25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 13 EKİM 2006 CUMA 18 SPOR spor?cumhuriyet.com.tr ULUSAL TAKIM 3 MAÇINI DA KAZANARAK 2007’DEKİ ZORLU MARATON ÖNCESİ MORAL BULDU Yarış şimdi başlıyor 2 008 Avrupa Futbol Şampiyonası Elemeleri’nde Malta ve Macaristan galibiyetlerinden sonra önceki gün de Moldova’yı yenen Ulusal Futbol Takımı’nda keyifler yerinde. Dünya futbolunda sürprizlerin üst üste yaşandığı bir dönemde kalesinde gol görmeyen AyYıldızlıların bu performansı beğeni toplarken, gelecek için de olumlu sinyaller verildi. Teknik direktör Fatih Terim’in, Macaristan ve Moldova maçlarında sahaya sürdüğü 11’in istikrarlı futbolu, tecrübeli teknik adamın yüzünü güldürürken, özellikle Arda, İbrahim Üzülmez, Servet ve Tuncay’ın yüksek performansı gelecek adına büyük kazanç olarak değerlendiriliyor. Ayrıca Mehmet Aurelio da gün geçtikte takıma ısınmaya başladı. Asistleriyle ve orta sahadaki diri mücadelesiyle önemli bir katkı yapan bu futbolcunun uzun vadede sorunları çözeceği görüşü hâkim. Türkiye’nin de yer aldığı C Grubu’nda ise daha üçüncü maçlar oynanırken tablo ortaya çıktı.. Türkiye, Norveç ve Yunanistan 2008 biletini almak için mücadele edecek. Diğer ekipler ise Bosna Herkes dahil averaj takımı. Türkiye oynadığı 3 maçı da kazanarak 9 puana ulaşırken alınan galibiyetlerin grubun zayıf ekiplerine karşı gerçekleştiği de unutulmamalı. Ancak AyYıldızlıların cezasının bitiyor olması büyük avantaj.Ulusal Takım cezası nedeniyle seyircisiz oynadığı Malta ve Moldova maçlarını kayıpsız atlatırken,. Norveç mücadelesiyle birlikte cezasını tamamlıyor.. 2007’nin Mart’ın Floransa’da yapılacak Norveç ve Atina’daki Yunanistan maçları bir anlamda gruptaki görüntünün netleşmesini sağlayacak. 3 takımın da iddiasını koruyor olması, diğer takımlara karşı herhangi bir kayıp yaşanmamasını zorunlu kılıyor. Teknik direktör Fatih Terim’in 3 maçta 9 puan stratejisi gerçekleşirken, gruptaki düğümün 2007’nin mart ayında yapılacak maçlarda çözüleceği unutulmamalı. HAKAN’DAN VEDA SİNYALİ lusal Futbol Takımı’nda büyük kenetlenme. AyYıldızlılar’da önceki gece alınan galibiyetten sonra havaalanında ilginç bir olay yaşandı. Pasaport kontrolünden sonra kaptanlar Rüştü ve Hakan, takım arkadaşlarıyla bir toplantı yaptı. İkili herkese tek tek teşekkür ederken, “Bize yapılan eleştirilere karşı en iyi yanıtı hep birlikte verdik” dediler. Bu arada Hakan Şükür’ün ulusal formayı bırakma konusunda kararlı olduğu ortaya çıktı. NEYMİŞ / ABDÜLKADİR YÜCELMAN U Hakan Aldattın Hepimizi ‘’Hakan patladı, Hakan yeniden doğdu, Efsane geri döndü, Moldova’yı Hakan dağıttı’’ başlıkları manşetlerde. Benim yazımın başlığı ise aykırı:’’Hakan aldattı.” Hakan gazetelerin birbirine yakın manşetlerini elbette hak etmiştir, hatta daha fazlasını. Hakan bir futbol fenomeni, o bir golcü. O dünyada ulusal takımlarında 50 gol atan futbolcular sıralamasında ‘’50’ler kulübü’’ne giren ilk futbolcunuz. Kariyerindeki bu rakamlar onun 2007 seçimlerinde adaylık sloganları olacak. Peki Hakan neden tam 18 Ağustos 2004‘ten bu yana ulusal takımda gol suskunluğu yaşadı. Sorunları mı vardı, sakatlığı mı vardı ya da takımda bir birliktelik mi yoktu, yoksa kafası başka yerlerde miydi? 2007 seçimlerine AKP’den gireceğini söyleyen Hakan’ın kafasının karışık olduğunu düşünüyorum. Ancak son olaylar ve Fatih Hoca’dan başlayan stresli konuşmalar ve gazetecilerin olayı boykota vardıracak davranışları sanırım Hakan’ın golleri ile son bulacaktır. Aslında spor basınımızın en büyük sıkıntısı bence bir olayı ya da bir kişiyi (futbolcu, yönetici, başkan , hakem de olabilir) kimi zaman göklere çıkarması, kimi zaman da yerin dibine batırmasıdır. Bu paradoks Hakan olayı ile çok net olarak yaşandı. Bir gün önce dışlanan Hakan bir gün sonra gökyüzüne çıkarıldı. Belki olay böyle gelişti ama bu değerlendirmelerimizdeki aşırı abartıyı gösteriyor. Ama sanırım toplumumuz abartıdan hoşlanıyor olmalı ki medya dengesizlikten vazgeçmiyor. Gelelim “Aldatan Hakan’’a. Moldova maçını izledik Ne vardı, ne gördük ? Al gülüm ver gülüm bir oyun, futbolsuz ve anlamsız bir mücadele. Hırsın, heyecanın olmadığı bir 34 dakika... Maç bu havada bitse ne yazacaktı gazeteler? Ama bakıyorum eleştiriler 34. dakikadan önce ve sonra olarak ikiye ayrılmış. Yazanlar doğru yapmışlar, ama bu değişimi kim sağladı: Hakan… Teşekkürler Hakan… Ama aldattın ülkeyi, aldattın gazeteleri , aldattın herkesi… Kurusıkı bir Moldova’yı 10 yenseydik, Norveç’e de Yunanistan’a daha farklı, daha dikkatli ve daha iyi hazırlandırdık. Şimdi ise… Yan gelip yatar mıyız, kendimizi dev aynasında görür müyüz, 3 maçta 9 puan aldığımız için birbirimize laf kondurur muyuz? Hakan, aldattın futbolseveleri, aldattın ülkeyi... Umarım Fatih Terim aldanmamıştır. Moldova’nın bir Norveç, bir Yunanistan olmadığını görmüştür; anlamıştır.Umarım öyle olmuştur. Dört golle hepimizi aldattın Hakan.. Giderayak bunu da mı yapacakın bize?.. Ne diyelim, canın sağ olsun… TELEFON TEPKİSİ oldova maçı sonrası açıklamalarıyla ‘veda’ sinyali veren Hakan Şükür’ün karşılaşmanın devre arasında yaptığı telefon sohbetleri dikkat çekti. Maçın devre arasında eşini arayan Hakan’ın ayrıca attığı gollerden sonra soyunma odasında eski Fenerbahçe başkanlarından Ali Şen’e mesaj çekmesi tepkiye sebep oldu. Yapılan eleştirilerde, “Bir ulusal takım futbolcusu maçın devre arasında nasıl telefonuna sarılır. Fatih Terim bir teknik direktörse buna nasıl müsaade eder?” denildi. Tecrübeli futbolcunun ağır şekilde eleştirildiği bir diğer nokta ise Moldova maçında İstiklal Marşı’nı okumaması. M TÜRKİYE’YE ÖVGÜ lusal takımın Moldova’yı 50 yenmesi, Alman basınında da yer aldı. Almanya’nın en çok satan günlük spor gazetelerinden Kickers, Türkiye’nin galibiyetini, “Hakan Şükür: Seyircisiz ve tezahüratsız dört gol” başlığıyla okuyucularına duyurdu. Ren bölgesinin en çok okunan gazetesi Express ise, Frankfurt’ta ikinci kez seyircisiz oynayan Türkiye’nin başarılı bir oyun ortaya koyarak, haklı bir galibiyet aldığını yazdı. İngiltere’nin en çok satan gazatelerinden The Gurdian ise AyYıldızlıların galibiyetini “Hakan Şükür Moldova’yı tek başına yıktı” manşetiyle duyurdu. Ulusalların ortaya koyduğu futbol Amerikan basınında dahi yer buldu. U ( C ) G R U B U Y 2 11 8 8 8 10 10 8 P 9 9 6 4 3 3 3 1 1 3 Avj +8 +6 +4 3 3 4 4 8 3 8 4 O G B M A Takımlar 3 3 8 TÜRKİYE Yunanistan 3 3 6 3 2 1 6 Norveç 5 3 8 0 2 1 1 4 4 1 ek B.Hers Macaristan 4 8 2 5 3 1 1 0 4 3 1 istan Macar Malta ek B.Hers 2 5 3 4 2 1 4 1 0 Malta Macaristan 3 2 4 3 2 1 1 4 3 Moldova BASKET YORUM AHMET KURT Fatih Terim futbolculara maç öncesi yapılan yorumları gösterdi G.SARAY BELGESELİ Harlem’i Görün! Sevgili gençler! Sevinin... Kasım ayında Harlem Türkiye’ye geliyor! Alın ananızı, gidin o maça... Ehm! Şey... Öyle demek istemedik. Yalnızca annenizi değil, babanızı, amcanızı, dayınızı da alıp gidebilirsiniz. Hatta... Büyükbabanız ve büyükanneniz de gelebilir o gösteriye, çünkü bu 80 yıllık bir efsane. Ve... Mutlaka görülmeli! Gelsinler gözleriyle görsünler Harlem’ in bir basketbol takımı olmadığını. Ve... Bitsin artık bu şehir efsanesi. Neymiş? ‘Eskiden bir Harlem takımı varmış... Herkesi yenermiş...’ Biz, basketbol oynarken anlatamamıştık... Harlem Gezginleri’nin bir basketbol takımı değil, bir gösteri grubu olduğunu. Kime ‘basketbolcuyuz’ desek, ‘Sen Harlem’i biliyor musun’ diye başlayan, sonra da ballandıra ballandıra alatılan bir ‘hikâye’ dinlerdik. Uçarlarmış, kaçarlarmış, orta alandan arkaları dönük basket atarlarmış falan filan... Doğruydu söyledikleri ama bu basketbol değildi ki. Basketbol gösterisiydi. ‘Sirk’ demeye dilimiz varmıyor ama... Sirklerde tabaklarla yapılan gösteriye benziyordu yaptıkları... Elbette ki iyi basketbolculardı bu gruptakiler. Hatta... Belki de zamanlarının en iyileriydi. Ama... Basketbol takımı değildi Harlem Gezginleri. Bir gösteri grubuydu. Karşılarındaki takım da, hakemler de o gösteri grubunun elemanlarıydı. Aynen bir çadır tiyatrosunda olduğu gibi... Şimdikiler de mutlaka iyidir. Gidin göreceksiniz. Onların top becerilerine hayran kalacaksınız. İyi vakit geçirip, gülüp eğleneceksiniz, ama lütfen siz de anneleriniz, babalarınız gibi yapmayın. Onların ‘dünyada her takımı yenecekleri’ iddiasıyla çıkmayın o gösteriden. Çin halk sirkindeki trapezcinin, dünya aletli jimnastik şampiyonasında altın madalya alacağını söylemek gibi bir şey bu. Komik olursunuz! ‘Yiğidi öldür ama hakkını ver’ demiş eskiler. Bu grup dünyaya basketbolu tanıtmıştır. Bunu kimse yadsıyamaz! Dünya turnesine çıkıp şehir şehir dolaşan bu gezginler (Globetrotters) televizyonların olmadığı dönemde yaptıkları gösterilerle basketbolu sevdirmiştir. İzleyen izleyemeyene anlatmış; kulaktan kulağa yayılan bu efsane giderek büyümüş ve bir dönem ‘basketbol’ ile ‘Harlem’in adı birlikte anılır olmuş. Basketbolcu musun? Evet... Harlem gibi mi yani? Gık... 80’li yıllarda bir kez daha depreşti eskilerin Harlem aşkı. ‘Beyaz Gölge’ dizisinde, şımarık kolej oyuncularına ağızlarının payını veren Harlem Gezginleri’ni gösteren bölümü anlata anlata bitiremediler. Kolej basketbolu ile NBA’in farkını bilmeyenler, yeniden ‘Harlem dünyayı yener’ iddialarına geri döndüler. Neyse ki o sıralarda Michael Jordan’ın yer aldığı NBA maçı kasetleri çıkmıştı piyasaya. Yemedi kimse! Şimdilerde NBA ile yatıp NBA ile kalkıyoruz. Onun da başka bir ‘yalan rüzgârı’ olduğunu dünya şampiyonasında hep birlikte gördük. Yunanistan takımı evire çevire yendi NBA yıldızlarından kurulu Amerika takımını... Eskiden burunlarından kıl aldırmayan NBA takımları Harlem Gezginleri gibi Avrupa turnesine çıkar oldular. Üstelik... Karşılarındaki takımlar gösteri grubunun bir parçası olmadığı için havalarını aldılar; Barcelona’ya yenilip, CSKA Moskova’dan fark yediler... Efes Pilsen’in ilk maçında Denver Nuggets’ten fark yediğine bakmayın siz. Tereciye tere satmaya kalkarsanız başınıza gelecek budur. NBA takımına, Avrupa takımı gibi değil de başka bir NBA takımı gibi oynamaya kalkışırsan sabahtan akşama fark yersin, çünkü (NBA fanatikleri yine kızacaklar ama) onların basketbolu başka bir basketbol... Tıpkı Harlem gibi... Eleştiriler motive etti akan Şükür... Golleri, kaçırdıkları, ilişkileri ve yaşantısıyla hep tartışılan bir isim olarak Türk futbolunda gündemi meşgul etti. Moldova ve Macaristan maçları öncesi formsuz olmasına karşın kadroya çağrılması eleştirilere sebep olmuştu. Ancak teknik direktör Fatih Terim bir anlamda ‘kumar’ oynayarak, Hakan Şükür’ü kadroya aldı. Üstelik de Macaristan maçında da kötü oynamasına karşın. Ve önceki gün Hakan’ın günüydü. Uzun süren suskunluğuna 4 golle son verirken, takım arkadaşlarının ona olan ilgisi dikkat çekiciydi.Yapılan eleştirilere her fırsatta sert yanıt veren Terim’in Hakan Şükür’ü ve futbolcuları motive ederken de bu taktiği kullandığı ortaya çıktı. Terim futbolcuları motive etmek için yapılan eleştirileri gösterirken “Moldova karşı ‘17 Mayıs’ hatırası Spor Servisi Galatasaray’ın 17 Mayıs 2000’de kazandığı UEFA Kupası’nın “7 MayısBir Şampiyonluğun Hikâyesi’’ adıyla çekilen belgeseli, yarın satışa sunulacak. Florya Metin Oktay Tesisleri Turgay Vardar Basın Odası’nda düzenlenen toplantıda Galatasaray Kulübü Yönetim Kurulu Üyesi Celal Gürcan, futbolcular Ergün, Hasan Şaş, Okan ile belgeselin yönetmeni Umur Turagay, proje hakkında bilgi verdi. 110 dakika uzunluğundaki belgesel VCD formatında 10 YTL, DVD formatında ise 17 YTL’den satışa sunulacak. Bu arada Galatasaray’a Romanya’dan Petre piyangosu. Romanya’nın Timişora Kulübü’ne geçen yıl satılan Rumen futbolcunun S.Bükreş’e transfer olması nedeniyle CimBom 400 bin Dolar daha gelir elde etti. H ULUSALLAR YURDA DÖNDÜ oldova’yı Almanya’da oynanan seyircisiz karşılaşmada 50 mağlup eden Ulusal Takım yurda döndü. Ulusallar, karşılaşmanın hemen sonrasında Frankfurt’tan İstanbul’a döndü. Fatih Terim, futbolcularını galibiyet ve iyi oyun nedeniyle tebrik ettiğini belirtirken, maçta 4 gol atan Hakan Şükür ile ilgili olarak “Hakan çok eleştiriliyordu, ne diyorsunuz’’ şeklindeki bir soru üzerine de “Bırakın maçın keyfini yaşayalım, onlar önemli şeyler değil’’ ifadesini kullandı. M laşmasında senden (Hakan Şükür’e diyor) patlama bekliyorum. Macaristan maçında kötü oynamadın. Ama seni eleştiriyorlar. Seni eleştirdikleri gibi beni de eleştiriyorlar. Bu yüzden atacağın goller ikimiz için de büyük önem taşıyor. Hepinizden en iyi performansı bekliyorum” dedi. Terim’in bu etkili seanslarının yanı sıra Futbol Federasyonu Başkanı Haluk Ulusoy’un da Hakan Şükür’e Moldova maçı öncesi moral verdiği belirlendi. Ulusoy’un Hakan’a “Türkiye’ye Hakan Şükür’ü göstermenin zamanı geldi. Çık gollerini at” dediği belirtildi. B E Ş İ K TA Ş Yönetimde hareketli günler Spor Servisi Beşiktaş’ta kongre yaklaşırken yönetim çalışmaları ve muhalefet eleştirileri bir arada yaşanıyor... Beşiktaş Kulübü’nün Ocak 2007’de yapacağı olağan genel kurulunda tekrar aday olacağını açıklayan Başkan Yıldırım Demirören, bir yandan kongre çalışmalarını sürdürüken, bir yandan eleştirilerle karşı karşıya kalıyor. Demirören yeni oluşturacağı yönetim kadrosu için arayışlara başlarken, 2004 yılındaki olağanüstü kongrede listesinde bulunan ancak, başarısız sonuçlar üzerine 2004’te istifa eden Adnan Demir, Latif Ayaz, Reha Muhtar ve Hakan Kalkavan’ın, Demirören’e tepkileri sürüyor. 2004’teki kongre sonrası Pazarlama ve Lisansörlükler Komitesi Başkanı olarak yönetime giren Adnan Demir, Yıldırım Demirören’in göreve geldiği günden bu yana başarısız olduğunu ve Beşiktaş’ı tanınmaz bir hale getirdiğini söyledi. ALEX topu başkana attı Spor Servisi Fenerbahçeli Alex sözleşmesini uzatmak isteyip istemediği konusunda kararın Başkan Aziz Yıldırım’da olduğunu ifade etti. Takım arkadaşı Deivid’le bir etkinliğe katılan yıldız futbolcu “Sözleşmenin üzerine eklemek istiyor musun’’ şeklindeki soru üzerine kısa bir yanıt vererek, “Bunu bilmiyorum. Buna başkan cevap verir’’ diye konuştu. Fenerbahçe’nin ligin ilk 8 haftasında kaybettiği puanlarla ilgili olarak da Brezilyalı futbolcu, “Uzun bir maraton. Biz çalışıyoruz ve elimizden geleni yapıyoruz. Bu durumu düzelteceğiz. Daha önümüzde çok yol var’’ şeklinde konuştu. GÜNÜN İÇİNDEN Turkcell Süper Ligi 9. hafta hakemleri: G.SarayA.Gücü: Aytekin Durmaz, G.AntepSakarya: Tolga Özkalfa, TrabzonK.Erciyes: Halis Özkahya, KonyaBursa: Bünyamin Gezer, KayseriSıvas: Bülent Demirlek, DenizliÇ.Rize: Selçuk Dereli, V .ManisaAntalya: Yılnur Önen, AnkarasporF.Bahçe: Vedat Yüksel, BeşiktaşG.Birliği: Fırat Aydınus. Fransa Ligin’de Paris Saint Germain, Dhorasso’yu takımla yaşadığı sorunlar nedeniyle serbest bıraktı. PFDK, K.Erciyes Başkanı Ahmet Çetinkaya ve 6 kulüp yöneticisine 20’şer gün hak mahrumiyeti ve 5 biner YTL para cezası verdi. Fransa Olimpiyat Komitesi Başkanı Henri Serandour’un, rüşvet suçundan tutuklandığı belirtildi. Yelken Federasyonu 1. Olağan Genel Kurulu’nda, Nazlı Nilüfer İmre, özerk federasyonun ilk başkanı oldu. 18. Dünya Büyükler Karate Şampiyonası’nda bayanlar Kumite ve Kata ulusal takımları elendi. Hentbol Erkekler Ligi: BeşiktaşPolis Ak. K.: 3330. İstanbul’da 7/85/6135514 kombinesini bilenler 5 bin 912,78’er YTL kazandı. EPosta: ahmetkurt?turkbasket.com CUMHURİYET 18 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle