Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 23 TEMMUZ 2005 CUMARTESİ
HABERLER
DevletBakanı Tüznten 'leyabancı sermayeyi, Avrasya Ekonomikİşbirliği veAB üyeliğini konuştuk
'Avrasyatrenikaçmadı'LEYLA TAVŞANOĞLU
Istanbul'daki Türk-Rus Karma
Ekonomik Komisyon (KEK) Toplan-
tısı sırasında Devlet Bakanı Kürşad
Tüzmen'le karşılaştık. Laf lafi açtı.
Ekonomiden, Avrasya Ekonomik Iş-
birliği girişiminden, Türkiye'nin
\ AB üyeliğine kadar kısa bir ufiık
* turu yaptık. Bu konuşmamızda
Türkiye'de yabancı sermayenin ro-
lü konusunda iki devlet bakanı Ab-
düllatif Şenerve Kürşad Tüzmen'in ay-
nı görüşleri kesinlilde paylaşmadıklan da-
ha da netlik kazandı.
- Ekonomi nasd gidiyor?
TÜZMEN - lyi gidiyor. Şu anda mak-
ro ekonomik dengeler yerli yerine otur-
muş durumda. Benim gördüğüm kada-
nyla bugün GSMH'mizin yüzde 55'i dış
ticaretten oluşuyor. Türkiye çok is-
tikrarlı bir ülke ve ekonominin
de iyi gittiği açık biçimde belli
olduğu için yabancı sermaye cid-
di birgehş yapmaya başladı. Ar-
tık Türkiye'de yabancı sermaye
tartışdıyor. Eskiden Türkiye'de yabancı
sermaye tartışılmazdı. 0 zaman yaban-
cı sermaye olmadığı için de olmayan bir
şey tartışılmaz. Şimdi yabancı sermaye
geliyor. Bu iyi midir, kötü müdür, tartış-
ması yapdıyor. Bu güzel bir şey, sağlık-
lı bir tartışma. Üstelik yabancı sermaye
istikrarsız ve ekonomisi iyi olmayan bir
ülkeye gidip yerleşmez. Dolayısıyla bu
göstergeler son derece sağlıklıdır. Her şe-
ye rağmen ekonomi iyiye gidiyor.
-Gördüğüm kadanyla SayınAbdüDa-
tif Şener yabancı sermayeyie ilgili bu gö-
ritşünüze katdmn'or. Geçenlenkdebu y^-
da biraçıklama yapnuşo. Buna ne diyor-
sunuz?
- Bunu kendisine sorarsınız. Benim
gördüğüm kadanyla kendi içinde tutar-
lı bir açıklama. Ama karşılaştınlan ülke-
ler bence yanlış. Arjantin'le Türkiye'yi
bire bir karşılaştırmak çok zordur.
BU SANCILAR YAŞANACAK'
- Ama haürlayuı ki Türkiye ve Arjan-
tin'de ekonomik krider nasü patlak ver-
mişti ve nedenleri neydL.
- Arjantin doğal kaynaklara dayalı bir
ekonomik modeli üstlenmiş bir ülke. Gü-
ney Amerika'da her erken kalkanın ihti-
lal yaptığı ülkelerle Türkiye gibi sadece
doğal kaynak değil insan kaynağına da
ağırhk veren birülkenin ekonomisini bi-
re bir karşılaştırmak zordur. Açıklama-
lan kendi mantığı içerisinde doğrudur.
Fakat ben şuna inanıyorum: Biz artık ya-
bancı sermaye açısından ciddi bir nok-
taya doğru gidiyoruz. Bunlar giriş san-
cılandır; yaşanacaktır. Önemli olan üre-
time, ihracata dönük sektörlere yabancı
sermayenin girişini sağlamaktır. Ben,
Türkiye bunu başanyla tamamlar, diye
düşünüyorum.
- Siz Türkiye-Rusva Karma Ekono-
mik Komisyonu (KEK) eşbaşkanlan ola-
rak Rusya Enerji ve Sanayi Bakanı Vik-
tor Hristenko'ylabiraraya geküniz. Hris-
tenko'nun sözterinden anladığun, iki ül-
ke ekonomikişbüüğinin hızla artnğL Si-
zin değeriendirmeniz nedir?
- Belki de Rusya ve Türkiye, tarihle-
rinin en güzel dönemini yaşıyorlar. 2004
Lozan Anlaşması'nın emperyalistlere karşı kazanılmış siyasi zafer olduğu belirtildi
^Türkîye'nm tapu senedf
istanbulHaber Servisi-SHP îstanbul tl Baş-
karu Beyzade Özkahraman, Lozan Antlaşma-
sı'nın hakkı çiğnenen, bağımsızlık ve hürriye-
ti elinden alınan Türk milletinin emperyalist-
lere karşı kazandığı askeri üstünlüğü tamam-
layan siyasi bir zafer olduğunu vurguladı.
Özkahraman yaptığı açıklamada Lozan Ba-
nş Antlaşmasf nın bütün dünyaya yeni Türk
devletinin hakhlığını kabul ettirdiğini ifade ede-
rek " Eski düşmanlanyla bütün davalannı Lo-
zan'da çözen Türk nüDetine arökdevTİmveyük-
selme yoDan açılmıştT dedi.
Îstanbul Barosu'ndan yapılan yazıh açıkla-
madada "Günümüzdeba-
• SHP îstanbul zırçvedışçevrelerin Lozan
îl Başkanı y
e r i n e
Sevr'in siyasal, yar-
^
B a
'
v e e
'
a ) n o ı m
'
i
düzeni-
ni geri getirme çabalanna
, karşm,Türld>«auııhuri-
Lozan Banş yeti'nin tapu senedi olan
Antlaşmasi'nın LozanAntlaşması'nuı son-
bütün dünyaya suzakadaryaşayacağrvur-
yeni Türk gulandı. Türk Parlamen-
devletinin
t e r l e r B i r l l ğ i G e n e l B a §
"
, , . . kanı Hasan Korkmazcan
najanıgını d a y a p t l ğ l a ç ı k l a m a d a
kabul ettırdığını "LozanAnaaşması'ıııvar
ifade ettı. eden iradenin, yüce Türk
milletinin özgürlük ve ba-
gım«a7hk iradesP' olduğunu belirtti.
Mustafa Kemal Derneği Genel Başkanı
Kamran Baran da yaptığı yazıh açıklamada,
"Geleceğimizin ve güvenüğunizin temeü olan
ve her biri ödenmesi, geri getirilnıesi belki bir
daha nıümkün obnayacak bedeflerin karşıh-
ğuıda ülkemiz ve yurttaşlanmız için kazatul-
mış, bağımstzbk belgemiz Lozan Anüaşması,
doğal ve evrensel haklarunızın ve bu haklarla
biıükte daima gelecek kuşaklara ait ulusal var-
hk vedeğerlerimizin korunmasmda yapdacak
en küçük hatanın, yüce miDetimize ve şanh ta-
rinimize yapılabilecek en büyük kötülük ve
ihanet olacağı asla unutulmamah, bu ilke her
zaman göz önünde bulundurulmabdır'* dedi.
şıyıa nazan
unulam
Lozan Antlaşmasi'nın 82. yıl dönümü yurt genelinde coşkulu törenlerle başladı. "Lo-
zan 2005" etkinliği kapsamında işçi Partisi üyeleri önceki gün Beyoğlu'nda yürüdüler.
Bağımsızlık coşkusu her yerde
tstanbulHaber Senisi-Türkiye Cumhuriyeti'nin
bağımsızlık belgesi olan Lozan Banş Antiaşma-
a'nın 82. yıldönümü Istanbul'da bir dizi etkinlikle
kutlanıyor.
Türk Gençliği'ne Hizmet Vakfı, bugün saat
10.00'da Maçka'daki Inönü Anıtı'naçelenkbıraka-
cak. 16.30'da İTÜ Maçka Sosyal Tesisleri'nde Or-
han Koloğhı ve gazetemiz yazan Ümit Zikü run
katılacağı bir panel gerçekleştirilecek. Ada Dostla-
n Derneği, bugün Heybeliada lnönü Evi'nde saat
15.00'te Adalı izcilerin de katılımıyla toplantı dü-
zenleyecek. CHP Îstanbul 11 Başkanhğı yann saat
15.00'te Akatlar Kültür Merkezi'nde "Yaşasın Lo-
zan, Yaşasın Tam Bagımsız Türkiye'' başlıklı bir pa-
nel düzenleyecek. Açılış konuşmasını CHP Genel
Başkanı DenizBaykal'ın yapacağı panele CHP Îs-
tanbul Milletvekilı Şükrü Elekdağ, îstanbul Baro-
su Başkanı Kazun Kolcuoğhı ve Prof. Dr. Nüüfer
Narh konuşmacı olarak katılacak. ÇYDD. yann sa-
at 11.00'de Taksim Atatürk Anıtı'na çelenk koya-
cak. ÇYDD Şile Şubesi'nin düzenlediği etkinlik
kapsamında yann saat 13.00'te Halk Eğitim Mer-
kezi'nde Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğ-
retim Üyesi Prof. Dr. Anıl Çeçen, bir konferans ve-
recek. Basınkent-4 Sitesi Çevre Koruma ve Güzel-
leştirme Derneği'nin de saat 11 .OO'de site lokalin-
de gerçekleştireceği panele Îstanbul Barosu Başka-
nı Kazun Kolcuoğhı katılacak. SHP Îstanbul II Ör-
gütü ise yann saat 11.00'da Maçka Parkı'ndaki lnö-
nü Heykeli'ne çelenk bırakacak.
yılında 11 müyardolarhk ticaret hacrni-
ni gerçekleştirdiler. 2005 'te de yaklaşık
16 milyar dolarlık bir dış ticaret hacmi-
ne ulaşacağımızı düşünüyorum. Bana
göre bu hızla devam edersek 2008'e ka-
dar da 25 milyar dolan rahathkla yaka-
lanz. Rusya artık Türkiye için ihraca-
tında beşinci, ithalatında ikinci sıradaki
ülke haline gelmeye başladı. Bunlan sağ-
hklı gelişmeler olarak görüyorum. Ku-
zey-güney ekseninde imparatorluk, dev-
let olma bilincine sahip, yüzyıllardır ya-
şamış, böylesine köklü iki ülke daha yok-
tur.
AVRASYA ÖNEMLİ
- Türk-Rus Iş Konseyi'nin Avrasya
Ekonomik İşbirliği projesini nasü değer-
lendiriyorsunuz?
- Bu çahşma çokyerindedir. Çünkü Av-
rasya ülkeleri bizim için son derece
önemli. Bu ülkelerle ortak paydalanmız
çok fazla. Bu ortak paydalan dış ticaret,
ekonomi alanlanna yansıttığımız zaman
son derece güzel sonuçlan beraberce
nasıl alabileceğimizi gördük. Biz
orada çok zor olmasına rağmen cid-
di de bir açılım yaptık. Yedi farklı
ülke, yedi farklı gürnrükkapısı, ye-
di farîdı mevzuattan geçen bir tre-
ni, yani Ipek Yolu Fuar Treni'ni 23
Nisan'da ilk kez hareket ettirdik.
Tren 10 bin km. yolu kat etti. Turu-
nu başanyla tamamladı. Gidişi 600
bin kişinin 38 günde izledıği bir fu-
ar oldu. Bu güzergâh çok önemli-
dir. Önemli bir alteraatif taşımacı-
lık sistemini de dünyanın gözleri
önüne sermiştir. Türkiye için, "Tre-
nikaçırdr diyenlere cevabım, "Tren
Almarı'nın göbeğine kadar gitti.
Tren burada. biz deburada>ız"olu-
yor. Tren filan kaçmış değil. Ama
Türkiye'nin ekonomik öncelikleri
o kadar farklıydı ki... Kendi içimiz-
deki sorunlarla boğuşmaktan çev-
remizdeki bu ortak değerleri pay-
laştığımız ülkelere ulaşma fırsatımız
yeterince olamamıştı.
BİR AŞK HİKÂYESİ
-AB'ninTürkiyıe'ye karşı 17Ara-
hk'tan sonraki mesafeU tavnnı nasü
karşıhyorsunuz?
- Bu 1960'lardan beri devam eden
bir aşk hikâyesi. O zamanlar gelin
bizim için çok cazip, genç, güzeldi.
Biz onunla fakir, ama yakışıklı, ai-
lesi kalabalık bir delikanlı olarak
evlilik yapmak istiyorduk. Yülar-
ca onunla cilveleştik.
- Geün şimdi yaşlandı mı?
- Yaşlanması bir tarafa, gelinin
babası hâlâ, "Bu oğlan fakir. Ailesi
de çok kalabalık. Biz bunlan e\erir-
sek iş nereye vanr?" diyor. Ben bu
tartışmalan yıllarca yaşadığım için
çok rahatım. AB konusunda hiçbir
tereddüdüm yok. Bakmayın bugün
muhalefetinahkâmkesmesine... Ik-
tidardaykenherkes dörtkolla AB'ye
sanlıyor.
Ben şuna inanıyorum ki sonunda
AB'nin kendisı bizi almak isteyecek.
Bir kere AB nüfusu yaşlandı. Biz,
"Bu ilişkinin admı koyahm, arük
Ashnda gelinibu haliylealmak filan
da istemhoruz. Buitişlti40>ıldır sü-
rüvOT.Artıketegüneredolınavalıın"
dedik. Nişanı kestik. Nişan tamam
da, evlilik tarihi hâlâ belli değil.
CHP ÎSTANBUL MİLLBVEKİLİ KUMKUMOĞLU:
AKP, dar gelirliye çifte
standart uyguluyor
TARKANTEMUR
CHP îstanbul Millervekili AH Kemal
Kumkumoğlu, AKP iktidannm kaçak ya-
pılaşma ile mücadele adı altında dar gelir-
li yurttaşlara yönelik "çifte standart" uygu-
ladığım sa\Tindu.
Kumkumoğlu, "Ankara'da gecekondu
sahiplerine 80'er metrekareük
daire verüeceği ve daireler hak
sahiplerinetesfim edflinceve ka-
dar ayda 200 YTL kira >ardı-
mı yapüacağına dair düzenle-
me yaphrken, Pendik'te gece
baskınlan0eyurttaşlar evsizbı-
rakıhyor'' dedi. CHP îstanbul
Milletvekili Kumkumoğlu,
AKP'nin kaçak yapılaşma ile
mücadele politikaîanm eleş-
tirdi. Belediyenin gece baskın-
lan ile kaçak dahiolsayurttaş- ~~ ~~
lann evlerinin yıkıhnasının kabul edilemez
olduğunu söyleyen Kumkumoğlu, "Mağ-
durhetierin bir an önce giderümesi hepi-
mizin ortak talebi, yetküikrin ise kaçuiü-
mazgörevidir. " dedi. Gecekondu sakrrüe-
JT'umkumoğlu, "An-
J \ kara 'da gecekon-
du sahiplerine evvefd-
rayardtmya-
pıhrken Pen-
aWteyurttaş-
lar gece bas-
kınıyla evsiz
bırakılıyor"
diyekonuştu.
rinin evlerinin yıkılacağına ilişkin ilk teb-
ligatı aldığı günden itibaren çözüm arayı-
şma girdiğini anlatan Kumkumoğlu, şun-
lan söyledi: "2 a\ıaşkm süreden bugüne de-
ğin büyükşehir belediyesine değişik öneri-
lertaşnmşlanhr. Son olarak sözkonusuala-
nın bir bölümünün kendilerine saülmasnn,
kendüerininyapüracağı yenikonuüann be-
ledhenin uygun göreceği pro-
je çerçevesinde kendikri tara-
findan yapıhnasmıtalep etmiş-
lerdir. Bu talep karşısmda be-
ledi\%yaenkaz paranızıahp gi-
dersiniz,ya da enkaz bedemıi-
zipeşinatolaraksa\ıp geri ka-
lan 20 mDyan aşkm para için
borçbnarakatacağmız60 met-
rekareük daireleri kabul eder-
siniz yanıtmı aümşlardu"."
Dargelirli yurttaşlann bü-
tün iyi niyetli girişimlerine
rağmen evsiz bırakıldığını söyleyen Kum-
kumoğlu, Ankara'da gecekondusu yıkılan
ev sahiplerine tanınan olanaklann Pen-
dik'teki yurttaşlara da tanınmasırun gerek-
li olduğunu altını çizdi.
KAÜTESİZ CEP TELEFONU ÇABUK BOZULUYOR
TÜKODER: Tüketici
mağdur ediliyor
B
SİBEL BAHÇETEPE / SEDA AKDOĞAN
Cep telefonlannda oluşan anzalar nede-
niyle çok sayıda şikâyet aldıklannı belirten
Tüketiciyi Koruma Derneği (TÜKODER)
Başkanı FîrdevsKoroğJu,Türkiye'de tüketi-
cinin bu konuda mağdur edildiğini belirtti.
Yurtdışında, bozulan cep telefonlan konu-
sunda farkh bir uygulama oldu-
ğunu ifade eden Koroğlu, "Av-
rupa'da anzah cep telefonunu-
zu iade ediyor. bunun karşıh-
ğmdaparanızıahyorsunuz. Ser-
vislerde bu cep telefonlan yeni-
knereknumaralan değiştiriliyor
ve yeniden piyasaya sürühıyor"
dedi. Bu uygulamanın ülke eko-
nomisine de olumlu katkılan
olduğunu belirten Koroğlu,
"Türidje'de cep telefonlannın,
ahndıktansonrala}1ıksüreiçe- * * " " " — -
risinde bir anza sonucundaparaiadesialma
hakkı buhınuyor" diye konuşru. Yurttaşla-
nn haklanm aramak için başvuracaklan kay-
makamlıklarda bulunan "hakem heyetle-
ri*nin yetkin kişilerden oluşmadığını belir-
oğaziçi Üniversi-
tesıOğretmüyesı
Prof.SeiimŞeker, cep
telefonu ahr-
ken'CE'işa-
retinin olup
olmadığına
dikkatedüme-
si gerektiğini
söyledi
ten Koroğlu, insanlann cep telefonlannı ta-
mir ettirmeye zorlandığuu dile getirdi. Bu
konuya yasada da değinildiğini söyleyen
Koroğlu, tüketicilerin bu konuda dahabilınç-
li olrnalannı istedi.
BÜ Elektrik Elektronik Mühendisliği Bö-
lümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Seüm Şeker
ise uluslararası standartlara uygun olarak
üretilmeyen kalitesiz cep tele-
fonlannm çabuk bozulduğu-
na dikkat çekti. Şeker, cep te-
lefonu alırken standartlara uy-
gun olarak üretilip üretilme-
diğine dikkat etmemiz gerek-
tiğinin altım çizerek "Cep te-
kforüannmarkasmda'CE'ya-
zısı ohnahdır. Bu 'A\-rupa star-
dartlanna uygun olarak üretil-
miştir' anlamına gettr. Bu iba-
re bütün cep telefonlannda ol-
~~~~~~~~~' mahdır" dedi.
Telefon pazarlama şirketlerinin yetkilile-
ri ise yurtdışından gelen kaçak mallan sa-
tanlann ve alanlann suçlu olduğunu ifade ede-
rek "Cep telefonu alırken garanti belgesi olan
cep telefonlan tercih edümeHdir" dedi.
CUMARTESİ
YAZILARI
ATAOL BEHRAMOĞLU
Lozan 2005...
Lozan Banş Antlaşmasi'nın 82. yılına ilginç ve
farklı bir ortamda giriyoruz.
Lozan Antlaşması Türkiye Cumhuriyeti yurtlaş-
lannın büyük çoğunluğu için Türkiye Cumhuri-
yeti'nin kendisi kadar doğal birolguydu.
Tartışılan sadece ve genellikle de "sağc/"lann
tartışma alanına getirdiği Musul konusuydu.
Bugün gelinen noktada, bu başlıca tartışma ko-
nusunun, bir buzdağının görünen ucu olduğu an-
laşılıyor.
Günümüzde açıkça ya da üstü örtülü olarak
Lozan Banş Antlaşmasi'nın tartışılmayan hiçbir
maddesi yok gibi...
Dikkatli bir bakış, tartışılan şeyin, Banş Antlaş-
masi'nın kendisinden daha çok Türkiye Cumhu-
riyeti'nin varlığı, "meşruiyeti" olduğunu kolayca
aynmsayacaktır.
"Musul" konusu tartışma alanının çoktan dı-
şına çıkmış gibidir.
Bugün Amerika Birleşik Devletleri'nin denet-
lediği bu Kürt bölgesindeki eski Osmanlı Vilaye-
ti'nin, kurtuluş savaşımızın süreçlerinde "ulusal
ant" kapsamında olması, tarihe ilişkin bir bilgi ol-
maktan öte anlam taşımıyor.
Belki bir de, yine bugün gelinen noktada, bu
konuya ilişkin olarak da Mustafa Kemal'in uzak
görüşlülüğünden söz edilebilir...
"Lozan" adlı belgesel oyunuma çalıştığım sı-
radaTBMM'nin o tarihteki oturumlannın tutanak-
lannı okurken Mustafa Kemal'in çıkışlan bende
bir ölçüde de olsa hayal kınklığı yaratmıştı...
Musul'un askeri bir eylemle alınması gerekti-
ğinin Meclis'teki ateşli savunuculanna karşı çı-
karken, Ulusal Kurtuluş Savaşı önderinin üslu-
bu, alışık olmadığımız ölçüde temkinli ve dene-
bilirse eğer kaygılı ve ikircimliydi..
Bu üslubu yadırgamıştım.
Bugün, emperyalizmle savaşan komutanın,
savaş alanında kazanılan başanlardan sonraki
süreçlerde de nasıl bir ateşten gömlek içinde ol-
duğunu daha iyi aynmsıyorum...
Bir yanda emperyalizm, bir yanda her türden
serüvenciler, bilinçsizler, fırsatçılar ya da düpe-
düz hainler..
Tıpkı bugün de olduğu gibi...
• • •
Batı'nın Sevres'i gündeme getirmek istediği yıl-
lardır yazılıp söyleniyor...
Lozan tıpkı Türkiye Cumhuriyeti'nin kendisi
gibi öylesine tartışılmaz ve doğaldı ki Sevres
korkusu kimilerimize biraz da belki "paranoya"
gibi görünebiliyordu.
Bugün ise apaçık bir gerçeklik olarak karşımız-
da duruyor.
Anadolu'daki Eımeni kıyımına ilişkin savlann,
Türkiye'nin Kürt kökenli halkına ilişkin demok-
ratik istemlerin, Batı'dan geldiği biçimleriyle, ma-
sum ve sadece demokrasinin genişletilmesiyle
ilgili eleştiriler ve istekler olduğunu bugün hiçbir
sağduyulu, az çok bilinçli TC yurttaşı kabul edip
içine sindiremez.
Tartışılan şey en temelde, tıpkı ilk dünya sa-
vaşı ve sonrasındaki Türkiye Kurtuluş Savaşı sü-
reçlerinde olduğu gibi, Türklerin varlığı, kimliği
ve bugün de Türkiye Cumhuriyeti'nin variığını,
özünü oluşturan temel ilkelerdir...
Bunlan tartışma alanına getiren emperyalist
çevrelerin bugün sahip olduklan güç ve etkinin
kaynağını, Türkiye'deki demokrasinin eksik ve
kusurlanndan çok daha fazla, cumhuriyetin en
temel değerierinin karşısındaki bir siyasal erk ve
kimliksiz, kişiliksiz, omurgasız bir "ayd/n"toplu-
luğu oluşturuyor.
Bu sonuncular, yurt ve halk sevgisinden yok-
sun tutumlanyla, "şoven" çevreleregüç kazan-
dırarak, ülkede demokrasinin genişletilmesine kat-
kıdan çok, demokrasi karşıtı eğilimlerin güçlen-
mesine hizmet ediyoriar...
• • •
Lozan Banş Antlaşmasi'nın 82. yıldönümün-
de ülkemizden, aralanndatoplumumuzun önde
gelen kişilerinin de bulunduğu 200 aydın, top-
lantılar yapmak ve açıklamalarda bulunmak üze-
re Isviçre'nin Lozan kentinde olacaklar.
Gazete haberierinden, aynı gün "Kürt"lerin de
Lozan'da bir gösteri yapacaklannı öğreniyoruz...
Türi<iye'den Lozan'a giden aydınlann yapa-
caklan toplantılarda ve açıklamalarda Kürt kar-
şıtı bir söylemin yer alması herhalde söz konu-
su olmayacak.
Buna karşıhk sözü edilen Kürt gösterisi, çok
belli ki, Türkiye Cumhuriyeti ve Türk karşıtı söy-
lemlerle donanacak.
Bu gösteride hiç kuşkusuz, "soykınm" savı-
nın savunuculan ve onlann yanı sıra (yine gaze-
te haberierinden bugünlerde Selanik'te açılaca-
ğını öğrendiğimiz) "Pontus soykınm anıtı"n\n
yandaşlan da, Türkiye ve Türk düşmanı "Batılı"
yandaşlanyla biıiikte yer alacak...
Oysa bütün bu coğrafyada Türk, Kürt, Erme-
ni, Rum vb. bütün halklann kardeşliğinin güven-
cesi, Lozan'da ulaşılan uzlaşmanın yıkılması de-
ğil korunup güçlendirilmesidir.
Ve Türkiye bu uzlaşmaya, birilerinin bağışı ola-
rak değil, kendi gücüyle, özgüveniyle ulaşmış-
tı...
Not: Okurianmdan özür dileyerek yazılanma
kısa bir süre ara veriyorum.
Bıçakla burnunu ve karnını kesti
• KONYA (AA) - Konya'da bir kişi, birlikte
yaşadığı kadını, burnunu ve karruru keserek
ağır yaraladı. Sevda A. (19), imam nikâhıyla
birlikte yaşadığı H.B'ye (31), annesiyle
birlikte lzmir'e gitmeİc istediğini söyledi.
Sevda A, gitmesine izin vermeyen H.B. ile
tartıştı. H.B, tartışmanın kavgaya dönüşmesi
üzerine, eline geçirdiği bıçakla Sevda A'nın
burnu, karnı ve vücudunun değişik yerlerini
kesti. Hastaneye kaldınlan kadırun burnu 5
saat süren ameliyatla yerine dikildi. H.B.
tutuklanarak cezaevüıe gönderildi.