19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
9 MAYIS 2006 SALI CUMHURİYET SAYFA EKONOMİ ekonomi?cumhuriyet.com.tr Yunanistan’ın üçüncü büyük bankası Eurobank EFG, Tekfenbank’ın yüzde 70’ini satın alıyor 13 İŞÇİNİN EVRENİNDEN ŞÜKRAN SONER Tekfenbank da Yunanlılara gitti ? 44.5 milyar Avro’luk aktif büyüklüğü ile Yunanistan’ın üçüncü büyük bankası olan Eurobank EFG, Tekfen Grubu ile Tekfenbank’ın yüzde 70’i için yaklaşık 185 milyon dolara el sıkıştı. Ekonomi Servisi Türk bankacılık sektörüne Yunan bankaların ilgisi giderek artıyor. Geçen ay Finansbank’ın yüzde 46’sı ve kurucu hisselerinin tamamının 2.3 milyar Avroy’a Yunan Ulusal Bankası NBG’ye devredilmesinin ardından; Yu Haktan Sadakaya Stadyumlarda yapılan AKP kongreleri medya tarafından erken seçim hazırlığı olarak algılanıyor. Bir adım öte, bende Demokrat Parti’nin Meclis çoğunluğu ile diktatörlük oluşturma, ‘‘Vatan Cephesi’’ girişimlerini çağrıştırıyor. Meclis çoğunluğuyla her istediğini yapma gücünü elde ettiği yanılsaması içine düşmüş iktidarın anayasa, hukukun üstünlüğü, güçler ayrılığının anlamını, demokrasinin kriterlerini tanımayan icraatlarının ardı arkası kesilmiyor. İktidar gücüyle stadyumları doldurmanın en büyük tehlikesi, iktidar gücünün anlamı ve sınırları üzerine yanılsama olmalı. En gelişmiş demokrasilerde, demokrasiyi en iyi sindirebilmiş siyasi kadrolar için bile en büyük tehdit, iktidar icraatlarında, çevrenin şakşakçılarca kuşatılması, toplumla ilişkinin kopması değil midir? İktidara geldiği ilk günlerden, ‘‘her şeyi en iyi ben bilirim’’ havasına girmiş Başbakan Erdoğan’ın sadece şakşak bekleyen, eleştiriye katlanamaz kimliği, kalabalıklar karşısında giderek daha çok açığa çıkıyor. Kitleler önündeki konuşmalarında, Başbakan giderek daha öfkeli, daha argo sözcüklerle, daha çok tehdit saçan bir uslup içinde. Besbelli kendisi ve danışmanları ya da kaçınılmaz olarak daralan iktidar, çıkarcılar çemberi içinde destek görüyor. İktidar gücünün pekiştirilmesinde geçerli, halkla yakınlaşmanın doğru kriterleri algılaması var. Bir diğer olasılık iktidar zorlukları içinde önlenemeyen öfke, kişilik davranışları olabilir ki... Öyleyse kokusu çok yakında çıkar. Erdoğan hükümetinin Cumhuriyet rejimi ve laiklikle olan savaşımında değil sadece ekonomik, sosyal politikalarında da giderek boyutlanan bir pervasız gidiş var. Dün Hürriyet’te çıkan ‘‘İsteyene üç kap yemek devletten’’haberine takıldım. İsteyen 81 ilde kurulan aşevlerinden yemek alacakmış. Fatih’in vasiyetine uygun bir proje geliştirilmiş. Gerçek olabilmesi halinde projenin boyutlarını bir algılamaya çalışın hele... Türkiye’de en yoksul yüzde yirmilik dilimin içindeki nüfusu, günde üç kap yemeğe gereksinimi olan en yoksul kitleleri bir düşünün... Devletin tümüyle bağış düzeni içinde bu yemeği karşılamaya kalkışması halinde bütçede açılması gereken kara deliği... Sakın ha bu işin bağışlarla, vakıflarla olabileceğini hayal bile etmeyin... Okullara bedava kitap vermekle siyaseten göz boyamayı seçmiş, aynı okulların en yaşamsal gereksinimlerini, öğretmen açığı, bina, dershane, ısınma, su, laboratuvar, bilgisayar.. eğitim için olmazsa olmaz tüm gereksinimlerine boşvermiş iktidar icraatlarıyla karşı karşıyayız. Milli Eğitim Bakanlığı matematik öğretmeni kadrosu açmama kararı alıyor. Aynı günlerde eğitimde dibe vurmuş okullardan yapılan haberlerde, yıllardır hiç matematik öğretmeni yüzü görmemiş öğrencilerden sayısız örnek veriliyor. Erdoğan hükümeti, devlet okullarında eğitimin kalitesini dibe vurduran icraatlarıyla rekorlar kırmakla yetinmiyor. Sağlık sisteminde, sosyal güvenlik haklarının dibe vurulması, gasp edilmesi anlamına gelen genel sağlık sigortası yasasını daha yeni Meclis’ten geçirmeye bakıyor. Paralı sağlık sistemi için geri dönülmez adımlar atılıyor. IMF’nin istediği, kara delik kapatma operasyonu yapılıyor. Özetle yoksul, yoksun kitlelerin, emekçilerin, sandıklarıyla güvenceye alınmış hakları gasp ediliyor. Sosyal devlet, sağlık, eğitimde en yaşamsal haklar milyonların ellerinden alınıyor. Hak yerine sadaka ile günde üç öğün karın doyurma sisteminden söz açılıyor. Hakların gasp edilmesinin yerine sadakayla açık kapatılabilir mi? Hakkın değil sadakanın geçerli olduğu hangi düzende insan hakları, sosyal devlet kriterlerinden söz edilebilir ki? Milyonlar, milyarlarla yoksul, zenginyoksul uçurumunun, sosyal devlet yerine diktatörlüğün egemen olduğu İslam ülkelerinde acaba neden yerlerde sürünüyorlar? Hak kavramı, demokrasilerin geçerli olduğu düzenlerde, insan haklarının olmazsa olmazı olarak gelişmiştir. Yasalar, hukuk düzeni içinde herkes için geçerlidir. Sadaka adı üzerinde, ahlak dinlerinin tümünde zenginin Tanrı katında yer edinmek üzere çevresindeki insanlara rasgele yaptığı, lutfettiği bağışlar niteliğindedir.. Kişi hakkını arar, hesabını sorar, onurla haklarını kullanır. Sadakada sadece minnet duygusu, kişiliğin yok edilmesi geçerlidir. Sahi biz hangi çağda yaşıyoruz? Erdoğan hükümeti, AKP iktidarı, hangi kazanılmış, yerleşik hakları gasp edip, kitleler için hangi sadaka düzenini öneriyor?.. 44.5 milyar Avro’luk banka Yunan Eurobank EFG’nin yüzde 40.8’i Cenevre’de kurulu EFG Bank European Financial Group’a ait. Bankanın 310 binin üzerinde hissedarı bulunuyor. Eurobank EFG’nin 2005 yılı net faiz geliri 1.4 milyar Avro, toplam operasyon geliri ise 1.8 milyar Avro. Bankanın aktif toplamı da 44.5 milyar Avro seviyesinde bulunuyor. Yunanistan ve dışında toplam 16 bin çalışanı bulunan Eurobank EFG’nin 300’ü aşkın şubesi ve 750 civarında ATM’si bulunuyor. Eurobank EFG’nin Romanya, Bulgaristan, Sırbistan, Polonya, Lüksemburg ve İngiltere’de de faaliyetleri bulunuyor. nanistan’ın aktifler açısından en büyük üçüncü bankası Eurobank EFG, Tekfen Holding’la yaptığı anlaşma kapsamında Tekfenbank ve Tekfen Finansal Kiralama’daki holding hisselerinin yüzde 70’ini yaklaşık 185 milyon dolara satın alacak. Tekfenbank’tan yapılan açıklamaya göre, söz konusu hisse satışı Tekfenbank’ın toplam değerini 260 milyon dolara getiriyor. Açıklamada, ‘‘Tekfenbank’ın işlemin tamamlandığı tarihte toplam net aktif değerinin 80 milyon dolara ulaşacağı tahmin ediliyor. Anlaşmayla Tekfenbank, Eurobank’ın iştiraki olan EFG İstanbul Menkul Kıymetler’i de satın alacak. Tekfen Grubu kalan tüm hisse leri elinde tutarak banka stratejik ortaklığını muhafaza edecek’’ denildi. Türkiye’de bankacılık alanında rekabetin daha da artacağını belirten Eurobank EFG’nin Başkan Yardımcısı Nikos Karamouzis, temmuz ayı sonuna kadar birleşme sürecini tamamlamayı hedeflediklerini söyledi. 1989 yılında Tekfen Yatırım ve Finansman Bankası adıyla kurulan Tekfenbank, TMSF bünyesindeki Bank Ekspres’le 30 Ekim 2001’de resmen birleşti. Tekfenbank 30 şubesiyle faaliyetlerini sürdürüyor. Danıştay, Petrolİş’in özelleştirmeye ilişkin başvurusunu karara bağladı TÜPRAŞ’ta iptal istemine ret Sabancı, İklimsa mağazalarının özelliklerini tanıttı. Klima ve kombi ‘İklimsa’da buluşacak Ekonomi Servisi Sabancı Holding, klima ve kombide yetkili satıcılarını ‘‘İklimsa’’ya dönüştürerek oluşturduğu yeni iklimlendirme merkezlerinden mayıs sonu itibarıyla Türkiye genelinde 103, yıl sonu itibarıyla 200 tane açarak buralarda 5 markadan 55 farklı ürünü satacak. Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Güler Sabancı, İklimsa’larda Sabancı’nın satış sonrası hizmet ve kalitesini en iyi şekilde sunmayı amaçladıklarını ifade etti. Sabancı Holding Gıda ve Perakendecilik Grup Başkanı Haluk Dinçer, bu yıl İklimsa’da 70 milyon dolar ciro hedeflediklerini söyledi. İklimsa Direktörü Adnan Paputçu da, İklimsa’larda toplam 5 markada 55 farklı ürün satacaklarını bildirdi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Danıştay 13. Dairesi, TÜPRAŞ’ın yüzde 51’lik hissesinin özelleştirilmesine ilişkin Özelleştirme Yüksek Kurulu (ÖYK) kararı, ihale ilanı, ihale şartnamesi ve satışa ilişkin ihale komisyonu kararının iptal istemini reddetti. Davacı Petrol İş Sendikası’nın avukatı Gökhan Candoğan, kararı temyiz edeceklerini bildirdi. Petrol İş Sendikası’nın, TÜPRAŞ’ın yüzde 51’lik hissesinin özelleştirilmesine olanak tanıyan dört işlemin iptali istemiyle açtığı dava esastan sonuçlandı. Danıştay 13. Dairesi, TÜPRAŞ’ın yüzde 51’lik hissesinin özelleştirilmesine ilişkin ÖYK kararı, ihale ilanı, ihale şartnamesi ve satışa ilişkin ihale komisyonu kararı nın iptal istemini reddetti. Böylece İdari Dava Daireleri Genel Kurulu’nun verdiği yürütmeyi durdurma kararı kalktı. Petrolİş temyize gidecek Petrolİş Sendikası karara itiraz için bugün İdari Dava Daireleri Ge nel Kurulu’na başvuracak. Davacı Petrolİş Sendikası’nın avukatı Candoğan, 13. Daire’nin dört kararını temyiz edeceklerini ve temyiz isteminde yürütmenin durdurulmasını isteyeceklerini söyledi. Temyiz istemini yine Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu karara bağlayacak. Genel kurulun vereceği karar, son karar olacak. Yürütmeyi durdurma kararı veren İdari Dava Daireleri Genel Kurulu yine 13. Daire’nin aksine iptal istemini kabul ederse yeni süreç başlayacak. Bu durumda Bakanlar Kurulu’nun elektrik santrallarında kamu yararı nedeniyle alınan karara rağmen işletmeye devam etmesi gibi TÜPRAŞ için de ÖYK’de benzer karar alabilmesi gündeme gelebilecek. Üretim yeniden canlandı Ekonomi Servisi Bu yıl ocakta yüzde 6 azalıp şubatta yüzde 5.9 artan sanayi üretimi martta geçen yılın aynı ayına göre yüzde 8.9 oranında arttı. Martta imalat sanayii üretimi yüzde 9, madencilik üretimi yüzde 10.7, elektrik, gaz ve su sektörünün üretimi yüzde 7.9 büyüdü. Yılın ilk üç aylık dönemindeki üretim artışı ise yüzde 3.1 olarak gerçekleşti. Ocakmart döneminde imalat sanayii üretimindeki artış yüzde 2.4’te kalırken madencilik yüzde 4, elektrik gaz ve su sektörü ise yüzde 8.2 büyüdü. [email protected] CUMHURİYET 13 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle