Katalog

14 ARALIK 2006 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER Sarp Kuray’ın cezasına bozma ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) “Yargıtay, 16 Haziran Hareketi Örgütü’nün kurucusu olduğu ve çeşitli eylemlerin talimatını verdiği gerekçesiyle” Sarp Kuray hakkında verilen müebbet hapis cezasını, usul yönünden bozdu. Yargıtay 9. Ceza Dairesi, Kuray’ın temyiz istemini karara bağladı. Daire, duruşma tutanağının mahkeme başkanı tarafından imzalanmamasını, daha önceki bozma kararından sonra Kuray’ın ifadesinin alınması amacıyla yapılan talimat duruşmasında cumhuriyet savcısının hazır bulunmamasını bozma nedeni saydı. Kuray, İstanbul 9. Ağır Ceza Mahkemesi’nde tekrar yargılanacak. 5 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Muhalefet partileri ve sivil toplum örgütlerinin AKP iktidarına baskıları yoğunlaşıyor Erken seçim kuşatması ? Muhalefet partileri uzunca süredir Cumhurbaşkanlığı seçimi öncesi yapılacak bir genel seçimin meşruiyet tartışmalarını bitireceğini savunuyordu. Cumhurbaşkanı Sezer’in de bu yöndeki görüşlerini açıklamasının ardından başkent kulisleri hareketlendi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Muhalefetin ve sivil toplum örgütlerinin mart ya da nisan ayında erken seçime gidilmesi yönündeki baskıları yoğunlaşırken Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’in de “Nisanda seçim yapılmalı” mesajı vermesi başkent kulislerini hareketlendirdi. TBMM içinde ve dışındaki muhalefet partilerinin yanı sıra sivil toplum örgütleri de Cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesinde erken seçime gidilmesi için iktidarı sıkıştırıyor. Emekli Orgeneral Şener Eruygur’un başkanlığında kurulan Ulusal Birlik Hareketi Platformu, “Cumhurbaşkanlığı makamının, rejimin değerlerini içine sindiremeyenler tarafından işgali kabul edilemez” açıklamasını yaptı. Cumhurbaşkanı Sezer de önceki gün yeniden MHP Genel Başkanlığı’na seçilen Devlet Bahçeli ve başkanlık divanı üyelerini kabulü sırasında “Nisan ayında erken seçim olmalı. Türkiye’nin rahatlaması ve gerginleşen ortamın sakinleşmesi için bu gerekli” mesajı verdi. CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Cumhurbaşkanı Sezer’in değerlendirmekanlığı seçimi iki turlu olmalı, ikinci turda yüzde 50’yi geçen kişi Cumhurbaşkanı seçilmelidir.” DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar, 1950’den DSP Genel Başkan Yardımcısı Masum Türker, DSP İzmir İl Başkaberi hiçbir seçimin 4 yılı nı Özdemir Sökmen, İl Sekreteri aşmadığını anımsatırken niGünay Tüzün’le birlikte gazetemiz sanda yapılacak bir seçiİzmir Bürosu’nu ziyaret ederek min “erken değil zamaEge Temsilcisi Serdar Kızık’la gönında seçim olduğunu” rüştü. Türker, Türkiye’nin seçim süsöyledi. Ağar, “Hükümerecine girdiğini belirterek “Sayın tin takati tükendi. Doğru Cumhurbaşkanımızın açıklaması iş ilkbaharda seçime gitdoğrudur. Cumhurbaşkanı konumektir” dedi. CHP’nin sisunda uzlaşılmalı ve milli iradeyi nei millete dönmesinin çötemsil edecek bir isim seçilmelidir” züm olup olamayacağı sodiye konuştu. ( EMRE DÖKER) rusu üzerine de Ağar, “Demokrasilerde vakit tamam olduğu vakit seçime hale gelmiştir. Bu parlamentonun bir cumhurbaşkanı seçimi yapması ve 7 gitmekten daha tabii hiçbir çözüm yıllığına seçilecek bir cumhurbaşka yoktur. Zorlamalara, demokrasinin tenını 7 ayı bile kalmamış bir parla amülü dışındaki uygulamalara da bir mentoya belirletmek demokratik açı zemin yaratmaya gerek yoktur” görüşünü dile getirdi. dan doğru değildir.” Baykal, bütçe görüşmelerinden son Sezer: Doğru güçbirliği önemli ra ocak ayı içinde erken seçim kararı alaDSP Genel Başkanı Zeki Sezer, rak mart ya da nisan ayında seçime gi“Cumhurbaşkanlığı seçimi öncesi bir dilebileceğini söyledi. seçim çok doğru, ama o seçimde doğMumcu: Halk seçsin ru bir sonucu çıkaracak güç birlikleAnavatan Partisi Genel Başkanı Er rini de gerçekleştirmek önemli. Her şekan Mumcu ise Türkiye ve Türk siya yi bildiğini sanan, sağa açılarak sorunsetinin, erken bir genel seçimden önce ları çözeceğini sananlar var” dedi. MHP Genel Başkan Yardımcısı MehCumhurbaşkanlığı seçimlerini tartışmet Şandır, bu parlamentonun cumhurması gerektiğini belirtti. Türkiye’nin, başkanını seçmesinin sosyal gerginliğe erken seçim tartışmaları ile vakit kaybedeceğine, sistemin aksak yönlerini neden olacağını belirterek “Sona yakgözden geçirmesi gerektiğini, aksi tak laşmış bir Meclis’in şartları zorlayadirde bu türden tartışmalarla vakit ve rak cumhurbaşkanını seçmesi gündeenerji kaybedileceğini belirten Mumcu mi gerecektir. Meşruiyeti tartışılmaz, şöyle devam etti: “Cumhurbaşkanı ama bu Cumhurbaşkanı toplumdan, nı doğrudan doğruya cumhurun ken kurumlardan gerekli saygıyı görmedisi, yani halk seçmelidir. Cumhurbaş yecektir, sürekli tartışılacaktır” dedi. Türkler ve Rumlar... Pazartesi Burhaniye’nin, salı Dikili’nin, çarşamba Ayvalık’ın “halk pazarı”dır... Ege’nin üç şirin kasabasına çok yakındır Yunanistan’ın Midilli Adası... Midilli’de 110 bin kişi yaşıyor... Üç kasabaya “halk pazarı” kurulduğu günler Midilli’den yaklaşık biniki bin kişi geliyor teknelerle. Türkiye, Yunanistan’a “vize” uygulamadığı için Burhaniye, Ayvalık ve Dikili’ye rahatlıkla girişçıkış yapabiliyorlar... Midilli’den gelen “komşular”, pazarlarda alışveriş yapıyorlar. Etten balığa, sebzeden meyveye dek ürün alıyorlar. Türkiye’de et, balık, sebze, meyve, peynir çok ucuz. Bir Avro, yaklaşık 1900 liraya bozuluyor Türkiye’de. Unutmadan yazayım. Midilli’den gelenler, gelinlik çeyizlerini de kıyı kasabalarındaki mağazalardan alıyorlar. Dikili, Burhaniye ve Ayvalık belediye başkanları sosyal demokrat. Böyle bir yöntem esnafın işine geldiğinden, belediye de Midillililerin Cunda’ya, Ören’e gitmeleri için ücretsiz araç sağlıyorlar. Ayvalık’a gelen adalılar, pazar alışverişinden sonra Cunda’ya uğrayıp, rakı sofrası kuruyorlar... Neden yazıyorum bunları? Kıbrıs’ta, 23 Nisan 2003’te sınır kapıları açılmıştı. Kuzey’den Güney’e, Güney’den Kuzey’e geçiş yapılıyordu. Türklerle Rumlar kaynaşmışlardı. Rumlar, Kuzey Kıbrıs’taki kumarhaneleri, balıkçı lokantalarını dolduruyorlardı. Rumlar, Lefkoşa’dan daha çok sebze, meyve, tekstil alıyorlardı... Peki şimdi ne oldu? Güney Kıbrıs Rum yönetimi, halkın içindeki ırkçı, milliyetçi duyguları kamçıladı, olaylar çıktı, iki taraf birbirine karşı bilendi... Hükümet, Kıbrıslı Rumların Kuzey’e geçmemesi için her yolu denedi. Bu yetmedi, Güney’deki Türklere karşı inanılmaz baskı uyguladı. İşte Türklerle Rumların farkı... ??? Türkiye, keskin bir dönemecin başında... AKP iktidarı, bir yandan Kıbrıslı Nakşi Nâzım’ın buyruklarını yerine getiriyor, öte yandan Güney Kıbrıs’ı tanımaya hazırlanıyor... Başbakan Erdoğan, AB’den şamar üstüne şamar yerken, AB ülkelerinin her sözünü “buyruk” kabul ediyor. Açıkça söylemekte yarar var: AKP, Ege’de, Akdeniz’de, Karadeniz’de ufaldıkça ufalıyor, üreticinin yüzüne bile bakamıyor.... Trabzon’da, Rize’de, Artvin’de, Samsun’da, Ordu’da, Sinop’ta AKP yok... İki yıl önce AKP rüzgârı esiyordu, şimdi esmiyor. Ampul ise patlamış, göz gözü görmüyor... Burhaniye, Havran, Edremit, Ayvalık’ta zeytin üreticisi perişan... AKP hükümeti, FİSKOBİRLİK’ten sonra TARİŞ’i ele geçirmeye çalışıyor... Ege’de ve Akdeniz’de CHP, DSP ve MHP bir yıl önceye göre daha güçlü... Homeros’un “ışık sahili”nde zeytinciler tedirgin... Burhaniye Belediye Başkanı Fikret Akova, “Hükümet doğru dürüst destek vermiyor belediyelere” diyor. Edremit ve Havran belediyeleri AKP’de. Onlara desteği hem hükümet hem de “altın avcıları” veriyor. Zeytinci Murat Narin, gidişatı iyi görmüyor. Suriye ve Tunus zeytin üretiminde Türkiye’nin önüne geçmiş. Zeytinzeytinyağı fiyatları 4 bin 400 Avro’dan (ton değeri) 2 bin 300 Avro’ya düşmüş Türkiye’de. İtalyanlar, ellerini ovuşturarak bekliyor. Oysa Edremit Körfezi, ışık sahili, zeytin rivierası, termal tesisleri, tarım ve turizmiyle İtalya’nın Toskana’sı gibidir... Ören’de Şefik Birdal’la konuşuyorum... Diyor ki: “Turizm Bakanlığı’nın broşürlerinde Edremit Körfezi sadece üç cümleyle geçiyor. Körfezin sağlık ve kültür merkezi olarak dünyaya tanıtılması gerekmez mi? Dünyaca ünlü Alman Focus dergisi, dünyanın 550 oteli arasında Türkiye’den 11 oteli gösterdi. Bunlardan biri de Ören Club Orient’tir.” ??? Edremit Körfezi’nde zeytin üreticisi perişan. Gediz Ovası’nda pamuk, üzüm üreticisi dertli. Aydın Ovası’nda incir, pamuk üreticisi çığlık çığlığa. Karadeniz’de fındık üreticileri çaresiz... CHP Genel Sekreter Yardımcısı Oğuz Oyan ve milletvekilleri bölgede... Zeytin üreticilerinin sloganına gelince: “Zeytinimizin karası, ekmeğimizin yarısı, AKP’ye verdiğimiz oy yüreğimizin yarası...” AKP hükümeti, üreticilerin sesini duyabiliyor mu? Hiç sanmıyorum!.. Dedim ya Türkiye bir dönemecin başında. AKP hükümeti, AB’nin güdümünde. Bir söylediği bir söylediğine uymuyor. Tarikat şeyhleri, Türkiye’yi kuşatmış. Fethullahçılar, Nakşiler eğitimde kadrolaşmış. Burhaniye, Dikili, Ayvalık’ta halk pazarları. Güney Kıbrıs’ta ırkçı, milliyetçi Rumlar... Nereye gidiyoruz? Eh, Atatürk Havalimanı’nda “deve” kurban edildiğine göre... Varın, gerisini siz düşünün! DSP’den gazetemize ziyaret Hakaret içerikli mesaja tutuklama ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) İnternet ortamında Genelkurmay Başkanlığı’na “hakaret ve tehdit içerikli mesajlar gönderdiği’’ belirtilen H.Y. adlı mühendis, İstanbul’da gözaltına alındı. Ankara’ya getirilerek Nöbetçi 2. Sulh Ceza Mahkemesi’nde ifadesi alınan H.Y. tutuklandı. Genelkurmay Başkanlığı’na “suç içerikli’’ mesajlar gönderilmesi üzerine teknik çalışma başlatan polis, mesajların H.Y. tarafından geçildiğini belirlemişti. leriyle ilgili olarak Cumhuriyet’in sorularını yanıtlarken “Sayın Cumhurbaşkanı’nın değerlendirmeleri çok doğru. Sağduyunun gereğidir” dedi. Baykal: Demokratik çözüm Baykal, erken seçim çağrısını yinelerken şu görüşleri dile getirdi: “Türkiye’yi bir sıkıntılı döneme sürüklenmekten alıkoyacak en demokratik ve kesin çözüm yolu erken seçimdir. Cumhurbaşkanı seçiminden önce genel seçimleri yapmak gerekir. Bu, demokrasi anlayışı açısından da gerekli. Parlamento tarihinde ilk kez 4. yılı aştı. Demokratik sabrın sonuna gelinmiştir. 4 yıl önceki karar eskimiştir, geride kalmıştır, yıpranmıştır, gerçekçiliğini kaybetmiştir. Halkın şu andaki duygularını, tercihlerini gösterir olmaktan, yansıtmaktan uzaklaşmıştır. Demokratik yenilenme ihtiyacı kaçınılmaz olarak kendisini gösteriyor. Parlamentonun çok büyük ölçüde değişmesi kaçınılmaz ‘Darbe demagojisi safsatadır’ ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Tayyip Erdoğan’ın Dış İlişkiler Danışmanı ve İstanbul Milletvekili Egemen Bağış, Newsweek’te “Türkiye’de darbe ihtimalinin yüzde 50 olduğu” yönünde görüş bildiren Zeyno Baran’a yanıt verdi. Bağış, Türk hükümetinin ve demokrasinin güçlü olduğunu belirterek güvenle geleceğe bakıldığını, darbe demagojisinin, geçen yüzyılın “safsatası” olduğunu bildirdi. Erdoğan isim vermeden Sezer’i ağır bir dille eleştirdi, seçime kapıları kapattı AKP’nin sandık korkusu ? Gazetecilere Sezer’in seçim isteği konusunda bilgisi olmadığını söyleyen Erdoğan partililere konuşurken üslubunu sertleştirdi. “İki koyun gütmemiş olanlar kalkıp diyorlar ki erken seçim” diyen Erdoğan seçimin zamanında yapılacağını söyledi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, nisan ayında erken seçim yapılması gerektiğini dile getiren Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’e yanıt verdi. Erdoğan, “Aç tavuk kendini buğday ambarında sanır. İki koyun gütmemiş olanlar kalkıp diyorlar ki erken seçim” dedi. Erdoğan, partisinin il sosyal işler teşkilat toplantısına gelişi sırasında gazetecilerin Cumhurbaşkanı Sezer’in erken seçim istediği yönündeki haberleri anımsatması üzerine, Cumhurbaşkanı’ndan böyle bir şey duymadığını, medya aracılığıyla da değerlendirme yapamayacağını söyledi. “Bu ifadeler Sezer’in ağzından alınmış ifadeler, MHP kaynaklarından da doğrulattık’’ denilmesi üzerine Erdoğan, “Ben, her hafta Sayın Cumhurbaşkanımız ‘Tecrit kabul edilemez’ ? İstanbul Haber Servisi İstanbul Barosu, “tecridin bir insan hakları ihlali olduğunu, asla kabul edilemeyeceğini’’ açıkladı. Barodan yapılan açıklamada, F tipi cezaevlerinde uygulanan tecrit modelinin, havalandırma, görüşme, okuma, giyim ve sağlık gibi temel vazgeçilmez hakların kullanılmasına engel olurken, tutuklu ve hükümlülerin fiziksel ve ruhsal sağlığında telafisi mümkün olmayan hasarlar oluşturduğu’’ vurgulandı. Erdoğan’dan Hakan Şükür’e plaket Başbakan Erdoğan, partisinin il sosyal işler teşkilat toplantısında yaptığı konuşmanın ardından toplantıya katılan, Fethullah Gülen’e yakınlığıyla bilinen Galatasaraylı futbolcu Hakan Şükür’e, engellilere yaptığı katkılardan ötürü plaket verdi. Şükür, gazetecilerin “Siyasete girecek misiniz” sorusu üzerine, kendisinin şu an için sporla ilgilendiğini, ancak ileride siyaseti düşünebileceğini söyledi. (Fotoğraf:AA) la görüşüyorum. Böyle bir şey olduğu zaman zaten bunları bizzat kendisinden duymuş olurum. Kaldı ki, bu konuda anayasanın amir hükmü ortadadır ve bu amir hükme göre hareketle mükellefiz” dedi. Cumhurbaşkanlığı seçimleri ile genel seçimlerin zamanında yapılacağını belirten Erdoğan, “Siyasi partilerin kendi basit çıkarları için ülkenin çıkarlarını yok farz etmelerini anlamak mümkün değil’’ sözleriyle de MHP’yi hedef aldı. Ancak Erdoğan, daha sonra partililere hitaben yaptığı konuşmada, üslubunu sertleştirdi. Erdoğan, isim vermeden Cumhurbaşkanı Sezer’e ve muhalefete şöyle seslendi: Aç tavuk benzetmesi: İçeri girerken gazeteciler bana bir soru sordu. Sordukları ne? Efendim erken seçime gidelim. Birileri böyle taleplerde bulunuyorlarmış. Tabii aç tavuk kendini buğday ambarında sanır (alkışlar). Hep böyle alışmışlar. Hayatında affedersin iki koyun gütmemiş olanlar kalkıp diyorlar ki erken seçim... Kaldı ki, bu kararı kim alacak? Parlamento alacak veya iktidar partisi alacak. Şu anda bir koalisyon iktidarı yok bu ülkede. 355 milletvekiliyle bir iktidar var. Bayram değil, seyran değil, nereden çıktı bu iş? Sorarlar adama. Ta bir sene önce bu işe başladılar. Baktılar tutmadı bir ara verdiler. Hani siz yasalara sadıktınız, hani siz anayasaya sadıktınız, ne oldu, şimdi niye sadakatinizi ayaklar altına alıyorsunuz, hani siz TBMM’ye saygılıydınız, hani siz demokratik parlamenter sisteme sadıktınız, hani siz demokrasi bağımlısıydınız, ne oldu (alkışlar)? Bu parlamento Cumhurbaşkanını zamanı geldiğinde seçecektir. Anayasanın amir hükmü neyse onu yapacaktır. Kimse Cumhurbaşkanı seçimiyle alakalı olarak anayasanın amir hükmü dışında bizden bir şey beklemesin. İkincisi, Cumhurbaşkanı seçimini yaparız, yaptıktan sonra yine anayasanın amir hükmü genel seçimlerin nasıl yapılacağı hususundadır. Genel seçimler nasıl yapılacaksa, bunu da biz aynı şekilde yaparız. Barolardan Kıbrıs açıklaması ? İstanbul Haber Servisi İstanbul Barosu’nun da aralarında bulunduğu 15 baro başkanı tarafından yapılan ortak açıklamada, “Türkiye’deki liman ve havaalanlarını kısmen de olsa Rum yönetimine açmak suretiyle KKTC’ye son ve ölümcül bir darbe daha vurulmak üzere’’ olunduğu belirtildi. Açıklamada, hükümetin AB dayatmaları sonucunda getirdiği yeni öneri ile yaratılan fiili durumun, Kıbrıs Rum yönetimini dolaylı biçimde tanıma ve dolayısıyla KKTC’nin hukuksal varlığına son verme anlamına geldiği vurgulandı. TBMM BAŞKANI BÜLENT ARINÇ: 1 MİLYON 500 BİN YTL İSTİYOR hikmet.cetinkaya?cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 343 72 69 Adliyede bomba paniği ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Ankara Adliyesi’ne bomba konulduğu yolundaki ihbar dün binada panik yarattı. Öğle saatlerinde Ankara Adliye Sarayı’na bomba konulduğu yolunda ihbar alan polis, içerideki personel ve diğer kişileri bina dışına çıkarttı. Bina dışına çıkanlar bahçede büyük bir kalabalık oluştururken, polisin yaptığı aramalar sonucu ihbarın asılsız olduğu anlaşıldı. Bülent Arınç ‘Seçim yasası değişmez, üzülüyorum’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TBMM Başkanı Bülent Arınç, temsilde adaletin sağlanması gerektiğini ifade ederek “Bundan sonra böyle bir yasa değişikliğinin yapılabileceğini düşünemiyorum, buna da üzülüyorum’’ dedi. Arınç, TBMM Başkanlık Divanı toplantısı sonrasında, gazetecilerin sorularını yanıtladı. Temsilde adaletin mutlak gerekliliğine olan inancını dile getiren Arınç, şöyle konuştu: “Temsilde adaleti sağlayacak bir seçim kanunu değişikliği, parlamentoda gündeme gelmedi, hiçbir parti gündeme getirmedi. 4 Kasım’da bir seçim yapılacaksa, 1 yıllık seçim sürecinin içindeyiz. Bundan sonra da böyle bir yasa değişikliğinin yapılabileceğini düşünemiyorum, bundan da üzülüyorum. Temsilde adaletin bir şekilde sağlanması gerektiğine inanan bir insanım. Onun dışında spekülasyon konusu olacak şeylere, kendileri tarafından açıklanmadıkça bir şey söyleme imkânı yok.’’ Kürşad Tüzmen Tüzmen’den Anadol’a rekor tazminat davası ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen, “kişilik haklarını çok ağır şekilde ihlal ettiğini’’ ileri sürdüğü CHP Grup Başkanvekili Kemal Anadol aleyhinde, 1 milyon 500 bin YTL ’lik manevi tazminat davası açtı. Tüzmen’in avukatı Hüseyin Çınar tarafından açılan davanın dilekçesinde, Anadol’un, 26 Ekim 2006’da TBMM’de yaptığı basın toplantısında, Tüzmen’e yönelik hakaret kastı taşıyan ifadelere yer verdiği iddia edildi. Dilekçede, Anadol’un, “Tüzmen’i rüşvet almakla suçladığı ve organize bir kaçakçılık şebekesinin elebaşı olarak nitelendirdiği’’ ifade edilerek, Anadol’un ifadelerinin televizyon ve gazetelerde geniş yer bularak, saldırının şiddetini arttırdığına dikkat çekildi. Anadol’un, davanın reddini sağlamak için iddialarını ispatlaması gerektiği belirtilen dilekçede, “Anadol’un, ben bu olayı başka bir yerden duydum diyerek kurtulması mümkün değildir’’ denildi. VEFAT Baromuzun 9241 sicil sayısında kayıtlı AVUKAT vefat etmiştir. Aziz meslektaşımızın cenazesi 14.12.2006 Perşembe günü (bugün), Maltepe Camii’nde kılınacak öğle namazını müteakip Kurtköy Mezarlığı’nda defnedilecektir. Merhuma Tanrı’dan rahmet, kederli ailesine ve meslektaşlarımıza başsağlığı dileriz. NİZAMETTİN TURGUT İSTANBUL BAROSU BAŞKANLIĞI CUMHURİYET 05 K