Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
27 TEMMUZ 2005 ÇARŞAMBA CUMHURİYET
EKONOMt ekonomi@ cumhuriyet.com.tr
L200. YENI MITSUBISHI
'Türkiye'nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu' raporuna göre üretimden satışlarda birinci değişmedi
TUPRAŞ birinciliğeabone• 37 yıldır aralıksız olarak yayımlanan
Türkiye'nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu
sıralamasında bu yıl ilk 10 içinde iki kamu
ve sekiz özel kuruluş yer alıyor.
Ekonomi Servisi- Istan-
bııl Sanayi Odası'nuı
(ISO) "Türkiye'nin 500
Büyük Sanayi Kuruluşu"
sıralamasında birinciliğı
yine TÜPRAŞ aldı.
37 yıldır aralıksız ola-
rak yapılan ve ÎSO tara-
frndan düzenlenen basın
toplantısıyla açıklanan ra-
pora göre TÜPRAŞ, 10
katrilyon 446 trilyon 591
milyar 775 milyon liralık
üretimden satış ile birinci
oldu.
TÜPRAŞ'ı, 4 katrilyon
445 trilyon 190 milyar
178 milyon liralık üretim-
den satışla Ford Otomotiv
izlerken Toyota Otomotiv
3 katrilyon 348 trilyon 31
milyar 394 milyon lira ile
3. olarak belirlendi. Özel
kuruluşlar arasında, üre-
timden net satışlan 4 kat-
rilyon 445 trilyon 190
milyar 178 milyon lira
olarak belirlenen Ford
Otomotiv, liderliğini sür-
dürdü.
2004'te, ilk 10 arasında
yer alan diğer özel firma-
lar Ereğli Demir ve Çelik,
Arçelik, Vestel, fofaş,
Aygaz, Beko Elektronik
ve İÇDAŞ olarak sıralan-
dı. 500 şirket içinde daha
önce ihracat sıralamasın-
da 4. olan Toyota Otomo-
tiv, 2004'ü 2 milyar 156
milyon 128 bin dolar ile
ihracat şampiyonu olarak
tamamladı.
Elektrik Üretim AŞ,ge-
çen yıl 1 katrilyon 429
trilyon 742 milyar 823
milyon lira ile kârlıhkta
4.'lükten l.'lige yükseldi.
Rapora göre, tekstil, gi-
yim, deri ve ayakkabı sek-
töründe, 500 büyük sana-
yi kuruluşu toplam ihra-
catı içinde, 2002'de yüzde
20.8 olan pay, 2Ö03'te
yüzde 17'ye, geçenyılda
yüzde 12.9'a geriledi. Is-
tihdam açısından büyük
yük kaldıran söz konusu
sektörlerdeki gerilemeyi
dikkat çekici bulan ISO
Başkam Tanü Küçük, ge-
rekli önlemlerin acilen
alınması gerektiğini sa-
vundu. Çalışanların sayı-
sma bakıldığında özel bü-
yük kuruluşlann çalışan
sayısında yüzde 6.1 artış
gerçekleşti, ancak kamu
kuruluşlanndaki yüzde
10.2'lik düşüşün etkisiy-
le, toplam çalışanlann sa-
yısında yüzde 2.4'lük ar-
tış görüldü. Geçen yıl,
ekonomıdeki yüzde
9.9'luk büyümeye karşın
sadece 12 bin 238 kişilik
net istihdam yaratıldı.
En yüksek dönem karı EUAŞ'ın
Sıra
200J
1
2
3
4
5
6
7
8
9
1(1
2003
4
1
3
7
9
-
6
8
39
2
Kuaıluş
Bettn* Ûretm A.Ş.
TUPRAŞ
Ere§!ıD.Ç gfS!\
Fort ^f^
OyakR. j [ _
Arçekk T
TPA.0 ' * * —
IskendecunDÇ
PetroJ Oflsı
(Milyon YTU
1.429
849
ı 815
^ \ 551
\ 320
I
"^J€ 306
* 301
255
219
İhracatta ipi Toyota göâüsledi
10 Habaş Sın.Tıbbı Gaz. 671,72510
Üretimden satışlarda Ford lider
İSO Başkam Küçük, gerekü önlemlerin acilen ahnması gerektiğini söyledi. (AA)
Ekonomi Servisi- ISO
Danışmanı Erdoğan
Özötün. 500 büyük sa-
nayi kuruluşu içindeki
149 şirkette değişen oranlarda yabancı
sermaye payı bulunduğunu, bu şirket-
lerin, 500 şirketin toplam üretimden sa-
tışlannuı yüzde 42.5'ini, brüt katma de-
ğerin yansını, dönem kânnın yüzde
44.4'ünü, ihracann yüzde 49'unu, istüı-
JCnrvni ~\7İYIC> yüzde 27.3'ünü
sağjadığını açıkladı.
Öte yandan, en çok üc-
retli çalıştıran ilk 50 ku-
ruluş arasında ilk sırayı Tekel Tütün
Mamulleri Tuz ve Alkol Işleüneleri al-
dı. 19 bin çalışanı olan Tekel'i, 16 bin
686 çalışanla Türkiye Şeker Fabrika-
lan izledi. Türkiye Kömür Işletmeleri,
12 bin 710 çalışanla 3. suada yer aldı.
Ekonomi Servisi - C/V) V;
Türkiye 'nin 500 bü-
J U U U
yük sanayi kuruluşu- fojy Sİrketİ
nun toplam satışlan.
y
ABD 500'ün ilk sırasuıdaki Wal-Mart
Stores'un satışlannuı ancak yüzde
33.3'ünü, en büyük Türk sanayi ku-
ruluşu TÜPRAŞ'ın satışlan ise bu şir-
ketin satışlannın yüzde 2.7'sini oluş-
turdu. 2004'te 500 büyük sanayi ku-
GSMH'nin
yüzde 13.5'iniyarat-
etmiyor f
150
,° ^ ' f
1 3
?
•
/
kuruluşu, 2004 yılı
toplam Türkiye sanayi sektörü brüt
katma değerinin yüzde 54.2'sini oluş-
turdu. İSO 500"e, 12'siilkdefaolmak
üzere 60 kadar yeni şirket girdi. 13
şirket listeye girdikleri halde isimle-
rinin açıklanmasını istemedi.
Sıra
2004
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
20O3
1
8
2
4
3
6
5
7
9
15
Kuruluş
Ford
Toyota
Oyakfl.
EregiıDÇ
ArçelK
Vesteı
Tofaş
Aygaz
Beko
Içdaş
(NET Mıh/on YTL)
|
4.445
3,348
3,279
2,966
2.688
2,404
2,146
1.890
t 1.8Z7
1.616
TUPRAŞ lıderlıgı korudu
S.ra
2004
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
2003
1
2
11
4
6
3
5
9
7
10
Kuru.uş ıf
TÜPftAŞ j
Fofd | |
Toyota ' "
OYAK -30
EreğÜDÇ j g
EUAŞ _ ^ -
Vestel '
!
^ ^
TOFAŞ - J İ g
Aygaz l
4E7 Mıljon YTL)
10.44
^/tt»- 4 445
^ ^ 3348
Çğ, 3 279
İgtfP's 2966
\?%* 2848
iff^ 2.688
İteS 2146
^5('- 1 890
Bolu Dağı Tüneli 'nde
ışığa 6 metre kaldı
înşaatına 12yıl önce başlanan Bolu Dağı Tü-
neli 'nde ilk ışığın görünmesine 6 metre kal-
dı. Tünelin her iki tüpünde ışık ağustos ayı
sonunda görünecek. Günde her tünelde 80
santimetre kazı yapabildiklerini ifade eden
Bolu Dağı Tüneli Kontrol Teşkilatı Başka-
m Faik Tokgözoğlu, tünellerde her 500 met-
rede 2 aracınyanyana rahatlıkla geçebile-
ceği acil çıkış noktalarının bulunacağını
ifade etti. tnşaat için 2005 yılında aynlan
155 trilyon liralık ödeneğin haziran ayında
bittiğini söyleyen Tokgözoğlu, tünelin ta-
mamlanması için acilen 100 trilyon liralık
ek ödeneğe ihtiyaç bulunduğunu belirtti.
BANKACILIK YASASI
YKB 'nin satışında
'BPlanı'
gündemde
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Koç
Holding Yönetim Kurulu Başkam Mus-
tafaKoç, Cumhurbaşkanı AhmetNecdet
Sezer tarafından üç maddesi veto edilen
Bankacılık Yasası konusunda bundan
sonra izlenecek tavra ilişkin bilgi almak
için dün Devlet Bakanı ve Başbakan Yar-
dımcısı Abdüüatif Şener ve BDDK Baş-
kam Tevfik Bilgin i ziyaret ederek bir sü-
re görüştü. Veto edilen maddeler arasın-
da yer alan banka sandıklannın yeni ku-
rulacak sosyal güvenlik kurumuna devri
ile ilgili hüküm. Yapı Kredi Bankası his-
selerinin yüzde 57.42'sinin Koç Finansal
Hizmetler'e satışuıı yakından ilgilendiri-
yor.
Şener, Koç'un ziyaretinden sonra gaze-
tecilere yaptığı açıklamada, Bankacılık
Yasası'nı görüşmek için Meclis'i olağa-
nüstü toplantıya çağırmayı düşünmedik-
lerini ve yasanuı Meclis açıldıktan sonra
tekrar görüşüleceğini belirterek "Ama
herhangi bir nedenle Meclis toplanırsa
Bankacılık Yasası da görüşülür" dedi.
Diğer bankalan da ilgilendiriyor
Şener, ilgili hükmün satışı yapılacak di-
ger bankalan da ilgilendirdiğini, BDDK
ve TMSF'de istihdam edilecek personel-
de aranacak niteliklerin de kanunun de-
ğişik maddelerinde yer aldığını belirte-
rek "Ben bu noktada herhangi bir anaya-
saya aykmhk düşüncesinde olmadığımı
belirtmek isterim" dedi.
Reuters'ta yer alan bir habere göre Koç
Grubu, bu aşamadan sonra satışm zaman
kaybedilmeden gerçekleştirilebümesi
için aynntılan henüz açıklanmayan bir
"B Planı" üzerinde duruyor.
Bilecik'teki yeni yatınmla şirketin cam üretimi kapasitesi 2.3 milyon tona ulaştı
Şişecam'dan her ay bir açılış
• Temeli atılan Bilecik
Cam Harnrnaddeleri Üretim
Tesisleri'nin bir bölümünün
2005 yılı sonunda, diğer
bölümünün de 2006 yılı
içinde faaliyete başlaması
planlanıyor.
MURATGÜLDEREN
BtLECİK - Şişecam Toplulu-
ğu, fabrikalannın endüstriyel
hammadde ihtiyaçlannı karşıla-
mak için Bilecik II. Organize Sa-
nayi Bölgesi'nde Cam Hammad-
de Üretim Tesisi'nin temelini at-
tı. Toplamda 15 milyon dolara
mal olacak tesisin temel atma tö-
reninde konuşan Şişecam Genel
Müdürü A. Doğan Ankan,
1935 'ten bu yana hammadde üre-
ticisi olduklannı hatırlatarak cam
üretimlerinin 2 milyon 300 bin
tona yükseldiğini, bölgesel lider-
lik vizyonlan doğrultusunda Rus-
ya Federasyonu, Gürcıstan, Bul-
garistan ve Mısır'da yatınm yap-
Temel atma törenine Bilecik Vatisi Ayhan Çevik, Türkiye tş Bankası Genel Müdürü Ersin Özince, Şişecam Genel
Müdürü A. Doğan Ankan ve Kinıyasallar Grubu Başkam Ateş Kut kaüldı.
tıklanm söyiedi. Yurtiçi ve yurt-
dışı yatınmlarmı aralıksız sürdür-
düklerini kaydeden Ankan, "Her
ay bir açıhş yapıyoruz. Bu vıl için
de 482 milyon dolarhkyatuim he-
defı koyduk Yann (bugün) Bulga-
ristan'daki cam e\ eşyası, 1 Ağus-
tos'ta Rusya'da şişe firmı ve önü-
müzdeki günlerde de Yenişehir'de
düzcam ve kaplama tesislerimi-
zinaçıhşuuyapacagız" dedi. Dün-
yada 125 ülkeye ihracat yaptıkla-
rını belirten Ankan, "Bizülkemi-
zin taşmı toprağmı eriterek ger-
çekleştirdiğimiz 566 milyon dolar-
hk ihracaünıızuı net döviz katma
değerinin yüksek olmasından gu-
rur duvuyoruz" dedi.
Tekel'in kuleleri 100 milyon dolara TOBB 'nin
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Başbakanlık Yüksek Denetleme
Kurulu (YDK) raporuna göre 2004
fiyatlanyla yaklaşık 282 trilyon
lira harcama yapılan Tekel'e ait
Ankara'daki tkiz Kuleler için en
yüksek teklifi 100 milyon dolar ile
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği
(TOBB) verdi. thaleye, Yenigün
tnşaat ve TOBB katıldı. Yazılı
turun ardmdan birinci sözlü turda
TOBB 98 milyon dolar verirken
Yenigün Inşaat ihaleden çekildi.
Alıcı firma, Ikiz Kuleler'in
bedelini peşin veya yüzde 4O'ı
peşin yüzde 7 faizle 3 yılda vadeli
ödeyebilecek. TOBB adma ihaleye
katılan Başkan Yardımcısı ve
Ankara Sanayi Odası Başkam
Zafer Çaglayan, binanın TOBB'un
genel merkezi olacağmı,
kulelerden birinin de muhtemelen
teknopark olarak kullanılacağını
ifade etti.
ÎLGİ TOPLUMUNA DOĞRU/ ÖZLEM YÜZAK oziein.yuzak@cumhiiriyetcoin.tr
Fransızlar, ünlü gıda devleri Dano-
ne'nin Pepsico'ya satılacağı söy-
lentisi yayılınca, ortalığı ayağa kaldır-
dılar. Konu meclise kadar geldi. Yo-
ğun tartışmalaryaşandı. Hatta Cum-
hurbaşkanı Jacques Chirac'a bu
konuda baskı bile yapıldı. Sonunda
Pepsi bir açıklama yaparak satın al-
mak için teklif vermeyeceklerini
açıkladı...
Amerikan petrol şirketi Unocal,
hisselerini satmaya karar verdi. En
yüksek teklifi ise Çin petrol şirketi
CNOOC verdi. Çinli şirketin girişimi,
ABD Kongresi'nde sert tartışmalara
yol açtı. Gerekçe ise "ulusal güven-
lik açısından tehdit oluşturabilece-
ği" idi. Unocal yetkilileri Amerikan
yönetimini dinledi ve 1.5 milyar do-
lar daha düşük teklif veren ABD'li
Chevron'un teklifini onayladı...
Coca Cola, Pepsi, Nike, Micro-
soft, Danone, Hyundai, Nokia...
Hepsi de kendi ülkeleri için artık ikon
haline gelmiş firmalar. Hiçbiri de bu
ulusal değerlerini elden çıkarmak is-
temez. Kiminde Fransa örneğinde
olduğu gibi toplumsal baskı ile ya-
İkonlar ve Ulusalcılık
bancılara satışlar engellenmeye ça-
lışılır. Kiminde ise ABD örneğinde ol-
duğu gibi, yönetim balyoz gibi yum-
ruğunu indirir.
"Ulusalcılık, statükoculuk, koru-
macılık, devletçilik" ve bunların kar-
şıtları olan "küreselleşmecilik, deği-
şimcilik, rekabetçilik ve bireycilik".
Tüm dünyada yaşanan tartışmalar
bunlar.
Grevlerle, eylemlerle hatta kimi
zaman çalışanları güvenlik güçleriy-
le çatışma noktasına kadar getiren
huzursuzluklarla süregelen....
Ulusalcılığın temsllclsl klm?
Türkiye'de de yaşananlar farklı
değil. TÜPRAŞ, ERDEMİR, Türk
Telekom, Petkim, Tekel ve THY gi-
bi dev kuruluşlann heba olmaması,
artık ulusal ikon haline gelen, ekono-
miye ciddi katkılarda bulunan de-
ğerlerin yalnızca "özelleştirmede ve-
rilen sözlerin tutulması", "yabancı
sermaye girişinin sağlanması" ve
"gelen paranın borç ödemede kul-
lanılması" gibi gerekçelerie satılma-
sına karşı çıkmak için belli çevreler-
ce verilen bir mücadele söz konusu.
ötekilerin "ulusalcılıksaplantısı" di-
ye tanımladığı bir mücadele. llginç
paradoksları bünyesinde banndın-
yor.
Seydişehir örneğini anımsayalım.
Çalışanı, esnafı ve tüm bölge halkıy-
la herkesin Seydişehir Alüminyum
tesislerinin satılmaması için kenet-
lendiğive teklif veren firmalanntem-
silcilerinin fabrikayasokulmadığı za-
man güvenlik güçleri hatta jandaıma
bile devreye girmişti. Hükümet yet-
kilileri sendikayı ve işçileri kınayan
sert açıklamalar yapmıştı. Buna gö-
re, hükümet ve güvenlik güçleri "kü-
reselleşmenin, bireyciliğin" temsil-
cileri iken, Seydişehir'in satılmama-
sı için direnen, verilen tekliflerin te-
sısin değerinden çok daha ucuz ol-
duğunu savunan ve daha önceki ör-
neklerde olduğu gibi fabrikanın ka-
pısına kilit vurulacağından korkan
bölge halkı ve çalışan ise "ulusalcı-
lığı, devletçiliği" temsil ediyordu.
Tıpkı Bolivya'da, özelleştirildikten
sonra halkın belini büken doğalga-
zın yeniden kamulaştırılması iste-
miyle geçen aylarda yeniden alevle-
nen kitle gösterileıinde polisin halk-
laçatışması gibi...
Iş Bankası Genel Müdürü Ersin
Özince önceki gün Milliyet gazete-
sinde yayımlanan bir demecinde,
özelleştirilmesi gündemde olan Zira-
at Bankası'nın yerli sermayede kal-
masının önemine dikkat çekti. "Kriz-
lerde milli bankacılık şart oluyor" di-
yen özince, politika geliştirebilmek
için ele gelir büyüklükte ulusal ban-
kaların olması gerektiğini söyiedi.
Yabancı sermaye tartışmasını başla-
tan Başbakan Yardımcısı Abdüllatif
Şener, Başbakan Tayyip Erdoğan
tarafından azarlanmış olmasına kar-
şın polemikler sürüyor. Çünkü sür-
mesi gerekiyor. Ve bu konu Türkiye
için olduğu kadar Fransa, ABD ve
bütün ülkeler için de önemli...
EKONOMİ POLİTtK
ERİNÇ YELDAN
Çin'de Halkın Parası'
DeğerleniPken AB ve ABD
Geçen haftaki yazımda AB'nin ekonomik anayasa-
sı sayılan Istikrar ve Büyüme Sözleşmesi'nin ana mad-
delerinin Ekonomik Komisyon'un Mart 2005'teki top-
tantısında yeniden revize edilmiş olduğunu ve Maast-
richt kriterteri diye anılan bütçe açığı ve borçlanma he-
deflerinin aşındırılmış olduğunu vurgulamış idim. AB
ülkelerinde, özellikle Fransa, Almanya ve Yunanis-
tan'da, Maastricht sınırları dışına taşan bütçe açıkla-
nnın kontrol altına alınmasının son derece güçleştiği
gerçeğinden hareketle Ekonomik Komisyon, üye ül-
kelerin "maliye harcama" kalemlerini yeniden tanım-
lamaktadır. Artık bundan böyle üye ülkelerin "Avrupa
Biriiği'ni güçlendirmek ve Avrupa'da rekabeti arttır-
mak üzere yaptıklan (sağlık, eğitim, sosyal altyapı gi-
bi) harcamalan, bütçe açığında Maastricht kritehen-
ninin yüzde 3 üst sınınna ait harcamalar içinde de-
ğehendirilmeyecektir. Dolayısıyla Avrupa Para Bihi-
ği'nde artık bütçe açığına ilişkin sınıriamalar anlamı-
nı yitirmiştir.
AB ekonomisi üzerine çalışan iktisatçılar, Istikrar ve
Büyüme Sözleşmesi'ndeki temel sorunun, "para po-
litikalannın"Avrupa Merkez Bankası'nın doğrudan so-
rumluluğu ve merkezi otorıtesi altında uygulanırken
"maliyepolitikalannın" tek tek üye ülkelerin kendi ba-
ğımsız maliye otoriteleri tarafından sürdürülmesinden
kaynaklandığını vurgulamaktadır. Burada diğer önem-
li bir yapısal sorun ise finansal sistemin işleyiş biçimin-
de yatmaktadır. Teorik olarak temel göstergelerde (yay-
gın moda piyasa deyimiyle "fundamentallerde") ya-
şanmakta olan herhangi bir bozukluğun finans piya-
salannca yüksekfaizleriedisiplineedilmesibeklenme-
lidir. Dolayısıyla, normal şartlarda mali bütçesinde açık
veren bir ekonomide faiz oranlannın yükselmesi ve
döviz kurunun aşınması gerekir. Oysa, AB ekonomile-
rinin yakın geçmişi Avrupa finans piyasalarının bu iş-
levi yerine getiremediğini göstermektedir. örneğin, 10
yıl vadeli devlet borç senetlerinin 2004'teki yıllık faiz-
leri Fransa'da yüzde 3.72; Almanya'da yüzde 3.71,
Italya'da yüzde 3.88, Ispanya'da ise yüzde 3.76 idi. Oy-
sa, Ispanya'da bütçe açığı yüzde 1.1 iken diğer ülke-
lerde yüzde 3'ün çok üzerine çıkmış bulunmaktaydı.
Dolayısıyla finansal sistemin, teorik düzeyde kendisin-
den beklenen dengeyi ve disiplin işlevlerini gerçek ha-
yatın pratiği içinde gösteremediği görülmektedir. Fi-
nans dünyasının spekülatif güdülerte ve anlık coşku-
larla harekete geçen karar mekanizmaları, reel ekono-
mik dengelerde istikrar unsuru sağlamaktan uzaktır.
• • •
Çin Merkez Bankası'nın geçen hafta sonunda ulu-
sal para birimi "Halkın Parası" Renminbi'yi sekiz yıl-
dır dolara bağlı olduğu sabit pariteden çıkartarak do-
lar karşısında yüzde 2.1 oranında değerlendirmesi (re-
valüe etmesi) böyle bir ortamda gerçekleştirildi. Çin
yönetimi, Renminbi'yi 6-7 uluslararası paradan oluş-
turulacak bir sepete yeniden bağlayarak sürünen bir
esnek kur rejimine geçtiğini duyurdu. Böylece Ren-
minbi her gün yüzde 0.3'ü aşmayacak çok dar bir
aralık içinde "dalgalanmaya" bırakılmakta ve söz ko-
nusu sınır da merkez bankasının bir gün önceki orta-
lama kur düzeyini referans almaktadır. Çin yetkilileri-
nin ifadelerine göre, halkın parası-Renminbi'nin tam
olarak serbest dalgalanmaya bırakılması ise en az beş
sene daha söz konusu değildir. Buna ek olarak Çin
yönetimi, ulusal para ve finans piyasalannı uluslara-
rası para spekülasyonunun yıkıcı saldınlanna karşı ko-
rumaya devam edeceğini ve sermaye kontrollerini
sürdüreceğini açıklamaktadır.
öte yandan ABD ekonomisinde tasarruf yatınm
dengesindeki bozukluk bütün şiddetiyle süregelmek-
tedir. Amerikan ekonomisinde milli gelire oran olarak
neredeyse sıfır düzeyinde sürdürülen tasarruf eğilimi
ve kamu sektörünün yüksek bütçe açıklarından kay-
naklanan dış açıklar, ancak ABD Dolan'nın uluslara-
rası para piyasalannda hükümran para birimi olarak
talep edilmesi sayesinde fınanse edilebilmektedir. Çin,
Japonya, Kore gibi Uzak Asya ülkeleri bir yandan ken-
di ulusal para birimlerini dolar karşısında daha fazla
revalüe edilmesinin önüne geçmek, diğer yandan da
Amerikan ekonomisinden kaynaklanması olası bir fi-
nansal şokun yıkıcı etkilerine karşı kendilerini korumak
maksadıyla son derece yüksek boyutlarda dolar re-
zervi biriktirmeye devam etmektedir.
• • •
Çin yönetimi, elindeki 600 milyon doları aşkın do-
lar rezervine rağmen uluslararası finansal sistemin iş-
leyiş biçimlerine güvenmemekte ve ulusal para ve fi-
nans piyasasını sermaye hareketlerinin spekülas-
yonuna karşı ısrarla koruma altında tutmaktadır.
Cünde 20 bin parça üretim yapılacak
Çerkeş dünyoyı
DENtZPELEK
ÇANKIRI - Hey Tekstil, ihracata yönelik dör-
düncü konfeksiyon fabrikasını Çankın'nın
Çerkeş ilçesinde açtı. Türkiye'de örme konfek-
siyon ihracatında 25 milyon adetle birinci sıra-
da yer alan şirket, bu fabrikada Reebok, Esprit,
Benetton, Zara ve Tommy Hilfiger gibi devlere
günde 20 bin parça giyim eşyası
üretecek. Yaklaşık 5 milyon dolara
mal olan fabrikada Eylül 2005'e
kadar baskı ve nakış ünitelerinin
de eklenmesiyle toplam yatınm 15
milyon dolan bulacak. Üretim tesi-
sinin açüışında konuşan Hey Teks-
til Genel Müdürü ve Yönetim Ku-
rulu Üyesi Aynur Bektaş, "Ev ka-
dınlannuı evlerinde ürettigi nakış,Aynur Bektaş.
dantel gibi d emeklerini sanayide değeriendire-
rek yörede ek istihdam ve gelir yaratryoruz. Bu
konuda püot bölge olarak Van ve Çerkeş'i seç-
tik" dedi. Aynı zamanda Türkiye Giyim Sana-
yicileri Derneği'nin başkanlığını yapan Bektaş,
projenin gelişmesi için esnaf muafiyeti yasası-
mn değiştirilmesini talep etti.