Katalog

25 ARALIK 2006 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA OTOMOBİL otomobil?cumhuriyet.com.tr Porsche’den satış rekoru kutlayan Doğuş OtomotivPorsche, 2006 yılı bitmeden gerçekleştirdiği spor otomobil satış başarısıyla hem kendi satış rekorunu kırdı hem de 2005 yılı toplam satış başarısını 3’e katladı. Geçen yıl 35 adet spor otomobil satan Doğuş OtomotivPorsche, 1 Ocak–22 Aralık 2006 tarihleri arasında 105 adetlik spor otomobil satış rakamına ulaştı. Bu dönemde toplam satışı 206 adede ulaşan Doğuş OtomotivPorsche’nin 105 adetlik spor otomobil satışında en büyük payı ise 911 model ailesi oluşturuyor. Porsche 911 modelinin Carrera 4 ve Carrera 4S sürümlerinde toplam 34 adet satma başarısı gösteren Doğuş OtomotivPorsche, 25 adet Cayman ve 13 adet Boxster model ailesine ait versiyonları Türk tüketicisiyle buluşturdu. 7 Gelecek Audi’de udi AG, Los Angeles Tasarım Stüdyosu tarafından geliştirilen ve geleceğin ulaşım araçları teknolojileri hakkında fikir veren kavram çalışması Audi DSF’yi (Dynamic Space Frame) tanıttı. Rönesans döneminin dâhi sanatçısı ve mucidi Leonardo da Vinci’nin mühendislik alanında yaptığı çalışmaları andıran Audi DSF kavramı, bir bütün şeklindeki hafif şasisi ile uzay çağının otomobilinden çok yaşayan bir organizmayı andırıyor. Audi DSF’yi tasarlayan ekip, aslında geri dönüştürülebilir maddelerin ortak birleşiminden üretilecek dış kabuktan yine aynı malzemelerden üretilecek olan tek parça şasiyi ön plana çıkartıyor. Audi DSF, iskelet sistemine ait bir kemiği ya da bir ağaç gövdesini andıran şasi yapısı ile içinde bir otomobilin yaşam sistemine ait “sinirleri ve sıvıları” taşıyor. 2006 yılında Türkiye’de kuruluşunun 10. yılını A GEÇMİŞTEN GELECEĞE ORHAN ERİNÇ Seçimi Beklerken... Eskiden sıkça kullanılan savsözlerden biri de şuydu: “Benim oğlum bina okur, döner döner yine okur.” Aynı sözleri ya da görüşleri bıkıp usanmadan yineleyenler için kullanılırdı. Bina sözcüğünden murat, Osmanlıca döneminde geçerli olan Arapçanın fiil çekimleriyle ilgili kitabını anımsatmaktı. Öğrenilmesi zor olduğundan tekrar tekrar okunsa da öğrenemeyenlerin çoğunlukta kaldığını belirtmek amaçlanırdı. Şimdi, tıpkı bizim nisan ayında yaşanacak cumhurbaşkanlığı seçiminde olduğu gibi. ??? Tartışmalarla birlikte ipe un sericiler de ortaya döküldü. Bunların bir bölümü cumhurbaşkanını halkın seçmesini öneriyor. Bu önerinin gerçekleşmesi, öncelikle anayasanın değiştirilmesine bağlı. Ancak değişikliğin, anayasanın yalnızca cumhurbaşkanlığı seçimini düzenleyen maddesiyle de sınırlı kalmaması gerekiyor. Başkanlık ya da yarı başkanlık yönteminin benimsenmesini de zorunlu kılıyor. Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu ve uzun süre de kollayıcısı olmuş Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin yapısının değiştirilmesi de söz konusu. Diyelim ki demokrasi anlayışımızın kendine özgülüğünü bu alanda da yaşama geçirip cumhurbaşkanını halkın seçmesi kabul edildi. Peki adaylar zorunlu olarak meydanlara çıkıp oy istemek için propaganda yaparken ne diyecekler? Bütçeden söz etseler olmaz. Çünkü yetki, iktidardaki siyasetçilerin tercihlerini gerçekleştirmek üzere kurgulanmış. 40 kişilik Plan ve Bütçe Komisyonu’nun 25 üyesi iktidar kanadından seçildiğine göre yapabilecekleri bir şey yok. Diğer alanlar da benzer biçimde. Kala kala geriye bir tek şey kalıyor: Rejim üzerine görüş açıklamak. Demek ki adaylar yalnızca bu konudaki görüşlerini dile getirmekle yetinmek zorundalar. Kısaca adayların bir bölümü laik Cumhuriyeti korumak için görev yapacaklarını söylerken, diğerleri de seçimi kazandıklarında laik Cumhuriyeti daha da yozlaştırmak için neler yapacaklarını anlatacaklar. Zaten yaşanmakta ve dayatılmakta olan kamplaşma büsbütün dönülmez bir yola girecek. Türkiye’deki kimi grupların beklentileri yetmezmiş gibi çeşitli ülkelerin beklentileri de bu yönde olduğuna göre başımızdaki bela daha da büyüyecek demektir. ??? Cumhurbaşkanlığı konusunda Başbakan’ın adaylığı ile sınırlı eleştirileri anlamak da zor sanırım. Başbakan’ın adaylığına karşı çıkanların sepetinde, böyle giderse pamuk kalmayacak. Adaylığın son günü yapılacak bir manevra ile bir başkası aday gösterildiğinde ne denileceğini doğrusu merak ediyorum. Başbakan’ın, “İstekler üzerine ben aday olmuyorum” demesi durumunda yeni aday hiç tartışılmamış biri olacağına göre ne yapılacak? Politikayı günlük olarak yaşamaya alışkın olmanın sakıncasını, laik Türkiye Cumhuriyeti’nin geleceği konusunda yok saymak yanlış bir yaklaşım sayılmaz mı? ??? Anayasa, seçimlerle ilgili yasaların, “temsilde adalet ve yönetimde istikrar” ilkelerini bağdaştıracak nitelikte olmasını emreder. Ancak temsilde adalet ilkesi bugüne kadar yok sayılmış, yönetimde istikrar ilkesi yeğlenmiştir. Bu nedenle de Adalet ve Kalkınma Partisi bu adaletsizlikten yararlanarak, seçmen toplamının yüzde 25’ini, geçerli oyların da yüzde 34’ünü alarak yüzde 65’lik sandalye sayısıyla iktidar olmuştur. Bu sonuç cicim günlerinde AKP’yi de tedirgin etmiş olmalı ki şimdi unutulan “çoğunluğun kullanılmayacağı’’ sözü verilmiştir. Anketler AKP’nin oy oranının yüzde 34’ün altına düştüğünü göstermektedir. Bu duruma karşın eline geçirmiş olduğu fırsatı nimet bilerek 6 ay sonra yapılacak genel milletvekili seçimini de dikkate almayarak 7 yıl görevde kalacak cumhurbaşkanını seçmeye niyetlenmektedir. Aslında tartışılması gereken nokta buradadır. Milletvekili seçimini öne almadan yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimi, onulması zor bir sorun yaratmakla kalmayacak ülkenin geleceğini de ipotek altına sokacaktır. Biz seçmenler, demokratik tepkilerimizi belirtmekle yetinmek zorundayız. Ama ne yazık ki ülkenin geleceği için sorumluluk üstlenmiş siyasal partiler de seçmenmişçesine davranmayı yeğliyorlar. KIA artık 5 yıldızlı ia Sorento ve Sportage, Amerika Ulaştırma Bakanlığı’nın Ulusal Trafik Emniyeti Kurumu (NHTSA) tarafından gerçekleştirilen, önden ve yandan darbe testlerinde, tüm oturma konumları için, kaza güvenliği değerlendirmesinden en K yüksek derece olan beş yıldızı aldı. 5 yıldır üst üste yandan darbe testlerinde 5 yıldız alan Sorento, ilk kez önden çarpışmalarda da 5 yıldız almış oldu. Sportage, Türkiye’de ilk kez sunulan TVDVD ve navigasyon özelliği ile de dikkat çekiyor. Suzuki’nin SUV segmentine yeni bir soluk getiren Grand Vitara’sı dizel motoruyla pazarda O, artık daha da tutumlu Küçük ama çok güçlü A lman üreticinin geliştirdiği yeni TSI benzinli motor teknolojisine sahip modeller Türkiye pazarına girmeye başladı. Küçük hacimli olmasına karşın, yüksek güç üretebilen TSI motorlar, gelecek yıl daha fazla modelle Türkiye’de olacak. 1.4 litrelik motor hacminden 140 ve 170 beygir güç üretebilen çift (hem turbo hem kompresör) beslemeli TSI teknolojisi, Golf ve Jetta modelleriyle satışa sunuldu. TSI teknolojisiyle donatılmış Golf’ler 42 bin 699 YTL, Jetta’lar ise 45 bin 320 YTL’den başlayan liste fiyatlarına sahip. Golf’te 1.4 lt TSI motorların 140 beygirlik olanı kullanılırken, 170 beygirlik olanı ise yeni sportif Golf GT’de görev yapıyor. ürk otomobil pazarında yoğun rekabetin yaşandığı SUV segmentine yeni bir soluk getiren Suzuki Grand Vitara’nın dizel motor seçenekli sürümü 72 bin 900 YTL anahtar teslim fiyatıyla Türkiye yollarına çıktı. Görünümü ve iç tasarımıyla tüm dikkatleri üzerine toplayan Grand Vitara Dizel 100 km’de ortalama şehir içinde 9.4 şehir dışında 6.7 ve karma tüketimde 7.7 litrelik düşük yakıt tüketimiyle pazardaki rekabette kendine avantaj sağlamayı hedefliyor. Grand Vitara Dizel, 6 hava yastığı, immobilizer, yükseklik ayarlı hidrolik direksiyon, ABS, EBD, ESP ve fren desteği, direksiyondan kumandalı radyo, 6’lı CD değiştirici, MP3 çalar, hız kontrol, ön sis farları ve otomatik klima, anahtarsız çalıştırma, sunroof, deri döşeme, xenon far ve far yıkama, otomatik far yükseklik ayarı ve maun kaplama ön konsol donanım özelliklerini standart olarak sunuyor. Zengin donanım özelliklerini güçlü ses yalıtımı, her koşulda üstün yol tutuş performansı güçlü motoru ve konfordan ödün vermeden üstün sürüş özellikleri ile birleştiren Grand Vitara Dizel, kullanıcılarına birçok ayrıcalığı bir arada sunuyor. T Ali Savcı: FIAT’tan yıl sonu kutlaması F Pazarda Suzuki daha da güçlenecek uzuki Otomobil Pazarlama ve Ticaret AŞ Muharras Azası Ali Savcı, tanıtım toplantısında, Suzuki Grand Vitara’nın dizel motor seçenekli versiyonunun, Türk otomobil pazarında yoğun rekabetin yaşandığı SUV segmentine yeni bir soluk getirdiğini söyledi. Grand Vitara Dizel’in çok iddialı bir otomobil olduğunu ifade eden Savcı, düşük yakıt tüketimi ve motor S hacmine bağlı olarak yıllık vergi avantajı gibi özellikleriyle Suzuki’nin pazardaki konumunu daha da güçlendireceğini vurguladı. Ali Savcı, 2006 yılının, otomotiv sektörü açısından nisan ve mayıs aylarındaki döviz dalgalanmalarından sonra oldukça zorlu geçtiğini söyledi. Savcı, “Bu yıl bir önceki yıla göre, yüzde 12 gibi bir gerilemeyle kapanacak gibi görünüyor’’ dedi. iat 2007 kutlamalarına erken başladı. 2006 yılında pazar payını en fazla artıran ilk 3 markadan biri olan Fiat, modellerini tercih eden tüketicilere teşekkür için fırsat kampanyası düzenliyor. “Aralık Fırsatı” ile yüzde sıfır faizli kredi kampanyası, klima veya otomatik vites hediye kampanyası ya da 2 bin 500 YTL ’ye varan nakit indirimler uygulanıyor. 31 Aralık 2006 tarihine kadar sürecek olan kampanyada Fiat Albea ve Palio Active versiyonlarında klima, 1.2 Dynamic versiyonlarda ise otomatik vites hediye olarak sunuluyor. Fiat Albea’da 12 bin YTL kredi için 12 aya sıfır faiz avantajı uygulanırken Fiat Palio’da da 10 bin YTL kredi için 12 aya sıfır faizli kredi olanağı aralık ayı boyunca geçerli oluyor. Fiat’ın yeni yüzünü temsil eden Grande Punto, 2 bin 500 YTL ’lik nakit indirim avantajıyla Fiat yetkili satıcılarında satışa sunuluyor. Daihatsu Terrios büyüyen boyutları ve agresifleşen çizgileriyle dikkat çekiyor Yeni heyecan arayanlara J apon otomobil üreticisi Daihatsu’nun tamamen yenilenen Terios modeli minik boyutlarına rağmen 4x4 modellerinin performansını sunan ve boyutları sayesinde şehir trafiğinde de pratik kullanım imkânı sunan bir araç olarak kendini gösteriyor. 1.5 lt motora sahip olan Yeni Terios’ta, sürekli dört tekerden çekiş sistemi bulunuyor. 5 ileri düz ve 4 ileri otomatik vites alternatiflerine sahip şanzıman, 1.5 lt hacimli ve 105 beygirlik motorla takviye ediliyor. Bizim test etme olanağı bulduğumuz Terios’un otomatik şanzımanlı sürümüydü. Toyota çatısı altına girdikten sonra yeniden yapılanan Daihatsu’nun bu işbirliğiyle geliştirilen son modeli Terios selefine oranla büyüyen boyutları ve kaslı çizgileriyle dikkat çekiyor. Geriye doğru çekik farlar Uzakdoğu’nun geleneksel çizgisini yansıtırken, küt burun ve tamponla bütünleşik sis farları saldırgan bir görünüm ortaya koyuyor. Yeni Terios’un kompakt gövde yapısının içinde birçok üst sınıf araçtan daha geniş iç hacim bulunuyor. İç mekânda sade bir tasarım anlayışı hakim. Sade ön konsol ve gösterge paneli gözü yormuyor. Yeni Terios’un iç tasarımı, sürücülere 4x4 bir araçtan bekledikleri ‘heyecan’ veren atmosferi sunarken uzun dingil mesafesi hem gövdenin modern oranlara sahip olmasını hem de rahat ve gelişmiş kullanıma imkân sağlıyor. Aracın iç hacmi 5 yetişkine rahatça oturma yeri sağlarken bagaja da geniş bir yer kalıyor. Omuz ve diz mesafesi yükseltilen Yeni Terios’un bagajı koltuklar katlandığında tamamen düz hale gelmesiyle daha da büyüyor. Test ettiğimiz modelde kullanılan 1.5 litrelik benzinli motoru 105 beygir güç sağlıyor. Aracın artan ağırlığı nedeniyle alt devirlerde cansız kalan motor devir yükseldikçe daha iyi bir performans sunuyor ancak otomatik vitesin geçişleri performansı törpülüyor. Sert girilen oerinc?cumhuriyet.com.tr virajlarda yüksek gövde yapısı nedeniyle yana yatma eğilimi gösteren araç ESP ve donanımı nedeniyle izinden kolay kopmuyor. Sakin kullanımda 100 km’de ortalama 8.5 litre yakıt tüketen Daihatsu Terios 1.5 SX AT’de bu oran saldırgan kullanımda artış gösterebiliyor. ABS+EBD, klima, radyoCD çalar, sürücü ve yolcu ön ve yan hava yastıkları, uzaktan kumandalı merkezi kilit, immobilizer, elektrikli ön ve arkacamlar ile yan aynalar, sürekli dört tekerden çekiş sistemi, renkli camlar, alüminyum alaşımlı jant, kaza anında devreye giren yakıt kesme sistemiyle dörtlü flaşör, yol bilgisayarı araçta standart olarak sunulan donanımlar arasında. BMW’den boyun koruma sistemi enilikçi güvenlik sistemleri ile öne çıkan lider motosiklet üreticisi BMW, yoğun araştırmalar ve testlerin ardından 2007 motosiklet sezonu başında Neck Brace (Boyunluk) Sistemi’ni pazara sunacak. İlk olarak 2006 Köln Intermot Show’da halka tanıtılan BMW Motorrad’ın Neck Brace Sistemi, Milano’daki EICMA Motosiklet Fuarı’nda (EICMA Motorcycle Show) büyük ilgi gösteren ziyaretçilerin hayranlığını kazandı. Motosiklet sürücüsü Neck Brace Sistemi’ni boyunluk gibi boynun çevresine takabiliyor ve bu sistem iki ayar parçası sayesinde, kolay bir şekilde kontrol ediliyor. Neck Brace Sistemi, sürücünün omuzları ile kask arasında statik bir bağlantı oluşturmuyor. Y H Hyundai’den HCD10 Hellion yundai, sürekli gelişen teknolojisiyle yepyeni tasarımlar ve modeller yaratmaya devam ediyor. Geçen günlerde yapılan Los Angeles Otomobil Fuarı’nda dünya tanıtımı gerçekleştirilen “HCD10 Hellion” kavram otomobili, kusursuz karakteri ve sıra dışı tasarımıyla Hyundai’nin gelişmiş teknolojisini en iyi şekilde bir araya getiriyor. Hellion’un güvenlik kafesini oluş turmak için üç adet çok hafif alaşımdan hazırlanan kuşaklar bulunuyor. Bu kuşaklar, daha çok insan vücudunda bulunan kaburgalara benzetiliyor. Bu kaburgalar ise, sörf tahtası şeklindeki asma omurgaya bağlanıyor. Hyundai HCD10 Hellion’un ön tasarımı, gelecekte çıkacak 4x4 modellerinde kullanılması planlanan organik yapının nasıl olacağı hakkında ipuçları veriyor. Değerli sürücüler, İnsan yaşamında bazen geri dönüşü imkansız üzücü olaylarla karşılaşabiliriz veya hayata gözlerimizi açtığımızda böyle bir yaşama sahip olabiliriz. Ülkemizde ne yazık ki trafik kazalarında birçok insanımız sakat kalarak bu yaşam şekline dahil olabilmektedirler. Ancak bu bizim sahip olmamız gereken sorumluluklarımızdan kaçmamızı gerektirmez. Kazaların başlıca sebepleri arasında aşırı hız araç içi güvenlikönlemlerinin yetersizliği ve gerek yayaların gerekse sürücülerimizin dikkatsizliğinden meydana gelmektedir. Birde asıl sorun ilk yardım konusundaki bilgisizliktir. Bizlerden biri olan engelli vatandaşlarımızında sahip oldukları çok özel hakları ve yaşam standartları vardır. Kanunlar engelli vatandaşlarımız için bizlerin saygı duyarak uymamız gereken birçok kuralları vardır. Ama asıl önemlisi vicdani sorumluluğumuzun bilincinde olabilmektir. Engelli sürücülerimizin araçlarının plakalarının üzerinde bulunan o anlamlı işareti gördüğünüzde onlara yol vererek ve asla onları tedirgin edecek ani hareketlerde bulunmadan araçlarını rahat kullanabilmelerini sağlayınız. Trafikte onlara ayrılmış park alanlarını işgal etmeyiniz çünkü onların ulaşımlarının kolay ve yakın olması gerekmektedir. Aksi halde kanunen park ihlali yapmış olacağınızdan alacağınız kanuni ceza size iki katı yansıyacaktır Sevgilerimle... CUMHURİYET 07 K