19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
11 EYLÜL 2006 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA KÜLTÜR kultur?cumhuriyet.com.tr ‘100 Temel Eser’in neden olduğu skandal, ülkemizde çevirmenliğin küçümsendiğini bir kez daha belgeledi ‘10 dakika arasız film’ 15 ? Kültür Servisi 2000 yılında kurulan Mars Entertainment Group, 5 yıl içerisinde Türkiye’de 12 sinema kompleksi ve 75 salonu hayata geçirdi. Türkiye’de bir ilki gerçekleştiren Mars Group ‘10 dakika Arasız Film’ izleme imkânını sunuyor. Dünyanın pek çok yerinde film arası verilmediği vurgulanırken, artık Türkiye’deki sinema izleyicisinin de film keyfinin bölünmemesi amaçlanıyor. Şimdilik sadece salı, tüm gün ve seanslarında; Kanyon, Cinebonus, Gmall ve Cinebonus Nautilus sinemalarında bu uygulama yapılıyor. Kültürün kilit taşı: Çeviri yeterince durulmadı. Zaten gündemler medyaya esir olalı beri, hangi konu gerçek derinliği ve genişliği içinde masaya yatırılabiliyor ki? Vakit yok buna... Çeviri zulmü bu memlekette bir çeviri zulmü yaşıyorum. Peki, niye? Suçlu kim? Çevirmenler mi? ÇEVBİR Eskiden bu noktaya gelince duraklar, çevirmenlere yüklenmeyi özel ve genel çeşitBir an için şu ‘100 Temel Eser’ mese li nedenlerden ötürü içime sindiremez, soılgamış Destanı’nın kendisi ka lesini bırakalım ve siyasal gündem açısın runun etrafından dolanırdım. Ama bundan dar, modern çağda keşfediliş se dan değilse bile, konunun özünü oluşturan yaklaşık 2 yıl önce oluşturdukları internet rüveni de heyecan vericidir. Bu ‘çeviri uğraşı’ açısından daha temel bir so söyleşi grubundan hareketle adım adım örserüvenin hiç kuşkusuz en ilginç bölümle ru sormayı deneyelim: Ey kitap okuru, bu gütlenen çevirmenler girişimi, en sonunda bir meslek birliği (Kitap Çevirmenleri Mesrinden birini, Ninova Kitaplığı’ndaki Aklek Birliği, veya kısaca ÇEVBİR) ve buna kadca tabletlerin boşluklarının daha sonra bağlı bir internet sitesi (www.kitapçevirmendestanın diğer çevirileriyle tamamlanması ? Sorunun leri.org) kurup, çeviri zulmünü kendileri maoluşturur. Dünyanın bilinen en eski yazılı saya yatırınca, ben de rahatladım. Cevap baideolojik kapsamı, çocuk edebiyat ürünlerinden Gılgamış Destasitti aslında: Türkiye gibi okuyucu kitlesini beyinleri beslemesi amaçlanan nı’nın Yakındoğu ve Anadolu’da çıkyaratma ve genişletme olanakları birçok tığı bu kültürler ve diller arası yolcuklasik eserlerin çeviri marifetiyle nasıl ‘piyasa dışı’ etkenle kısıtlanan bir ülkeluğun görünmez kahramanları, ode, her alanda olduğu gibi yayıncılıkta farklı bir kültürel ağ örmek için nun çeşitli dillerdeki çevirmenlerimaliyeti düşürmek adına en kolay kullanıldığı, bu işin hem nasıl büyük bir rant da dir. Ölümsüzlük arayışı üstüne bir ödün ürün kalitesinden veriliyor, o zakapısı hem de ideolojik savaş alanı haline destanın göreli de olsa ölümsüzlüman da çeviride nitelikten çok üretim ğü en azından dört bin yıldır öl‘hızı’ ve ‘ucuzluğu’ aranıyor, ortaya getirildiği ortaya konuldu. Ama ‘sıcak memiştir ‘çeviri’ sayesinde yakaciddi bir sömürü mekanizması çıkıyorgündem’in ötesine geçilip insanlık laması, insanlık kültürünü oluştudu. (Türkiye’de de mükemmel çevirkültürünün oluşturucu unsurlarından ran unsurlar açısından anlamlıdır. menler ve kaliteli yayınevleri bulunduğu biri olan ‘çeviri’ uğraşının kendisi gerçeğini unutmamak kaydıyla elbette.) ‘100 Temel Eser’ skandalı Çevirmenlerin bu sorunla ilgili yorumlarını, üzerinde yeterince okurlara ve yayınevlerine önerilerini, kendidurulmadı. lerini ve yayın dünyasını nasıl eleştirdikleri‘100 Temel Eser’ dizisi içinde yer alan çeni merak ediyorsanız yukarıda belirttiğim sişitli klasiklerin, özellikle de çocuk klasikleteye bir uğrayın derim. rinin çevirilerinde ve uyarlamalarında yaşaKitap Çevirmenleri Meslek Birliği, insannan skandal yüzünden kızılca kıyamet ko memlekette basılan çeviri kitaplardan mempunca, ‘çeviri’ denen uğraş da birdenbire nun musun? Ben değilim. Çünkü elime al lık kültürünün kilit taşı sayılabilecek çeviriyi saygın bir meslek olarak kabul ettirmenin gündeme geldi ve gerek çevirinin gerekse çedığım 10 çeviri kitaptan en iyimser tahmin yolunu açabilir, bu anlamda etkili bir merci virmenliğin ülkemizde ne denli küçümsendiği, nasıl araçsallaştırıldığı bir kez daha bel le 5’ini sadece ve sadece çevirisi okunmaz haline gelebilirse okuyucu, yayınevi, çevirgelendi. Sorunun ideolojik kapsamı, çocuk halde olduğu için kısa sürede elimden bırak men üçgeninin kalite arayışında buluşması kolaylaşacak, en azından insanlar bu konuda beyinleri beslemesi amaçlanan klasik eser mak zorunda kalıyorum. Alt yazıyla izledi karşılarında bir muhatap bulabileceklerdir. lerin çeviri marifetiyle nasıl farklı bir kültü ğim filmlerde, bazen ‘‘Ya ben bu filmi niÇeviri, Gılgamış Destanı’ndan bu yana, ‘sırel ağ örmek için kullanıldığı, bu işin hem ye anlayamıyorum ki’’ diye bir müddet ıs cak gündem’lere hapsedilemeyecek kadar tırap çektikten sonra, atlaya zıplaya giden nasıl büyük bir rant kapısı hem de ideolojik önemli bir sorundur. Sonuçta sanat etkinliğisavaş alanı haline getirildiği ortaya konuldu. diyalogların sadece beni değil, en deneyim nin tamamı, hatta dil, hatta ‘söz’ de bir tür ‘çeAma ‘sıcak gündem’in ötesine geçilip in li şifre çözücüyü bile kısa sürede delirtebi viri’ değil midir? sanlık kültürünün oluşturucu unsurlarından leceğini kavrıyor ve rahatlıyor, yani filmi biri olan ‘çeviri’ uğraşının kendisi üzerinde seyretmekten vazgeçiyorum. Kısacası, ben aemelmesci?yahoo.fr Madonna konserine bomba ihbarı ? Kültür Servisi ABD’li pop yıldızı Madonna’nın İsa’nın çarmıha gerilmesini simgeleyen sahne şovu tepki görmeye devam ediyor. Ünlü sanatçının Hollanda konserini iptal ettirmek isteyen bir rahip, sahte bomba ihbarında bulundu. Ancak ihbar için kendi ev telefonunu kullanan 63 yaşındaki din adamı, kısa sürede yakalandı. Savcılık sözcüsü, olayın rahibin ilk yasadışı eylemi olduğunu ve muhtemelen ufak bir cezaya çarptırılacağını söyledi. Madonna’nın konser turundaki çarmıha gerilme şovu çok konuşulmuş ve pek çok ülkede radikal Hıristiyan grupların tepkisini çekmişti. G Aralık Gönüllü Eğitim ve Kültürel Araştırmalar Derneği, bu yaz ‘Ses Verin Çocuklar’ kampanyasını başlattı. ‘Ses Verin Çocuklar’ Kültür Servisi Teşvikiye’de Elif Germiyanlıgil, Şirin Yalçın, İskender Savaşır, Zeynep Koçak ve Oya Fidanoğlu tarafından kurulan Aralık Gönüllü Eğitim ve Kültürel Araştırmalar Derneği, bu yaz ‘Ses Verin Çocuklar’ kampanyasını başlattı. Çocukların sosyal, davranışsal ve bilişsel gelişimleri üzerinde müziğin olumlu etkilerine dikkat çekmek amacıyla başlayan çalışma kapsamında, İstanbul Valiliği ile Sosyal Hizmet Müdürlüğü’ne bağlı Çocuk Yuvaları ve Yetiştirme Yurtları’nda kalan çocuklardan 25’i, yaz boyunca müzik derslerine katıldılar. Daha önce müzik ve dansla ilgili herhangi bir eğitim almamış, kulak ve ritim becerileri değerlendirilerek projeye alınmış çocuklar, koro, gitar, flüt ve dans dersleri alarak 3 ay sonra verecekleri ilk konserleri için hazırlandılar. Birlikte çalışarak hem ses, ritim, melodi gibi estetik değerlerini pekiştiren, hem de sosyal bir ortamda uyum becerilerini ve takım ruhlarını geliştirme imkânı bulan küçükler, Maçka Habitat Parkı’nda halka açık olarak konser verdiler. Sosyal Hizmetler Müdürlüğü’ne bağlı tüm çocukların da izleyici olarak katıldığı konser şenlik havası içinde geçti. Bu proje ile çocuklar müzikle iç içe olma imkânını buldular. (0 212 258 69 65) Uluslararası uçurtma festivali ? İstanbul Haber Servisi İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nce Maltepe Sahili’nde düzenlenen ‘‘İstanbul Uçurtma Festivali’’ne çok sayıda yerli ve yabancı, uçurtmalarıyla katıldı. Festivale, İngiltere, Almanya, Japonya ve Hollanda’dan katılan profesyonel uçurtmacıların yanı sıra Türkiye’den de birçok yarışmacı katıldı. Yarışmada, ‘‘en iyi uçurtma’’ dalında birinciliği Serkan Gürken kazanırken, ikinci Erdoğan Küfekçioğlu, üçüncü Hakan Hayran oldu. Yarışmada “en güzel uçurtma’’ dalında balık şeklindeki uçurtma birinciliğe değer görülürken, Türk milli takımı formalarından yapılan “Milli Takım’’ adlı uçurtma ikinci, özel tasarım uçurtma da üçüncülüğü kazandı. Dereceye girenlere para ödülü ve birer plaket verilirken festivale katılanlara ücretsiz olarak 5 bin adet uçurtma ve şapka dağıtıldı. Venedik Film Festivali’nde ödüller dağıtıldı Kültür Servisi Venedik Film Festivali’nin yarışma bölümü sonuçlandı. En iyi film ödülünü Çin yapımı ‘Still Life (Durgun Hayat)’ kazandı. Film, baraj inşaatı yüzünden sular altında kalan bir kasabaya dönen bir madenci ve bir hemşirenin hikâyesini anlatıyor. 36 yaşındaki yönetmen Jia Zhang Ke’nin filmini, seçici kurul başkanı Catherine Deneuve, ‘çok özel bir çalışma’ olarak tanımladı. Deneuve, filmin muhteşem bir sinematografiye ve kaliteli bir senaryoya sahip olduğunu söyledi. Ancak eleştirmenler aynı görüşte değil. Variety dergisi filmin bir olay örgüsüne sahip olmadığını ve oldukça yavaş ilerlediğini söylerken Screen Daily, filmin festivaller dışında seyirci toplayamayacağını yazdı. En iyi yönetmen ödülü Alain Resnais’e, ‘Private Fears In Public Places’ filmiyle giderken jüri özel ödülünü Çad’ın festival tarihindeki ilk filmi ‘Danatt’ aldı. En iyi kadın oyuncu ödülünü ise ‘The Queen (Kraliçe)’ filmindeki rolüyle Dame Helen Mirren aldı. 61 yaşındaki oyuncu, sahneye ‘Majesteleri Mirren’ anonsuyla çağırıldı. Başarılı oyuncu, kendisinin filmin DNA’sının küçük bir parçası olduğunu, filmin annesinin senarist Peter Morgan, babasının ise yönetmen Stephen Frears olduğunu söyledi. Yarışmadaki tek İngiliz filmi olan ‘The Queen’, Prenses Diana’nın ölümünün ardından kraliyet ailesinin kamuoyundan gelen tepkilerle mücadelesini anlatıyor. Venedikte, en iyi erkek oyuncu ödülünü ise ‘Hollywoodland’ filmindeki oyunuyla Ben Affleck kazandı. Affleck filmde, 1950’lerde televizyonda Superman’i canlandıran oyuncu George Reeves’i oynuyor. Yarışmanın favorilerinden olan, Emilio Esteves’in yönetmenliğini yaptığı, Sharon Stone, Anthony Hopkins, Demi Moore ve Lindsay Lohan’ın başrollerini paylaştıkları ‘Bobby’ ise festivalden eli boş döndü. Bu yıl 63’üncüsü düzenlenen Venedik Film Festivali, Cannes’dan sonra en prestijli sinema festivali olarak kabul ediliyor. Aşağıda cinsi, mevkii, miktarı yazılı taşınmazların İİK. hükümleri uyarınca açık artırma sureti ile umum arasında Kırşehir Sulh Hukuk Mahkemesi Kaleminde 30.10.2006 tarihinde belirtilen gün ve saatlerde 1. satışı yapılacaktır. Aynı gün alıcısı çıkmaz veya teklif edilen fiyat muhammen bedelin %60’ını karşılamaz ise aynı yer ve saatlerde 09.11.2006 tarihinde 2. satışı yapılacaktır. Bu satışta muhammen bedelin % 40 ını karşılamak sureti ile en çok artırana ihale yapılacaktır. Taşınmazın Yeri Cinsi AdaParsel Miktarı Kırşehir Akçaağıl köyü Tarla 631 22600 M2. Kırşehir Akçaağıl köyü Tarla 646 24250m2 Kırşehir Akçaağıl köyü Tarla 648 21300 m2 Muhammen Bedeli 1.423,80 YTL 1.527,75 YTL 1.341,90 YTL Satış Saati 09.3009.40 09.5010.00 10.1010.20 AÇIK ARTIRMA İLANI KIRŞEHİR SULH HUKUK HÂKİMLİĞİ İZALEİ ŞÜYU SATIŞ MEMURLUĞU’NDAN 1 Satış peşin para ile olup, talep halinde alıcıya 10 güne kadar yasal süre verilir. 2Satışa iştirak etmek isteyenlerden % 20 teminat alınacaktır. Paydaşların paylarının bu bedeli karşılamaması halinde onlardan da ilave teminat alınarak % 20 ye ulaştırılacaktır. 3Taşınmaz boş vaziyette olup kuru tarım arazisidir. 4 Satışta damga vergisi, tellaliye ücreti, tapu masrafları ve % 18 KDV alıcıya aittir. 5 İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililer (*) taşınmazlar üzerindeki her türlü hak iddialarını belgeleri ile birlikte 15 gün içerisinde satış memurluğuna bildirmezlerse, hakları tapu siciliyle sabit olmadığı taktirde satış bedelinin paylaştırılmasından hariç kalacaklardır. 6 Şartnamesi ilan tarihinden itibaren açık olup,masrafı verildiği taktirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir, satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve kabul etmiş sayılacakları, daha fazla bilgi almak isteyenlerin memurluğumuzun 2006/17 satış sayılı dosyasına müracaatları umuma ve sair tüm ilgililere ve kendilerine tebligat yapılamayan NADİRE TEKTEN. AKİLE AÇIKGÖZ, ENVER ACER, HAVA YILDIZ, KİYMET ŞAHİNER, ADEM ACER, RAMAZAN KAHRAMAN, MEHRİ AKEREN, SULTAN BAYKAN, CELEBİ ASLAN, ADNAN GÖKÇE, İBRAHİM GÖKÇE, GÖNÜL ASLAN, SENGÜL YILDIRIM, YAHYA ASLAN, YASAR ASLAN, YILMAZ ASLAN, BİLAL ASLAN, SULTAN GÜMÜŞ, ESMA GÖKÇE, LOKMAN ASLAN, ÖMER EKİCİ. NURGÜL DEMİR, TEKİN KAHRAMAN’a ilanen tebliğ olunur. 31.08.2006 (*) İlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleride dahildir. Basın: 44057 YARGITAY 3. HUKUK DAİRESİ’NDEN YARGITAY İLAMI Esas:2005/12131 Karar:2005/10934 Mahkemesi: Gündoğmuş Asliye Hukuk Hâkimliği Duruşma günü: 18.09.2006 günü Saat: 09.50 Tarihi: 26.7.2006 Nosu: 2005/637 Davacı: Fatma Demir Davalı: Murat Berber, Mevlüt ve Sultan oğlu, 04.06.1979 d.lu KonyaÇumra ilçesi, Güvercinlik Mah. nüf. kayıtlı. Dava dilekçesinde aylık 300.00 YTL iştirak nafakasının tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın yetkisizlik nedeniyle reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. YARGITAY KARARI Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü Davada iştirak nafakasının tahsili istemiyle davacının ikametgahı mahkemesinde dava açılmış, mahkemece, süresinde yetki itirazında bulunulduğu ve davalının yerleşim yerinin Serik olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. Hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Yürürlüğe giren 4721 sayılı Medeni Kanun’un 177. maddesi İle: ‘‘Boşanmadan sonra açılacak nafaka davalarında nafaka alacaklısı (davacı)nın yerleşim yeri mahkemesi yetkilidir’’ hükmü düzenlenerek kesin yetki kuralı konulmuştur. Kesin yetki hükmü bulunan bir dava yalnız kesin yetkili mahkemede açılabilir. Taraflar yetki sözleşmesi ile, kesin yetkili mahkemenin yanında başka bir mahkemenin yetkili olduğunu da kararlaştıramazlar. Kesin yetki kuralı dava şartı olup mahkemece resen gözetilmesi gerekir. Ayrıca tarafların iradesine tabi olmayan, resen dikkate alınması gereken ve kamunun genel menfaatine uygun olan bu düzenleme aynı zamanda kamu düzenine ilişkin emredici bir hukuk normudur. 4722 sayılı Türk Medeni Kanunun Yürürlüğü Ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’un 2. maddesine göre de; Türk Medeni Kanunun kamu düzeni ve genel ahlakı sağlamaya yönelik kuralları, hakkında ayrık bir hüküm bulunmayan bütün olaylara uygulanır. Bu bakımdan eski hukukun Türk Medeni Kanuna göre kamu düzeni ve genel ahlaka aykırı olan kuralları, bu kanun yürürlüğe girdikten sonra hiçbir suretle uygulanamaz.’’ Diğer taraftan 743 sayılı Medeni Kanunda boşanmadan sonra açılacak nafaka davasında yetkili mahkemeye ilişkin bir düzenleme bulunmamakta olup bu boşluk yargısal içtihatlarla doldurulmak suretiyle HUMK’nun genel hükümleri nafaka uyuşmazlıklarında uygulana gelmiştir. Dolayısı ile kanun koyucu bu boşluğu gidermek ve kamu düzenini sağlamak amacıyla kesin yetki kuralının görülmekte olan tüm nafaka uyuşmazlıklarına uygulanmasını öngörmüştür. Tüm bu hususlar dikkate alınarak somut olaya bakıldığında; davalının 6.5.2005 tarihinde açıklığı, kesin ve kamu düzenine ilişkin 4721 sayılı yasanın 177. maddesindeki yetki kuralının resen uygulanmadığı anlaşılmaktadır. HUMK.’nun 74 ve devamı maddeleri gereğince hakim kanunları kendiliğinden uygulamak zorundadır. Buna rağmen delillerin yanılgılı değerlendirilmesi sonucu mahkemenin yetkisizliği yönünde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup uygulama doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.’nun 426. maddesi gereğince bozulmasına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 27.10.2005 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. Basın: 44301 CUMHURİYET 15 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle