27 Aralık 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
2 ARALIK 2007 PAZAR CUMHURİYET SAYFA MÜZİK haticetuncer?hotmail.com Bugüne kadar iki albümü yayımlanan Nilüfer Verdi, çocukluğundan bu yana piyanosunun başında 7 Caz özgürlüğe sürükler HATİCE TUNCER Halkların Buluşma etkinliği Halkların Dostluğu Girişimi’nin düzenlediği Halkların Buluşması konseri bugün saat 13.00’ten itibaren Taksim’deki Yeni Melek Gösteri Merkezi’nde başlayacak. Etkinlikte, Birol Topaloğlu, Nilüfer Akbal, AkaDer Hasret Semah Ekibi, Ali Nafile, Boğaziçi Gösteri Sanatları Topluluğu, Dalepe Nena Grubu, Grup Helesa, Grup Nidal, Hasan Sağlam, Hava Karadaş, Kaf Dağı Müzik Topluluğu, Nevzat Karakış, Serdar Keskin, Vova Topluluğu, dansları, müzikleri, renkleri, sesleri ve sözleriyle sahnede olacak. Davetiyelerin 10 YTL olduğu konsere ulaşım için İstanbul’un çeşitli semtlerinden ücresiz servis araçları hareket edecek. (0212 252 21 08www.halklarindostlugu.org) Türkiye’nin ilk kadın caz piyanistlerinden biri olarak anılan Nilüfer Verdi, caz müziğinin özgürlüğüne çocuk denilecek yaşlarda tutuldu ve yılları piyanosunun başında geçti. “Caz müziği özgür bir alana sürüklüyor ve siz ne yaparsanız o hale geliyor” diye cazın sınırsızlığını anlatan Nilüfer Verdi, bugüne kadar sayısız konserde dinleyicileriyle buluştu ve iki albümünü de kadınlara adadı. Müziği çok seven, ciddiye alan bir ailede büyüyen Nilüfer Verdi, küçük yaşlarda özel piyano dersleri aldı. Türkiye’nin önde gelen işadamlarından babası Nejat Verdi vurmalı çalgılarının başında saatler geçirirdi, ağabeyi Murat Verdi de işadamlığının yanı sıra davula düşkündü. Bu aile ortamında müzikten başka seçeneği yoktu: ğimiz unutulmaz caz vokalisti Nükhet Ruacan’a da eşlik etti: “Selim Selçuk, Neşet Ruacan Taksim’de o zamanki Intercontinental Otel’den teklif almışlardı. Beni de çağırdılar, ilk ilk işim bu oldu. Gece saat birde çalmaya başlıyorduk. Arada dan ra da hiçbir zaman birlikte çalmamazlık etmedik.” 10 yıl sonra Müzik çalışmalarını festivaller, yurtdışı ve yurtiçinde sahne çalışmalarıyla sürdüren Nilüfer Verdi, Akbank, Yapı Kredi, Afyon festivallerinde sahne aldı, sayısız uluslararası etkinliğe katıldı. 10 yıl aradan sonra bu yıl ikinci albümü İzhar’ı çıkardı. Verdi, 17 Aralık’ta Galata’daki Nardis Caz Kulüp’teki konserinde İzhar’dan da örnekler çalacak, dinleyicileriyle birlikte “cazın götürdüğü yere” gidecek: “Yıllar böyle çalarak geçti. Kulüpler, festivaller, oteller... O kadar çok çaldık ki... Albüm yapmak için büyük bir isteğim olmadı, zaten kimse de gelip teklifte bulunmuyor. Ancak kendi gayretlerimizle sponsor bulursak, bir şeyler yapabiliyoruz. Başarı kendini pazarlamaktan, güç odakları ile uzlaşmaktan geçiyor. Ortamın yozlaştırıcı yanı çok ağır. Birtakım kurumlar tarafından kabul görmüş isimler başarılı oluyor. Şimdi elektronik, bilgisayar fantazileri caz adı altında pazarlanıyor. Elektronik müzikler şu anda dünyaya hâkim oldu. Aslında bunları yapanlar müzisyen bile değil. Çok ciddi teknisyen ve işadamları diyebilirim. Cazcının gerçekten çalıyor olması lazım.” Âşık Veysel’in o kadar güzel eserleri var ki ‘bu nadide eserleri bozmayayım, bir hata olmasın’ diye çok itina ettim. Yaşasaydı beğenir miydi, oldu mu bilmiyorum.” Kadınlar ve Sanat Gecesi ? Fotoğraf: Sedal ve Sedat Antay nunlar değişse bile bu hükümetin erkek egemenliği ve iktidarından kolay vazgeçmeyeceği anlamına geliyor.” rem mutlu olmadıktan sonra ben piyano çalmışım, çok başarılı olmuşum beni mutlu edemez ki. İnsanın yaşadığı dünyanın güzel ve hoş bir yer olması lazım mutlu olabilmesi için.” “Bir Sevda Okyanusunda Kadınlar ve Sanat Gecesi” 27 Kasım’da Beyoğlu’ndaki Studiolive’de gerçekleştirildi. Prof.Dr. Oktay Sinanoğlu, Ressam Berç Toroser’e Anadolu kültürüne saygı ve katkılarından dolayı teşekkür armağını sunuldu. Bereket Tanrıçası Kybele’ye adanan gecede Akın Ok, İsmi Gül Ana’ya yazdığı şiiri okudu. Ayla Algan, 70’li yıllara damgasını vuran oyunları ve şarkılarıyla konuklarla birlikte coştu. Nurdan İpek, Duygu Koçak, şair Leyla Şahin, duduk sanatçısı Suren Asaduryan, tiyatro sanatçısı Gülsen Tuncer, şair Ayten Mutlu, Merve Dikerman, Çiçek şiirleri şarkıları, ezgileri ve çalgılarıyla konukları Anadolu’ya sevgi ve saygı gezintisine çıkardı. söz Banu şov yapıyordu, sonra biz cazla devam ediyorduk.” Türkiye’ye dönüş Nilüfer Verdi, lise eğitiminin ardından ABD’ye giderek önce New School’da daha sonra dünya ünlü Berklee Müzik Okulu’nda eğitim gördü. Amerika’dan Türkiye’ye 80’li yıllarda dönen Nilüfer Verdi, sanatını yıllarca caz kulüplerinde, beş yıldızlı otellerde, barlarda çalarak sürdürdü. Ünlü caz müzisyeni Neşet Ruacan’la 22 yıl evli kalan ve birlikte müzik yapan Verdi, bu yıl kaybetti Mana Verdi, ilk albümü Mana’yı ancak 1997’de çıkarabildi. Ada Müzik tarafından yayımlanan Mana’da kendisine ait 7 besteyi çaldı: “O sıralarda başka bir caz külübünde çalan yabancı müzisyenlerle deneme kaydı yapalım diye düşünmüştük. Neticede dinlenebilir bir şey çıktığına karar verdik. Basta ve davulda yabancı müziyenler, gitarda Neşet Ruacan vardı. Neşet’le yakın dostuz ve ayrıldıktan son 78’in şarkısını tamamlamak için 78’liler Türkiye Girişimi’nin düzenlediği dayanışma buluşması 15 Aralık’ta Çağlayan’daki Figaro Salonu’nda gerçekleştirilecek. 78’lilerin bu yıl sekizincisini gerçekleştirdiği yemekli gecede 12 Eylül dönemine farklı bir noktadan odaklanan Beynelmilel filminin yönetmeni Sırrı Süreyya Önder sunum yapacak. Duduk sanatçısı Suren Asaduryan, protest müziğin sevilen sesi Hakan Yeşilyurt, Yekbun, Erdal Bayrakoğlu’nun şarkı ve melodileriyle katılacağı gecede Murat Meriç, 78’lilerin ezgilerini sunacak. (0535 484 96 68 0533 572 96 01) A. K. Müzik tarafından yayımlanan İzhar albümünde Nilüfer Verdi’ye davulda oğlu Nedim Ruacan, kontbasta Kağan Yıldız, düzenlemeleri de üstlenen Kamil Özler gitarıyla eşlik ediyor. Verdi, açığa vurma anlamına gelen İzhar sözcüğünü Mevlana’nın Mesnevi’sinde okumuş ve hem anlamını hem de hissettiği melodisini sevmiş: “İzhar albümüm müzikal anlamda çok sert olmayan bir serüven gibi düşünülebilir. Çok karmaşık olmamasına dikkat ettik. Yaylıların caz müziğine ne denli iltifat edebileceğinin iyi bir örneğini, Kamil Özler usta aranjmanlarıyla hayata geçirdi. Yaylı grubunu maddi koşullar nedeniyle ancak 3 parçada kulla Konuşmak insanlık görevimiz nabildik. Sololar dikkate alınırsa çok melodik ve manalı sololar var. Aramızdaki samimiyetin ve ruh bütünlüğünün fark edilebileceğini düşünüyorum.” Unutmayın Albümde Duke Ellington’ın “Prelude to a Kiss”, Franco Cerri’nin “Oggigiorno” parçalarının yanı sıra kendisine ait 7 esere yer vermiş. “Unutmayın” parçasının kadına yönelik şiddeti elen alan sözleri ve Verdi’nin vokaliyle İzhar albümünün en özel çalışması olduğu söylenebilir. Melodiyi yazdık tan sonra şair arkadaşı Berrin Çağlar’dan bu konuda bir şiir rica eden Verdi, 21. yüzyılda hâlâ töre cinayetlerine kurban olan kadınların, caz diliyle haykıran sesi oluyor: “Cumhuriyetin kuruluşundan beri sarf edilen kadınerkek eşitlik çabaları, yeni dünya düzeni uygulamaları yüzünden hiç sayılıyor. Bir insanlık suç olan namus cinayetle ri, içinde yaşadığımız ataerkil, eşit olmayan düzenin getirdiği şiddet ve ayrımcılığın sadece bir yüzü. Töre cinayetleri toplumsal çözüm gerektiriyor. Kadına karşı şiddet özel hayata ait bir sorun değil. Son olarak karısını, ilişkiyi reddetti diye öldüren adama ağır tahrik gerekçesiyle ceza indirimi olayında bir kez daha gördük. Bu olay bence ka Sanatçıya düşen görev Toplumu etkileyen konularda sanatçıların üzerine çok görev düştüğünü düşünen Verdi, sivil toplum kuruluşlarıyla işbirliğine çok önem veriyor: “İnsanlık kenarda oturup hayatı seyretmek için değil. Fikrimizi söylemek bizim insanlık vazifemiz. Siz geldiniz burada röportaj yapıyorsunuz benim de fikrimi anlatabilmek için fırsatım var. Çev Kara toprak Büyük halk ozanı Âşık Veysel’in “Kara Toprak” eseri, albümde yaylı grubunun kullanıldığı üç parçadan biri. Verdi, Kara Toprak’ı repertuvara alırken bozma endişesiyle çok tereddüt yaşamış; “Âşık Veysel Türk toplumunda çok önemli bir kültür insanı, evrensel bir köy bilgesi. Âşık Veysel gibi örnekler bize insan olmanın gurur vericiliğini hatırlatıyor’. ACI KAYBIMIZ 1998 Robert Kolej, 2003 Boğaziçi Üniversitesi mezunu, Boğaziçi Üniversitesi Fizik Bölümü Araştırma Görevlisi Ecz. Ferhan Doğan ve Prof. Dr. Nevzat Doğan’ın biricik oğulları Bülay Doğan’ın yeri hiçbir zaman doldurulamayacak ağabeyi Merhume Saadet Özgen Merhum Selahattin Özgen ile Halime Doğan Merhum Muharrem Doğan’ın torunu İlknurFeridun Özgen, ŞehnazTanın Yüzer, NecdetSema Doğan’ın yeğenleri, ÇağkanÇağla Özgen, Pınar Yüzer, Damla Doğan’ın kuzenleri ÖZGEN BERKOL DOĞAN’ı 29 Temmuz 1980 – (…) 30 Kasım 2007’de Isparta’daki uçak kazasında zamansız kaybettik. Acımız sonsuzdur. 3 Aralık 2007 Pazartesi günü Boğaziçi Üniversitesi Güney Kampüsü’nde saat 10.00’da yapılacak törenin ardından Altunizade İlahiyat Fakültesi Camii’nde kılınacak ikindi namazından sonra Ümraniye Kocatepe Mezarlığı’nda toprağa verilecektir. T.C. İMAMOĞLU ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ HAKİMLİĞİ’NDEN ELDEN TAKİPLİDİR SAYI: 2007/141 Davacı EPDK tarafından, davalı Refik Şimşek ve arkadaşları hakkında mahkememize açılan kamulaştırma bedelinin, tespiti ve tescil davasının verilen ara kararı uyarınca, Davalı Refik Şimşek, Zülfiye Şimşek (Çolak), Leyla Şimşek (Uçar), Cezmi Şimşek, Halil Şimşek, Suna Şimşek (Ataş), (ÖLÜ) Eşe Şimşek Varisleri, Refik Şimşek, Zülfiye Şimşek (Çolak), Leyla Şimşek (Uçar), Cezmi Şimşek, Halil Şimşek, Suna Şimşek (Ataş),(ÖLÜ) Eşe Şimşek Varisi (ÖLÜ), Hürü Şimşek (Bulut) Mir. Ahmet Bulut, Esma Bulut (Aydoğdu), Nurettin Bulut, Mehmet Bulut, Ali Bulut, Feride Bulut (Kurtgöz), (ÖLÜ) Eşe Şimşek Varisi. (ÖLÜ) Zeynep Şimşek (Bozkurtlu), Mir. Veli Bozkurtlu, Mediha Bozkurtlu, Hürü Bozkurtlu (Muratağaoğlu), Fazilet Bozkurtlu, Halide Bozkurtlu, Hazan Bozkurtlu (İnaltekin), Nail Bozkurtlu, Zümray Bozkurtlu (Karabulut), Abdil Bozkurtlu, Ali Bozkurtlu adına kayıtlı, Adana İli, İmamoğlu İlçesi, Üçtepe Köyü, 129 ada,10 parsel numaralı 4900 m2 yüzölçümünde iken, mahkemece yüzölçümü 4922,49 m2 olarak düzeltilen taşınmazın, 405,43 m2’lik kısmının kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescili talep edilmiş olup; İlgililerin işbu ilanın yapıldığı tarihten, 30 gün içinde kamulaştırma işlemine İdari Yargıda, iptal ve adli yargıda maddi hatalara karşı düzeltme davası açabilecekleri; dava açma halinde husumetin Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu Başkanlığı’na yöneltileceği, aynı süre içerisinde, kamulaştırma işlemine idari yargıda iptal davası açanların, dava açtıklarını ve yürütmenin durdurulması kararı aldıklarını belgelendirmedikleri takdirde, kamulaştırma işleminin kesinleşeceği ve mahkemece tespit edilen kamulaştırma bedeli üzerinden taşınmaz malın Hazine adına tescil edileceği, mahkemece tespit edilen kamulaştırma bedelinin hak sahipleri adına Akbank A.Ş. İmamoğlu Şubesi’ne yatırılacağı, konuya ve taşınmaz malın değerine ilişkin tüm savunma ve delillerin, tebliğ tarihinden ititaberen 10 gün içinde mahkmemize yazılı olarak bildirilmesinin gerektiği, ilanen tebliğ olunur. 21.11.2007 (Basın: 64238) CUMHURİYET 07 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle