19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Baykal: 21 Ekim’den önce yanlışı düzeltelim lışın düzeltilmesini istedi. “Emrivaki yaparak, seçimi yaptırmayarak sorunu örtbas etmek çözüm değildir” diyen CHP lideri, Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek’in “Geçici madde uygulanmak zorunda değil” yakEğer yeni anayasa değişikliği ği paketi kabul edilirse YSK’nin laşımını da eleştirdi. Baykal, şunkabul edilirse bu diğerinden da bunu uygulamak ve 40 gün son ları söyledi: ha az geçerli değildir. Üstelik, ra Cumhurbaşkanlığı seçimini “Bunun hukuki geçerliliği kullanılan maddeden daha son düzenlemekle yükümlü olduğunun yok. Geçici madde en azından ra kabul edilmiştir. Hangi hak altını çizdi. Baykal, “Sayın Baş bir defa uygulanmak üzere la, hangi yetkiyle bunu uygula bakan’ın bunu istemediğini an konur. Türkiye bir hukuk krimayacaksınız? Bu, anayasa ih lıyorum. Öfkeyle, kızgınlıkla zine sürükleniyor. Yol yakınlali olur. Seçilen cumhurbaşka hazırlanan bir anayasa paketi ken bu konuda bir düzenleme nının tasarruflarıyla ilgili huku var, sakıncalıdır diye uyarma yapılsın. Bu yanlış çözülsün. ki tartışma konuları ortaya çı mızın bir anlamı vardır. Başba Eğer bu yapılmazsa, korkakar. Çünkü yeni anayasaya gö kan, ‘Başbakan’ sıfatıyla hü rım 21 Ekim’den sonra Yükre artık onun imzaladığı karar küm vermeye başladı. Ancak sek Seçim Kurulu’nun hukuk nameler, atama kararları huku anayasa değişikliği onaylanırsa içinde kalarak yapabileceği ki bir tartışmaya neden olur.” YSK gereğini yapmakla yüküm başka bir şey yoktur. Cumlüdür” görüşünü dile getirdi. hurbaşkanlığı seçiminin tari‘Erdoğan hüküm veriyor’ Baykal, 21 Ekim’den önce bir hini tanzim etmek, o seçimle Baykal, eğer anayasa değişikli anayasa değişikliği yapılarak yan ilgili kararları açıklamakla yükümlü olacaktır.” Bu konuda 21 Ekim’den önce bir anayasa değişikliğinin gündeme getirilmesi durumunda parti olarak destek vermeye hazır olduklarını bildiren Baykal, “Eğer cumhurbaşkanını halk seçerse iki kez halkoyuna gidilecek, sonra yeni anayasanının referanduma götürülmesi planları var. Belki de kısa bir sürede 4 kez halkoyuna gidilmiş olacak. Her bir halkoylamasının 200 trilyon liranın üzerinde bir maliyeti var. Yazıktır, günahtır. Halkın bunca sorunu, sıkıntısı var. İktidarda bu yanlışı düzeltmeye yönelik bir anlayışı, yaklaşımı görürsek memnuniyetle destekleriz’’ dedi. Baykal, “Referandumda ‘evet’ mi, ‘hayır’ mı diyeceksiniz” sorusuna “Bu düzenCHP lideri Baykal, Parti Meclisi toplantısından önce ülke gündemine ilişkin açıklamalarda bulundu. (AA) lemenin yanlışlarını zamanında ifade etmiştik. Artık söz milletin olacaktır’’ yanıtını verdi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, 21 Ekim’de yapılacak referandum süreciyle ilgili olarak iktidara “Türkiye bir hukuk krizine sürükleniyor” uyarısında bulundu. Baykal, “21 Ekim’den önce bir anayasa değişikliğiyle bu yanlışın düzeltilmesi gerekir. Her halkoylamasının 200 trilyon maliyeti var. Biz bu yanlışı düzeltmeye memnuniyetle katkı yaparız” dedi. Baykal, dün Parti Meclisi (PM) toplantısı öncesinde bazı açıklamalar yaptı. Önümüzdeki günlerde Cumhurbaşkanlığı ile ilgili çok ciddi anayasal sorunlarla karşı karşıya kalınacağını anlatan Baykal, sözlerini şöyle sürdürdü: “Başbakan, mevcut anayasaya göre 11. cumhurbaşkanını seçtik, diye hüküm vermeye başladı. Bu senin meselen değil. Irkçı Avrupa ve Dink Cinayeti... Nedir Türk Silahlı Kuvvetleri’nden istenen? Askere karşı içeride başlatılan yoğun saldırı dışarıdan neden destek görüyor? Güneydoğu’da şehit düşen Mehmetçik, her kentte şehit cenazeleri... DTP milletvekillerinin, belediye başkanlarının PKK’ye “Onlar bizim kardeşlerimiz” deyişi, ardından “Hedef oluyoruz” açıklamaları... Bir DTP’linin bugüne dek, Güneydoğu’da ağa, şeyh, şıh baskısından, Batman’da genç kızlarımızın intiharlarından, PKK’den, Hizbullah’tan, Irak’ın kuzeyinden sızan Müslüman Kardeşler’den, kız çocuklarının okula gönderilmeyip 15 yaşında imam nikâhıyla evlendirilmelerinden, berdelden, kumadan, ilkel töre cinayetlerinden söz ettiğini duymadım... Son yıllarda sesi soluğu çıkmayan Claudia Roth, yine kaşımaya başladı, Türk Silahlı Kuvvetleri’ne hıncını, öfkesini, kinini kustu: “Demokratik yollarla seçilmiş olan politikacıları Meclis’ten kovma girişimlerinde bulunulduğunu görüyorum...” Roth gibi düşünen politikacıların sayısı bir hayli fazla Avrupa’da... Bu politikacılar Avrupa’da PKK’yle sıcak ilişkiler içinde... Londra’da tanık oldum... PKK bağlantılı “Kürt mafyası” Londra sokaklarını ele geçirmiş, eroin ve esrar işini yürütüyor. Londra’da kuş uçurtmayan İngiliz polisi ise “Kürt mafyası”na göz yumuyor. Irkçıların ağababası İngilizler, Almanlar, Fransızlar, Hollandalılar, Avustralyalılar panellerde, konferanslarda Türkiye’deki AKP iktidarını “ırkçılık karşıtı İslamcı demokrat parti” olarak görüyor, CIA denetimindeki Fethullah Gülen ve müritlerini el üstünde tutuyor... Oyun ortada!.. Yerseniz!.. ??? Avrupa’da ırkçılığın yeniden hortladığını görmezden gelen siyasetçiler nedense Türkiye’de Kemalizmin ırkçılık anlamına geldiğini, CHP ve Türk Silahlı Kuvvetleri’nin de bunun simgesi haline dönüştüğünü söylüyorlar... Binlerce yıl önce Avrupa’da ırkçılığa nasıl bakılıyorsa, bugün de öyle... Mustafa Kemal Erdemol anlatmıştı: “İsviçre’de aşırı sağın lideri, milli takımın aşırı çikolata renkli futbolculardan kurulmasından çok rahatsız oluyor.” Hollanda’da adı sözde “sosyalist” olan bir parti, seçmenin doğrudan tercih ederek seçtiği Türk kökenli Düzgün Yıldırım’a geldiği sırayı bırakması için baskı yapmamış mıydı? Örnekleri çoğaltabilirim... Benim asıl üzerinde durmam gereken, DTP’lilerin PKK ve köktendinci örgütlere sempatiyle yaklaşmaları... ABD’nin Ortadoğu’da uyguladığı plan ve programın bir ayağında da Fethullah Gülen’in müritleri bulunuyor... Son günlerde Fethullah, Samanyolu televizyonunda sık görülüyor, ay sonunda ise Londra’da yapılacak toplantının hazırlıklarını yapıyor... Avrupalı siyasiler, CIA destekli iç ve dış güçler sözde Türk Silahlı Kuvvetleri’ni eleştirmektense Kuzey Irak’taki Kürtlerle birleşmeyi, topraklarını genişletmeyi demokrasinin gereği olarak görüyorlar. Güray Öz, “Liberal Kurt Masalı” başlıklı yazısında Büyük Ortadoğu Projesi’nin fotoğrafını ortaya koyarken ABD’nin İslam dinini nasıl kullandığını anlatıyordu... ??? Bizler, acılarla yoğrulmuş bir coğrafyada yaşıyoruz... Bizler bu coğrafyada kanla beslenenleri çok iyi tanıyoruz. Kanlı Pazar katliamını, Musa Anter, Uğur Mumcu, Ahmet Taner Kışlalı cinayetlerini, Hrant Dink’in alçakça öldürülmesini ve daha nice faili meçhul cinayetleri unutmadık. Hrant Dink cinayetinin arkasında bir tarikat şeyhinin müritleri, güvenlik güçleri içindeki destekçilerinin olduğu her yerde konuşulurken nedense bir tarikat gazetesinde yazan Ermeni kökenli Türkiye Cumhuriyeti yurttaşımız bu konuya hiç değinmiyor... Neden ve niçin?.. ? Erdoğan’ın Türkiye’yi bir hukuk krizine sürüklediğini belirten Baykal, referandumdan çıkacak sonucun Gül’ün tüm tasarruflarının tartışma konusu haline getireceğini belirtti. Baykal, referandum yanlışından dönülmesi için anayasa değişikliğine destek olacaklarını açıkladı. Muhalifler artıyor Parti Meclisi’ndeki destekleri 23’e ulaşan muhaliflerin olağanüstü tüzük kurultayı istemi ve örgütlerdeki görevden almalara itirazları reddedildi ları 19 oy aldı. Ancak seçilmek için yeterli oyu alamadıkları için seçim, sonraki toplantıya kaldı. Muhalifler arasında yer alan PM üyelerinden Gülsün Bilgehan, Ali Rıza Gülçiçek, Hüseyin Karakoç ve Metin Şahin’in yurtdışında bulunduklarına dikkat çeken arkadaşları, PM’deki desteklerinin 23’e ulaştığını vurguladı. CHP lideri Deniz Baykal’ın ön ‘Erdoğanİmralı paralelliği’ Baykal, bir gazetecinin DTP Grup Başkanı Ahmet Türk’ün “Başbakan’ın İmralı ile benzer açıklamalar yaptığı”na ilişkin sözleri anımsatılarak yöneltilen bir soru üzerine, “Bu benim için sürpriz olmadı. Bunun itiraf edilmiş olması belki sürprizdir. Bu konudaki paralelliklere ben başından beri dikkati çekiyorum. Terör konusunda Başbakan’ın anlayışı, yaklaşımı ile İmralı’nın, PKK’lilerin pek çok noktada bir ortak anlayış içinde olduklarını biliyorum” görüşünü dile getirdi. nı uygulamamaktır. Biz yönetim anlayışına muhalefet ediyoruz, ANKARA CHP’nin dün yapısiz ise partinin kendisine muhalan Parti Meclisi (PM) toplantısınlefet ediyorsunuz. Bu süreçte bir da muhaliflerin olağanüstü tüzük seviye tutturmak gerekir. Biz de kurultayı toplanması istekleri ve ör‘Yönetimdeki bazı kişiler psikogütlerdeki görevden almalara itirazlojik durumları nedeniyle yönetim ları reddedildi. Seçimlerden sonradeğişikliğine direniyorlar’ mı diki ilk PM toplantısında sayıları 12 yelim?” diye konuştu. olan muhaliflerin desteği bu topPM üyelerinden Kumkumoğlu lantıda 19’a ulaşırken, yurtdışındada, “Bu sözler talihsizliktir, ömrüki 4 üyenin de eklenmesiynü CHP için harcamış kile bu sayının 23’e yükselşiler için kabul edilemez. ? PM toplantısında uygulanan politikalarda diğine dikkat çekildi. yanlışlık olmadığını savunan ve muhalifleri hedef Sizden farklı düşünen CHP PM’nin dünkü topherkesi suçluyorsunuz” alan Baykal’a “Sizden farklı düşünen herkesi lantısında muhaliflerin Ba suçluyorsunuz... Kişisel tatmin için başarısız olunan dedi. Adil Özkol da “Salıkesir ve Uşak il başkandece kişisel tatmin için yerde kalmak doğru değil” eleştirileri yöneltildi. ları ile bazı ilçe başkanlabaşarısız olduğu yerde rının görevden alınmasıkalmak da doğru değil” na itirazları 1718 oyla reddedilir ceki günkü grup toplantısında “Par sözleriyle Baykal’ı hedef aldı. Bayken, olağanüstü tüzük kurultayı tiyi bölmek, parçalamak isteyen kal’ın eleştirilere “Politikalarımıztoplanması istekleri de reddedildi. ler, insanların içindeki ihtiras da yanlışlık yok. Biz burada cumMuhalifler Yılmaz Ateş ve Oğuz ları, tatminsizlikleri gıdıklayan huriyeti korumak için mücadele Oyan’dan boşalan MYK üyelikle lar mahcup olacaklar” sözlerini veriyoruz, bazı arkadaşlar iç kavri için de seçim yapılması girişimin dün de yinelemesi tepkilere neden galarla uğraşıyor” karşılığını verde bulundu. Ali Kemal Kumku oldu. Edinilen bilgiye göre PM diği öğrenildi. Muhaliflerin “sağlaşmoğlu ve Erbaşar Özsoy aday üyelerinden Örsan Kunter Öy ma, sığlaşma” eleştirilerine de karolurken, genel merkez yönetimi men, “Partiyi bölmek, partiye şı çıkan Baykal’ın “Sağa sapma aday çıkarmadı. Muhalefetin aday zarar vermek, parti politikaları yoktur” dediği öğrenildi. TÜREY KÖSE Kurultay süreci Deniz Baykal, bir gazetecinin CHP’de kurultay sürecinde yaşanan tartışmalarla ve parti içi demokrasiyle ilgili soruları üzerine şu açıklamayı yaptı: “Çok doğal, kurultaya giderken bu tartışmalar hep yaşanır. Bizde daha çok yaşanır. O bakımdan şaşırtıcı bir tarafı yoktur’’ yanıtını verdi. hikmet.cetinkaya?cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 343 72 69 Anayasa paketine evet oyu çıkması durumunda 11. cumhurbaşkanı hakkında karar alacak Köşk’ün anahtarı YSK’de ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesini öngören düzenlemeyi de içeren anayasa değişikliği paketinin geleceğindeki “kördüğümü” Yüksek Seçim Kurulu (YSK) çözecek. YSK’nin vereceği olası kararlar Abdullah Gül’ün cumhurbaşkanlığını tartışmalı hale getirebileceği gibi, yeniden cumhurbaşkanı seçim sürecinin başlamasını da sağlayabilecek. 21 Ekim’de halkoyuna sunulacak olan ve cumhurbaşkanını halkın 5’er yıllığına iki kez seçebilmesini öngören anayasa değişiklik paketinin geleceğine ilişkin belirsizlik sürüyor. Başbakan Tay ? Yüksek Seçim Kurulu, referandumdan evet çıkması durumunda yapacağı değerlendirmeyle ya ‘11. cumhurbaşkanı seçilmiştir’ diyerek geçici 19. maddenin uygulanma ortamının kalmadığına karar verecek ya da cumhurbaşkanı seçiminin yeniden yapılmasını isteyecek. yip Erdoğan’ın, 11. cumhurbaşkanının seçilmesi nedeniyle pakette yer alan ve “11. Cumhurbaşkanı” seçimini öngören geçici 19. maddenin uygulanmayacağını söylemesi dikkat çekti. Oysa maddenin uygulanıp uygulanmayacağına ilişkin kararı 7 kişiden oluşan YSK verecek. YSK’nin vereceği karar kesin nitelik taşıyor. YSK Başkanı Muammer Aydın, halkoylamasında pakete “evet” oyu çıkması durumunda, kurulun geçici 19. maddeye ilişkin değerlendirme yaparak karar vereceğini söyledi. Aydın, halkoylamasından “hayır” oyunun çıkması durumunda bir sorun yaşanmayacağını kaydetti. Kurul yapacağı değerlendirme sonucunda, 11. cumhurbaşkanının seçilmesini dayanak yaparak geçici 19. maddenin uygulanma ortamının kalmadığına karar verebilecek. İkinci olasılık ise bir bütün halindeki değişiklik paketi nin geçici 19. maddesinin de bütünün parçası olduğu ve halkın buna göre oy kullandığı görüşünden hareketle, 11. cumhurbaşkanının yeniden seçilmesi yönünde karar alabilecek. Başta Erdoğan ve AKP yetkilileri olmak üzere, geçici 19. maddenin uygulanabilirliğinin kalmadığını savunmalarına karşın, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün basın danışmanı Ahmet Sever, halkoylamasından evet oyu çıkması durumunda Gül’ün yeniden cumhurbaşkanlığına aday olacağını açıklamıştı. Sever’in açıklamaları, Abdullah Gül’ün AKP’den farklı olarak adaylık rezervini koruduğunu ortaya koymuştu. CUMHURİYET 05 CMYK
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle