19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 21 ARALIK 2006 PERŞEMBE 10 DIŞ HABERLER dishab?cumhuriyet.com.tr Başbakan, ABD ve İngiltere’ye ters düştüğü yorumuna ‘Tezimize saygılı olun’ diye tepki gösterdi Tarık el Haşimi: Erdoğan: ABD takvim versin BEHZAT BARIŞ NEW YORK Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Irak’ta iç savaş olduğunu belirterek ABD’nin artık bir çekilme takvimi vermesi gerektiğini söyledi. ABD’nin New York kentinde yapılan Medeniyetler İttifakı girişimi toplantısına katılan Erdoğan’ın, ziyaret sırasında Filistin ve Irak üzerine yaptığı açıklamalar, ABD ve İngiltere’nin yaklaşımlarına ters düştüğü yorumlarına da yol açtı. Erdoğan, dün New York’tan ayrılmadan önce düzenlediği basın toplantısında “Irak’ta yaşananlar iç savaştır” diyerek Kuzey Irak’a ABD askerlerinin konuşlandırılması önerisine karşı çıktı. Erdoğan, “650 bin kişinin öldüğü bir şeyi basit bir olay olarak görmeye kimsenin hakkı yok, bu iç savaştır. Hele bundan sonra bir de bunun bölünmesi gibi bir durum olursa, bu çok daha ağır faturalar getirir diye ? Blair’in Filistin’de erken seçime destek vermesinin ardından “Filistin’de seçim daha yeni yapıldı” diyen Erdoğan, Irak’ta iç savaşın yaşandığını, ABD’nin takvim vermesi gerektiğini söyledi. Erdoğan, ABD ve İngiltere’yle farklı düşündüğü yönündeki hatırlatmalara “Bizim resmi tezimiz olamaz mı” diye yanıt verdi. düşünüyoruz” dedi. Başbakan Erdoğan, Amerikan ordusunun Kuzey Irak’a konuşlanmasını öneren Büyükelçi Richard Holbrooke’a, PKK’nin yerleştiği Kuzey Irak’ın güvenli bir bölge olamayacağını ilettiklerini belirtti. zim resmi tezimize siz saygılı olun” yanıtını verdi. Erdoğan, PBS televizyonunda ise, Irak’ta mezhep çatışması sonucu ölenlerin sayısının aşırı boyutlara ulaştığını, bazı sayılara göre bunun 650 bin olduğunu, bu kadar çok kişinin ölmesinin sadece iç savaş olarak açıklanabileceğini kaydetti. ABD’nin Irak’taki askerlerini aşamalı olarak azaltma planını yapma zamanının geldiğini belirten Erdoğan, bu konuda bir yol haritasının açıklanması gerektiğini söyledi. Başbakan Erdoğan, Irak’taki ABD askeri sayısının artırılmasının yarar sağlamayacağını belirtti. Erdoğan, geçen salı BM’de düzenlediği basın toplantısında da, Filistin’le ilgili, “Filistin’de seçim daha yeni yapıldı. Yeni yapılmış bir seçimin hemen arkasından böyle bir seçim kararı alınması demokratik sürece ilişkin olumsuz bir yaklaşımdır” diye konuştu. Irak ve Filistin’de görüş ayrılığı Filistin’de halkın seçtiği partiyi yok saymanın doğru olamayacağını savunan Erdoğan’a, Irak ve Filistin’de Washinghton ve İsrail’le farklı düşündüğü yönünde hatırlatmalar yapıldı. Erdoğan, bunun üzerine “Yani bizim kendi resmi bir tezimiz olamaz mı? Bi ‘Nihai hedef aynı’ Başbakan Erdoğan, Filistin’de erken seçim ve Irak’taki ABD güçlerine ilişkin son açıklamaları ile ABD ve İngiltere’den farklı bir tutum sergilediği yorumlarına neden oluyor. ANKA’da konuyla ilgili yapılan değerlendirmede ABD ve İngiltere’nin, Filistin’de erken seçim çağrısına tam destek verdiği hatırlatıldı. Irak’tan çekilme takvimi açıklanmasına soğuk bakan Başkan George Bush, bu ülkedeki asker sayısını artırmayı planlıyor. Ankara’daki ABD Büyükelçiliği Sözcüsü Kathy Schalow ANKA’ya yaptığı açıklamada, Washington ve Ankara’nın farklı görüşlerinin olabileceğini, ancak Filistin ve Irak sorunlarının çözülmesi hedefini paylaştıklarını söyledi. Türk yetkilileri ile her zaman görüş alışverişinde bulunduklarını ifade eden Schalow, şöyle dedi: “İki ülkenin farklı görüşleri olabilir. Müttefiklerimizin görüşlerini dile getirmelerini olumlu karşılıyoruz. Her konuda aynı görüşte olacak değiliz. Ancak iki ülke, bu iki sorunun, çözmek istediğimiz önemli sorunlar olduğu konusunda hem fikiriz. Oraya nasıl ulaşılacağı konusunda farklı düşünebiliriz ancak nihai hedef aynı.” Bush Blair’in beynini yıkadı Dış Haberler Servisi İngiltere Başbakanı Tony Blair, İran’da ve başka Ortadoğu ülkelerindeki aşırılık yanlısı güçlere karşı ittifak çağrısı yaptı. Tahran, Blair’i “Ortadoğu’da huzursuzluk çıkarma peşinde olmakla” suçladı. Blair, Ortadoğu turunun son gününde Dubai’de iş dünyasının liderlerine yaptığı konuşmada, İran’ın Irak’ta açıkça terorizmi desteklediğini, Lübnan hükümetini zayıflatmaya çalıştığını ve Filistinİsrail barışını engellediğini savundu. ABD ve İngiltere’nin Ortadoğu’daki hareketlerinin terorizmi beslediği fikrini reddeden Blair, bütün Ortadoğu’daki ılımlı liderleri demokrasi ile aşırılık yanlıları arasındaki “büyük mücadeleye” katılmaya çağırdı. Blair, “İran bizi Lübnan’da, Irak’ta ve Filistin’de engellemek istiyor. Bizim cevabımız, ne yaptıklarını ifşa etmek, yapmak istediklerini engelleyecek ittifaklar kurmak ve bütün bölgede onları engellemektir. Bunun için de bu bölgedeki ülkelerin açık ve aşikâr desteğine ihtiyacımız var” diye konuştu. Blair’in açıklamaları Irak Devlet Başkanı Yardımcısı Tarık el Haşimi’nin kendisine yönengiltere lik eleştirileriyle birlikte gündeme Başbakanı, bölge ülkelerini geldi. El Haşimi, Blair’in Irak’tan İran’a karşı asker çekme takittifaka vimiyle ilgili olaçağırırken rak ABD Başkanı George Bush Iraklı yetkili, ile görüştükten Blair’i takvim sonra fikir değişkonusunda, tirdiğini ileri sürBush’un dü. New York’ta etkisinde BBC’ye konuşan kalmakla suçladı. El Haşimi, “Birkaç ay önce Blair ile Bağdat’ta görüştüm. Bu görüşmede asker çekilmesine ilişkin takvim hakkında benim teklifimi ele aldık. Kendisiyle uzun uzadıya görüştükten sonra, ekibim tarafından ikna edildiği izlenimini edindim” dedi. El Haşimi, ancak Bush’un daha sonra Blair’in “beynini yıkadığını” kaydetti. İran Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Muhammed Ali Hüseyni, Blair’in ülkesine ilişkin açıklamalarını “kindarca” olarak değerlendirdi ve bunu İngiltere’nin bölge meselelerine açık bir müdahalesi şeklinde gördüklerini belirtti. “İngiltere, hep demokrasi gibi kavramları çıkarları için alet olarak kullanmıştır” diyen Hüseyni, İngiltere’nin Filistin’de halk tarafından işbaşına getirilen Hamas’a karşı olumsuz yaklaşımıyla Filistin ve bölgenin içişlerine karışmasının bu ülkenin demokrasiye inanmadığının bir göstergesi olduğunu söyledi. Hüseyni, “İngiltere’nin olumsuz yaklaşımlarıyla fitne yaratan tek taraflı siyasetleri, Bush ve Blair’in savaş yanlısı politikaları, bölgede hem gerginliği hem de radikal eylemleri artırmıştır” dedi. S ONUNDA BUSH DA İTİRAF ETTİ Kazanmıyoruz kaybetmiyoruz Demokrat Parti’nin kasım ayınDış Haberler Servisi Yakın zamana kadar Irak’taki sa daki Kongre seçimlerinde kavaşı kazandıkları konusunda ıs zandığı zaferin mesajının rar eden ABD Başkanı George ABD’nin Irak’tan çekilmesi deW. Bush, ilk kez ABD’nin ğil, görevin başarıyla sonuçlanIrak’taki savaşı kazanamadığı dırılması olduğunu savunan Bush, bunun çaresinin Irak’taki işgal nı itiraf etti. Kasım ayındaki Kongre se güçlerinin sayısını kısa süreliğiçimleri öncesinde Irak’taki sa ne artırmak olduğunu belirtti. vaşın gidişatı hakkında “KesinBeyaz Saray sözcüsü Tony likle kazanıyoruz’’ Snow ise Bush’un ifadesini kullanan Irak’taki asker saABD Başkanı’nın, yısını kısa süreliönceki gün ABD’de ğine artırma fikriyayımlanan Wasni dikkate aldığıhinton Post gazetenı doğruladı, ansiyle yaptığı röporcak bu konuda astajda “Kazanmıyokeri yetkililerle ruz, kaybetmiyosürtüşme içinde ruz’’ demesi ABD olmadığını vurgubasını tarafından ladı. “çarpıcı bir fikir ABD GenelkurBD değişikliği’’ olarak mayı’nın Irak’taBaşkanı, yorumlandı. ki asker sayısını Washington Bush, ABD ordu15 bin ila 30 bin sunun “teröristlere arasında artırmak Post’la yaptığı karşı uzun vadeli gibi bir kararı olsöyleşide küresel savaşın madığını öne süAmerikan zorlukları karşıren Tony Snow, bu ordusunun sında’’ yetersiz kalsöylentiyi ortaya genişletilmesi dığını söyledi ve yeatanların “başkan ni Savunma Bakave Genelkurmay gerektiğini nı Robert Gaarasında olmasöyledi. tes’ten ordunun ve yan bir kavga’’ donanmanın asker çıkarmaya çalışsayısının artırılması için bir plan tıklarını iddia etti. Demokrat Parti Temsilciler hazırlamasını istediğini belirtti. Bush asker sayısını artırma ih Meclisi Grup Sözcüsü Rahm tiyacının İslamcı aşırılığa karşı Emanuel ise “Bush’un silahmücadele zorunluluğundan kay lı kuvvetlerimizin sayısını arnaklandığını ifade ederken, ya tırmak gerektiğini kavramapılan değerlendirmelerde, Irak sına sevindim, ancak biz Deve Afganistan’daki “yükümlü mokratlar iki yıldır bunu söylükler”den de söz ediliyor. lüyoruz’’ dedi. İ A Bağdat’ta intihar saldırısı sonucunda yaralanan Iraklı kız çocuğu, yanık tedavisi için hastaneye kaldırıldı. (Fotoğraf: AP) Gates saldırılar arasında Irak’a gitti Dış Haberler Servisi ABD’nin yeni Savunma Bakanı Robert Gates dün başkent Bağdat’a sürpriz bir ziyaret düzenledi. Pentagon’un başına geçmesinden iki gün sonra ani bir kararla Irak’a gelen Gates’in cephedeki komutanlarla görüşüp Bush yönetiminin önümüzdeki dönem Irak’ta nasıl bir politika izlemesi gerektiği konusunda tavsiyede bulunması planlanıyor. Gates yakın zamanda emekli olması kesinleşen ABD’nin Ortadoğu’daki birliklerinden sorumlu General John P. Abizaid ve Irak’taki komutan General George Casey ile bir araya geldi. Eski Savunma Bakanı Donald Rumsfeld’in kadrosu olarak da bilinen generallerin Gates’in kendi ekini kurmasına fırsat tanımak için istifa ettikleri belirtiliyor. Aynı günün sabahında Bağdat Üniversitesi girişindeki polis noktasına yapılan intihar saldırısında çoğunluğu öğrenci en az 11 kişi yaşamını yitirdi. Bomba yüklü bir otomobille gerçekleştirilen saldırıda 30’dan fazla kişi yaralandı. Kısa süre sonra başkentin Kasr semtindeki bir devlet pasaport bürosuna düzenlenen intihar saldırısında ise 4 kişi öldü, 7 kişi yaralandı. Saldırılarda ölenlerden üçünün polis olduğu kaydedildi. ti olan Necef’te düzenlenen törende iyimser ve coşkulu bir havanın hâkim olduğu gözlemlendi. Yürüyüş yapan Irak askerlerine ve polislerine tezahürat yapan Necef Valisi Esat Ebu Celal, “Bölgenin milislerden arındırılması gerekli; yalnızca asker ve polis silah taşımalı’’ dedi. İşgal güçlerinin temsilcisi olarak törene katılan ABD’li Tuğgeneral Vincent Brooks ise, Irak için tarihi bir gün olduğunu söyledi ve “Irak polisi ve Irak ordusu kanunların uygulanması ve güvenlik gibi görevlerinin tamamının sorumluluğunu üstlenebilecek durumda. Bu, Irak hükümetinin politikaları sayesinde sağlanan korkunç bir başarı’’ diye konuştu. ABD Necef’i teslim etti ABD ordusu Irak’taki Necef eyaletinin yönetimini Irak güvenlik güçlerine teslim etti. Eyalet merkezi ve Şiilerin kutsal ken Belarus TV vde internet üzerinden izlediğim televizyon kanallarına geçen gün bir yenisi eklendi: Belarus TV... Dün birkaç dakika göz atmak için açtım bu kanalı. Ve birkaç saat izledim karmaşık duygularla... Gençliğimi hatırladım. Öğrenci yurdunun dokuzuncu katındaki salonda hep birlikte televizyon izlerdik. Haberlerde hep Komünist Partisi yöneticileri çıkardı. Sonra parti kararları, övgüleri, cezaları... Ardından sosyalist emek kahramanları... Ve sonunda mutlaka emperyalizme karşı haberler; mesela, ABD’de zencilere kötü muamele veya Guss Hall’ın ateşli bir nutku (böyle bir Amerikan komünist lider vardı bir ara)... Brejnev çıktığı zaman kikirdemeler duyulurdu. “Yine çıktı ihtiyar!” “Ölmedi gitti, yapıştı koltuğa!” Komsomol sorumluları gelince herkes suspus olurdu. Çünkü onlar “partinin gençlik arasındaki gammazlarıydı”... Belarus TV, doğumunun 100. yıldönümünde Brejnev’den uzun uzun ve övgüyle söz etti. Sosyalizmin er PERŞEMBENİN GELİŞİ HAKAN AKSAY arih sahnesinden çekilmesinin 15. yıldönümünde Sovyetler BirT liği’nin dağıtılması konusunu geçen [email protected] E demlerini anlattı. ABD’ye verdi veriştirdi. Bol bol da lider Lukaşenko’yu gösterdi: Konuşurken, gülerken, kızarken, spor yaparken... Rusya ile ilgili haberlerin ruhuna sanki eski bir dostun sitemleri sinmişti. Hani küfretmeyen, ama ondan beter eden bir iğneleme üslubuyla... Minsk, yıllardır ortak devlet kurma görüşmeleri yaptığı Moskova’nın kendisine sattığı doğalgazın fiyatını 46 dolardan 200 dolara çıkarmasını, gümrüksüz petrol satışından vazgeçmesini affedemeyen, ama ona henüz açıkça savaş açamayan, böylelikle boşanmayı şimdilik reddeden aldatılmış bir eş gibiydi... Lukaşenko’nun, zaaflarıyla ünlü Yeltsin’in yerine Putin gibi güçlü bir lider gelmesinden mutsuz olduğu, aklında belki de ortak devleti kurup başına geçme fikrinin gizlendiği, son dönemlerde Rusya’ya karşı şantaj yapmak için kendisini “son diktatör” ilan eden Batı ile flörtü bile denediği gibi şeyler gelmedi aklıma dün. Yalnızca Belarus TV izledim. Ve kendimi eski bir binanın dokuzuncu katında hissettim. Hatta bir ara gammaz komsomolcuları bile özlediğimi sandım... Sovyetler Birliği’nin Yıkılışı – II lenmesi ve dünya barışının dengelerinin oluşturulması daha kolay olurdu. SSCB’nin dağılmasından sonra kurulan eski Sovyet halkları daha zengin ve mutlu olabildi mi? Bundan tam 15 yıl önce bugün, 21 Aralık 1991’de Bağımsız Devletler Topluluğu’nun (BDT) kurulduğu ilan edildi. Kimilerine göre, eski kardeş ülkelerin “barışçıl boşanma yöntemi” sayılan BDT, tüm umutlara karşın ciddi bir ekonomik ve siyasi ittifak haline gelemedi. Kararları kâğıt üzerinde kaldı. BDT içinde düşman gruplar ortaya çıktı. Rusya, en yakın müttefiki Belarus ile 9 yıldır ortak devlet kur n Size en çok yardımcı ola la faz kitaplar, sizi en düşündüren kitaplardır. Theodor Walker maya çalışsa da, sonuç alamıyor. Özellikle Moskova’nın daha çok ikili pragmatik ilişkileri tercih ettiği son hafta ele almaya başlamıştık. Devam yıllarda BDT her an ortadan kaldırılaedelim. bilecek bir topluluk olarak görülmeSovyetler Birliği’nin dağıtılması ye başlandı. uluslararası politikada kimin işine Eski Sovyet ülkeleri uzun ve acılı yalgeldi? Dünya barışı güçlendi mi? palama sürecinin ardından son yılSovyet Sosyalist Cumhuriyetler larda kendi çözümlerini yaratmaya, Birliği (SSCB) iyiydi veya kötüydü, ekonomilerini güçlendirmeye çalışıyorama dünyada ABD karşısında ikinci lar. Ancak ulaştıkları başarıların yanınbir süper güç durumundaydı. Bu, Türda ciddi ekonomik ve sosyal sorunkiye dahil birçok ülkeye denge polilar yaşıyorlar. SSCB’nin 70 yıllık idetikasından yararlanmak ve gerektiolojisini ve değerler sistemini yıkmakğinde manevra yapmak için sayısız fırta başarılı olan liderler, yerine yenilesat veriyordu. Tek kutuplu dünyada rini getirmekte aynı beceriyi göstereABD her yerde istediğini dayatmaya medi. Toplumlar, özellikle de gençlik başladı. Üstelik ekonomik ve arasında ciddi ahlaki krizler orsiyasi ağırlığının yanı sıra, öltaya çıktı. çüsüz askeri güç kullanarak Bu arada örneğin, vahşi bir başta Ortadoğu olmak üzeözelleşme süreci yaşanan ve re bölgesel barışa onarılmaz insana verilen önemin dibe darbeler indirdi. ABD’nin “Yevurduğu Rusya’da 15 yılda orni Dünya Düzeni” dediği sistalama ömür 15 yıl kısaldı; nüÖnceki gün 100. doğum gününde temin tehlikeli bir düzensizfus yılda 700800 bin azalır olanılan eski Sovyet lider Brejnev’le ilgili bir fıkra: lik olduğu ortaya çıktı. SSCB du. 78 milyon insan yurtdışı Brejnev yoldaş, yıllardır komünizme var olsaydı, kuşkusuz bütün na kaçtı. Cinayetler yılda 50doğru yürüyüp duruyoruz. Ama soframızda sorunlar çözüme kavuşmaz60 bine yükseldi. İntihar sayıdoğru dürüst yemek bile yok! dı; ama şu anda ne Avrupa, sında Rusya, dünya ikinciliği Yolda yemek molası vereceğimizi ne yeni Rusya ne de öteki ne tırmandı. kim söyledi ki?.. bölgesel güçler tarafından Haftaya konuyu tamamladizginlenebilen ABD’nin frenyalım. Yemek Molası usya’dan aldığı gazın 1000 metrekübüne 110 dolar ödeyen Gürcistan, 2007’den itibaren 230 dolar ödemesini talep eden Gazprom’a “hayır” cevabını verdi. Moskova’nın tutumunu “siyasi” olarak niteleyen Tiflis, kendi cevabını da “siyasi” olarak belirledi ve “gazı pahalı da olsa başka ülkelerden alacağız” dedi. Ardından İran ile gaz alımı görüşmelerine başlayan Gürcistan, siyasi müttefiki ABD’nin bundan rahatsız olması sonucu şimdi de umudunu Şahdeniz’e bağladı. Rus gazının fiyatına iki katı aşkın zam gelmesinden dolayı zor duruma düşen Gürcistan’ın, Şahdeniz’deki “Türkiye kotası” üzerinden ek gaz verilerek desteklenmesi öngörülüyor. Ancak bu gazın Tiflis’e kaça mal olacağı bilinmiyor. İzvestiya gazetesi, Şahdeniz gazının, Rusya’nın zamlı teklifinden bile daha pahalıya, neredeyse 250 dolara mal olacağını iddia etti. Gürcistan’ı zor bir kışın beklediği ortada. Tiflis henüz yıllık ihtiyacının yüzde 60’ıyla ilgili kontrat yapamadı. Üstelik iç piyasada gaza zam yapmak zorunda kalacak ki, bu, Gürcü halkının tepkisini çekebilir. Zaten Kremlin’in planı da her durumda Gürcü lider Saakaşvili’yi zor duruma düşürmek. Bu arada 2007’de Gürcistan’ın temel gaz kaynağı olarak gördüğü ve başka ülkelere gaz satmasına karşın kendisi de Rusya’dan gaz alan Azerbaycan’ın da başı dertte. Moskova, Baku’ya sattığı gazın fiyatını da 230 dolara yükseltti ve üstelik miktarı 4.5 milyar metreküpten 1.5 milyar metrekübe düşürdü. Doğalgaz Faktörü R CUMHURİYET 10 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle