Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
23EYLUL2O05CUMA CUMHURtYET SAYFA
dishabfg cumhuriyet.com.tr 11
Rum yönetimi hem karşı deklarasyonu hem müzakere çerçeve belgesini tatmin edici buldu
Giiııey Kıbns ıııeııuııuı• îktidarın büyük ortağı
Komünist AKEL lideri
Hristofyas, "Karşı
deklarasyon Kıbns
Cumhuriyeti'nin şartlanna
uyuyor" dedi. Rum
Hükümet Sözcüsü
Hrisostomidis de
"Zor, sıkı ve sancılı bir
görevin ardmdan
istediğimiz sonuca
vardık" diye konuştu.
REŞATAKAR
LEFKOŞA - A\Tupa Birlıği Daimi
Temsılciler Komitesi (COREPER) ta-
rafindan yayımlanan karşı deklaras-
yon, Güney Kıbns'ta büyük bir mem-
nuniyetle karşılandı.
Iktıdann büyük ortağı Komünist
AKEL lideri ve Temsılciler Mecli-
si Başkanı Dimitris Hristofyas, AB
Daimi Temsılciler Komitesi'ne sun-
duklan görüşlerinin adıl ve mantık-
lı olduğunu, bundan dolayı olumlu
Türkiye'yi ikna için siyasi baskı sinyali
LEFKOŞA (AA) - Avrupa Parlamentosu (AP)
Türkiye Raportörü Hollandah Camiel Eurlings.
"Türkiye'nin Ankara Anlaşması'mn ek
protokolünü. katılım müzakereleri sürecinde
çok geç bir zamanda değil, en kısa sürede
uygulaması gerektiğini" söyledi.
Türkiye'nin, Gümrük Birliği
protokolünü genişleten ek protokol
hakkında rapor hazırlamak üzere
Kıbns'a gelen Eurlings, Rum Yönetimi
Dışişleri Bakanı Yorgos Yakovu ile
görüştü. Rum haber ajansına göre,
Eurlings, Yakovu ile görüşmesinden
sonra yaptığı açıklamada, ek protokolün
uygulanmasının, Kıbns (Rum kesimi) ile Türkiye
arasında bir konu olmadığını, A\Tupa Birliği'nin
güvenilirliğiyle ilgilı olduğunu ifade ettı. Bir
protokolün imzalandığı zaman uygulanmasının AB
için çok önemli olduğunu ifade eden Eurlings, bu
nedenle, Türk hükümetinin, Kıbns Rum bandırah
gemilerin Türk limanlanna girmesine \"e Kıbns Rum
uçaklannın uçuşlanna izin vermemesını kabul
etmediklerini ifade etti. "Avrupa
Parlamentosu'nun, Türkiye'yi ikna
edecek bir yönteme sahip olup
olmadığının" sorulması üzenne
Eurlings, "Çok fazla siyasi baskı
uygulayabUiriz, çünkü Türkiye'nin
katılım süreci sonunda uzlaşmamız
gerekiyor, aksi takdirde Türki\e
girmez ve sanınm Brüksel'de herkes
bunu çok iyi biliyor" dedi. "AP'nin ek protokolü
onavlamamasının herhangi bir oiasıbğı bulunup
bulunnıadığına" ılişkın olarak ise Eurlings. "Evet
tabü, ayrıca protokolün ona\lanmasını da
ertelevebiliriz" ıfadesini kullandı.
yonu, gerekse müzakere çerçeve bel-
gesını olumlu bulduklannı belirterek
zor. sıkı \ e sancılı bir diplomatik gö-
revin ardından "başarıh bir sonuca
ulaştıklannT söyledi.
AB'ye üye 25 devletin karşı dek-
larasvonu oybırliği ile onayladığına
dıkkat çeken Hrisostomidis "Ahnan
bu siyasikarann bizim açunızdanbü-
yük bir önenıivardır. Kimse bunu kü-
çümsememeli'' dedi.
İlişkiler normalleştirümeli'
bir sonuç ahndığuu söyledi.
Türkıye'nin, Kıbns Cumhuriyeti'ni
tanımadığı yolundaki tek yanlı dek-
larasyonuna, AB"nin karşı deklaras-
yonlayanıt verdiğini anımsatan Hns-
tofyas "Karşı deklarasyonun içerigl
Kıbns Cumhuriyeti'nin şartlanna
uyuyor" dedi. COREPER'den çıkan
sonucun tatmin edıci olduğunu ve
memnunıyetle karşılandığıru \nrgu-
larken Kıbns Rum tarafının. Kıbns so-
rununa bir çözüm bulunması için ça-
ba harcamaya devam edeceğıni sa-
vunan Hristofyas, "Cumhurbaşkanı
Tasos Papadopulos' un da BM Genel
Kurulu'ndaki konuşmasında ifade et-
tigj gibi Kıbns sorununda iki bölgeli
iki toplumlu bir federasş on temelin-
deki çözümü destekliyoruz" dedi
Rum Hükümet Sözcüsü Kipros Hri-
sostomidis ise gerek Kıbns deklaras-
Karşı deklarasyonun, Türkiye'nin
AB'ye katılım sürecinı ve Kıbrıs'a
yönehk tutumunu belırleyeceğini
ifade eden Rum sözcü, Türkiye ile
"Kıbns Cumhuriyeti arasındaki iüş-
kilerin normalleştirümesr gerekti-
ğıni kaydettı.
Rum Hükümet Sözcüsü Kipros
Hrisostomidis "Karşı deldarasyon
bekkntikrinizin tümiinü karşüadı
m f sorusuna "Birçok şey daha iyi
olabibrdL Ancak önemli olan zorça-
bşmalann ardından Kıbns'uı ana
beklentilerini karşılayan bir sonu-
cun ahnnıasn. ĞL BU başanbnışür" ya-
nıtını \erdı.
TcÜRKİYE-ABILİŞKİLERÎ
Komşular
uzaktan
izliyor!Dış Haberler Senisi - Türkiye'nin A\"rupa
Birliği üyeliği için çaba gösterirken Arap
ve Müslüman komşularından daha da
uzaklasabileceği, ancak başanlı olması
durumunda aynı komşulann takdirini
toplayabileceği belirtildi. tngiliz Reuters
haber ajansuun Aüstair Lyon imzalı
analizinde, Arap ve Müslüman dunyasının
"çoğu zaman Ortadoğu'da yalnız kalan"
Türkiye'nin AB üyehğine bakışı ele
ahndı. AB'nin birçok Avrupalı ve
Müslüman tarafmdan "Hnistiyan kulübü"
olarak görüldüğü belirtüen yazıda.
birliğin bu imajının nüfusunun çoğu
Müslüman olan Türkiye'yi bunyesine
katmasıyla tam anlamıyla yok edibnese
bile yumuşatabüeceği ifade edildı.
Lyon yazısında Kahire'de görüştüğü Mısır
Dış tlişkiler Konseyi Başkanı Abdül Rauf
el Ridi'rün. "Türkiye'nin AB iryesi olması,
Arap dünyasına Müslüman bir ülkenin
Avrupa'nın bir parçası olabileceşj
yönünde bir mesaj anlamına gelecektir"
şeklindeki sözlerine yer verdi. Yazıda,
Türkiye'nin Ingiltere Büyükelçisi Akm
Alptuna nın görüşlenne de yer verildi.
Türkiye'nin birlığe kabulünün Avrupa'da
yaşayan 20 milyon Müslüman için "iyi bir
mesaj" olacağını söyleyen Alptuna, bunun
AB ülkelerinin Ortadoğu ile çok daha
olumlu ilişki kurmasıru sağlayacağını
ifade etti. Osmanlı Imparatorluğu,
laikliğe geçiş ve Soğuk Savaş
döneminde ABD ile müttefikliğinin
Türkiye'nin Araplarla ilişkilerinde
sorunlar yarattığı belirtüen yazıya göre.
İsrail'le ilişkilerde Arap dunyasının
kuşkuyla bakmasuıa neden oluyor.
Araplar Türkiye'nin üyeliğmden yana
Yazıda, sıyasal Islamcı gelenekten gelen
bir hükümetin ve TBMM'nin VVashington
yönetiminin Irak'ın işgali için
Türk topraklannı kuUanma talebini
reddetmesinin Arap dunyasının Türkiye
düşmanhğını dindirdiği sa\ımuldu.
Suriye ve İran gibi Türkiye ile gergınlik
yaşayan pek çok ülkenin, Türkiye'nin
AB üyeüğine sıcak baktıklan ifade edilen
yazıda Müslüman ülkelerin birçoğunun
AB'yi ABD'den "daha az düşman"
olarak gördükleri belirtildi. Yazıda,
tran Dışişleri Bakanhğı sözcüsü Hamid
Rıza AsefTnin "Türkiye'nin AB üyesi
olması ülkemiz için sonın olmaz, onlar
adma muthı oluruz" şeklindeki
sözlerine yer verildi. Türkiye'de 2003'te
E l Kaide bağlantılı bombalı saldınlann
gerçekleştiği hatırlatılan yazıda, ülkenin
hâlâ Batı ve mürtefiklerine karşı savaşan
Islamcı müitanlann hedefi olabileceği
vurgulandı. Yazıya göre Müslüman
ICardeşler gibi bazı İslamcı örgütler ise
Türkiye'nin AB üyeliğine sıcak bakıyor.
ö u örgütlerin Avrupa'da yaşayan
Müslüman toplumlaruı çıkarlanm
gözettikleri belirtüen yazıda Müslüman
KLardeşler örgütü sözcüsü Muhammed
Habib'in "•Türkiye'nin üyeliği AB ile Arap
ve Müslüman ülkekr arasındaki iüşkikrde
»lumlu etki sağlayacaktırr
sözlerine
yer verildi. Yazıda Israillı uzman Yosi
Mekelbergin "AB üyeliği Türkiye'yi daha
dkmokratik. daha saydam hale getirecek
ve köktendincikri azaltacakür"
yünündeki sözlerine dikkat çekildi.
KKTC ana muhalefet lideri haksızlık yapıldığmı söyledi
Eroglu: Kabul edüemez
REŞATAKAR
LEFKOŞA - KKTCdekı ana
muhalefet Ulusal BirlikPartısi li-
deri Dr. Derviş Eroglu, AB'nm
1990'dan beri Kıbns konusunda
yanlış politika ızlediğini ve Rum-
lan tek başına üye yaparken Kıb-
ns Türklerine karşı haksız bir yak-
laşım sergüediğini söyledi.
AB'nin Türkiye'nin deklarasyo-
nuna karşı yayımladığı deklaras-
yonun Türk milleti açısından ke-
sinlikle kabul edilmez olduğunu
belirten Eroğlu "Metinde Tüıid-
ye'ye müzakere sürecinde Kıbns
Rum kesimini tanıma çağnsı ya-
püıyor.Türktimanlanrun,Güney
Kıbns Rum kesimine ait gemi ve
uçaklara açıbnası çağnsuu yapı-
yor \t bukonunun 2006'da gözden
geçirileceğıni belirtiyor. Böylesi
ağn*koşuOankabuflenemeyiz'* de-
di. Eroğlu. Cumhuriyet'e yaptığı
açıklamada. karşı deklarasyonun
içeriğıni şöyle yorumladı.
Deniş Eroğ-
lu. karşı dek-
larasyonun
testimhet an-
lamına geldi-
ğinl,boyun
^ • ^ H H eğmevecekle-
rinisövledi
•'Sen Kıbns'taki Rum yönetinü-
ni adanın tümünün egemeni ola-
rak kabul edecek. Kıbns Tûrkle-
rinin haklaruu elkrinden alnıa-
mızayardım edecekve Kıbns'tan
çekip gideceksin" denılmektedır.
'Türkhaİkısafdep'
• Kıbns'mtümüne Kıbns Cum-
huriyeti hâkimdır.
• Türkiye AB görüşmeleri de-
\am ederken Kıbns Cumhuriye-
ti'ni tanıyacak ama kendısının AB
üyesi olup olmayacağına sürecin
sonunda karar \erilecek.
• AB, Kıbns Türk halkuıa uy-
gulanan ambargolann devam et-
mesini onaylarken Türkiye'nin
hava ve denız limanlannı Rum
gemilenneve uçaklanna açmama-
sını kabul edilmez buluyor. Tür-
kiye'yive Kıbns Türkü'nü tümüy-
le teslim olmaya zorluyor.
• Deklarasvonla Türkive've
Eroğlu, karşı deklarasyonun
reddedilmesi ıçın Türk hüküme-
ti ve TBMM nezdınde temaslar-
da bulunduklannı behrttı. Türk
mılletinin, sonu bellı olmayan yol-
da taviz vere vere ılerlevecek ka-
dar saf olmadığını ifade eden Eroğ-
lu sözlerinı şöyle tamamladı:
"Karşı deklarasyon konusuge-
çişurikmez. Eümizdenahnmakis-
tenen devtetinıiz. egemenüğimiz.
güvenliğimiz, toprağınuz, nıalı-
mız- mülkümüzdür. Yapümak is-
tenen Turkhe'yi Kıbns'tan at-
mak,Kıbns'ı Yunan milletinetes-
Bm etmektir. Ama kimse susaca-
ğımıa ve boyun eğeceğimizi zan-
netmesin."
NK.4H4 TEPKİLİ
Haksız
istemler var
ANK\R\ (Cumhuriyet Bürosu) - Dışiş-
len Bakanhğı Sözcüsü NamıkTan.
AB'nin karşı deklarasyonunda Türkiye
için yeni yaptınmların öngörüldüğünü
belirtırken. "Protokolün uygulaıunasının
tatbiki hususunda yeni unsuıiar geûrü-
mek istenmesinin izahı zordur" dedi.
Tan. AB'nın Türkıye'nin Kıbns konu-
sundaki deklarasyonuna yönelik yayım-
ladığı karşı deklarasyona ılişkın yazılı
açıklama yaptı. AB'nin deklarasyonunu
üzüntü ile karşıladıklannı belirten Tan.
"Bu deklarasyon. Türkiye ile AB arasın-
da 40 >ılı aşkın süren geİeneksel işbirtigi-
nin ruhu ile bağdaşmayan bir üslup icin-
de baa haksız yaklaşunlar ve ban yeni
unsuriaı içermektedir. Tek taraflı ve si\a-
si nitdikte olan bu deklarasyon. Kıbns ile
ügüi BM çözüm sürecinde zafıyete neden
olabilecektir. Bu \aklaşmu pavîaşmamız
mümkün değüdn"" görüşüne yer verdi.
AB'nin yükümlüTükteri anımsatıldı
Türki\e'nin Kıbns konusundaki politi-
kasınm bellı olduğunu ifade eden Tan.
bu durumun Dışışlen Bakanı Abdullah
Gül'ün BM Genel Kurulu'nda yaptığı
konuşmada bir kez daha ortaya konuldu-
ğunu anımsattı. Türkıye'nin. Ankara An-
laşması ve ek protokolden kaynaklanan
v-ükümlülüklenn tüm üyelere a\Tim yap-
madan uygulanacağını her fırsatta açık-
ladığını ka> deden Tan, "Ankara Anlaş-
maa ve ilgüi Ortaklık Konseji Kararia-
n'nda uvgulamada çıkabilecek sorunla-
nn görüşülebilmesi için çeşitii mekaniz-
nıalar ön«örühnektedir. Bu nedenle pro-
tokolün u\ gulanmasuun takibi hususun-
da yeni unsuıiar getirttmekistenmesinin
izahı zordur" dedi. Tan, deklarasyonda
Kıbns Türk halkının varhğımn. statüsü-
nün, haklarının ve beklentilerinin göz ar-
dı edılmış olmasının "\-ahim bir haksız-
lık" olduğunu belirterek, AB'nin Kıbns
konusunda yenne getirmesi gereken yü-
kümlülükler anımsatıldı. Tan, Dışişleri
Bakanı Gül'ün. Letonya Dışişleri Ba-
kanı ile yaptığı bir görüşmede Kıbns
konusuna ilişkin olarak "Ta\iz veren
taraf hep biz oluyoruz" şeklinde bir
ifade kullanmadığını da belirttı.
Lahor'da
bombalar
can aldı
Pakistan'm doğusundaki
Lahor kentinde gerçeklestirilen
2 ayn saldmda 6 kişi öldü.
20'den fazla kişi yaralandı.
Yaralananlardan baalannuı
durumunun ağn* olduğu
kaydedikiL 1.5 saat arayla
kentin ticari kesimlerinde
patlayan bombalann,
bisikletlere yerleştirildikleri
belirtildi Kentin güvenlik
yetkiüleri saldınlann ayıu
kişilerce gerçekleştirilmiş
olabileceğini açıkladı,
ancak aynntı \ermedi.
(Fotoğraf: AFP)
BIÇAK SIRTI
EROL MANİSALI
Almanya Cephesinde
Yeni Bir Şey Yok
Almanya seçimlennde Hiristiyan Demokratlar ile
Sosyal Demokratlar arasındaki farklar soğuk sa-
vaş yıllanndaki "dramatik aynlıklann" çok gerisin-
de kaldı. Soğuk savaş sonrasında ise Almanya'nın
küresel yarıştaki önemli yeri, "Almanya içindeki
aynlıklann iyice azalmasına yol açtı."
Almanya (ve ekonomısi), AB içınde ve dünyada
ne kadar güçlü olur ve kazanırsa içerdeki pasta da
o kadar büyüyecekti. Evet Almanya, içinde önem-
li sorunlar yaşamakta, bu doğru. Kolay değil, ön-
ce iki Almanya'nın birleşmesinin getirdiği sorunlar,
sonra AB bütçesinde Almanya'nın "üsttendiği mis-
yonun" faturası olarak eklenen yük. Bir de "Al-
manya'daki sosyal sistemin Batı kapitalizmine
uyum sürecinin getirdiği baskılar" göz önüne alın-
dığında, bu sorunlar doğal sonuçlardır.
Hele hele iyice yaşlanmakta olan nüîus yapısını
da buna eklersek sonuçlan açıklamak hiç de zor
olmaz. Bunlar Almanya'nın, AB'nin ve Avrupa ka-
pitalizminin soğuk savaş sonrasında "beklenen
gelişmeleridir". Almanya'yla birtikte Avnjpa'nın ve
Batı kapitalizminin iç ve küresel sorunlandır. Bunu
daha çok kendilerinin düşünmesi gerekir.
Türkiye için önemi
Hıristiyan ve Sosyal Demokratlann, daha doğ-
rusu Merkel ve Schröder'in Türkiye politikalan
bizim medyada siyahla beyaz gibi sunuldu.
- Schröder, sanki Türkiye'nin çtkariannı koruyan,
Türkiye'nin AB'ye tam üye olmasını hararetle des-
tekleyen biri gibi gösteriliyor.
- Merkel ise Schröder'in istediği tam üyeliğe kar-
şı çıkan bir görüşün temsilcisi gibi sunuldu.
Her iki partinin ve liderierin Türkiye politikalan ara-
sında, işin özünde, bir fark bulunmamaktadır.
1 - Schröder (ve partisi)Türkiye'nin AB üyeliğıni des-
tekleyen bir partı değildir. Tam üyelık konusunda
hiçbırdestekvermediler. SadeceTürkiye'nin, AB'ye
tek yanlı bağlanmasını desteklediler.
Schröder'in özel statüyü nasıl desteklediğini ay-
rıntılan ile yazmıştım. f )
- Nisan 1999 sonunda "kimi işadamlanmız" Schrö-
der'i ziyaret ertiler. Schröder bir hafta içinde Ece-
vrt'e sürpriz bir mektup yazdı. 1999'da "gösterme-
lik adaylığın" verileceğinin sinyalleriydi.
- Çünkü 1997'de Lüksemburg doruğundan son-
ra Ecevit'in "sağlamcı bürokrat kanadı" Brüksel'e
rest çekmişti. "Bizi almayacaksanız sizinle ticaret
dışında hiçbir şey görüşmeyeceğiz" denmişti.
- Schröder'in mektubu ile "tekyanlı bağlanma
süreci" yeniden başlatılıyordu. Işte Schröder (ve
partisinin) gerçek yüzü buydu. Bizim "kimi iş çev-
releh ile" çok yakın işbirlığine girmışti.
2- Hıristiyan Demokratlar mı? Eski lider Kohl de
Merkel gıbiydi. Schröder'in yaptığı kıvırma numa-
ralannagirmeden gerçekleri söyledi: Biz Türkiye'yi
AB içinde istemiyoruz.
Schröder ile "işbırliği" içinde olan ve Türkiye'nin
AB'ye tek yanlı bağlanma sürecini yürüten kimi
çevrelerimiz Merkel'den nefret ediyorlar. Merkel
farkındaolmadan, bunların maskesini düşürüyor-
du. Almanya'nın gerçek Türkiye politikasını açığa
çıkanyordu.
Dolayısıyla AB'nin gerçek Türkiye politikası da
gözler önüne seriliyordu. Oysa, bizim içerdeki "ki-
mi çevre/er", Tony Blair ve Schröder gibi, sırt sı-
vazlayıp "sen as/ans/n Türkiye" oyununu yürüte-
cek aktöıier istiyorlar.
Almanya'daki seçimlerin bu sonuçla ortaya çık-
ması, "Türkiye'nin bekleme odasında oyalama sü-
reci bakımından" önem taşıyor.
Schröder'in de, Merkel'in de öne çıkamamalan
ve geniş koalisyon ihtıyacının doğması Türkiye-
AB ilişkilerinde "bekleme odasında iğfal" süreci-
nin yürütüleceğinı gösteriyor.
Her iki büyük parti de Türkiye'nin tam üyeliğine
karşılar. Dolayısıyla bekleme odasında tutmak, her
ikisi için de geçerii.
Almanya cephesinde yeni bir şey yok...
C) DOnya ve Türkiye'de Büyük Sermaye, Der Ya-
yınlan, 2003, Istanbul.
www.istanbul.edu.tr/iktisat/emanisali
FılistinH genç vuruldu
• KUDÜS (AA) - tsrail askerlen, Batı Şeria'da
bir askeri üsse giren 19 yaşındaki Filistinliyi
vurarak öldürdü. tsrail ordusu, Allah Hamtuni
adlı Filistinli gencin (19). askerlerin "dur"
uyansına uymadığı için \iırulduğunu
açıkladı. Filistin güvenlık yetkilileri ise
Hamrunı'nin, Cenin kenti yakmındaki Mevo
Dotan üssüne 9 arkadaşıyla birlikte, üssün
boşaltıldığını düşünerek girdiğini söyledüer.
Ukrayna'da yeni başbakan
• KİEV (AA) - ükrayna Parlamentosu,
Yuri Yekhanurov'un başbakanhğını o
nayladı. Ukrayna'nın 450 sandalyeli
parlamentosu, De\ let Başkanı Viktor
Yuşçenko tarafından aday gösterilen
Yekhanurov'un başbakanlığını, 289 lehte
oyla kabul etti. Başbakanlığa atanması önceki
gün de oylanan Yekhanurov. bu oylamada
gereken desteği alamamıştı. Ukrayna'da
geçen yıl "Turuncu DevTİm"in ardından
başbakanlığa getirilen Yulia Tünoşenko.
yolsuzluk skandallannın ortaya çıkması ve
hükümet içinde çekişmelere yol açması
üzerine göre\ınden alınmıştı.
Kırgız milletvekili öldürüldü
• Dış Haberkr Sersisi - Kırgızıstan'm başkenti
Bişkek'te Bayaman Erkinbayev adlı
milletvekili, uğradığı silahlı saldında
öldürüldü. Ülkenin güneyindeki birçok
mağaza ve otelin sahibi olan Erkinbayev,
Devlet Başkam Askar Akayev'in de\rildiği
24 Mart olaylannda aktif rol oynamışh.
Erkinbayev'in önceki gece evinin önünde
öldürülmesinden sonra meclis dün acilen
toplandı. Devlet Başkanı Kurmanbek
Bakiyev, ülkesinde güvenlik güçleri ile
suç örgütlerimn işbirliği halınde olduğunu
söylerken Başbakan Feliks Kulov da
katili bildiğini ancak bunu yargı
organlar na açıklayacağını biklirdi.