23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 20 TEMMUZ 2006 PERŞEMBE 4 AKP: BUGÜN İÇİN İHTİYAÇ YOK HABERLER Washington, olası bir operasyona karşı olduğunu Dışişleri Bakanlığı sözcüsü aracılığıyla bir kez daha ilan etti ‘Meclis toplansın’ istemine ret ? CHP Grup Başkanvekili Topuz’un öneriyi ilettiği AKP Grup Başkanvekili Salih Kapusuz, TBMM’nin olağanüstü toplanmasına gerek olmadığını söyledi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Grup Başkanvekili Ali Topuz, Türkiye’nin kendi gücü ve kararıyla sınır ötesi harekât yapması gerektiğini belirterek parlamentonun desteğini almak için AKP’den Meclis’i olağanüstü toplantıya çağırmasını istedi. Topuz’un öneriyi ilettiği AKP Grup Başkanvekili Salih Kapusuz ise bugün için TBMM’nin olağanüstü toplanmasına ihtiyaç olmadığını söyledi. CHP Grup Başkanvekili Ali Topuz, parlamentoda düzenlediği basın toplantısında, ABD’nin Ankara Büyükelçisi Ross Wilson, ardından da ABD Dışişleri Sözcüsü’nün Türkiye’nin sınır ötesi operasyon düzenlemesinin doğru olmadığı yönündeki açıklamalarına dikkat çekti. Wilson’ın Irak’ta artık ‘‘Türkiye’nin ortağı olan ABD’nin bulunduğunu’’ söylediğine dikkat çeken Topuz, ‘‘Büyükelçi, ‘Siz eğer ABD’den habersiz Irak’a girerseniz yalnız Irak’a değil, ABD’ye karşı da girişimde bulunmuş olursunuz’ diyor. Aba altından sopa gösteriyor’’ diye konuştu. Erdoğan’ın büyükelçiyi hedef alıp ona tepki göstermesinin anlamlı olmadığını belirten Topuz, ‘‘Büyükelçi, ABD Başkanı’nın kendisine verdiği yetkiyle konuşuyor. Eğer saldırılması gereken, haşlanacak bir yer varsa o da ABD hükümetidir’’ görüşünü dile getirdi. kararını geciktirmeden vermesi gerektiğine işaret eden Topuz “Eğer gecikirse vereceğimiz şehitlerin sorumluluğunu, gecikmeye neden olan herkes taşıyacaktır.’’ Ali Topuz, bu gelişmeler üzerine önceki gün AKP Grup Başkanvekili Salih Kapusuz’la telefonla görüşerek sınır ötesi harekât dahil terör konusunda alınacak önlemleri tartışmak üzere hükümetin Meclis’i olağanüstü toplantıya çağırmasını önerdiklerini söyledi. Bunun üzerine AKP Grup Başkanvekili Kapusuz ise akşamüstü yaptığı açıklamada, konuya ilişkin Erdoğan’la görüştüğünü, Meclis’in olağanüstü toplanmasına ihtiyaç olursa diğer partilerle de işbirliği yaparak toplantıya çağırabileceklerini, ancak bugün için olağanüstü toplantıya ihtiyaç olmadığını bildirdi. MGK ve Terörle Mücadele Üst Kurulu’nun değişmez gündem maddelerinin terörle mücadele olduğunu anımsatan Kapusuz, hükümetin bu konuda gerekli tedbirleri aldığını, bu konuyla ilgili olarak kamu kurum ve kuruluşlarının her türlü ihtiyaçlarının karşılandığını söyledi. Türkiye’nin bütün platformlarda terörle mücadeleye açık destek verdiğini anlatan Kapusuz, ‘‘Terörden çok çekmiş bir ülke olarak zaten farklı bir tavır içinde olmamız mümkün değil’’ diye konuştu. Hükümetin son Bakanlar Kurulu toplantısından sonra terörle mücadele için gerekli bütün talimatları verdiğini kaydeden Kapusuz, Türkiye’nin kendi gücü ve kararlılığı ile terörle mücadele için bütün imkânları kullanacağını, bu konuda gerekli talimatların da verildiğini söyledi. Kapusuz, sınır ötesi harekât için hükümetin Meclis’ten yetki almasına gerek olmadığını da sözlerine ekledi. ABD harekâta soğuk ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, ABD Büyükelçisi Ross Wilson’a tepki göstermesinin ardından, Washington yönetimi ‘‘Kuzey Irak’a Türk müdahalesine karşı olduğununu’’ bir kez daha dile getirdi. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Sean McCormack, Türkiye’nin müdahalesini desteklemedikleri mesajını verdi. ABD Büyükelçiliği de ‘‘ABD ve Irak hükümetiyle birlikte çalışmak Türkiye’nin güvenliğini arttırmanın temel unsuru olabilir’’ açıklamasını yaptı. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Sean McCormack, düzenlediği basın toplantısında, terör örgütü PKK üyelerinin Kuzey Irak’tan Türkiye’ye girerek düzenlediği saldırıla ? ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü McCormack, Türkiye’nin müdahalesini desteklemedikleri mesajını verirken büyükelçilik de ‘‘ABD ve Irak hükümetiyle birlikte çalışmak Türkiye’nin güvenliğini arttırmanın temel unsuru olabilir’’ açıklamasında bulundu. ra karşılık Türkiye’nin sınır ötesi bir operasyon düzenlemesi durumunda ABD’nin buna destek verip vermeyeceği sorusunu yanıtladı. Sözcü, sınır ötesi operasyonlarla ilgili, ‘‘Bunun geçmişte de desteklediğimiz bir şey olduğuna inanmıyorum. Bizim desteklediğimiz, Irak’taki çokuluslu güçlerle, Irak hükümeti ve Türk hükümetinin bir araya gelerek, istihbarat değişiminde bulunması ve Türk halkına yönelik bu terör tehdidine beraberce karşılık vermeye çalışmasıdır’’ dedi. ‘‘PKK’nin terörist bir örgüt olduğu konusunda daima açık konuştuklarını’’ kaydeden sözcü, ‘‘PKK’yi öyle görüyoruz. Bu terör saldırılarında Türk askerlerinin hayatını kaybetmesini endişe verici olarak görüyoruz. Yapmaya çalıştığımız, bu tehdide karşılık vermeye çalışan üçlü mekanizmanın daha güçlü olmasını sağlamak. Bu konular ABD Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice’ın, hem Ankara’ya gittiğinde, hem de Washington’ı ziyaret eden Dışişleri Bakanı Abdullah Gül ile konuştuğu konulardı’’ diye konuştu. günlerde Büyükelçi Ross Wilson tarafından yapılan açıklamaların, Türkiye’nin karşı karşıya olduğu güvenlik tehditleri karşısında kendini ve halkını savunma hakkı bulunmadığı şeklinde yanlış yorumlandığını’’ bildirdi. ABD’nin Ankara Büyükelçiliği’nden yapılan yazılı açıklamada, ‘‘Bu yorum, Amerika Birleşik Devletleri hükümetinin görüşünü yansıtmamaktadır ve büyükelçinin sözlerinde de böyle bir niyet söz konusu değildi’’ denildi. Her ülke gibi Türkiye’nin de kendini ve halkını savunma hakkı ve ‘Hükümetle yakın işbirliği’ ABD’nin Ankara Büyükelçiliği dün yaptığı yazılı açıklamada, ‘‘Son zorunluluğu olduğu ifade edilen açıklamada şöyle denildi: ‘‘Elli yıldan uzun bir zamanda müşterek savunma ve güvenliğe adanmış bir ittifakın üyeleri olarak omuz omuza verdik. Kısa süre önce, terorizmle mücadele ile PKK ve bağlantılarıyla mücadelenin de dahil olduğu, iki tarafı ilgilendiren bütün meseleler üzerinde birlikte çalışma sözü verdik. ABD ve Irak hükümetiyle birlikte çalışmak Türkiye’nin güvenliğini arttırmanın temel unsuru olabilir. Ülkelerimiz PKK ve karşı karşıya olduğumuz diğer güvenlik tehditleriyle birlikte mücadele ederken Türkiye ve Başbakan (Recep Tayyip) Erdoğan hükümetiyle yakın işbirliğimizi devam ettirme isteğindeyiz.’’ AHMET TÜRK: ŞEMDİNLİ DAVASI ‘Sınır ötesi harekât çözüm değil’ DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) Demokratik Toplum Partisi (DTP) Genel Başkanı Ahmet Türk, çatışmalarda ölen askerlerin acılarını yüreklerinde hissettiklerini belirterek sınır ötesi operasyonların çözüm olmadığını söyledi. Türk, Irak Kürdistan Demokrat Partisi lideri Mesud Barzani ve Irak Cumhurbaşkanı, Kürdistan Yurtseverler Birliği lideri Celal Talabani’nin de PKK sorununu Türkiye’nin iç sorunu olarak gördüğünü savundu. Son günlerde çatışmalarda ölen 13 askerin acılarını yüreklerinde hissettiğini söyleyen Türk, ‘‘Gergin süreç, Türkiye’ye hiçbir şey kazandırmayacak. Başbakan Erdoğan’ın İsrail ve Filistin çatışmasıyla ilgili bir sözünü hatırlatmak istiyorum; ‘Şiddet şiddeti doğurur’ demişti. Olayla böyle bakmak gerekir. Filistin halkına yönelen saldırıyı biz de kınıyoruz. Sorular diyalogla, sağduyu ile çözülmeli’’ diye konuştu. Kararda 13 çelişkiye yer verildi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Şemdinli davası gerekçeli kararında, sanıkların mahkumiyetine dayanak olarak 43 kanıt yer alırken, sanıkların düştüğü ‘‘çelişkiler’’ de ayrıntılı olarak irdelendi. İtirafçı Veysel Ateş, patlama anında Ali Kaya’nın ‘‘aptes almak ve loto oynamaya gittiğini’’, astsubaylar ise haber elemanları ile görüşmek için araçtan indiklerinde patlama olduğunu söyledi. Sanık Kaya’nın 23 kez operasyonlar nedeniyle ödüllendirildiği, ancak istihbarat görevinin bulunmadığı vurgulandı. Şemdinli’de 9 Kasım 2005 tarihinde Seferi Yılmaz’a ait Umut Kitabevi’nin bombalanmasıyla ilgili Van 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın sonucunda mahkeme hazırladığı 145 sayfalık gerekçeli kararında, Ali Kaya ve Özcan İldeniz’in 39 yıl 5’er ay hapis cezasına çarptırılmasına 43 ayrı kanıt gösterdi. Van 3. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından hazırlanan gerekçeli kararda, tutuklu sanıklar Astsubay Başçavuş Ali Kaya, Özcan İldeniz ile PKK itirafçısı Ateş’in bir örgütün faaliyeti kapsamında anlaşarak, bombalamayaralamaöldürme ve öldürmeye teşebbüs suçlarını birlikte işledikleri belirtildi. Gerekçeli kararda, sanıkların düştüğü ‘‘çelişkilere’’ de yer verildi. Gerekçeli kararda dikkat çekilen çelişkilerden bazıları şöyle: ? Olay sonrasında diğer sanıklardan ayrı olarak emniyette gözaltına alınan Veysel Ateş, Şemdinli’ye ulaştıklarında Özcan İldeniz’in aptes almak için camiye gideceğini ve Sayısal Loto oynamak için kupon alacağını, araçtan inerken patlamanın olduğunu söyledi. Koruma adı altında alay komutanlığında tutulan astsubay Ali Kaya ise Özcan’ın tuvalete gitmek ve bu esnada da haber elemanları ile irtibata geçip konuşmak amacıyla araçtan inerken patlamanın meydana geldiğini söyledi. İki gün boyunca onunla birlikte olan İldeniz de aynı yönde ifade verdi. ? Ali Kaya Şemdinli’ye gidiş amacını son zamanlardaki terör olayı konusunda istihbari bilgi toplama, Özcan ise Seferi Yılmaz’ın PKK örgütü ile olan irtibatını ortaya koymak için gittiklerini anlattı. ? Ali Kaya’nın, Veysel Ateş’i Şemdinli’ye götürme nedenlerinin Kürtçe bilmesi ve rehberlik yapması olduğunu söylediği belirtildi, ancak Kaya’nın kendisi de Kürtçe biliyordu. ? Sanıklar, olay sonrası tahrip edilen aracın tanınıyor olabileceğini ve patlamanın sorumluluğunu kendilerine (sanıklara) atma çabası olduğunu söylediler. Bir hafta önce alınan ve plakası da yeni olan aracın tanınması olanaksız. ? Kaya ve İldeniz ‘‘amirleri ile yaptıkları değerlendirmelerde Seferi’ye gelecek paketin ele geçirilmesinin kararlaştırıldığını, bunun için görevle Şemdinli’ye gittiklerini’’ söylediler. Bunun operasyonel bir faaliyet olduğu gündeme getirildiğinde ise amaçlarının bu durumu savcılığa bildirmek olduğunu savundular. ? Seferi Yılmaz’a paket geleceğine ilişkin istihbaratı telefonla Ayşe adlı bir kadının verdiği belirtildi. Ancak, bu görüşmeye ilişkin Telekom ile yapılan yazışmadan böyle bir kayıt dökümüne rastlanmadığı mahkemeye bildirildi. Gerekçeli kararda, sanık astsubay Ali Kaya’nın 23 kez ödüllendirildiği belirtildi. Ödüllerin ‘timleri çok iyi sevk ve idare etmek, bölücülerle kahramanca çarpışmak, teröristin sağ yakalanması’ konularını kapsadığı anlatıldı. Buna dayalı olarak ödüllendirildiği görev ve faaliyetlerinin jandarma istihbarat görevinin sınırları dışına taştığı değerlendirmesi yapıldı. Başbakan Erdoğan KKTC’ye hareketinden önce Esenboğa Havaalanı’nda soruları yanıtladı. (AA) ABD Büyükelçisi Wilson’a sert çıkan Başbakan geri adım attı Söylemini yumuşattı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Türkiye’nin Kuzey Irak’a sınır ötesi operasyon düzenlemesinin mantıklı olmadığını belirten ABD Büyükelçisi Ross Wilson’a ‘‘Kararı büyükelçi değil hükümet verir’’ diye tepki gösteren Başbakan Tayyip Erdoğan, dün söylemini yumuşattı. Erdoğan, ABD ve Irak ile büyükelçiler aracılığıyla görüşmelerin başladığını kaydederek ‘‘Buradan gelecek netice nedir, ne değildir bunları da görerek bu adımlar atılır, içeride ve dışarıda’’ dedi. Başbakan Tayyip Erdoğan, dün KKTC’ye hareketinden önce gazetecilerin sınır ötesi operasyon olasılığıyla ilgili sorularını yanıtladı. Erdoğan, ‘‘Sınır ötesi operasyon için bir beklenti var. Muhalefet partileri de buna tam destek verdi. Türkiye’nin şu andaki pozisyonu nedir’’ sorusu üzerine, Bakanlar Kurulu ve Terörle Mücadele Yüksek Kurulu toplantılarının yapıldığını ve hükümet sözcüsünün açıklamalarda bulunduğunu anımsattı. ‘‘Sürekli olarak bu konuda açıklama yapmak bu işi sulandırır’’ diyen Erdoğan, ilgili kurum ve kuruluşlar ile güvenlik güçlerinin çalışmalarını yürüttüklerini söyledi. Başbakan Erdoğan, şöyle konuştu: ‘‘Atılması gereken adımlar da bu plan içerisinde muhakkak atılacaktır. Dün de söyledik, biz birgün önce Cemil Bey’in de ifade ettiği gibi gerek Amerika, gerek Irak, bunlarla görüşmeleri zaten büyükelçileri Dışişleri Bakanlığı’na çağırmak suretiyle başlattık. Buradan gelecek netice nedir, ne değildir bunları da görerek bu adımlar atılır, içeride ve dışarıda. Bu işlerin boyutları var. Bunlar işin artık teknik detaylarıdır. Biz siyasiler olarak çalışmalarımızı yaptık, hedeflerimizi belirledik. Hedeflerimizi gerekli şekilde gerekli yerlere verdik. Bundan sonrası da zaten kendileri tarafından uygulanacaktır.’’ ‘‘Ülkenin huzuru ve mutluluğunu devlet ve millet el ele kaynaşarak yapmak durumundayız’’ diyen Erdoğan, siyasi partiler, medya kuruluşları ve sivil toplum örgütlerine çağrıda bulundu. Erdoğan, ‘‘Bu, bizler için milli meseledir. Bunu kalkıp da hiçbir zaman kimsenin bir siyasi rant haline dönüştürmemesi gerekir. Aklıselim şu anda egemendir ve bu istikamette de siyasi partilerimizin büyük bir çoğunluğu olumlu şekilde bu kanaate, düşünceye desteklerini vermektedir. Biz de kendilerine teşekkür ediyoruz’’ dedi. Çözüme katkı sağlamaz Şiddet ve insanların ölümünden yana olmadıklarını anlatan DTP Genel Başkanı Ahmet Türk, ‘‘20 yıl önce denenmiş yöntemlerle olayların üzerine gitmek hiçbir sorunun çözümüne katkı sağlamaz’’ dedi. Türk Silahlı Kuvvetleri’nin Kuzey Irak’taki PKK’li teröristlere karşı sınır ötesi operasyonlar yapılarak sorunun çözülemeyeceğini öne süren Türk şunları söyledi: ‘‘Sorunun barışçıl olarak çözümünden yanayız. Akan kanın durması için sorumluluk alalım. Demokrasiye sahip çıktığımız zaman sorun çözülür. Bu ülkede birlikte yaşam ve iç dinamiklerle sorun çözülür. Aksine sınır ötesi operasyonla sorun çözülmez. Sorunun demokratik yolla çözüleceğine inanıyorum.’’ Yeni çıkan Terörle Mücadele Kanunu’nun demokratik hakları rafa kaldıracağını söyleyen Türk, sorunun kökten çözümünden yana olduklarını belirtti. Karar gecikmeden verilmeli ABD’den gelen açıklamaların, konunun, ‘‘savsaklama dönemine’’ sürüklendiğini gösterdiğini kaydeden Topuz, sınır ötesi harekâtta ve terör yuvalarını ortadan kaldırmada, Irak ve ABD’den olumlu yanıt gelme ihtimalinin bulunmadığını belirtti. Türkiye’nin, bu konudaki DEUTSCHE BANK ‘PKK konusunda sabırlar taşıyor’ LONDRA/ANKARA (AA) Uluslararası yatırım bankası Deutsche Bank, Türkiye’de hükümet ve ordunun ‘‘Kuzey Irak’taki terör örgütü PKK’nin varlığı konusundaki sabrının taşmak üzere olduğu’’ yorumunda bulundu. Deutsche Bank tarafından yapılan analizde, üç gün önceki Bakanlar Kurulu toplantısı gündeminin ağırlıklı olarak terör olayları olduğu belirtilirken bu toplantının ardından, muhtemel bir sınır ötesi operasyonun işaretlerinin verildiği kaydedildi. Analizde, Türkiye’nin Irak hükümeti ve ABD’den, PKK ile Kuzey Irak’ta mücadele konusunda bir işbirliği istediği ifade edildi. Deutsche Bank analizinde, gerek hükümet gerekse ordunun ‘‘PKK konusunda sabrının taşmak üzere olduğu, muhtemel bir Kuzey Irak harekâtı için Silahlı Kuvvetler’in komuta kademesinde görev değişikliğinin yaşanacağı ağustos ayının sonuna kadar bekleme ihtimali bulunduğu ve bundan sonra geniş kapsamlı yurtiçi ve sınır ötesi operasyon başlatılabileceği’’ kaydedildi. Analizde, bu çerçevede Türkiye’de ekonomi gündeminin yerine terörle mücadele konusunun ön plana çıktığı ifade edilirken örnek olarak beklentilere rağmen yerli yatırımcıya dönük stopaj indirimine ilişkin kararın henüz çıkmaması gösterildi. DİYARBAKIR BAROSU BAŞKANI : TERÖRİST GÜR İÇİN HAKKÂRİ’DE TÖREN CMK uyarınca 292 avukat 2.5 milyon YTL alacaklı DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) Diyarbakır’da Ceza Muhakemesi Kanunu (CMK) uyarınca savunma üstlenen 292 avukatın 2 milyon 425 bin YTL alacaklı olduğu açıklandı. Diyarbakır Baro Başkanı Sezgin Tanrıkulu, CMK Uygulama Merkezi’ne kayıtlıyken ücretlerini alamadıkları gerekçesiyle istifa eden 292 avukatla ilgili basın açıklaması yaptı. Baro yönetim kurulu üyeleri ve avukatların da katıldığı toplantıda Tanrıkulu, 2005 yılı içerisinde Diyarbakır’da toplam 6 bin 418 dosyada 10 bin 575 kişi için 7 bin 215 avukat ataması yapıldığını söyledi. Bunlardan 10 bin 193’ünün sanık sıfatıyla yargılandığını belirten Tanrıkulu ‘‘Merkezimizce bu yargılamalar için 7 bin 153 müdafi ataması yapılmıştır. Atama yapılan 10 bin 193 sanıktan 2 bin 197’si çocuktur. Merkezce ayrıca 230 mağdur çocuk içinde avukat görevlendirilmiştir’’ dedi. 2006 yılının ilk yarısında karakol, savcılık, sorgu ve mahkeme süreçlerinde toplam 19 bin 965 kişiye CMK’den avukat atandığını anlatan Tanrıkulu ‘‘Diyarbakır Barosu Başkanlığı hesabına 2006 yılı için toplam 2 milyon 490 bin YTL gönderilmiştir. Bu miktar 2005 yılının son çeyreğinde CMK hizmetine karşılık meslektaşlarımıza yapılan ödemelerin karşılığıdır’’ diye konuştu. DTP’li belediye başkanı PKK’linin cenazesinde HAKKÂRİ (Cumhuriyet) Bingöl kırsalında geçen günlerde güvenlik güçleri ile girdiği çatışmada öldürülen PKK’li terörist Şemsettin Gür’ün cenazesi Hakkâri’de toprağa verildi. PKK’linin cenazesine DTP’li Hakkâri Belediye Başkanı Metin Tekçe ve DTP Hakkâri İl Başkanı Alaattin Ege de katıldı. Bingöl kırsalında güvenlik güçleri ile girdiği çatışmada öldürülen ve cenazesi Malatya’da ailesine teslim edilen PKK’li Gür’ün cenazesi dün sabah Hakkâri’ye getirildi. Polis ve jandarma ekipleri olası bir olaya karşı kentte geniş güvenlik önlemi aldı.Hakkâri Devlet Hastanesi morgundan alınan PKK’li terörist Şemsettin Gür’ün cenazesi, kapalı bir minibüsle Karşıyaka mahalle mezarlığına götürüldü. Burada yeşil, sarı, kırmızı renkli beze sarılı tabut, bir süre omuzlarda taşınarak ‘‘Şehitler ölmez’’ sloganı atıldı. DTP’li Belediye Başkanı Tekçe, DTP Hakkâri İl Başkanı Ege, eski DEHAP İl Başkanı Sabahattin Savuğcı’nın yanı sıra 300’e yakın kişinin katıldığı törende, Gür’ün cenazesi toprağa verildi. Törende Kürtçe bir konuşma yapan DTP Hakkâri İl Başkanı Alaattin Ege, AKP hükümetinin Kürt sorununa bir çözüm bulması gerektiğini söyledi. Cenaze töreninden sonra kalabalık, sessiz bir şekilde dağıldı. CUMHURİYET 04 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle