Katalog

3 ARALIK 2006 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER BUGÜN DÜNYA ÖZÜRLÜLER GÜNÜ 3 Turhan Selçuk SÖZ ÇİZGİNİN GENİŞ AÇI HİKMET BİLA ‘Yaşam onlarla daha güzel’ ? Cumhurbaşkanı Sezer, Sosyal devletin bir gereği olarak yasal düzenlemelerle getirilen hak ve olanaklara karşın, engellilerin uygulamada kimi sıkıntılarla karşılaştıklarını, kendilerine yönelik hizmetlere erişmekte zorlandıklarını söyledi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, “Engelli yurttaşlarımızın toplumun etkin, özel ve değerli üyeleri olduklarını anımsatıyor, yaşamın onların varlıkları ve katılımlarıyla daha da güzelleştiğine yürekten inanarak, Dünya Özürlüler Günü’nde tüm yurttaşlarımıza esenlikler diliyorum’’ dedi. Sezer, 3 Aralık Dünya Özürlüler Günü dolayısıyla yayımladığı mesajda, engellilerin toplumsal yaşamlarını kolaylaştıracak, umutlu olabilmelerini ve geleceğe güvenle bakabilmelerini sağlayacak koşul, ortam ve olanakların oluşturulmasının çağdaş devletin öncelikli görevi olduğuna işaret etti. Diğer yurttaşlara göre engellilerin farklı hizmet gereksinimlerinin bulunduğunun göz önüne alınmasının, yeterlilikleri ve yapabildikleriyle değerlendirilmesinin ve toplumsal yaşamda kendilerini anlatabilmelerine yönelik adımların atılmasının, onların mutluluğu için temel koşul olduğunu vurgulayan Sezer, tüm yurttaşlarıyla el ele verip kaynaşmayan, engellileri için yaşamı kolaylaştırmayan, onlara gereksinim duydukları koşulları hazırlamayan toplumlarda uyumdan söz edilemeyeceğini belirtti. Engelliliğin yalnızca engellileri ve ailelerini değil, toplumun tüm kesimlerini yakından ilgilendiren toplumsal bir sorun olduğuna dikkati çeken Cumhurbaşkanı Sezer, “Engelli yurttaşlara sahip çıkmak, onların sorunlarının çözümüne katkıda bulunmak ve yaşamlarını kolaylaştırıcı önlemler almak, insanlık görevi olduğu gibi vazgeçilemez toplumsal sorumluluklarımızdandır’’ dedi. Sezer, daha sonra şunları söyledi: “Yasal düzenlemelerin uygulamaya yansıtılmasında karşılaşılan sorunlar giderilmeli, yapılan düzenlemelerde engelli ve engelli yakınlarının beklentileri ve gereksinimleri dikkate alınmalı, engelli duruma düşmenin önlenebilmesi konusunda yurttaşlarımızın eğitilmesi temel yaklaşım olarak benimsenmelidir.’’ Özürlü Seferberliği Bugün Dünya Özürlüler Günü… Geçen sene bugün de özürlüler günüydü, önceki sene de… Tekerlekli sandalyede basketbol oynayan ya da özürlü olduğu halde herhangi bir alanda başarılı olan insanları alkışlamanın dışında özürlüler için bir şey yaptığımız söylenebilir mi? Türkiye’ye gelen yabancılar “Yahu Türkiye’de ne kadar az özürlü insan var” diye şaşkınlıklarını dile getiriyorlarmış. Sokakta fazla özürlü insan görmeyince o yabancıların şaşırmasından daha doğal ne olabilir? Adamlar, Türkiye’deki özürlü insanların sokağa çıkamadığını, evlerde hapis hayatı yaşadıklarını nereden bilsinler? Hareket edebilecekleri araçlar ve yollar mı var? Çalışabilecekleri işler mi var? Katılabilecekleri sosyal, kültürel etkinlikler mi var? Birkaç kuruluşun, sivil toplum örgütünün, gönüllü yurttaşın ya da iyiliksever işadamının hayranlık uyandıran çabalarının dışında Türkiye’nin özürlüleri yine kaderlerine terk edilmişler. İnsan içine çıkamayan, çalışamayan, üretemeyen bu insanlar kendilerini ailelerine yük olarak hissediyorlar ve umutlarını her geçen gün biraz daha yitiriyorlar. Rakamlar ürkütücü: Türkiye nüfusunun yüzde 12’si özürlü. Bu yaklaşık 8 milyon insan demek. Dünyada birçok ülkenin nüfusundan fazla bir sayı. Bu insanların 2 milyon 250 bini konuşma özürlü. 1 milyon 270 bini eğitilebilir zekâ özürlü. 890 bini ortopedik özürlü. 380 bini işitme özürlü. 127 bini görme özürlü. 650 bininin sürekli hastalığı var. Özürlü çocuklarımızın sayısı 1 milyon 500 bin. 1.5 milyon özürlü çocuktan eğitim olanaklarından yararlanabilenlerin sayısı sadece 45 bin. Bu rakamlar, bu devirde yüz karasıdır. Dünya birinci liginde oynama iddiasını dilinden düşürmeyen bir ülke için utanç tablosundan başka bir şey değildir. İster ‘sakat’ diyelim, ister daha kibarlaştırarak ‘özürlü’ diyelim, ister daha da nazikleştirerek ‘engelli’ diyelim, yaşamsal işlevlerini gereği gibi yerine getiremeyen 8 milyon insanını saklayan ve o haliyle kaderine terk eden, yok sayan bir toplumun mensubu olmak çok da övünülecek bir durum olmasa gerek. Özürlüler için senede bir gün yetmez. Türkiye her güne özürlüler günü gibi yaklaşmak zorundadır. Özürlülerin sıkıntısını her gün içinde duyan, özürlülere karşı görevlerini her gün yerine getiren bir toplum olmak zorundadır. Evlerde saklanan özürlüler, sokaklarda, ulaşım araçlarında, işyerlerinde, alışveriş merkezlerinde, parklarda, tatil yerlerinde ne kadar fazla görünürse bir ülke o kadar uygardır. Özürlü insanlarımız büyük bir seferberliği hak etmiyorlar mı? Devletiyle, vatandaşıyla, özürlü, özürsüz herkesin katılacağı bir seferberlik… NE TELEVOLE ÇEKİYORLAR AMA, DİMİ BABA?.. Engelli yurttaşlar, başta istihdam olmak üzere birçok sorunla karşı karşıya ‘Fark edilmek’ istiyorlar ? 3 Aralık Dünya Engelliler Günü’nde, her yıl olduğu gibi bu yıl da engelliler bir kez daha toplumda “engel istemediklerini” vurguladılar. SİBEL BAHÇETEPE/ZEYNEP ŞAHİN İSTANBUL/ANKARA Türkiye nüfusunun yaklaşık yüzde 12.5’ini oluşturan engelli yurttaşlar, başta istihdam olmak üzere birçok sorunla karşı karşıya. Türkiye’de okuma yazma bilmeyen engelli oranı yüzde 3637, işgücüne katılımları ise yüzde 21. Fiziksel çevrenin getirdiği birtakım zorluklarla da mücadele etmek zorunda kalan engelli yurttaşlar, devletin kendilerini fark etmesi gerektiğini belirterek, geçen yıl yürürlüğe giren Engelliler Yasası’nın uygulanmamasından şikâyet ediyorlar. 3 Aralık Dünya Engelliler Günü’nde, her yıl olduğu gibi bu yıl da engelliler bir kez daha toplumda “engel istemediklerini” vurgulayarak sorunlarının masaya yatırılmasını ve çözüme kavuşturulması gerektiğini söylüyor. Fiziksel Engelliler İZMİR (Cumhuriyet Vakfı (FEV) Genel Ege Bürosu) Geçirdiği Müdürü Ali Şahin, trafik kazasının ardından engellileri tüketen deboynundan aşağısı tutmağil üreten bireyler hayan Canan Kim, 2002 yıline getirerek, sosyal lından bu yana Stephen ve ekonomik hayata King’in kitaplarını Türk entegre etmeye yöokurlarıyla buluşturuyor. nelik istihdam prog1993 yılında Çeşme’de yaşadığı trafik kazasında boynu kıramlarının yapılmarılan ve omuriliğinden ağır bir darbe alan Kim, 1991 yılında sı gerektiğini söyledi. birincilikle kazandığı Dokuz Eylül Üniversitesi Turizm BöEngellilerin en önemlümü’nü tüm fiziksel engellere karşın bitirdi. li sorunlarının başınİzmir’de yayımlanan “Engelsiz” dergisindeki söyleşisinde da sosyal ve kültürel Kim, kazadan sonra düştüğü boşluktan kendisini yaşama bağhayata adapte olamalayacak bir uğraş arayarak kurtulduğunu vurguluyor. Kim, ilk malarının geldiğini yıl kazanın bedeninde yarattığı ağır tahribatın neden olduğu belirten Şahin, engelpsikolojik şoktan kurtulurken kendine “Bundan sonra ne lilerin iş hayatına atılyapacağım, yaşama küsmek mi, ona tutunmak mı” sorumasıyla sorunun suna yanıt aradığını belirtiyor. Yaşamının, sorusuna verdiği yaönemli kısmının çönıtla şekillendiğini söyleyen Kim, çok iyi derecedeki İngilizzüleceğini dile getircesiyle kazadan beş yıl sonra, parmak eklemleriyle bilgisayadi. Türkiye Omurirın tuşlarına dokunarak çeviri yapmaya başladığını anlatıyor. lik Felçlileri Derneği Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Akbulut, Engelliler Yasası’nın birçok sorunu da beraberinde getirdiğini belirtti. Altı Nokta Körler Vakfı Başkanı Birsen Şapçı “Bütün engellileri etkileyen, görme engellilerin evinden çıkıp sosyalleşmesine mani olan fiziksel engellerin kent planlamasında hiç düşünülmemiş olması sorunların temelidir” diye konuştu. Mesa Hastanesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Dr. Ferda Aydoğdu, dünya nüfusunun yüzde 10’unun herhangi bir engele sahip olduğuna işaret ederek 600 milyonluk bu kesimin 200 milyon kadarını çocukların oluşturduğunu vurguladı. [email protected] Satırları ‘yaşama’ çevirdi Engelliler için balo HÜLYA KESKİN Türkiye Engelliler Spor Yardım ve Dayanışma Vakfı (TESYEV), dün engelliler yararına Çırağan Oteli’nde bir balo düzenledi. Baloda gerçekleştirilen müzayedede açık arttırma ile satılan eşyaların ve balo biletlerinin gelirleri vakıftaki engelliler için kullanılacak. Herkesin bir engelli adayı olduğunu anımsatan TESYEV Kurucu Başkanı Yavuz Kocaömer, engelliler konusunda insanları daha duyarlı olmaya çağırdı. Yavuz Kocaömer, insanların, hayatlarında karşılaşmadan engelliliğin ciddiyetini kavrayamadıklarını vurgula yarak “Bugün hepimiz birer engelli adayıyız. Bu konuda insanların daha bilinçli ve duyarlı olmalarını istiyoruz” dedi. Spor aktivitelerinin engelliler için hem rehabilitasyon hem de toplumla yakınlaşma açısından büyük önem taşıdığını ifade eden Kocaömer, TESYEV olarak son beş yıldır birçok okulda, çocukların engelliler konusunda bilinçlendirilmesine yönelik seminerler de verdiklerini söyledi. Kocaömer, özellikle Milli Eğitim Bakanlığı’nın konuyla ilgilenmediğini belirterek Türkiye’de engelliler için yapılan çalışmaların “plansız” olduğunun altını çizdi. CUMHURİYET 03 CMYK