Katalog

SAYFA CUMHURİYET 23 KASIM 2007 CUMA HABERLER 6 Amasya’da dini baskılar nedeniyle öğrencilerin okuldan ayrılmalarının yankıları sürüyor BİR BAKIMA SERVER TANİLLİ ÇYDD kızlara sahip çıktı ? ÇYDD Başkanı Saylan, okullarını bırakmak zorunda kalan kızların mağdur olmaması için burs ve yurt konusunda gerekeni yapacaklarını açıkladı. AMASYA (Cumhuriyet) Amasya Anadolu Kız Meslek Lisesi’nde 4 öğrencinin dini baskı gördükleri gerekçesiyle okuldan ayrılmalarının yankıları sürerken tartışmalar her gün yeni bir boyut kazanıyor. Kızların Alevi olduğu ve namaz kılmak istemediği için baskı gördüğü vurgulanırken olayın basına yansımasının ardından çocukların ailelerine baskı yapıldığı iddia edildi. Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) Başkanı Türkan Saylan ise kızların eğitimlerine her türlü katkıda bulunacağını açıkladı. Amasya’da Ş.Ç, G.D, H.D. ve Ş.D’nin sınavla kazandıkları Anadolu meslek lisesini din dersi öğretmeni Ahmet A. ve pansiyon müdür veANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Amasya Anadolu Kız Meslek Lisesi’nde 4 öğrencinin “gördüğü dini baskıya daha fazla dayanamayarak başka bir liseye kayıt yaptırmasıyla” patlak veren olayda, yerel ölçekteki soruşturma sürüyor. EğitimSen Amasya Şubesi Başkanı Mehmet Saydam, bir süredir öğrencilerin baskı altında olduğuna ilişkin şikâyetler geldiğini belirtti. CHP Amasya İl Başkanı Nadir Ersoy da olayın kapatılamayacağını vurguladı. Dinci basının ise ilk günden itibaren okula ve baskıda bulunduğu belirtilen öğretmenlere sahip çıkması kili Özlem Y’nin dini baskıları nedeniyle bırakarak düz liseye kayıt yaptırmak zorunda kalmasıyla ilgili soruşturma sürüyor. Demokrasimizle Yüzleşmek Vaktidir... Profesör Emre Kongar, son yıllarda pek önemli iki eser yayımladı: İki yıl önce çıkardığı Tarihimizle Yüzleşmek böyleydi. Geçenlerde yayımlanan Demokrasimizle Yüzleşmek de bekleniyordu. Çıktı ve büyük bir okur kitlesince okunuyor. Bu kitapların gitgide heyecanla izlenmesinin altında, sosyal bir neden, dünya ve Türkiye’nin alabildiğine hızlı bir biçimde değişmesi bulunuyor. Çarpıcı bir hızla seyreden teknolojik devrim, ayrıca Küreselleşme, derhal Türkiye’ye yansıyor ve ülkemizi alışmadık değişmelere uğratıyor. Bu ortamda insanlar, başta da okurlar olan bitene yanıt arıyor. Özetle, bu eserleri yaşadığımız “kriz” yarattı ve Emre Kongar da, kalemini ustaca kullanıyor. Kongar, ikinci eserinde demokrasimizle yüzleşmeyi anlatıyor. Ne var ki, bunalımı yaşayan sadece demokrasimiz değil; bilim, felsefe, edebiyat, sanat ve özellikle şehirciliğimiz de bunalımdan payını alıyor. Birikimine inandığımız için, Hoca, hassas aynasını dileriz o alanlara da çevirecektir bir gün... ??? Emre Kongar, demokrasimizle yüzleşme adına, pek önemli tespitlerde bulunuyor. İşte bazıları: Mevcut demokrasimiz trajikomik yasal ve teknik çelişkiler içindedir. Bunlara bakıp Türkiye’de demokratik rejim adı altında uygulanan çok partili düzen, pek çok bakımdan ne adildir, ne de demokratiktir; Ülkemizde çok partili sistem bir yağma düzenine dönüşmüştür; Demokrasimiz, dışardan yönetiliyor; Demokrat olmak zordur. Eğitimdeki formasyon demokrasinin eseridir. Kadına ayrımcılık yapan bir kültürde toplum ve birey demokrat olamaz; Laiklik karşıtlığı, demokrasi için büyük tehdittir. Laikliği tehdit eden dış dinamik öğeleri, biri ABD, öteki AB, Batı dünyası dışında olmak üzere de İslam âlemidir. Laikliği tehdit eden iç dinamik öğeleri de güçlüdür. Atatürkçü aydınlar, laik rejimi zayıflatmak için katledildiler. Türban siyasal ve dinsel bir simgedir; ve sorunun arkasında Amerikan ve Arap emperyalizmi vardır. Bütün bu “laiklik karşıtı” akımlarda birleşen, bütünleşen yozlaşmalar, dışardan da desteklenerek demokrasiyi yok edecek bir boyuta ulaşıyor. Ülkemiz, yavaş yavaş bir “dinci oligarşi”ye doğru gidiyor. Bu gidiş, diyalektiğe uygun olarak, karşı etkileri de devreye sokmuştur. Türkiye, bu çarpışmanın orta yerindedir. Bu süreç, uzun ve acımasızdır: Güçlerimizi toparlayalım ve umutlarımızı da yitirmeyelim... ??? Emre Kongar’ın eğitim ve gençlik üstüne tespitleri de pek önemlidir. Eğitim, bireyin yeniden üretimidir. Her ülke, her devlet yurttaşlarına, o ülkenin rejimine, milliyetine, dinine, diline, kısaca kültürüne ve geleneklerine göre eğitim verir, bireyi yurttaş haline getirir. Cumhuriyet Devrimi, eğitime ve giderek gençliğe büyük bir önem vermiş; Osmanlı’nın kullarının yerine, Türkiye Cumhuriyeti’nin yurttaşlarını üretmeyi istiyordu: “Fikri hür, irfanı hür, vicdanı hür” kuşaklar yetiştirmekti amaç, yani yarınları yaratacak gençliği! Cumhuriyet eğitimi, bir süre başarılı da oldu; böyle birkaç kuşak yetiştirdi. Ne yazık ki, 1945’ten sonra durduruldu, içerdeki feodal kalıntılarla dıştaki antikomünist dinamiklerin işbirliği, ülkeyi bütün alanlarda, özellikle de eğitimde geriye alıp götürdü, götürüyor. Ezbere değil, anlamaya dayalı, sorgulayıcı, araştırıcı bir eğitim, kalkınmanın ve gelişmenin önde aracı. Bu eğitimi alanlar öne geçiyor, geri kalanlar ise yoksulluğa, sömürülmeye mahkum oluyor. İşte ülkemizdeki eğitim sorununun temelindeki asıl neden: Çocuklarımızı ve gençlerimizi ezbere dayalı, dogmatik bir yöntemle yetiştiriyoruz. İmam hatip okulları ile Kuran kursları ise çocuklarımıza ve gençlerimize kıyan apayrı imalathaneler. Eğitim sorunu bize iki seçenekli bir sonuç sunuyor: Türkiye ya çağdaş dünyada varlığını sürdürecek, ya ortaçağın karanlıklarına yuvarlanarak yok olup gidecektir... Nasıl bir yurt istiyorsunuz sevgili okurlar? Dinci gazeteler çarpıttı dikkat çekti. Olayın gazetemizde manşet olduğu ve birçok gazetede de yer bulduğu gün, Anadolu’da Vakit gazetesi iddiaların asılsız olduğunu savunmuş, öğrencilerin yurtta kalmadığını öne sürmüştü. Aynı gün yapılan valilik açıklamasında da bu yönde tespitlerde bulunulduğu ifade edilmişti. Fethullah Gülen’e yakınlığıyla bilinen Zaman gazetesi ise dün manşetinden gazetemizi hedef aldı. “Kız lisesinde namaz baskısı haberi de katmerli yalan çıktı” başlığını kullanan ve gazetemizin kupürünü de kullanan gazete, olayın ve haberin asılsız olduğunu savundu. istemediğini söylemesine üzerine pansiyon müdürlüğüne vekâleten atandığı belirtildi. Pansiyon müdürü, okul yöneticileri tarafından atanması gerekirken Y’nin görevlendirilmesinin direkt milli eğitim müdürlüğünce yapıldığı öğrenildi. Özlem Y’nin turizm meslek lisesinde müdür olarak görev yapan eşinin de müfredatta olduğu halde bar ve içkiyle ilgili dersleri okulda engellediği ileri sürüldü. CHP’den valiliğe tepki CHP Amasya Milletvekili Hüseyin Ünsal da Amasya Valiliği’nin okul yönetimine sahip çıkan şekilde bir açıklama yapmasına tepki göstererek “Kızların sınavla girdikleri, merkezdeki okulu bırakıp belde olan Aydınca’daki liseye kendi istekleriyle gittikleri bir yalandır” dedi. Suluova Hacıbektaş Kültür Derneği Başkanı Beşir Kortut okuldan ayrılmak zorunda kalan kızların Alevi olduğuna dikkat çekerek “Bu olay tüm Alevi çocuklarının durumunu yansıtıyor” diye konuştu. ÇYDD Başkanı Saylan ise derneğin Amasya Şube Başkanı Kamil Ayazlar’ı bizzat arayarak okullarını bırakmak zorunda kızların mağdur olmaması için burs, yurt konusunda gerekeni yapacaklarını belirtti. Öğretmenin atanması usulsüz Tartışmaların odağındaki Özlem Y’nin atamasının usulsüz olduğu belirlendi. Taşova Yatılı Bölge Oku lu’nda görevliyken türban taktığı için hakkında soruşturma açılan ve görevden el çektirilen Özlem .Y’nin sicil affıyla öğretmenliğe geri döndüğü iddia edildi. AKP İl Başkanı Mustafa Yıldız’ın yakını olan Özlem Y’nin önce kız meslek lisesi müdür yardımcılığına atandığı, ancak okul müdürünün türbanlı bir öğretmenle çalışmak RESMİ YAZI GÖNDERİLDİ REFORM İHTİYACI VAR Okulda camiye yardım ZEYNEP ŞAHİN Eğitimci sahipsiz MEHLİKA AKGÜN ANKARA Adana’da biri cami yaptırma, diğer ikisi imam hatip öğrencilerini koruma amaçlı üç derneğe, valilikçe “bir yıl boyunca” yardım toplama izni verildi. Okullara gönderilen resmi yazıyla da derneklerin yardım toplayacağı bildirilerek “gereğinin yapılması” istendi. Paraların kullanılacağı yerler “minare yaptırma, imam hatip öğrencilerinin ibadet giderleri, barınması” olarak sıralandı. Söz konusu derneklerden biri olan “Aladağ İlçesi Ceritler Köyü Meydan Yaylası Kömüroğlu Mahallesi Şerife Hatun Cami Yaptırma ve Yaşatma Derneği”ne caminin ihtiyacı olan bir adet minarenin yaptırılması için Adana genelinde 6 aylık yardım toplama yetkisi verildi. Lions Kulüpleri, Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde görev yapan öğretmenlere İstanbul’u gezdirecek. İlk kez İstanbul’u görecekler İstanbul Haber Servisi 24 Kasım Öğretmenler Günü nedeniyle Lions Kulüpleri, Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde görev yapan ve ilk kez İstanbul’a gelecek 100 öğretmeni 5 gün süresince İstanbul’da ağırlayacak. Uluslararası Lions Kulüpleri 118Y Yönetim Çevresi, Diyarbakır, Batman, Şırnak, Malatya, Tunceli, Elazığ, Gaziantep, Kilis, Erzurum ve Erzincan’dan gelen ve daha önce İstanbul’u hiç görmeyen 100 öğretmen için 5 günlük bir program hazırladı. 21 Kasım’da başlayan ve pazar gününe kadar devam edecek olan program boyunca öğretmenlere Topkapı Sarayı, Miniatürk, Yerebatan Sarnıcı, Dolmabahçe Sarayı gibi turistik yerler gezdirilecek ve öğretmenlere tansiyon, şeker ve göz taraması yapılacak. Masraflarının Lions Kulüpleri tarafından karşılandığı etkinlikte, öğretmenlerin katılacağı eğitim içerikli program dahilinde kültürel ve sosyal aktiviteler de yer alacak. İstanbul’da bulunacakları süre içerisinde Zübeyde Hanım Öğretmen Evi’nde kalacak olan öğretmenler, Kadıköy Eğitim Merkezi’nde gerçekleşecek Şehit Öğretmenleri Anma Programı’na da katılacaklar. İmam hatiplilere yardım Yardım toplayacak diğer kuruluş, “Seyhan İmam Hatip Öğrencilerini Koruma Derneği” oldu. Tepebağ İmam Hatip Lisesi üzerindeki öğrenci yurdunda kalan 75 kız öğrencinin barınma ve sosyal ihtiyaçlarının ayrıca okulun masrafları için 146 bin YTL’ye ihtiyaç bulunduğu, bunun için Adana genelinde verilen 1 yıllık yardım toplama izninin 1 yıl daha uzatıldığı kaydedildi. Yardım toplamaya yetkili kılınan bir diğer dernek, “Adana İmam Hatip Öğrencilerini Koruma Derneği”. Yardım toplanmasındaki amaç ise Kurttepe Anadolu İmam Hatip Lisesi üzerindeki öğrenci yurdunda kalan 110 kız öğrencinin tüm 350 bin YTL olan “iaşe, ibadet, harçlık, servis ücreti ve sosyal ihtiyaçlarının karşılanması”. İhtiyaçlar için verilen yardım toplama izninin bir yıl daha uzatılması yetkisinin tanındığı bildirildi. Söz konusu resmi yazılar ilçelerin emniyet müdürlüğü, jandarma komutanlığı, müftülük ve milli eğitim müdürlüğüne gönderildi ve “gereğinin yapılması” istendi. Öğretmenler Günü’nde mevlit Balıkesir’de kutlama programına şehit öğretmenler için mevlit okutulmasının alınması, eğitimciler tarafından laik sisteme yeni bir darbe olarak değerlendirildi HİCRAN ÖZDAMAR İZMİR Balıkesir’e bağlı Havran’da, ilçe milli eğitim müdürlüğü Öğretmenler Günü kutlamaları kapsamında şehit öğretmenler için mevlit okutulmasını programa aldı. Eğitimciler, uygulamanın laik sisteme yeni bir darbe anlamı taşıdığını belirtiyor. Edinilen bilgiye göre Havran İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’nde 6 Kasım’da, İlçe Milli Eğitim Müdürü İsmail Dalyancı başkanlığında yapılan toplantıda, 24 Kasım Öğretmenler Günü’ne yönelik kutlama programı belirlendi. Buna göre belediye düğün salonunda, günün anlam ve önemini belirten konuşmaların yapılacağı törenler düzenlenmesi kararlaştırıldı. Düğün salonu dışında yapılacak etkinlikler arasında da, “Görevi başında şehit olmuş veya ebediyete intikal etmiş tüm öğretmenlerin aziz hatılarına Merkez Camii’nde yatsı namazından önce mevlit okutturulacaktır” programı gösterildi. Etkinliklerin organizasyonunda öğretmenler görevlendirilirken mevlit programı Halk Eğitim Merkezi Müdür Yardımcısı Ahmet Kafaf’la, Öğretmenevi Müdür Vekili İbrahim Çevik’e bırakıldı.EğitimSen Balıkesir Şube Başkanı Mehmet Aslan, mevlit okutmanın eğitimcinin görevi olmadığını belirterek şunları söyledi: “Birey olarak mevlit okutturulabilir ancak bir devlet kurumunun bunun yapması laik eğitime zarar verir. Bütün etkinliklere öğretmenlerin katılması gerektiği doğrultusunda okullara yazı çıkarılıyor. Milli eğitimden sorumlu bir yöneticinin mevlit okutma işini organize etmesi, anayasa ve Milli Eğitim Temel Yasası’na aykırıdır.” EğitimSen Başkanı Alaaddin Dinçer, Türkiye’de 180 bin işsiz ve kadro bekleyen öğretmen bulunduğunu, öğretmen açığının da 70 bine ulaştığına dikkat çekerek bu yıl 15 bin öğretmenin emekli olduğunu ve atamaların bunun ancak yarısını karşıladığını söyledi. Dinçer, “Öğretmen yetiştirme sisteminin ciddi bir reforma ihtiyacı var. Her yıl 30 ila 40 bin öğretmen mezun oluyor. İşsiz ve atama bekleyen öğretmenlerin sayısı her gün artarken hükümet ekonomik politikaları çerçevesinde 10 bin öğretmenden tassarruf yaptı” dedi. 24 Kasım Öğretmenler Günü’ne ilişkin sorularımızı yanıtlayan Dinçer, Türkiye’deki öğretmenlerin öncelikli sorununun iş güvencesi olmadan çalıştırılması ve sosyo ekonomik sorunlarla karşı karşıya bırakılması olduğunu söyledi. Mesleğe yeni başlayan bir öğretmenin ayda 930 YTL maaş aldığını belirten Dinçer 1 kişilik yoksulluk sınırının 1150 YTL, 4 kişilik bir ailenin yoksulluk sınırının ise 2 bin 150 YTL olduğuna dikkat çekti. Dinçer, Türkiye’de toplam 575 bin kadrolu, 30 bin sözleşmeli öğretmen ve 16 bin de usta öğreticinin görev yaptığını anlattı EğitimSen’in raporuna göre, AKP’nin açlık ve yoksulluk sınırına yönelik açıkladığı rakamların gerçeği yansıtmadığı belirtildi. YENİ KUŞAK KÖY ENSTİTÜLERİ DERNEĞİ 24 KASIM MUSTAFA NECATİ ÖĞRETMENLİK ONUR GÜNÜ PROGRAM 1. Günün anlamıyla ilgili Sunum : Prof. Dr. Kemal KOCABAŞ Konuşma : Prof. Dr. Cahit KAVCAR 1. Mustafa Necati Öğretmenlik Ödülü’nün Sayın Mehmet KAHVECİOĞLU ’na verilmesi. Müzik dinletisi Kokteyl ve Kitap İmzalama Forum (Türkiye’nin Öğretmen Sorunsalı) T.C. İZMİR 11. İCRA VE İFLAS MÜDÜRLÜĞÜ’NDEN MÜFLİS MAREN DIŞ TİCARET A.ŞMAREN HOLDİNG A.Ş. ve RUGGERO MAİNETTİ İFLAS İDARESİ TARAFINDAN DÜZENLENEN EK SIRA CETVELİ İLANI Dosya No: 2005/2.İflas İzmir 2.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin, 17.03.2005 tarih ve 1999/1016 Esas, 2005/146 karar sayılı ilamı ile iflasına karar verilen müflis Maren Dış Ticaret A.Ş.Maren Holding A.Ş.ve Ruggero Mainetti’nin iflas masasına geç kayıt yaptıran alacaklıların, alacak kayıtlarının tahkik ve tetkik işlemleri tamamlanmış olup; iflas idaresi tarafından düzenlenen ek sıra cetveli İzmir 11. İcra ve İflas Müdürlüğü’nde alacaklıların tetkikine sunulmuştur. Alacağın esasına ilişkin itirazların işbu ilanın yayımlandığı tarihten itibaren en geç 15 gün içerisinde iflasa karar veren Asliye Ticaret Mahkemesi’nde, sıraya ilişkin itirazların ise en geç 7 gün içerisinde İcra Hâkimliği’nde dava açabilecekleri hususu, İİK. 232, 234, 235 ve 236. maddeleri gereğince tebliğ ve ilan olunur. 05.11.2007 (Basın: 62450) 2. 3. 4. 5. Yer: Konak Belediyesi Dr. Selahattin Akçiçek Kültür Merkezi İzmir Tarih: 24 Kasım 2007 Saat 14.00 Not: Saat 19.30’da (İnciraltı, Yusuf ’un Yeri Restaurant) Akşam Yemeği CUMHURİYET 06 K