21 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
18 HAZİRAN 2006 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER SHP LİDERİ MURAT KARAYALÇIN 5 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Aygün, Cumhurbaşkanı’nı Meclis’in seçmemesi gerektiğini söyledi ‘Solu birleştirme sürecini destekliyoruz’ DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bü olarak ‘‘Müzakereler durursa durosu) SHP Genel Başkanı Murat rur’’ açıklamasına ilişkin de, Karayalçın, solda ittifak görüş ‘‘Başbakan’ın açıklaması bir kameleriyle ilgili olarak DSP’nin, rarlılığın göstergesidir. Biz AB’yi sol partilerin Eskişehir Büyükşe destekleyen bir partiyiz’’ diye kohir Belediye Başkanı Yılmaz Bü nuştu. Solda ittifak tartışmalarıyla yükerşen’i ortak aday göstererek ilgili olarak da Karayalçın, parti birleşmeleri önerisiyle olarak yıllardır sol partibaşlayan süreci desteklerle seçim ittifakı yapıllediklerini belirterek ması konusunu sürekli di‘‘Ne ortaya konacak le getirdiklerini belirtti. bilmiyorum. Sadece ilMurat Karayalçın, ‘‘Bu ke olarak yaklaşımımıtürlü hareketleri desteklezı söylüyorum. Biz bu yeceğiz. Bülent Ecevit’in süreci destekliyoruz’’ 10 Mayıs tarihinde başlatdedi. SHP’nin, cummış olduğu süreç işlemekhurbaşkanının halk ta Murat Karayalçın tedir. Sayın Rahşan Ecerafından seçilmesi için vit’in başlatacağı girişim düzenlenen kampanya ekseninde bu sürecin bir parçası olacak gibi ki ‘‘Anadolu Öneriyor’’ toplantıla gözükmektedir. Ne ortaya konarı Diyarbakır ayağıyla devam edi cak bilmiyorum. Sadece ilke olayor. Genel Başkan Karayalçın da rak yaklaşımımızı söylüyorum. bu kapsamda dün Diyarbakır’da Biz bu süreci destekliyoruz. Bu sübasın mensuplarıyla kahvaltılı bir recin aktörü değiliz. Bundan sonsohbet toplantısında bir araya gel ra Sayın Rahşan Ecevit’in yapacadi. Karayalçın, Başbakan Recep ğı çalışmalara göre ayrıca değerTayyip Erdoğan’ın AB ile ilgili lendirmelerde bulunuruz’’ dedi. ‘Halk belirlemeli’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Sinan Aygün, Meclis’te AKP sıralarında oturan 3’ü başbakan yardımcısı olmak üzere 9 bakan, 1 meclis başkanı olmak üzere toplam 49 AKP’linin 2000 yılında cumhurbaşkanını halkın seçmesi için yasa teklifi verdiğini anımsattı. ATO Başkanı Aygün yaptığı yazılı açıklamada, cumhurbaşkanını halkın seçmesini öneren yasa teklifinin altında, aralarında Meclis Başkanı Bülent Arınç, Başbakan yardımcıları Abdüllatif Şener, Abdullah Gül ve Mehmet Ali Şahin’in de imzalarının bulunduğunu belirtti. Aygün, cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesi çağrılarını ‘‘hedef saptırma’’ olarak yorumlayan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın sözlerini,‘‘Sayın Başbakan ‘Birlik ve beraberliği sağlayacak bir kişi olmalı’ diyor. Halk birlik ve beraberliğini sağlayacak kişiyi seçmeyi bilemez mi? Cumhur’un sözlük anlamı ‘halk’... Cumhurbaşkanı, ‘halkın başkanı’ demek... Bırakın, halkımız kendi başkanını kendisi seçsin. Cumhurbaşkanlığı tartışmalarına son verecek formül, seçme yetkisini halka teslim etmektir’’ diye değerlendirdi. Aygün, 103 ülkede, OECD ülkelerinin yüzde 61’inde, AB ülkelerinin yüzde 55’inde cumhurbaşkanı ya da devlet başkanını halkın seçtiğini söyledi. Babam... Bir ateşin belirsiz aydınlığında, bir ırmak akıyor gökyüzünün derinliğine... Deniz, yosun, saksı, hanımeli, gül, o taş merdivenin başladığı yerde bir deniz oluyor, hıçkıran kadınların oturduğu saatlerde... Ceviz ağaçlarının köklerinde geçmişle geleceğin rüzgârı esiyor... O ilkyazda açan portakal ve limon ağaçları, o iyi akşam dilekleri, ıslak sevişmeler, yıldızların bizi ısıttığı gecelerde... Belki Akdeniz yavaş yavaş soluk alırken Mersin’de bir gece yarısı, henüz pozcu beton yığınına dönüşmediği yıllarda o siyah saçlı, uzun boylu kız yine gitar çalıyordur tek başına... Narlıkuyu’da ‘‘Deniz Kızı’’ tarihin derinliğinden çıkıp geliyor karşımıza... Bir sabah Alaçatı’da güneşi karşılarken Sakız Adası’nda Yannis Ritsos’un ‘‘Ege ezgileri’’ uyandırıyor balıkçıları... ‘‘Gök, şimdi yaralı bir martı, süzüldü denize. Sana kargaşalığın üzerindeki köprüyü kurmaya çalışan bu el kırıldı.’’ Anılarım benim de hep beyaz giydiriyor sana... Babam elimden tutuyor bir sabah Alsancak Garı’nda. Trenler gidip geliyor durmadan. Bir kız gülümsüyor üçüncü mevki kompartımandan. Sevecenlik bir çiçek gibi açıyor babamın yanında seni düşünürken... Bir gök ölüyor ellerinde ve inceliğinde bir gök doğuyor... Denize çizilmiş bir melek, belki de serçedir o eski okul yıllarından kalan anılar gibi... Yüreğim Amat benzeri gül teni denize bakan bir melek... Bir gül kolu büyüyor ansızın... Babam ölüyor!.. ??? Sultanahmet’te dolaştım dün sabah saatlerce... Bir kahvede otururken biraz Foça’yı düşündüm, biraz da Finike’yi... Cağaloğlu yokuşundan indim, Sirkeci Garı’na girdim... Ah benim o, gençlik yıllarım... İlk İstanbul’a gelişim!.. Yatılı okullar, teneffüs zilleri... Kadıköy İskelesi’nde ‘‘sevgili’’yi bekleyişim... Miklos Radnoti’yi ilk kez okuduğum Haydarpaşa Numune Hastanesi’ndeki odam... Pencereden bakarken yıldızların doğduğunu görmüştüm... Bir kız bilmediğim bir şarkıyı mırıldanıyordu: ‘‘Dün yağmur çiseliyordu ve önümüzde diz çökmüş bir insan gibi duran çalılıktan, çayırlığa iki sevdalı çıktı ve uzaklaşıp gittiler çiçekler gibi açılmış dudaklarıyla.’’ Nikola Vaptsarov’u da o yıllar tanımıştım, Sait Faik’i de, Nâzım’ı da, Behçet Necatigil’i de, Yunus Emre’yi de, Pir Sultan Abdal’ı da... Babam bir şiir kitabı tutuşturmuştu elime ‘‘Milli Eğitim Bakanlığı’’ yayınlarından... Vasko Paşa’yı işte o yıllar okudum: ‘‘Senin ellerin olmasa güneş gecelemez düşlerimde hiç Senin güneşin olmasa duvarlar yaşamaz gözlerinde hiç Senin gözlerin olmasa gökyüzü inmez ıssız evimize hiç’’ Ben babamı hep düşünürüm... Genç yaşta babamı yitirmenin acısını yaşarım... ??? Dağlar, nehirler, taş merdivenler, hasır iskemleler... Bir atlas çiçeği ve avluda güneşin kabuklarını gagalayan tavuklar... Babamın o hasır fötr şapkası, golf pantolonu ve üç düğmeli ceketi... İzmir Karşıyaka Çamlık Sokak... Bir çam ağacının altında ölümle mücadele ederken kaybeden Mehmet’in oğlu Nâzım... Ben, Nâzım’ın oğlu Hikmet... Kaç yıl geçmiş aradan, anımsamak bile istemiyorum... Annemin gözyaşları... İkisi de Karşıyaka Mezarlığı’nda yatıyorlar... Şimdi İstinye sırtlarında denizi seyrediyorum... Ateşin belirsiz bir aydınlığında, karanfil, binlerce sardunya... Bir deniz kıpırdanıyor serçeparmağının ucundan, bir anlık susku yazgımızın adını belirliyor... İç içe bir gökle, yalnız, kırılgan ve bir hasrete sürgün... ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART 29 büyük ilaç şirketine daha SSK’ye fahiş fiyatla ilaç satmaktan soruşturma açıldı. İSTANBUL ’DA ANMA ETKİNLİKLERİ 1516 Haziran direnişi emeğin dönüm noktası İstanbul Haber Servisi 1516 Haziran işçi direnişinin yıldönümü nedeniyle dün eylem ve paneller düzenlendi. Devrimci Sendikal Birlik üyeleri, Fatih’teki Saraçhane Parkı’ndaki eyleminde yapılan basın açıklamasında 1516 Haziran 1970’te işçi sınıfının şehitler vererek şanlı bir direniş gösterdiği kaydedildi. Eylemde ‘‘Yaşasın 1516 Haziran direnişi’’, ‘‘Kölece çalışmaya, kölece yaşamaya hayır’’, ‘‘Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiçbirimiz’’ sloganları atıldı. İnsan Hakları Derneği (İHD) Çalışma Yaşamı Komisyonu tarafından, İstanbul şubesinde ‘‘Dün, bugün, yarın 1516 Haziran’’ konulu bir panel düzenlendi.İnsan Hakları Derneği Çalışma Yaşamı Komisyonu üyesi Seyid Ali Durmaz, 1516 Haziran 1970 işçi direnişinin insan hakları ve hürriyetlerinin bir adım öne taşınmasında dönüm noktası olduğunu söyledi. 1516 Haziran 1970 yılındaki direnişe katılanlardan Yakup Umur, işçilerin yasal haklarını almak için başlattığı mücadelenin 1516 Haziran’da örgütlü olarak başladığını anlattı. [email protected] hikmet.cetinkaya?cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 343 72 69 CUMHURİYET 05 CMYK
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle