Katalog

7 AĞUSTOS 2006 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 Yılmaz, Ağar ve Mumcu’nun olumsuz görüşlerine rağmen ANAYOL için girişimlerini sürdürüyor ANAVATAN’ da tedirginlik Orgeneral Özkök Sinop’ta ? SİNOP (AA) Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök, Sinop’un Ayancık ilçesinde çeşitli ziyaret ve incelemelerde bulundu. Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Yener Karahanoğlu ve Donanma Komutanı Oramiral Muzaffer Metin Ataç’la birlikte Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’na ait bir firkateynle Sinop’a gelen Orgeneral Özkök, Ayancık ilçesinde Kaymakam Mustafa Hotman’ı ziyaret etti ve sonra da İskele Meydanı’nda Ayancık Kaymakamlığı ve Belediyesi tarafından oluşturulan Yöresel El Sanatları Sergisi’ni gezdi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Eski Başbakan Mesut Yılmaz, merkez sağda Anavatan Partisi ile DYP’yi bütünleştirme hedefine dönük girişimleri doğrultusunda bu hafta eski Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel ile DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar’ın da aralarında bulunduğu bazı kişilerle görüşmeler yapacak. Yılmaz’ın bu girişimleri ve Anavatan Partisi’nde siyaset yapma kararı, partide tedirginlik yarattı. Yılmaz’ın Anavatan Partisi’nde siyaset yapması durumunda, kendisini Yüce Divan’a gönderen CHP kökenlilerin de aralarında yer aldığı milletvekilleriyle birlikte siyaset yapmak zorunda kalacağına dikkat çekildi. Eski Başbakan Mesut Yılmaz, Yüce Divan yargılamasının tamamlanmasının ardın ? Mesut Yılmaz’ın birlik turlarından sonuç alamayıp Anavatan Partisi’nde siyaset yapması durumunda, kendisini Yüce Divan’a gönderen CHP kökenlilerin de aralarında yer aldığı milletvekilleriyle birlikte siyaset yapmak zorunda kalacağına dikkat çekiliyor. dan Rize’de bir miting yaparak aktif siyasete döndü. Mesut Yılmaz’ın Karadeniz Bölgesi’ndeki ziyaret ve görüşmelerinin ardından başkente gelerek bazı görüşmeler yapacağı kaydedildi. Yılmaz’ın eski Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar ve eski TBMM başkanlarından Hüsamettin Cindoruk ve eski hükümet ortağı, kabine arkadaşı Hüsamettin Özkan’la görüşmeler yapması planlanıyor. Yılmaz, bu görüşmelerini ağustos ayı boyuncada sürdürecek ve ardından eylül ayında siyasal yaşamıyla ilgili kesin kararını verecek. Yılmaz’ın merkez sağda güçlü bir alternatif yaratma, yeni ANAYOL arayışlarının sonuç vermesi konusunda iyimser beklentilerin çok az olması dikkati çekti. Hem Anavatan Partisi Genel Başkanı Erkan Mumcu, hem de DYP yöneticileri iki partinin bütünleşmesi planlarına sıcak bakmıyor. Yılmaz, girişimlerinden sonuç alamazsa Anavatan Partisi’nde politika yapacağını açıkladı. Yılmaz ‘‘Erkan Mumcu ile 5 saat görüştüğünü, aşağı yukarı her şeyde anlaştıklarını’’ söylerken, ertesi gün ‘‘anlaşma’’ açıklamasına yalanlama geldi. Erkan Mumcu, ‘‘Üzerinde anlaşma, mutabakat olacak bir tasarı söz konusu değil. Yanlış anlamaya meydan vermemek lazım’’ açıklaması yaptı. Anavatan Partisi’nin internet sitesinde ‘‘Rize Yılmaz’ı bağrına bastı’’ başlıklı fotoğraflı haberde Yılmaz’ın ‘‘Benim Anavatan dışında başka bir yerde politika yapmam yakışık almaz’’ sözlerine yer verildi. Ancak Yılmaz’ın Anavatan Partisi’ne dönmesi ve partinin başına geçmesi senaryoları tartışma yarattı. Yılmaz, ANAVATAN’da siyaset yapması durumunda kendisini Yüce Divan’a gönderen milletvekilleriyle aynı çatı altında yer alacak. Mesut Yılmaz, TBMM’de 13 Temmuz 2004 tarihinde Türkbank soruşturma komisyonu raporu doğrultusunda 429 oyla Yüce Divan’a sevk edildi. Oylamada sadece 15 milletvekili ret, 3 milletvekili de çekimser oy kullandı. Anavatan Partisi’nde bugün CHP kökenli 8 milletvekili bulunuyor. O tarihlerde Erkan Mumcu, kabinede AKP’li bakan olarak görev yapıyordu. AKP ve CHP’lilerin büyük çoğunluğunun Yılmaz’ın Yüce Divan’a sevki yönünde oy kullandıkları göz önüne alındığında, Yılmaz, Anavatan Partisi’nde siyaset yaparsa kendisini Yüce Divan’a gönderen milletvekilleriyle birlikte siyaset yapmış olacak. Bu nedenle özellikle CHP kökenli milletvekillerinin Yılmaz’ın dönmesi ve partinin başına geçmesi senaryolarından tedirgin oldukları kaydedildi. GfK ARAŞTIRMASI Politikacı dünyaya güven vermiyor ? 20 ülkede 19 bin 674 kişi ile yüz yüze görüşerek gerçekleştirilen araştırmanın sonuçlarına göre, en az güvenilenler sıralamasında ilk sırayı politikacılar alırken onları sırasıyla üst düzey yöneticiler ve gazeteciler izliyor. ANKARA (AA) Uluslararası Araştırma Şirketi GfK’nin 20 ülkede yaptığı araştırmanın sonuçlarına göre, en az güvenilenler sıralamasında politikacılar, üst düzey yöneticiler ve gazeteciler bulunurken, en güvenilir bulunan kurumlar arasında doktorlar, öğretmenler ve ordu geliyor. Türkiye’de de en çok orduya, öğretmene ve doktora güveniliyor. GfK’den yapılan açıklamada, araştırma şirketinin, ‘‘Güven Endeksi Araştırması’’nı, Belçika, Danimarka, Almanya, Finlandiya, Fransa, Yunanistan, İngiltere, İtalya, Avusturya, İspanya, İsveç, İsviçre, Bulgaristan, Polonya, Çek Cumhuriyeti, Macaristan, Rusya, Romanya, ABD ve Türkiye’de 19 bin 674 kişi ile yüz yüze görüşerek gerçekleştirdiği bildirildi. Araştırma kapsamında doktorlar, öğretmenler, ordu, polis, din adamları, avukatlar, gazeteciler, yöneticiler ve politikacılar olmak üzere 9 meslek grubuna duyulan güven düzeyi sorgulandı. Araştırma sonuçlarına göre, 20 ülkede en düşük endeks değerini politikacılar alırken, onları yöneticiler ve gazeteciler izledi. En yüksek endeks değerini ise doktorlar ve öğretmenler aldı, onları ordu, polis ve din adamları izledi. Araştırmaya göre, Türkiye en çok orduya, öğretmenlere ve doktorlara güveniyor. Orduya en az güvenen ülke yüzde 45 ile Rusya olurken Türkiye’de ise yüzde 91 ile en güvenilen kurum ‘‘ordu’’. Türkiye’de orduyu yüzde 90 ile ‘‘öğretmenler’’, yüzde 89 ile ‘‘doktorlar’’ izliyor. Polise güvenenlerin oranı ise yüzde 78. Din adamlarına güvenenlerin en az olduğu ülke yüzde 36 ile Yunanistan olurken, din adamına güvenenlerin en çok olduğu ülke ise yüzde 80 ile Romanya oldu. Romanya’yı yüzde 69 ile Türkiye ve ABD, yüzde 67 ile İngiltere ve İsveç izliyor. Batı, Orta Avrupa ve ABD baz alındığında, gazetecilere, araştırmaya katılanların sadece yüzde 39’unun güvendiği görülürken gazetecilere güvenenlerin en fazla olduğu ülke yüzde 64 ile Romanya, en düşük olduğu ülke ise yüzde 20 ile İngiltere. Türkiye’de ise gazetecilere güven yüzde 40. Araştırmaya göre, üst düzey yöneticilere güvenenlerin oranı Batı Avrupa’da yüzde 32 iken, Türkiye’de üst düzey yöneticilere yüzde 43 güveniliyor. 2005 yılında yapılan ‘‘Güven Endeksi Araştırması’’nda, Türkiye’de politikacılara güvenenlerin oranı yüzde 32 iken bu oranın 2006’da yüzde 23’e düştüğü görülüyor. Güven listesinde son sırada bulunan politikacılara Avrupa’da duyulan güven sadece yüzde 14 olurken Danimarka politikacılara güvenenlerin en fazla olduğu ülke. ABD’de ise politikacılara güvenin, 2005 yılına kıyasla yüzde 15’ten yüzde 25’e yükseldiği görülüyor. Dikili Festivali sürüyor ? DİKİLİ (Cumhuriyet) Ege 78’liler Dayanışma ve Demokrasi Derneği üyesi Cemal Çakıcı, ‘‘12 Eylül’ü ve Amerika Birleşik Devletleri’nin emperyalist planlarını kavrayamadan geleceğimize ve gençliğimize yön veremeyiz’’ dedi. Dikili Belediyesi tarafından düzenlenen Dikili Barış Demokrasi ve Emek Şenlikleri’nin ‘‘Gençlik Günleri’’ temasıyla düzenlenen üçüncü hafta etkinlikleri panellerle ve konserlerle devam ediyor. Önceki gün Levent Kafe’de düzenlenen ve Ege 78’liler Dayanışma ve Demokrasi Derneği Başkanı Servet Ali Çınar ve Cemal Çakıcı’nın konuşmacı olarak katıldıkları ‘‘Dünden Bugüne Gençlik’’ konulu panel, 78 kuşağının temsilcileri kadar Dikilili gençler tarafından da ilgiyle izlendi. Y ILMAZ, AKP’YE YÜKLENDİ ‘Erdoğan Rize’den aday olsun’ ÖMER ŞAN Yurtseverlik yürüyüşü ? ANKARA (ANKA) Emekli Tankçı Yüzbaşı Murat Papuç’un, ‘‘Türkiye’yi ABD’nin Ortadoğu politikalarının saldırı üssü ve suç ortağı haline getirme politikalarını’’ protesto etmek gerekçesiyle Adana İncirlik’ten başlattığı ‘‘ABD def ol, bu memleket bizim’’ yürüyüşü dördüncü haftasına girdi. Halen yürüyüşün KonyaKulu durağında bulunan Murat Papuç, her gün ortalama 30 kilometre dolayında yürüdüğünü, kendisine her durakta 20 dolayında vatandaşın eşlik ettiğini söyledi. Yol boyunca geçtiği köy, kasaba ve kentlerde vatandaşların yakın ilgisiyle karşılaştıklarını belirten Papuç, kendilerinin de zaman zaman rastladıkları tarım işçilerine yardım ettiklerini söyledi. RİZE Siyasete dönen eski başbakanlardan Mesut Yılmaz, memleketi Rize’de sürdürdüğü gezide AKP hükümeti ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a yüklendi. Önceki gün Salarha bölgesinde çay üreticileri ve vatandaşlarla görüştükten sonra Çayeli, Pazar, Fındıklı ve Ardeşen ilçelerini de ziyaret eden Yılmaz, Ardeşen’de düzenlenen mitingde Başbakan Erdoğan’a ‘‘hodri meydan’’ dedi. Yılmaz’ın akşam saatlerinde düzenlediği basın toplantısı da uydudan yayın yapan bölgesel Karadeniz TV’den canlı yayımlandı. Başbakan Erdoğan’ın önümüzdeki ilk seçimlerde kendisi gibi Rize’den aday olmasını isteyen Yılmaz, ‘‘Buna cesaret edemez. Eğer Rize’den aday olursa biz de sürprizimizi hazırlar, çıkarır kasetlerini önüne koyarız’’ diye konuştu. İktidarı ‘‘acemiler mangası’’ olarak nitelendiren Yılmaz dış politikanın bu hükümete emanet edilemeyecek kadar ağır bir yükü olduğunu ifade ederek ‘‘Hükümetin dış politikası yok. Dış politikayı fındık tüccarı yapıyor’’ dedi.Gazetecilerin ülke gündemine ilişkin sorularını yanıtlayan Me sut Yılmaz, Rahşan Ecevit’in ‘‘AKP’ye karşı birleşme girişimi’’yle ilgili olarak ‘‘Bu girişimlerle Türkiye’de yaratılmak istenen cephe politikası AKP ve CHP’ye yaramaktadır. Türk seçmeni diğer partileri nasıl aştıysa AKP’yi de öyle aşacaktır. ’’ diye konuştu. Erken seçim ve Cumhurbaşkanlığı seçimlerine de değinen Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü:‘‘Hükümetin türban konusunda olduğu gibi bazı konularda ve Cumhurbaşkanlığı seçimi konusunda samimi olmadığını düşünüyorum. Bir yıl içerisinde de 6 ay içerisinde de seçime gidilebilir ama tahminim seçimler normal süresinden önce yapılacaktır.’’ Trabzon’un Akçaabat ilçesi Belediye Başkanı Şefik Türkmen’i de ziyaret eden Yılmaz, Türkiye’nin sorunları ile bunların çözüm yollarını araştırmış bir iktidar alternatifi sunmayı planladıklarını söyledi.Yılmaz, ‘‘Dar parti anlayışı ile hareket etmeyeceğiz. Türkiye’de vatandaşlarımızın büyük bir kısmını temsil eden, muhafazakâr, milliyetçi ama yenilikçi, modern, çağdaş ve sosyal adaletçi bir anlayışı Türk siyasetine yeniden hâkim kılmaya çalışacağız’’ dedi. Erkan Mumcu, Kaş Kaymakamlığı ve Gömbe Belediyesi’nce Gömbe Yaylası’nda düzenlenen ‘‘2. Batı Akdeniz Yörük Türkmen Şenliği’’ne katıldı. Kendisine ayrılan yörük çadırında gazetecilerin sorularını yanıtlayan Mumcu’ya Yılmaz’ın siyasete dönüşüne ilişkin sorular soruldu. (Fotoğraf: AA) Erkan Mumcu, açıklamaların yanlış anlaşıldığını savundu: Yılmaz’ın makam talebi yok ANTALYA (Cumhuriyet Bürosu) Anavatan Partisi Genel Başkanı Erkan Mumcu, partisinin eski genel başkanı Mesut Yılmaz’ın siyasete dönmek istemesiyle ilgili açıklamalarının yanlış anlaşıldığını belirterek ‘‘Sayın Yılmaz net bir biçimde siyasetteki bundan sonraki varlığının hiçbir makam ve mevki talebine dayalı olmayacağını açıkça ifade etti’’ dedi. Mumcu, Kaş Kaymakamlığı ve Gömbe belediyesince Gömbe Yaylası’nda düzenlenen ‘‘2. Batı Akdeniz Yörük Türkmen Şenliği’’ne katıldı. Şenlik alanına girişte kendisine ayrılan Yörük çadırında gazetecilerin sorularını yanıtlayan Mumcu, Mesut Yılmaz’ın basında çıkan açıklamalarının yanlış anlaşıldığını savundu. Yılmaz’ın bundan sonra siyasetteki varlığının hiçbir makam ve mevki talebine dayalı olmayacağını açıkça ifade ettiğini belirten Mumcu, şunları söyledi: ‘‘Kendisinin herhangi bir görev talep etmesi söz konusu olmadığı gibi, bir biçimde görevlendirilmesi de söz konusu değil. Ben kendisini mahkeme sonrası ‘geçmiş olsun’ demek amacıyla ziyaret ettim. Bu ziyarette geçmişten bugüne pek çok ülke meselesini ele aldık. Kendisi bana, mahkeme sonrasında kamuoyuna açıkladığı gibi merkezde birleşik ve yeni oluşumun mümkün olup olmadığı, güçlü bir oluşumun ortaya çıkarılıp çıkarılamayacağı konusundaki arayışlarına devam edeceğini ifade etti. Ben kişisel olarak saygıyla karşıladığımı, ancak buna çok ihtimal vermediğimi, gerçekçi ve gerçekleşebilir bulmadığımı kendisine ifade ettim. Kendisi de zaten bunun zorluklarını söyledi. Ama haberlere bakıldığında sayın Yılmaz’a haksızlık edildiğini görüyorum. Çünkü Sayın Yılmaz net bir biçimde siyasette herhangi bir kariyer, herhangi bir pozisyon arayışıyla dönmek arzusunda olmadığını, ama uzun yılların bilgi ve tecrübesini hiçbir karşılık beklemeden sunarak milletin hafızasında doğru bir yer edinmek istediğini ifade ediyor.’’ Mumcu, bir gazetecinin, ‘‘Yılmaz ANAV ATAN’a genel başkan olarak dönmek isterse, tavrınız ne olur’’ şeklindeki sorusuna ise, ‘‘Böyle farzı mahal şeyler üzerine konuşmak şık olmaz’’ diye yanıt verdi. DEMİRAY VE SÖZEN’DEN KİTAP Karayalçın, CHP dışında sağlanacak bir birlikteliğin geniş destek bulacağını söyledi ‘Türkiye’nin ABD ve AB denklemi’ ANKARA (AA) Orhan Gökçe, Uğur Demiray ile Edibe Sözen’in hazırladığı ‘‘Türkiye’nin ABD ve AB Denklemi’’ adlı kitap, uzman gözüyle, Türkiye’nin ABD ve AB ile ilişkileri, 11 Eylül öncesi ve sonrası, Büyük Ortadoğu Projesi, Batı’da Türk imajı, Avrupa’da Türkler ve Türklerin AB’ye bakışı konularını irdeliyor. Eser Orhan Gökçe’nin ‘‘11 Eylül Sonrası Dünyasında ABDTürkiyeAvrupaOrtadoğu’’, Orhan Gökçe ile Birol Akgün’ün ‘‘11 Eylül’ün TürkiyeABD ve TürkiyeAB İlişkilerine Etkisi’’, Erkan Yüksel’in ‘‘ABD Medyasında Türkiye İmajı’’, İncilay Cangöz’ün ‘‘New York Times ve Washington Post Gazetelerinde 1 Mart Tezkeresinin Temsili’’, Nezih Orhon’un ‘‘ABD ve Batı Ülkelerini Nasıl Görüyoruz?’’, Gülise Gökçe’nin ‘‘TürkiyeAB İlişkileri’’, ‘’Almanlar’ın Gözüyle TürkiyeAB İlişkileri’’, Orhan Gökçe’nin ‘‘Alman Kamuoyunda Türk İmajı’’, İrfan Çiftçi’nin ‘‘Avrupa’da Türk İmgesi’’, Aynur Örnek ile Uğur Demiray’ın ‘‘Türk Medyasının, Halkının Batıya Bakışı ve Beklentileri’’, Suat Gezgin’in ‘‘Avrupa’da Türkler’’, İnal Cem Aşkun’un ‘‘Atatürk ve Batı Karşısında Çağdaş Uygarlık Anlayışı ile Devrim Yorumu’’ adlı değerlendirmelerinden oluşuyor. Zonguldak DSP’ye atama ? ZONGULDAK (AA) ‘Yeni bir sol anlayış gerekli’ ANTALYA (Cumhuriyet) SHP Genel Başkanı Murat Karayalçın, Türkiye’de yeni bir sol anlayışın gelişmesi gerektiğini belirterek, ‘‘Bunu da gerçek demokratlar olarak bizler sağlayacağız’’ dedi. Karayalçın, partisinin Antalya Merkez İlçe Örgütü 1. Olağan Kongresi’nde, SHP olarak lider sultasına yer vermeyen tek parti olduklarını söyledi.Türkiye Cumhuriyeti’nin imalat sanayiinde 26 yıldır yatırım yapmadığını belirten Karayalçın, iktidarın sadece ‘‘kendi yandaşlarına’’ yatırım olanakları verdiğini söyledi. İllerde uygulanan teşvik yasasını da eleştiren Karayalçın, ‘‘Bu uygulama sınıflaşmayı ve iller arasındaki hizipleşmeyi ortaya çıkarmaktadır. Türkiye’de toplumsal kimlikler üzerine bir siyaset anlayışı var. Türkiye bu anlayışı bir yana bırakarak toplumun her kesimini kucaklayan bir politika geliştirmelidir. Hiç kimse benim alt kimliğimle üst kimliğimle uğraşmamalıdır. Bu ülkeyi kuranlar Kurtuluş Savaşı’nı verirken bu kimliklere bakmadılarsa şimdi niye gündeme getiriliyor? Ben Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıysam kimse bana inanç ve etnik kimliğimi soramaz’’ diye konuştu. Mesut Yılmaz’ın siyasete döneceğine ilişkin açıklamalarını da değerlendiren Karayalçın, Yılmaz’ın ‘‘sağ partileri toplamaktan ve sağı iktidar yapmaktan bahsettiğini’’ anımsatarak, solun ise bütünleşmeden kaçındığına işaret etti. Antalya’da çeşitli açılışlara da katılan Karayalçın, AKP ve CHP’nin, ‘‘siyasi partilere yardımların kesilmesi, RTÜK koltuklarının paylaşımı ve seçim barajı konusunda stratejik ortaklık içerisinde’’ olduğunu söyledi. Solda birlikteliği savunduklarını dile getiren Karayalçın, ‘‘Solda iltihak değil, ittifak olmalıdır. CHP bundan yana değil. Yine kendisine iltihak edilmesini istiyor. Sosyal demokratlar bir araya gelip ortak bir başbakan adayı ortaya çıkarmalıdır. CHP dışında sosyal birliktelik sağlanacaksa geniş bir destek bulacaktır’’ diye konuştu. Karayalçın Antalya’da partisinin kongresine katıldı. (AA) Alaborina Restoran’da düzenlenen toplantıda, geçen ay eski il başkanı Cihan Yılmaz ve il yönetiminin genel merkez tarafından görevden alınmasının ardından DSP Zonguldak il başkanlığına Ahmet Kuz getirildi. Kuz, burada yaptığı konuşmada, yeni yönetimin yaklaşık 2 ay sonra gerçekleştirilecek il olağan genel kuruluna kadar görev yapacağını, bu süreçte kırgınları barışmaya davet edeceklerini kaydetti. CUMHURİYET 05 K