24 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 14 KASIM 2007 ÇARŞAMBA 6 HABERLER Peres İran konusunda uyarırken, Abbas ‘emrivaki’yi kabul etmeyeceklerini söyledi AVRUPA GÜRAY ÖZ TBMM’de tarihi buluşma ANKARA (Cumhuriyet mesajı kandır. Türkiye Gaz? İsrail Cumhurbaşkanı Şimon Peres, İran konusunda uyarıda bulunarak “İran diğerleri Bürosu) TBMM Genel Kuze Şeridi’nin terörden kurüzerinde kendi hegemonyasını kurmayı amaçlamaktadır. Türkiye inanca, İran ise endişeye rulu’nda konuşan İsrail Cumtarılması, kaçırılan İsrail askerlerinin iadesine, Filishurbaşkanı Şimon Peres, Anyol açmaktadır” dedi. Filistin lideri Mahmud Abbas ise iki toplum arasında başlayan barış tinlilerin normal hayatına kara Forumu’nun tarihte başve uzlaşma girişimine Lübnan toprakları ve Golan Tepeleri’nin de dahil edilmesini dönmesine de katkıda buluka bir örneğinin olmadığını nabilir. İsrail devletinin bu belirterek, İsrail devletinin anisterken, Doğu Kudüs’ten başka bir başkentlerinin olmayacağını söyledi. anlaşmazlığa son vermeye laşmazlığa son vermeye kararkararlı olduğunu beyan etlı olduğunu söyledi. Peres, mek istiyorum. Demokraİran konusunda uyarıda butik İsrail’in yanındaki delunarak “İran diğerleri üzemokratik bir Filistin Devlerinde kendi hegemonyasını ti, hepimize zarar veren düşkurmayı amaçlamaktadır. manlığın son bulmasını Türkiye inanca, İran ise enmümkün kılacak.” dişeye yol açmaktadır” dedi. Filistin lideri Mahmud Abbas ise iki toplum arasınARANCI’DAN da başlayan barış ve uzlaşma ‘MEMLEKET İSTERİM’ girişimine Lübnan toprakları Gerçek dostluk ve kararlıve Golan Tepeleri’nin de dalıkla Doğu Akdeniz havzahil edilmesini isterken, Doğu sındaki halkların barışı için Kudüs’ten başka bir başkentçalışacaklarını kaydeden Pelerinin olmayacağını söyledi. res, Cahit Sıtkı Tarancı’nın TBMM, dün tarihi bir bu“Memleket İsterim” şiirini luşmaya ev sahipliği yaptı. okudu. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün davetlisi olarak Türkiye’de bulunan İsrail DevBBAS’TAN let Başkanı Şimon Peres ile SERT MESAJLAR Filistin lideri Mahmud AbFilistin lideri Abbas ise Fibas, TBMM Genel Kurulistin’de demokrasinin yerleşlu’nda milletvekillerine hi Filistin lideri Abbas ve İsrail Cumhurbaşkanı Peres’in TBMM’deki konuşmaları sırasında olağanüstü güvenlik önlemleri alındı. mesini arzu ettiklerini, ancak tap etti. Peres ve Abbas’ın bazı uluslararası baskılara magelişi nedeniyle Meclis’te olağanüs ni önledi. Cumhurbaşkanlarının ge devlet başkanı, Meclis genel kurulu kültürünün gerçek imajını bozmaya ruz kaldıklarını söyledi. Abbas, böltü güvenlik önlemleri alındı. Cum nel kurul salonuna geçişi sırasında ga na girişlerinde milletvekilleri tarafın çalışanlara karşı Türkiye’nin en ön gede barışın gerçekleşmesini istehurbaşkanı Gül, konuk cumhurbaş zetecilerin şeref holü ve koridoru dan ayakta alkışlanarak karşılandı. sıralarda İslamı korumaya devam et diklerini, iki taraftan birinin ya barıkanlarıyla genel kurul salonuna geç kullanmalarına izin verilmedi. İsrail Cumhurbaşkanı Peres, Türk tiğini belirten Peres, “Burada sak şın ya da savaş taraftarlarının kazameden önce TBMM Başkanı Kökparlamentosunun geçmişte tarih yaz layamayacağım. İran ise diğerleri nacağını söyledi. Türkiye ve Filissal Toptan’ın makamında bir süre dığını ve gelecekte de tarih yazmaya üzerinde kendi hegemonyasını kur tin’in barış tarafında yer aldığını ve RAN UYARISI görüştü. devam edeceğini söyledi. Atatürk’ün mayı amaçlamaktadır. Türkiye barışçıl yolları izlediğini kaydeden Tarihi buluşma nedeniyle yabancı “Kendi hayatlarımızda mutluluğa inanca, İran ise endişeye yol aç Abbas, şöyle konuştu: Genel Kurul Şeref Kapısı önünde Cumhurbaşkanı Gül, konuk devlet misyona ayrılan locaların tamamen ulaşmanın tek yolu kendimizin de maktadır. O nedenle Türkiye hem “Savaştan arındırılmış bir gelebaşkanları ve TBMM Başkanı Top dolduğu gözlendi. Peres ve Abbas’ın ğil, bizden sonra geleceklerin çı Ortadoğu için hem Avrupa için ge cek diliyoruz. Bölgedeki barış çatan fotoğraf çektirdiler. Fotoğraf çe TBMM konuşmasını ABD’nin An karlarını gözetmektir” sözünü anım reklidir” görüşünü dile getirdi. balarını unutmuyoruz. Bu çabakiminden sonra muhalefet kulisin kara Büyükelçisi Ross Wilson da iz satan Peres, Türkiye’nin son 100 yılAvrupa’nın Türkiye’ye ihtiyacı ların Lübnan’ın toprak sorunu ile den genel kurul salonuna girerken ledi. Temasları izleyen bazı İsrailli da bir devrim yaşadığını, eski bir im nın, Türkiye’nin Avrupa’ya olan ih Suriye’deki Golan sorununu da Filistin Devlet Başkanı Abbas’ın aya gazetecilerin, başlarına dinsel nite paratorluktan güçlü bir cumhuriyete tiyacından daha az olmadığını kay kapsaması gerekiyor. Tüm ilgili tağı halıya takıldı. Cumhurbaşkanı Gül, lik taşıyan ve “kipa” adı verilen tak dönüştüğünü vurguladı. deden Şimon Peres, şu görüşleri di raflar, Arap girişiminin tüm bölAbbas’ın kolundan tutarak düşmesi keyi takması dikkat çekti. İki konuk Tahrik ve terör aracılığıyla İslam le getirdi: “Terör bir yıkımdır ve geyi kapsayacak bir barış için temel oluşturduğunu görmeli.” ‘Saklı Rönesans’ Umutsuzluğun belli belirsiz bir sis gibi her yeri sardığını pencerelerden, kapı aralıklarından, bulabildiği her çatlaktan sızdığını, giderek ağırlaşıp koyulaşacağı korkusunu da kendisiyle birlikte yaydığını siz de hissediyor musunuz? Yoksa bütün bu olup bitenler size şaka gibi mi geliyor? Belki de toprak testilerde saklanmış afyonlu şarapla kendinden geçip her şeyi unutmuş dervişler gibi, sisi falan boş vereceğiniz, öfkelenmeyi unutup aptal aptal sırıtacağınız diziler bulmuşsunuzdur şaşkın televizyon kanallarında. Hayatı, yalnızca kendinizi gördüğünüz bir aynanın içinden görmeye çalışıyor, aynanın sırrını hiç merak etmeden yaşayıp gidiyorsunuzdur. Ne savaşlar, ne ölümler, ne eski şiirler ve şarkılar ilgilendiriyordur sizi. ??? Aşağı yukarı yirmi yıldır parıltılı bir ortaçağda yaşadığımızı söyleyip duruyorum. Farklı bir ortaçağın içine girdiğimizi yirmi yıl kadar önce, karanlığın üzerimize kâbus gibi çöktüğü günlerde, ufukta görünen, ama gittikçe daha fazla kan akıtacak, ölenlerin, öldürülenlerin sayılarının artık onlarla değil yüzlerle, binlerle anlatılacağı savaşların henüz başlamadığı günlerde, ışıklar içinde yüzen bir Avrupa kentinde fark etmiştim. Öyle bir ortaçağın içine girmiştik ki, insanların kendilerini büyük bir aldanış içinde bulacakları kesin gibiydi. Neoliberal parıltı, janjanlı karanlık, insanlığı büyük rüyalarından, ütopyalarından koparıverdi. Göz göre göre üstümüze çullanan riyakârlık, sahtekârlık, cıvık paranın her şeyi satın alan egemenliği yeryüzünü kapladı. Gerçekte neoliberal saldırının çok daha önce, 60’lı yılların sonlarına doğru sinsice başladığını sonradan anladık. Kendi kavgamızın, kendi rönesansımızın yükseldiği yıllardı, gelen fırtınayı değil, kendi rüzgârımızı duyuyorduk yalnızca. Sonra fırtınayla birlikte parıltılı ortaçağ üstümüze çöktü. ??? Peki kurtuluş yok mudur? İnsanlık kendini ortaçağda, sessizliğin, karanlığın, işkencenin, zulmün, hurafenin, engizisyonun, köktenci dinin, kötücül ideolojinin, ama aynı zamanda her bakımdan büyük birikimin içinde yeniden, üstelik daha zenginleşerek bulmadı mı? Aydınlık orada mayalanmadı mı? Biz de öyle yapamaz mıyız? Sahtesini değil, karanlığın içindeki gerçek ışığı aramaya, hazineyi topraktan çıkarmaya yoğunlaşamaz mıyız? Bizim yeniden keşfedeceğimiz, şimdinin liberal savrukluğuna hiç benzemeyen bir şiirimiz, bir şarkımız, bir edebiyatımız, hepsini anlatan bir kavgamız vardı. Bülent Kılıç’ın Kül Sanat Yayınları’ndan çıkan kitabını, 60’lardan 80’lere uzanan edebiyatın macerasını anlatan “Saklı Rönesans”ı okurken yeniden umutlandığımı söylemek için dolandırıp duruyorum lafı. Bülent’in yoğun bir araştırmanın, çabanın ürünü olduğu besbelli kitabında anlattıkları, hayatın içinde, hayata karışan edebiyatın, şiirin serüvenidir. Şimdi farklı yerlerde dursalar, savrulup giden günlerin içinde başka başka dünyalara sığınmış olsalar da o zamanların şairleri, onların kavgaları benim bugün yeniden aradığım ışığın kaynağı, umudu, kendisidir. ??? Şiir yeniden ayağa kalkabilir mi? Hayat yeniden, asıl doğal, kendine yaraşan mecrasına, ütopyanın gösterdiği yola girebilir mi? Liberal saldırının edebiyatı hapsettiği popüler kültür dünyasıyla, politik dilin sıradan, içi boş, anlamsız günlük jargonu arasında salınıp duran şiir kendine gelecekse, saklı olanın keşfedilmesi, öfkenin, aşkın, umudun yeniden şiire sızması gerekmiyor mu? Edebiyatın liberal saldırıdan kendini kurtarması belki zordur ama imkânsız değildir. Yapılması gereken o canlı mirasa geri dönmek, gizli, saklı rönesansın peşine düşmek, onu yenilemektir. Kavgacı bir edebiyat, teslimiyet içindeki bönlüğü, kendini bir şey zanneden aptallığı alt edebilir, edecektir. Bilmem ki fazla umutlara mı kaptırıyorum kendimi... eposta: [email protected] T A İ Gül, Peres ve Abbas TOBB’nin öncülüğünde düzenlenen forumda bir araya geldi Barışa ‘su kadehi’ kaldırdılar ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile İsrail Cumhurbaşkanı Şimon Peres ve Filistin Ulusal Yönetimi Başkanı Mahmud Abbas Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nin (TOBB) öncülüğünde düzenlenen Ankara Forumu’nda bir araya geldi. Forumda, Batı Şeria’da sanayi bölgesi kurulmasını öngören mutabakat metni imzalandı. Peres için öğle yemeği mönüsüne kırmızı et konulmadı. Ankara Forumu için Ankara’ya gelen Abbas, Cumhurbaşkanı Gül tarafından Çankaya Köşkü’nde resmi törenle karşılandı. Gül ve Abbas, kısa bir süre baş başa görüştü. Daha sonra Gül, Peres ve Abbas, Ankara Forumu’nda bir araya geldi. Gül, açılış konuşmasında, bir bölgede refah, istikrar ve barışın birbiriyle ilintili olduğunu belirterek “Bir bölgede refah oluşabilmesi için önce istikrarın olması gerekir. İstikrarın olması için de barışın olması gerekir. Dolayısıyla barış istikrarı, istikrar da barışı getirecektir’’ dedi. Ankara Forumu’nun bu düşünceden hareketle başlatıldığını anlatan Gül, bu çerçevede atılacak ilk adımın Filistin’de Barış İçin Sanayi Bölgelerinin kurulması olarak kararlaştırıldığını ifade etti. Abbas’a “dostumuz” diye hitap eden İsrail Cumhurbaşkanı Peres, Abbas’ın Filistin halkının başında olmasının barış için bir şans olduğunu, ekonomi lokomotifinin askeri tanklardan daha büyük bir rol oynadığını bildirdi. Mahmud Abbas da, “Filistin ve İsrail arasında barış olursa, Filistin topraklarındaki ihlal sona ererse inanıyorum ki İsrail de Ortadoğu bölgesinde barış, güvenlik ve istikrar denizinde yaşayacaktır” dedi. AŞKENTİMİZ DOĞU KUDÜS’ ‘B Kudüs kentinin barışta önemli bir yer tuttuğunu, Filistin’in Doğu Kudüs’ten başka bir başkentinin olmayacağını kaydeden Abbas şöyle konuştu: “Bu yapılırken, tüm dinlerin haklarının korunması, kutsal mekânlara girişin engellenmemesi de gerekiyor. Kudüs’ün etrafına örülen duvarlardan dolayı çekilen zorlukların ortadan kaldırılması için harcanan çabalar, tüm taraflar için işgalin sona erdirilmesi için gerçek bir ölçüyü oluşturuyor. Biz elimizi diyalog için uzatıyoruz. Bu uzlaşı ve diyalog, askeri darbeye dayandırılırsa aramızdaki uçurum derinleşecek, bölünmelere neden olacaktır.” Batı Şeria’daki ortak sanayi bölgesi projesi için imzalanan anlaşmanın ardından Peres, Gül ve Abbas el sıkışarak basına poz verdi. de de bir Türk yönetim şirketinin Batı Şeria’da sanayi bölgesi kurması konusunda karar alındığı bildirildi. Çankaya Köşkü’ndeki programın ardından Gül, Peres ve Abbas, öğle yemeği için TOBB ETÜ’ye geçti. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, katılacağının belirtilmesine karşın yemeğe gelmedi. Mönüde Peres için değişiklik yapıldı. Musevilerin hassasiyeti nedeniyle mönüde kırmızı et bulunmadı. Bunun yerine, mercimek çorbası, zeytinyağlı tabağı, lagos buğulama, karışık Türk tatlıları ve mevsim meyveleri ikram edildi. Gül, yemekten önce yaptığı konuşmada, Filistinİsrail meselesini, “Zaman zaman ümit var, zaman zaman karamsar olunmaktadır. Ülke olarak biz daima kalıcı barışın tesisi için yoğun çaba içinde olduk” sözleriyle niteledi. İsrail ile Filistin arasında bir üniversitenin kurulmasının kararlaştırıldığını da anlatan Gül, Bilkent Üniversitesi’nin öncülük ettiği proje çerçevesinde araziyi İsrail’in vereceğini, ancak üniversitenin Filistin’e de açık olacağını bildirdi. mud Abbas, gün boyu süren temasların ardından akşam ortak basın toplantısı düzenledi. Mahmud Abbas, Türkiye’nin büyükelçilik binası yapması için kendilerine verdiği arsadan ötürü de teşekkür etti. Olası sınır operasyon karşısında tavırlarının ne olacağı yönündeki bir soruya Mahmud Abbas, Filistin olarak, Irak’ın bağımsızlığından ve toprak bütünlüğünden yana olduklarını belirterek “Kardeşler arasında böyle olumsuz bir gelişmenin olmasını istemeyiz. Ama Türkiye kendisini müdafaa hakkına sonuna kadar sahiptir” diye konuştu. GÜL BARDAKLARI DEVİRDİ Liderlerin konuşmalarının ardından TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, forumun nihai bildirisini okudu. Bildiride, Batı Şeria’da ilk endüstri bölgesi projesinin Tarkumya bölgesinde, daha sonra Cenin bölgesinde olmak üzere Filistin yönetimince belirtilen alanlarda yapılmasına karar verildiği bildirildi. Gül, Peres ve Abbas, Batı Şeria’daki organize sanayi projelerini başlatacak olan çerçeve mutabakat anlaşmasına imza attılar. Bu sırada imza defteri bir süre gecikti. Defterin liderlerin önüne konulması sırasında Gül, masadaki bardaklara çarparak yere düşürdü. İmza töreninin ardından üç lider el sıkışarak basına poz verdi. Ankara Forumu’nun 7. toplantısının ardından yayımlanan sonuç bildirgesin ABBAS’TAN ÖRTÜLÜ DESTEK Ş A R A P Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Filistin Ulusal Yönetimi Başkanı Mah ‘ B A Z I L A R I İ Ç M E Z ’ İsrail Cumhurbaşkanı Peres konuşmasının ardından kadehini “Filistinli dostlara, Filistin lideri Abbas’a, Filistin halkının refahı ve TOBB’nin girişiminin şerefine” kaldırdığını söyledi. “Bazıları şarap içmiyor, ama su da iyidir” diyen Peres, su dolu kadehini kaldırdı. Gül ve Abbas da Peres’e eşlik etti. Filistin Ulusal Yönetimi Başkanı Abbas da Türkiye’nin, Filistin halkının haklarını elde etmesi, İsrail ile güven ve istikrar içinde yaşaması için çabalayan bir ülke olduğunu vurguladı. Türkiye Odalar ve Bor salar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ise bölgede iş yapabilmenin temel şartının karşılıklı güven olduğunu belirterek “Karşılıklı güven yoksa ne yatırım olur, ne ticaret olur ne de barış olur’’ dedi. Forumun ilk toplantısında liderlerin aynı otobüse binmeyi tartışma konusu yaptıklarını, ancak bugün gelinen aşamada çözüm odaklı kurumsal ve yakın bir diyaloğun oluştuğunu belirten Hisarcıklıoğlu, Batı Şeria’da kurulacak organize sanayi bölgesinin işsizlik ve istikrarsızlık için bir umut ışığı olacağını vurguladı. CUMHURİYET 06 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle