17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 21 ARALIK 2006 PERŞEMBE 4 ALİ SİRMEN HABERLER DÜNYADA BUGÜN Başbakan Erdoğan, AKP’nin her türlü kararı alacak sayıda milletvekili olduğuna dikkat çekti Bir Şeyler Yap CHP Blaise Pascal, “Hiçbir zaman bugünü yaşamayız, ya geçmişi anımsarız ya da yarını düşünürüz” der. Haklıdır. Bu durum da doğaldır. Çünkü bugün, dünden yarına koştuğumuz bir andır. Ne var ki, artık ne dün vardır, ne yarın kimseye vaat edilmiştir. Ama yine de böyledir durum. 2006’nın bitmesine şunun şurasında on gün kaldı ve biz daha şimdiden 2007’yi düşünüyor, konuşuyor, hazırlıyoruz. Güç bir yıl olacak 2007. Büyüyen cari açık, düşmeyen işsizlik, yavaşlayan kalkınma... Bunlar işin ekonomik yönü; bir de, özellikle ülkemizde ekonomik krizlerin baş öğelerinden biri olan siyasal gerginlikler var. 2007 birkaç ay arayla yapılacak önce cumhurbaşkanlığı, sonra yasama seçimleriyle sandık yılı olacak. Sandık yolu çetin, sıkıntılı ve bilinmezlerle dolu bir yol. Hele hele tamamlanmasının önünde, bir tek Çankaya engelinin bulunduğu bir sivil darbe süreci yaşanmakta olduğu bir dönemde... Sivil darbenin tek sorumlusu AKP değil, onun yıkmak istediği kurumların asli savunucusu durumunda olan kuruluşların da kendilerine düşenleri yerine getirmemeleri halinde doğacak sorumlulukları en az AKP’ninki kadar, hatta ondan da fazla olacaktır. Bunların başında CHP’nin geldiğini bilmem ki, söylemeye gerek var mı? Salı günü, bu nedenle “Bir Şeyler Yap Baykal” başlıklı bir yazı yazmıştım. CHP’de hukuken değilse bile fiilen tek karar organı Baykal olduğuna göre, başlığın da yadırganacak bir yönü yok sanırım. ??? CHP’nin, sivil darbenin önünde şu anda son büyük engel olarak duran 864 rakımlı tepenin de düşürülmesini önlemek için, cumhurbaşkanlığı seçimlerinin yeni Meclis tarafından yapılmasını sağlayacak bir yol izlemesi gerekiyor. Eline geçirdiği fırsatı kaçırmak istemeyen Tayyip Bey, buna kolay razı olacak gibi gözükmüyor. Baykal’ın partisinin sinei millete dönmesi bu sonucu sağlayabilecek bir yöntem olarak görülmekte. Sine–i millete dönmek yani parlamentodan çekilip halkın bağrına sığınarak, iktidarı kendi sorumluluğuyla baş başa bırakmak kavramı, çok partili yaşamımızla hemen hemen eşzamanlı. İleri sürülmüş, ama yaşama geçirilmemiş bir yöntem. 60 yıl öncesine oranla, bugün sine–i millete dönmenin koşulları daha zor. Çünkü o zaman tek istifa yetiyordu, şimdi bir de yasamadan istifanın Meclis çoğunluğu tarafından onaylanması gerekiyor. Kuşkusuz, kolay bir yöntem değil. Şu anda böyle bir yöntemi deneme eğilimi olup olmadığını tam bilmediğimiz CHP de zorlukları düşünüyor. Haklı da... Sinei millete dönmek münferit bir yöntem olarak bir anlam taşımayabilir. Bunun istenen sonucu verebilmesi için, geniş halk kitlelerinin, sivil toplum örgütleri, sendikalar, etkin çevrelerin de desteğini sağlaması gerekir. CHP de Baykal da bu gerçeğin farkında. ??? Evet, bu önlemin bir anlam ifade edebilmesi için, halkın çeşitli kesimlerince de desteklenmesi gerekiyor. CHP de bunu arıyor. Zaten CHP’nin büyük halk kesimine bir şeyler söylemesi, yeniden bir umut olarak çıkması, belki sol içinde bir sinerji yatacak seçim ittifakı gerçekleştirmesi, seçim sonrasında, gerçekleştireceklerini bugünden anlatacak bir kampanyaya girişmesi, yöntemin nihai hedefi açısından zorunlu. Çünkü eninde sonunda, bu yöntem ile erken denen aslında çok da erken olmayan (unutmayın bu parlamento Cumhuriyet tarihinin en uzun ömürlüsüdür) ancak birkaç ay öne çekilmiş bulunan bu seçimi zorlamasından sonra, Meclis’te yine bir AKP çoğunluğu oluşacak olursa yine bir şey değişmeyecektir. Demek oluyor ki, erken seçim zorlaması zorunlu koşul; yeterli koşul ise, onun sonucunda oluşacak parlamentoda bugünkünden değişik bir oluşumu sağlamak. Böyle bir sonuç ise, CHP’nin ve de diğer partilerin halk ile daha fazla bütünleşecek, daha açık, katılımcı, kitlelere yeni şeyler söyleyip, yeni umutlar aşılayacak enerjik açılımlar yapmaları ile mümkün. Demek ki, Cumhurbaşkanı’nın görev süresinin bitim tarihi de göz önünde bulundurulunca, hiç vakit yitirmeden, hemen çok yönlü, kapsamlı bir atağı başlatmak gerekmekte. Unutmayalım, yarın bugündür. Gelişi çarşambadan belli olan perşembe günü gibi, 2007’nin encamı da, 2006’da planlanacak ataklarda belli olacaktır. AKP’den sinei millet resti ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, sinei millete dönme tartışmalarında muhalefete meydan okuyarak, “sinei millet’’ ifadesini kullananlara “hadi dön’’ denildiğinde dönemeyeceklerini, bunların sadece “sanal siyaset’’ ifadeleri olduğunu söyledi. AKP’nin “her türlü karar’’ almaya yetecek sayıda milletvekili olduğu mesajını veren Erdoğan, muhalefetin parlamentoda oturumlara katılmamasının “sinei millete dönmek’’ anlamına gelmeyeceğini ileri sürdü. AKP Grup Başkanvekili Faruk Çelik ise muhalefet milletvekilleri sinei millete dönse bile yollarına devam ederek cumhurbaşkanını seçeceklerini açıkladı. ABD döşünü Atatürk Havalimanında gazetecilerin sorularını yanıtlayan Başbakan Erdoğan, MHP lideri Devlet Bahçeli’nin açıklamalarının anım ? Başbakan Erdoğan, sinei millete döneceğini açıklayanlara ‘haydi dön’ denildiğinde bunu gerçekleştiremeyeceklerini savundu. Sinei millet sözlerinin ‘sanal siyaset’ ifadeleri olduğunu belirten Erdoğan, muhalefetin parlamentoda oturumlara katılmamasının ‘sinei millete dönmek’ anlamına gelmeyeceğini ileri sürdü. AKP Grup Başkanvekili Faruk Çelik ise partisinin tek başına da olsa cumhurbaşkanını seçeceğini söyledi. satılması üzerine “Bu, demokratik ülkede siyasete soyunan bir insanın ağzından çıkacak bir laf değildir’’ karşılığını verdi. Bahçeli’nin Cumhurbaşkanlığı konusunda gerginlik olduğu yönündeki sözlerinin anımsatılması üzerine Erdoğan, “Ne gerginliği? Bana anlatır mısınız’’ diyerek, “O, Sayın Bahçeli’nin kendi dünyasındaki gerginliktir’’ dedi. “Sinei milletin şu andaki özünün parlamento’’ olduğunu ileri süren Erdoğan, “Bu parlamento bu müracaatları kabul etmediği sürece zaten dönemezsin. Buna rağmen oturumlara katılmayabilirsiniz, o ayrı mesele. Ama katılmayışınız demek, sinei millete dönmek demek değildir. Ve şu anda parlamentoda güçlü bir iktidar kanadı var. 355356 milletvekili var. Bunlar her türlü kararı almaya yeterlidir, sadece anayasa değişikliği hariç. Rahatlıkla oturumlar açılabilir, yasalar çıkarılabilir. Bu noktada bir sıkıntı yok. Ama muhalefet böyle bir yolu deneyebilir. Bize düşen de ‘hayırlı olsun’ demektir’’ diye konuştu. Sinei millet tartışmalarını değerlendiren AKP’li Çelik ise muhalefet milletvekillerinin böyle bir yola başvurmaları durumunda AKP hükümetinin yoluna devam edeceğini, tek başına da olsa cumhurbaşkanını seçeceğini söyledi. Hiçbir milletvekilinin üyeliğini düşürmeyeceklerini belirten Çelik, TBMM’nin 66 günlük çalışma takviminin kaldığını, bu süre içinde de böylesi gelişmelerin mümkün olmadığını savundu. Çelik, sinei millet isteyenlerin bir daha TBMM’ye dönme umudu olmayanlar olduğunu ileri sürerek “Biz cumhurbaşkanımızı seçeriz, geçmişte ANAP da seçti. Kimsenin milletvekilliğini düşürmeyiz. Millete şikâyet ederiz” dedi. Çelik, MHP lideri Devlet Bahçeli’nin açıklamalarına tepki gösterdi. Bahçeli’nin değerlendirmelerini ciddiye almadığını kaydeden Çelik, “Sayın Bahçeli, geçen dönem başbakan olma şansı varken bunu reddeden bir siyasetçidir. 350 milletvekili ile koalisyon çoğunluğu olmasına karşın Çankaya’ya layık birisini bulamadılar. Sayın Bahçeli, dışarıda bağırıp çağıran, bir türlü ses ayarını yapamayan, ama parlamentoya girdiği zamanda sesinin rengini bulamadığımız, susan bir siyasetçi” dedi. Bahçeli’nin “Çankaya’dan indiririz” sözlerini de değerlendiren Çelik, Erdoğan’ın Çankaya’ya çıkıp çıkmayacağının belli olmadığını, kimsenin bedava yorulmamasını istedi. Çelik, AKP’nin ne yapacağını bildiğini, kararlarını ilgili kurullarda değerlendirerek alacağını kaydetti. BAKAN YILDIRIM’DAN KURBAN SAVUNMASI ‘O uçaklar için deve bile az gelir’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) larının AKP örgütlerince kiralandığını, Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, Ata İstanbul Bölge Müdürlüğü’nde yolsuztürk Havalimanı apronunda deve kesil luklar olduğunu dile getiren CHP’li Namesi olayını, “Yanlış zamanda yanlış il Kamacı, “İstanbul bölge müdürü ve yerde yapmışlar. Eğer gider öyle bir yardımcılarının eşlerinin kurduğu şiruçak kiralarsanız, uçağın işletme mas ketler aracılığıyla, armatörlere ‘şunlaraflarının maliyeti 2 katına çıkıyorsa, rı kullanacaksınız, şu can yeleklerini, şu bu uçaklardan kurtulmak için deve kurtarma botlarını alacaksınız’ diye çalışmalar yapılmıştır. İstanbul Bölge bile az gelir” sözleriyle değerlendirdi. Müdürü’nün bugünkü TBMM Genel Kuruserveti, 402 bin YTL ’dir. lu’nda, Milli Savunma Bu kişi, sizin dönemiBakanlığı ile Ulaştırma BMM Genel nizde bölge müdürlüBakanlığı’nın bütçeleri Kurulu’nda, Milli getirilmiştir. Degörüşüldü. CHP’li ŞükSavunma ve Ulaştırma ğüne mek oluyor ki sizin vürü Elekdağ, ABD yöbakanlıklarının cut dilinizden iyi anlınetiminin bugüne kadar bütçeleri görüşüldü... yor” dedi. terör örgütü PKK konuAKP’li Mehmet Yüksunda Türkiye’yi oyalaUlaştırma Bakanı sektepe, muhalefetin uydığını belirterek, terör Yıldırım, konuşması dunun kaybolduğu yöörgütünün yeniden cansırasında CHP nündeki eleştirilerine teplanmasının ardında sıralarından deve ki göstererek, TÜRKSAT TBMM’nin 1 Mart tezkesilmesi olayıyla Genel Müdürlüğü’nün keresini reddetmesinin ilgili laf atılması bu yönde bir açıklamasıyattığını söyledi. ABD nın olmadığını söyledi. askeri makamlarının, üzerine, “Eğer gider Yüksektepe, “Kaz gütTürkiye’yi cezalandıröyle bir uçak müyoruz, kaz kaybetma yoluna giderek, tekiralarsanız, uçağın miyoruz, uydudan bahrör örgütünü hedef lisişletme masrafları sediyoruz” diye konuştelerinden çıkardıklarımaliyetinin 2 katına tu. Eleştirileri yanıtlayan nı kaydeden Elekdağ, Ulaştırma Bakanı Bina“ABD’nin bu tutumu, çıkıyorsa, bu li Yıldırım, konuşması PKK’ye can üflemişuçaklardan kurtulmak sırasında CHP sıralarıntir’’ dedi. için deve bile az dan deve kesilmesi olaANAVATAN’lı Süleygelir” dedi. yıyla ilgili laf atılması man Sarıbaş, Irak’ın Süüzerine, bu konuya girleymaniye kentinde Amerikan askerlerinin Türk özel timinin meyeceğini söyledi. CHP’lilerin ısrarlabulunduğu irtibat bürosunu basmasıyla rı üzerine konuyu değerlendiren Yıldıgündeme gelen çuval geçirme olayını rım, olayın arka planının olduğunu, geçdeğerlendirdi. Sarıbaş, “Sayın Baka mişten gelen korkuların sonucu olduğunım, şu çuval meselesini nasıl hazmet nu söyledi. Yıldırım, “Eğer gider öyle tik? Biz hâlâ anlamış değiliz, ne oldu? bir uçak kiralarsanız, uçağın işletme Ne zaman özür dileyecekler? Devri ik masrafları maliyetinin 2 katına çıkıtidarınızda, yani başınıza çuval geçirt yorsa, bu uçaklardan kurtulmak için miş bir savunma bakanı olarak nasıl deve bile az gelir. Yapılan işin yeri ve durabilirsiniz? Dünyanın hangi ülke zamanı yanlıştır. Demek ki arkadaşsinde olsaydı, savunma bakanları is lar, o kadar illallah etmiş ki, bu kötü tifa ederdi ama maalesef siz üstünüze kontrattan deve kesmekle kurtulabileceklerini düşünmüşler. Yanlış zabile alınmadınız’’ diye konuştu. CHP’li Eşref Erdem, Türkiye’nin manda yanlış yerde yapmışlar, kapaulaştırma ana planına ihtiyacı olduğunu lı mekânda, kurban yerinde kesse dasöyledi. Denizcilik Müsteşarlığı salon ha düzgün iş yapmış olurdu” dedi. T asirmen?cumhuriyet.com.tr Y ASA TASARISI TBMM’DE DR. KEZBAN A.: Derneklere orakçekiç kullanma yasağı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Derneklerin lokal ve eklentilerini yeniden tanımlayan, devletlerin flama ve bayraklarını amblem olarak kullanma yasağı getiren Dernekler Yasa Tasarısı, TBMM Başkanlığı’na sunuldu. Tasarıda, öngörülen düzenlemelerden bazıları şöyle: Yıllık geliri 100 bin YTL ’den fazla olan derneklerin denetimlerinde bilirkişi görevlendirilebilecek. Yıllık geliri 250 bin YTL ’yi aşan dernekler, hesap özeti veya bilançolarını günlük bir gazetede ilan etmek zorunda olacak. Yurtdışı yardımları bankalar aracılığıyla almayan dernek yöneticilerine verilecek para cezası, alınan paranın yüzde 5’inden yüzde 25’ine çıkarılarak ağırlaştırıldı. Derneklerin, mevcut veya mahkeme kararıyla kapatılmış veya feshedilmiş partiler, sendikalar ya da derneklerin adını, amblemini ve rumuzunu kullanamayacaklarına ilişkin maddedeki “daha önce kurulmuş Türk devletleri” ibaresi “devletler” olarak değiştirildi. Buna göre Osmanlı İmparatorluğu ya da beyliklerin flamalarının yanında, dağılan Sovyetler Birliği’nin orakçekiçli bayrağı da tarihte kalan yabancı devletlerin flamaları da derneklere amblem olamayacak. İddiaları üzerime alınmadım KONYA (AA) Konya Numune Hastanesi’nde kadın doktorların testis ultrasonunu çekmeyerek bir testisinin alınmasına neden oldukları iddia edilen A.F.G, kontrol için hastaneye gelirken ultrasonu çekmediği ileri sürülen Dr. Kezban A. adlı kadın doktor, bu kez A.F.G’nin renkli dobler ultrasonografini çekti. Kezban A, yakından ilgilendiği A.F.G’ye, “Beni daha önce gördün mü’’ diye sordu. A.F.G, Kezban A’yı ilk defa gördüğünü söyledi. Haberlere tepki gösteren Dr. Kezban A. yaşananları “üzerine almadığını’’ belirterek “Görevini yapmayan bir hekim değilim ki üzerime alınayım’’ dedi. CUMHURİYET 04 CMYK
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle