19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
16 EYLÜL 2006 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA EKONOMİ ekonomi?cumhuriyet.com.tr Fındık üreticileri, bu kez de Giresun’da Erdoğan’ı protesto ederek İspanyol üreticilere çağrıda bulundu 13 İŞÇİNİN EVRENİNDEN ŞÜKRAN SONER Brüksel’e değil Ankara’ya yürüyün ? DSP lideri Zeki Sezer, düşen fındık fiyatları nedeniyle Brüksel’e yürümeye hazırlanan İspanyalı fındık üreticilerine seslenerek, ‘‘Fiyatların düşürüldüğü yer Ankara’da Başbakan’ın makamı. Oraya yürüyün’’ dedi. ERDOĞAN ERİŞEN Kim İnanır? Başbakan Erdoğan iktidarda yıprandıkça, seçimler yaklaştıkça, siyasal İslami kimliği ile siyaset yapma eğilimini giderek daha açık, çarpıcı örneklerle ortaya koyuyor. Besbelli hükümetinin icraatları ile iktidarlarında siyasal İslamın katettiği yola, kadrolaşmaya güveniyor. İktidara gelişlerinde kullandıkları değişim söylemini bir kenara attı. Her olayın değerlendirilmesinde siyasal İslamcı bakış açısını, İslami kimliğini öne çıkarmayı yeğliyor. İktidar icraatları, ne iktidara gelirken slogan yaptıkları ak kavramının öne çıkarılmasına, ne de yaşamın herhangi bir alanına dönük başarı ile övünmeye uygun düşmüyor. IMF reçetelerine tüm iktidarların üstünde bağımlılık öylesine büyük bir gelir dağılımı ek uçurumu, yoksullaşma, yoksunlaşma, işsizlik yarattı ki, homur homur kitleler olsa olsa İslamlaşma ile uyutulabilir. Seçmene dönük, denenmemiş parti olarak seçim kazandıran sloganların hiçbirini kullanabilme şansları yok. Her konuda, kirlilik, güvenilir olamamak başta, bir dönem iktidar icraatları içinde, halkın cezalandırdığı yılların siyasi partilerinin tümünden daha fazla başarısız, sabıkalı oldular. Başbakan, ilgili bakanlar, parti yönetim kadroları, kaçınılmaz, sürekli savunmadalar. Dış politikada tüm konular, tüm söylemlerinde ülkeyi, ülke çıkarlarını satmadıklarına ilişkin açıklamalar yapmak zorundalar. Doğal olarak Başbakan Erdoğan son söylemlerinde de Kıbrıs’ı vermediklerini, limanların karşılıksız açılmayacağını anlatmaya çabalıyor; AB’nin Kopenhag kriterleri rafta.. Kıbrıs, soykırımları üzerinden Türkiye’yi sıkıştırmaya kalkışmasına isyan ediyor. Bildik vücut dili, Kasımpaşa raconlu son konuşmasında, tam da mantıklı tezlerle rest çekecekmiş izlenimi veren açıklamalarının bir noktasında yine ip koptu... Başbakan Erdoğan AB parlamentosunun kararına giren artık çoğullaştırılmış soykırımı iddialarının haksızlığını anlatıyor, kanıt veriyor gibiydi ki.. soykırımı iddialarının gerçek dışılığını tek kanıta, İslam dinine, Müslümanlığa bağladı. İslam dininin, gerçek Müslümanın soykırımla, günümüz sorunu terörle ilişkisinin olmaması gerektiği gerçeği başka, tarihte önce Hıristiyanlık, sonra Müslümanlık, elbette bütün ahlak dinleri adına da çok kanlı dinler, mezhepler çatışmalarının yaşanmış olması gerçeği çok başka... Üstümüze giydirilmek istenen soykırımı damgasını silmenin geçerli tek kanıtının laik Cumhuriyet’in Başbakanı’nın ağzından tek savunma kanıtı olarak sunulması inandırıcı olamamak bir yana düşündürücü de... Daha da düşündürücü boyut, Başbakan Erdoğan’ın, sıkıştığı her konuda İslam kimliğine sığınması, bal gibi de İslamcılık üzerinden siyaset yapması. MHP’lilerle yaşadıkları slogan çatışması güç gösterisinden türeyen kavganın sonunda savunma konuşmalarının içeriğine bir bakın.. sözde ırkçılığı, ülkücülerin çatışmacı kimliğini eleştirmeye kalkışırken, ulusal cephe kavramına, arayışlarına çatıyor, Cumhuriyet’in, devrimlerin ırkçılığı reddeden ulus kavramını bir suçmuş gibi karalıyor. İsmailağa cemaati, tarikat cinayeti olayında linç gerçeğini yok saymaya kalkıyor. Linç olayının, tarikat çatısı altında suçla iç içe örgütlenmenin haberlerini verdikleri için basına öfke kusuyor. Ona göre suç dosyalarına girmiş şeriat mahkemesi belgesi yok sayılacak, tarikat önderliği kutsanacak. Olay, emrindeki vücut dilini çok iyi anlayan emniyet görevlilerinin yaptıkları gibi kapatılmaya çalışılacak... Başbakan Erdoğan günümüzde hortlatılmış dinler kültürler çatışmasını AB üyesi ülkelerin de çoğunluğunda hortlamış din ayrımcılığı, ötekiler kimliğini yok sayıyor. Günümüzde son Papa’nın söyleminde dile gelen fanatizmi, terörün İslamla özdeşleştirilmesi suçlarının karşılıklı işlenmesini görmezlikten geliyor. Emperyal çıkarlar adına dinler çatışması maske yapılmışken.. yine emperyal çıkarlar adına beslenen her tür radikal İslami terör akımları almış başını giderken.. dünya ırklar, dinler, mezhepler ekseninde kanlı bir hesaplaşma sürecini yaşarken.. İslam dünyasında, kendi aralarında bile en ilkel, en kanlı teröre dayalı mezhep çatışmalarında her gün onlarla insan öldürülürken.. Laik, demokratik Türkiye Cumhuriyeti ilkelerini yok sayan, siyasal İslami kimlikle var olmaya çalışan bir iktidar ve Başbakan kimliği ne büyük bir çıkmazımız.. soner?cumhuriyet.com.tr GİRESUN Her geçen gün yeni bir unsur eklenen fındıktaki tartışma dün de meydanlarda devam etti. FİSKOBİRLİK’te yapılan olağanüstü genel kurulun ardından yeni taban fiyatın açıklanması üreticideki tedirginliği gidermezken, düşük fiyatlar nedeniyle tüm fındığını satsa da borçlarını kapatamayacak üretici, bu kez de sesini Giresun’dan duyurmaya çalıştı. Dün Giresun’da düzenlenen fındık mitinginde, fiyatlar düştüğü için Brüksel’e yürümeye hazırlanan İspanyol üreticilere, fındığın asıl fiyatının düşürüldüğü adres olarak Ankara gösterildi. Demokratik Sol Parti (DSP) tarafından Giresun Osmanağa Meydanı’nda düzenlenen fındık mitingini ‘‘Geçen sele yele verdim, bu sene ele verdim’’, ‘‘Fındık bizim malımız, Zapsu’dur düşmanımız’’ , ‘‘Fındık kabuğundan çıkacak, üretici hesap soracak’’ ve ‘‘AKP goruk çıktı’’ şeklinde pankartlarla izleyen üre DSP lideri Sezer, Giresun’da İspanyalı fındık üreticilerine seslenerek, ‘‘Fındık fiyatları Ankara’da Başbakan’ın makamında düşürüldü. Oraya yürüyün’’ dedi. ticiler sık sık ‘‘Hükümet istifa’’ diye slogan attılar. Düzenledikleri bu mitingin hükümetçe engellenmek istendiğini belirten Sezer, ‘‘Ordu’daki mitingi de PKK eylemi ile birlikte kıyaslayanlar bilsinler ki, korkunun ecele faydası yok’’ dedi.‘‘Başbakan, cumhurbaşkanlığını kastederek iki de bir ‘Final yaklaştı’ diyor. İngilizcede final demek son demektir. Onun da sonu yaklaştı. Aslında bunu kastediyor. Evet sonları yaklaştı’’ diyen Sezer, artık yolun sonuna gelindiğini belirtti. ‘‘Fındık kurdu danışmanının peşine takılmış gidiyor. Ama onu bu üretici öyle bir cezalandıracak ki feleğini şaşıracak. Bu sahte kabadayıya bu halk feleğini şaşırtacak’’ diyen Sezer, düşen fındık fiyatları nedeniyle İspanya’daki üreticilerin tedirginliğine ve eylemlerine de değindi. Sezer, ‘‘İspanyalı fındık üreticileri düşen fiyatlar nedeniyle Brüksel’e yürümeye hazırlanıyorlarmış. Yanlış adres. Fındık fiyatları Brüksel’de değil Ankara’da Başbakan’ın makamında düştü. Ankara’ya yürüsünler’’ diye konuştu. Yeni yönetime işbirlikçi suçlaması AHMET ŞEFİK TRABZON Eski Fındık İhracatçılar Birliği Başkanı Lokman Kondakçı, FİSKOBİRLİK seçimlerinde destek verdiği Yaşar Pamuk ve ekibini seçimden hemen sonra topa tuttu. Yönetimin ‘‘Hükümetle uyum içerisinde çalışacağız’’ açıklamasını talihsizlik olarak değerlendiren Kondakçı, FİSKOBİRLİK yönetimi tarafından açıklanan 5 YTL ’lik yeni fiyatın çok yetersiz olduğunu söyledi ve gayrimenkul satışına karşı çıktı. Kondakçı, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ı TMO’nun alacağı fındığı ne yapacağını açıklamaya çağırdı. Kondakçı, FİSKOBİRLİK’in fındık alımları için üreticiden aldığı fındığı satıp, eski borçları verdikten sonra yeni borçları ödeyeceği açıklamasını anlayamadıklarını belirterek ‘‘Aldığınız fındıkla ancak borcunuzu ödersiniz. Böyle söylemler yanlıştır. Genel kurulda söylenen her şey yapılmalıdır’’ dedi. 400 MİLYON DOLARLIK TEŞVİK Visa’nın yaptığı yaşam tarzı araştırmasına göre Türkler güne mutlu başlıyor Adıyaman kümelendi 5 bin kişi iş sahibi oldu ŞEHRİBAN KIRAÇ Türkler yemek düşkünü ? Araştırma sonuçlarına göre Türkler sevdikleriyle vakit geçirmekten keyif alıyor, canları ne çekerse yiyor, yerel tatlılara bağlılığını koruyor, kendini ödüllendirmiyor. Ekonomi Servisi Visa Avrupa tarafından yapılan bir araştırma Türklerin yaşam tarzlarını ortaya koydu. Türkiye’nin yedi bölgesinden yedi ilde 18 yaş üstünde toplam bin kişi ile yapılan araştırma sonuçları şöyle: Güne mutlu başlanıyor. Her yeni günle mutlu olanların oranı yüzde 62. İzmir’de bu oran yüzde 72’ye ulaşıyor. Gündelik yaşamda eş, sevgili, arkadaş ya da aile ile vakit geçirmekten hoşlananların oranı yüzde 69. Türkler kendilerini ödüllendirmede cömert değil. En büyük grubu ılımlılar oluşturuyor. Kendini en az 15 günde bir, en çok haftada bir ödüllendiriyor. En mutlu kent olan İzmir aynı zamanda kendisini en çok ödüllendiren kent. Hediyede fiyat, marka önemli değil, düşünmek önemli. Hediyede marka önemli diyenler yüzde 13’te kalırken, ‘‘Özel olması için pahalı olması gerekmez’’ diyenlerin oranı yüzde 78. Önce yemek sonra pişmanlık. Canı bir şey çektiğinde teslim olanların oranı yüzde 50. En çok istenen şeyler çikolata, dondurma, dolma ve mantı. Ancak yedikten bir saat sonra pişmanlık duyuluyor. Mutlu insanlar ev işi yapmaktan mutsuzlar.. burun karıştırmaktan keyif alıyor. ADIYAMAN Doğu ve Güneydoğu’da ilk olarak Adıyaman’da 1.5 yıl önce tekstil sektöründe başlatılan, küçük ve orta ölçekli firmaları bir araya getiren kümelenme projesi ile şehirdeki istihdam patladı. 400 milyon dolarlık teşvik yatırımı çeken Adıyaman’da 5 bin kişi iş sahibi oldu. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Türkiye Konfeksiyon ve Hazır Giyim Sanayicileri Meclisi Başkanı Umut Oran, 1.5 yıl önce Adıyaman’da başlatılan kümelenme projesi sayesinde 5 bin kişiye istihdam sağlandığını kaydetti. Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği Başkanı Aynur Bektaş da, Türkiye’nin, ürettiği yüksek katma değerli ürün ve marka değerleriyle dünya hazır giyim sektöründe İtalya’nın tahtını elinden alabilecek tek ülke olduğunu söyledi. Türk hazır giyim sektörünün kalbi Adıyaman’da başlayan forumda atıyor. İki gün sürecek forum dolayısıyla Adıyaman, Gaziantep, Malatya, Kahramanmaraş ve Diyarbakır’dan çok sayıda sanayici ve sektör temsilcisi bir araya geldi. Oran, şöyle konuştu: ‘‘Adıyaman’dan başlayan silkinme hamlesine tüm Doğu ve Güneydoğu Anadolu’nun ihtiyacı var. Pamuktan ipliğe, kumaştan konfeksiyon üretimine tedarik zincirinin tüm halkaları bu kümelenmede yer aldı. Demek ki elimizde un, yağ, şeker var. Bu bölgenin de bu helvaya ihtiyacı var.’’ ‘ABD pazarına ilk adım’ atılıyor Ekonomi Servisi İstanbul Ticaret Odası’nın manların, seçilen şirketleri eğiteceğini ve daha (İTO) ‘‘Amerika Pazarına İlk Adım’’ projesi, sonra da ticari ilişiklerin başlayacağını dile getirdi. Programla Türk KOBİ’lerinin dün imzalanan anlaşmayla başticaret, ABD’lilerin ise yatırım yapladı. İTO Başkanı Murat Yalması amaçlanıyor. Programdan ilk çıntaş ile ABD Ticaret Odası rogram etapta 2030 şirketin yararlanması Yönetim Kurulu üyesi ve eski planlanıyor. başkanı John Bachmann proje çerçevesinde iki sektör belirlenecek. Bachmann da ABD pazarının, hakkında bilgi verdi. AB’nin iki katı büyüklüğe sahip olABD ile Türkiye’nin strate Söz konusu iki duğunu, ancak Türkiye’nin AB ile jik müttefik olduğuna, ancak ti sektörden de 2030 ticaretinin ABD ile yaptığı ticaretin cari ve ekonomik ilişkilerin he şirket seçilerek bire 5 katı olduğuna dikkat çekti. ABD nüz istenen düzeyde olmadığı bir danışmanlık ticaret odasının KOBİ’lere ABD dına dikkat çeken Yalçıntaş, prog verilecek. Ticari ilişki şında iş yapma imkânlarını öğrettiram çerçevesinde İTO üyeleri bir yılda başlayacak. ğini söyleyen Bachmann, ‘‘Türkine eğitim verilerek ABD pazaye’ye gelme nedenimiz bu bilgileri rının tanıtılacağını ve uygun sektörlerin belirleneceğini anlattı. Yalçıntaş, bir sizlerle paylaşmak. TOBB’den aldığımız destek yıl sürecek programla ABD’de eğitilecek uz olmasa burada olamazdık” diye konuştu. CHP’DEN AKP’YE TEPKİ P Zeytinyağı üreticisinin ‘taşeron’ isyanı İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) CHP İzmir Milletvekili Türkan Miçooğulları, dökme zeytinyağında İtalya’nın taşeronu olmak istemediklerini belirterek, ülke patentinin alınarak ihracat yapılması gerektiğini söyledi. İzmir İl Özel İdaresi, TMMOB Kimya, Ziraat, Gıda Mühendisleri odaları, İZFAŞ ve Ulusal Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi tarafından düzenlenen ‘‘Ulusal Zeytin ve Zeytinyağı Sempozyumu ve Sergisi’’ne katılan Miçooğulları, AKP hükümetinin verdiği sözleri yerine getirmesini beklediklerini belirterek, sektörün dökme zeytinyağı konusunda artık İtalya’nın taşeronu görüntüsünden kurtulması gerektiğini söyledi. İzmir Valisi Oğuz Kağan Köksal da Türkiye’deki sofralık zeytin üretiminin yüzde 14’ünün, zeytinyağı üretiminin ise yüzde 25’inin İzmir’de yapıldığına dikkat çekti. Köksal, ‘‘Her yıl artan oranda üreticilerimize zeytin fidanı dağıtıyoruz. 300 bin fidanla başladığımız dağıtımda, bu yıl 1 milyon fidana çıktık’’ dedi. AC NIELSEN’İN ARAŞTIRMASI Güler, ‘Santralları sanayiciler kursun, devletten beklemesin, devlet kurmayacak’ dedi Kaçak çok, darboğaz kapıda ? Enerji Bakanı Hilmi Güler, özel sektöre yüklenirken, Çağlayan da acilen önlem alınması gerektiğini vurguladı. ANKARA (AA) Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Zafer Çağlayan, Türkiye’de 1.52 milyar dolar tutarında elektrik kaçağı bulunduğunu söyledi. ASO tarafından düzenlenen enerji zirvesinde konuşan Çağlayan, elektrik dağıtım ve üretiminin özelleştirilmesinde ileride problem çıkmayacak şekilde hukuki altyapının oluşturulmasında yarar bulunduğuna vurgu yaptı. Çağlayan, önlem alınmazsa 20092011’li yıllarda Türkiye’nin yeniden bir enerji darboğazına gireceğini söyledi. Enerji konusunda herkes gibi kendisinin de milliyetçi olduğunu anlatan Çağlayan, bu konuda işin esasına inilmesi, termik, kömür, gaz ve nükleer santrallar kurulması gerektiğini anlattı. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler de, kendisinden önce konuşan Çağlayan’ın, enerji fiyatlarının yüksekliğinden yakınması ile ilgili değerlendirmede bulunarak sanayiciye ve elektrik üreticilerine doğalgazı yüzde 20 daha ucuza verdiklerini söyledi. Ucuz enerji sağlayabilmeleri için, özel sektöre kendi santrallarını kurmalarını da öneren Bakan Güler, ‘‘Siz özel sektörsünüz, sanayicisiniz, kurun santrallarınızı. Devletten beklemeyin. Devlet kurmayacak. Kimsenin yerim dar demeye hakkı yok’’ dedi. Önce internet, sonra alışveriş Ekonomi Servisi Türkiye’de internet kullanıcılarının yüzde 84’ünün, alışveriş yapmadan önce ürün ve hizmetleri internetten araştırarak satın alma kararı verdiği bildirildi. AC Nielsen’in Türkiye’de Google için yaptığı araştırma sonuçlarına ilişkin açıklamada, internette yapılan aramaların internet dışı satın alma davranışı üzerinde önemli bir etkiye sahip olduğu belirtildi. İnternet dışı kanallardan alım yapmak için online araştırma yapan tüketicilerin yüzde 97.9’unun, arama motorunun satın alma süreçlerinde büyük ölçüde yararlı olduğunu düşündüğü belirtilirken, tüketicilerin yüzde 97’sinin arama motoru ile yaptıkları araştırma sonucunda karar vererek ürün ve hizmetleri internet dışı kanallardan satın aldığı bildirildi. Online olarak araştırıldıktan sonra internet dışı kanallardan satın alınan ürünler sıralamasında yüzde 63.3 ile elektronik ürünler ilk sırada yer alırken, bunu yüzde 40.1 ile perakende ürünlerin, yüzde 34.4 ile seyahat ve yüzde 21.3 ile finans hizmetlerinin izlediği kaydedildi. Araştırmada, havayolu şirketleri, bankalar, CD/DVD perakendecileri ve cep telefonu üreticilerinin de, internet sitelerinde online arama yapılıp internet dışı alımın gerçekleştirildiği siteler arasında ilk sıralarda olduğu belirtildi. YÜZDE 79.7 OLDU Kapasite kullanımı yerinde saydı Ekonomi Servisi İmalat sanayiinde kapasite kullanım oranı, ağustos ayında yüzde 79.7 oldu. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, işyerlerinin, tam kapasite ile çalışmamasının nedenleri arasında talep yetersizliği ilk sırada. İç pazarda talep yetersizliği yüzde 44.5, dış pazarda yüzde 19.5 olarak gerçekleşti. Kapasite kullanımı geçen yıl ağustos ayında yüzde 79.8 olmuştu. İmalat sanayiinde kapasite kullanım oranı devlet sektöründe yüzde 94, özel sektörde ise yüzde 77.3 oldu. Geçen yılın aynı döneminde kapasite kullanım oranları kamuda yüzde 90.3, özel sektörde yüzde 77 olarak belirlenmişti. SamsunCeyhan’da imzalar atıldı KerkükYumurtalık ve BakuTiflisCeyhan’ın ardından üçüncü büyük petrol boru hattının inşasına başlandı. Boru hattının yapımına ilişkin ilk sözleşme Çalık Enerji ile İtalyan Eni şirketleri arasında imzalandı. İmza töreninde konuşan İtalyan Eni Başkan Yardımcısı Pietro Cavanna, ‘‘En ideal güzergâhı ekosisteme zarar vermeden tamamlayacağız’’ derken, Çalık Grubu Başkanı Ahmet Çalık (solda) da yeni hattın stratejik olarak çok büyük önemi olacağını söyledi. CUMHURİYET 13 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle