19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
11 MAYIS 2006 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA EKONOMİ ekonomi?cumhuriyet.com.tr Danıştay, Rekabet Kurulu’nun 7 yerine 8 üyeyle karar almasını hukuka aykırı bularak yürütmesini durdurdu 13 İŞÇİNİN EVRENİNDEN ŞÜKRAN SONER Erdemir’de işler karıştı ? TMMOB Makina Mühendisleri Odası Başkanı Koramaz, Danıştay kararının derhal uygulanmasını isterken Rekabet Kurulu Başkanı Parlak, kararın yürütmesinin durdurulmasına itiraz edeceklerini söyledi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Danıştay 13’üncü Dairesi, 7 yerine 8 üyeyle Erdemir’in devrine izin veren Rekabet Kurulu kararını, yasaya aykırı bularak oybirliğiyle yürütmesini durdurdu. Rekabet Kurulu Başkanı Mustafa Parlak, Danıştay 13. Dairesi’nin Erdemir’in devrine izin veren Rekabet Kurulu kararının yürütmesinin durdurulmasına itiraz edeceklerini, bu da olmazsa yeniden karar alacaklarını söyledi. Daire, 7 üyeden oluşturulan Rekabet Yerini Bilmek ‘‘Cumhurbaşkanı’nın hakem mi, taraf mı?’’ olması gerektiği, yapay tartışmasından yola çıkabiliriz. Anayasamızın cumhurbaşkanlığı görev ve sorumluluklarına ilişkin düzenlemeleri öylesine açık ki.. Cumhurbaşkanı bir anayasa hukukçusu olarak, yeri geldikçe anayasal sorumlulukları adına taraf olma görevini öylesine çok vurguladı ki.. Bu yapay tartışma, başta Başbakan, rejimle hesabı olan taraflarca çok bilinçli olarak sürekli, sadece ve sadece kitlelerin kafalarını karıştırmak, kavram kargaşası yaratmak, anayasal düzenle olan çelişkilerini ya da çıkarlarını gizlemek amacı ile açılmakta.. Kimileri ekonomik istikrar, piyasalar adına hükümetlerle uyum içinde olacak cumhurbaşkanı arayışına çıkıyorlar. Anayasanın, cumhurbaşkanına hükümetleri anayasa ve hukuk düzeni, kamu yararı adına denetleme görevini verdiğini yok sayarak, kamuoyunda hükümetlerle uyumsuz cumhurbaşkanı imajını yaratmaya kalkışıyorlar. Anayasa, hukuk düzeni, kamu yararına aykırılık gerekçeleri ikinci planda, saklı tutulup, geri dönüş eylemi ön plana çıkarılıyor. Cumhurbaşkanı görevini yaptığı için, çok ağır bir baskı altında tutulmaya çalışılıyor. Anayasa, hukuk düzeni, kamu yararı ile çelişen yasalar çıkaran, icraatlar yapan hükümetlere yönelik eleştiriler neredeyse solda sıfır kalıyor. Daha ürkütücü boyut, rejime, demokrasiye, laikliğe ilişkin tartışmalarda giderek azgınlaşan üslupta aynı yöntemin seçilmesi. Başrollerde Başbakan Erdoğan’ın, bakanlarının, Meclis Başkanı’nın çıkışlarıyla sık sık gündeme geliyor. Sandıktan çıkmış olmayı, Meclis çoğunluğunu diktatörlük aracı olarak kullanmak isteyen kafalar atakta. Sadece cumhurbaşkanlığı makamını değil elbet, yargı, demokratik güç odaklarını saldırarak sindirmede pervasız gidiyorlar. ??? Ne yazık ki süreç olarak, küresel saldırı, kavram kargaşası, örgüt dağınıklığı.. 12 Eylül düzeninde katkıları ile meydanı çok fazla boş buldular. Şımardılar. Sınır tanımaz pervasızlıkta çok avantajlı gördükleri zamanlamayı kaçırmamak üzere, gözükara yol almaya bakıyorlar.. Ne de olsa rejimin olmazsa olmaz ilkelerini, kurumlarını oyçoğunluğu ile değiştirebileceklerini savunmaya kalkışmış hükümet kadroları var. Yargı kararı ile rejim karşıtlığı saptanmış danışmanı olsun görevden almak gündemlerinde değil. ABD yönetimine başbakanını sifonla temizlemek yerine kullanmayı önerebilmiş danışmanlar da görevde kalabiliyor.. Kilit bürokrasi kadrolarının tümüne yakını asaleten atanabilecek konumda olamayan, vekâleten görev yapanlarla doldurulmuş. Siyasal, bürokratik erk için atamalarda aranan kimlikte, ‘‘türbanlı eşi’’ olmak önkoşul.. Çok değil birkaç yıl öncesinde birileri bize böylesi bir tabloda hem de ‘‘istikrar hükümeti’’markası ile bir hükümetin iktidarda olabileceğini söyleselerdi, inanmaz, karabasan bir rüya olarak kabul edebilirdik. Toplumsal savunma refleksinin güçlülüğünü, örgütlülük, kafa, kavram, değerler karmaşasına çözüm arayışlarının gündeme gelmiş olmasını tabii ki hafife almamak gerek. Ancak örgütlülükler, gecikmeden, ‘‘titre ve kendine dön’’ özdeyişine uygun, varlık amaçlarını, sorumluluklarını anımsamak, gereğini yapmak noktasındalar. Dünün gündemi ile bir örnek vermek durumundayım: Tüm çalışanların kazanılmış sosyal güvenlik, sağlık haklarını gasp eden, IMF’nin dayatması Sosyal Güvenlik Reformu Yasası’nı hükümet kılçık çekme kolaylığında Meclis’ten geçirmedi mi? CHP’nin protestosu, sağlıkçılar başta, sınırlı emekçi örgütünün eylemlerle karşı duruşları caydırıcı olamadı. Yine görev Cumhurbaşkanı’na düştü. Kamu yararına aykırılıklar çerçevesinde yasanın pek çok maddesi için birden veto kararı geldi. İçim sızlayarak geçen biriki gün içinde Türkİş Başkanlar Kurulu’nun toplandığını anımsatmak istiyorum. Koskoca örgüt, Ankara’daki Türkİş’in başkanlar kurulu toplantısı haber konusu bile olamadı. Oysa bu sıcak gündemle hükümeti sallaması, yeri yerinden oynatması en büyük sendikal konfederal örgüt olarak birinci dereceden görev ve sorumluluğu değil miydi? Kimi okurlar Fransa’da öğrencisendika işbirliğinde yapılan büyük direniş ile, İş Yasası’nda çalışanlar aleyhine düzenlenmiş maddenin geri püskürtülmesini anımsatarak bizim sendikal örgütlerimizin nerede olduğunu sorguluyorlar. ‘‘Örgütlülük, moral değerler, kimlik çöküşü öylesine boyutlar kazandı ki, yerlerini bilemez, yoklukla eşanlamda bir konumdalar..’’ Yine de yakın gelecekte, ‘‘Yerlerini bilmek ya da bilmemek, var ya da yok olmak seçim noktasındalar’’ biliyorum. Aslında tüm demokrasi ile ilişkili örgütlenmeler için, geçerli bir süreç bu.. PETROLİŞ, RET KARARINI TEMYİZ ETTİ Ekonomi Servisi TÜPRAŞ’ta örgütlü Petrolİş Sendikası, Danıştay 13. Dairesi tarafından Tüpraş’ın yüzde 51 oranındaki kamu payının blok satış yoluyla özelleştirilmesine ilişkin ‘‘ihale şartnamesi’’nin iptali istemiyle açılan davada verilen ‘‘ret’’ kararının temyiz incelemesi üzerine bozulması ve temyiz incelemesi sonucuna kadar yürütmenin durdurulması istemiyle Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’na başvurdu. Danıştay 13. Dairesi Tüpraş’ın özelleştirilmesine ilişkin ÖYK kararı, ihale ilanı, ihale şartnamesi ve satışa ilişkin ihale komisyonu kararının iptal istemini reddetmişti. Kurulu’nun Erdemir’in devrine izin veren kararını 8 üyenin katılımıyla aldığı ve bunun yasaya aykırı olduğuna işaret ederek kurul kararının dava sonuçlanıncaya kadar yürütülmesinin durdurulmasına karar verdi. Rekabet Kurulu Başkanı Parlak, Danıştay’ın verdiği kararın usul yönünden olduğunu, kararın özüne yönelik bir tarafının bulunmadığını ifade ederek ‘‘Kısa sürede Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’na itiraz başvurusunda bulunacağız. Eğer Daire’den beklediğimizden farklı bir sonuç çıkarsa bugün Rekabet Kurulu olarak yedi kişiyle toplanır yeni bir karar alırız’’ dedi. Parlak, Danıştay 13. Dairesi’nin kararının özelleştirmeye olumsuz etkisinin olmayacağını vurguladı. Türki ye’nin en büyük yassı çelik üreticisi Erdemir’in yüzde 46.12’si için geçen yıl ekim ayında yapılan blok satış ihalesinde en yüksek teklifi veren OYAK, Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’na (ÖİB) ait yüzde 46.12 hisse için 2.77 milyar dolar ve Türkiye Kalkınma Bankası’na ait yüzde 3.17 hisse için 190.2 milyon dolar olmak üzere toplam 2.96 milyar do ları ödemiş ve hisseleri şubatta devralmıştı. TMMOB Makina Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz yaptığı yazılı açıklamada, Erdemir, Telekom, TÜPRAŞ gibi büyük özelleştirmelerde, devir yapılmadan, bu özelleştirmelere karşı yürütülen yargı sürecinin beklenmesi gerektiğini belirtti. Koramaz, ‘‘Erdemir’de devir işleminin yapılmış olması, Erdemir özelleştirmesinin hukuka aykırılığını ortadan kaldırmamakta, Danıştay’ın yürütmeyi durdurma kararını hükümsüz kılmamaktadır. Devrin hukuka aykırılığı yargı kararıyla tespit edilmiştir ve idarelerin hatalı işlemlerini geri alabilmeleri genel idare hukuku ilkelerindendir’’ dedi. Koramaz, Danıştay kararının derhal uygulanmasını da istedi. 2008’e kadar 36 milyon dolarlık yatırımla 60 bin metrekareye ulaşılacak Beymen 2 misli büyüyecek Eston’dan 1 milyar dolarlık konut yatırımı İstanbul Haber Servisi Eston Yapı, Büyükçekmece’de 1 milyar dolarlık 4 bin bahçeli evden oluşan projeyi hayata geçirecek. Büyükçekmece Yakuplu’da 1.5 milyon metrekarelik alan üzerinde kurulacak Eston Deniz Projesi’nin, 7 farklı tipte 207 bahçeli evden oluşan Yakamoz Mahallesi’ndeki ilk etabı bir yıl içinde tamamlanacak. Eston Yapı Genel Müdürü Salih Kuzu, tanıtım toplantısında, ‘‘Önümüzdeki yıllarda kentin iş ve ticaret merkezlerine yakın alanlarda nitelikli konut projelerine talep artacak. Biz bu projeyle marinası, plajı ve 1.5 kilometrelik sahil şeridi ile İstanbul’un merkezinde denizle iç içe bir yaşam tarzı sunuyoruz’’ dedi. Özellikle bahçeli evlerin yoğun bir taleple karşı karşıya kaldığına dikkat çeken Kuzu, ‘‘Bugüne kadar yüzde 90’ı oturmak üzere satın alınan farklı projelerimizdeki az katlı bahçeli evler, arsaları ile birlikte hızlı bir değer artışı sağlayarak sahiplerine önemli bir yatırım avantajı da kazandırdı’’ diye konuştu. Satışa sunulan toplam 8 mahalleden ilk etabı olan Yakamoz Mahallesi, 207 bahçeli evden oluşuyor. Yakamoz Mahallesi’ndeki bahçeli evlerin ortalama satış fiyatı metrekare başına 2150 YTL. ? 35. yılında yeni atılımların eşiğinde olan Beymen, toplam mağaza alanını 2 misli büyütmeyi hedefliyor. Murahhas Aza Cem Boyner, Türkiye’nin AB sürecinde büyük patlama yaşadığını, bunun kendilerine cesaret verdiğini söyledi. Ekonomi Servisi 35. yılını bir basın toplantısıyla değerlendiren Beymen, bugün 34 bin m2’de hizmet verirken, 2008’e kadar 60 bin m2’ye ulaşmayı hedefliyor. İstanbul Çırağan Sarayı’ndaki toplantıya Boyner Holding Murahhas Azası Cem Boyner, Yönetim Kurulu üyeleri Ümit Boyner, Serdar Sunay ve Beymen Genel Müdürü Esel Çekin katıldı. Çekin, Beymen’in bu yıl içinde 146 milyon dolar ciro beklediğini, her yıl cironun yüzde 10’unu yatırımlara harcadıklarını belirterek, 2008’e kadar 3 yıl içinde toplam 36 milyon dolarlık yatırım yapacaklarını söyledi. Çekin’in verdiği bilgiye Çin fiyatları düşürecek Çin yüzünden önümüzdeki 15 yıl fiyatların her yıl yüzde 2 daha da aşağı ineceğini söyleyen Boyner, ‘‘Kendimizi buna ayarladık. Türkiye’nin krizi bitti artık. Perakendede geleceği doğru okuyan ve bunu bizle beraber bugün gerçekleştiren pek çok firma en iyi yıllarını geçiriyor’’ diye konuştu. göre Beymen, Nişantaşı ve Akmerkez’den sonra 2007 Nisanı’nda bitecek İstinye Park projesine hazırlanıyor. 4 bin m2’lik mağazada Christian Dior, Fendi, Prada gibi markalar yer alacak. Beymen, ‘‘markalı butikler’’ kapsamında da bir dizi dünyaca ünlü markayla mağazalar açacak. 2008’de ise İzmir Alsancak ve İstanbul Bağdat Caddesi mağazaları hizmete girecek. Kasım 2005’te 5.6 milyon dolar yatırımla açılan Kahire mağazası ile de 20 milyon dolar ciro elde edildi. Bunun ardından Amman, Doha, Riyad, Cidde, Şam ve Cezayir’den gelen teklifler değerlendiriliyor. Soruları yanıtlayan Cem Boyner ise ‘‘Atılımlarımızın bir kısmı bizim, bir kısmı Türkiye’nin atılımı. Türkiye, AB’ye giriş sürecinde bugün yaşadığı patlamaları yaşamasaydı biz buna cesaret edemezdik. AB sürecinde Türkiye’ye muazzam bir ilgi var. İçerden ve dışardan muazzam para akıyor. Türkiye içinden müthiş bir kaynamayla patlıyor. Önümüzdeki birkaç yıl içinde Türkiye tanınmayacak hale gelecek. Türkiye’nin krizi bitti artık’’ dedi. Boyner, dışa açılma konusunda da ‘‘Biz de bu bölgeliyiz. Bizim o eşiği atlatmamız çok daha kolay. Batı’da nereye gideriz? Önemli fark getirecek başkentlere gideriz. Ama bunun, Doğu Avrupa’nın daha batısı olacağını zannetmiyorum. Çiğnenmiş pazarlarda kalabalığa karışmanın manası yok’’ diye konuştu. Ataşehir’de büyük ilgi gören projede, yine 10 günde konutların sahiplerini bulması bekleniyor Uphill, Bahçeşehir’de de yükselecek ? Varyap Varlıbaşlar ve Teknik Yapı ortak girişimiyle hayata geçirilecek UPHILL Court Bahçeşehir projesinde satışlar başladı. Ekonomi Servisi Ataşehir’de konutları kapış kapış satılan Varyap Varlıbaşlar ve Teknik Yapı, ‘‘butik tarzda çok katlı konut’’ markaları Uphill Court’u Bahçeşehir’e taşıyor. Varyap Varlıbaşlar ve Teknik Yapı ortak girişimiyle hayata geçirilecek UPHILL Court Bahçeşehir projesinde satışlar başladı. Projenin tanıtıldığı basın toplantısında konuşan Varyap Varlıbaşlar Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Varlıbaş, soruları yanıtlarken Uphill Court müşterilerinin olası depremi ‘‘başkalarından öğrene TİSK RAPORU OECD’nin ‘en’ler ülkesi Türkiye! ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK), Türkiye’nin OECD ülkeleri arasında ‘‘kayıt dışı sektörün ekonomik büyümeyi en çok engellediği ülkeler arasında’’ yer aldığını belirterek ‘‘Türkiye vergi yükü, istihdam vergileri, enerji ve internet maliyetleri ve yatırım ortamı açılarından OECD’nin en kötüsü’’ değerlendirmesinde bulundu. TİSK, ‘‘İşsizliğin Çözümü: Girişimci Odaklı Yaklaşım’’ raporunda 10 ayrı göstergede şu değerlendirmelerde bulunuldu: En büyük kayıt dışı sektöre doğru... En yüksek vergi artışı... En ağır istihdam vergileri... En pahalı enerji... En pahalı internet... En işlevsiz bankacılık... En elverişsiz yatırım ortamı... En katı çalışma mevzuatı... En zayıf ücretverimlilik ilişkisi... En ağır kıdem tazminatı... F İ YAT L A R 1 3 0 B İ N Y T L’ D E N B A Ş L I Y O R B üyükçekmece Marmara aksında Isparta Kule mevkiinde, denize ve Küçükçekmece Gölü’ne bakan bölgenin en kıymetli yerinde yükselecek olan Uphill Court Bahçeşehir projesi Mart 2008’de tamamlanacak, daireler ve villalar sahiplerine teslim edilecek. Toplam 66.5 dönüm alan üzerinde ve yüzde 85’i yeşil alan olacak Uphill Court Bahçeşehir, sıralı villalar ve yüksek bloklardan oluşacak. Uphill Court Bahçeşehir projesinde 356 adet 1+1 daire, 128 adet 2+1 daire, 84 adet 3+1 daire, 108 adet Victorias sıralı dublex villa ve 6 adet 4 katlı ve yüzme havuzlu Queens villa olacak. 1+1’lerin 130 bin YTL’den başlayan fiyatlarla satışa sunulduğu projede, 2+1’ler 200 bin, 3+1’ler de 280 bin YTL’den başlayan fiyatlarla satışa sunuldu. soner?cumhuriyet.com.tr Uzan’dan ‘Ben de isterim’ çağrısı ni açıkladı. Toplu Konut İdaresi (TOKİ) güvencesinde yüksek yaşam standartlarıyla Uphill Court Ataşehir projesiyle aynı özellikleri taşıyan Uphill Court Bahçeşehir’de farklı olarak bölgenin yapısına uygun sıra villalar da yer alacak. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Rumeli Holding’in eski ortaklarından Genç Parti Genel Başkanı Cem Uzan, Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu’na (TMSF), batık bankacılardan Erol Aksoy’a sağlanan şartlarla anlaşmaya hazır olduğunu ve yanıt beklediğini bildirdi. Cem Uzan, vekili avukat Şaylan Çığgın aracılığıyla yaptığı açıklamada, ‘‘Cem Uzan, Erol Aksoy ile yapılan anlaşmadaki aynı şartlarla anlaşmaya hazırdır ve bu konuda görüşmek üzere TMSF’den randevu talebine bir cevap ve davet beklemektedir’’ ifadesi kullanıldı. ceklerini’’ belirterek ‘‘Biz bunu hep söylüyoruz. Ancak deprem güvenliği zaten olması gereken bir unsur, satış aracı haline getirilmesi ve pazarlama stratejisinin bunun üzerine kurulması etik değil’’ dedi. Süleyman Varlıbaş, Ataşehir’i maket üzerinde ve çok kısa bir süre içinde sattıklarını anımsatarak burada da böyle bir sonuç almayı beklediklerini kaydetti. Varlıbaş, söz konusu projeyi TOKİ’yle gelir paylaşımı modeliyle gerçekleştirdiklerini belirterek arsa payının yüzde 53 olduğunu belirtti. Doğalgaz dahil her türlü altyapının hazırlandığını belirten Teknik Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Nazmi Durbakayım da Uphill Court Bahçeşehir’in deniz ve göl manzaralı olacağını, otobana 2 dakikada ulaşılabilecek biçimde ulaşımı çözdükleri ŞEKER’DEN DÜNYAYA SWEET’LE YATIRIM Şeker Yatırım Menkul Değerler, dünya borsalarındaki yatırım araçlarına online ulaşım sağlayan ‘‘SWEET’’i (Şeker Worldwide Exchanges and Electronic Trading) yatırımcıların hizmetine sundu. Türkiye’de ilk kez Şeker Yatırım tarafından sunulan sistem ile dünyanın en önemli 28 borsasında işlem gören menkul kıymet havuzunda internet üzerinden anında işlem yapılabiliyor. Şeker Yatırım ve Alman Cortal Consors önderliğinde dünyanın önde gelen teknoloji ve altyapı şirketlerinin işbirliği ile hayata geçirilen sistemi Şeker Yatarım Genel Müdürü Osman Göktan ile İnfina Yazılım Genel Müdürü Nejat Ezek tanıttı. A LT I N 7 0 5 D O L A R I B U L D U Altın fiyatları rekor üstüne rekor kırıyor. Altın fiyatları Asya’daki işlemlerde kısa dönemli hedef olarak gösterilen 700 doların üzerine çıktı. Yılbaşından bu yana yüzde 35 değer kazanan altın fiyatları 705 dolara kadar yükseldi. Altın fiyatları yılbaşında 500 dolar, 2000 yılında ise 300 dolar seviyesindeydi. Altın fiyatlarındaki yükselişte İran’ın nükleer programı nedeniyle ABD ile yaşadığı gerginlik, yükselen enerji maliyetleri, dolardaki düşüş ve altın borsasına kısa vadeli spekülatif fonların ilgi göstermesi etkili oluyor. Altında ulaşılan 700 dolar seviyesi, fiyatlarda kısa vadeli hedef olarak gösteriliyordu. GARANTİ’YE DIŞ FİNANSMAN Garanti Bankası, toplam 907 milyon 980 bin dolarlık dış finansman sağladı. Seküritizasyon kredisiyle ilgili olarak, havale akımlarına dayalı seküritizasyon işlemi çerçevesinde 525 milyon dolar ve 300 milyon Euro tutarında 3 dilimden oluşan dış finansman sağlandığı bildirildi. Sağlanan kaynağın 9 Mayıs’ta Garanti Bankası kaynaklarına girdiği kaydedilen açıklamada, işlemi oluşturan dilimlerden 300 milyon Euro tutarındaki 5 yıl vadeli dilimin MBIA tarafından, 225 milyon dolar tutarındaki 10 yıl vadeli dilimin ise AMBAC tarafından sigortalandığı vurgulandı. Açıklamada, 300 milyon dolar tutarındaki üçüncü dilimin ise sigortasız ve 7 yıl vadeli olduğu belirtildi. CUMHURİYET 13 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle