25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
2 NİSAN 2006 PAZAR CUMHURİYET SAYFA MÜZİK 7 İkinci albümünü 6 yıl sonra çıkaran Ümmüşen, ‘Bestelerim, kendimi dışavurumum sadece’ diyor ‘Rüzgâra Karşı’ şarkılar... HATİCE TUNCER ş kadını, akademisyen ve 70’li yılların solcu gençlerinin dillerinden düşmeyen anonimleşen şarkıların yazarı... İlk şarkılarını 1974’te ODTÜ öğrenciliği sırasında yazan Ümmüşen’in bugüne kadar sadece iki albümü yayımlandı. Müzik, vücudunun bir parçası, şarkıları ise duygularının öyküsü. ‘‘Nenni’’ albümünden 6 yıl sonra ‘‘Rüzgâra Karşı’’da paylaştığı şarkılarında yaşam ‘‘ılgıt ılgıt’’ akıp gidiyor. Ümmüşen, halk kültürünün çok zengin yaşandığı Antalya’nın Korkuteli’ne bağlı Yazır köyünden Yörük kökenli ailesini kendisi için büyük bir şans görüyor. Babası, amcaları güzel bağlama çalar, halaları güzel türküler söylermiş. Babaannesinin her beş cümlesinden üçü atasözü olurmuş: ‘‘Yerleşik hayata geçeli çok olmuş.. ama hâlâ o üretim ilişkilerinin izleri taşınıyor. Yayla geleneği, kıl çadırlar hâlâ var. Her ailenin yurt denilen çadır yeri bellidir. İlkokulda ‘yurdum’ denildiğinde uzun süre o çadır yerlerinin anlatıldığını düşünürdüm. Halk edebiyatının, müziğinin yoğun olarak yaşandığı ortamda, doğal olarak, konuşmadan türkü söylemeye başladım. Elim iyi kötü kalem tutmaya başladığında şiir yazmaya başladım.’’ İstanbul Erenköy Kız Lisesi’nden sonra 1974’te ODTÜ İşletme Bölümü’ne giren Ümmüşen’in ilk işi Türk Halk Bilimleri Topluluğu’na (THBT) katılmak olmuş: ‘‘12 Mart döneminden sonra ilk defa geniş çaplı bir geceye izin verilmişti. THBT’nin geceye katıldığı üç halkoyunu ekibinde de oynuyordum. Oyunlar arasında gecede çıkanları, hep birlikte söylenen türküleri dinledim. Çok bilinen halk ezgilerinin üzerine slogan sözler yazılmıştı. Duygularıma hitap eden bir şey bulamadım ve ertesi gün bağlamayı alıp beste yapıyordum.’’ Ümmüşen, 15 gün sonra ilk 56 bestesiyle ilk konserine çıkmış. Türkiye’nin her yanındaki konserlerinde söylediği ‘‘Beyaz GelinlikHayat’’, ‘‘Maden Ocakları’’, ‘‘Bebeğim’’ şarkıları 1970’lerde marş haline dönüştü: ‘‘Aslında onları ben marş gibi his Gitarın asi çocukları ürkiye’nin ünlü rock müzisyenleri, ‘‘Gitarın Asi Çocukları Sanat Gecesi’’nde 11 Nisan Salı günü Beyoğlu’ndaki Balans’ta tutkunlarıyla buluşacak. Müzik yazarı Akın Ok’un projesi olan gecede Nejat Yavaşoğulları, Cahit Berkay, Akın Eldes, Serdar Öztop, Cengiz Köroğlu, Gür Akad, Demirhan Baylan, Murat Çelik ve Ayhan Onurtaş’ın da aralarında bulunduğu müzisyenler saat 21.00’den 03.00’e kadar sahnede olacaklar. Gecede Utku Ünal, grubuyla birçok gitarist doğaçlama kendi eserlerini çalacak. 2000 yılında ‘‘Yaşasın Müzisyenler’’ kampanyasını düzenleyen Akın Ok, 2002’de 13 müzisyenin yer aldığı ‘‘Gitarın Asi Çocukları’’ albümüne öncülük etti. Aynı adla bir de kitap yazan Ok, rock müziğe emek vermiş sanatçıların yaşamöykülerini ve eserlerini anlattı. ‘‘Müziğin Kalbini Çalan Davulcular’’, ‘‘Müziğin Gizli Kahramanları Bas Gitaristler’’ adıyla konserler düzenledi. ‘‘Bütün sanat yaratıcılığının zor bir kuşatma altında’’ olduğunu gözlemlediğini anlatan Ok, geceyi düzenlerken duyduğu heyecanı ‘‘Dünya kültürünün taşıyıcılığına inanmış biri olarak kendi sanatçı ışıklarımızın öne çıkıp bu sevdayı anlatması, tanıtmasının zamanı geldi de geçiyor’’ sözleriyle ifade ediyor. Ülkemizde müzisyenlerin dünya müziğini çok yakından izlediklerini anlatan Ok, ‘‘Yavuz Çetin ve Kerim Çaplı gibi iki dehanın ölümlerinden sonra onların nefesini yarıda bırakmadan yola devam ediyoruz’’ diyor. ‘‘Kesinlikle bir fire veren olmayacak’’ haberini veren rockseverleri ‘‘Gelin, görün, yaşayın ve aşkın ateşini yeniden sokaklarda mızıka çalan çocuklar kadar özgür olun. Ve Gitarın Asi Çocukları’na şapka çıkarın’’ diye davet ediyor. İ T setmedim. Bir yandan dersler, bir yandan etkinlikler arasında koşuştururken bunları genellikle yürürken yazdım. 43 albümde şarkılarım söylendi, anonim yazıldı. Örneğin Beyaz Gelinlik’le ilgili öyle güzel söylenceler çıktı ki.. büyüsü bozulacak diye benim demeye korkuyorsunuz. Ama şu anda günün birinde söylemeye kalktığımda birilerinden izin almak zorunda kalmayayım diye kayıt altına aldırdım.’’ Ümmüşen, ODTÜ’den mezun olduktan sonra Çukurova Üniversite çirmek ise kendi besteni yapıp söylemek gibi bir şey. Müziği, vücudumun bir uzvu olarak hissediyorum.’’ Ümmüşen, ODTÜ’den arkadaşı Derya Köroğlu’nun prodüktörlüğünde ilk albümü ‘‘Nenni’’yi 1999’da çıkardı: ‘‘ Birileri duysun, beğensin diye hedefim olmadı. Bestelerim, şiirlerim kendimi bir anlamda dışavurumum sadece. Albümü, bunları paylaşmanın bir yolu olarak düşündüm. Gü HAYAT YEŞİLDE... Muammer Karaca Tiyatrosu’nda Grup Yorum’un 20. yılı nedeniyle düzenlenen etkinlikte sahneye çağrıldığında, ‘‘HayatBeyaz Gelinlik’’in yazarını salonda dolduranlar gibi biz de orada öğrendik. Şarkısını eşlik sazları olmadan, içtenlikle, detone olma kaygısına düşmeden, coşkuyla söyledi. Ümmüşen, albümlerinde de güçlü sesinin yanı sıra sert vurgularıyla dikkat çekiyor: ‘‘Kendi yöremin söyleyiş tarzı böyle çığlık çığlığadır. Dedemin sandık gibi YÖRÜK AİLE... HALKOYUNU EKİBİNDE... si’nde FinansMuhasebe Ana Bilim Dalı’nda doktorasını tamamladı, 7 yıl öğretim üyesi olarak çalıştı. Çukurova Üniversitesi’nde de öğrencilerle ODTÜ’dekine benzer halk müziği ve oyunları kulüpleri kurdu. Adana’da zor durumdaki bir şirketin teklifini kabul ederek üniversiteden ayrıldı. Üç ayrı grupta orta ve üst kademe yöneticilik yaptı. İstanbulAdana bağlantılı bir holdingin genel koordinatörüyken 1996’da ayrıldı: ‘‘Bir gün sabaha karşı işten çıkarken açan bahar çiçeklerini fark ettim ve ertesi gün işten ayrıldım. Müzik ve herhangi bir işi çok ayrı tutmuyorum. İşletmecilikte bir işi doğru bir şekilde geliştirerek yapmak, aslında var olan bir şarkıyı kendi duygularınızı da katarak onu tekrar yorumlamak gibi. Ama yeni bir sistem kurup hayata ge ? Ümmüşen: Besteyi, sözleri ayrı ayrı yapmıyorum. Dolduğunuz dönemler oluyor. Yolda yürürken, evde otururken, ezgilere ve sözlere dökülüveriyor. Şarkı olarak ortaya çıkardığımız, bizim yaşamdan aldıklarımızı içselleştirdikten sonra geriye vermektir. Böyle bir süreçte algıladığım kadar yansıtamadığımı hissediyorum. Tam yansıttım diyecek olsam vazgeçerdim. zel bir yemek yapıp birçok dosta sunup birlikte yediğinizde mutlu olursunuz. Şarkıları paylaşmak böyle bir duygu galiba.’’ Ümmüşen, geçen yıl şubat ayında radyosunun içinde birileri var zannederdim. Toprak evdeki gömme dolaplara girip bağıra bağıra şarkı söyleyip radyoculuk oynardım. Böyle bir alışkanlıkla yumuşak sesle kendimi ifade edemiyorum.’’ ECİKMELİ... Ümmüşen’in Neşe Demirkat Müzik’ten çıkan ikinci albümü ‘‘Rüzgâra Karşı’’nın düzenlemelerini Derya Köroğlu ve Erkin Hadimoğlu üstlenmiş. 2001’de tamamlanan albümün yayımlanması bazı özel nedenlerle gecikmiş. Ümmüşen, ODTÜ’de öğrencilik döneminde bir yıl boyunca birlikte müzikşiir dinletileri yaptığı şair Nihat Behram’ın ‘‘Düş Vurgunu’’ şiiri dışında, sözlerini ve müziklerini kendisinin yazdığı şarkılar söylüyor. OĞULA ŞARKI... G İlk albümünün adını taşıyan ‘‘Nenni’’ şarkısını şimdi 21 yaşında olan kızına 8 aylıkken yazan Ümmüşen, oğluna da ‘‘Oğul’’ şarkısını yazmış: ‘‘Oğlum daha doğmadan kendisi için şarkı yazdığımı anlattım, ama tatmin olmadığını bakışlarından hissettim. O sırada vefat eden amcamın cenazesi için Korkuteli’ne gittiğimde iki halamın ağıtlarını duydum. Benim mürekkep yalamış sözlerim ve müziğim çok fakir kaldı. Kendi sözlerimi bir kenara attım. Oğul’u yazdım. ‘Üzüm üzüm üzgün göz gözüm diye..’ Üzüm gibi kara gözleri ve üzüm üzüm üzüldüğünü çift anlamlı sözlerle dile getiriyor. Bizim Anadolu’nun kullandığı Türkçe o kadar hayattan, o kadar zengin ki... İçine doğduğum kültür ve kullandıkları sözcükler, benim sonradan edindiğimden daha içtendi.’’ KISA KISA Caz müzisyeni İlhan Erşahin, Nokia ‘‘NSeries Hear New Hear’’ kapsamında 58 Nisan’da dört gece boyunca farklı projeleriyle Babylon’da sahne alacak. Piyanist Burçin Büke’nin NTV Radyo 102.8’de yeni albümü ‘‘It’s Time’’ üzerine yapılan söyleşi programı bugün saat 17.05’te tekrar ayımlanacak. ‘Avrupa Yakası’nın Yaprak’ı Hale Caneroğlu, 7 Nisan Cuma günü Jazz Cafe’de caz şarkıları söyleyecek Göksel Yaga Bar’da 1 ay uzatılan programlarının sonuncusunu 14 Nisan Cuma gecesi gerçekleştirecek. CUMHURİYET 07 K (FATİH ERDOĞDU) imar Sinan Üniversitesi’nde yarı zamanlı öğretim üyesi olarak derslerine girdiği sırada doçent bir arkadaşının ‘‘Bize şarkı yazmıyorsun’’ sözleri üzerine yaptığı‘‘Aritmetik Sevda’’, ‘‘hesaplıkitaplı’’ ilişkileri anlatan hüzünlü ve sitem yüklü bir şarkı. ‘‘Şarkısız Sevda’’ şarkısını yakın bir arkadaşının eşini kaybetmesinin ardından kaleme almış. ‘‘İstanbul Türküsü’’nde metropol yaşamının yalnızlaştırdığı insanların ‘‘Bildiğimiz yalnızlığa burada özgürlük deniyor’’ sözlerine kulak veriyoruz. Ümmüşen, ‘‘zehrabaci@abc.com’’ adını da verdiği İstanbul Türküsü’nü ritmik bir havada yorumlayarak ‘‘umutsuzluk’’ duygusunu aşmaya çalışmış. ‘‘İlle’’ şarkısı uzun yıllardan sonra karşılaştığı yakın dostlarındaki değişimler ve konuşacak bir şey bulamamasıyla yaşadığı duygulardan çıkmış: ‘‘Haldaşım, yoldaşımdın/‘Ee.. daha daha’ diye sormadan...’’ Hesaplı kitaplı ikili ilişkiler... M
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle