19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
22 ARALIK 2006 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER CHP lideri Baykal’dan çağrı: Yüzde 30 oyun varsa, seçimden kaçma, hodri meydan 5 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA ‘Başbakan korku içinde’ TÜREY KÖSE Yağma Hasan’ın Böreği... Arkadaşımız Miyase İlknur, ormanHazine alanlarının yağmalanmasını, kaçak yapılanmayı günlerce yazdı Cumhuriyet’te... Hazırladığı yazı dizisinin son günü Miyase İlknur’a sordum: “Çevre ve Orman Bakanı Osman Pepe hiç aradı mı seni” Miyase, önce bir kahkaha attı... Dedi ki: “Hayır aramadı. Ancak her yerden dosya gönderildi yağmanın nasıl işlendiğine ilişkin...” Ben, 1970’li yıllarda Akdeniz’den Ege’ye; Marmara’dan Karadeniz’e; Kaçkarlar’dan Toroslar’a; Kaz Dağları’ndan Beydağları’na dek pek çok bölgede ormanHazine yağmasına ilişkin dizi yazılar hazırladım... Kıyılarımızın, koylarımızın, büklerimizin nasıl talan edildiğini anlattım... O yıllarda da ne Orman Bakanı, ne de bir başka yetkili arayıp sormamıştı, “Neler oluyor” diye... Bu yaz Çeşme Yarımadası’nı, Datça Yöresi’ni, Fethiye’den Kaş’a uzanan kıyı kesiminde hem tarım hem de orman talanını anlatan bir dizi hazırlamıştık Ozan Yayman’la birlikte... Fethiye’de, Demre’de üreticiler perişandı. O güzelim Akdeniz kıyıları peşkeş çekilmek üzereydi... Uzun uzun anlattık olup bitenleri... Yine hiçbir yetkiliden ses, soluk çıkmadı... Miyase İlknur iyi bir gazetecilik yaptı. Başta İstanbul olmak üzere Türkiye’deki talanı tüm ayrıntılarıyla yazdı; belgeler ortaya koydu... Kutluyorum İlknur’u... ??? Kemerburgaz’da devlet ormanı kamuya açık tesis yapılması koşuluyla kiraya veriliyor... İyi, güzel!.. Kiralanan orman alanına villa yapılıyor, sahte sözleşmelerle satılıyor... Yıl 2004... Kemerburgaz Orman İşletme Şefi Hüseyin Kaba dayanamıyor, Eyüp Savcılığı’na suç duyurusunda bulunuyor... Devletin ormanı Kemerburgaz’da ortadan kalkmış, binlerce çam ağacı kesilmiş; kamuya açık turistik tesis yerine 63 villa dikilmiş; otopark yapılmış, posta kutusu bile konulmuş... 2006 yılında Eyüp Savcılığı, “Suç kapsamı ve suçluların saptanması” için inceleme başlatmış Kemerburgaz’da... Eyüp Savcılığı, bilirkişi raporunu aldıktan sonra da dava açmış Göktürk Belediyesi görevlileri ve öteki suçlular hakkında... Dava sürüyor ama suç duyurusunda bulunan Kemerburgaz Orman İşletme Şefi Hüseyin Kaba bir başka yere atanmış... Yani kabak Hüseyin Kaba’nın başında patlamış!.. Hazineorman alanlarının işgali, kamuya açık “turistik tesis” yalanıyla onlarca kaçak villa, sahte sözleşmeler... Bir bakanın Hazineorman alanını “zilyetlik” yöntemiyle ele geçirip “Bastım parayı aldım” sözleri... Kuşadası’nın akciğeri Fransız Tatil Köyü’nün Ofer’e satılışı, belediye meclisi kararıyla oraya on iki kat çıkma izni verilmesi... Türkiye’de Orman Genel Müdürlüğü “arsa ofisi” gibi çalışıyor; AKP desteğiyle Antalya’da, Aydın’da orman alanları talan ediliyor, buralara “taş ocakları” açılıyor... Bilmem, CHP milletvekilleri Özlem Çerçioğlu’nun, Tuncay Ercenk’in açıklamalarını okudunuz mu “talan” konusunda... Ankara’dan İstanbul’a uçakla gelirken Şile üzerinden alçalıp Beykoz’a havadan bakarsanız “orman yağması”nı gözlerinizle görürsünüz... İlginçtir, Türkiye’de yağma tüm hızıyla sürüyor... Çevre ve Orman Bakanı Osman Pepe ise seyrediyor... ??? Peki suçlular, yasaların altına gizlenip talandan vurgun vuranlar neredeler? Bazıları AKP’li yerel yönetimlerin başında, bazıları bakan, milletvekili... İstanbul parsellenip satılıyor... İstanbul’un yüzde yetmişi kaçak inşaat!.. Yargı nerede? Cumhuriyet savcıları nerede? Önceki gün, Bağcılar Adliyesi’ndeydim... İpek Çalışlar’ın duruşmasını izledim... İpek, yargıda aklandı!.. Avukat Gülçin Çaylıgil ve Fikret İlkiz, çok güzel bir savunma yaptılar... Bir ara anılarımla baş başa kaldım... 12 Mart’ta Sıkıyönetim Mahkemesi’nde İlhan Selçuk’u, Çetin Altan’ı savunan Gülçin Çaylıgil, 35 yıl sonra İpek Çalışlar’ı, Ahmet Altan’ı savunuyordu... Fikret İlkiz de öyle... 1991’den 2004’e dek Fikret İlkiz’le mahkeme koridorlarını aşındırdık... Bir ülke düşünün ki devlet ormanlarını, Hazine alanlarını yağmalayanlar adliye koridorlarında değil, çünkü onların dokunulmazlıkları var; dostları, arkadaşları, yandaşları var... Gazeteciler, yazarlar oradalar... Laik demokratik bir hukuk devleti midir Türkiye Cumhuriyeti? Öyle diyorlar!.. ‘Erdoğan ve Baykal kaçıyor’ ? SEYDİŞEHİR (AA) Anavatan Partisi Genel Başkanı Erkan Mumcu, “Sistemde değiştirmeyi önerdiğimiz tek unsur, cumhurbaşkanlığı seçimini milletvekilleri yerine milletin kendisinin yapması’’ dedi. Mumcu son gelişmelerle ilgili olarak “Hiç bahane aramasınlar hem Baykal hem Başbakan Recep Tayyip Erdoğan halktan kaçıyor” diye konuştu. DT’den kısmi erteleme ? ANKARA ANKARA CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın sinei milletle ilgili son açıklamalarını “korku ve telaş içinde olduğunun göstergesi” olarak değerlendirirken, “Milletvekillerinin istifasından korkuyor, onay vermeyiz, diyor. Niye onaylamıyorsun? Milletvekili iradesini koymuş” dedi. Başbakan Erdoğan, ABD’den dönerken uçakta yaptığı açıklamalarda sinei millet çağrılarını “olmayacak duaya amin demek” diye değerlendirdi. Başbakan Erdoğan, “Biz onaylamadan sinei millet olmaz. Milletin sinesinden çıkanların istifasının onaylanması, ka ? Erdoğan’ın sinei millete dönme kararı alan milletvekillerinin istifasını onaylamayacakları yönündeki açıklamasına tepki gösteren Baykal, Erdoğan’ın korku ve telaş içinde olduğunu söyledi. Baykal, Erdoğan’ın son anketlerde oylarının yüzde 30 olduğunu söylediğini belirterek, “Yüzde 30 oy alıyorsan, erken seçim yap, genel seçimi cumhurbaşkanlığı seçiminin önüne al’’ dedi. bulü gerekir. Nihai kararı verecek olan parlamentodur. Ben bugünkü parlamento aritmetiğinde bunu mümkün görmüyorum. İnandırıcı da bulmuyorum” mesajı verdi. Baykal, Cumhuriyet’in bu açıklamalarla ilgili sorularını yanıtlarken “Aslında Başbakan’ın nasıl bir korku ve telaş içinde olduğunu bu sözler ortaya koyuyor” dedi. Baykal, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bir yandan, milletvekillerinin istifasını onaylamayız, diyor. Bu, o korkunun yansıması. Niye onaylamıyorsun? Milletvekili iradesini ortaya koymuş, istifa etmiş, niye kabul etmiyorsun? Korkuyor. Sonra, anketlere göre oylarının yüzde 30’u bulduğunu söylüyor. Yüzde 30 oy alıyorsan, erken seçim yap, genel seçimi cumhurbaşkanlığı seçiminin önüne al. Mayısta cumhurbaşkanlığı, yıl sonunda da genel seçim olursa 2007 kayıp yıl olacak. 2006 kayıp, şimdiden 2007 de kayıp yıl olacak. Mayısa kadar cumhurbaşkanlığı seçimi, ondan sonra da genel seçim telaşı yaşanacak. Hükümet Türkiye’yi yönetmeyecek, canının derdine düşecek. Devlet Bakanı çıkıyor, dışardan kredi alan özel sektör kuruluşlarını yolsuzluk yapmakla suçluyor. Artık özel sektörü suçlamaya başladılar. AB, tek bir başlığı açacağız, diye şok bir karar alıyor. Türkiye’yi tamamen gözden çıkardılar. Bu tablo içinde Türkiye’yi koruyacak, haklarına sahip çıkacak bir hükümet yok. Hükümet telaşta, panik te. Çare çok açık. Genel seçimi cumhurbaşkanlığı seçiminin önüne alırsın. Kendine güveniyorsan bunu yap. Yüzde 30 oyun varsa, seçimden kaçma, hodri meydan.” Baykal, Erdoğan’ın “panik ve telaş içinde göründüğünü, seçimden korktuğunu” yinelerken, “Sinei millete giderlerse, Baykal’ın istifasını kabul ederiz, milletvekillerininkini etmeyiz” taktiklerini “çocukça laflar” olarak niteledi ve “İstifaya saygı göstermeyiz, demek korkularını yansıtıyor” dedi. Erdoğan’ın “CHP’nin erken seçim için TÜSİAD’ı tahrik etmesini yadırgıyorum” sözleriyle ilgili olarak da Baykal, “Ben düşüncelerimi söylüyorum” dedi. (Cumhuriyet Bürosu) Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü ilan ettiği sözleşmeli personel alımı sınavının bir bölümünü “başvuruların yoğunluğunu” gerekçe göstererek bilinmeyen bir tarihe erteledi. Böylece, genel müdürlüğün açtığı sözleşme sınavı için başvuruda bulunan 4 binin üzerinde adaydan sadece 450’si sınava katılacak. K AMUOYU ANKETLERİNDEN ÇIKAN SONUÇ: Halk Erdoğan’ı Köşk’te istemiyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, cumhurbaşkanlığı adaylığı konusunda milletvekilleri, parti örgütü, halk ve sivil toplum örgütlerinin değerlendirmesini alacağını belirtirken; kamuoyu anketlerine göre halk, Erdoğan’ın cumhurbaşkanı olmasını istemiyor. İş çevreleri Erdoğan’a aday olmaması yönünde çağrılar yaparken; kamuoyu anketlerinden de Erdoğan’ın aleyhine sonuçlar çıkıyor. AKP’ye yakınlığıyla bilinen ve parti için anketler yapan ANAR’ın 1725 Ekim 2006 tarihlerinde 12 ilde 2 bin 640 kişiyle yüz yüze görüşülerek gerçekleştirilen araştırmasında, “Yeni cumhurbaşkanı kim olmalı?” sorusuna ankete katılanların yüzde 50.2’si “fikrim yok” derken, yalnızca yüzde 12.9’u “Tayyip Erdoğan” yanıtını verdi. “Cumhurbaşkanı Erdoğan olsun mu?” sorusuna ise, katılımcıların yüzde 39.6’sı “hayır”, yüzde 29.7’si ise “evet” yanıtı verdi. A&G Araştırma Şirketi’nin 1819 Kasım 2006 tarihlerinde 9 il ve 36 ilçede gerçekleştirdiği araştırmaya göre ise, “Erdoğan’ı cumhurbaşkanı olarak Köşk’te görmek istiyor musunuz?” sorusuna katılımcıların yüzde 51’i “hayır” derken, yüzde 35’i “evet” yanıtını verdi. Türk Bilgi Araştırma ve Danışmanlık Şirketi’nin gerçekleştirdiği ankete göre ise halkın yüzde 71.28’i, Erdoğan için “Kesinlikle cumhurbaşkanı olmamalı” dedi. İzmir’de PKK operasyonu ? İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) İzmir Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, Van Ağır Ceza Mahkemesi’nin 4 yıl önce “terör örgütü PKK üyesi olduğu ve örgüte yardım yaptığı” savıyla hakkında yakalama kararı çıkardığı 26 yaşındaki Z.K’yi bir yakınının evinde buldu. Zanlı, İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderildi. Emekçi önderi Baştürk anıldı Eski DİSK genel başkanlarından Abdullah Baştürk ölümünün 15. yıldönümünde Zincirlikuyu’daki mezarı başında dün törenle anıldı. DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, Genelİş Sendikası Genel Başkanı Mahmut Seren, Baştürk’ün eşi Ayten Baştürk, DİSK’e bağlı sendika yöneticileri ve işçilerin katıldığı tören Atatürk ve hayatını kaybeden DİSK’liler için saygı duruşu ile başladı. Törende konuşan Çelebi, Türkiye’de sendikaları tartışan her kesimin Abdullah Baştürk’ün öğretilerinden yararlandığını belirterek, “DİSK önümüzdeki yıl 40. kuruluş yılını kutlayacak, Cumhurbaşkanlığı seçimleri, genel seçimler, işsizlik, yoksulluk sorunları Türkiye’yi sarmış durumda. Biz tüm bu şartlar karşısında işçilerimizin haklarını sonuna kadar savunacağız” dedi. (CİHAN ORUÇOĞLU) H ÜSAMETTİN CİNDORUK: Erdoğan çıkarsa Atatürk’ün kimliği Çankaya’da biter FIRAT KOZOK ANKARA Eski TBMM Başkanı Hüsamettin Cindoruk, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Çankaya Köşkü’ne çıkmasının bazı kesimlerce “halifeliğin kaldırılmasının intikamı” olarak algılanacağını söyledi. Cindoruk, erken seçim ve cumhurbaşkanlığı seçimiyle ilgili Cumhuriyet’in sorularını yanıtladı. Cindoruk’un mesajları ana hatlarıyla şöyle: CHP çekilirse, ANAVATAN ana muhalefet olur: Meclis’te 154 kişilik bir grubu istifa ettirmek çok zor. İkincisi, bu netice vermez. 154 milletvekili Meclis’ten çekilen CHP’nin ana muhalefet olma niteliği de ortadan kalkar ve 20 kişilik ANAVATAN grubu ana muhalefet olur. Onun için de Deniz Baykal buna yaklaşmıyor. Erdoğan Çankaya’yı zorlayacak: Erdoğan da, aynen Sayın Demirel’in, Özal’ın yaptığını yapacaktır. Hem kendi mensubu olduğu düşünce sistemine hem de kendisine bir fırsat doğmuştur. Eğer bu fırsatı kullanmayacak olsa 4 senede seçim yapardı. Cumhurbaşkanı olduktan sonra Abdullah Gül’ü başbakan tayin edip hemen seçime de gidebilir. Halifeliğin kaldırılışının rövanşı gibi algılanır: Erdoğan’ın Köşk’e çıkması, halifeliğin kaldırılışının rövanşının alındığı şeklinde algılanır. Belki kendisi bunu taşımaz ama, siyasi İslamcılar bu duyguyu taşırlar. Çünkü, dini tahsili olan, imam mertebesinde olan bir zat Çankaya’ya çıkacaktır. Bu Atatürk’ün Çankayası için bir rövanş telakki edilecektir. Erdoğan 16 Mayıs günü değişemez: 1. Meclis’in üç üyesi, Atatürk, İnönü ve Bayar, aşağı yukarı, 27 yıl bu makamda bulundular. Onlardan sonra gelenler de Atatürkçü geleneği devam ettirdiler. Hatta çok eleştirdiğimiz Turgut Özal bile o çizgide bir kırıklık yapmadı. Erdoğan’ın son konuşmaları çok duygusal, bazıları da saldırgan. Cumhurbaşkanı tarafsız olacağına göre, bu tavırları tarafsızlıkla bağdaşmaz. 34 ay önce sert üsluplarıyla öne çıkan birisinin, 16 Mayıs günü birdenbire tarafsız, uzlaşmacı bir profil çizmesini mümkün görmüyorum. Üstelik, söylediği sözler onu takip edecektir. Hâlâ Türkiye’nin ılımlı İslam devleti olduğunu iddia ediyor, oysa Türkiye bir laik devlet. Atatürk kimliği Çankaya’da biter: Bu sadece belki onun amacı değildir ama öyle yorumlanacaktır. Yani, Atatürk’ün Çankaya’daki dik duruşunu durdurmak ve onu Çankaya’dan alıp, Anıtkabir’e götürmek isterler. 10 Kasımlarda orada tören de yaparlar ama Atatürk otoritesi, kimliği ve aidiyeti Çankaya’da biter. Latife Hanım’dan Nazmiye Demirel’e kadar, Semra Sezer’e kadar olan first lady profili de değişecektir. Çankaya, alışılmış, Türkiye için denge unsuru haline gelmiş olan kurumsallığını yitirecektir. hikmet.cetinkaya?cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 343 72 69 Gül: Lanet olsun demeyeceğiz ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, TBMM Genel Kurulu’nda bakanlığının bütçesi görüşülürken “Bize, lanet olsun buraya, dedirtmek için ne kadar uğraşırlarsa uğraşsınlar bunu yapmayacağız” dedi. Geçmişte “AB Hıristiyan birliğidir” diye konuştuğunun anımsatılması üzerine de Gül, “Doğrudur, Avrupa Hıristiyan klübü, dediğim şey çok yanlış değildir. Zaman zaman bunu Avrupa Birliği ülkelerinin bakanların yüzüne de söyledim, ama AB’nin tamamı böyle değildir” açıklamasını yaptı. Avukat Karahan gözaltına alındı ? İstanbul Haber Servisi Terör örgütü El Kaide’nin üst düzey sorumlusu Louai Sakka’nın avukatı Osman Karahan, Beşiktaş’taki İstanbul Adliyesi önünde, duruşma sonrasında gözaltına alındı. El Kaide üyesi oldukları ileri sürülen 4 sanığın yargılandığı davaya katılan Karahan, duruşma sonrası Asayiş Şube Müdürlüğü ekipleri tarafından adliyenin bahçesinde gözaltına alındı. Karahan, polislerin kendisinden intikam aldığını öne sürdü. CUMHURİYET 05 CMYK
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle