Katalog

SAYFA CUMHURİYET 11 MAYIS 2006 PERŞEMBE 4 ALİ SİRMEN HABERLER DÜNYADA BUGÜN Ordu’da fındık üreticilerine seslenen Baykal’ın eleştiri oklarının hedefinde Erdoğan vardı Oldu Olacak... Doğrusu, Deniz Baykal’ın söylediklerini okuduktan sonra, AKP milletvekilleri Ahmet Yenice ve İrfan Rıza Yazıcıoğlu’na kızamıyorum. Deniz Baykal’ı beğenir sever, ya da beğenmez sevmeyebilirsiniz, ama kabul etmek gerekir ki, Deniz Bey’in hem siyasette deneyimi vardır hem de nice yanlışına karşın yadsınamaz bir kalitesi. Şimdi bu Deniz Baykal bile kalkıp, Diyarbakır ve Samsun’un, liglerin önceden ilan edilmiş kurallarına karşın, ligde kalmalarını teklif ederse, şu iki AKP’liye nasıl kızabilir ve davranışlarını nasıl eleştirebiliriz? Hele şu sözlere ne demeli: Hiç kimse ‘‘kuraldı, ilkeydi, federasyondu’’ demesin. Önemli olan Türkiye’nin barışı ve kardeşliğidir. Ne olacak yani, Türkiye’nin barışı ve kardeşliğini, kuralları ve ilkeleri çiğneyerek mi sağlayacağız? O zaman, barış ve kardeşlik adına, anayasayı çiğnemeye de göz yumalım. Barış, kurallara uyularak sağlanır, kurallar çiğnenerek değil. Demokrasilerde kurallar, kanunlar, toplumsal barışı sağlamak için konulur. Yanlış anlaşılmasın! Diyarbakırspor’un ligde olmasında, ben de yarar görüyorum. Görev süresinde, bütün yöre halkının kalbini fethetmiş olan rahmetli Gaffar Okkan’ın, Diyarıbakır’ın kümeye çıkması için gösterdiği çabaları da biliyorum. Ama bütün bunlar, kurallar çerçevesi içinde olmalıydı ve oldu da. Şimdi yine aynı kurallara göre, Diyarbakır düşmüştür. Bu düşmede, kulübün kimi yöneticilerinin kurallara uymamalarının, provokatörlerin davranışlarının, insanların gözleri önünde konuk takım futbolcusu tekmeleyen yöneticilerin de payı olmuştur. ??? Bir an için varsayalım ki, Diyarbakır ve Samsun düşmedi, öbür üçüncü takım ne olacak? Varsayalım ki, öbürü de düşmeyecek... Peki onların yerine, daha fazla puan toplayanlar mı düşecek? Diyelim ki, düşme kaldırılacak ve kimse düşmeyecek, o zaman gelecek yıl lig 21 takımla mı oynanacak? Varsayalım ki, seneye ligde 21 takım olacak, o zaman ondan sonraki yıl 24, bir sonrakinde 27 takım mı olacak? Bu takdirde 5 yıl içinde 33 takımlı bir lig için, yılın haftaları yetecek mi? Böyle bir düzenleme yapıldığı zaman, UEFA ve FIFA’nın tavırları ne olacak? Futbola siyaset karıştığı ileri sürülerek, Türkiye bu kuruluşlardan kapı dışarı edilirse, kimin ne demeye hakkı olacak? ??? Şimdi gelelim, Ahmet Yenice ve İrfan Yazıcıoğlu’nun kanun tekliflerine: Madem bir teklif yaptılar, oldu olacak, bunun sınırlarını genişleterek yeni öğeler de eklesinler. Örneğin son Galatasaray Beşiktaş maçında, Tümer Metin’in direkten dönen şutunu, çok güzel olduğu ve de Beşiktaş’ın yenilgiyi hak etmediği gerekçesiyle, gol kabul etsinler ve maçın sonucunu da 22 berabere ilan etsinler. Şimdi kimse kalkıp da, bana futbolun kurallarından, hakemin kararlarından söz etmesin. Ne yani, bir garip hakemin kararı milli iradeden daha mı üstündür? Sonra hepimiz görüyoruz, futbolda, üç büyükler ile yoksul kulüpler arasında olanaklar açısından büyük farklar var. Bu adaletsizliği gidermek, toplumsal barışa ve Türkiye’nin birliğine daha fazla yarar sağlar. O zaman milli iradenin temsilcileri, bu haksızlıkları giderecek önlemleri yasama organı aracılığıyla tespit edip, yürürlüğe koysunlar. Örneğin, futbolun kuralları, üç büyüklere aynen uygulansın, ama diğer takımlara mali güçleriyle orantılı olarak kademeli bazı kolaylıklar getirilsin. Mesela, bu takımların kaleye geri paslarında kaleciler topu elle tutabilsinler. Yine örneğin bu takımlar, ceza sahası içinde, topu tutmamak kaydıyla, iki veya mali güçsüzlükleriyle orantılı olarak, üç dört veya beş kez elle kesebilsinler. Şimdi kimse çıkıp bana, kurallardan, federasyondan, UEFA’dan falan söz etmesin, çünkü futbol nihayet bir araçtır ve esas olan Türkiye’nin birliği, beraberliği ve toplumsal barışıdır. Hem de futbol, federasyon, UEFA, FIFA milli iradeden daha mı önemli? ‘Kulla Allah’ın arasından çekil’ TÜREY KÖSE ERDOĞAN ERİŞEN ORDU CHP Genel Başkanı Deniz Baykal 8 yıl aradan sonra ilk kez miting düzenlediği Ordu’da fındık üreticilerine seslenirken, ‘‘Fındığınıza sahip çıkın, Cumhuriyet’e de, Atatürk’e de’’ mesajı verdi. Baykal, ‘‘Kulla Allah’ın arasından çekil. Neden anayasadan rahatsız oluyorsun? İran’a döneriz Allah muhafaza’’ sözleriyle de Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ı hedef aldı. Ordu Cumhuriyet Meydanı’nda yaklaşık 15 bin kişinin katıldığı ‘‘Ülkene ve Fındığına Sahip Çık Mitingi’’ öncesinde alınan güvenlik önlemleri dikkat çekti. Ordu girişinde güvenlik görevlileri tek tek araçların plakasını belirlerken, araçlarda kaç kişi olduğunu sordu. Gazetecilerle aynı araçta bulunan Aydın Milletvekili Özlem Çerçioğlu, ‘‘Mitinge kaç kişi geldiği mi hesaplanmaya çalışılıyor’’ diyerek uygulamaya tepki gösterdi. Miting alanının çevresindeki koruma bantlarına da tepki gösterildi. CHP Grup Başkanvekili Haluk Koç, bantları yırtarak miting alanına girdi. Koç, ‘‘İnanılmaz iktidar baskısı var’’ dedi. Miting alanında ‘‘Başımızı kapatmak değil bilgiyle örtmek istiyoruz’’, ‘‘Abdullah’a Fethullah’a örtülü af’’, ‘‘Dinci intihalci Ömer’e hayır’, ‘‘Fındıkta Cüneyd’e hayır’’ pankartları dikkati çekti. CHP’den ihraç edilen eski Genel Sekreter Ertuğrul Günay’ın seçim bölgesi olan Ordu’da miting alanının karşısında bir binada muhaliflerin açtığı pankart da dikkati çekti. Pankartta Baykal’a ‘‘De Ordu Cumhuriyet Meydanı’nda yaklaşık 15 bin kişinin katıldığı mitingde konuşan Baykal, yurttaşlara, ‘‘Fındığın yanına Cumhuriyeti, Türkiye’nin bölünmez bütünlüğünü koyun’’ diye seslendi. Şimdi bizden öneri istiyorlar. Ne öneri yapayım? Çek o maddeyi. Çekmeyip değiştirme yoluna gidecekler. Önerim bu. Değiştirirlerse söylediklerimizin haklılığını kabul etmiş olacaklar’’ dedi. Yurttaşlara, ‘‘Fındığın yanına Cumhuriyeti koyun, Türkiye’nin bölünmez bütünlüğünü koyun’’ diye seslenen CHP lideri, Selanik’te 82 yaşındaki Fethi Dördüncü adlı yurttaşın deftere yazdığı yazının Başbakan tarafından koparılmasına da dikkat çekti. Baykal, ‘‘‘Dava açılsın, vatandaş anasından doğduğuna pişman edilsin’ deniyor. Pontus soykırımını anımsatmak için heykel açtılar, sen ona ne diyorsun? 82 yaşındaki vatandaşın üzerine hışımla geliyorsun, heykel açanlar karşısında bir laf etmiyorsun. Vatandaş onu niye yazmış, ders al’’ dedi. CHP heyeti Selanik’e gidiyor Baykal, kamuoyundan büyük bir talep olduğunu, gelecek hafta bir milletvekili heyetinin Selanik’e gideceğini bildirdi. Baykal, ‘‘Bu talebe biz de katılıyoruz. Defterin yeniden oraya konmasını istiyoruz. Bir milletvekili heyetimiz Selanik’e gidecek’’ dedi. CHP Genel Sekreter Yardımcısı Mehmet Sevigen başkanlığındaki heyette Trakya milletvekillerinin yer alması bekleniyor. CHP Genel Sekreter Yardımcısı Mehmet Sevigen de Atatürk’ün Selanik’teki evinde yer alan deftere yazdıklarıyla gündeme gelen Fethi Dördüncü’yü cuma günü İstanbul’da ziyaret edeceklerini söyledi. Sevigen, ‘‘Gerekirse Selanik’e gider yırtılan o sayfayı yeniden yapıştırırız’’ dedi. mokratik laik çağdaş cumhuriyet hedefinin önünü tıkıyorsunuz. Türkiye’yi ve partiyi halka bırakın. CHP ve Türkiye sevdalıları’’ diye seslenildi. Cüneyd Zapsu’ya tepki Miting alanında üzerinde fındık üreticisi yazılı tabut paketi dikkat çekerken, Baykal, fındık üreticilerinin sorunları üzerinde durdu. Baykal, Türkiye’de fındık fiyatlarının indiğine dikkat çekerken, ‘‘Araya rufailer girdi’’ deyince topluluktan ‘‘Cüneyd Zapsu, Zapsu’’ bağırışı yükseldi. CHP lideri Baykal, üreticilere, ‘‘Fındık sizin vatanınız. Bir vatanınız daha var, Türkiye. Bu vatan nereye gidiyor? Durduk yerde gerginlikler yaşatılıyor. Din tartışması çıkarmak is tiyorlar’’ diye seslendi. Devletin en yüksek tepelerinden zararlı yanlış tartışmaların dayatıldığını vurgulayan CHP lideri, sözlerini şöyle sürdürdü: ‘‘Biz bu işleri aştık. Biri çıkıyor, dindar olanlar olmayanlar diyor. Böyle bir ayrıma gitmeye hakkı yok. Sen ne karışıyorsun? Vatandaşın dininden imanından kuşku duymaya hakkın var mı? Kulla Allah’ın arasından çekil. Sen kendi hesabını ver. Askere alırken, vergi alırken ayırıyor musun dindar olan olmayan diye? Sana ne?.. O Allah’ın işi. Anayasayı değiştirmek lazımmış. Sana ne zarar veriyor, neden rahatsız oluyorsun anayasadan?’’ Coşkulu kalabalık, ‘‘Türkiye laiktir laik kalacak’’ sloganları atarken CHP lideri, bazı AKP’li belediyelerin girişimlerine dikkat çekti. ‘Türkiye İran’a döner’ Tuzla Belediyesi’nin yayımladığı bir kitaba ve AKP kongrelerindeki haremselamlık uygulamalarına dikkat çeken Baykal, ‘‘Çok yanlış telkinlerde bulunuluyor. Bu istikamete girmek Türkiye’de huzuru kaçırır. Herkes birbirinin polisi jandarması olur. Türkiye İran’a döner Allah muhafaza’’ uyarısında bulundu. CHP lideri, Ordululara, ‘‘Fındığa da sahip çıkın, Cumhuriyet’e de, Atatürk’e de’’ diye seslendi. Baykal, TMY Tasarısı konusunda bilgi verirken, ‘‘Bir terör örgütü kurucusuna af isteniyor. Bu kurucu kim? CHP’liler, geri çekilmesini istedikleri için komisyona üye vermedi, AKP’li üyelerin itirazları da işe yaramadı TMY Tasarısı alt komisyonda ? CHP’lilerin sert eleştiriler yönelttiği tasarıyla ilgili bazı AKP’li üyeler de çekincelerini dile getirdiler. Tüm itirazlara rağmen geri çekilmeyen tasarı sadece AKP’li üyelerden oluşan alt komisyonda görüşülecek. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Terör örgütü başı Abdullah Öcalan’a af getireceği kuşkusu nedeniyle tartışma yaratan Terörle Mücadele Yasa Tasarısı, TBMM Adalet Komisyonu’nda CHP’nin yanı sıra bazı AKP milletvekillerinin de ‘‘geri çekilsin’’ talebine karşın ‘‘alt komisyona’’ havale edildi. Ancak CHP, böyle bir düzenlemenin sorumlululuğunun ‘‘alt komisyona yüklenemeyeceğini’’ belirterek üye vermeyi reddedince alt komisyon 5 AKP’liden oluştu. Tartışmalı Terörle Mücadele Yasa Tasarısı dün esas komisyon olan TBMM Adalet Komisyonu’nda ele alındı. CHP’lilerin sert eleştiriler yönelttiği tasarıyla ilgili bazı AKP’li üyeler de eleştiri ve çekincelerini dile getirdiler. Görüşmeler sürerken Türkiye ve Ortadoğu Forumu Vakfı Başkanı Fikret Başkaya da komisyon üyelerini telefonla arayarak ‘‘bir grup aydın olarak tasarının geri çekilmesini’’ istedi. Adalet Bakanı Cemil Çiçek, AKP’li milletvekillerinden ve CHP’lilerden gelen, tasarının geri çekilmesi önerisine uymayacağını açıkladı. Komisyon başkanı AKP’li Köksal Toptan, CHP’li üyelerin alt komisyona katılmayacaklarını açıklamalarından sonra, toplantıyı izleyen CHP Grup Başkanvekili Ali Topuz’dan yardım istedi. Ancak Topuz, ‘‘Arkadaşlarımın görüşlerine ben de katılıyorum. Size olumlu bir karşılık veremediğim için üzgünüm’’ diyerek alt komisyona üye vermeyeceklerini yineledi. Çiçek, tasarıya ilişkin eleştirilerin doğru olmadığını özellikle CHP’nin, Öcalan’ın affedileceği eleştirisine hukukçuların büyük bir bölümünün katılmadığını vurguladı. ‘‘Kimse konuşulmadı, haberimiz yok demesin. Ama sorumluluk hükümete aittir’’ diyen Çiçek, komisyona katılan jandarma temsilcisi Albay Gazi Koçer’e bakarak ‘‘Değil mi albayım’’ dedi. Koçer ise bir açıklama yapmadı. Komisyonda, Türkiye Harp Malulleri, Şehit Gazi Dul ve Yetimleri Derneği Genel Sekreter Yardımcısı ve Güneydoğu’da görev yaparken patlama sonucu iki elini kaybeden gazi İbrahim Babur’a da söz verildi. Tasarının 6. maddesinin ‘‘bebek katili’’ Abdullah Öcalan’ın serbest kalmasını sağlayabilecek tuzaklarla dolu olduğunu belirten Babur, ‘‘Bu ihtimal, gazilerimizi, şehit ailelerimizi kahretti’’ dedi. Terörle Mücadele Yasa Tasarısı’nın görüşmeleri sırasında Adalet Bakanı Cemil Çiçek, ‘‘Kimse tasarıdan haberimiz yok demesin’’ dedikten sonra komisyonda hazır bulunan Genelkurmay temsilcisine dönerek ‘‘Değil mi albayım’’ diyerek teyit almaya çalıştı. (Fotoğraf: AA) ‘Demokrasiden yana tavır alın’ İHD Başkanı Yusuf Alataş, TMY Tasarısı’nın herkesin özgürlüklerini kısıtlayacağını belirtti, vekillere ‘Bu yasaya geçit vermeyin’ çağrısı yaptı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) İnsan Hakları Derneği (İHD) üyeleri, Terörle Mücadele Yasası’nda (TMY) yapılmak istenen değişiklikleri protesto etti. İHD üyeleri, eylemlerinin ardından ise TBMM Başkanvekili Ali Dinçer’i ziyaret etti. TMY Tasarısı ile getirilmek istenen düzenlemeler, dün İHD üyelerince protesto edildi. TBMM Çankaya kapısı yakınlarına pankart ve dövizlerle gelen bir grup İHD üyesi, basın açıklaması yapmak istedi. Çevik kuvvet polisinin oluşturduğu kordonla durdurulan gruba, daha sonra açıklama yapma izni verildi. Heyet, açıklamanın ardından TBMM Başkanvekili Dinçer’i makamında ziyaret etti. İHD Başkanı Yusuf Alataş, tasarıyı incelediklerini ve değerlendirmelerini bütün milletvekillerine rapor halinde gönderdiklerini söyledi. Alataş, milletvekillerinden, ‘‘hak, özgürlük ve demokrasiden yana tavır almalarını ve bu yasal değişikliğe geçit vermemelerini’’ istedi. asirmen?cumhuriyet.com.tr AP’de, DHKPC yanlısı girişim AKP’liler gaziyi tersledi Babur’un bu sözleri üzerine Komisyon Başkanı Toptan, ‘‘Tasarıda böyle bir düzenleme olduğunu nerden çıkarıyorsunuz, böyle bir şey yok’’ diye müdahale etti. CHP’liler Babur’a müdahale edilmesine itiraz edip tepki gösterirken AKP’li Muzaffer Külcü,‘‘Dışarıya çıkıp basın toplantısı yapsın’’ diyerek Babur’u susturmak istedi. CHP Artvin Milletvekili Yüksel Çorbacıoğlu ise tasarıyla ‘‘silahlı terör örgütlerine’’ ceza öngörüldüğüne dikkat çekerek bu düzenlemenin Fethullah Gülen’in durumunu şansa bırakmamak için tasarıya konulduğu kuşkusu bulunduğunu anımsattı. Tasarıya AKP’li bazı milletvekillerinden de eleştiri geldi. AKP Ağrı Milletvekili Halil Özyolcu ve AKP Adıyaman Milletvekili Hüsrev Kutlu, tasarının ‘‘uzlaşma ile yapılması’’ gerektiğini belirttiler. ‘Bu yasa çözüm değil’ Alataş, yasa eksikliğinden söz edildiğini, çatışma ortamının giderek yükselmesinin bu söylemlere zemin hazırladığını dile getirerek şöyle konuştu: ‘‘Kendi yurttaşlarımızı, bu asker, polis, sivil yurttaş, Kürt, Türk, solcu, dindar olabilir öldürerek sorunlarımızı çözemeyiz. Bu yasa, çözüm değildir. Hakkâri’den Edir Kimyongür’ün serbest bırakılmasını istediler ELÇİN POYRAZLAR BRÜKSEL AB’nin terör örgütleri listesinde bulunan yasa dışı örgüt DHKPC üyesi olduğu iddiasıyla Hollanda’da tutuklanan Bahar Kimyongür’ün serbest bırakılması yönündeki girişime dün Avrupa Parlamentosu (AP) ev sahipliği yaptı. Liberal partiden Avusturyalı AP üyesi Karin Resetarits’in ön ayak olduğu girişimde sivil toplum örgütlerinin temsilcilerinin yanı sıra Bahar Kimyongür’ün Belçikalı avukatı Jan Fermon, Hollanda’da tutuklu bulunan Kimyongür’ün serbest bırakılması çağrısında bulundular. Belçika’da 28 Şubat’ta Sabancı suikastı zanlılarından Fehriye Erdal’ın yanı sıra örgüte üye olmak suçundan 4 yıl hapis cezası alan Kimyongür 28 Nisan’da Hollanda’da tutuklanmıştı. Hollanda’nın Kimyongür’ün Türkiye’ye iadesini değerlendirdiğini belirten konuşmacılar, ‘‘Kimyongür’ün işkencenin olduğu bir ülkeye iade edilmesinin kabul edilemez olduğu’’ yönünde görüş bildirdiler. AB’nin terör örgütleri listesine karşı çıktıklarını belirten Resetarits, listenin siyasi kararlar çevresinde şekillendiğini ileri sürdü. Konuşmacılar, Kimyongör’ün düşünce suçlusu olduğunu Türkiye ve Belçika’da herhangi bir suç işlemediğini söylediler. ne’ye, işçisinden öğretim üyesine kadar bütün kesimlerin özgürlüklerini kısıtlayacak.’’ Alataş, tasarıda terör amacıyla ihaleye fesat karıştırma terör suçu sayılırken işkencenin bu kapsama alınmamasını da eleştirdi. TBMM Başkanvekili Dinçer de Meclis’in çıkaracağı tüm yasaların, anayasaya, uluslararası normlara, BM şartlarına, temel insan hak ve özgürlüklerine uygun hazırlanması gerektiğini vurguladı. GENİŞLEMEYİ TARTIŞAN AVRUPALILARIN GÜVENİ KAZANILMAYA ÇALIŞILIYOR AB Komisyonu’ndan ‘gelecek planları’ ELÇİN POYRAZLAR BELÇİKA Fransa ve Hollanda’da geçen yıl yapılan anayasa referandumlarında hayır çıkması üzerine, ‘‘düşünme dönemine’’ giren Avrupa Birliği (AB) geleceği konusunda endişe taşıyor. AB Komisyonu’nun dün açıkladığı ‘‘gelecek planlarının’’ yer aldığı belgede AB, 12 ayrı alanda izlenecek politikalarla Avrupalıların güveni ni kazanmayı hedefliyor. Komisyon Başkanı Jose Manuel Barroso dün yaptığı konuşmada, Avrupa Birliği’nin geleceğine yönelik yapılan tartışmaların yararına değinerek AB’nin vatandaşlarının ihtiyaçlarına acilen yanıt veren ‘‘Sonuçlar Avrupası’’ olması gerektiğini söyledi. ‘Genişleme: Başarı öyküsü’ Tek pazar, dayanışma, güvenlik, genişleme ve AB’nin dünyadaki rolüne yönelik girişimlerde bulunulması gerektiğini belirten Barroso, genişlemenin AB için bir başarı öyküsü olduğunu vurguladı. Haziran doruğunda yapılacak ‘‘Avrupa’nın Geleceği ve Sınırları’’ konulu tartışmaya hazırlık niteliği taşıyan belgede komisyonun Türkiye’nin üyeliği konusunda olumlu tutumunun değişmediğinin altı çizildi. CUMHURİYET 04 K