Katalog

SAYFA CUMHURİYET 8 ARALIK 2007 CUMARTESİ 6 HABERLER Genel başkan adayı Koç, Baykal’a yüklenerek “Partide ‘Baykal demokrasisi’ uygulanıyor” dedi ‘Yargı kararları çöpe atılıyor’ TEZİÇ’TEN GÜL ’E VEDA ZİYARETİ CUMARTESİ YAZILARI ATAOL BEHRAMOĞLU Kıvırtmak... Türkçemizin anlam bakımından en zengin sözcüklerinden biridir kıvırtmak… Fakat onu irdelemeye girişmeden önce, atası “kıvırmak”a göz atalım: “Bükmek, kenarından katlamak” anlamlarını içeren bir sözcük bu. Bir başka anlamı “kalçalarını iki yana sallayarak oynamak veya yürümek”. Sözlükte bu anlamına ilişkin bir de örnek cümle verilmiş: “Kıvıra kıvıra oynadı.” Bir başka anlamı “başarmak, başa çıkmak, becermek, hakkından gelmek”…. Ardından başka anlamları da sökün ediyor: “Uydurup söylemek, sapmak, yapmak istememek, yan çizmek…” Görüldüğü gibi imge yüklü bir sözcük… Gelelim ondan türetilmiş “kıvırtmak”a… Mecazi anlamları aynı gibi görünse de ayrıntıda bir farklılık duyumsanıyor… “Kıvıra kıvıra oynadı” yerine, aralarında pek fazla ayrım olmaksızın, “kıvırta kıvırta oynadı” da denebilir belki… Fakat “yapmak istememek”, “yan çizmek” anlamlarındaki “kıvırmak”la bu anlama kullanılabilecek “kıvırtmak” arasında ben ciddi bir ayrım sezinliyorum… Çünkü ilkinde, söz konusu olan şeyi yapmamak var. “Kıvırdı”, yani yan çizdi, yapmadı… Aynı bağlamda “kıvırtmak” dendiğinde, ben şöyle bir anlam çıkarıyorum: Eveledi geveledi, ne dediği tam olarak anlaşılamadı, bir şeyi hem söylemek hem söylememek istedi, kitabına uydurmaya çalıştıysa da beceremedi, özetle, kıvırtıp durdu… ??? Tahmin edilebileceği gibi zihnime nedensiz takılmadı bu sözcük… Anayasa profesörü ve 60’lı yıllardan hem kuşaktaş hem tanışık olduğumuz Zafer Üskül’ün, bir kız öğrenci yurdundaki rahatsızlıklara ilişkin açıklamalarını okurken, “kıvırtıyor yine” diye düşündüm… Evet, “yine”… Çünkü Zafer Üskül daha AKP’li olmadan önce kıvırtmaya başlamıştı… Katıldığı TV programlarındaki konuşmalarını izlerken düşünmüştüm bunu… “Bu arkadaş ne yapıyor, ne söylemek istiyor?” diye düşünmüştüm; “Sağda mıdır, solda mıdır, ağzında çakıltaşı varmış gibi geveleyip durduğu şey nedir?” Zafer Üskül çok kibar, çok terbiyeli, dersine çok iyi çalışmış bir üniversite öğrencisi gibi konuşuyor, sanki hem nalına hem mıhına vurmak istiyor, ama ne demek istediği tam olarak anlaşılamıyordu… Ya da ben anlayamıyordum… Çünkü düpedüz kıvırtıyordu… Nitekim onun bu kıvırtmalarını AKP’nin cin fikirli kurmayları ya da şefin bizzat kendisi de ayrımsamış olmalı ki, bu sözüm ona eski sosyal demokrat solcuyu bir çırpıda AKP’li yapmayı başarmakla kalmayıp TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanlığı koltuğuna da oturttular. Amasya dönüşü söyledikleri, Zafer Üskül’ün bu koltuğun hakkını başarıyla vereceğini gösteriyor… ??? Zafer Üskül, incelemede bulunduğu “Amasya Anadolu Kız ve Kız Meslek Lisesi” pansiyonunda kalan öğrencilerden Alevi kökenliler dışındakilerin tümünün birden (176 öğrenciden 150’sinin) nasıl olup da oruç tuttuğunu sorgulamıyor… Şimdilik 78 kişi dediği “namaz kılanlar”ın, gelecekte sayılarının kaça yükseleceği konusunda belli ki herhangi bir kaygı taşımıyor… İçinden geçtiği 60’lı ve sonrasındaki 70’li, 80’li vb. yıllarda bunun böyle olup olmadığı konusunda, kendine, vicdanına, en azından görünürde bir soru yöneltmiyor… Ülke nereden geldi nereye gidiyor gibi bir soru sormak ve yanıtlamaya çalışmak belli ki işine gelmiyor… Lise öğrencilerinin dinselleştiği, dincileştiği bir toplumu nasıl bir geleceğin beklediği sorusu onu ilgilendirmiyor… Ve Zafer Üskül, bir kez daha ve şimdi öncekinden çok daha tehlikeli ve kaygan bir platformda, AKP Milletvekili ve TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı olarak kıvırtıyor… “Din baskısı değil, arkadaş baskısı”, “Yurtta yemek isteyen öğrencilere yemek yiyemezsin denildiğini tespit etmedik”, “Oruç tutmayanların oruç tutanlara karşı gösterdiği saygı” türünden, içeriksiz, dayanıksız, saptırmaca sözler geveliyor… Bugün henüz “kıvırtma” aşamasındaki bu anayasa profesörünün, kıvırtmak eğer kalıcı bir kişisel özelliği değilse, yeni yol arkadaşlarıyla nerelere kadar gidebileceğini hep birlikte izleyeceğiz… ‘Eğitimi siyasal etkilerden uzak tutun’ ? YÖK Başkanı Teziç, emekli olduktan sonra ikinci cildini yazacağı Anayasa Hukuku kitabını imzalayarak Cumhurbaşkanı Gül’e verdi. Gül’ün YÖK Başkanı’na, “Sizin birikimlerinize, deneyiminize her zaman ihtiyaç duyacağız” dediği öğrenildi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Görev süresi bugün dolacak olan YÖK Başkanı Prof. Dr. Erdoğan Teziç, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e veda ziyaretinde bulundu. Teziç, Gül’den, “eğitimin, siyasal etkilerden uzak bir devlet politikası haline getirilmesi”ni istedi. Prof. Dr. Erdoğan Teziç’in, 4 yıldır yürüttüğü YÖK Başkanlığı görevi bugün resmen bitiyor. Teziç dün çalışma arkadaşlarıyla vedalaşarak akşam saatlerinde kurumdan ayrıldı. YÖK personeli tarafından alkışlarla uğurlanan Teziç, çalışma arkadaşlarına, “Hepinizi sevgiyle kucaklıyorum” diyerek veda etti. Teziç, buradan Çankaya Köşkü’ne geçerek Gül’e veda ziyaretinde bulundu. Yaklaşık 45 dakika süren görüşmede Teziç, emekli olduktan sonra ikinci cildini yazacağı Anayasa Hukuku kitabını imzalayarak Gül’e verdi. Görüşmede Teziç’in Cumhurbaşkanı Gül’den, “eğitim sisteminin her iktidara göre değişen bir yapıda değil, siyasal etkilerden uzak ve devlet politikası haline gelecek şekilde yapılandırılması”nı isterken aksi takdirde sistem her yeni gelen iktidara göre şekillendirilmeye kalkılırsa bunun zararlara yol açacağını söylediği öğrenildi. Gül’ün de YÖK Başkanı’na, “Sizin birikimlerinize, deneyiminize her zaman ihtiyaç duyacağız” dediği bilgisi alındı. Teziç, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve diğer kabine üyelerine “sıkışık takvim” nedeniyle veda ziyareti yapamayacağını, Gül’e yapacağı ziyaretin hepsini kapsayacağını açıklamıştı. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Genel Başkanlığı’na adaylığını açıklayan Samsun Milletvekili Haluk Koç, görevden alınan örgütlerle ilgili yargı kararlarının uygulanmadığını belirtirken “CHP, yargı kararlarının çöpe atıldığı bir yer oldu. Partide ‘Baykal demokrasisi’ uygulanıyor’’ dedi. Haluk Koç, çalışmalarını yürüttüğü ve girişinde “Yaşasın Cumhuriyet Halk Partisi’’ tabelası asılı binada dün bir basın toplantısı düzenledi. CHP lideri Deniz Baykal’ın bütçe konuşmasında, “Maalesef demokrasi anlayışımız çok tehlikeli bir şekilde kan kaybetmektedir’’ dediğini aktaran Koç, bu sözleri kendi uygulamalarına yönelik bir “özeleştiri’’ olarak kabul ettiğini bildirdi. Koç, “CHP, yar ? CHP’de genel başkanlığa adaylığını açıklayan Koç, Baykal’ı sert bir dille eleştirdi. Koç “CHP, yargı kararlarının çöpe atıldığı bir yer oldu. Seçilmiş örgütler keyfi olarak görevden alınıyor” dedi. gı kararlarının çöpe atıldığı bir yer oldu. Seçilmiş örgütler keyfi olarak görevden alınıyor. Yargı göreve iade kararı veriyor, ne yazık ki bu örgütler bazen bir saat bazen bir gün sonra yeniden görevden alınıyor, yerine atama kurullar getiriliyor. Bu durumda olan çok sayıda il ve ilçe var. Alınan yargı kararları ne yazık ki MYK tarafından uygulamaya konulmuyor. Mahkeme kararlarına karşı ‘dolan’ uygulanıyor. Alınan yargı kararları çöpe atılıyor. CHP üst yönetiminin durumu yürekler acısı, üst kurullar felç olmuştur’’ dedi. Koç, “CHP değişimin, yenileşmenin eşiğindedir. Kurultay sonrasında gerçek bir iktidar seçeneği olacaktır. Vatandaşlarımız bundan sonra seçim geceleri gözyaşı dökmeyecektir” mesajı verdi. Bir süre önce parti yönetimindeki tüm görevlerinden istifa eden Ankara Milletvekili Eşref Erdem’in açıklamalarına da dikkat çeken Koç, “Yıllarını bu partiye adamış en üst düzeyde yönetici arkadaşlarımız, ‘bu yönetim anlayışıyla çalışılmaz’ diyerek, görevlerini bırakıyor. Genel Başkanımızın öncelikle en yakın çalışma arkadaşından gelen ‘görevi bırakınız’ çağrısına dikkat edilmesi gerekir’’ açıklamasını yaptı. Koç, bir soru üzerine Eşref Erdem’le TBMM’de bütçe görüşmeleri sırasında bir süre sohbet ettiklerini söyledi. Koç, “Bizim görüşlerimiz ortada... CHP’nin özgürlükçü, sivil sol bir duruş sergilemesi, yenileşmesi, gençleşmesi gerektiğini söyledik. Sayın Erdem de basına yansıyan açıklamalarında partide A’dan Z’ye bir yenilenme, üst yönetimde değişiklik talebini dile getirmiş’’ dedi. Koç, aynı konudaki bir başka soru üzerine de, “Bugün hava yağmurlu, pazartesi günü için hava durumunu yaşayıp görmek gerekli’’ demekle yetindi. Cumhurbaşkanı’nın AKP’ye yakın bir ismi atayacağına kesin gözüyle bakılıyor AKP YÖK’e başkan arıyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) YÖK Başkanı Prof. Dr. Erdoğan Teziç’in görev süresi bugün sona eriyor. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün Teziç’in yerine atayacağı ve YÖK’ü 4 yıl yönetecek yeni başkanın kim olacağı konusunda ise kulislerde birçok isim dillendiriliyor. Gül, yeni başkanı belirlerken ya mevcut YÖK üyeleri içinden bir ismi seçecek ya da Teziç’ten boşalacak “Cumhurbaşkanlığı kontejanından YÖK üyeliği”ne getireceği ismi başkan olarak atayacak. YÖK’ün yeni başkanının, AKP hükümetinin kurulla sık sık çatışmasına yol açan, “yükseköğretimde türban özgürlüğü ve meslek liselilere üniversiteye girişte katsayı farklılığının kaldırılması, dolayısıyla imam hatip mezunlarının istediği alanda üniversite okuması” isteklerine paralel çizgide bir isim olmasına kesin gözüyle bakılıyor. Bu noktada, Gül’ün tercih edebileceği isimlerden birinin, Bilkent Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ali Doğramacı olduğuna işaret ediliyor. Doğramacı’nın ve babası İhsan Doğramacı’nın Gül ile yakınlığı bilinirken, Gül’ün kızı Kübra Gül, Bilkent Üniversitesi’ndeki mezuniyet törenine türbanla katılmıştı. Rektör Doğramacı ve ekibi, Kübra Gül’ün türbanı üzerine kep takmasına göz yummuş, hatta Kübra Gül törende protokole çok yakın oturmuştu. Gül’ün başkanlık için seçebileceği AKP’ye yakın diğer isimler arasında; Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın İstanbul Anakent Belediye Başkanlığı yaptığı dönemdeki hukuk danışmanı olan Prof. Dr. İzzet Özgenç, katsayı eşitliği ve türban konusunda hükümetle ortak görüşü paylaştığını dile getiren ve geçen yıl yapılan Milli Eğitim Şurası’na YÖK yönetiminin katılmamasına karşın gelen ve aynı görüşleri şurada da dile getiren ilahiyatçı Prof. Dr. Halis Ayhan, eski Gazi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Enver Hasanoğlu ile çocuk doktoru Prof. Dr. Bülent Zülfikar yer alıyor. Bu dört isim de AKP tarafından Bakanlar Kurulu kontenjanıyla YÖK’e atanmıştı. Gül’ün kulislerde konuşulan isimlerin dışında bir atama yapması ihtimali de var. Gül’ün dışarıdan bir ismi YÖK Başkanı yapması da söz konusu. Bu noktada, ismi en çok geçen kişi ise TÜBİTAK Başkanlığı’na vekâleten atanan ve yıllardır bu görevi vekâleten yürüten Prof. Dr. Nüket Yetiş. KUMLUCA İCRA MÜDÜRLÜĞÜ GAYRİMENKULLERİN AÇIK ARTIRMA İLANI DOSYA NO: 2006/376 Tal. Satılmasına karar verilen gayrimenkullerin cinsi, kıymeti, adedi evsafı: TAŞINMAZLARIN TAPU KAYITLARI: 1 Nolu Taşınmaz. Antalya ili, Kumluca ilçesi, Bağlık mahallesinde kain, tapunun 367 Ada, 1 parsel numarasında kayıtlı, 903 m2. mesahada arsa vasıflı taşınmaz. Borçlunun hissesi 967/1620 olup, hissesine karşılık gelen miktar 539.01 m2 dir. 2 Nolu Taşınmaz. Antalya ili, Kumluca ilçesi, Bağlık mahallesinde kain, tapunun 367 Ada, 5 parsel numarasında kayıtlı, 890 m2. mesahada arsa vasıflı taşınmaz. Borçlunun hissesi 967/1620 olup, hissesine karşılık gelen miktar 531.25 m2 dir. 3 Nolu Taşınmaz. Antalya ili, Kumluca ilçesi, Bağlık mahallesinde kain, tapunun 366 Ada, 4 parsel numarasında kayıtlı, 593.31 m2. mesahada arsa vasıflı taşınmaz. Borçlunun hissesi 1155/2400 olup, hissesine karşılık gelen miktar 285.53 m2 dir. HALİ HAZIR DURUMLARI: 1 Nolu Taşınmaz. Antalya ili, Bağlık mah., 367 Ada, 1 parsel, 903 m2 miktarında olup, borçlunun hissesi 967/1620’dir. Bu hisseye isabet eden miktar 539.01 m2 dir. Parsel imar planı içinde arsa vasfında olup, 5 katlı konut alanıdır. M2 birim fiyatı 200.00 YTL’den borçlunun hissesinin değeri 107802.00 YTL’dir. 2 Nolu Taşınmaz.Antalya ili, Bağlık mah., 367 Ada, 5 parsel, 890 m2 miktarında olup, borçlunun hissesi 967/1620’dir. Bu hisseye isabet eden miktar 531.25 m2 dir. Parsel imar planı içinde arsa vasfında olup, 5 katlı konut alanıdır. M2 birim fiyatı 200.00 YTL’den borçlunun hissesinin değeri 106250.00 YTL’dir. 3 Nolu Taşınmaz. Antalya ili, Bağlık mah., 366 Ada, 4 parsel, 593.31 m2 miktarında olup, borçlunun hissesi 1155/2400’dür. Bu hisseye isabet eden miktar 285.53 m2 dir. Parsel imar planı içinde arsa vasfında olup, 5 katlı konut alanıdır. M2 birim fiyatı 200.00 YTL’den borçlunun hissesinin değeri 57106.00 YTL’dir. İMAR DURUMLARI: 1 Nolu Taşınmaz. Belediye ve İmar planı sınırları içerisinde olup, imar planında 5 katlı konut alanıdır. 2 Nolu Taşınmaz. Belediye ve İmar planı sınırları içerisinde olup, imar planında 5 katlı konut alanıdır. 3 Nolu Taşınmaz. Belediye ve İmar planı sınırları içerisinde olup, imar planında 5 katlı konut alanıdır. MUHAMMEN KIYMETLERİ : 1 Nolu Taşınmaz BAĞLIK MAH., 367 ADA, 1 PARSEL 107802.00 YTL 2 Nolu Taşınmaz BAĞLIK MAH., 367 ADA, 5 PARSEL 106250.00 YTL 3 Nolu Taşınmaz BAĞLIK MAH., 366 ADA, 4 PARSEL 57106.00 YTL SATIŞ SAATLERİ: 1 NOLU TAŞINMAZ İÇİN: Birinci satış 11/01/2008 günü, saat 10.40’dan 10.50’a kadar. İkinci satış 21/01/2008 günü, saat 10.40’dan 10.50’a kadar. 2 NOLU TAŞINMAZ İÇİN: Birinci satış 11/01/2008 günü, saat 11.00’den 11.10’a kadar. İkinci satış 21/01/2008 günü, saat 11.00’den 11.10’a kadar. 3 NOLU TAŞINMAZ İÇİN: Birinci satış 11/01/2008 günü, saat 11.20’den 11.30’a kadar. İkinci satış 21/01/2008 günü, saat 11.20’den 11.30’a kadar. SATIŞ ŞARTLARI: 1 NOLU TAŞINMAZ İÇİN: Satış 11/01/2008 günü, saat 10.40’dan 10.50’ye kadar, 2 NOLU TAŞINMAZ İÇİN: Satış 11/01/2008 günü, saat 11.00’den 11.10’a kadar, 3 NOLU TAŞINMAZ İÇİN: Satış 11/01/2008 günü, saat 11.20’den 11.30’a kadar. Kumluca Hükümet Konağı önünde açık artırma suretiyle yapılacaktır. Bu artırmada tahmin edilen kıymetin %60’ını ve öncelikli alacaklılar varsa alacakları mecmuunu ve satış masraflarını geçmek şartı ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa en çok artıranın taahhüdü baki kalmak şartıyla 1 nolu taşınmaz, 21/01/2008 günü, saat 10.40’dan 10.50’e kadar; 2 nolu taşınmaz, 21.01.2008 günü, saat 11.00’den 11.10’a kadar, 3 nolu taşınmaz, 21/01/2008 günü, saat 11.20’dan 11.30’a kadar aynı yerde ikinci artırmaya çıkarılacaktır. Bu artırmada da bu miktar elde edilememişse gayrimenkul en çok artırana ihale edilecektir. Şu kadar ki, artırma bedelinin malın tahmin edilen kıymetinin %40’ını bulması ve satış isteyenin alacağma önceliği olan alacakların toplamından fazla olması ve bundan başka paraya çevirme ve paylaştırma masraflarını geçmesi lazımdır. Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. 2Artırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen kıymetin %20’si oranında pey akçesi veya bu miktar kadar milli bir bankanın teminat mektubunu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir. Alıcı istediğinde 10 günü geçmemek üzere mehil verilebilir. %18 KDV, tellaliye, ihale pulu, tapu harç ve masrafları alıcıya aittir. Birikmiş vergiler satış bedelinden ödenir. 3İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarını, hususiyle faiz ve masrafa dair olan iddialarını, dayanağı belgeler ile on beş gün içinde dairelerimize bildirmeleri lazımdır. Aksi takdirde hakları tapu sicili ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaktır. 4Satış bedeli, hemen veya verilen müddet içerisinde ödenmez ise, İ.İ.K.nın 133. maddesi uyarınca ihale feshedilir. İhaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yatırmamak suretiyle ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri, teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerrüt faizi ayrıca hükme hacet kalmaksızın dairemizce tahsil olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır. 5Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup, masrafı verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6Satış ilanı ilgililerin tapu kaydında yazılı adreslerine tebliğe gönderilmiş olup, adreste tebligat yapılamaması halinde veya adresleri bilinemeyenler içinde işbu satış ilanının İLANEN TEBLİGAT yerine kaim olacağı, 7Satışa iştirak edenlerin, şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin, 2006/376 Tal. Sayılı dosya numarası ile müdürlüğümüze başvurmaları ilan olunur. 29.11.2007 (*) İlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir. (Basın: 64988) ataol b?cumhuriyet.com.tr Faks: (0212) 343 72 64 Bir Varmış... Bir Yokmuş... TEMA Ormanlarımız Yanıyor. Seyirci Kalmayın. Fidan Dikim Hattı: (0 212) 284 80 00 www.tema.org.tr CUMHURİYET 06 K