28 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 18 MAYIS 2006 PERŞEMBE 2 CHP Genel Başkanı’na son günlerde TV’lerde sorular yöneltiliyor. Güzel yanıtlar veriyor Sayın Baykal... Ne de olsa uzun yılların politikacısı... Türkiye’de işlerin nereye gittiğini bizden daha iyi görmesi gerekmez mi? Ama bir soruyu yanıtlamıyor: Önümüzdeki seçimlerde CHP’nin başarılı olacağına inanıyor musunuz? Daha açıkçası, AKP’nin bir beş yıl daha iktidar olması, Cumhuriyet’in bütün kalelerinin elden çıkarılması tehlikesi karşısında ne düşünüyorsunuz? CHP’nin tek başına önemli bir seçim üstünlüğü elde edeceği kanısında mısınız? Yapılan araştırmalar, soruşturmalar CHP’nin seçim barajını az bir farkla geçebileceğini gösteriyor. AKP’nin ise en az yüzde otuz oyla yeniden iktidar olacağını!.. Bu durumda tutulacak yol, solda bir bütünleşme kurmaya çalışmak olmamalı mı? CHP’si, DSP’si, SHP’si, ÖDP’si, İP’i, EMEP’i vb.’lerle bir seçim cephesi kurmak akıl yolu değil midir? Geçmiş seçim OLAYLAR VE GÖRÜŞLER EVET / HAYIR OKTAY AKBAL ler bir ders olmadı mı? İstanbul, Ankara gibi büyük kentlerin belediye başkanlıkları neden AKP’ye kaptırılmıştı? CHP’nin, SHP’nin, DSP’nin ayrı ayrı adaylar göstermesinden değil mi? Bir kez daha aynı yanlışı yapmak çılgınlık sayılmaz mı? Gerçeği görmemek, yenilgilerden, bozgunluklardan hiçbir şey öğrenmemek... CHP’de gerçek yurtsever insanlar var. Memleketin her yanında inançlı CHP’liler düşünüyor, soruyor, yanıt bekliyor! Şu anki CHP kadrosunda sağduyulu, bilgili, görgülü milletvekillerine sormak istiyorum? Kemal Anadol, Hasan Fehmi Güneş, Ali Topuz, Ziya Yergök, Berhan Şimşek, Onur Öymen, Safa Sirmen, Hakkı Ülkü, Bülent Tanla vb. sizler Yanıt Beklemek Boşuna mı? bu tutumla ilk genel seçimde CHP’nin başarılı olacağı görüşünde misiniz? Bile bile, göz göre göre bir kez daha iktidarı AKP’ye kaptırmamak için CHP’nin, bir Cumhuriyetçi Cephe’de yer almasını, o cephenin oluşmasına öncülük etmesini doğru bulmuyor musunuz? Bunca anımsatma, bunca eleştiri, bunca uyarma, sizi etkilemiyor mu? Kaç kez denenmiş, ama yanlış olduğu anlaşılmış bir yolda direnmenin anlamsızlığını en az bizler kadar, en az sıradan CHP’liler kadar sizler de duymuyor musunuz? Benim 1946 seçimlerinden bu yana en çok oy verdiğim bir partidir CHP... Yazılarımla da desteklediğim, başarı kazandığında sevindiğim, yenik düştüğünde üzüldüğüm bir parti. Kısacası Atatürk’ün İnönü’nün partisi!.. CHP’liler neden suskun, neden umutsuz, neden boynu bükük? Sormak, yanıt beklemek!.. Boşuna mı? Dil İçin... Kevser EĞİLMEZ ünümüz Türkiyesi’nde, anadilimiz giderek güçsüzleştirilmekte, hatta yurdumuzda Türkçe konuşmak ayıplanacak bir davranış sayılmaktadır. Yüzyıllar Arapça ile Farsçanın egemenliğinde süründürülen dilimiz Batılılaşma (!) çabaları çerçevesinde Fransızcaya boyun eğdirilmiş, ardından İngilizcenin küresel sömürüsüne tutsak edilmiştir. İşin hoş tarafı bu arada Türkçeleştirilmiş, sindirilmiş yabancı sözcükler bile atılmış, en yeni yabancılar ya da en yabancılar alınarak ‘‘kimin arabasına binilirse onun türküsü çığrılır’’ zihniyeti fena halde pekiştirilmiştir. Kitle iletişim araçları, eğitimin bel kemiğini oluşturan Milli Eğitim Bakanlığı, kamu kuruluşları da bu dil katliamına bilerek ya da bilmeden katılmış, ulusun eline rengi belirsiz bir dil bayrağı verilmiştir. Günlük yaşamdan dışlanan Türkçe, tecimsel yaşamdan da ‘‘özellikle’’ dışlanması, toplumsal duyarsızlık, bilinçsizlik sonucu kültürel kirliliğin yanı sıra tecimsel zararlara da yol açmıştır. Yerli malı ürün ve hizmet PENCERE lerde bile; etiketinde, tanıtmadığına, sunumundan satış sonrası hizmetlerine dek Türkçe karşılığı olduğu halde yabancı ya da ne olduğu belirsiz uyduruk sözcüklerin kullanılması tüketiciyi yanıltmakta, doğru bir alışveriş ortamının oluşmasını engellemektedir. Yaratılan bu durumun yasal boşluklar yüzünden de iyice pekiştiği gerçeğinden yola çıkarak; Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’na gerekli yasal düzenlemelerin yapılmasını isteyen dilekçelerle konuya ilgi çekilebilir. Yeterli katılım sağlanırsa yasal süreç başlatılabilir. Hiçbir dile karşı olmayan yalnız; Türkçeye saygıyı, sevgiyi içeren kültürel kaygıların yanında tecimsel zararların, sağlık alanındaki olası tehlikelerin giderilmesi ereğiyle yapılmak istenen bir çalışmadır bu. Dilin ulusal egemenliğin temel taşı olduğunu, belirli bir azınlıktan başka, sanki kimse bilmemektedir. Özellikle de bu yüzden Türkçe artık etkin bir yasal koruma kalkanı altına alınmak zorundadır. G MHP’liler Ne Yaptıklarını Biliyorlar mı?.. Hangi yıldı?.. Unuttum. Oya (Baydar) telefon etmişti: İlhan abi, Aydın geliyor... Aydın (Engin) Avrupa’da sürgündü, geçinmek için taksi şoförlüğü yapıyordu, suçu büyüktü, sosyalistti... Dedim ki: Bize gelsin!.. Aydın kalemi olan, başka deyişle yazargazeteci türündendir, bir süre Cumhuriyet’te çok güzel çalıştı, sonra ayrıldı, dün adını bizim gazetenin birinci sayfasında gördüm... Yine ne oluyor?.. ? Aydın, Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink ve arkadaşlarıyla birlikte yargılanırken MHP’li (ve de Ülkücü) bir grup genç mahkemeyi basmış... Oldu mu şimdi?.. İçimden dedim ki: Zaten bu Aydın her yerde olay çıkarır, bu nedenle başı beladan kurtulmaz... Peki, ya Hrant Dink?.. Onu tanımıyorum... Ama bizim Ülkücü (ve de MHP’li) kardeşlerimizi tanıyorum... Onlara iki çift lafım var!.. ? Önce diyeceğim ki: Bir mahkemeyi basmak, sanıklara tepkiyi değil, yargıçlara güvensizliği vurgular!.. Ülkücü kardeşlerimiz Türkiye’de adalete mi adaletsizliğe mi tepki gösteriyorlar?.. Bütün dünyaya olumsuz propaganda olsun diye mi eyleme geçtiler?.. Sonra diyeceğim ki: Yaptıkları eylemle tüm dünyada Türkiye düşmanlarına ne büyük malzeme sağladıklarının farkında mıdırlar?.. ? Hele bu eylem Türkiye’de yayımlanan Ermenice bir gazeteye yönelikse, MHP’liler ya da Ülkücüler bu ülkeye hesabını tutamayacakları bir zarar vermişlerdir... Ülkücü kardeşler milliyetçi, hatta Türkçü olduklarını ileri sürerler... Peki, akıllı mıdırlar?.. Akıllı olmak için düşünmesini bilmek gerekir... Düşünüyorlar mı?.. ? Bugün Türkiye’de Çerkesler, Lazlar, Kürtler, Araplar, Rumlar, Yahudiler, Ermeniler, Süryaniler vb. yaşıyorlar... Nüfus kâğıtlarında Türk yazar... Ve bizim için en değerli Türkler onlardır... Hele Yahudiler.. Rumlar.. Ermeniler.. Sayıları gün geçtikçe azalıyor.. Onlara gözümüz gibi bakmalıyız.. El üstünde tutmalıyız.. Üstlerine titremeliyiz.. Mahkeme basmak ne demek?.. Mahkemeyi ve de mahkemeleri güvence altına almak Türk milliyetçiliğinin şiarıdır... Ülkücü ya da MHP’li gençler Ermeni asıllı Türklerin yargılandığı mahkemeyi basmakla Türk milliyetçiliğine ne büyük zarar verdiklerini biliyorlar mı?.. İLAN NECATİ TUNA CEM GRUP DERSHANESİ Özel Necati Tuna Cem Dershanesi Müdürlüğü 20052006 Öğretim Yılı Ücret İlanıdır. Program Program Sınıf ve Saat Yıllık Kodu Adı Ders Saati Ücreti Ücreti D.011 İ.Ö.O. 6.7.8 300 s. 5 YTL 1.500 YTL D.031 Lise 1 ve 2 300 s. 9 YTL 2.700 YTL D.041 Üniver.Hazırlık 430 s. 9 YTL 3.870 YTL Necati ÇİÇEK Sadettin ÇAL Kurum Temsilcisi Kurum Müdürü NTC Dershanesi Altan Erbulak Sok. 10/1 Gayrettepe Şişli 0 212 272 42 19 CUMHURİYET 02 CMYK
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle