Katalog

3 KASIM 2007 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLERİN DEVAMI TÜRKİYE İstanbul Edirne Kocaeli Çanakkale İzmir Manisa Aydın Denizli Zonguldak Açık İstanbul 7 Stockholm PB PB Y PB B B B B Y 17 17 16 18 21 20 23 22 14 Sinop Samsun Trabzon Giresun Ankara Eskişehir Konya Sıvas Antalya Y Y Y Y PB PB B PB B 16 15 17 12 16 14 14 12 26 Adana Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van Kars B B B B B B B B Y 24 26 21 24 19 22 14 13 10 Trabzon Ankara Erzurum Hakkari İzmir Antalya Ş.Urfa Adana Yurdun kuzey kesimleri parçalı ve çok bulutlu, Karadeniz, Doğu Anadolu’nun kuzeyi ile Kocaeli ve Sakarya çevreleri yağmurlu, diğer yerler az bulutlu geçecek. Hava sıcaklığında önemli bir değişiklik beklenmiyor. Rüzgâr genel olarak kuzey ve batılı yönlerden hafif, ara sıra orta kuvvette esecek. Çok bulutlu DIŞ MERKEZLER Oslo Helsinki Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn Münih B B Y PB PB PB PB PB PB 11 5 7 14 15 15 15 12 13 Berlin Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atina Zürih PB B B Y Y B PB Y Y 14 15 20 13 12 14 19 21 12 Moskova Aşkabat Astana Taşkent Baku Bişkek Tiflis Kahire Şam Karlı K A Y PB Y PB Y Y B 1 14 6 21 20 2 15 31 27 Londra Berlin Moskova Belgrad Madrid Ankara Taşkent Tahran Kahire Sulu kar Gök gürültülü Parçalı bulutlu Sisli Bulutlu Yağmurlu GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK ? Baştarafı 1. Sayfada Bu nedenle öteden beri Silahlı Kuvvetler, kamuoyu, halk, saldıranların izlenmesini yararlı ve gerekli görüyor. Ne var ki, bu ülke isteklerini ne ölçüde, hangilerinin karşılanacağını öğrenmek için Beyaz Saray kapısında. Bu ülke, bağımsız Türkiye! ??? Bu hükümet, ABD’den icazet veya izin almadan sınır ötesi bir harekâta girişemeyeceğini içeren kuralın tekrar yaşanmayacağını kanıtlamaya çalışıyor ve… …icazet ve izin yerine ABD’deki eğilim ne olursa olsun, göbeğini kendi kesmek istediğini açıklayıp duruyor. Bir hükümet kararlı ise o hükümetin başbakanı: Askerli sivilli kocaman bir heyetle Washington’a gidip Beyaz Saray’daki efendiye sınır ötesi operasyona ilişkin ayrıntıları gündeme getirmek… çeşitli operasyon olasılıklarını sıralayarak içlerinden birine yeşil ışık yakmasını beklemek gereğini neden duyuyor? Ya icazet veya izin aldın ya da çeşitli olasılıklardan birini ABD’nin kabul etmesini sağlamak için Beyaz Saray’ın kapısını çaldın! Ha Ali, ha Veli… daha başka bir deyimle ayvaz kasap hep bir hesap! ??? Fakat halk, medyasıyla, politikacısı ve aydınlarıyla ABD’nin izni olmadan hükümetin sınır ötesine burnunu çıkarmasına olanak olmadığını da biliyor ve biliyor ki, bağımsız Türkiye, ABD’ye bağımlı bir ülkedir. Dostluk, stratejik ortaklık gibi söylemlerle hem ABD’den uzak duramıyor, hem de biz bağımsız bir ülkeyiz diye övünüyor. ABD de bu gerçeği elbet biliyor. Teröre karşı isyanları oynayan halkının baskısı altında sesini yükselten hükümeti “itidale davet ederek yatıştırmaya” çalışıyor. Gelişmeleri özenle izleyenler şimdi bu hükümete ve bu hükümetin ABD’ye karşı vaziyet aldığı izlenimi veren politikalarına, sormazlar mı? Madem ki artık sabrın tükendi, göbeğini kendin kesmeye kararlısın: O halde ABD’nin zaten günlerdir hükümet açıklamalarından, istihbarat örgütlerinden aldığı bilgilerden bildiklerini bir kez daha Washington’lara kadar gidip, Beyaz Saray’da Başkan Bush’a yinelemek zorunda mısın? “İçimizdeki Amerikalı” kuşku yok, nefes alışımızı bile izliyor. Gerçek bu iken: Bir başka gazetedeki haberyoruma göre; RTE’nin özel uçağına Genelkurmay İkinci Başkanı’nı alarak gitmesi, sınır ötesi bir harekâtta ne denli kararlı olduğumuzu kanıtlıyormuş. Yazanı da yazdıranı da sevsinler. ??? Şu günlerdeki bütün işaretler ABD’nin kara harekâtına, sınır ötesi harekâta hâlâ sıcak bakmadığını gösteriyor. Havadan o da kısıtlı bir alana, Kandil Dağları’na veya kimi PKK kamplarına yönelik saldırılarda ABD’den izin alınmasını zorunlu görünüyor. Ancakkkk, bizimkinin bohçasında rengârenk çeşit çeşit çarşaflar… RTE, dosyalı gidiyor Amerika’ya… Şayet haber doğrulanırsa Başkan Bush’un önüne dört seçenek koyacakmış: Tek taraflı operasyon. Beğenmedin mi, al sana ortak operasyon önerisi! Buna da burun mı kıvırıyorsun? O halde üçlü güvenlik harekâtı! Olmadı mı, öyleyse nokta operasyonu! Doğruluğu, içeriği inandırıcı gelen tek bir haber var karşı yakadan: Onu da sözcüleri açıklıyor: RTE’nin Başkan Bush’la Beyaz Saray görüşmesinden “tatmin olmuş” biçimde ayrılması! Tatmin olmanın veya tatmin etmenin çeşitli yöntemlerini Başkan Bush herhalde biliyor olmalı ve bakalım hangisiyle bizimkini uğurlayacak! ABD’nin casus uçakları PKK’ye karşı devreye sokmasının göstermelik olduğu belirtiliyor GÜNDEM ? Baştarafı 1. Sayfada MUSTAFA BALBAY U2’ler İran için devrede ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) ABD’nin, PKK ile mücadelede U2 uçaklarını devreye sokması, göstermelik bir destek olmaktan öte geçmeyecek. Amerikalı bir savunma yetkilisinin, ABD Hava Kuvvetleri’ne bağlı U2 casus uçaklarının, terör örgütü PKK’nin faaliyetleri hakkında bilgi toplamak için görev yapmak üzere TürkiyeIrak sınırı bölgesine gönderildiğini söylemesinin ardından dikkatler, bu uçaklara çevrildi. Ancak, askeri teknolojileri yakından izleyen çevrelerin verdiği bilgilere göre U2 uçakları, casus uyduların sağladığı nitelikle kullanılabilir gerçek zamanlı istihbarat veremiyor. U2’ler daha çok, sabit askeri yapılar, geniş askeri hareketlilik konusunda bilgi alabiliyor. Oysa Türkiye’nin terörle mücadelede kullanılabilir gerçek zamanlı istihbarata gereksinimi bulunuyor. Bu istihbarat ise ancak ABD’nin Kuzey Irak’ı 24 saat boyunca gözetleyen uydularından alınabiliyor. Bu durum, ABD’nin “Türkiye’ye PKK ile mücadele konusunda yardım ediyorum” gerekçesine dayanarak, U2 uçaklarını İran’ı daha rahat gözetleyebilmek için bölgeye gönderdiği yorumlarını da beraberinde getirdi. ABD Savunma Bakanlığı Pentagon’un sözcüsü Geoff Morrell de, ABD’nin terör örgütü PKK’ye karşı Türkiye’ye istihbarat sağlamakta olduğunu ileri sürmüştü. Sözcü, “Türkler veya başkalarının askeri tepkide bulunabilmesi için ihtiyaç duyduğu temel şey, ‘üzerinde harekete geçilebilir istihbarat’tır ve Türklerin bu yüksek standarttaki ‘üzerinde harekete geçilebilir istihbarat’ı edinebilmeleri için çaba gösteriyoruz” diye konuştu. Pentagon sözcüsünün bu sözlerine karşın, Türkiye’nin U2 uçaklarından değil, gerçek zamanlı bilgi sağlayan uydu teknolojisinden gelen istihbarata gereksinimi bulunuyor. Öte yandan, terör örgütüne yönelik askeri bir operasyon seçeneğine başından bu yana soğuk bakan ABD’nin U2’ler aracılığı ile vereceği istihbaratın güvenilirliği de ayrı bir tartışma konusu oldu. Başbakan Erdoğan ‘Savaş değil operasyon’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Tayyip Erdoğan, sınır ötesi operasyona gerek kalmaması yönündeki temennisini yinelerken hükümetin TSK ile hiçbir sıkıntısının olmadığını söyledi. Kurumlarla uzlaşma içinde gereken adımların atılacağını belirten Erdoğan, “Bu operasyonun belli bir hedefi var. Bu hedefe de Allah’ın izniyle ulaşılacaktır” dedi. Erdoğan, partisinin genişletilmiş il başkanları toplantısında Kuzey Irak’a ilişkin gelişmeler ve olası sınır ötesi operasyonla ilgili değerlendirmelerde bulundu. CHP Genel Başkanı Deniz Baykal başta olmak üzere muhalefet partilerini eleştiren Erdoğan, sorumluluk içinde hareket etmek zorunda olduklarını belirterek “Bekâra karı boşamak kolay. Kurusıkı atıyorlar, tutuyorlar. ” dedi.“Gündemimizdeki konu bir savaş değil, bir operasyondur. Temenni ederiz ki, bu operasyona hiç gerek kalmaz” diyen Erdoğan, bu sözünü suiistimal edecek zihniyetlerin olduğunu, ancak sırtlarında taşıdıkları sorumluluğun farkında olduklarını kaydetti. Çağdaş Avukatlar’dan terör açıklaması İstanbul Barosu Çağdaş Avukatlar Grubu üyeleri, gerçek barış ve çözümün şiddetin ve çatışmaların devamı üzerine kurulamayacağını belirterek “Kürt sorununun çözümünün yeri burasıdır. O çözümün yolu silahın bir an önce susmasından, şiddetin durmasından geçmektedir” dediler. Tünel’deki baro binası önünde toplanan grup adına açıklama yapan Avukat Rasim Öz, Türkiye’nin tarihinin en zor dönemlerinden birinden geçtiğine işaret ederek binlerce yıldır bu topraklarda barış içinde bir arada yaşayan Türk ve Kürtler arasına geri dönülmez nefret ve düşmanlık tohumlarının ekilmek istendiğine dikkat çekti. (Fotoğraf: HİLAL KÖSE) Erdoğan, ABD Dışişleri Bakanı’nın gelişi öncesi Muttaki’yle görüşmek istedi ken, işi gücü bırakmış, medyanın bu törenleri canlı yayımlamasını engellemeye çalışmıştı. Hükümet, Radyo Televizyon Üst Kurulu’na (RTÜK), bir başka açılımıyla Recep Tayyip Üst Kurulu’na başvurmuş, sansür istemişti. RTÜK de kendisine yapılan sansür başvurusunu aynen televizyon kuruluşlarına göndermiş, uyulmasını istemişti. Medyamız sağ olsun, büyük ölçüde uydu. Danıştay, yasağa ilişkin başvuruyu incelemeye aldı ve ertesi gün yürütmeyi durdurma kararı verdi. Kamuoyu şöyle düşünmüştü: Danıştay bu kararı alınca artık hükümete de uymak düşer. Böyle bir işe girişmez. Ne gezer... Hükümet, yürütmenin durdurulması kararının iptali için dava açtı. Danıştay reddetti. Yazılı basına da getirmeyi planladıkları bu yasağın yargıdan dönmesi Başbakan’ı çileden çıkarmışa benziyor. ??? Erdoğan’ın dünkü konuşmasından bir bölüm: “...Hükümetimiz bu yayın konusunda yasak getirmek istiyor. Bununla ilgili hukuki yolları çalıştırmak istiyor... Bakıyorsunuz bir televizyon kurumu tarafından müracaat yapılıyor. Onun üzerine farklı bir kurum, bakıyorsunuz müracaat istikametinde karar alabiliyor... Bu, hükümete karşı bir tavır takınma anlamına gelir...” Başbakan’ın “farklı bir kurum” dediği, Danıştay... Yüksek yargı organı olarak Danıştay bir karar alıyor ve Başbakan bunu kendisine bir tavır olarak nitelendiriyor. Bu durumda Danıştay’ın tek görevi var: AKP hükümetinin tüm icraatını onaylamak! Başbakan, Danıştay’a karşı öteden beri benzer tutum içinde... Böyle bir tavır Erdoğan’a yakışabilir ama, Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı’na yakışmıyor! Oysa, medyanın gücü pek çok devlet tarafından bir bakıma “ülkenin gücü” olarak kullanılır. Medyanın ulusal çıkar hassasiyetini arkasına alan hükümetler, muhataplarına “Siz de haklı olabilirsiniz ama, benim ülkem ayakta. Medyam da bunu yansıtıyor. Gereğini yapın” türünden çıkış yapar. Böylece medya gücünü diplomasiye katar. Erdoğan ise medyanın gücünü kullanmak yerine medyanın susmasını istiyor. Üstelik, yargıya rağmen! ??? Konuya bir başka açıdan bakınca, şu vurguyu yapmadan edemiyoruz: Erdoğan, bu medyadan da yakınırsa, diyecek bir şeyimiz yok! Neden? Medyanın baskın bir kesimi, hükümet neylerse güzel eyler yayıncılığı yapıyor. Erdoğan susuyor... Yorum hazır: “Çok güzel sustu!” Erdoğan, konuşuyor, herkese, her konuda verip veriştiriyor: “Çok etkili konuştu... Herkese haddini bildirdi!” 5 yıldır bu anlayıştaki medyaya alışmış olan Erdoğan, şehit cenazelerinin hükümete yönelik eleştiriye dönme olasılığı üzerine, yasaklama yöntemini yeğledi. Hükümetin yasak kararına medyanın önemli bölümü hemen uydu. Bu anlamda olayın bir başka vahim yanı şuydu: Yasakları doğru bulan yorumcu sayısı yanlış bulandan fazlaydı! Pek çok meslektaşımız, “Tabii ya, biz ileri gittik” diyecek kadar, sansürcülükte ileri gitti. Bu anlayış çok tatsız bir sürecin içinde olduğumuzu gösteriyor. Hükümet; toplumla, yargıyla ve medyayla mücadeleyi terörle mücadelenin önüne koymuş görünüyor! ankcum?cumhuriyet.com.tr Programa Rice ayarı MAHMUT GÜRER ‘Rice önlemleri’ felç etti ? İstanbul Haber Servisi İstanbul’da düzenlenen “Irak’a Komşu Ülkeler Zirvesi” dolayısıyla birçok yolun protokole ayrılması, bazı bölgelerde trafiğin saatlerce durmasına neden oldu. Zirveye katılan Condoleezza Rice için de özel güvenlik önlemleri alındı. Havalimanından Beşiktaş’a kadar E5 güzergâhı ve sahil yolu Rice için kapatılırken, başta Havalimanı Sapağı olmak üzere Taksim bağlantılı yollarda trafik tıkandı. Anayasa Değişikliğinin İlk Sonucu (II) Nuri ALAN Emekli Danıştay Başkanı ? Baştarafı 2. Sayfada Son anayasa değişikliği, yasama tasarruflarının yargısal denetiminde 1982 Anayasası’nın yetersiz kaldığını; bu konuda büyük boşluklar bulunduğunu ve bu yetersizliğin hukuk devletinin varlığı için önemli bir zafiyet yarattığını açıkça ortaya koymuştur. 3 Kararnameleri imzalamak ve bazı önemli görevlere atama yapmak cumhurbaşkanının yürütme ile ilgili görev ve yetkileri arasındadır. Danıştay Kanunu’nun 24. maddesine göre bu kararnamelerden ve atama işlemlerinden bazılarına karşı açılacak iptal davaları ilk derece mahkemesi olarak Danıştay’da görülür. Bu tür işlemlerden birine karşı açılacak bir davada, Danıştay işlemi yetki unsuru yönünden incelemek ve bu noktada hukuka aykırılık varsa işlemin yokluğunu tespit etmek veya iptaline karar vermek durumundadır. Birden fazla kamu görevlisinin imzasını gerektiren bir idari işlem, son imzanın atılmasıyla tamamlanır. Bu nedenle anayasada belirtilen, kararnameleri (Bakanlar Kurulu kararları veya müşterek kararnameler) imzalamak yetkisi, doğrudan idari işlemin “yetki” unsuru içindedir. Görevi sona ermiş olan bir kimsenin cumhurbaşkanına ait bir yetkiyi kullanarak böyle bir kararnameyi imzalaması idari işlemi “yokluk”la sakatlar. Kanımca, 11. cumhurbaşkanının yetkisi yönünden en ayrıntılı incelemenin yapılabileceği hukuk yolunu açmak, Danıştay’a başvurarak sağlanabilir. Çünkü usulüne uygun olarak açılacak böyle bir davada, Danıştay davayı mutlaka esastan inceleyecek ve yetki konusunda olumlu veya olumsuz görüşünü ortaya koyacaktır. Bu nedene bağlı olarak verilecek yokluğun tespiti ve iptal kararlarına uymak, anayasal bir emirdir. ANKARA Irak’tan sonra önceki akşam aniden Türkiye’ye gelen İran Dışişleri Bakanı Manuçehr Muttaki, Ankara ile Bağdat arasında arabuluculuğa soyundu. Ancak istediği sonucu alamadı. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ABD Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice’ın Ankara’ya gelişi öncesinde Muttaki ile görüşmek istemedi. Başbakan Erdoğan’dan önceki akşam ya da dün sabah için randevu isteyen Muttaki’ye “Program uygun değil” yanıtı verildi. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün Muttaki ile görüşmesi de kısa sürerken, İranlı Bakan, ABD’li meslektaşı Ankara’ya gelmeden Irak’a Komşu Ülkeler Toplantısı için İstanbul’a geçti. Muttaki Irak’a komşu ülkeler toplantısından önce sürpriz bir ziyaret gerçekleştirdiği Ankara’da, diplomatik kaynaklardan edinilen bilgilere göre, önceki gece Dışişleri Bakanı Ali Babacan ile yaptığı görüşmede, Irak Başbakanı Nuri el Maliki’nin önlemler paketini Türkiye’ye bir kez daha sunarken, “askeri operasyonun bir seçenek olmasından yana olmadıklarını” söyledi. Muttaki: Maliki adım atmaya istekli Muttaki, Maliki’nin “sınır hattı boyunca karakol ve asker sayısının arttırılması, 3’lü mekanizmanın yeniden daha büyük bir yetki ile etkinlik kazanması ve örgütün Irak’taki irtibat büroları ile siyasi uzantılarının kapatılması” konularında adım atmaya istekli olduğunu vurguladı. Türk tarafı ise aynı çözüm önerilerinin geçen ay Ankara’ya gelen Irak heyeti tarafından da sunulduğunu, ancak bunların uzun so luklu çözümler olabileceğini iletti. Ankara, Muttaki’ye Türkiye’nin acil önlemlerden yana olduğunu, ancak Irak’ın buna yanaşmadığını vurgularken, her şeye karşın Manuçehr Muttaki’ye yapıcı çabalarından dolayı teşekkür edildi. Muttaki’nin önceki akşam Dışişleri Bakanı Ali Babacan’ın ardından, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ı da ziyaret etmek istediği öğrenildi. Ancak Başbakan Erdoğan’ın, partisinin Merkez Yürütme Kurulu toplantısı nedeniyle Muttaki’yi kabul edemediği belirtildi. Erdoğan Muttaki ile sabah da herhangi bir görüşme yapmadı. Muttaki dün sabah erken saatlerde Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile bir araya geldi. Gül, Rice Ankara’ya inmeden görüşmesini tamamladı. Görüşmede Muttaki’ye Dışişleri Bakanı Babacan eşlik ederken ziyaretin kısa sürdüğü ifade edildi. Kamyon izinsiz çıkmış ? İstanbul Haber Servisi Çağlayan Kâğıthane Caddesi’nde freninin patlaması sonucu 1 kişinin ölümüne, 11’i öğrenci 13 kişinin yaralanmasına neden olan hafriyat kamyonunun, ağır tonajlı araçların trafiğe çıkmasının yasak olduğu saatlerde izinsiz bir şekilde yola çıktığı belirlendi. Kazada yaralanan 11 öğrencinin durumunun iyi olduğu, tedavilerine Yeditepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde devam edildiği bildirildi. Kamyon sürücüsü Ömer Faruk Oğlak ise çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Komşu ülkeler toplantısı sınır ötesi operasyonu hazırlıklarının gölgesi altında yapılacak Kazadan aile içi husumet çıktı ? KIRIKKALE (AA) Kırıkkale’de 9 ay önce, 6 kişinin yanarak öldüğü zincirleme trafik kazasıyla ilgili görülen davada yargılanan araç sürücüsünün, kızından boşanan eski damadı ve ailesinin içinde bulunduğu minibüse “bilerek çarptığı’’ ortaya çıktı. Kırıkkale Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın duruşmasında, Osmangazi Mahallesi yakınlarında, 1 Şubat tarihinde meydana gelen kazada arkadaşlarıyla birlikte yanarak ölen Erdal Koray’ın otomobilinin, kayınbabası Erdoğan Zenger tarafından otomobille sıkıştırıldığı ortaya çıktı. Mahkeme heyeti, Erdoğan Zenger’e 116 yıl 8 ay, oğlu Kenan Zenger’e ise 58 yıl 4 ay hapis cezası verdi. İstanbul’da Irak buluşması Dış Haberler Servisi Genişletilmiş Irak’a Komşu Ülkeler Dışişleri Bakanları İkinci Toplantısı bugün, Türkiye’nin Kuzey Irak’a yönelik olası sınır ötesi operasyon hazırlıklarının gölgesinde yapılacak. Açılış konuşmasını Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın yapacağı, Çırağan Sarayı’ndaki toplantının öğle arasında, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün konuklara yemek vereceği bildirildi. Toplantıda açıklanacak sonuç bildirisi üzerindeki çalışmalar dün üst düzey memurlar tarafından başlatıldı. Toplantıya ABD, Irak ve Türkiye’nin yanı sıra, I TÜRKİYE TASLAKTAN MEMNUN Türkiye’nin, Genişletilmiş Irak’a Komşu Ülkeler Dışişleri Bakanları Toplantısı’nın taslak sonuç bildirisinden memnun olduğu öğrenildi. Katılımcı ülkelerin yüksek düzeyli memurları tarafından ele alınarak hazırlanan taslakta, Irak’ta teröristlerin ve terorizmin ortadan kaldırılması, Irak kaynaklı terörün durdurulması, Irak topraklarının komşu ülkelere yönelik terör eylemlerinde kullanılmaması gibi unsurların bulunduğu, bu açıdan sonuç bildirisi taslağının Türkiye için memnuniyet verici olduğunu bildirildi. Sonuç bildirisinde Irak’taki gruplar arasındaki farklılıkların, BM himayesinde çözümlenmesine yönelik teşkilata kilit rol verilmesinin kararlaştırıldığı öğrenildi. rak’ın komşuları ve G8 ülkeleri ile BM, Arap Birliği, Avrupa Birliği ve İslam Konferansı Örgütü’nden yetkililer katıldı. Conrad Oteli’ndeki toplantıya başkanlık eden Türkiye’nin Irak Özel Tem silcisi Büyükelçi Oğuz Çelikkol, sonuç bildirisi taslağı üzerinde çalışacaklarını ve bu taslağın Irak heyetiyle birlikte hazırlandığını söyledi. Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Ban Kimun, ABD Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice, Irak Başbakanı Nuri el Maliki, Fransa Dışişleri Bakanı Bernard Kouchner, Almanya Dışişleri Bakanı Frank Walter Steinmeier, Irak Dışişleri Bakanı Hoşyar Zebari, İran Dışişleri Bakanı Manuçehr Mutteki gibi önemli isimleri buluşturacak toplantıyı çok sayıda yerli ve yabancı gazeteci izleyecek. Anlamlı bağışa anlamlı hediye ? İZMİR (Cumhuriyet Bürosu) İzmir’de bayramda topladığı harçlığı Mehmetçik Vakfı’na bağışlayan ilköğretim okulu öğrencisi Rabia Şerife Yıldırım’a Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt tarafından dizüstü bilgisayar hediye edildi. Ege Ordu Komutanı Orgeneral Necdet Özel, Büyükanıt’ın gönderdiği dizüstü bilgisayarı Rabia Yıldırım’a verdi. CUMHURİYET 07 K