Katalog

18 TEMMUZ 2005 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA 17 Okafa Recep Tayyip Erdoğan'ın, ERDEMlR'i "pislik içinde, rezillik" diye nitelemesi kimseyi şaşırtmamalı... Turgut Özal ve kadrosu da böyleydi. O yıllarda Çalışma Bakanlığı'nda sorumluluk verilen üst düzey bir bürokrat, kamu iktisadi teşebbüslerini "kambur", o kuruluşlarda çalışan işçi ve memuriarı da "sülük" diye tanımlardı... Emeği aşağılayan, kamusal olandan iğrenen bir kafa yapısıdır o. Değişmez. Mutluluk Bilincini sorumluluğuyla harmanlayarak yorulmadan üreten değerli yazar Metin Aydoğan, "2005: Türkiye'nin Geldiği Yer" adlı son kitabını Atatürk'ün şu sözüyle bitirmiş: "Bir milletin yüzü gülüyorsa o millet mutludur. Bir ülkede yüzü gülmeyen insanlar çoğunlukta ise o ülkenin yöneticilerini değiştirmek gerekli olmuş demektir." IŞIK KANSU [email protected] Gevaş'ın koyunları ve benzerliklerYazar Aydoğan Yavaşlı, öğret- menliğe Sıvas'ın Göhertaş köyünde başlamış. "Köyün en mukallit ada- m/"diyetanımladığı Ismail Bayram, nam-ı diğer Seyrekbasan, Yavaş- lı'ya kol-kanat germiş, evladı gibi se- vip korumuş. Bir keresinde onunla oturmuş, koyunlarla keçilerin arasın- daki davranış farklılıklannı konuşur- ken "Bak Hoca" demiş Ismail Bay- ram, "Koyunlaraptal olurlar. Içlerin- den bir tanesi şu yardan aşağı atla- sın, hepsi ardından gider, teiefolur. Keçiler öyle değildir, kurnazdır on- lar. Bir tanesidüşüp gitse, ötekilerdu- rur, geri dönerler". Bertrand Russel'ın İktidar" adlı ki- tabında "Birçok kimseye siyasetzor gelir ve bu yüzden bu kimseler, bir ön- derin ardı sıra gitmenin kendileri için daha hayırlı olacağını düşünüher. Bu- nu, tıpkı köpeklerin sahiplerine bağ- lanışı gibi, içgüdüsel bir yoldan, bi- linçsiz olarak yaparlar" dediğinin al- tını da çizen Yavaşlı, Gevaş'ta bir ko- yunun ardından giden tüm sürünün topluca uçuruma düşmesini de anım- satıp ekliyor: "Hanımlarbeyter, kendimize gele- lim ve açıkyüreklilikle itirafedelim ki, Türk ulusu, bilinçli olarak eğitimsiz, besinsiz, küttürsüzbırakılmış, bireyol- masının önüne geçilerekzavallı birer kul haline sokulmuşlardır. Çünküan- cakbu şekilde sömürülebiliher, bu şe- kilde oylan alınabilir ve saltanat de- vam ettirilebilir. Peki ama bu saltanat hiç bitmeye- cek mi? Bitecek! Ne zaman ki Gevaş 'ın ko- yunlarından bir farkımız olacak, an- cako zaman!.. O yüzden erken seçim gereklidir iş- te: fnsan mı olduk, yoksa hâlâ Ge- vaş'ın koyunlan mıyız? Bunu anla- makiçin..." Yavaşlı, çok doğru söylüyor. Ko- yun değil, keçi olmanın zamanıdır... Mahvetmişler, rezil etmişler.. Recep Tayyip Erdoğan ile "Kemal abi"s\ Kemal Unakrtan'ın Istanbul'daki evlerinin "ruhsatsız", yani "kaçak" olduğunu Mısır'daki sağır sultanın beşinci göbekten torunlan bile duymuştur. Recep Tayyip Erdoğan'ın kaçak evi -hem de kendisi Istanbul Belediye Başkanı iken- Üsküdar Emniyet Mahallesi'ndedir. Kemal Unakıtan'ın oğlu için evinin bahçesine yaptırdığı "kaçak villa" da Küçük Çamlıca'dadır. Bunu bile bile Recep Tayyip Erdoğan "Buradan" der, "Vali'ye" der, "Belediye Başkanı'na" der, "Söylüyorum" der, "Açık ve net konuşuyorum" der, "Şu Istanbul'a" der, "Asla kaçak bir dam diktirmeyin" der, "Şehri katledemezsiniz" der. Hatta, "Istanbul'u mahvetmişler" der, "Rezil etmişler" der... Hiç merak etmesinler. Halk, mahvedilişi ve rezil rüsva oluşu yakından izliyor, çok yakından... ÇALIŞANLARIN SORULARI/SORUNLARI YILMAZŞİPAL 2535 Temmuz 2005: T.C. Emekli Sandığı Ayhklarmm Alt Sınırı 5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Yasası ek madde 14 ile, T.C. Emekli Sandığı'nca ödenecek aylıklann alt sının (en az aylık) belirlenmiştir. Bu maddeye göre, "bağlanacak emekli, adi malullük ve va- zife maluMğü aybklannın alt sının" 657 sayılı Devlet Memur- lan Yasası'nın 43. maddesindeki Aylık Gösterge Tablosu'nun "14'üncü derecesinin 2'nci kademesi üzerinden 30 fiili hizmet yıh için hesaplanacak emekli a> lığıdır". 2005 Mali Yıh Bütçe Yasası'nda, 1 Temmuz - 31 Aralık 2005 dönemi için, genel katsayı 41.600, taban aylık katsayısı da 50.750 olarak saptanmıştır. Gösterge tablosunun 12. dere- ce 2. kademeye karşılığı 520 gösterge sayısıdır. 30 hizmet yıh karşıhğı bağlanan emekli aylığı oranı ise % 80'dir. 1 Temmuz-31 Aralık 2005 T.C. Emekli Ayhk Birimleri Genel Aylık Ek.Göst.Aylık İCıdem Aylık Taban Aylık %40OzelTazmin. Gösterge ve Katsayı Gösterge 520 0 500 1.000 9.500 T.C. Emekli Sandığı Alt Aylığı Katsayı 41.600 41.600 41.600 520.750 41.600 Sandığı Alt Sınır Aylığı Ayhp Esas(YTL) 20.85 0 20.05 486 152.38 679.28 %80 Aylık lYTL) 17.31 0.00 16.64 416.60 126.46 577.01 T. C. Emekli Sandığf nın 41. maddesine göre: "Emekli, adi maluDük ve vazife malullüğü ayhklan", göster- ge sayılan ile "her yü Bütçe Kanunu'nda tespit edilen katsayı De çarpılması sonunda bulunacak tutann fiili ve itibari hizmet toplamı 25 yıl olanlara % 75'i, 25 yıldan az olanlara her tam yıl için % 1 eksiği, fazla olanlara da her tam yıl için % 1 fazlası üze- rinden bağlanır. Fiili ve itibari hizmet toplamındaki ay kesirle- ri tam ay sayıhr. Yü kesirierinin her ayı için emekli ayhğı bağ- lanmasına esas ayhk tutannın % l'inin 12'de l'i emekli ayhğı- na aynca eklenir". Temmuz 2005 T.C. Emekli Sandığı Aylıklan (4. Derece 1. Kademe) 1) Genel İdare Hizmetleri: Memur 2) Sağhk Hizmetleri: Ebe, Hemşire 3) Emniyet Hizmetleri: Komiser, Polis Memuru 4) Din Hizmetleri: İmam, Hatip, Vaiz 5) Teknik Hizmetler: Tekniker, Teknisyen (İlkokul - Ortaokul - Lise) Hizmet 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 30 Avlık % 61.00 % 62.00 % 63.00 % 64.00 % 65.00 % 66.00 % 67.00 % 68.00 % 69.00 % 70.00 % 71.00 % 72.00 % 73.00 % 74.00 % 75.00 % 76.00 % 80.00 i (1) Alt Sınır Aylığı farkı Yaşhhk 459,38 467.43 475.49 483.57 491.67 499.78 507.91 516.06 532.40 540.81 540.60 548.81 557.04 565.29 573.55 581.20 611.79 (1) 117.63 109.58 101.52 93.44 85.34 77.23 69.10 60.95 52.79 44.61 36.41 28.20 19.97 11.72 3.46 0.00 0.00 olarak eklenen. Toplam 577.01 577.01 577.01 577.01 577.01 577.01 577.01 577.01 577.01 577.01 577.01 577.01 577.01 577.01 577.01 581.20 611.79 Sayılann yorum gerektirmeyen anlatımından, 20 (yirmi) yıl fazla çalışıp, 30 yılda emekli olan bir iştirakçinin, 20 yıh kar- şıhğının ayda 34.78 YTL (otuz dört milyon 780 bin TL) oldu- ğu anlaşılmaktadır. Aynca bu sayılar. "Benden çok daha az ça- hşro emekli olanlaria, neden aym ayhğı ahyorum?" sorusunun da yanıtıdır. Hukuk anlayışı Yasanın adi aşure gibi: "özelleştirme Uygulamalannın Dü- zenlenmesine ve Bazı Kanun ve Ka- nun Hükmünde Kararnamelerde De- ğişiklik Yapılmasına Dair Kanunda ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılma- sı Hakkında Kanun." Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası ile Şehir Plancılan Odası yöne- ticileri yasanın 13. maddesini açıp bak- mışlar, aşurede neler olduğunu açık- ça görmüşler: "Madde, özelleştirme kapsam ve programına alınan kıyı, sahil şeridi ve dolgu alanlannda organize turiarile se- yahat eden kişilerin taşındığı yolcu gemilerinin bağlandığı kruvaziyer ve yat limanlannda anayasanın 43. mad- desine aykın olarak turizm amaçlı alış- veriş merkezleri ve konaklama ünite- leri yapımını mümkün kılıyor. Bu hü- küm ile anayasa ile güvence altına alı- nan kıyılar, sahil şeritleri ve dolgu alan- lannın kamu önceliği, kıyılardan her- kesin eşit ve özgür olarak ortaklaşaya- rahanması, toplum yaranna kullanıl- ması, kamu malı olması nitelikleri en- gelleniyor, yok ediliyor. Sınırlı ve ge- lecekkuşaklara bırakılması gereken kı- yılar ve kıyı şeritleri yağmalanmaya açılıyor, doğal servet niteliğinden me- ta haline dönüştürülüyor." Yasa maddesinin mahareti bu kadar- la da kalmıyor... Madde, her iki mes- lek odası tarafından açılan dava sonu- cu Danıştay 6. Dairesi'nin 5 Ekim 2004 günlü ve 2004/3060 Esas No'lu kara- n ile yürüriüğünün durdurulmasınaoy- biriiği ile karar verilen "Kıyı Kanunu- nun Uygulanmasına Dair Yönetme- likte Değişiklik Yapılması Hakkında Yönetmelik" ile aynı hükümleri içeri- yor. Mahkemece hukuka aykın bulunan yönetmeliği tutup yasa yapmak da ancak AKP iktidanna yakışır... KTM KİME DUM DUMA BEHÎÇAK behicakta yahoo.com.tr HARBÎ SEMİH POROY semihporoyoyahoo.com OTOBÜSTEKİLER KEMAL URGENÇ //ifV' pelc P T]uh'cerem i-ery şu t's/a/Yi mocteif tâe / okozk ılmlı Vafl ^ 1 kflUlzlAt k_urgenc(ayahoo.com TARİHTE BUGÜN MÜMTAZAMKAN 18 Temmus tmoic.mumtaz-arihan.cotn QUISLIN6' n VEYA HA/'Nf. İ887 'oe Bueütj, üijees/ uoeveç'/' AIMAA/Mİ&I SA7*H VIOKUN QUtSUN6 (KUİZLİNG') DOĞMUŞTU. AStOEIZİ OOJL VJ. İ9Z3'PA uoeyeç'e OÖNCN QU<SUN6"IU nfrLE&'e VE NASYOAJ/V- SOSYALİZME HAYG4AİU6I ÇOZ- AeTMŞTT. AU>Ğt İLHAML4 NASJONAL SAMUHG(üujSAL Si/et.ifç)AD_ Cf PA&r/Y/ tUj/U>O. Sü PAJB.T/ft4tUAMG\r7VC>4TGK £AAIPALYe BİLE (O4ZAHAMAO/. AMA, ÇUlSlMG; UA ' MO/fîl/eÇ'/ /f£AL / YiP Ö/£/gPİ GALOEN SOUGA OA, (OtZLA p G£Çrr. SAVAŞ SOHUAJOA ÖLÜM C£- ZAŞ/A/A ÇA/epnerLAfif GUISUNG'İU AD/.UZON1 Süee "h(AiN "AA/LAA^ffi/OA tCULCAfi/fLO/ KÜÇÜKÇEKMECE 1. AİLE MAHKEMESt'NDEN OSMAN BEYHATUN'A İLANEN TEBLİGAT Esas No: 2004'615 Karar No: 2005 829 Mahkememızın 16.06.2005 tanhlı karan ile Malatya ıli, Kale üçesi, Uyamk Mh. c: 64, h: 17'de nüfusa kayıtlı Abdülkerim ve Ayşe- han'dan 10.10 1960 d.lu Osman Beyhatun ile aynı yer nüfusuna kayıtlı eşi Mehmet ve Vasfiye'den 11.04.1961 d.lu Kıymet Beyha- tun'un; aile birliğinin temelinden sarsılması nedeni ile boşanmalanna ve taraflann müşterek çocuklan 20.06.1997 d.lu Aleyna Beyha- tun'un velayetinin anneye verilmesine karar verilmiştir. Küçûk ile baba arasında şahsi ilişki kurulmasına yer olmadığına, harç yargıla- ma gıderi ve avukatlık ücretinin davalıdan alınmasına, Daha önce duruşma gününü bıldirir açıklamalı dava dilekçesi ile davalıya ila- nen teblığ edılmiş olduğundan bu ilanın yayımlanmasından ıtibaren 15 gün sonra gerekçelı karar davalı Osman Beyhatun'a tebliğ edilmiş sayılacağı ve bunu takıp eden 15 gün içerisinde karan temyiz edebileceği aksi halde boşanma karanrun kesinleşeceğı davalı Osman Beyhatun"a ılanen tebliğ olunur. Basın: 33665 SAGNAK NİLGÜN CERRAHOĞLU Londpa'dan Sonna Kuşadası../ ROMA - Londra'dan sonra, diken üstündeki Italya ve Danimarka'da "saldınlar" bekleniyordu... Ama 7/7'nin ar- kasından ilk bomba, ne yazık ki hiç beklenmedik biryer- de, Türkiye'de patladı. Kuşadası'nı Londra hattna bağlayan somut veri ol- masa da Avrupa basını, kurbanlan arasında Ingilizlerin de bulunduğu eylemi "Londra" ile irtibattandırdı... 'Türkiye Avrupa'ya girdi mi ki?' Kalyan gazeteleri haberi manşetten verdiler. TVIer, "Kuşadası'ndakibombayı", ilk haber olarak geçti. Irak'ta 100 kişinin yaşamına mal olan "kamikaze operasyonu- nu" dahi gölgede bıraktı "Kuşadası"... Eylemin Londra'daki gibi bir "intihar bombacısı" ta- rafından gerçekleştirilmişolması ve alışılanın aksine hiç- birgrup tarafından üstlenilmemesi olayı klasik PKK sal- dınlannın çok ötesine taşıdı. Solda "Unıta" gazetesi ilk sayfada şöyle bir karikatür kullanmış mesela: Bir Italyan alesınde, baba-kızTV sey- rediyor. "Türkiye'de kamikaze saldınsı!" haberi üzerine küçük kız babaya soruyor. "Türkiye Avrupa 'ya girdi mi ki?" Ortalama Kalyanın kafasındaki şablon bu çünkü: "Ka- mikazeeylemleriyalntzAvrupaveBatı'yakarşıdırveyal- nız Avrupa ve Batı'yı hedefalır!" Karikatürün anlamı bu durumda şöyle oluyor "Türki- ye Avrupa'da mı ki, kamikaze eytem/erine sahne oluyor?" Aralannda intihar eylemlerinin de bulunduğu sayısız terör olayı bu arada unutulmuş... 2003 Kasım'ında Is- tanbul'daki -sinagog, HSBC Bankası, Ingilız Konsolos- luğu- bombalan kayda hiç girmemişler... Avrupa, 11 Ey- lül'den sonra saati -daha önceki yazılanmda vurguladı- ğım gibi- Madrid'le (2004) açıyor. Beş kişinin yaşamını alan Kuşadası'ndaki bomba bu yüzden şimdi şıppadanak "Londra kuşağına" yerleştiri- liyor. 'Avrupa rüyasına karşı intihar bombası!' "La Stampa" iki tam sayfa ayırdığı habere "Lond- ra'dan sonra Kuşadası..." sözleriyle giriyor ve "Avrupa rüyasına karşı intihar bombası" başlığını kullanıyor Ga- zetenin Brüksel muhabiri Enrico Singer, "Brûksel'de çok kişinin Kuşadası ile Londra arasında güçlü bağlantı kur- duğunu" iddia ediyor ve "terönstlerin (Hangi teröhstler? Kim bunlar? 6e/// değil.) ölüm mesajıyla Türkiye'nin AB üyeliğine yönelik bir uyan gönderdiklerini" vurguluyor. "La Stampa "ya göre bir yandan bu, "Islami değene- ri Avrupa yoluyla bağdaştırmaya çalışan Erdoğan'a", biryandan AB'yeyapılmış "ç/ftyön/ü"biruyanymış. Er- doğan'ayapılan uyan: "Türkiye'yi Islamcı yoldan çıkart- ma!" imiş... AB'ye uyan da, "/ç savaş ortamında yaşa- yan bir ülkeninAB'yehazjrolmadığını°kar\\Üan\aksT\\ş... BaikseTe uyan, hem Türkiye'nin üyeliğini destekleyen "yandaşlara", hem bu üyeliğe karşı olan "muhaliflere" yönelikmiş. Ama gerek "muhalifler", gerekse de "yan- daşlar" arasındakı dalgalanma ve gel-gitler henüz du- rulmadığı ve netleşmediğinden "mesaj" teröristlerin bek- lentilerinın aksine sonuç doğurabilir ve farklı btçimlerde okunabilirmiş. "AB teröruzmam GMjs deVnes' nitekim "ihtiyathymşl"... Reyting getiren şablon bu Niye? Terör "artık Çnihayet?') ortak düşman" olmuş- muş. Saldınlar, AB üyelerini bölmek" yerine, tersine "birieştirebilir"m\şl Good moming! Gutentag! Bonjour! Bongiomo! Günaydın!.. Yazıda belli değil ama anlıyoruz ki bunlan uzman Gijs de Vries söylüyor... Devam edelim: "Ingiltere ve Ispanyagibi iki büyük Av- rupa ülkesi terör bombalanna hedef olduğundan beri Türkiye'nin istisna olamayacağı... A vrupa'nın mutiu ada- cıkolarakyaşayamayacağı... Türkiye'ye 'hayır 1 denirse, 'ortak düşman' Islamcılann oyununa gelinebileceği"... anlasılmışmış... özet sonuçta şu: "Teröhstler, Türkiye'nin AB hedefı- ni kamikazelene sabote etmeyi planlarken, tersine Tür- kiye'nin elini güçlendirmiş olabiliriermiş!" "La Stampa" bunu söylüyor. Bunu söylemek için bin dereden su ge- tiriyor. Ve senaryolann hepsi, kimin yapbğı belli olmayan bir eytem için yazılıyor. Medya-ne yazık ki-artık bu: Doğru yadayanlış... Her- kes "reyting getiren şablona" prim veriyor. önemli olan "gerçek" değil. önemli olan "a/gı". "Kuşadası eylemi" Çizme ve muhtemelen çok Avrupa ülkesinde böyle al- gılanıyor. "Algı" gerçeğin önüne geçtiyse, siyasetin de bundan böyle "a/gı" üzerine kurulması gerekmez mi? B U L M A C A SEDAT YAŞAYAM SOLDANSAĞA: 1/ Bir malın geriye verile- bilenparçala- rı için ödenen para. 2/ Bir meyve... Atın eşkinyürüyü- şü. 3/Tavlada kullanılan oyun aracı... Güney Ame- ° rika"da bir ül- 9 ke.4/Birkita- bın kısaltılmış biçimi ve özellikle kısa ta- rih kitabı. 5/ Gire- sun'un bir ilçesi. 6/ Bakır elementinin simgesi... "Kıl.tüy" anlamında eski söz- cük... Bir nota. II Boynunarkası...Ce- 8 maate namaz kıldı- 9 ran kimse. 8/ Bir haber ajansının kısa yazıhşı... Çoğunlukla spor yanşmalannda seyircileri coş- turan kimse. 9/ Bir dinin öğrenilmesi gereken inançlanylatapınmakurallannıntümü... Bir mey- ve. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Gerçek olmayan, sahte. 2/ "En sinsi bir — gi- bidir geçmeyen zaman" (Yahya Kemal)... Yıka- nılan yer, hamam. 3/ Süpürgeotu... Şifalı sularla ya da çamurla tedaviyi amaçlayan kuruluşlara ve- rilen ad. 4/Kemiklerin yuvarlak ucu... Yapıcılık- ta dolmaların kaymasıru önlemek için bunlann etek- lerine moloz taşıyla örülen kaplama. 5/ Dilbalı- ğınabenzerbirbalık... Satrançtabirtaş. 6/Birey- ler arasında ortak simgeler sistemiyle gerçekleş- tirilen anlam ve bilgi alışverişi. II Avusturya'nın batı kesiminde federal eyalet... Temeli taklide da- yanan sözsüz oyun. 8/ Kötü bir durumdan kurtu- luş... Kimi hurma ağaçlarından elde edilen ve pi- rinç gibi kullanılan nişastalı bir madde. 9/Tıp di- linde "bere" anlamında kullanılan terim.