Katalog

SAYFA CUMHURİYET 9 OCAK 2007 SALI 18 SPOR FENERBAHÇE 106 imza topladıklarını açıklayan Levent Kızıl, genel kurulun 21 gün içinde yapılmasını istedi Federasyon seçim kıskacında Spor Servisi Türkiye Futbol Federasyonu’nda Haluk Ulusoy yönetimine karşı olan muhalefet somut adımlar atmaya başladı. Bursaspor Başkanı Levent Kızıl, delegelerin yüzde 40’ını oluşturan 106 imzayı topladıklarını belirterek 21 gün içerisinde seçim yapılmasını istedi. Yargı sürecinin başladığını söyleyen Kızıl, TSYD’de düzenlediği basın toplantısında, “Bir yıla yakın süredir devam eden kaos durmadan yükseliyor. Sağlıklı bir yönetimin olmazsa olmaz iki ilkesi olan ‘adalet ve güven’ erezyona uğramıştır” şeklinde konuştu. Yönetimlerde ortaya çıkan güvensizliğin ancak seçimle giderilebileceğini belirten Kızıl, “Federasyonun görev süresi boyunca yapamadıkları icraatlar ve yarattığı kaoslar yadsınamaz bir gerçekken bunları bir tarafa bırakıp ko Tümer de sakatlandı GÜRSU KUNT ANTALYA Fenerbahçe ikinci yarı hazırlıklarını dün sabah yaptığı antrenmanla sürdürdü. Belek’teki Arcadia Otel’in sahasında teknik direktör Zico yönetiminde yapılan antrenmanda futbolcular bellerine bağladıkları lastiklerle sürat, çabukluk ve kuvvet çalışması yaptılar. Öte yandan F.Bahçe’de sakatlık geçiren futbolcular listesine Tümer de katıldı. Antrenmanda kuvvet çalışmasından sonra sağ dizinde ağrı olan Tümer, çift kale maça katılmadı. Kulüp doktoru Ethem Kavukçu, Tümer’in dizinde ağrı oluştuğunu, zorlamamak için antrenmana devam ettirmediklerini söyledi. Kasıklarında ağrı bulunan Alex için Milano’dan özel bir fizyoterapist getirildi. L E V E N T K I Z I L : A D AY D E Ğ İ L İ M Bursaspor Başkanı Levent Kızıl aday olmayacağını belirtirken Ulusoy yönetimininse UEFA Asbaşkanı Şenes Erzik’e başkanlık çağrısı yapacağı, böylelikle AKP iktidarının baskısına da set çekileceği kulislerde konuşuluyor. Erzik’in görevi kabul etmemesi durumunda ise Ayhan Bermek, Uğur Dündar, Hamdi Akın, Ali Dürüst ve Zafer Yıldırım’ın başkanlık için aday olabilecekleri belirtiliyor. Futbol dünyası, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın yakın arkadaşı, Remsey Giyim ortaklarından Hasan Doğan’a sıcak bakmazken yine adaylardan Hamdi Akın’ın adının 200001 sezonundaki G.SarayAnkaragücü maçında teşvik primi iddialarına karışması ve bu kişinin haberi yapan gazeteyi tekzip etmemesi de akıllarda soru işareti bırakıyor. Diğer adaylardan Ali Dürüst, Uğur Dündar ve Zafer Yıldırım’ın koalisyon yapıp aralarından bir bakan seçmesi de olasılıklardan biri.. nuyu kişiselleştirmeleri ve başka platforma çekme çabaları en hafifinden hedef saptırmadır” dedi. Kızıl sözlerini şöyle sürdürdü: “Seçimin kaosu getireceği tamamen yalandır. Mevcut statü ve yasa, seçimin 21 günde yapılmasını mümkün kılıyor. Dolayısıyla 2. devrenin başına yetişecek bir yasal takvim bulunma imkânı vardır.” Artık görevinin tamamlandığını söyleyen Bursaspor Başkanı, “Ben birleştirici görevi yaparak üstüme düşen görevi yaptım. Artık futbol kamuoyu gere ULUSOY, YASAL SÜREYİ KULLANACAK Bursaspor Başkanı Levent Kızıl’ın önderliğinde seçim amaçlı olağanüstü genel kurul çağrısı yapan muhalefet, Türk futbolunu sandığa götürme adına adım atarken Haluk Ulusoy federasyonunun 90 günlük yasal süreyi kullanacağı öğrenildi. 15 günlük bekleme süresinin ardından 75 gün içinde olağanüstü genel kurul kararı almak zorunda olan Ulusoy yönetimi, seçimin nisan ayına sarkması için tüm hukuki haklarını kullanacak. Süre uzadığı için genel kurulun haziran ayındaki genel kurula bırakılması için de çalışma başlatan Ulusoy federasyonunun “Yunanistan, Norveç milli maçları sırasında seçim olmaz” temasını işlemesi bekleniyor. Öte yandan AKP iktidarının futbolda olağanüstü genel kurul görüşünü desteklemesine CHP başta olmak üzere DYP ve MHP’den büyük tepki geldi. Siyasi partilerin futboldaki seçimi Cumhurbaşkanlığı seçiminin sonrasına ertelemek istediği de sızan bilgiler arasında. ken ortamı yaratarak seçimi hemen yaptırmalıdır. Ancak bu şekilde kaos sona erir” ifadesini kullandı. Toplantının sonunda noter tasdikli imza listesi dağıtıldı. Bu dokümanda G.Saray’dan başta Özhan Canaydın ve Adnan Polat’ın imzalarının bulunması dikkat çekerken Ulusoy federasyonuna karşı olduğu bilinen F.Bahçe’den de Aziz Yıldırım ile birlikte Nihat Özdemir, Mahmut Uslu, Şekip Mosturoğlu ve Murat Özaydınlı’nın imzalarının başta geldiği görüldü. İdmanda gerginlik F.Bahçe’de önceki gün Tümer ile bir taraftar arasında yaşanan gerginlikten sonra kaptan Ümit Özat ile bir taraftar arasında bir tatsızlık daha yaşandı. Antrenmanda sürat, çabukluk ve kuvvet çalışması sırasında bir taraftarın futbolculara “Ver coşkuyu, ver coşkuyu’’ demesi üzerine kaptan Ümit taraftara kızdı. Daha sonra taraftar, antrenör İrfan Sarıoğlu’nun yanına giderek özür diledi. Öte yandan Sarı Lacivertliler ilk hazırlık maçında bugün Lig A takımlarından Mardinspor’la saat 17.00’de Arcadia Futbol Center’da karşılaşacak. Teknik kadrodaki huzursuzluk, transferdeki belirsizlik W.Bremen karşısında 40’lık yenilgiye neden oldu Beşiktaş başlamadan dağıldı Beşiktaş: 0 Werder Bremen: 4 STAT: WOW Futbol Merkezi (Antalya) HAKEMLER: Mustafa Öğretmenoğlu (6), Arif Çelik (6), Kemal Altınpınar (6) BEŞİKTAŞ: Runje (2), Ali Güneş (3), İ.Toraman (3), Baki (2), İ.Üzülmez (3), Gökhan Güleç (3), Kleberson (2), Fahri (4), İ.Akın (3), Ricardinho (4), Nobre (2) WERDER BREMEN: Wiese (6), Fritz (6) (dk. 75 Wome), Naldo (7), Mertesacker (7), Schulz (6) (dk. 75 Pasanen), Borowski (6), Diego (6) (dk. 82 Bsichoff), Jensen (5), Frings (6) (dk. 80 Vranjes), Almeida (8) (dk. 80 Schindler), Klose (6) GOLLER: Dk. 43 ve 79 Almeida, dk. 47 Klose, dk. 72 Naldo GÜNÜN İÇİNDEN ‘Tigana istifa’ sesleri Beşiktaşlı taraftarlar takımlarının yediği dördüncü golün ardından “Tigana istifa” şeklinde tempo tuttu. Fransız çalıştırıcı takımdan ayrılması gündemde olan Kleberson’a ilk 11’de şans tanıdı. Uzun zamandır oynayamayan Ali Güneş de Werder Bremen maçında sahadaydı. Mücadeleye Alman taraftarlar da ilgi gösterdi. (FATİH ERDOĞDU) ELEŞTİRİ/ SELAMİ ÖZDEMİR Beşiktaş Işık Vermiyor ANTALYA Antalya’da bu yıl altıncısı düzenlenen Efes Cup’ta Beşiktaş Werder Bremen maçı, futbol açısından seyredenleri tatmin etmedi. Konuk takımı kısaca özetlemek gerekirse; üstün fizik güçleriyle sahanın her yerine top taşıyan futbolculardan kurulu klasik bir Alman takımı olduklarını söyleyebiliriz. Beşiktaş’ın hazırlık maçı açısından herhangi bir oyun felsefesi olmadığı için genel bir yorum yapmak gerekiyor. Herkes transfer hamlesi beklerken Beşiktaş mevcut kadrosuyla ikinci yarıya başlıyor. Siyah Beyazlıların forvet hattındaki yabancı bolluğu, savunmanın göbeğinde açıkların kapanmasına yetmiyor. Runje’nin önündeki orta blokta mutlaka kaliteli bir yabancının olması Beşiktaş için vazgeçilmez bir unsur. İlk yarının sonunda sorun yaratan ve gitmesi tartışılan Kleberson, sakatlığı bir türlü düzelmeyen Delgado, forvette de Bobo ve Nobre’nin kontenjanı işgal etmesi Beşiktaş’ı bir çıkmaza taşıdı. Önümüzdeki günlerde Siyah Beyazlılar bir yabancıyla bu sorunu çözemezse ligde beklediği sonuca zor ulaşır. NEVZAT DİNDAR ANTALYA Futbolsuz kaldığımız bugünlerde Efes Pilsen Kupası ilaç gibi geldi desek yeridir. Antalya’daki güzel hava kente akın eden yerli ve yabancı takımları memnun ederken düzenlenen turnuvalar büyük ilgi çekiyor. Katılan takımların kalitesinin yanı sıra maçın Eurosport’tan yayımlanması da keyifli mücadeleler olacağının bir işareti. Organizasyonun ilk maçında ligin ilk yarısında istikrardan uzak bir görüntü çizen Beşiktaş; Bundesliga’da şampiyonluğa koşan Werder Bremen’i ağırlarken tazminatı nedeniyle gönderilemeyen Tigana için de önemli bir sınavdı. Ünlü çalıştırıcı, gerek kadro gerekse diziliş yönünden farklı bir 11 sahaya sürerken takımına ‘Fransız’ olduğunu yine kanıtladı. İşin ilginç tarafı Tigana, sahada tel tel dökülen kadroyu hiç bozmadı. Galiba takımından memnundu!.. Ligin ilk yarısındaki kötü tablodan eser yoktu. Beşiktaş’ın tam kadroyla mücadele eden Werder Bremen karşısında farklı yenilmesi elbette ki sürpriz değildi. Ancak kenar yönetimi galiba sıkıntıları doğru teşhis edememiş. Konuk takım klasik Alman disipliniyle mücadele ederken gözler F.Bahçe’nin gündemindeki Diego’daydı. Brezilyalı, kendini fazla gösteremese de kaliteli bir futbolcu. Trabzonsporla anlaşmasına karşın dün G.Birliği kampına geri dönen Ayman’ın ‘paket’ transfer sorununa takıldığı öğrenildi. Bordo Mavililer, Ayman’la birlikte Risp için de anlaşma sağlamasına karşın kadrosundaki yabancı kontenjanı nedeniyle 2 oyuncuyu da alamamış oldu. Gökdeniz ise “Kötü gidiş nedeniyle sokağa çıkamayacak hale geldik” derken Eller de Trabzonspor’da kalmayacağını açıkladı. Ancak Brezilyalı futbolcu antrenmana çıktı. Dakar Rallisi’nde maraton 251450 cc.’de Jim Beam Türk Takımı pilotlarından Kutlu Torunlar 1., Kemal Merkit ise 3. sırada yer alıyor. Eski ulusal güreşçilerden Cevdet Seçen, Mogan Gölü’nde ölü bulundu. Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü (GSGM) Merkez Ceza Kurulu’ndan 2 ayrı hak mahrumiyeti cezası aldığı gerekçesiyle Tekvando Federasyonu Genel Kurulu’na başkan adayı ve delege olarak katılamayan Cengiz Yağız, Ankara 1. İdare Mahkemesi’nde açtığı yürütmeyi durdurma davasını kazandı. Geleneksel Spor Dalları Federasyonu’nda Fatih İstanbulluoğlu başkanlığa seçildi. Dünya 20 yaş altı Gençler Buz Hokeyi Şampiyonası’ndaki ilk maçında Türkiye, Çin Halk Cumhuriyeti’ne 60 yenildi. Türkiye Spor Yazarları Derneği’nin spor semineri bugün Antalya’da başlıyor. Dünya şampiyonu güreşçi Yaşar Doğu, ölümünün 46. yıldönümünde anıldı. Voleybolda dün (Bayanlar): Dicle Üniv.Ted Kolej: 30. Adana’da 3124103/14 kombinesini bilenler, 127.30’ar YTL kazandı. GÖRÜŞ/ HALİT DERİNGÖR Seçim Ayı, Balayı!.. Kulüpler Birliği tez elden Ulusoy’u koltuktan düşürmeye kararlı. İçlerinde ‘cayanlar’ da olabilir. Olağanüstü kongre için tavsiye kararı aldılar. İş kaldı, 84 üyenin imzasına. Muhalefet hızlı. İmza sorunu tamam. Ama iktidar başka telden çalıyor. Üyeler “Tamam değil” diyor. Bir kargaşadır gidiyor. Aslında buna gerek yok. Federasyon da karar aldı, hazirandaki mali kongrede gündeme seçimi de koyacak. Yasal bir süre sonra kongre yapacak. Sporda ve siyasette bu yıl, renkli günler yaşayacağız. Bir taraftan belki genel seçimler, bir taraftan da özerk federasyon seçimi... Yalakaların, hacıyatmazların, bukalemunların gözleri aydın. Çünkü her seçim, onlar için bir bayram veya balayıdır. Hasretle beklenir böyle günler. Sık sık söylenir; “Seçim, geçim demek” diye. Doğruluk payı da vardır. Peki, her şey tamamlandı ve Ulusoy koltuktan alaşağı indirildi. Ne kaybeder? Kıymeti harbiyesi olur mu? Adam şimdi bir kahraman. Ve bu kahramanı da biz yarattık. Ülke içinde ve dışında ismi etrafında tartışılan bir kişi. Her gün de manşetlerde. Sanırım, kaybetmeyi kendisi de istiyor. Körün istediği bir göz, Tanrı verdi iki göz! Çift katlı ekmek kadayıfı. Partiler şimdiden ona kucak açıyor. Tabiidir ki AKP değil. Bizde âdettir. Bir partinin “tu kaka” dediği bir adamı diğer parti alır ve onu baş tacı eder. Bunun, yüzlerce örneği var. Eğitimi olsun olmasın, ideolojisi ne olursa olsun, hiç önemli değildir. Yeter ki gelsin. Mevlana meşreptir partilerimiz. İşte, Deniz Baykal. Açıklama yaptı: “Ulusoy’a kapımız açık”. Zaten hep açıktı CHP’nin kapısı. Ama nedense bu insanlar, kapıdan içeri bir türlü alınamıyor. Sinei millet’e döneceklerdi. Olmadı. Şimdi dönmüyorlar. Hakları da yok değil. Bunun daha kolayı var. Ekonomiksosyal açıdan da faydalı. Milleti kendi sinesine almak. Bakalım böyle bir sistemi başarabilecekler mi? Ulusoy parlamentoya girebilir mi? Neden olmasın ki? Girer, hatta spor bakanı bile olabilir. Parası, pulu, arkasında gücü var. Bunları da geçelim. Dünya üçüncülüğünde imzası var. Ve de bir gecede, milli takımın Dünya Kupası’ndan ihracını önledi. Daha ne olsun ki! Partiler için adeta biçilmiş kaftan. “Ulusoy’un tahsili yok” deniliyor. Saçma. Ülkemizde, parası olanın “hemen her şeyi var” demektir. Kaldı ki sadece, özel tahsili olan kimselerin, devletin tepesine kadar geldiklerini görmedik mi? Bunu da geçelim. Zaman zaman sporun “S”sini bilmeyenlerin, spor bakanı, ekonomi okumamışların Ekonomi bakanı olduklarını, denizi bile görmeyenlerin Ulaştırma bakanı, bahçesinde sakızı bile yetiştirmeyenlerin Ziraat bakanı olduklarını görmedik mi? Burası Türkiye. Olmaz, olmaz. Bu nedenlerle de Ulusoy’un parlamentoya girmesi ve de spor bakanı olmasını hiç kimse yadırgamaz. Bunlar, bizim düşüncelerimiz. Temmuz ayına kadar neler olur bilemiyoruz. Bir de bakarsınız zamane adamları, hacıyatmazlar, bukalemunlar, tekrar Ulusoy’un yanında. Buna da şaşırmamak gerekir. Galatasaray’ın golcü futbolcusu Necati Ateş iddialı konuştu: Şampiyonluk bizim olacak NEVZAT DİNDAR ANTALYA Ligin ilk yarısı G.Saray’ın golcü futbolcusu Necati Ateş için deyim yerindeyse ‘kâbus’ gibi geçti. Üst üste yaşadığı sakatlıkların ardından ekranlara yansıyan gözyaşları, futbolcunun yaşadığı düş kırıklığını ortaya koyuyordu. G.Saray ikinci yarı hazırlıkları için yoğun bir şekilde Antalya’da çalışmalarını sürdürürken Necati’nin hırsı gözlerden kaçmıyor. Lara’da sohbet etme imkânı bulduğumuz golcü futbolcu, şampiyonluğun reçetesini açıklarken sürekli olarak Fenerbahçe’yle anılmaktan rahatsızlık duyduğunu söyledi. İkinci yarı hazırlıkları nasıl geçiyor? NECATİ ATEŞ: Çok iyi ve ağır bir tempoda çalışıyoruz. Hava da güzelleşti ve her şey yolunda gidiyor. 2. yarıya iyi girmek için elimizden geleni yapıyoruz. Sonuçta ilk yarıda hayal kırıklığına uğrattığımız taraftarımıza karşı borcumuz var. İkinci yarıda bambaşka bir Necati izleyeceksiniz. İlk yarıdaki puan kayıplarını neye bağlıyorsun? N.A.: Geçen yıla oranla tam tersi bir grafik çizdik ilk yarıda. Önceki sezonda ilk 8 maçımızı kazanırken bu kez art arda puanlar kaybettik. Bunun birçok sebebi var. Öncelikle artık ligde büyük küçük takım yok. Biz bu noktada şanssızlıklar yaşadık. Kaçan penaltılar, yenilen son dakika golleri olmasa bugün F.Bahçe’yle aynı puanda olurduk. Önemli olan dersler çıkarmaktır. Ligin ikinci yarısında kavgadan gürültüden uzak sadece işimize konsantre olup mutlu sona ulaşmak istiyoruz. Zirve yolunda F.Bahçe büyük avantaj sağladı. Ancak sizlerden iddialı sözler duyuyoruz. Sizi böyle düşünmeye iten nedir? N.A.: Geçen yıl bütün olumsuzluklara karşın kazanılan bir şampiyonluk vardı. Dolayısıyla şampiyon takımın oyuncuları olarak elbette iddialı konuşacağız. Aynı şampiyonluk inancına sahip olmak gerekiyor. Bunun için herkes elinden geleni yapıyor. İkinci yarıya mutlaka iyi girip yine o havayı yakalamalıyız. Böyle olursa şampiyonluk bize uzak değil. G.Saray’ın şampiyonluk yolunda en büyük avantajı nedir? N.A.: Biz takım olma yolunda önemli işler başardık. Bugün liderden 7 puan geride olmamıza karşın ligin en tempolu futbolunu oynayan takımıyız. Sakatlıklar burada takımı olumsuz etkiledi. En azından benim, Ergün ağabeyin ve Hasan’ın iyileşip takıma dönmesi çok önemli bir artı olacak. Ayrıca Hakan ağabey de iyileşti. Eski mutlu Necati’yi göremiyoruz. Bunu yaşadığın sakatlıklara bağlayabilir miyiz? N.A.: Sakatlıklar benim şanssızlığım. Bu kadar üzün süren sakatlıkları ilk kez yaşıyorum. Oynamayı seven bir oyuncu olduğum için bu durumu kabullenemediğim zamanlar oldu. Ancak futbolda böyle şeyler de var. Bir de sakatlığım döneminde yaşadıklarım var. Beni belki de üzen ve yaralayan durum buydu. Bu dönemde insanların yaklaşımı bana ders oldu. Ancak neşeli bir insanım. Sadece belli insanlarla diyaloğuma sınırlama getirdim. NEYMİŞ ABDÜLKADİR YÜCELMAN Haluk Bey Neden Sayın Baykal’a Gitti? Futbolsuz günlerin futbol dışı tartışmalarına konu olan Futbol Federasyonu için “Yapamazlar, gerekli imzaları toplayamazlar” şeklinde yapılan provokasyona karşın muhalefet yeterli 106 oyu bulunca olağanüstü genel kurulun da yolu açıldı. Haluk Ulusoy, federasyonunun zaman kazanmak amacı ile mayıs ya da haziranı hedef göstermesi, ayrıca ulusal maçları öne sürmesi de genel kurul kararına engel olmadı. Ayrıca spordan sorumlu Bakan Sayın M. Ali Şahin’in futbolun siyasetin içine düşmemesi için gösterdiği ısrar ve sabır siyaset gürültüsü koparanların da ağzını kapattı. Ancak “Siyasi baskı yapılıyor”, “Siyaset futbolun içinde” diyerek demeç veren Futbol Federasyonu Başkanı Haluk Ulusoy’un, üstelik her partiye, her kulübe eşit durması ve siyaseti ağzına almaması gerekirken siyaset sakızını çiğneye çiğneye ana muhalefetin Başkanı Sayın Deniz Baykal’a koşması acaba nasıl yorumlanır? BaykalUlusoy görüşmesinin içeriğini bilmiyoruz, Haluk Bey’in açıklaması beklenemez, ama Sayın Baykal’ın konuşmanın içeriğini, kendisine yapılan öneriyi kamuoyuna açıklaması gerekmez mi? Sayın Ulusoy’un hakkında gerek bakanlığın, gerek Levent Bıçakcı federasyonunun açtığı onlarca dava varken, Sayın Baykal’dan ne istediğini öğrenmek toplumun yasal hakkıdır. Haluk Bey, Baykal’ı ziyaret etmiş olabilir ama Haluk Bey Baykal’a, “İktidar beni beğenmiyor, ben yıllardan beri sosyal demokratım, partinize girmek istiyorum” derse Baykal’ın da ne yanıt vereceğini Türkiye’nin bilmesi gerekir. Çünkü Haluk Bey tam bir kıskaca girmiştir, davalar ve genel kurul sarsıntısından kurtulabilmesinin tek yolu Meclis’e girmek ve dokunulmazlık zırhına sığınmaktır. Haluk Bey işini sağlama bağlayan bir yöneticidir. Bu işleri çok iyi bilir, zaten yıllardır Türk futbolunun bir numaralı adamı olduysa elbet bir nedeni vardır, başarılı olup olmadığı da tartışılır ise bunun yeri yargıdır. Haluk Bey siyasete atılamaz mı, atılır. Milletvekili olamaz mı, olabilir. Meclis’e girebilir mi, girebilir. Hatta “Bir zamanlar bana bakanlık teklif ettiler, kabul etmedim” dediği doğru da olabilir, belki bu kez spordan sorumlu bakan koltuğuna da oturabilir. Ama önce aklanması, davalardan alnının akı ile çıkması gerekir. Şunca dava açılmış ve bu davalardan da ak kaşık örneği tertemiz çıkarsa yolu açık olsun, her koltuk helaldir Haluk Bey kardeşime. Ama bunu ben değil CHP Başkanı Sayın Baykal söylemelidir kendisine.. Yoksa biz Baykal’a ‘temiz toplum’ sloganlarınız “Deniz toplum mu oldu Sayın CHP Başkanım” demek zorunda kalırız.. ‘F.BAHÇE’YE GİTMEM’ Fenerbahçeli olduğun ve bir gün bu takıma transfer olacağın iddia ediliyor. Bu doğru mu? N.A.: Dışardan bir takım insanlar benimle G.Saray Kulübü ve taraftarı arasına çomak sokmak istiyorlar. Hedeflerine de belki ulaşıyorlar. Ben Fenerbahçe’ye kesinlikle gitmem. 2010 yılına kadar buradayım. Bu konudan çok sıkıldım. Taraftarlar beni dışarda gördükleri zaman ‘Fenerbahçe’ye gidecek misin?’ diyorlar. Her seferinde yalan haberlere inanmamalarını söylüyorum. Fenerbahçeli dostlarımla biraraya gelebilirim. Ancak Sarı Lacivert formayı giymem. GERETS’LE SORUN YOK Futbolcularla teknik direktör Gerets arasında soğukluk olduğu söyleniyor. Hocaya bakışınız nasıl? N.A: Basın futbolcuların neden artık atılan gollerden sonra hocaya koşmadığını sorguluyor. Bir futbolcunun gol attıktan sonra hocaya gitmesi gibi bir zorunluluk yok. Gidip takım arkadaşın ya da taraftarınla da sevinebilirsin. Golden sonra hocanın yanına gitmemek sevgisizlik anlamına gelmemeli. CUMHURİYET 18 K