkenlerin 2002 ve sonrasında almış olduğu değerlerin, daha o günlerde IMF ekonomistleri tarafından Türkiye’ye iletilmiş olduğu açıkça görülmektedir. Türkiye’nin 2002 sonrasında her yıl çok daha hızlı büyümüş olmasına rağmen, niye sürekli olarak “yüzde 5 büyüme” hedefinde ısrar etmiş olduğu da tablodaki verilerden anlaşılmaktadır! Tablo ayrıca kamu maliyesinde milli gelire oranla yüzde 6.5’lik faiz dışı fazla hedefinin ve yıllık enflasyon hedeflerinin de ilk kaynaklarını ilgililere sunmaktadır. Başta “Dubai Kuleleri” olmak üzere, İstanbul’a dikilmek istenen “en yüksek” gökdelenler için “en uygun arsa” olarak tanımlanan Levent’teki İETT garajı arazisi satılsa bile, yeni sahibinin “imar” açısından önemli “sakıncalar”la baş başa kalacağına kesin gözüyle bakılıyor... Çünkü, arsada belirlenen “bodrum katlar hariç 3 emsal” gibi rekor düzeydeki imar hakkına karşı duyarlı çevrelerce olası iptal davalarının açılması durumunda, sadece bu inşaat oranları değil, “arsanın konumu”ndan kaynaklanan “planlama ilkeleri”yle uyumsuzluğu da yargılama konusu olabilecek... Buna göre aynı arsanın “çevresel” özelliği, öncelikle “otoyolkent” bağlantısına ait “rezerv alan” olduğundan, bu gereksinmeyi ortadan kaldıracak bir yapılaşmanın şehircilik kuralları ve imar hukuku açısından kabul edilebilir bulunması mümkün görünmüyor... M İ M A R L A R O D A S I : D AVA S Ü R Ü Y O R M imarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi, belediye yetkililerinin Levent’teki İETT garajı arsasının imar durumuyla ilgili hukuki bir engelin bulunmadığına yönelik açıklamalarını yalanladı. Odadan yapılan yazılı açıklamada, söz konusu arsa ile ilgili plan tadilatının iptali istemiyle İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na açılan davanın İstanbul 7. İdare Mahkemesi’nde sürdüğü belirtildi. Açıklamada, “Odamızın açtığı bu davadan büyükşehir yetkililerinin haberdar olmamaları düşünülemeyeceğine göre medyada yer alan bu gerçek dışı açıklamaların amaç ve hedefi nedir?” denildi. salarda yeni bir düzenleme olanağı kalmadığından, “plan hedefleri”nin gerçekleşebilmesi için eldeki tek boş alan İETT arazisi... Tek kamusal güvence Üstelik Sabancı ve İş Bankası kuleleri “özel mülkiyet”teki arsalarda yükselirken İETT arazisi “kamu malı” niteliğinde; bu nedenle de kavşağın geleceği için yegâne “güvence” konumunda... Buna karşın belediyece “rekor fiatla satış”a yönelik belirlenen ve “sınırsız yükseklik” hakkıyla yaklaşık 250 bin m2 inşaat olanağı sağlanan “imar düzeni” ise İstanbul’un bu en yoğun kavşağına yeni yükler getireceği gibi, şimdiden tasarlanması gereken “kavşak revizyonu planlaması”nı da gözetmeyen bir yapılaşma yaratacak. Bütün bunlara, arazinin yeşil alan fakiri olan bölgede bu işlev için de tek kamusal alan olması; aynı koridordaki sayıları sürekli artan gökdelenler yüzünden ortaya çıkan yapı ve nüfus yoğunluğu için gerekli rekreasyon olanaklarına uygun nitelikler taşıması ve “serbest yükseklik koşulu”nun, Boğaziçi’nin korunması gerekli silüetinde olumsuz görüntüler yaratacağı gibi nedenler de eklendiğinde, İETT arazisi satılsa bile, inşaat uygulaması için yargı karşısında oldukça zorlanacak... 1 milyar dolar bekleniyor İstanbul Haber Servisi Zorlu Holding’in Karayolları’nın Zincirlikuyu’daki arazisini 800 milyon dolara satın almasının ardından bugün de Levent’teki İETT garajı arazisi satışa çıkarılacak. İhaleye girmek için aralarında Zorlu Holding ve Sama Dubai’nin de bulunduğu 19 şirket şartname aldı. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, ihaleden 1 milyar dolar beklediklerini söyledi. Karayolu planlamasına aykırı İstanbul Büyükşehir Belediyesi yetkilileri, 46 bin m2’lik arsa için “Sorunsuz olduğu için Karayolları arazisinden daha değerli” diyorlar. Ne var ki 1980 onaylı İstanbul Metropoliten Alan Nâzım Plan belgeleri ile TEM yolu bağlantı güzergâhlarının bu bölgeye ait “gelişme projeleri”ne göre, İETT arsasının yaklaşık yarısında yapı yapılması “kent içi yol planlaması ilkeleri”ne aykırı... Çünkü aynı arazinin Büyükdere Caddesi’ne bakan kesimi, Fatih Sultan Mehmet Köprüsü ve TEM otoyoluyla bu caddenin bağlantısını sağlayan “karayolu kavşağı”nın, gelecekteki yoğunluk artışlarına karşı “genişleme rezerv alanı”nı oluşturuyor... Özellikle ZincirlikuyuMaslak hattındaki “gökdelenler bölgesi”ne hizmet verdiği için bugün bile “yetersiz” kalan bu kavşağın diğer genişleme alanlarında inşa edilmiş Sabancı Kuleleri ile İş Bankası Kuleleri’ne ait ar NÂZIM HİKMET KÜLTÜR VE SANAT VAKFI 2006 AYRINTILI BİLANÇO AKTİF (VARLIKLAR) IDÖNEN VARLIKLAR AHazır Değerler 1Kasa 2Alınan Çekler 3Bankalar 4Verilen Çekler Ödeme Emirleri() BMenkul Kıymetler CTicari Alacaklar 1Alıcılar 2Alacak Senetleri 3Verilen Dep.ve Teminat. 4Şüpheli Tic.Alacakalar DDiğer Alacaklar 1Ortaklardan Alacaklar 2Diğ.Çeşitli Alacaklar EStoklar 1ilk Madde ve Malzemeler 2Yarı Mamüller 3Mamüller 4Ticari Mallar 5Diğer Stoklar 6Stok.Değ.Düş.Karş.() 7Verilen Avanslar FYıllara Yaygın İnşaat ve Onarım Maliyetleri 1Y.Y.İnşaat ve Onarım Maliyetleri 2Taşeronlara Verilen Avanslar GGelecek Yıllara Ait Gider ve Gelir Tahakkukları 1Gel.Yıl.Ait.Giderler 2Gelir Tahakkukları HDiğer Dönen Varlıklar 1Devreden KDV 2İndirilecek KDV 3Diğer KDV 4İş Avansları 5Personel Avansları DÖNEN VARLIKLAR TOPLAMI IIDURAN VARLIKLAR ATicari Alacaklar 1Alıcılar 2Alacak Senetleri 3Ver.Dep.ve Teminatlar BDiğer Alacaklar 1Ortaklardan Alacaklar CMali Duran Varlıklar DMaddi Duran Varlıklar 1Arazi ve Arsalar 2Yeraltı ve Yerüstü Düz. 3Binalar 4Tesis Makina ve Cihazları 5Taşıtlar 6Demirbaşlar 7Diğer Maddi Dur.Varlıklar 8Birikmiş Amortismanlar() EMaddi Olmayan Duran Vr. 1Kuruluş ve Örgütlenme Gi 2Özel Maliyetler 3Birikmiş Amortismanlar() FÖzel Tük.Tabi Varlıklar GGelecek Yıllara Ait Giderl. 1Gel.Yıllara Ait Giderler 2Gelir Tahakkukları HDiğer Duran Varlıklar 1Gel.Yıllarda İnd.KDV 2Diğer KDV 3Peşin Öd.Vergi ve Fonlar DURAN VARLIKLAR TOPLAMI AKTİF (VARLIKLAR) TOPLAMI 31.12.2005 5.039,36 501,70 0,00 4.537,66 0,00 0,00 0,00 0,00 0,00 0,00 0,00 63.257,67 0,00 0,00 53.980,74 0,00 9.276,93 0,00 31.12.2006 564,58 586,99 0,00 2.450,23 3.601,80 0,00 0,00 0,00 0,00 33.557,88 33.557,88 61.737,08 0,00 0,00 59.907,32 1.829,76 0,00 PASİF (KAYNAKLAR) IKISA VADELİ YABANCI KAYNAKLAR AMali Borçlar BTicari Borçlar 1Satıcılar 2Borç Senetleri CDiğer Borçlar 1Personele Boçlar 2Diğer Çeşitli Borçlar DAlınan Avanslar EYıllara Yaygın İnşaat ve Onarım Hakedişleri FÖdenecek Vergi ve Diğer Yükümlülükler 1Ödenecek Vergi ve Fon. 2Öd.Sos.Güv.Kesintileri 3Diğer Yükümlülükler GBorç ve Gider Karşılıkları 1Dön.Karı Vergi ve Diğer Yasal Yük.Karşılıkları 2Dön.Karının Peşin Öd. Vergi ve Diğer Yükl.() HGelecek Aylara Ait Gelirler ve Gider Tahakl. IDiğer Kısa Vadeli Yabancı Kaynaklar 1Hesaplana KDV 2Diğer KDV 31.12.2005 0,00 5.178,67 5.178,67 0,00 0,00 0,00 0,00 816,37 459,61 356,76 0,00 0,00 0,00 0,00 31.12.2006 0,00 1.499,78 1.499,78 0,00 9.300,00 0,00 9.300,00 0,00 1.985,66 1.598,02 387,64 0,00 1.322,55 1.322,55 0,00 IMF Programı’nın Makro Ekonomik Hedefleri Özfırat, Yorgancıoğlu ve Mey İçki’nin yeni şarap uzmanı Daniel O’Donnell, Kayra’nın yeni planlarını anlattı. GSMH Büyüme Hızı Kamu Kesimi Faiz Dışı Dengesi / GSMH Enflasyon İç Borç Nominal Faiz Oranı İç Borç Reel Faiz Oranı 2002 3.0 6.5 35.0 69.6 25.6 2003 5.0 6.5 20.0 46.0 21.7 2004 5.0 6.5 12.0 32.4 18.2 2005 5.0 6.5 8.0 27.4 18.0 2006 5.0 6.5 5.0 23.0 18.0 Kaçak, Mey’i kaliteye yöneltti Ekonomi Servisi Türkiye’de yıllık 90 milyon litreyi bulan şarap üretiminin yüzde 60’ının kayıt dışı olduğunu söyleyen Mey İçki CEO’su Galip Yorgancıoğlu, “Şarapta da tüm alkol ürünlerinde olduğu gibi vergi oranı çok yüksek. 1 şişe şarabın 3 YTL ’den fazlası vergiye gidiyor. Ama piyasada 2 YTL ’ye şarap var” dedi. Mey İçki’nin şarap üretiminde yapacağı yeni projelerin tanıtımı için düzenlenen toplantıda konuşan Yorgancıoğlu, Mey’in tüm cirosu içinde yüzde 45 olan şarabın payını artırmak için Kayra Şarapları’nın ayrı bir şirket gibi organize edildiğini söyledi. “Şişenin içine su koysanız 4 YTL ’den aşağı satamazsınız. Dolayısıyla bu alandan yorulduk. Biz bu oyunda yokuz” diyen şirketin yeni şarap direktörü Bülent Özfırat, “her şey dahil” sistemiyle çalışan otellere yılda 2 milyon litre sattıkları orta kalite şarap pazarlamasından vazgeçtiklerini söyledi. Kaynak: IMF, 2001 Türkiye Ülke Raporu (www.imf.org.) 0,00 0,00 15 yıl saklanabilen şarap Sınırlı sayıda üretilen Kayra’nın, en az 15 yıl yıllandırmaya uygun olan Buzbağ rezerv şarabı Türkiye’deki 200 seçkin restoranda bulunacak. 0,00 0,00 0,00 0,00 0,00 0,00 0,00 68.297,03 0,13 0,13 0,00 4.975,00 5.280,16 280,00 0,00 0,00 5.000,16 0,00 0,00 868,72 0,00 868,72 0,00 0,00 0,00 0,00 0,00 0,00 0,00 0,00 0,00 0,00 94.730,38 0,13 0,13 0,00 4.975,00 5.890,16 280,00 0,00 0,00 5.610,16 0,00 0,00 868,72 0,00 868,72 0,00 0,00 0,00 0,00 KISA VADELİ YABANCI KAYNAKLAR TOPLAMI IUZUN VADELİ YABANCI KAYNAKLAR AMali Borçlar BTicari Borçlar 1Satıcılar 2Borç Senetleri CDiğer Borçlar 1Ortaklara Borçlar 2Diğer Çeşitli Borçlar DAlınan Avanslar EBorç ve Gider Karşılıkları FGelecek Yıllara Ait Gelir ve Gider Tahakkukları GDiğer Uzun Vadeli Yabancı Kaynaklar UZUN VADELİ YABANCI KAYNAKLAR TOPLAMI IIIÖZKAYNAKLAR AÖdenmiş Sermaye 1Sermaye 2Ödenmemiş Sermaye() 3Sermaye Düzlt.Olm.Farkı BSermaye Yedekleri 1M.D.V.Yen.Değ. 2Sermaye Yedekleri CKar Yedekleri 1Yasal Yedekler 2Olağan Üstü Yedekler 3Diğer Kar Yedekleri DGeçmiş Yıllar Gelir Fazlası EGeçmiş Yıllar Gider Fazlası() FDönem Net Gelir Fazlası(Gider) ÖZKAYNAKLAR TOPLAMI PASİF (KAYNAKLAR) TOPLAMI 5.995,04 14.107,99 Ancak tabloda geçen daha ilginç varsayımlar reel faizlerin seyrine ilişkindir. Tablonun son satırında izleneceği üzere, IMF’nin Türkiye için hazırlamış olduğu makroekonomik model, bir yandan enflasyonu 2006’ya değin yüzde 5’e çekmeyi hedeflerken bir yandan da Türkiye’nin sabit ve yüksek bir reel faiz sunan bir ekonomi olarak süregelmesine özen göstermektedir. IMF programında Türkiye’nin 2001 sonrasında reel faiz yükünün yüzde 18’lerin altına inmeyeceği tasarlanmış olduğu tablodaki verilerden rahatlıkla izlenmektedir. “Bağımsız” Merkez Bankamızın da bu tasarımın gereklerini yerine getirmekten geri kalmadığı yakın tarihimizden çok açık olarak görülmektedir. Bu yüzden şu günlerde iktisat kamuoyunda yeniden alevlenen, “Türkiye’de reel faizler neden yüksek” sorusunun cevabı da kendiliğinden ortaya çıkmaktadır: IMF 2001 Raporu’nda öyle uygun görülmüştür de ondan... 0,00 0,00 0,00 0,00 0,00 0,00 Leoprechting: Almanya Türkiye’yi örnek almalı KÖLN (Cumhuriyet) TürkAlman Sanayi ve Ticaret Odası (TATSO) başkanlığını kısa bir süre önce Kemal Şahin’den devralan Rainhard Freiherr von Leoprechting, Köln’deki yeni merkezlerinin açılış töreninde, Almanya’nın Türklere uyguladığı vizeyi tümüyle gereksiz gördüğünü belirtti. Leoprechting, Almanya’nın Türklere uyguladığı vizeyi kaldırmasını istedi. Almanya’nın ekonomisine ilişkin değerlendirmede bulunan Leoprechting, Alman ekonomisinin yüzde 1.7 büyüme kaydedebildiğini, Türkiye’nin ise yüzde 7’ler seviyesinde olduğunu vurguladı. Leoprechting, “Türkiye’deki reform politikasını Almanya olarak örnek almaya çalışmalıyız” dedi. Törene katılan Sanayi ve Ticaret Bakanı Ali Coşkun da aynı zamanda Türkiye’de de yatırımları bulunan Metro Group’un Kamu İşleri Direktörü olan Leoprecting’e teşekkür etti. ozlem.yuzak@cumhuriyet.com.tr 0,00 750,06 750,06 0,00 0,00 0,00 0,00 116.958,73 44.907,82 625,03 73.426,00 79.421,04 0,00 750,06 750,06 0,00 0,00 0,00 0,00 0,00 0,00 117.583,76 44.907,82 18.930,40 92.356,40 106.464,39 TATSO’nun yeni binası Bakan Ali Coşkun, TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ve Leoprechting’ın katılımıyla açıldı. B İ L G İ T O P L U M U N A D O Ğ RU / ÖZLEM YÜZAK 11.124,01 79.421,04 11.734,01 106.464,39 NAZIM HİKMET KÜLTÜR VE SANAT VAKFI AYRINTILI GELİRGİDER FARKI TABLOSU 31.12.2005 ABRÜT SATIŞLAR 40.334,44 1Yurtiçi Satışlar 0,00 2Diğer Gelirler 1.105,00 3Bağış ve Yardımlar 39.229,44 BSATIŞ İNDİRİMLERİ 0,00 1Satış İadeleri 2Satış İskontoları 3Diğer İndirimler CNET SATIŞLAR 40.334,44 DSATIŞLARIN MALİYETİ 0,00 1Satılan Mamül Maliyeti 2Satılan Ticari Mal Maliyeti 3Satılan Hizmet Maliyeti 0,00 BRÜT SATIŞ KARI VEYA ZARARI 40.334,44 EFAALİYET GİDERLERİ() 39.416,08 1Genel Yönetim Giderleri 39.416,08 2Amaca Yönelik Giderler 0,00 0,00 FAALİYET GELİR VEYA GİDER FAZLASI 918,36 FDİĞ.FAAL.OLAĞAN 10,69 GELİR VE KARLAR 1İşt.Temettü Gelirleri 2Bağ.Ort.Temettü Gelirleri 3Menkul Kıymet Satış Karları 10,69 31.12.2006 82.334,60 0,00 1.200,00 81.134,60 0,00 0,00 82.334,60 0,00 0,00 0,00 82.334,60 62.613,44 56.706,54 5.906,90 0,00 19.721,16 824,63 4Kambiyo Karları 5Konusu Olm. Karşılıklar 6Faal.İlgiliDiğer Gelir ve Karlar GDİĞER FAAL.OLAĞAN GİDER VE ZARARLAR() 1Reeskont Faiz Giderler 2Komisyon Giderleri 3Kambiyo Zararları 4Diğer Olağan Gider ve Zararlar HFİNANSMAN GİDERLERİ() 1Kısa Vadeli Borçlanma Giderleri 2Uzun Vadeli Borçlanma Giderleri OLAĞAN GELİR VEYA GİDER IOLAĞAN DIŞI GELİR VE KARLAR 1Önceki Dönem Gelir ve Karlar 2Diğer Olağan Dışı Gelir ve Karlar JOLAĞAN DIŞI GİDER VE ZARAR.() 1Çal.Kısım Gider ve Zararlar 2Önceki Dönem Gider ve Zararlar 3Diğer Olağan Dışı Gider ve Zararlar DÖNEM GELİR VEYA GİDER FAZLASI KDÖNEM KARI VERGİ VE YASAL YÜKÜMLÜLÜKLER KARŞILIĞI DÖNEM NET GELİR VEYA GİDER FAZLASI 0,00 0,00 0,00 0,00 0,00 0,00 0,00 0,00 929,05 0,01 0,01 304,03 304,03 625,03 0,00 625,03 0,00 0,00 20.545,79 0,00 0,00 292,84 292,84 20.252,95 1.322,55 18.930,40 824,63 Sosyal girişimcilik son yıllarda adını sıkça duyduğumuz bir kavram. Özü, “toplumsal bir konuda değişim yaratabilecek bir projeyi destekleyecek kaynakları yaratmak”. Ancak bunu yaparken ne “kurumsal sosyal sorumluluk” ne de “hibe, bağış, yardım” adı altında gerçekleştirmek. Kapitalist düzenin ortaya koyduğu politikaların arasında yoksulu, eğitimsizi koruyacak, ona çıkış yolu sağlayacak yöntemlerin yer almaması yüzünden, küresel bağlamda fakirliğin bir türlü önlenememesi, hatta son yıllarda artması “sosyal sorumluluk” çalışmalarına hız kazandırmıştı. Sosyal girişimcilik ise çok daha farklı bir boyut. Yoksula yardımın ötesinde, “toplumun bir bölümü tıkandığında fark etmek ve bu tıkanıklığı giderme yollarını bulmak, yeni sıçramalara ikna ederek sorunu çözecek bir proje gerçekleştirmek” olarak tanımlanıyor. Hatırlarsınız, birkaç hafta ön Şimdi Sıra Sosyal Girişimcilerde ce Ernst and Young ve Milliyet gazetesi tarafından düzenlenen “Yılın Girişimcisi Yarışması”na bu yıl ilk kez Sosyal Girişimcilik kategorisi de ilave edilmiş ve dünyada yalnız Van Gölü’nde yaşayan ve soyu tükenmekte olan inci kefalini yaşatma projesini hayata geçiren bir akademisyen, ödülü kazanmıştı. Van 100. Yıl Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Sarı’nın ödül alan projesi yalnızca inci kefalini yaşama yeniden kazandırmakla kalmayacak, Van ilinin ekonomisine ve istihdamına katkı sağlayacak bir proje. İnci kefali projesi İsviçre’de Schwab Vakfı Sosyal Girişimciler Zirvesi’nde Türkiye’yi temsil edecek. Schwab Vakfı Genel Müdürü Pamela Hartigan ile ödülün açıklanacağı gün yaptığımız sohbette, sosyal girişimciliğin diğer adıyla sosyal yatırımcılığın özünde” toplumu değiştirecek projeleri yaşama geçirerek para kazanmanın” yattığını belirtmişti. Hartigan, “Siz bir ülkede yatırımcıları, parlak girişimcileri sadece başka insanlara iyilik olsun diye motive edemezsiniz. Dolayısıyla fakir, eğitimsiz, becerisi fazla olmayan insanlara yatırım yaptıkları takdirde onlara bu yatırımlarından para kazanacakları modeller geliştirmelisiniz” diyerek konuyu daha da açmıştı. Zaten Schwab Vakfı’nın yaptığı da proje sahibiyle yatırımcıyı buluşturarak gerekli kaynağı sağlamak. Davos’ta her yıl düzenlenen Dünya Ekonomi Forumu’nun bu iş için biçilmiş kaftan olduğunu anlatan Hartigan, “Son derece aktif bir platform. Gücü ve zenginliği ellerinde tutan adamların önüne bu projeleri koyuyoruz. Sosyal değişime odaklı birçok projeye bu şekilde iyi kaynaklar sağladık” demişti. Sosyal girişimcilik konusunda son yıllarda özellikle Batı’da üniversitelerde çalışmalar yapılıyor, modeller yaratılıyor. Sosyal bilinç taşıyan yatırımcıların önayak olmasıyla büyük yatırım fonları oluşturuluyor. Ve bu fonlar “toplumsal kalkınmaya katkı yapacak” girişimcileri arıyor. Aslında bu şekilde kapitalizmin kuralları zedelenmeden, sistemin içinde kalarak “kapitalizmin açtığı yaralara” çözüm üretilmeye çalışılıyor. Brezilya, Meksika, Mısır, Hindistan gibi ülkeler sosyal girişimcilik projelerine ciddi şekilde ilgi gösteriyorlar. Ben bunun Türkiye açısından da önemli bir açılım yaratabileceğini düşünüyorum. Derin uçurumlara ne denli çare olur bilinmez, ancak içinde bulunduğumuz tıkanıklığın içinde bu tür projelerin yaygınlaşmasında yarar var. Bu yüzden örneklerin çoğaltılması, kamuoyuyla daha fazla paylaşılması, insanların bu konu hakkında daha fazla bilgilendirilmesi gerekiyor. CUMHURİYET 13 K