Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
rSAYFA CUMHURİYET 30 AĞUSTOS 2005 SALI
HABERLER
IDevlet Tiyatrolan sanatçılan Ankara, Izmir ve İstanbul'da eşzamanlı eylemler gerçekleştirdi
**Alkışlarnıız bizhuleolsıın'Haber Merkezi-Devlet Tiyatrola-
m (DT) sanatçılan Ankara, îzmir ve
tstanbul'da dün eşzamanlı olarak yap-
fcaklan basın açıklamalanyla Devlet
Xıyatrolan"nda yaşanan "haksız gö-
ınevden almalar ve keyfi atamalar"ın
durdurulmasını istedi. Sanatçılar,
DT"nin yeni Genel Müdürü Mine
A c a r ı da istifaya çağırdı.
Ankara Büyük Tiyatro önünde saat
1 6.00'da toplanan yaklaşık 30O DT
sanatçısına aileleri de eşlik etti. Basın
açıklaması öncesınde DT sanatçıla-
randan Nurşin Demir W ilüaın Shakes-
peareın. MehmetAtay da Muhsin Er-
tuğrul'un "siyasilerin sanata müda-
halesini kuıayan" sözlerinden örnek-
ler sundu. "Siyasi müdahalelere ha-
yır". "Haksız görevden almalara ha-
yır", "Devlet Tiyatrolarfnı yok etme
CHP'LÎ BERHAN ŞÎMŞEK
• Devlet Tiyatrolan'nda yaşanan haksız görevden almalar ve keyfi atamalann
durdurulmasmı isteyen sanatçılar, Ankara, îstanbul ve îzmir'de düzenledikleri eylemlerde
"siyasi müdahaleye hayır" çağnsı yaptı. Yapılan basm açıklamasında, "DT'de yaşananlar.
Cumhuriyetin en büyük sanat kurumuna yapılan saldınnm göstergesidir" denildi.
gi rişimine hayır" sloganlannı atan sa-
natçılar adına basın açıklamasını ya-
pan MünirCemal, sanat dünyasının or-
taçağ anlayışına sürüklenmek isten-
diğini kaydettı. Cemal, "DT'deyaşa-
nanlar, Cumhuriyetin en büyük sanat
kurumuna yapılan saJdınnın gösterge-
sidir. Bu girişim, kendineDevletTiyat-
rolan'nm fıkri ve vicdanı hür çalışan-
lan arasından işbüükçi bulamayacak-
tır. Biz Devlet Tiyatrosu çahşanlan.
halkuı tiyatrosunun tüzelkişiliğinin
keyfi atamalaıia çiğnenmesine izin ver-
meyecek, kurumumuz özerk bir yapı-
yakavuşnmılana kadardireneceğiz. Al-
kışlannız bizimle olsunL" dıye konuş-
tu. Cemal, Şu anda Devlet Tiyatrosu
Genel Müdürlüğü koltuğunda oturan
Mine Acar'm da bir an önce istıfa et-
mesi gerektiğini söyledi. DT sanatçı-
lan ve ailelerinin yanı sıra Ankara'da-
ki tüm damaturglann da basın açıkla-
masına katılması dikkat çekti.
CUMOK ve tiyatro eğituni alan öğ-
rencilerin de destek verdiğı eylemm
ardından sanatçılar, açtıklan stantta
DT'de yaşananlara karşı imza topla-
dı. Sanatçılar imzalan Cumhurbaş-
kanlığı, Başbakanlık, ve Kültür Bakan-
lığı'na gönderecekler.
îstanbul'da da Devlet Tiyatrolan'nda-
ki görevden alma ve atamalara tepki gös-
teren sanatçılar. yazarlar ve tiyatrose-
verler Atatürk Kültür Merkezi (AKM)
önünde bir araya gelerek Kültür ve Tu-
nzm Bakanlığı'nı protesto etti.
Eylemde. Izmit Şehir Tiyatrolan,
Îstanbul Şehir Tiyatrolan Oyuncula-
n Derneği (İŞTİSAN), Devlet Tiyat-
rolan Opera ve Balesi Çalışanlan Yar-
dımlaşma Vakfı (TOBAV), Nâzım
Hikmet Kültür Merkezi, Özerk Sanat
Konseyi v e Devlet Tiyatrosu çalışan-
lan bildiriler okudular. Devlet Tiyat-
rosu çalışanlannın bildirisini tiyatro sa-
natçı Can Gürzap okudu. Özerk Sa-
nat Konseyi Yönetim Kurulu adına
Vecdi Sayar'ın sunduğu bildiride ise
"De\ietTîyatrolan Genel Müdürü Le-
mı Bilgin'igörevdenalanzihniyetikı-
nıyoruz" ifadelerine yer verildi.
'Uygulama önceden tasarianuT
tzmir sanat çe\Tesi de DT'de yaşa-
nanlan alkışlarla protesto etti. Izmir
Devlet Tiyatrosu Konak Sahnesi önün-
de toplanan sanatçılar adına açıkla-
ma yapan Dokuz Eylül Üniversitesi
(DEÜ) Güzel Sanatlar Fakültesi öğ-
retimüyesi Prof. Dr. ÖzdemirNutku,
yapılan uygulamalann önceden tasar-
lanmış olduğunu iddia etti.
'Bakan bizi
uyutuyormuf
• DT'yi AKP'nin ti-
yatrosuna dönüştürme
operasyonu yapıldığını
söyleyen Şimşek, "Ay-
dınlanmız DT'deki
depremle ilgili Başba-
kan'dan da randevu ta-
lep edecekler mi me-
rak ediyorum" dedi.
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP Îs-
tanbul Mılletvekılı ve sinema sanatçısı Ber-
han Şimşek, "manşederin efendia" diye nite-
lendirdiği Kültür ve Turizm Bakanı Atilla
Koç'un Devlet Tiyatrolan"nda başlattığı kıyı-
rru. "bağımlı sanat kurumlanyaratma vetiyat-
royu devletin değil, AKP'nin tiyatrosuna dö-
nüştürme operasyonu" olarak nitelendirdi.
Koç'un, bakanlığa geldikten sonra "uyukla-
masıyla" kamuoyu gündemine geldiğini belir-
ten Şimşek, "Ama bu atamalardan ve vunıtiar-
dan arüadığımız, Sayın Bakan uyumuyormuş.
Sayın Bakan uykusuyla gündeme gelerek bizi
uyutuyormuş" diye konuştu.
'Bakan'ın suçlamalan konük'
Bilgın'ın yerine atanan Mine Acar'ın genel
müdür olma niteliklerine sahip olmadığını be-
lirten Şimşek. Koç'un Bilgin'e yönelttiği suç-
lamalann ise "komik" olduğunu dile getirdi.
Şimşek, "Genel Müdür siyasi kaygılarla ve si-
yasi bir kararla görevden alınmıştır'' dedı. Son
operasyonla laik cumhuriyetin en önemli ku-
rumlanndanbinnin daha tüzelkışilığını ve özerk
kimliğını kaybetme sürecine girdiğini kayde-
den Şimşek, bu gırişimin altında "bağunh sa-
nat kurumlan yaratma ve DT'yi devtetin değil
AKP'nintiyatrosunadönüştünne" anlayışının
yattığını kaydetti.
Bakan Koç'un daha önce yaptığı gaflar ne-
deniyle "özür dileme geteneği'' olduğuna dik-
kat çeken Şimşek, "Şimdi tiyatnjya karşı bir gaf
yapmaktadır. Sayın Bakannı tüm tiyatro cami-
asuıdan özür dilemesini bekHyoruz" dedi.
Bir grup yazar ve gazetecinin Kürt sorunu
konusunda Başbakan Tayyip Erdoğan'la görüş-
melerine de göndermede bulunan Şimşek, "Cl-
kemizin değerti aydınlannın. ti\ atroda yaşanan
bu depremle ilgili Sayın Başbakan'dan rande-
vu talep edip etmeyeceklerini çok merakediyo-
rum" dıye konuştu. Şimşek, geçen >il TBMM'de
kabul edilen "Sinema Filmlerine Destek Yasa-
sı"nın hükümetin çıkardığı yasaya aykın yö-
netmelikle "sinemayıdesteklenıemey-asasınadö-
nüştürüldüğünü" savundu. Şimşek, çıkanlan
yönermeliğin, sinema filmlerinin destek alma-
sını neredeyse olanaksız hale getirdiği için baş-
vuru sayısının sınırh kaldığıru ifade etti.
'Çirkin siyaset sanata da bulaştı'
Rahşan Ecevity
Devlet Tiyatrosu çalışanlannın tepkisinin, iktidann hışmına
uğramış diğer kurumların çalışanlanna da örnek olması gerektiğini vurguladı
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Eski DSP Genel Başkan Yardımcısı
Rahşan Ecevit Devlet Tiyatrolan'nda
yaşanan görevden alma operasyonla-
nna tepki gösterdi. Bir süredir yapılan
"çirkin sh'asetr>
in sanata da bulaştığı-
nı kaydeden Ecevit. bir genel müdü-
rün görevden alınabileceğini, ancak
yerine yapılacak atamanın yasaya uy-
gun yapılması gerektiğini ifade etti.
Genel Müdürlük görevine bir sanat-
çı yerine oyun yazan getirilmesinin
dikkat çekici olduğunu belirten Ece-
vit. DT'deki protesto istifalanna dik-
kat çekerek şu görüşleri dile getirdi: "îk-
tidar bu toplu istifalaria ilk defa pro-
testo edilmiş oluyor. Bu onurlu ve ce-
sur davraıuşianndan dolayı DT çahşan-
larmm kudanması gerekir. Onlar,Türk
miDetinin haksızhklar karşısında sin-
meyen ve savaşan bir milet olduğunu
göstennişlerdir. İktidann hışmına uğ-
ramış diğer kuruluşlann çahşanlanna
da bu olavın örnek ohnasmı diİKorunı."
DT açılışaçeyrekkalakaosa süriMendiERHANGÖKGÜCÜ
Emekli DT Başrejisörü-Oyun
Yazan
"|"-*yevlet Tiyatrolan'nda son ya-
ır, sh^asetm sanata hük-
' metme aaşkanhğmm tipikbir
örneği. Benzer senaryolar daha ön-
ce de ekranlara yansımamış değildi.
Ancak uygulamanın gerek kurum
içinde gerekse sanat çevrelerinde bu
denli büyük tepki görmesi, bıçağm
kemiğe dayandığını gösteriyor. Si-
yasetin bürokrasiye ülkemizdeki ba-
kış açısında ne acıdır ki "Egemen ola-
mıyorsan yanhşı ara; bulamrvorsan
yarat" mantığı geçerli.
Bir çelişkiler yumagı
Bu satu-lann yazıldığı 25 Ağustos
gününe kadar olanlar da bunu kanıt-
lıyor. Sahte olduğu kanıtlanmış bu-
lunan üıbar mektuplanna dayarula-
rak açılan soruşturmanın kapsamı,
genel müdür, bakanın DT Yasası ve
geleneğine, tiyatro sanarının gerekir-
lerine aykın taleplerine direndikçe
genişletildi.
Bu noktada "Sayuı Lemi Bilgin
bakanükla arasında geçenleri bü-
rokratik disiptine titizük göstererek
le gündeme düştü.
DT, sezonun açılışma çeyrek ka-
la bir kaosa sürüklenmiş durumda-
dır. Bu oluşumun asıl takdir edile-
cek yanı, kurum çalışanlannın ya-
salannı, sanatın ruhunu onurla sahip-
lenmeleridir.
Bundan sonra ne olacak? Uzun
lendirildiğini kabul etmelidir. Bu-
nun açık göstergesi de kurumun ve
sanata duyarlı çe\Telerin tepkisidir.
Ancak korkanm ki bunun tam aksi
olacak ve gerek kurumun içinde, ge-
rek basın dünyasında bir taraftar cep-
hesi oluşturulmaya çalışılacak. Bu
görüşün ilk işaretlen belirmeye baş-
• Devlet Tiyatrolan'nda son yaşanan olaylar, AKP hükümetinin sanata bakışının
tipik bir örneği. Siyasetin bürokrasiye ülkemizdeki bakış açısı ne acıdır ki "egemen
olamıyorsan yanlışı ara; bulamıyorsan yarat" mantığı geçerli.
saklamakia, i>i mi etti?" diye bir so-
ru geliyor akla. Çünkü çelişkiler ilk
kez, doyumsuzluklannı politik des-
teklerle gidermeye çahşanlann ku-
rumun personel müdürlüğüne tele-
fon edip bakanlıktan atama yazıla-
nnın gelip gelmediğini sormalan.
arduıdan da yalanlanyla yeni bir yö-
netim kadrosu kurma girişimleriy-
zamandır içinde yer almaya çalıştı-
ğımız AB ülkelerinde böyle bir skan-
dal en azından, bu süreci başlatan il-
güüerin hatayı görüp düzeltmeleri ile
sonuçlann". Batı'da öraekleri de var-
dır. Ne var kı bizde bir bakanın ge-
ri adım atması dirayetsizlik olarak gö-
rülebilir.
Yine de Sayın Bakan yanhş yön-
ladı. Bir gazete Sayın Bilgin'in tef-
tiş raporlanna ulaştığım açıklaya-
rak gerçekliği kuşku uyandıran ba-
zı iddialan gündeme getirince, ne
yazık ki kendime bile yabancılaşa-
rak şaşmnadığımı dehşetle fark et-
tim. Soruşturmalar ve teftiş rapor-
lan "gizli" başlıklıdır.
Yalnızca bakanlığın ilgili makam
ve birimlerinde saklı kalması ve an-
cak bir mahkeme aşamasında orta-
ya çıkması gereken dosyalar o ga-
zeteye kimlerce sızdınlmıştır? Bu
suç değil midir?
Sayın Bakan bu konuyu da ele al-
malı: doğruluğunun ve geçerliliği-
nin son noktasını ancak Türk adale-
tinin verebileceği bir konuda bırile-
rinin ortalığı bulandırmak, kamu-
oyunu şaşırtmak için girdikleri bu
kulvan kapatmalıdır.
Cumhuriyet'iıı övünçleri
Yaşanan çelışkilenn dikkat çeken
bir başka boyutu da Sayuı Müste-
şar'ın, bir TV söyleşısinde DT'nin
dünyanın en büyük tiyatrosu olma-
sından rahatsızlık duyduğunu gös-
teren tavrı. Evet, bu doğrudur ve
cumhunyetimizin ö\-ünçlerinden bi-
ridir ödenekli sanat kurumlanmız.
., SÜRECEK
SALI
ORHAN BURSALI
Radikal Oneriler
Hayır, şu sınavlann peşini bırakmamak gerekir.
Bu sınav rezillığinı toplumca tartışmak gerekmez
mi? Bu ne suskunluk! Aslında, sınava ve dersha-
neye dayanan eğitim sistemindeki paydaşların ço-
ğu sistemi tartışmak istemiyor. Sınav sonuçlarının
yüceltildiği bu ülkede, "başarılılann" en değerti
burslarla kapışıldığı bu sisteme dokunmak, şüp-
hesiz kimsenin işine gelmiyor.
Sorduğunuzda, evet adaletsizlikyaratıyor, evet
çocukların beyinlerini dumura uğratıyor, evet ya-
ratıcılığı öldürüyor, evet kazanan çocuğun üniver-
siteye vb. ilgisi azalıyor, evet fırsat eşitliğini srfıriı-
yor, evet... demelerine rağmen.. örneğin bazı yö-
relere pozitif aynmcıhk uygulanmasına karşı olan-
lar diyor ki, iyi üniversıtelerin eğitim seviyesini dü-
şürecek.. Üniversıtenin bu öğrencileri özel bireği-
timden geçirerek seviye yükselmesini sağlaması-
nı da mümkün görmüyorlar!
• • •
Burada radikal düşüncelere yer vereceğim..
Birincisi, örneğin şimdiden ilan edilerek, üç yıl
sonra üniversitelere sadece yeni mezunlann alın-
ma kararı! Bugüne kadar üniversite hakkını kay-
bedenler kusura bakmayacak ve ileride durumun
değişmesini bekleyecek.. Böylece büyük bir ola-
sılıkla üniversiteyi bekleyenlerin sayısı hızla eriye-
cek.. Bu durumda bütün yeni mezunlann istedik-
leri üniversite ve bölüme yerleşmesi mümkün ola-
bilir.. Çok yığılmanın olduğu koşullarda, üniversi-
telerin kendileri seçme sınavı yapabilir.
Ikincisi: Hızla yeni üniversiteleraçılabilir.. 40-50
tane birden! Bu kararla birlikte, üniversiteler ara-
sında farklılaşma gündeme gelir. Böylece diplo-
malarfarklılaşır.
Üçüncüsü, eğer yoksul bölgelere sınavlarda
pozitif aynmcıhk yapılmıyorsa, Milli Eğitim Ba-
kanlığı, kaynaklannın büyük bölümünü bu böl-
gelere ayınr.. iyi öğretmen, iyi okul vb.. böyle-
ce fırsat eşrtliğine doğru bir adım atılır.. Bu ara-
da, zorunlu eğitimin hemen 12 yıla çıkartılma-
sı da şu dershane ve sınav rezaletinin etkile-
rini minik de olsa birazcık azaltacaktır..
• • •
Kadir Has Üniversitesi'nden Prof. Dr. Canan M.
Karatay, önerileriyle katkıda bulunuyor:
* Her gencin üniversıtede okuması şarttır, kanı-
sını yıkmak gerek. Sayın Özilhan çıraklık progra-
mı sonunda en yüksek puanı üniversite mezunla-
rına vermedi. Bir lıse mezununu işe aldı.
* Yüksek eğitimden önce, asıl problem, ana-
okulu ve ilköğretim, yani temel eğitim. Çocuklara
bu kurumlarda hiçbir şey verılmediği için herkes
dershanelere; ilköğretimde hiçbir beceri geliştiri-
lemediği için herkes yüksekokullara koşuyor. Yük-
sek eğitim hayati sorun değil...
* Milli Eğitim senelerden beri ilköğretimi yüzüne
gözüne bulaştırdığı için topu yüksek eğitim prob-
lemine attı. Sen kimseyi eğitme, cami açacağın yer-
de eğitim beceri kurumu açma, dershanelere yö-
nelt gençleri. Var mı böyle bir sistem dünyada!..
* Milli Eğitim'in imamlann elinden kurtanlması ge-
rek. önerim: Askerlerin tüm olanaklannın kullanıl-
ması. Zaten doğuda uygulanan bir sistem bu.
* Gelişmış ülkelerden Ingiltere, eğitimi en yük-
sek bir ülke. Orada İlköğretim son derece kuvvet-
li ve beceri geliştirme, çocukların kendilerini bul-
ma, kendilerine güven geliştirme, toplum bilinci oluş-
turma, ağırlıklıdır. Fizik dersini çocuklar laboratu-
varda bir radyo parçalayarak, telefonun içini aça-
rak ve tekrar birleştirip yaparak ders görür. Kimya
da fotoğrafçılık da öyle. Bu gruplar da 10-15 kişi-
yi geçmez. Her gün de yaptıklan hakkında rapor
yazar ve dönem sonu laboratuvarda imtihan olur.
Puan, kredi toplar. Değerlendirmeler sonucu yük-
seköğretim imkânları doğabilır ya da doğamaz.
* Sonuç: İlköğretimde uygulamalı eğitime ge-
çilmesi şarttır. Paralı ve cahil anne ve babalann elin-
den genç dimağları kurtarmak gerekir. Ayrıca, eği-
timi bu kadar sorunlu olan ya da hiç eğitimi olma-
yan bir millette uzun ve aylarca süren yaz tatili ya-
pılmamalı. Ingiltere'de yaz tatili 3-4 haftayı geçmez.
Sayın Karatay'a tamamen katılıyorum..
obursali« cumhuriyet.com.tr.
Köyde şort yasağı
I Ç.\X4KKALE (Cumhurivet) - Çanakkale'nin
Biga ilçesine bağlı Abdiağa köyünde şortla
dolaşılması yasaklandı. Yaz tatillerinı geçirmek
ve yakınlannı zıyaret etmek için köye gelen
gençlerin, sıcak havanın da etkisiyle köy içinde
şortla dolaşması. özellikle yaşlılann tepkisini
çekti. Durumdan rahatsızlıîdannı köy muhtan
Mehmet Mutlu'ya bildiren köylülerin istemi
üzenne, köy meydanında şortla dolaşım
yasaklandı. Mutlu, "Gençlerin, köy gelenek ve
göreneklerine uymalannı istiyoruz" dedi.
Bombalı eyleme 40 yıl hapîs istemi
• İstanbul Haber Senisi - Galata Köprüsü'nün
altındaki bir lokantaya bomba koyarak biri turist
2 kişinin yaralanmasına neden olduklan
iddiasıyla terör örgütü PKK üyesi 3 kişi
hakkında da\a açıldı. îstanbul Cumhuriyet
Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianamede,
tutuklu sanıklar Necat Öztekin, Mehmet Abay
ve Hanefi Kuzu"nun sabotaj, istihbarat ve
suikast konularında eğıtildiği ve turistik
tesislere yönelik sansasyonel nitelikte eylemler
gerçekleştirmek üzere îstanbul'a gönderildiği
vurgulandı. İddianamede, sanıklann 40'ar yıl
hapis cezasına çarptınlmalan istendi.
I ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Enerjı ve
Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler, DYP
Milletvekili Ümmet Kandoğan'ın isteği dışında
yer değiştiren personelle ilgili soru önergesine
\erdiği yanıtlarla ilgili olarak gazetemizde
yayımlanan haber üzerine bir açıklama yaptı.
Açıklamada. "personelin isteği dışında her yer
değişikliğınin mutlaka kadrolaşma kaygısıyla
yapılmadığı. 95 bin personelin çalıştığı
kurumlarda iki yılda bin kişinin yer
değişikliğınin kadrolaşma tablosu olarak
sunulamayacağı" kaydedildi. Değişiklıklerin
çoğunun bakanlığa bağlı KÎTTerde yeniden
yapılanma nedeniyle verimliliği arttırmak
için yapılan zorunlu değişiklikler olduğu
savunulan açıklamada, değişikliklerle verimin
arttığı enerji fiyatlannın düştüğü iddia edildi.