19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 31 MAYIS 2006 ÇARŞAMBA 14 ? Akbank Sanat sponsorluğunda süreklilik kazanan Zeynep Tanbay Dans Projesi, “15. Uluslararası İstanbul Tiyatro Festivali” kapsamında “4 Ayak” adlı gösterisini bugün saat 20.30’da Atatürk Kültür Merkezi Büyük Salon’da gerçekleştirecek. KÜLTÜR kultur?cumhuriyet.com.tr ? 2000 yılından beri, devletten bağımsız, sürekliliğini koruyarak var olabilen Türkiye’deki tek profesyonel dans topluluğu olan Zeynep Tanbay Dans Projesi kapsamında 10 genç, dinamik, yaratıcı ve profesyonel dansçı Akbank çatısı altında toplandı. DEFNE GÖLGESİ TURGAY FİŞEKÇİ Sermaye ve Sağlık Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ertuğrul Özkök, 28 Mayıs Pazar günkü yazısında, ‘‘CocaCola’’ başkanıyla yaptığı görüşmeyi aktarıyordu okurlarına: Özkök’ün, çocuklarda ‘‘obezite’’ olarak tanımlanan aşırı şişmanlık durumunun ‘‘fast food’’ beslenme ve CocaCola içilmesiyle ilgisine ilişkin sorusuna, başkanın yanıtı olumsuz. Arada böyle bir bağ bulunmadığını, ‘‘Obezitenin nedeni beslenme değil, bilgisayarlar’’ diyerek açıklıyor. Çocuklar, yedikleri nedeniyle değil, bilgisayar başında hareketsiz uzun saatler geçirdikleri, spor yapmadıkları için şişmanlıyorlarmış. Bir yaklaşım elbette. Doğru yanları olduğu da yadsınamaz. Ne ki, bir mal üretiyorsanız ve bu malı dünyanın dört köşesinde yediden yetmişe herkese satmayı başarabiliyorsanız, kim çıkıp benim malım ayıplı diyebilir. Böyle bir sorunun bu kişiye sorulmasının da ne denli doğru olduğu tartışılabilir. Sağlıkla ilgili soruların hekimlere ya da beslenme uzmanlarına sorulması daha uygun olur. Ben hiçbir hekimin ya da beslenme uzmanının gazlı içecekler önerdiğine tanık olmadım. Tersine böylesi gıdalardan uzak durulması gerektiğini her fırsatta anımsatıyorlar. Yalnızca gazlı içecekler de değil: Beyaz unlu, beyaz şekerli bütün gıdalardan kaçınılmasını, neredeyse temel bir sağlık kuralı olarak öneriyorlar. O zaman da içinde yaşadığımız serbest girişim düzeninin ilginç bir yanıyla karşılaşıyoruz: Hekimlerin insan sağlığına yararlı olmadığını her fırsatta yineledikleri gazlı içecekleri, unluları, tatlıları üreten, en uzak yerlerdeki köy bakkallarına dek dağıtımını gerçekleştiren dev ‘‘gıda’’ şirketleri ne olacak? ??? Geçende Topçular’da arabalı vapura binerken yanımdaki koca kamyona dikkat ettim: Bolulu Hasan Usta. Keşkülü, muhallebiyi sanırsınız satış yerinin arkasındaki küçük mutfağında yapıyordur değil mi? Ne gezer! Kamyonun üzerinde tatlıların üretim yeri olarak İzmirÇiğli Atatürk Organize Sanayi Sitesi yazıyordu. Yani bizim İstanbul’da bir mahalle pastanesinde yediğimiz Bolulu Hasan Usta’nın muhallebisi, Çiğli’de Organize Sanayi Sitesi’nde üretilip kamyonlarla yurdun çeşitli yerlerine dağıtılıyormuş. Şaşırtıcı bir büyüklük ve iş örgütlenmesi değil mi? Sağlıklı beslenmede temel doğru gıdaların taze ve işlenmemiş olması ise, karşımızda bize işlenmiş ve ambalajlanmış gıdalar sunan, bu yolda ülke ve dünya çapında çok iyi örgütlenmiş ticari yapılar var. Üstelik bu örgütlenme, yalnız güçlü satış ağlarıyla değil, saldırgan ölçülerdeki tanıtım etkinlikleriyle de her an ekranlarda, evimizde. Asıl yanlış bilgilendirme ya da yönlendirme de bu noktada başlıyor. Tanıtım filmlerinde gazlı içecekleri içenler, hazır tatlıları, bisküvileri, kekleri yiyenler hep incecik, sağlıklı, mutlu, hayatla barışık insanlar. Bu ürünleri tüketerek sizin de böyle mutlu insanlar olacağınız beyninize işleniyor. ??? Dal gibi incecik bir arkadaşım bir aylığına ABD’ye gitmişti. Döndüğünde belinin kenarında oluşmuş yağ tabakasını görünce şaşkınlığımı gizleyemedim: ‘‘Fena halde cola içmeye alıştım’’ dedi, ‘‘Lokantaya gidip bir yemek ısmarladığında yanında koca bir bardakta cola bedava geliyor. Üstelik biraz içtiğinde getirip üzerine hiç sormadan yeniden dolduruyorlar. Yiyecekler de hep hazır. Sebzeler bile öylesine işlenmiş ki, hepsi aynı lezzette. Havuçla brokoli arasında bir tat farkı yok.’’ İnsanoğlunun önünde yeni ufuklar açan düşünür ne güzel söylemiş: ‘‘Herkesten yeteneğine göre, herkese ihtiyacına göre.’’ İnsanoğlunun ihtiyaçlarını kim belirleyecek? Dünyamıza egemen serbest ticaret düzeninin insan sağlığını düşünmesini beklemek boş. Ticaret, doğası gereği yalnızca kazancını düşünüyor. Tıpkı savaşları, açlığı ortadan kaldıramadığı gibi sermaye düzeninin insan sağlığına ilişkin temel düzenlemeler yapabilmesi olanaksız. Sorunun çözümü yine insana kalıyor: Bilinçli insanın doğru tercihleriyle dünyaya yön vermesine. Yoksa insanoğlu kapitalizmi aşana dek, kapitalizm dünyayı ortadan kaldıracak. turgay?fisekci.com ‘4 ayak’la 2 ayağın dansı AYÇA TEZER İlk kez 2000 yılında Akbank Sanat’ın desteğiyle kurulan ve dansçıları tasarı bazında bir araya getiren Zeynep Tanbay Dans Projesi bu yıl 10 kişilik bir topluluk olarak yeni bir döneme başladı. Akbank Sanat sponsorluğuyla süreklilik kazanan topluluk ilk gösterisini ‘15. Uluslararası İstanbul Tiyatro Festivali’ kapsamında sergileyeceği ‘4 Ayak’ adlı yeni çalışmasıyla gerçekleştiriyor. Bu akşam saat 20. 30’da Atatürk Kültür Merkezi Büyük Salon’da yapılacak gösterinin koreografisi Zeynep Tanbay’ın. P. Glass, F. Haendler, Madredeus, M. Dietrich, B. Öcal, G.B. Pergolesi, J. Peterburshsky, Z. Preisner, Y. Tiersen, C. Veloso, K. Volans’ın müzikleri eşliğinde gerçekleştirilen gösterinin kostümleri Beyoğlu’na, ışık tasarımı Kemal Yiğitcan’a ait. Topluluk, Alper Marangoz, Ayşegül Güryüksel, Ece Gözmen, Esra Yurttut, Evrim Akyay, Gizem Erdem, Gizem Erden, Korhan Başaran, Pınar Güremek, Önder Çevik ve Zeynep Tanbay’dan oluşuyor. 2003 yılından beri topluluğu sürekli hale getirmek için ön çalışmalar yaptıklarının altını çizen Zeynep Tanbay, ‘‘2000 yılından beri, devletten bağımsız, sürekliliğini koruyarak var olabilen Türkiye’deki tek profesyonel dans topluluğuyuz. Daha önce proje bazında çalışıyorduk. Her seferinde farklı dansçılarla çalışmalar yapıyorduk. Şimdi genç, dinamik, yaratıcı ve profesyonel 10 dansçı Akbank çatısı altında toplandı. Artık sürekliliğimiz olduğu için repertuvar oluşturma şansına da sahibiz’’ diyor. Akbank Sanat’ın modern dansa verdiği destekle diğer kurumlara öncülük ettiğini vurgulayan Tanbay, ‘‘Akbank modern dans alanında çok önemli bir kapı açtı. Umut ediyoruz ki bunun devamı gelsin. Başka toplulukların kurulması ve bu yolla dans topluluğunun gelişebilmesi en büyük umudumuz. Bu konuda karşılaşılan en büyük zorluk ise ekonomik sorun. Bu sorunu aşabilmek için de iyi projelerin Akbank gibi öncü kurumlar tarafından desteklenmesi gerek’’ diye düşüncelerini dile getiyor. ‘Başvurular beklenenden fazla oldu’ Topluluğun dansçılarının adil bir eleme sonucunda seçildiğine değinen Tanbay, başvuruların beklediklerinden fazla olduğunu belirterek dansçıları seçerken beden ve ruhunun sınırlarını zorlayan, dansla profesyonel olarak ilgilenen ve tek tutkusu dans olan gençleri tercih ettiklerini belirtiyor. Topluluk olarak ilk gösterilerini İs tanbul Tiyatro Festivali kapsamında yapacaklarını söyleyen Tanbay, ‘‘Dört ayaklı malzemelerle insan ilişkileri, insan ilişkilerinin dört ayaklı nesneler çevresindeki konumları ve ilişkileri üzerine bir çalışma ‘4 Ayak’. Benim için önemli olan, çalışmamızı izleyen seyirciye bir şekilde dokunabilmek; bu çalışmanın onların hayal gücünde, kafasında farklı renklere ulaşması, farklı bir boyuta geçmesi. Benim için dansın kaynağı, bedeni ve ilişkileriyle insan’’ diye anlatıyor dansla ilgili görüşlerini. Tiyatro Festivali’ndeki ilk gösterilerinden bir hafta sonra Caddebostan Kültür Merkezi’nde, ardından da Ankara’da izleyiciyle buluşacaklarını söyleyen Tanbay; yazın Bodrum’da, sonbaharda da Antalya ve İzmir’de gösterilerinin olacağını dile getiyor. ŞAİR VE YAZAR İ. Behçet Kalaycı yaşamını yitirdi Kültür Servisi Zonguldaklı şair yazar İbrahim Behçet Kalaycı Ankara’da 84 yaşında yaşamını yitirdi. Kalaycı önceki gün Ankara Karşıyaka Mezarlığı’nda düzenlenen bir törenle toprağa verildi. 34 yıllık öğretmenlik yaşamının ardından 1984 yılında emekli olan Kalaycı Samsun’da öğrencileriyle ‘Uyanış’, Zonguldak’taysa Behzat Baruönü ile ‘Yükseliş’ dergilerini çıkardı. Birçok dergi ve gazetede makaleleri yayımlandı. Evli ve iki çocuk babası olan Kalaycı’nın yayımlanmış üç kitabı bulunuyordu: ‘Anılar Geçidi’ (anlatı), ‘Türküsüz Kent’ (şiir), ‘Kıvırcık Genç Bir Madencinin Öyküsü’ (roman). TC SIV AS 3. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN Esas No: 1998/916 Karar No: 2003/305 Davacı Haydar Erdoğan ve Ahmet Erdoğan vekili Av. İsmail Özdemir tarafından davalılar Cemal Erdoğan, maliye hazinesi ve Yenikervansaray Köy Muhtarlığı’na karşı açılan tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda; Mahkememizce yapılan yargılama sonunda dava konusu Sıvas merkez Yenikervansaray köyü 808283 ile 107 ve 108 nolu parsellerin devamı niteliğindeki 975 m2’lik kısım hakkındaki ve 47 parsel hakkındaki davanın reddine işbu parsellerin tespit gibi tesciline; Aynı köyü 129 parselle ilgili davanın kabulüne karar verilmiş olup verilen karar davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiş olmakla, Yargıtay 8. Hukuk Dairesi’nin 13.02.2006 tarihli 2006/337 E 2006/819 K. sayılı kararıyla onanmasına karar verildiği anlaşılmıştır. Tüm araştırmalara rağmen adresleri tespit edilemeyen Cemal Erdoğan mirasçıları Zehra Erdoğan, Türkmen Erdoğan (Uygun), Hüseyin Erdoğan, Sevim Erdoğan ve Nurettin Erdoğan’a Yargıtay 8. Hukuk Dairesi’nin 13.02.2006 tarihli 2006/337 E 2006/819 K. sayılı onama kararının tebliğ yerine geçerli olmak üzere ilanen tebliğ olunur. Basın: 19490 K Ü L T Ü R ? Ç İ Z İ K KÂMİL MASARACI CUMHURİYET 14 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle