19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 30 EKİM 2006 PAZARTESİ 8 TÜRKİYE İstanbul Edirne Kocaeli Çanakkale İzmir Manisa Aydın Denizli Zonguldak Açık İstanbul HABERLERİN DEVAMI Y Y Y Y Y Y Y Y Y 15 17 16 16 19 17 22 19 16 Sinop Samsun Trabzon Giresun Ankara Eskişehir Konya Sıvas Antalya Y Y Y Y Y Y Y Y PB 20 22 21 18 15 14 16 13 21 Adana Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van Kars Y Y Y Y Y Y Y Y Y 23 22 15 17 15 17 9 13 12 Trabzon Ankara İzmir Hakkari Antalya Adana Ş.Urfa Erzurum Tüm yurt parçalı çok bulutlu, yağmur ve sağanak, Ege ve Akdeniz kıyıları ile Güneydoğu Anadolu da gök gürültülü sağanak yağışlı geçecek. Yağışlar Marmara, Ege, Akdeniz, İç Anadolu’nun kuzeybatısı, Batı Akdeniz’in batısı Doğu Anadolu’nun batısı ile Güneydoğu Anadolu’nun batısında etkili olacak. Çok bulutlu DIŞ MERKEZLER Oslo Helsinki Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn Münih K K K PB PB PB PB PB PB 3 6 3 17 15 13 14 14 15 Berlin Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atina Zürih PB PB PB PB Y Y PB Y PB 13 11 25 10 12 11 24 22 15 Moskova Aşkabat Astana Taşkent Baku Bişkek Tiflis Kahire Şam Karlı Stockholm B Y PB PB PB PB K Y Y 0 32 13 27 25 19 2 26 20 Londra Berlin Moskova Belgrad Madrid Ankara Taşkent Tahran Kahire Sulu kar Gök gürültülü Parçalı bulutlu Sisli Bulutlu Yağmurlu Sezer’in Uyarısı! ? Baştarafı 1. Sayfada Cumhurbaşkanı Sezer’in verdiği resepsiyona her kesimden yoğun katılım oldu GÜNDEM ? Baştarafı 1. Sayfada MUSTAFA BALBAY 3) “Türkiye’nin terörle savaşımı, hiç kimsenin tartışamayacağı ve haklılığını sorgulayamayacağı gerçeklerden kaynaklanmaktadır.” “Türkiye’nin güvenliğini tehdit eden her türlü terör etkinliklerine karşı savaşım kararlılıkla sürdürülmelidir.” 4) “Atatürk, Türkiye Cumhuriyeti’ni kurarken, rejimin geriye dönüşünü engelleyecek anayasal ilkeleri ve kurumları da oluşturmuştur. Türkiye Cumhuriyeti’nin kazanımlarından, ilkelerinden ödün vermesi düşünülemez.” ? Dikkatle okunduğu zaman görülür ki Cumhurbaşkanı Sezer’in 83’üncü Cumhuriyet Bayramı’ndaki saptamaları sıradan bir ‘bayram mesajı’ niteliğinde değildir. Bu gerçekliğin altını çizmek için bu haftaki başyazımıza Çankaya’nın tarihsel uyarısını özellikle yansıttık. Köşk’te görkemli kutlama ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’in Çankaya Köşkü’nde verdiği 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı resepsiyonu görkemli bir havada geçti. Resepsiyona, siyasetin, sanatın, bürokrasinin, sivil toplum örgütlerinin önde gelen temsilcilerinin yanı sıra yargının üst düzey temsilcileri, yabancı diplomatlar, emekli askerler ve üniversite rektörleri ve öğretim üyeleri katıldı. Katılımcılar, Sezer’e görev süresine ilişkin duygularını ilettiler, önümüzdeki 29 Ekim’de de hangi koşullarda olursa olsun birlikte olmak istediklerini söylediler. Sezer de, bu görüşü iletenlere esprili bir yanıt vererek ‘‘Hipodrom biraz soğuktu, eşime seneye burada olmayalım dedim’’ dedi. Çankaya Köşkü’ndeki 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Resepsiyonu’na toplumun her kesiminden yaklaşık 3 bin kişi katıldı. Genelkurmay Başkanı Orgeneral Büyükanıt resepsiyona eşiyle birlikte geldi. (Fotoğraf: AA) süre ilgilendi, pek çoğuyla ayrı ayrı sohbet etti. Yeniden görüşme dileklerine de Sezer, şu karşılığı verdi: ‘‘Bugün Hipodrom’daki törenlerde birlikteydik. Hava biraz soğuktu. Eşime, ‘Önümüzdeki törenlerde burada oturmayalım’ dedim. Cumhuriyet Bayramı kutlamaları, bizim için çok özel bir öneme sahip. Elbette her şekilde kutlayacağız.’’ ilgilendi, gazilerle fotoğraf çektirdi. Resepsiyona, yaklaşık 3 bin kişi katıldı. Resepsiyonda hazır bulunanların bazıları şöyle: TBMM Başkanı Bülent Arınç, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Anayasa Mahkemesi Başkanı Tülay Tuğcu, Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener, Yargıtay Başkanı Osman Arslan, Danıştay Başkanı Sumru Çörtoğlu, Devlet Bakanları Beşir Atalay, Ali Babacan ve Kürşad Tüzmen, Adalet Bakanı Cemil Çiçek, İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu, Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi Eker, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Murat Başesgioğlu, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral İlker Başbuğ, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Yener Karahanoğlu, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Faruk Cömert, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Işık Koşaner, YÖK Başkanı Prof. Dr. Erdoğan Teziç, Anavatan Partisi Genel Başkanı Erkan Mumcu, DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, DSP Genel Başkanı Zeki Sezer, HYP Genel Başkanı Yaşar Nuri Öztürk, bazı milletvekilleri, Ankara Valisi Kemal Önal, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, Emniyet Genel Müdürü Gökhan Aydıner, bazı üniversitelerin rektörleri, ATO Başkanı Sinan Aygün, TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, BDDK Başkanı Tevfik Bilgin, Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz, DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, diplomatik misyon temsilcileri, basın kuruluşlarının yöneticileri, gazeteci yazarlar, aralarında Metin Akpınar, Genco Erkal, Gülriz Sururi,Tekin Akmansoy, Perran Kutman, Bedri Baykam, Nejat Uygur’un da bulunduğu sanatçılar, azınlık cemaatlerinin dini temsilcileri ve AKUT Başkanı Nasuh Mahruki. ‘Seneye de birlikte olalım’ Sezer resepsiyonun başlangıcında, yaklaşık 1.5 saat katılımcıları tek tek ellerini sıkarak karşıladı. Kimi katılımcılar, Sezer’e Cumhurbaşkanlığı dönemiyle ilgili görüşlerini iletirken duydukları memnuniyeti ifade ettiler. Özellikle sanatçılar, uzun dönemden sonra ilk kez Çankaya Köşkü’nde sanata önem veren bir Cumhurbaşkanı ile el sıkışmanın önemini anlattılar. Bazı sanatçılar da, önümüzdeki 29 Ekim’de de hangi koşullarda olursa olsun Sezer’le birlikte olmak istediklerini söylediler. Sezer, önceki resepsiyonların aksine, katılımcılarla daha uzun AÇI C Sezer’den gazilere yakın ilgi Sezer, sanatçılarla sohbetinde de her biriyle ilgili özel anılarını anlattı, onların eserlerini ne zaman izlediğini, yaklaşık tarihleriyle paylaştı. Sezer resepsiyona davet edilen gazilerle ayrıca Orgeneral Büyükanıt: Sezer Cumhuriyetin bütün değerlerini savunuyor MÜMTAZ SOYSAL İkiyüzlülüğe Son AVRUPA BİRLİĞİ görevlilerinin tutumuna doğru tanı koyma ve sürüp giden ikiyüzlülüğe son verme zamanı gelmiştir. En kritik organ olan Komisyon’un başkanı Jose Manuel Durao Barroso, İtalya’nın Corriere della Sera gazetesiyle yaptığı söyleşide Türkiye’ye ilişkin olarak üzüntülü bir edayla konuşuyor, ama Romanya’nın Komisyon üyeliğine yaptığı atama konusunda hınzırca bir tutum sergilemekten de kaçınmıyor. Söyleşi, Sayın Başkan’ın Portekiz usulü uzun olan adı kadar uzun. Oysa, ‘‘üzülerek’’ söylediği kısaca şu: Ankara’nın AB’ye girme süreci istediğim gibi gelişmiyor. İşler kötü gitmekte. ‘‘Reformlar çok yavaş. Umarım, dönem başkanı Finlandiya müzakerelerin durmasını ya da travma yaratacak biçimde askıya alınmasını önleyecek çareyi bulur. Çok kaygılıyım ve müzakerelerin tıkanmasından korkuyorum.’’ Yani, ‘‘Gazimağusa limanını ve Maraş’ı verip kendi limanlarınızla hava sahasını Rumlara açın; yoksa tam üyelik süreci kesilir’’ diye özetlenebilecek Fin korkutmacasının kibarcası. Öte yandan aynı Sayın Başkan, Romanya Liberal Partisi üyelerinden Senatör Varujan Vosganyan’ın AB’nin kritik organı Komisyon’a üye olarak atanması için elinden geleni ardına koymuyor. Şimdi Senato’nun Bütçe ve Plan Komisyonu Başkanı olan o Vosganyan ki, ülkesinin politika sahnesinde 1990’dan beri uğraşa uğraşa, 24 Nisan’ı resmen ‘‘Soykırımlı Anma Günü’’ ilan ettirmeyi başarmıştır. Komiser Başkan Barroso, Vosganyan’ın AB’de de aynı ‘‘başarı’’yı elde etmek için canla başla çalışacağını bilmez mi? omşular, Bulgaristan’la Romanya, yıl sonunda AB’ye tam üye oluyor. İstenen bütün ‘‘reform’’ların hepsini tamamlamış olsalar gerek. Onların bu ‘‘zafer’’i, hiç kuşkusuz, bizdeki AB tutkunlarını da aşka getirecek ve ‘‘Reformlar hızlandırılsın!’’ kampanyasına ivme kazandırılacaktır. Hangi ‘‘reform’’un gerçekten ‘‘bizim de isteyip şimdiye kadar yapamadığımız’’ türden olup olmadığına bakılmaksızın, ‘‘Avrupa istediğine göre iyidir’’ diyerek. u noktada, şu sorular sorulmalıdır: ‘‘Sürecin sonu açık’’ dendiğine göre, Türkiye tam üyelik kesinleşmeden bütün istenenleri yapmak zorunda mıdır? Avrupa yanlıları ‘‘Reform yasası’’ denen metinlerin yürürlüğe giriş maddesine ‘‘AB’ye tam üyelik kesinleşince uygulanır’’ koşulunu koyduramazlar mı? Herhalde, ‘‘Böyle şey olmaz’’ diye ayaklanacak birtakım hukukçuları işitir gibi oluyorsunuzdur. Onlara anımsatmak gerekir ki, AB denen âlemde hukuken ‘‘olmaz’’ olmaz. Türkiye ve hele Kıbrıs’la ilgili konularda bunun sayısız örnekleri görülmedi mi? ‘Siyasi konuşmuyoruz’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’i bir yurttaş olarak ‘‘mükemmel bulduğunu’’ belirterek ‘‘Cumhuriyetin bütün değerlerini savunuyor’’ dedi. Büyükanıt, son dönemde kamuoyunda yer alan değerlendirmelerin siyasi bir içerik taşımadığını belirterek ‘‘Benim konuşmalarımı irdelemek isteyenler mevzuata baksınlar’’ diye konuştu. Büyükanıt, Afganistan’da görev yapan Türk birliğinin terörle mücadele işlevi olmadığını söyledi. Çankaya Köşkü’ndeki 29 Ekim Resepsiyonu’nda gazetecilerle sohbet eden Orgeneral Büyükanıt, ‘‘Genelkurmay Başkanı olarak Cumhurbaşkanı konusunda değerlendirme yapmak hakkım değil. Ancak, bir yurttaş olarak konuşabileceğimi düşünüyorum. Cumhurbaşkanımız Türkiye Cumhuriyeti’nin bütün değerlerini özümsemiş, her yönüyle mükemmel bir insan. Bu yanıyla her türlü takdiri hak eden bir insan. Ben bu değerlendirmelerimi bir yurttaş olarak yapıyorum’’ diye konuştu. Başbakan Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Gül, resepsiyona birlikte katıldı. AKP’li bakanlar Beşir Atalay ve Murat Başesgioğlu ise eşleriyle birlikte salondaki yerlerini aldılar. (Fotoğraflar: AA) çüde istediklerini almış görünüyorlar. Taslağın Türkiye’de medyaya yansıma biçimi ise insanda ‘‘ilerleme’’ sözcüğünden çok ‘‘içerleme’’ sözcüğünü anımsatıyor. İşte Türk medyasından rapora ilişkin haber başlıkları: İlerleme Raporu’nda Kıbrıs sürprizi yok! Yine Kıbrıs uyarısı... Eleştiri çok yaptırım yok! Her taşın altında Kıbrıs! İlerleme Raporu’nda Kıbrıs engeli! Yunanistan Büyükelçiliği elbette Türk basınında konuya ilişkin haber başlıklarını ülkesine ve Rumlara geçmiştir! Onlar durumu nasıl yorumlamıştır bilemeyiz ama, bizce durum şu: AKP Hükümeti AB ile ilgili gelişmelere öylesine kaderci bakıyor ki, bu yüzden taslağa yayın organları farklı yaklaştı. ??? Bir başka deyimle, AKP’nin bakışı olmadığı için medya rapora şaşı baktı. Oysa İlerleme Raporu gelişmelerin adını koyuyor, gereğini liderlere bırakıyor. Bu durum kimi organlarca, raporun yaptırım içermediği biçiminde yorumlandı. 8 Kasım’a kadar en az 8 taslak daha yayımlanır. Zaten ilk haber sızdırıldıktan hemen sonra daha sızıntının izi geçmeden bir başka taslak piyasada dolaşmaya başladı. Ne kadar taslak değişirse değişsin, raporun ruhunun değişmeyeceği anlaşılıyor. Ruhunda yatan da şu: Bu yılın sonuna dek Türkiye’nin Kıbrıs Rum yönetimini tüm Kıbrıs’ın temsilcisi olarak tanıması! Taslaklarda bunun iması var... Özellikle Kıbrıs’la ilgili olarak AKP’nin vereceği ödünleri yurtdışından duyuyoruz. Oradan gelen haberler şu yönde: AKP bunun gereğinin yapılacağına ilişkin söz verdi! Şimdi bütün sorun AKP’nin bu sözü Türkiye’de çok yankı uyandırmayacak biçimde tutmasını sağlamak! ??? Bu süreçte tren kazası olur mu? Olmaz... Elbette belli bir olasılık bırakmak gerekir ama, tren kazası olabilmesi için Türkiye’de kararlı, AB ile gerçekten müzakere etme ruhuna sahip bir hükümetin olması gerekir. Ankara’da böyle bir hükümet yok. Yukarıda vurguladığımız gibi AB İlerleme Raporu hazırlıyor, Brüksel’de kimse, Türkiye kabul eder mi etmez mi, itiraz ettiği bölümler olur mu olmaz mı, kaygısında değil. Bu yüzden AB Komisyonu’nun genişlemeden sorumlu üyesi Olli Rehn Finlandiya televizyonuna açıklama yapıp, ‘‘Türkiye’nin üyelik şansıyla ilgili Avrupa’daki olumsuz tartışmalar hem AB’nin güvenilirliğini hem de Türkiye’deki reform çabalarını zayıflatıyor’’ diyor. Rehn’in demecinin Türkçesi şu: ‘‘Arkadaşlar, kazı bağırtmadan yolmamız gerekiyor. Yolma işini yapacak olan Türkiye’deki dostlarımızın elini zayıflatacak hareketlerden kaçının...’’ İlerleme Raporu’nun rötuşları devam ediyor... ‘‘Rö’’ kısmını iyice yontacaklar, ‘‘tuş’’u parlatmaya çalışıyorlar! ankcum?cumhuriyet.com.tr Bakanlıkta konferans verdi Çelik’ten uyarılara ‘yaygara’ yorumu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, Cumhuriyetin 83. yıldönümü dolayısıyla MEB Şura Salonu’nda, ‘‘Cumhuriyetimiz ve Kazanımları’’ başlıklı bir konferans verdi. Çelik, birilerinin ortaya çıkarak Cumhuriyetin elden gittiğini söylediğini belirterek ‘‘Bu halk, bu millet, Cumhuriyetin altını oymaya çalışanları oyar, kesinlikle buna müsaade etmez’’ dedi. Çelik, şunları söyledi: ‘‘Cumhuriyet elden gidiyor yaygarası, aslında Cumhuriyete yönelik bir haksızlıktır. Bizim Cumhuriyetimiz o kadar zayıf mı ki, her önüne gelen Cumhuriyeti koruyor. Cumhuriyeti yükseltmek, eksikliklerinden arındırarak istikbale götürmek, sağlam bir ekonomiye sahip olmakla mümkündür.’’ ‘Türkiye’yi germek istemiyorum’ Büyükanıt, gazetecilerin ‘‘2007’de nasıl bir cumhurbaşkanı görmek istersiniz?’’ sorusu üzerine, ‘‘Ben Türkiye’yi germek istemiyorum. Bu tür sorular gerilim yaratıyor. Hep bunları mı tartışacağız? Germemek lazım...’’ karşılığını verdi. Büyükanıt, ‘‘Konuşmalarınız siyasi değerlendirme olarak yorumlanıyor. Bu görüşe katılıyor musunuz?’’ sorusuna, şu yanıtı verdi: ‘‘Mevzuata uygun konuşuyorum. Konuşmalarımı tartışma konusu yapmak isteyenler, mevzuata baksınlar.’’ Büyükanıt resepsiyonda, ilk kez resepsiyon kıyafeti hakkı tanınan astsubaylarla ilgili bilgi verdi ve gazilerle sohbet etti. Erdoğan: 301 değişmeyecek ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türk Ceza Yasası’nın 301. maddesi ile ilgili değişiklik düşünmediklerini söyledi. Erdoğan, Cumhurbakanı Ahmet Necdet Sezer’in verdiği resepsiyonda gazetecilerin sorularını yanıtladı. Erdoğan, gazetecilerle uzun süre sağlık üzerine sohbet etti. Başbakan, bir gazetecinin cumhurbaşkanlığı ile ilgili sorusu üzerine, ‘‘Bu konuda önümüzdeki nisan ayına kadar konuşmama kararı aldım’’ demekle yetindi. Erdoğan, TCY’nin 301. maddesi ile ilgili soruya şu yanıtı verdi: ‘‘Bu konuda çok eleştiri var.Ama öneri yok. Böyle bir madde olmalı mı olmamalı mı, bu konuda kimse bir şey söylemiyor. Sadece eleştirmekle yetiniyor. Biz, somut bir öneri de olmadığı için bu maddeyle ilgili herhangi bir çalışma yapmıyoruz. Biz yorumu, savcılara bırakıyoruz.’’ Erdoğan, milletvekilliğine seçilme yaşının üst sınırının 65 ile sınırlandırılması konusundaki soruya, ‘‘Bir alt sınır koyuyoruz. Bence bir üst sınır da olmalı. Ama benim için herhangi bir sınır yok. 65 olur, 70 olur...Ama sınır olmalı’’ yanıtını verdi. K ACI KAYBIMIZ Sendikamızın 19731979 dönemindeki Genel Başkanı, Türk basınının ağabeyi, dünyaca ünlü karikatürist B Gazetemizin kurucusu Yunus Nadi’nin torunu, doğum gününde yaşama veda etti Lale Tokuş yaşamını yitirdi Lale Nun Tokuş. SEMİH BALCIOĞLU’nu yitirdik. Basın emekçilerinin sendikal örgütlülüğünün önemine inanmış ve bu uğurda inatla mücadele vermiş olan Genel Başkanımızın anısı önünde saygıyla eğiliyoruz. Depreme hazırlık ? İstanbul Haber Servisi Avrupa ve Akdeniz Büyük Afetler Anlaşması’nın 11. toplantısına katılmak üzere Fas’a giden Bayındırlık ve İskân Bakanı Faruk Özak, İstanbul’da 789 Kasım günlerinde 7.2 büyüklüğündeki bir depreme karşı tatbikat yapılacağını anımsattı. Özak, ‘‘Boğaz köprüleri ve 11 viyadüğün güçlendirilmesi için çalışmalara başlandı. Ayrıca 200 köprü ve viyadüğün güçlendirilmesi için bir kısmının ihaleleri tamamlandı’’ dedi. İstanbul Haber Servisi Cumhuriyet gazetesinin kurucusu Yunus Nadi’nin torunu, Cumhuriyet gazetesinin imtiyaz sahibi olan Cumhuriyet Vakfı’nın yönetim kurulu üyesi, eski Alanya Belediye Başkanlarından ve Cumhuriyet Vakfı Denetçisi Şevket Tokuş’un eşi Lale Nun Tokuş’u (64) dün, doğum gününde kaybettik. Bir süredir rahatsızlığı nedeniyle tedavi gören Tokuş, saat 18.00’de İstanbul Cerrahi Hastanesi’nde akciğer yetmezliği nedeniyle yaşamını yitirdi. Başyazarımız Nadir Nadi’nin kız kardeşi Nilüfer Nun ile Avukat Niyazi Nun’un kızı olan Lale Tokuş’un ailesi ve yakınları dün doğum gününü kutlamaya hazırlanıyordu. Örnek bir Cumhuriyet kadını olan Tokuş, 1991 yılında gazetenin başyazarı Nadir Nadi’nin vefatından sonra oluşan sıkıntılı dönemde Cumhuriyet gazetesinin yeniden yapılanmasında ailenin bir ferdi olarak çok önemli katkılarda bu lunmuştu. Eski Alanya Belediye Başkanlarından ve Cumhuriyet Vakfı Denetçisi Şevket Tokuş’la evli olan Lale Tokuş, Cem ve Emel adında iki çocuk sahibiydi. Yarın toprağa verilecek Lale Tokuş’un cenazesi yarın Alanya’da öğle vakti Emine Özmüftüoğlu Camii’nde kılınacak cenaze namazının ardından Bektaş Mezarlığı’ndaki aile kabristanında toprağa verilecek. TÜRKİYE GAZETECİLER SENDİKASI YÖNETİM KURULU CUMHURİYET 08 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle