Katalog

2 KASIM 2006 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER Erdoğan iddiaları, kürsüyü yumruklayarak ve medyaya meydan okuyarak yanıtladı 5 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA AKP’de YİMPAŞ paniği Büyükanıt Atina’da ? ATİNA (Cumhuriyet) Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt, Yunanistan Genelkurmay Başkanı Oramiral Panayotis Hinofotis’in davetlisi olarak Atina’ya geldi. Resmi temaslarına bugün başlayacak olan Büyükanıt, Yunanistan Savunma Bakanı Evangelos Meymarakis ile bir araya gelecek. Büyükanıt, resmi görüşmelerden sonra Pire’deki Türk şehitliğini ziyaret edecek. Oramiral Hinofotis’i akşam yemeğinde Türkiye’nin Atina Büyükelçiliği’nde ağırlayacak olan Büyükanıt, yarın Yunan Genelkurmay Başkanlığı’nın hazırladığı ve güvenlik nedeniyle gizli tutulan bir dizi ziyaretten oluşan programa katılacak. Büyükanıt, 4 Kasım’da Atina’dan ayrılacak. Lale Tokuş’un Anısına... Akdeniz’in bu kadar hırçın, dalgalı olduğuna hiç tanık olmamıştım. Dalgalar kıyıyı dövüyordu Alanya’ya yaklaştığımızda. Sanki gökyüzü yanıyordu her şimşek çaktığında. Gök gürültüsüyle birlikte depremi andıran bir sarsıntı... Minibüsün penceresinden dışarıyı seyrediyorum... Şükran Soner’in saçları sırılsıklamdı. İbrahim Yıldız’ın, Alev Coşkun’un ayakkabılarına su dolmuştu. Ahmet Oruçoğlu ile Gürsu Kunt, Akdeniz’in yağmuruna alışkın olduklarından sessiz... Hüseyin Gürer’in içi, ‘‘Atatürk’ün Yaveri Cevat Abbas Gürer’’ (Derleyen: Turgul Gürer) adlı kitabını yayımlayıp dağıtımını ‘‘Cumhuriyet Kitapları’’ yönetmeni Fazilet Kuza’ya verdiği için rahattı... Antalya’dan Alanya’ya gidiyorduk Cumhuriyet Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi Lale Tokuş’un cenaze törenine katılmak için... Yol boyunca anılarımla baş başaydım... Lale Tokuş, Yunus Nadi’nin torunuydu. Lale Hanım, eşi Şevket Tokuş ve erkek kardeşi Ali Nun’la birlikte Cumhuriyet’in yaşaması için büyük çaba ve özveri göstermişlerdi... Berin Nadi, Leyla Uşaklıgil ve Lale Tokuş’un Cumhuriyet Vakfı’nın kurulmasında büyük katkıları olduğunu İlhan Selçuk’un her ortamda kaç kez anlattığını, bu üç Cumhuriyetçi kadından her fırsatta nasıl övgü ile bahsettiğini bilenlerden birisiyim... 64 yaşında yitirdik Lale Tokuş’u... Sevgi dolu, alçakgönüllü, çağdaş ve uygar bir insandı Lale Tokuş... Atatürk devrim ve ilkelerine sıkı sıkıya bağlı, aydın bir Türk kadınıydı... Anılar denizinde dolaşıyordum Alanya’da sevgili Ünal Ersözlü’yle kahvelerimizi yudumlarken... Biraz İzmir’i konuştuk, eski dostları, Ahmet Piriştina’yı andık... ??? Yıllar hızla geçip gidiyor... 6 Kasım 1991 Cumhuriyet’ten kopuşumuz, 8 Nisan 1992 Cumhuriyet’e tekrar dönüşümüz... İlhan Selçuk ve arkadaşlarının çabaları, dayanışma duygusu, Cumhuriyet çalışanlarının son on beş yılda gösterdikleri özveri... Lale Tokuş’u sağanak yağmurun altında toprağa verip Antalya’ya dönerken son on beş yılı düşünüyorum... Minibüsteki arkadaşlar on beş yaş daha gençti o zaman... Cumhuriyet’in ahşap konağının demir sürgülü kapısına dayanan Kemal Uzan’ın avukatları ve icra memurları... Kapının önünde etten duvar ören Cumhuriyet’in vefakâr çalışanları... O günleri unutabilir miyiz? Kimler geldi kimler geçti... Bugünlere gelmek o denli kolay olmadı... İbrahim Yıldız sırılsıklam ıslanmış, Şükran ve Hüseyin’le Alaaddin Otel’e geldiklerinde... İbrahim telefonla pazar satışının 95 bin olduğunu öğrenip İlhan Ağabey’e (Selçuk) haber verirken gözlerinin içi gülüyor... Hüseyin Gürer tam bu sırada hedefi açıklıyor: ‘‘Göreceksiniz iki ay içinde 100 bini aşacağız...’’ Alev Coşkun, başında kasketiyle minibüse binerken ‘‘Yandım’’ diyor, ‘‘ayaklarım su içinde, hastalanacağım.’’ Bir şimşek çakıyor, gök gürlüyor... Kafalarda bir soru: ‘‘Bu hava koşullarında Antalya’ya dönebilecek miyiz?’’ ??? Lale Tokuş’u son yolculuğuna uğurladıktan sonra yaşamı ve ölümü düşündüm Antalya’ya dönerken... Berin Nadi, Leyla Uşaklıgil ve Lale Tokuş’u... Üç Cumhuriyet kadını... Eşi Şevket Tokuş, çocukları, kardeşi Ali Nun... Türkiye Cumhuriyeti’yle yaşıt Cumhuriyet gazetesi... Birbirlerini tanıyan, son on beş yılda dayanışma gösteren Cumhuriyet çalışanları... Serik’i geçtik... Yağmur hâlâ yağıyor... Bir süre sonra bir haber geliyor: ‘‘Alanyasporlu futbolcuları antrenman yaparken yıldırım çarptı, 6 futbolcu yaralandı, ikisinin durumu ağır...’’ Antalya’ya giriyoruz, araçlar sel sularının üzerinde yüzüyor sanki... ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Tayyip Erdoğan, YİMPAŞ HoldingAKP bağlantılarına ilişkin haberlere bugüne kadarki en sert konuşmasıyla yanıt verdi. Erdoğan, konuşma yaptığı kürsüyü yumruklayarak ve bağırarak ‘‘Tefecilerle mefecilerle bize çamur atmaya kalkmayın, tutturamazsınız, varsa elinizde belge, alın bana gelin, kapım size açık. Bizzat ben takip edeceğim’’ dedi. Erdoğan, AKP İl Başkanları Toplantısı’nın açılışında gündemdeki birçok konuya ilişkin sert mesajlar verdi. Erdoğan’ın konuşmasının ana hatları şöyle: Blair’in mektubunu ne yapmışım? Düşünün, bu ülkenin başbakanına, iktidar partisine ellerinde en ufak belgesi olmadan iftira eden, hatta daha ileri gideceğim, İngiltere Başbakanı bana bir mektup yazıyor, alkollü içkilerle ilgili bir konuda ve ? Binlerce yurttaşın mağdur olduğu yolsuzluk olayını “YİMPAŞ modası” olarak tanımlayan Başbakan Tayyip Erdoğan, AKPYİMPAŞ ilişkisine ilişkin iddialara, “Tefecileri bulup bize iftira etmeye kalkıyorsunuz. Tefecilerle mefecilerle siz bize çamur atmaya kalkmayın, tutturamazsınız, çünkü biz bu yola bu inançla çıktık’’ sözleriyle yanıt verdi. Yolsuzluk haberlerini yapan medyaya çatan Erdoğan, “Varsa elinizde belge, alın bana getirin” dedi. tabii hemen buna sarılan malum medya yine bakıyorsunuz yine manşetlerden veriyorlar. İngiltere Başbakanı bana bu mektubu yazmış, ee? Neticede ne olmuş, Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı ne yapmış bu mektup karşılığında? Bu var mı, yok. Ne istemiş, yardımcı olunmasını istemiş, peki tamam da ben ne yapmışım? Benim ne yaptığımı söylesene. O istikamette yapılmış olan bir şey mi var ve bununla milleti aldatmaya çalışıyor. Kim? Ana muhalefet partisi. Buna sarılan kim? Medya. Ne Tayyip Erdoğan’ı ne de onun ekibini bunlarla karalayamazsınız, boşuna oyalanmayın. Tefecilerle mefecilerle çamur atmayın: Bir YİMPAŞ modası çıkardılar. Onunla ilgili de kendilerine göre bazı maşalar buluyorlar, tabii medya da bu işin içerisinde yine. Ben yine (yumruğunu kürsüye vurarak), buradan, bize vurmaya çalışan medyaya sesleniyorum: Bak, kendinize yanlış malzeme seçiyorsunuz, yanlış aktörler buluyorsunuz. Buralardan Ak Parti’yi vuramazsınız. Ak Parti’nin kuruluşunda bu tür holdinglerin parası vardır gibi yanlış yollara girmeyin, Ak Parti’nin kuruluşunda buralardan bir kuruş gösteremezsiniz, bunu gelin bize ispatlayın, göreyim sizi. Tefecileri bulup bize iftira etmeye kalkıyorsunuz. Tefecilerle mefecilerle siz bize çamur atmaya kalkmayın, tutturamazsınız, çünkü biz bu yola bu inançla çıktık. Yolsuzlukla mücadele dedik, ilk hedefimiz bu, üç ‘‘y’’ dedik, yoksullukla mücadele dedik, yasaklarla mücadele dedik ve bu mücadeleyi vere vere gidiyoruz ve kaleler de tek tek düşüyor, düşecek. Belgeniz varsa getirin: Bir milletvekilimiz ölüyor, onun cenaze merasimine katılan arkadaşlarımız orada YİMPAŞ denilen şirketin yönetim kurulu başkanı ile beraber ka reyi yakalamışlar, ee? O resimden hareketle Ak Parti’ye vurmaya çalışıyorsun. Ya ayıptır, çirkindir. Bu ülkenin yargısı var, polisi var. Eğer yakalanması gerekli olan bir insansa, yargı kararı olduğu anda zaten polisi de bunu yakalar, alır götürür. (bağırarak) Ben buradan sesleniyorum, o medyanın patronlarına da, varsa elinizde belge, alın bana gelin, kapım size açık. Bizzat ben takip edeceğim. İki kavramın peşine takılıyorsunuz: İki kavramın peşine takılırlar, oradan rant elde etmeye çalışırlar, oralardan bir şey çıkmaz. Boşuna uğraşıyorsunuz. Çankaya’ya kim çıkacakmış, kim çıkmayacakmış... Ya bırak. Onun kararını kimin vereceği belli. Vakti geldiğinde kararını parlamento verir. Yatıyorlar, kalkıyorlar, bakıyorsunuz, cımbızlama suretiyle demokrasiyi, laikliği, sosyal devleti tartışmaya.. TBMM’de vurgun tartışması ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART EğitimSen beraat etti ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Ankara 13. Asliye Ceza Mahkemesi, EğitimSen Genel Başkanı Alaaddin Dinçer’in de aralarında bulunduğu 7 merkez yöneticisinin, ‘‘Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Yasası’na muhalefet’’ suçundan yargılandıkları davada beraat kararı verdi. Davanın dünkü karar duruşmasına, Dinçer ve sendikanın avukatları katıldı. Duruşmada esas hakkındaki mütalaasını sunan Cumhuriyet Savcısı İsmail İlhan, sanıkların üzerlerine atılı suçun unsurlarının oluşmadığını vurguladı. Yargıç Mehmet Şemseddin Tanrıseven, sanıkların beraatlerine karar verildiğini açıkladı. Şahin: Bizim dönemimizde gerçekleşmedi ? TBMM’de gündem dışı söz alarak YİMPAŞ konusunu gündeme getiren CHP’li Tamaylıgil’i yanıtlayan Devlet Bakanı Şahin, “YİMPAŞ’la hükümetimiz arasında kurulan ilişkiyi reddediyoruz, sorumluluk bağımsız yargınındır” dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP İstanbul Milletvekili Bihlun Tamaylıgil YİMPAŞ’la ilgili gelişmeleri TBMM gündemine taşırken, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin,‘‘Özel hukuk hükümlerine tabi bir sorun vardır, bu çerçevede çözülecektir. CHP’nin amacı AKP’yi yıpratmak’’ dedi. CHP’li Tamaylıgil, dün TBMM Genel Kurulu’nda gündem dışı söz alarak YİMPAŞ’la ilgili gelişmeler hakkında bilgi verdi. Halkın milli, dini duygularının kutsal mekânlarda sömürüldüğünü vurgulayan Tamaylıgil, ‘‘Bu insanlar için bir şeyler yapılmıyor. 2003 yılında Adalet Bakanımız, Sanayi Bakanımız bu şirketin açılış törenine katılıyor’’ dedi. Tamaylıgil’e yanıt veren Bakan Şahin, yurtdışında yurttaşları mağdur eden şirketlerin faaliyetlerinin kendi hükümetleri döneminde gerçekleşmediğini söyledi. Şahin, ‘‘Benim ne bu holdinglerle, ne faaliyetleriyle bir ilişkim olmamıştır, Bakanlar Kurulu’ndaki hiçbir arkadaşımın da ilişkisi yoktur. Sorun bir özel hukuk ilişkisidir. Bunun ne bu hükümetle, ne geçmişteki hükümetlerle ne de devletle bir ilişkisi yoktur’’ açıklamasını yaptı. Şahin, sözlerini ‘‘Şimdi, niye tutuklamıyorsunuz, diyorsunuz. Tutuklamayı bakanlar mı yapar, hükümetler mi yapar? Bağımsız yargı organları yapar’’ diye sürdürdü. CHP sıralarında ‘‘4 bakan var, gören yok’’ manşetinin yer aldığı gazeteler gösterilirken, bazı milletvekilleri de cenazeyle ilgili olarak laf attı. Şahin, ‘‘Cenaze törenlerinde safınızdaki insanları seçme özgürlüğünüz var mı? Yanınızda hakkında dava açılmış biri var, bunun sorumlusu niye biz olalım?’’ dedi. Öğrencilerden mitinge çağrı ? ANKARA (ANKA) YÖK, kuruluşunun 25. yılında yine protesto edilecek. 6 Kasım 1981’de kurulan YÖK’ü protesto için üniversite öğrencileri miting çağrısı yaptılar. 5 Kasım 2006 Pazar günü saat 13.00’te Kadıköy İskele Meydanı’nda yapılacak mitingde üniversite öğrencileri her yıl olduğu gibi YÖK’e ve uygulamalarına, eğitim hakkının engellenmesine, paralı eğitime karşı taleplerini dile getirecekler. İlkay Akkaya, Cahit Berkay ve Grup Vardiya’nın mini bir konser vereceği mitingde bir de tiyatro gösterisi sahnelenecek. Mitinge, KESK şubeler Platformu, DİSK, TMMOB İl Koordinasyon Kurulu ve EğitimSen de destek verecek. [email protected] Baykal, seçim çalışmasına başlıyor YİMPAŞ skandalının üzerinde duracaklarını vurgulayan CHP lideri, çiftçi, esnaf ve memurların sorunlarına yönelik somut öneriler ortaya koyacaklarını söyledi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, merkez yönetim kurulu (MYK) toplantısında ‘‘Şili’de yapılacak Sosyalist Enternasyonal toplantısının ardından seçim için düğmeye basacaklarını’’ bildirdi. Baykal, ‘‘Şimdiye kadar CHP’ye oy vermemiş vatandaşlara yaptığımız açılım tutuyor. Bu, devam edecek’’ mesajı verdi. CHP lideri, YİMPAŞ olayının seçim kampanyası sırasında üzerinde duracakları en önemli konularından biri olacağını da vurguladı. CHP MYK’nin dünkü toplantısında seçim stratejileri ele alındı. Baykal, laik, demokratik Cumhuriyete kararlılıkla sahip çıkmaya devam edeceklerinin altını çizerek yolsuzluklar konusunda da kararlı bir tavır sergileyeceklerini vurguladı. Baykal, ‘‘YİMPAŞ olayının üzerine gitmeye devam edeceğiz. Bu bir dolandırıcılık olayıdır. Sadece YİMPAŞ’la ilgili de değildir. Yolsuzlukla mücadele üzerinde duracağımız en önemli unsur olacak’’ dedi. Kadrolaşmanın yarattığı tahribatı ortadan kaldırmak için restorasyon projelerinin hazır olduğunu vurgulayan Baykal, ‘‘İşsizlik ve emeklilerin sorunları başta olmak üzere toplumun en yoksul kesimlerine yönelmeli ve onların içinde bulundukları yoksulluğun ortadan kaldırılması için somut paketleri bir an önce halkımızın gözleri önünde açmalıyız’’ mesajları verdi. hikmet.cetinkaya?cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 343 72 69 Nükleer enerji tasarısı ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Nükleer enerji santralının kurulmasına ilişkin esasları düzenleyen tasarı dün TBMM Başkanlığı’na sunuldu. Tasarıda yatırımcılara kurulacak santrala ilişkin teknoloji edinme ve nükleer yakıt üretimine yönelik yatırımlar ile işletme personelinin eğitimi gibi teşvikler verilmesi öngörülüyor. Nükleer yakıt, radyoaktif madde ve radyoaktif atık taşınırken veya santralda bir kaza olması durumunda, nükleer enerji alanında üçüncü kişilere karşı sorumluluğa ilişkin olarak Paris Sözleşmesi ve diğer ulusal ve uluslararası mevzuat hükümleri uygulanacak. Almanya’nın ‘yakalama’ kararını ‘ifade vermek için arıyorlar’ diye çarpıttı Uyar, SPK davasına sığındı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) YİMPAŞ soruşturmasını yapan Almanya Mannheim Savcılığı, Holding Yönetim Kurulu Başkanı Dursun Uyar’ın arandığını belirterek yakalanması için Türkiye’nin harekete geçmesi gerektiğine işaret etti. Savcılığın, YİMPAŞ mağdurlarının başvurusuna verdiği yanıtta, Uyar’ın iadesi konusunda Almanya’nın üzerine düşeni yaptığı kaydedildi. AKP’li 4 bakan ile aynı fotoğraf karesinde yer alan ve 185 ülkede aranmasına karşın ‘‘yakalanamayan’’ YİMPAŞ Yönetim Kurulu Başkanı Dursun Uyar, Almanya’ya yalnızca ifade vermek için gitmesi gerektiğini öne sürdü. Uyar, katıldığı bir televizyon programında, ‘‘Alman polisinin elinde bir yazı var. Bu ne VEFAT Trabzon’un adam gibi adamlarından arkadaşımız ? Almanya Mannheim Savcılığı, YİMPAŞ Yönetim Kurulu Başkanı Uyar’ın arandığını ve yakalanması için Türkiye’nin harekete geçmesi gerektiğini belirtirken, Uyar, katıldığı bir televizyon programında Almanya’ya gitmemesine gerekçe olarak SPK davasını gösterdi. tutuklama, ne başka bir şey. Sadece ifade vermek üzere oraya gitmek, ancak SPK davası var gidemiyorum’’ sözleriyle kendisini savunmaya çalıştı. Ancak, sözünü ettiği SPK davasında Uyar tutuksuz yargılandığı için, Almanya’ya gitmesinde hiçbir sakınca bulunmuyor. Uyar’ın Türkiye sınırları dışına çıkması durumunda Interpol kanalıyla halen yürürlükte bulunan aranması nedeniyle yakalanması gündeme geleceğinden, Uyar memleketi Yozgat’tan ayrılmamayı tercih ediyor. Almanya’da yaşayan YİMPAŞ mağdurlarının avukatı Ümit Akça, Almanya Mannheim Savcılığı’na başvurarak Türkiye’den soruşturmaya ilişkin yanıt gelip gelmediğini sordu. YİMPAŞ soruşturmasını yapan ve Uyar hakkında yakalama kararı çıkaran savcılığın verdiği yanıtta, Türkiye ile yapılan yazışma ve temaslar anlatıldı. Savcılığa göre, Dursun Uyar’ın Türkiye’de gözaltına alınabilmesi için mutlaka Türkiye’de soruşturma açılması gerektiği Almanya’ya bildirildi. Savcılığın yazısında, Dursun Uyar hakkındaki arama kararının halen yürürlükte olduğuna ve uluslararası düzeyde arandığına işaret edildi. Savcılık, Uyar’ın yakalanması için Türkiye’nin harekete geçmesi gerektiğine dikkat çekti. Emniyet Genel Müdürlüğü Sözcüsü İsmail Çalışkan ise Uyar hakkında Almanya’dan gönderilen arama kararının gerekçesinde Türkiye’de tutuklanmasına temel oluşturacak bir neden olmadığını belirterek ‘‘Difüzyon belgesi geldi, Adalet Bakanlığı’na bildirildi. Kendi vatandaşımızı gerekçesi belli olmayan bir suçtan dolayı vermeyiz, kendimiz yargılayalım dedik’’ demişti. Çalışkan, bunu kabul etmeyen Almanya’nın, dosyaları Türk tarafına vermediğini de bildirmişti. DEMİRAY KONAK’ı kaybettik. Anısı önünde saygıyla eğiliriz. Gülcinan Hıdır Oktay Nebahi Mehmet Kaya CUMHURİYET 05 K