23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
21 EYLÜL 2006 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA EKONOMİ ekonomi?cumhuriyet.com.tr Özel sektöre aktarılacak 800’ün üzerindeki potansiyel baraj, 250 milyar dolar rant getirecek 13 İŞÇİNİN EVRENİNDEN ŞÜKRAN SONER Devletin malı deniz gibi ? DSİ’ye ait 800’ün üzerindeki potansiyel baraj, özel sektöre aktarılıyor. Özel sektör, yaklaşık 12 milyar dolara kuracağı santrallardan, 49 yıl içinde 250 milyar doların üstünde gelir elde edecek. MURAT KIŞLALI Uysa da Uymasa da.. Meclis erken açıldı. Gerekçesi AB uyum yasalarının kaldığı yerden hızla çıkarılması. AKP’nin AB’ye uyum gerekçesi ile daha önceki dönemlerde, çok çalışkan rollerde, uysa da uymasa da AB’yi gerekçe yapıp çıkardığı yasalarda, kendi yolunu, demokratikleşme adına siyasal İslamcıların yolunu açan değişikliklere öncelik verdiği biliniyor. Ankara’dan, komisyonlardan, Meclis gündemine alınacak yasa taslaklarından gelen haberlerin bütününde, bu çıkarcı yaklaşımlar daha bir belirginlik kazanmış. Örneğin AB’nin altını çizdiği, uygulamada sorun yaratan ceza yasasının başta 301, ilgili maddeleri yok. Lozan ve Medeni Yasa’ya aykırı vakıflar değişiklikleri var. Hazır Meclis çalışmalarından sözü açmışken, kamuoyunun dikkatini çekmesi çok zor, insan hakları, işkenceyi önceden önlemeye yönelik o kadar da önemli bir yasa önerisini gündeme getirmek istiyorum. AB’ye şirin görünme, işine gelenleri seçme paketlerinin içinde yeri yok. Ancak gerçekten insan hakları, demokrasiden yana açılım için çok işlevsel, çok anlamlı bir adım olabilir. Üstelik kamuoyunda, Meclis’te tartışmalara hiç yol açmaz. Hazırlanması hiç zor değil. İşkenceyi önlemede ortak akıl, Birleşmiş Milletler’in işkenceye karşı sözleşmesinin seçmeli protokolünü, Türkiye 14 Eylül 2005 tarihinde imzaladı. İç hukukta yürürlüğe girebilmesi için tek maddelik bir onay yasasının Meclis’ten geçirilmesi yeterli. Türkiye İnsan Hakları Vakfı, Türkiye’nin imza tarihinin yıldönümü olan 14 Eylül’de, bir basın toplantısı ile bu konuda bir kampanya başlattı. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından 18 Aralık 2002 tarihinde kabul edilen, 22 Haziran 2006 tarihinde gerekli onay sayısına ulaşarak yürürlük kazanan ve ülkemiz adına 14.09.2005 tarihinde imzalanan ‘‘Birleşmiş Milletler işkence ve diğer zalimane, insanlık dışı veya onur kırıcı muamele veya cezaya karşı sözleşmeye ilişkin seçmeli protokolün onaylanması uygun bulunmuştur’’ diyen tek maddelik bir yasa metni sorunu çözmeye yeterli. Ne işe mi yarayacak? Türkiye işkence konusunda karnesi zayıf ülkeler arasında. Bu sözleşme işkenceler yaşandıktan sonra, geri dönüşü olmayan onarım çabaları ya da suçluların cezalandırılması yöntemlerinden, çok zor olan çözüm arayışlarının yerine, baştan işkence olaylarının yaşanmasının önlenmesinin yolunu açabilir. Bizim anlayacağımız dilden, insanların hastalandıktan sonra çok zor ve bedeli ağır olan tedaviye çalışmalarının öncesinde, hastalığa yakalanmama önlemleri olarak algılanabilir. İşkencenin yaygın bir sorgulama yöntemi olarak geçerli kalmasının yollarını tıkayabilir. ??? BM İnsan Hakları Komisyonu, son sıcak savaşlarla insanlığın gündemine oturan işkenceyi önlemeye yönelik seçmeli protokolü çok kolay hazırlayamamış. Taslak üzerinde çalışmalar, insan hakları komisyonu üyesi olan ve olmayan bütün ülkelere, hükümetler arası kurumlara ve sivil toplum kuruluşlarına sunulmuş. Metin oluşturma çabaları 10 yıl sürmüş. Uzmanların, diledikleri zaman ve hiç kısıtlama olmaksızın bir ülkeye gitmeye haklarının olması, gözaltı yerlerindeki tüm bölgeleri ziyaret etmek için yetkilerini kötüye kullanabileceklerine ilişkin kaygılar, siyasi güdümlü, kınayıcı açıklamalar yapılabileceği düşünceleri.. protokolün içeriğine ilişkin önemli tartışmaları oluşturmuş. Sonuç olarak işkence yasağının mutlaklığını güvence altına almayı amaçlayan, işkencenin önlenmesi konusunda devletlere yükümlülükler getiren ve bu anlamda uluslararası bir denetim mekanizması içeren, işkenceye özgülenmiş bir sözleşme öngörülmüş. Seçmeli protokolün en önemli özelliği ise BM sisteminde var olan, İşkenceye Karşı Komite, İnsan Hakları Komitesi ve İşkence Özel Raportörü gibi uluslararası denetim mekanizmalarından farklı olan bir mekanizma kurarak ihlal gerçekleştirildikten sonra değil, ihlal gerçekleşmeden önce harekete geçen, işkenceyi önleyici nitelikte bir denetimi hedeflemesi. Düzenli ziyarete dayalı denetim sistemi içinde, biri uluslararası, diğeri ulusal düzeyde olmak üzere iki bağımsız organ oluşturulması öngörülmüştür. Bu organların çalışma ilkeleri tarafsızlık, gizlilik, seçici olmama, evrensellik ve nesnellik olarak belirlenmiştir. Etkin denetim için taraf devletler gözaltı yerlerine ve bu yerlerde bulunanlara dair tüm bilgileri hiçbir kısıtlama olmaksızın sunmak, denetim ziyaretlerine açmakla yükümlüler... Türkiye, ABD ve İngiltere başta pek çok uygar ülkenin de bu konularda sabıka listelerinin kabardığı bir süreçte, AB ya da başka odaklardan gelmiş, baskı altında olmadan, kendi vatandaşı için farkındalık yaratmak üzere bir adım atabilir mi? soner@cumhuriyet.com.tr İLK 5 İHALE HES Uzunçayır Eğlence Kavşakbendi İkisu Paşalar İli Tunceli Adana Adana Giresun Rize Kurulu Güç (MW) 70.74 27.1 140 40 30 Elektriği alış fiyatı/kvs (1) 5.20 0.23 4.31 0.04 2.41 Kvs başına brüt kârı (2) 6.40 11.37 7.29 11.56 9.19 Tahmini geri ödeme süresi yıl 1.9 (3) 4.4 5.0 4.4 4.0 ANKARA Devlet Su İşleri’ne (DSİ) ait 800’ün üzerindeki potansiyel barajın devredilmesiyle, özel sektöre 49 yıl içinde 250 milyar dolardan fazla gelirin aktarılacağı ortaya çıktı. Özel sektörün buradan elde edeceği faaliyet kârının 200 milyar doları aşması bekleniyor. Yapılan ilk ihalelerin sonuçlarına göre, firmalar, kilovatsaati 11.6 kuruş olan elektriği, devletten 0.04 kuruşa kadar düşecek fiyatlardan alabilecek. Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu’nun (EPDK) başlattığı, ancak yargıdan dönen ‘‘Su kullanım hakları’’ ihaleleri, bu kez de, hükümetin (1) Firmaların elektriğin kilovatsaati (kvs) için devlete ödeyeceği miktar (2) Elektriğin kvs’inin bugünkü fiyatı 8 cent (11.6 kuruş) olarak alındı (3) Limak, Uzunçayır için devlete 5 yılı geri ödemesiz 10 taksitte 140 milyon YTL ödeyecek. Santral için yapılacak ekstra ödemeler dikkate alınmamıştır. yaptığı yasa değişikliğiyle, DSİ tarafından yürütülmeye başlandı. Şu ana kadar özel sektör, 12 bin 245 MegaWatt’lık (MW) kurulu güce sa hip olacak DSİ’nin elindeki 808 potansiyel hidroelektrik santralı (HES) için başvuruda bulundu. Bunların tümünün tamamlanması halinde, özel sektör tahminen 12 milyar dolar civarında yatırım yaparak kuracağı santralların elektriğini 49 yıl boyunca kullanacak. Kurulacak miktar, Türki ye’nin elektrik gücünün üçte birine denk geliyor. Elektrik üretiminde yerli kaynaklara ve diğerlerine göre daha ucuz olan suya bağlı santrallar yapmak büyük önem taşıyor. Ancak devletin yapması gereken santralları, liberalleşme politikaları çerçevesinde özel sektör yapınca, bu santralların devlette kalacak geliri de özel sektöre gidecek. Buradan tahmini 251.7 milyar dolar gelir elde edecek özel sektörün eline, faaliyet kârı olarak da 203.5 milyar dolar kalacak. Özel sektör, yatırımların finansman nedeniyle riskli olduğunu ve ilk yıllarda kâr getirmediğini iddia ediyor. Hükümet de, bu yatırımları devletin yerine özel sektörün yapmasını ‘‘devletin yatırıma ayıracak parası olmadığı’’ gerekçesiyle açıklıyor. Ancak hükümetin bu gerekçesinin doğru olmadığı, kurumlar vergisi oranlarını bu yıl içinde yüzde 30’dan yüzde 20’ye indirerek yılda 3 milyar dolarlık vergi gelirinden vazgeçmesinden ortaya çıkıyor. 5. Uluslararası Sponsorluk Konferansı’nda sosyal sorumluluk mercek altına alındı Başarının ölçüsü sorumluluk Topbaş’tan öneri Park için her araçtan 100 YTL İstanbul Haber Servisi Başbakanlık’ta hazırlıkları süren Yeni Belediye Gelirleri Yasa Tasarısı’nda yeni emlak vergileri yanında otomobil sahiplerinden otopark ücreti alınması yönündeki düzenlemeye ilişkin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş yeni bir öneri sundu. Topbaş, Afet Koordinasyon Merkezi’nde (AKOM) düzenlediği basın toplantısında, ‘‘İstanbul’da her araçtan yılda bir kez 100 YTL alınırsa kapalı otoparklar dışında açık alanlardaki parklanmalardan hiç bedel almaya gerek kalmadan sistemi oturtabiliriz’’ dedi. Topbaş, Yeni Belediye Gelirleri Yasa Tasarısı’nda belediyelerin otomobil sahiplerinden 27 YTL arasında ücret almasına ilişkin düzenlemenin sorulması üzerine, İstanbul’da 1000 kişiden 180’inin aracı olduğunu anımsatarak toplanacak kaynağın İstanbul’un trafiğini çözmede, yeni park alanları oluşturmada önemli kaynak sağlayacağını ifade etti. Ekonomi Servisi Koç Holding İcra Kurulu Başkanı Bülend Özaydınlı, şirketlerin başarısının artık kurumsal, sosyal sorumluluk etkinlikleriyle ölçüldüğünü ve sadece hayırseverlik olarak değil, parçası olunan toplumun gerekliliği olarak algılandığını söyledi. Özaydınlı, Sakıp Sabancı Kandilli Eğitim ve Kültür Merkezi’nde düzenlenen 5. Uluslararası Sponsorluk Konferansı’nda yaptığı konuşmada, yükselen yeni değerlerin zaman zaman ortak kaderi paylaştığını, yeterince hazmedilmezse kısa zamanda içlerinin boşaldığını ya da kavram karmaşasına yol açtığını dile getirdi. Kurumsal sosyal sorumluluk kavramının da böyle bir tehlikeyle karşı karşıya olduğunu vurgulayan Özaydınlı, ‘‘Bu önemli kavramın netleştirilip içinin doldurulması gerekiyor. Böylece daha fazla kurum ve şirket bu kavramı hayatın parçası haline getirecektir. Şirketlerin başarısı artık kurumsal, sosyal sorumluluk etkinlikleriyle ölçülüyor ve sadece hayırseverlik olarak değil, parçası olunan toplumun gerekliliği olarak algılanıyor. Bu noktada özel sektör, sivil toplum, devlet ve uluslararası kurumların işbirliği yapması hayati görünüyor. Çünkü küreselleşme denilen yeni dünya düzeninde hepimiz birbirimizi etkiliyoruz’’ dedi. Dünyada sosyal sorumluluk kavra mı yerleşik kavram haline gelmeden de bunu hayata geçiren şirketlerin bulunduğunu anlatan Özaydınlı, Koç Holding’in de bu şirketlerden biri olduğunu söyledi. Akbank Murahhas Azası Suzan Sabancı Dinçer, günümüzde iş dünyasında artık kârlılık ve cirodan çok, itibar, sorumluluk ve güvenilirlik gibi unsurların önem kazandığını söyledi. ? Özaydınlı, kurumsal sosyal sorumluluğun, yalnız hayırseverlik olarak değil, toplumsal bir gereklilik olarak algılandığını söylerken Suzan Sabancı, şirketlerde bugün cirodan çok itibar, sorumluluk ve güven kavramlarının önem kazandığına dikkat çekti. Sabancı Dinçer, Akbank’ın kurumsal yönetim ilkelerini dürüstlük, güvenilirlik, tarafsızlık, yasalara uygunluk, mahremiyete saygı, şeffaflık ve sosyal sorumluluk olarak sıraladı. Borusan Holding İcra Kurulu Başkanı Agah Uğur da Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası’nın verdiği özel konserin ardından ‘‘Klasik MüzikBir Yolculuğun Öyküsü’’ başlıklı konuşmasında Borusan’ın müziğe girme nedenlerini, Türk insanını dünyanın parçası haline getirmek ve Türkiye’nin tanıtımını fikir önderleri nezdinde gerçekleştirmek olarak anlattı. Borusan’ın 2.5 milyar dolarlık cirosu olduğunu belirten Uğur, bunun 400 milyon dolarının doğrudan tüketiciye yönelik olduğunu, bu nedenle sosyal sorumluluk projelerinde ticari amaç gütmelerinin mümkün olmadığını söyledi. Doğan Holding Kurumsal İlişkiler, İletişim İnsan Kaynakları Grup Başkanı İpek İlter de sponsorluk ve sosyal sorumluluğun birbirinden farklı kavramlar olduğunu kaydetti. Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Başkanı Prof. Dr. Türkan Saylan, sosyal sorumluluk konusunda devlete, bireylere, sivil toplum örgütlerine, şirketlere ve iş dünyasına görevler düştüğünü belirtirken Doğuş Otomotiv Sponsorluk ve Etkinlik Müdürü Murat Yaprak, ‘‘Trafik hayattır’’ projesi hakkında bilgi verdi. Maliye’ye göre otopark vergisi zaten varmış! Ekonomi Servisi Başbakanlık’ta hazırlıkları süren Belediye Gelirleri Kanun Tasarısı yeni vergi ve artışlar getirirken Maliye yetkilileri, yeni olarak sadece konaklama vergisinin getirildiğini iddia ediyor. Yüzde 3 olarak uygulanacak bu vergi otel, pansiyon gibi konaklamalarda müşteriden tahsil edilecek. Maliye yetkilileri, tasarıda bunun dışında yeni bir vergi bulunmadığını, mevcut vergilerde de bir artışın ? Maliye Bakanlığı yetkilileri, Belediye Gelirleri Tasarısı’yla yeni vergiler getirildiği iddialarına karşı çıktı. Yetkililer, yeni olarak sadece yüzde 3’lük konaklama vergisi getirildiğini öne sürdü. söz konusu olmadığını belirtiyor. Yetkililer ‘‘otopark vergisi’’ olarak gündeme gelen verginin mevcut kanunda ‘‘işgaliye harcı’’ olarak yer aldığına dikkat çekiyor. İşgaliye harcı yeni kanunda otopark vergisi olarak yerini alacak. Ancak bu vergi eskiden olduğu gibi belediyenin otopark olarak tanımladığı yerlerde uygulanacak. Tasarıda ayrıca halen yürürlükte olan, ancak uygulanamayan yangın sigortası vergisi, temizleme ve aydınlatma harcı, kaynak suları harcı, tellallık harcı, ölçü ve tartı aletleri muayene harcı gibi bazı DÜZCE’YE YATIRIM Ferroli’den 30 milyon Avro’luk tesis Ekonomi Servisi Isıtma ve klima sistemleri alanında faaliyet gösteren İtalyan Ferroli Grubu’na ait kombi ve radyatör üretim tesisinin temeli, Düzce 2. Organize Sanayi Bölgesi’nde törenle atıldı. Ferroli Grubu kurucusu ve Yönetim Kurulu Başkanı Dante Ferroli, Türkiye’de yatırım yapmaktan memnuniyet duyduğunu ifade ederek şunları söyledi: ‘‘Grup olarak 18 yıl önce İstanbul’da şirketimizi kurduk. Türkiye’nin gelişen ve büyüyen bir ülke olduğunu gördük. Türkiye’ye inandık ve çalışmalarımızın başarılı sonuçlar vereceğine güvendik. İnançlarımız bizi yanıltmadı, her geçen yıl daha da büyüyerek bu yıl Türkiye’de 50 milyon Avro ciroya ulaşan bir firma haline geldik.’’ Ferroli Isıtma ve Klima Sistemleri Genel Müdürü Çetin Çakmakçı da 35 bin metrekaresi kapalı toplam 65 bin metrekare alan üzerinde üretim yapacaklarını belirterek ‘‘Tesiste 250 işçinin çalışması planlanmaktadır. Yatırım miktarı 30 milyon Avro civarında olacak. Bu yatırım başlangıç olacak’’ dedi. vergi türleri de kaldırılacak. NTVMSNBC’nin haberine göre Maliye yetkilileri, 2007’de binde 2 olan Emlak Vergisi’nin binde 3’e çıkarılması hazırlıklarını da yalanladı. Emlak Vergisi ile ilgili kanun daha yeni düzenlendiği için kısa sürede yeniden bir düzenlemeye gitmenin de sağlıklı olmayacağı vurgulanıyor. Ancak tasarıda büyükşehirlerde binde 2 olan vergi oranının binde 3’e çıkarılması öngörülüyor. Garanti Bankası ve KAGİDER’den kadın girişimcilere finansal hizmet desteği Hisarcıklıoğlu: Cezayı inceletiyoruz Ekonomi Servisi Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Yönetim Kurulu Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Uluslararası Otomobil Federasyonu’nun (FIA) verdiği cezayla ilgili olarak, yerli ve uluslararası hukukçuların çalışma yaptığını ve sonucu ona göre değerlendireceklerini açıkladı. Kararın, ilgili yönetim Rifat Hisarcıklıoğlu. kurullarında da değerlendirileceğini ve önümüzdeki dönemde ne şekilde hareket edeceklerine karar vereceklerini ifade eden Hisarcıklıoğlu, itiraz haklarının bulunup bulunmadığına ilişkin soruya da ‘‘Haklarımız nedir? Ne yapılmalıdır? Ne yapılması daha uygun olur? Bunun birçok boyutu var, o boyutların hepsini değerlendirip karar vereceğiz’’ şeklinde yanıtladı. Öte yandan, eski İstanbul Ticaret Odası (İTO) Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Yıldırım, FIA’nın verdiği 5 milyon dolarlık cezayla ilgili olarak, ‘‘Paranın buna sebep olanların cebinden ödenmesinden yanayım’’ dedi. Kadınlar artık daha kolay patron olacak ? Garanti Bankası, kadınlara yönelik bir dizi projeyi hayata geçirmek üzere Türkiye Kadın Girişimciler Derneği (KAGİDER) ile işbirliğine girdi. İşbirliği kapsamında, ilk etapta kadınlara yönelik özel bir eğitim programı sunulacak. Ekonomi Servisi Garanti Bankası ve KAGİDER’in ortaklığı ile hazırlanan ‘‘Kadın Girişimci Destek Paketi’’ ile kadın girişimciler, finansal hizmetlerin yanı sıra yatırım projeleri için 30 bin dolara kadar kredi kullanabiliyor. İlk altı ay geri ödemesiz, yatırımın geri dönüş süresine göre en fazla 7 yıl vadeli sunulan kredinin yıllık komisyon tutarı yüzde 1.5 olarak açıklandı. Garanti’nin destek paketinden yararlanmak isteyen kadınlar ile KAGİDER’in belirleyeceği kadın girişimcilerin ücretsiz yararlanabileceği eğitimlerde, bir iş fikrinin oluşturulmasından başlayarak ‘‘stratejik bir iş planı’’nın hazırlanması konu edilecek. Eğitime katılan kadın girişimciler arasından seçilecek 5 kişi, bir yıl boyunca KAGİDER’in danışmanlık hizmetinden yararlanabilecek. Konuyla ilgili bir basın toplantısında konuşan Garanti Bankası Genel Müdür Yardımcısı Nafiz Karadere, ‘‘Türkiye’de kadın girişimcilerin en önemli ihtiyaçlarının bilgi ve finansman desteği olduğu görülüyor. Türkiye’de ekonomik büyümenin, tüm kesimler tarafından hissedebilir hale gelmesinin yolu, daha fazla üretimden geçiyor. Kadınlar bu konuda en fazla desteklenmesi gereken girişimci grubunu oluşturuyor’’ dedi. KAGİDER Yönetim Kurulu Başkanı Meltem Kurtsan da ‘‘Türkiye’de KAGİDER olarak kadın girişimcilerin güçlenmesi için projelerimize devam ediyoruz. Bu işbirliğinin kadın girişimciler açısından önemli bir itici güç olacağına inanıyoruz’’ dedi. Karadere, 30 bin dolara kadar kredi kullanılabileceğini söyledi. CUMHURİYET 13 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle