19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 14 EKİM 2007 PAZAR 8 TÜRKİYE İstanbul Edirne Kocaeli Çanakkale İzmir Manisa Aydın Denizli Zonguldak Açık İstanbul HABERLERİN DEVAMI Y B Y B Y Y Y Y Y 17 16 16 17 22 21 24 23 16 Sinop Samsun Trabzon Giresun Ankara Eskişehir Konya Sıvas Antalya Y Y Y Y Y Y Y Y Y 21 24 27 25 20 15 20 20 25 Adana Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van Kars Y Y PB PB PB PB PB PB Y 28 28 28 28 28 29 23 22 20 Trabzon Ankara İzmir Hakkari Antalya Adana Ş.Urfa Erzurum Tüm yurt parçalı çok bulutlu, Marmara’nın doğusu, Karadeniz, Ege, Akdeniz, İç Anadolu, Doğu Anadolu’nun kuzey ve batısı ile Güneydoğu Anadolu’nun batısı sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı geçecek. Hava sıcaklığı iç ve batı kesimlerde 6 ila 10 derece azalacak. Çok bulutlu DIŞ MERKEZLER Oslo Y 12 Helsinki Y 11 Stockholm Y 11 Londra PB 17 Amsterdam B 17 Brüksel B 17 Paris B 19 Bonn B 13 Münih B 19 Yağmurlu Stockholm Berlin Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atina Zürih A B PB B B PB PB Y B 14 14 25 11 12 12 21 20 19 Moskova Aşkabat Astana Taşkent Baku Bişkek Tiflis Kahire Şam Karlı Y PB Y A PB A Y Y Y 7 31 13 31 27 25 22 28 28 Londra Berlin Moskova Belgrad Madrid Ankara Taşkent Tahran Kahire Sulu kar Gök gürültülü Parçalı bulutlu Sisli Bulutlu GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK ? Baştarafı 1. Sayfada kaçınılmaz hale geldiği resmen açıklandı. Artık operasyonun zamanı irdelenmiyor, konuşulmuyor. Asker hazır, tezkere ile operasyonun alanını saptayan yazılı direktifi bekliyor. Tezkere TBMM’den geçtikten, siyasal direktif askerin eline geçtikten sonra… operasyona artık kesin gözle bakan kamuoyu gün sayıyor... Örneğin kaba bir hesapla gelecek haftanın son günleri askerimiz Kuzey Irak topraklarında. Manşetler hazır. Ama o da ne? Başbakan çıkmış kürsüye, partililere “Hareket etmediğimiz için bugüne kadar sabrettik” diyor, alkışlanıyor... Hemen arkasında pişmiş aşa su katarcasına “ama yaptırım bekliyoruz” diyor. Kimden? Bugüne kadar “yaptırım bekleyen” politikaların iflas ettiğini göremeyen bir başbakan söylüyor bu sözleri. Sözün kısası hâlâ ABD’den, ABD’nin dümen suyundaki Bağdat hükümetinden veya PKK ile sarmaş dolaş Barzani’den yaptırım bekliyor. ??? Tabii “yaptırım beklentisi, (olayın tartışılacak yanı kalmış gibi) sınır ötesi operasyona karar vermeden önce ‘enine boyuna’ tartışacaklarını” açıklayan sözleri üzerine durulmuyor. Birkaç çarpıcı, manşetlere tırmanan “öteki” söylemler, bu sözleri geri plana atıveriyor. RTE, “ABD on binlerce kilometreden çıkıp Irak’ı vururken kimseden izin almadı” diyor. Evet ama, ABD zaten kimseden izin alma gereğini duymadı. Türkiye de dahil bütün Batı âlemi ABD’ye Irak’ı vurma demedi, diyemedi. Yalanları yanlışları gerekçe yaparak ABD; petrol alanlarını ve Ortadoğu’yu denetim altına tutmak için Irak’ı vururken kimileri de savaşa her türlü desteği verdi. RTE hükümeti de ABD’yi destekleyenler arasında değil miydi? Irak’ı vururken kimseden izin almadı diye ABD’yi bugün suçlayan RTE; karşı çıkmak bir yana, İncirlik’i ve İskenderun, Mersin limanlarını, güney sınırlardaki karayollarını ABD emrine verdi. İş işten geçtikten sonraki bu sözleriyle günah çıkarıyor desen değil, ince diplomasi yapıyor desen değil. Sadece kamuoyunda operasyona kararlı, ABD’ye kafa tutan bir kimlik kazanmaya çalışıyor. ??? “İncirlik’i kapatacak mısınız?” diye soruyor gazeteci. RTE’nin yanıtı: “Böyle şeyler konuşulmaz, yapılır.” İyi ama RTE durmadan konuşuyor. Tezkereyi… siyasal direktifi… acaba ABD’ye Başkan Bush’un huzuruna çıkmadan önce cebimde bir silah olsun diye mi tezgâhlıyor? Kuşku yok, Washington’un işine gelmiyor sınır ötesi bir operasyon. New York Times, İncirlik’in kullanımının kısıtlanması olasılığı karşısında ABD ordusunun seçenek aradığını yazıyor. ABD’ye giden, iki üç günde Kongre’deki kararlı tutumu görerek yurda dönen parlamento heyetimizden Gündüz Aktan, ABD’nin “Türkiye’nin alabileceği birtakım önlemlerden çekindiğini” söylüyor ve lakin, şu gerçekçi saptamayı da yapıyor: “…ABD yönetimi ve kamuoyu bizden çok ciddi tepki beklemektedir. Bu tepki eğer gelmezse, gerçekleşmezse… Türkiye olağanüstü zemin kaybeder.” Halkını ve ABD yönetimi ile kamuoyunu üst perdeden sert açıklamalarla Türkiye’nin Kuzey Irak’a bir operasyon yapacağına ikna et ve sonra: Amerikalı bir Kongre üyesinin söylediği gibi, “Ankara’dan sadece birkaç kızgın söz gelir. Sonra arkası kesilir” noktasına gel! Hadi diyelim ki ülke uğruna bu hakareti de sineye çektin. Türk halkının onuru, gururu ne olacak? Bir kez daha çuvala mı girecek? Şırnak ve Diyarbakır’da şehit olan askerlerin aileleri terörün bitirilmesi çağrısında bulundu GÜNDEM ? Baştarafı 1. Sayfada MUSTAFA BALBAY Şehit ailelerine ziyaretçi akını Yurt Haberleri Servisi Şırnak ve Diyarbakır’da şehit olan askerlerin aileleri, başta milletvekilleri olmak üzere çeşitli kesimlerin ziyaretçi akınına uğruyor. Gözyaşları döken aileler, terörün sonlandırılması çağrısında bulunuyor. CHP Gaziantep milletvekilleri Akif Ekici ve Yaşar Ağyüz, Şırnak’ta şehit düşen piyade er Mehmet Coşkun’un evini ziyaret ettiler. Şehit annesi Gazal Coşkun’a üzüntülerini dile getiren milletvekilleri, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’ın başsağlığı mesajını ilettiler ve genel merkez tarafından gönderilen maddi yardımı verdiler. CHP’lilerin ardından Türkiye Muhtarlar Federasyonu Genel Başkan Yardımcısı ve Gaziantep Şube Başkanı Ökkeş Titiz aileye taziyede bulundu. Muhtarlar, şehit annesi Gazal Coşkun’a Türk bayrağı armağan etti. AKP Çorum Milletvekilleri Agah Kafkas, Murat Yıldırım, Cahit Bağcı ve Ahmet Aydoğmuş ve partililer de Şırnak’ta şehit olan Komando Er Sıddık Küçükgöz’ün Çorum’un Uğurludağ ilçesine bağlı Aşılıarmut köyünde yaşayan ailesini zi ŞEHİT UZMAN ÇAVUŞ TOPRAĞA VERİLDİ Şırnak’ta bayramın ilk günü PKK’nin döşediği mayının patlaması sonucu şehit olan Jandarma Uzman Çavuş Ünal Demir, dün memleketi Aksaray’da 10 bin kişinin katıldığı cenaze töreniyle toprağa verildi. Güçlükle ayakta durabilen şehit yakınları PKK’ye lanet yağdırdı. 30 yaşındaki şehit Ünal Demir’in eşi 28 yaşındaki Ülkü Demir, bayrağa sarılı tabuta sarılıp ağlarken 3 yaşındaki oğlu Ramazan’ın, “Anne, babam neden burada yatıyor’’ diye sorması törene katılanları gözyaşlarına boğdu. Şehit Demir’in cenazesi öğle namazının ardından kılınan cenaze namazından sonra köy mezarlığında toprağa verildi. (AA) yaret ettiler. Terhisine 20 gün kala şehit olan oğlunun yerine askerlik yapmak isteyen Hamit Küçükgöz ise “Giden geri gelmiyor. Başka çaremiz yok ama.. artık ‘Vatan sağ olsun’ demek istemiyoruz. Yüreğimiz yanıyor” diye isyan etti. Küçükgöz’ün bu sözleri üzerine duygulanan Milletvekili Kafkas, “Sıddık’ın kalan görevini tamamlamak için 70 milyon sırada bekliyor. Siz rahat olun, biz emrinizdeyiz’’ dedi. Kars Valisi Mehmet Ufuk Erden, Belediye Başkanı Naif Alibeyoğlu, AKP Kars Milletvekili Mahmut Esat Güven, Cumhuriyet Başsavcısı Süleyman Bağrıyanık, Jandarma Alay Komutanı Kıdemli Albay Hayati Kasım, Emniyet Müdürü İbrahim Demirci, İl Genel Meclis Başkanı Muzaffer Yağcı, Kafkas Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Abamüslüm Güven, Vali Yardımcısı Doğan Demirdaş, Piyade Uzman Çavuş Tahsin Yıldırım ve Komando Er Turgay Salgar’ın ailelerini ziyaret ederek bayramlarını kutladılar. Kocaeli’nde Sabri Yalım Parkı’nda toplanan bir grup genç ile birlikte Kocaelisporlu Taraftarlar Derneği (KOSTAD) ile bazı sivil toplum örgütleri ve siyasi partilerin temsilcileri, Şırnak’ta şehit olan 13 asker için 13 dakika saygı duruşunda bulundu. ABD’li bakan yardımcıları Edelman ve Fried, Ankara’ya sürpriz bir ziyaret gerçekleştirdi Rice: Zor bir zamandayız ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) ABD Savunma Bakan Yardımcısı Eric Edelman ile Avrupa ve Avrasya İşlerinden Sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcısı Dan Fried dün Ankara’ya sürpiz bir ziyaret gerçekleştirdi. Bakan Yardımcıları, Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Ertuğrul Apakan ile bir araya gelirken, Edelman, içinden geçilen süreci ikili ilişkiler bakımından “zor” olarak niteledi. Edelman, “Bu zor dönemi geçirip, öncelikle uzun vadeli ve her iki tarafın da paylaştığı çıkarlara odaklanılması gerekiyor” dedi. Görüşmelerde Washington yine kendini PKK ile mücadeleden uzak tuttu. Ankara’nın taleplerini Irak’a iletme sözü verdi. ABD Dışişleri Bakanı Condeleezza Rice ve Savunma Bakanı Robert Gates ile birlikte Rusya’ya giden ABD’li bakan yardımcıları, dün ani bir kararla günübirlik ziyaret için Ankara’ya geldi. Edelman, Esenboğa Havaalanı’nda yaptığı açıklamada, “Keşke koşullar biraz daha iyi olsaydı” dedi. ABD’li yetkililer ziyaretleri çerçevesinde Dışişleri Bakanlığı’nda temaslarda bulunduktan sonra açıklama yaparak soruları yanıtladı. Görüşmelerin yapıcı geçtiğini söyleyen Edelman, bayram sonrası yeni bir görüşmenin daha olabileceğini ifade etti. Edelman, söz konusu tasarının genel kurulda kabul edilmesi durumunda Türkiye’nin tepkilerine yönelik görüşlerinin sorulması üzerine, Türkiye’nin bir şekilde tepkisini göstereceğinin anlaşıldığını ifade etti. Irak’ın kuzeyine sınır ötesi operasyonla ilgili soru üzerine Edelman, görüşmede Türk yetkililerin Şırnak’taki olayları ve terörle ilgili endişelerini anlattıklarını, ABD’nin de bu endişeyi paylaştığını söyledi. Edelman, özellikle Türk tarafının artık sabrının taşmak üzere olduğunu ve taleplerini Irak merkezi yönetimine ileteceklerini sözlerine ekledi. Edelman ve Fried’i ABD’nin Ankara Büyükelçisi Ross Wilson karşıladı. (Fotoğraf:AA) ABD’li yetkililer tek taraflı bir operasyonun yarar sağlamayacağı görüşünü Ankara’ya ilettiği bildirildi. Görüşmelerde Ankara’nın, “tasarı kabul edilirse sorumlu sizsiniz” mesajı verdiği öğrenildi. yanıtladı. Rice, önceki gün Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Ali Babacan ile yaptığı telefon görüşmesini anımsatarak, telefon görüşmesinde “itidal” çağrısında bulunduğunu açıkladı. Rice, Türk yetkililere, “İstikrarlı bir Irak hepimizin yararına” dediğini söyledi. Ermeni tasarısının ardından Türkiye’nin tepkilerini de değerlendiren Rice, tasarının TürkiyeABD ilişkileri üzerindeki etkisini “en aza” indirmek için Fried ve Edelman’ı Türkiye’ye gönderdiğini söyledi. Rice, “Zor bir zamandayız. İlişkilerimiz açısından kolay bir dönem değil ve böyle olacağı belliydi. İki Amerikalı üst düzey yetkiliyi Türkiye’ye göndermenin çok iyi bir fikir olacağını düşündük” dedi. kitap! Kitaptaki bilgiler temelinden yola çıkarsak, mesleğinde 30. yılını dolduran Çölaşan’ın Hürriyet’teki 22 yılı iki ana bölüme ayrılıyor: AKP’den önce AKP’den sonra! Çölaşan’ın Hürriyet yıllarında AKP gelinceye dek 7 hükümet değişmiş ama, gazetenin Çölaşan’a tavrı hiç değişmemiş: Bilgisibelgesi varsa, her şeyi yazabilirsin! Öyle de olmuş... Ta ki AKP gelinceye dek... Daha önce gazete yönetiminin bütün katları tarafından takdirle karşılanan Çölaşan, AKP iktidarı ile birlikte hızla ötelenmiş. Hemen vurgulayalım; Çölaşan’ın önceki hükümetlere eleştiri dozunun AKP döneminden kalır yanı yoktu! Deyim yerindeyse; AKP’den önce ovuluyor, AKP gelince kovuluyor... Bunun gerekçeleri bütün açıklığıyla kitapta yer alıyor. Hürriyet, medyada şu adla anılır: Amiral gemisi! Haber yelpazesinden gündem saptama gücüne kadar her alanda sağlam temellere sahip Hürriyet bu unvanı kuşkusuz hak ediyor. Ancak AKP ile birlikte amiral gemisinin adında küçük bir değişiklik olmuş görünüyor: Emir al gemisi! ??? Kitapta bir yazarla gazete yönetimi arasındaki ilişkilerin “AKP hali” son derece ilginç ayrıntılarla yer alıyor. AKP, Doğan Grubu’na çok açık, demokratik ve çekici bir öneride bulunuyor: Şu şu ihalelere girebilirsin, ama şu şu haberleri girmezsen! Medyanın hem ülkesel hem küresel başlıca sorunlarından biri... Çölaşan’a “yazmaması” karşılığında olağanüstü fırsatlar sunuluyor. Çölaşan bütün bunları elinin tersiyle itiyor ve Hürriyet’ten “gazetecilik bayrağı” elinde ayrılıyor. Bir yazarın böyle bir süreci bütün ayrıntılarıyla kaleme alabilmesi için üzerinde hiç ama hiç “defo” bulunmaması gerekir. Anlaşılan “defo” yoksa sonuna biz bir “l” ekleriz, olur biter, denilmiş! AKP medyası Çölaşan’ın kovuluşunun ilk günlerinde aleyhte yayın yapmadı. Ama Çölaşan’ın kitabı piyasaya çıkınca, saldırıya geçtiler. Çünkü kitap, AKP iktidarının medyayı nasıl “yola getirdiğinin” bir yazar penceresinden en net ifadelerle anlatımıydı! ??? Bir “tersleme” yapalım: Kovulan Çölaşan değil de, AB katlarında kabul gören bir ikinci cumhuriyetçi olsaydı... Ne olurdu? İlk tepki Brüksel’den gelmez miydi: “Türkiye’de ifade özgürlüğü yoktur... Yazarların kalemi elinden alınmaktadır... Yazarların özgürce düşüncelerini topluma anlatamadığı bir ülkenin AB’de yeri yoktur...” Çölaşan’ın elbette o katlardan bir beklentisi yok. Ancak AB’nin nereye kadar ve kime demokrat olduğunun somut bir göstergesiyle de karşı karşıyayız! Türkiye’deki kökten AB’cilere zaten sözümüz yok. AB’den tepki gelmeyecek konuya onlar niye eğilsin! Yazar eğer toplumla birlikte nefes alıp veriyorsa; o ülkenin akciğeridir. Çölaşan böylesi yazarlardan biri. Bu yüzden yaşadıkları, toplumu da doğrudan ilgilendirir, ilgilendirmesi gerekir. Aksi halde o toplum solunum yetmezliğinden gider! 22 yıldır Hürriyet’te yazarak topluma çok şeyler anlatan Çölaşan, kovuluşunu da kaleme alarak anlatmaya devam ediyor... Türk toplumu onu unutmamalı... Kitabını bayrak gibi taşımalı... Çölaşan’lar olmazsa... Türkiye çöl olur! ankcum?cumhuriyet.com.tr ERDOĞAN’DAN DTP’YE ‘Saldırıya misliyle karşılık verilecek’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Genelkurmay Başkanlığı, dün (önceki) gün Kuzey Irak bölgesinden Türkiye sınırlarına silahlı saldırıda bulunulduğunu belirterek, asla kabul edilemeyecek bu tür saldırılara misliyle karşılık verildiğini ve verileceğini bildirdi. Genelkurmay Başkanlığı’nın internet sitesinde yer alan bilgi notunda şöyle denildi: “12 Ekim 2007 tarihinde Kuzey Irak bölgesinden Türkiye sınırları içine silahlı saldırılar yapılmıştır. Asla kabul edilemeyecek olan bu tür saldırılara misliyle karşılık verilmiştir ve verilecektir.’’ ‘Tehditvari bir havada geçmedi’ Akşam saatlerinde NTV’de soruları yanıtlayan Savunma Bakan Yardımcısı Fried de Türk yetkililerin açık muhalefet yapmalarına karşın görüşmelerin tehditvari bir havada geçmediğini belirtti. ABD’li bakan yardımcıları daha sonra Türkiye’den ayrıldı. Moskova’da temaslarda bulunan ABD Dışişleri Bakanı Rice ise olası sınır ötesi operasyon ile Ermeni tasarısına ilişkin soruları ‘PKK’yi terör örgütü ilan et’ İstanbul Haber Servisi Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, isim vermeden Demokratik Toplum Partisi’ne (DTP), PKK’nin “terör örgütü” olduğunu kabul etmesi çağrısında bulundu. Erdoğan, Pendik Belediyesi tarafından yaptırılan Yunus Emre Kültür Merkezi’nin açılışını yaptıktan sonra, partisinin Pendik İlçe Teşkilatı’nın bayramlaşma törenine katıldı. Erdoğan, burada yaptığı konuşmada, terörle mücadelenin “uzun bir yolculuk” olduğuna dikkat çekti. Erdoğan, şunları söyledi: “Biz diyoruz ki, parlamento çatısı altında ortak bir mücadelenin verilmesi lazım. Burada kimse terörden nemalanmayı, terörü bir siyasi rant aracı olarak kullanmayı hedeflememeli. Meclis’te şu anda grubu olan 4 parti ve 549 milletvekili var. 549 milletvekili olan bir Türkiye’de bölücü terör örgütünün adı nedir? Şudur. Bu terör örgütünü ilan ederek, buna karşı seferberlik ilan etmeli. Her alanda her yerde bunu yapmak zorundayız. Kimse bundan gocunmamalı. Eğer terör örgütünü ‘Arka bahçemdir, onlar bizim kardeşlerimizdir’ gibi başlıklarla yâd eder, anarsanız, bu birlik ve beraberliğe gölge düşürürsünüz. Üniter yapımız üzerinde herhangi bir operasyon yapılmasına müsaade etmeyiz” diye konuştu. Hiçbir inancı ayrı tutmadıklarını belirten Başbakan, “Laikliği de din düşmanlığı olarak görmüyoruz” dedi. Erdoğan sözlerine şöyle devam etti: “Ama kimse de laiklik üzerinden geçinerek bu ülkede dindar insanlara zulüm yoluna gitmesin. Çünkü laiklik bir din değil, yönetim biçimidir. Kişiler laik olmaz, devlet laiktir.” Büyükelçi geri çağrıldı. Oramiral Ataç’ın ardından Tüzmen de Amerika gezisini iptal etti ABD Türkiye arasında ipler geriliyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Ermeni soykırımı iddialarına ilişkin tasarının ABD Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler Komitesi’nde kabul edilmesinin ardından Türkiye’ye çağrılan Washington Büyükelçisi Nabi Şensoy, çağrılmasının “diplomatik kullanımda protestoyu ifade ettiğini” açıkladı. Tasarıya tepki olarak, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Muzaffer Ataç’ın ABD programını iptal etmesinin ardından, Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen de, New York’ta düzenlenecek Türk Amerikan İş Konseyi toplantısına katılmama kararı aldı. Ankara’nın Ermeni soykırımı iddialarına ilişkin tasarısının Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler Komitesi’nde kabul edilmesinin ardından ABD’ye yönelik tepkileri sürüyor. Tezkere yarın Bakanlar Kurulu’nda ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Kuzey Irak’a yönelik sınır ötesi operasyona ilişkin tezkere yarın Bakanlar Kurulu’nda görüşülecek. Bakanların imzalarının tamamlanması durumunda tezkere, salı günü TBMM’ye gidecek. Dışişleri Bakanlığı’nın, tezkereyle ilgili hazırlıklarını tamamlayarak Başbakanlık’a sunmasının ardından gözler yarın toplanacak Bakanlar Kurulu’na çevrildi. Irak’la geçen haftalarda imzalanan terörle mücadele anlaşmasına “Sıcak takip” maddesini koyduramayan Türkiye, sınır ötesi operasyonun önünü açan tezkereyi uluslararası anlaşmalara dayandıracak. Konferans ertelendi Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) bünyesinde faaliyet gösteren TürkAmerikan İş Konseyi’nce, 16 Ekimde New York’ta gerçekleştirilmesi planlanan “2008 ve Ötesinde Türkiye’’ (TurkeyBeyond 2008) konferansının ertelendiği açıkladı. DEİK’ten yapılan açıklamada, “Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler Komitesi’nde kabul edilen karar tasarısı, Türkiye’de büyük üzüntüyle karşılanmış ve haklı tepkilere yol açmıştır. Bu itibarla, ‘TurkeyBeyond 2008’ konulu konferans, ileri bir ta rihte gerçekleştirilmek üzere ertelenmiştir.’’ denildi. Bu konferansa katılması planlanan Tüzmen de gezisini iptal etti. Ankara ABD’nin ardından başka ülkelerin de tasarıyı meclislerinden geçirmelerini önlemek için de harekete geçti. Bu kapsamda 24 Nisan’da açılan Nusaybin’deki toplu mezarların Ermenilere değil Roma dönemine ait olduğu belgeleriyle birlikte tüm dünyaya duyurulacak. Belgeler ABD Temsilciler Meclisi’ne de gönderilecek. ‘Geri çekme bir protesto’ Tasarının kabulünün ardından Türkiye’ye çağrılan Washington Büyükelçisi Şensoy da dün THY uçağıyla İstanbul’a geldi. Atatürk Havalimanı’nda gazetecilerin sorularını yanıtlayan Şensoy, Türkiye’ye “istişare amaçlı geçici bir süre için davet” edildiğini belirtti. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, “Nereden inceyse oradan kopsun’’ sözlerinin anımsatılması üzerine Şensoy, “Başbakanımız tabii halkımızın nabzını tutarak konuşuyor. Onun söylediklerine ilave edecek bir şeyim yok’’ karşılığını verdi. Şensoy, “Türkiye’ye dönmeniz geri çekildiniz şeklinde basına yansıdı’’ sözleri üzerine Şensoy, “Bizim diplomatik kullanımda istişareler için geri çekme tabiri de kullanılır. Bunun kendine has bir anlamı vardır. Daha çok bir protesto ifade eder.’’ diye konuştu. CUMHURİYET 08 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle