22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET ** 9 HAZİRAN 2005 PERŞEMBE 14 kultur(â cumhuriyet.com.tr Önceki gün yaşammı yitiren Mehmet Ulusoy gerçek bir tiyatro dâhisiydi Hep yüreğinin sesini dinlediZEYNEP ORAL Canım Mehmet. CanımMehmet Ulusoy... Kahkahalarla gülerek "Ye- ter arük.ben gidiciyim" diyordun, işte gittin! Artık kafanın içinde her an evi- rip çevirdiğin tıyatro sorunlan. bun- dan sonraki, bır sonraki, daha da- ha sonraki oyıuüarının tüm ayrın- tılanyla didişmen bitti. Oyun met- nindeki her sözcükle hesaplaşma- na, sahnedeki tramplenın yüksek- lığını, ışığın yoğunlugunu, maske- nin ağırhğıru. oyuncununruh hali- ni düşünmene artık gerek yok! Git- tin. Artık dinlenebilirsin1 Peki ama ya biz9 Biz ne olacağız? (Görüyorsun işte! Bencillik bube- nimki! Ama öyle!) Tiyatro denilen o büyülü sanatın nasıl kanatlanıp uçabileceğtni, ızleyıciyi nasıl önü- ne katıp süriikleyebileceğıni ve uçu- rabıleceğini, yeryüzünün ve haya- tın yeniden keşfedilebileceğini, ye- niden yaratabıleceğmi bvz şimdi nasıl ve kimden öğreneceğiz? Tüm oyunları blr bütündü Sahnede yarattığın o cümbüşte... Işık, müzüe, renkler, aksesuvarlar, masklar, objeler, gölge oyunları, Hacivat Karagöz, Commedia dell'Arte figürleri, uçuşantül, kay- gan ipek, yelken bezi, kaba saba çuval, teneke. demir, bakır, lastik, kauçuk, ahşap öğeler, tekerlek- ler, merdivenler, kuleler. bidonlar, tencereler, mığferler, alçalan yük- selen platformlar, dönen çarklar. uçuşan trapezlerle yarattığın o dünyada renk bolluğu, malzeme bolluğu, ses ve gürültü bolluğun- da yarattığın o mucizede ama en çok, en çok oyunculanndaki cev- heri ortaya çıkarmaktaki mahare- tinle ve seyirciyle kurdugun iliş- kiyle yarattığın o eşsiz anlarda, as- lında insana dair, yaşarna dair bır şeyler fısıldadığını, insanın ve ya- şamın en dennlerine dokunduğu- nu şimdi bize kim gösterecek? Kim dokunacak o en derine, en görünmeze, en bilinmeze? Kim Ca• anım Mehmet, ülken Türkiye senin ne kadar değerini bildi, doğrusu emin değilim. (Hiç unutmam, hele Paris 'teki ilkyıllarında, o zaman benim de ilk vıllarımdı ve çalıştığım gazetede senden söz edebilmek için, senin hakkında 'Le Monde' gazetesinin birinci sayfasında koskoca bir başyazı çıkması gerekmişti!) Ülken değilse de ülkenin kimi sanatçıları senden çok şey öğrendi, seninle büyüdü, seni bağrına bastı... Dünya tiyatrosunda ise adın altın harflerle yazıldı. Artık onu oradan kimse silemez. dokunacak insan sıcaklığına. ya- şamın gizlerine? Tiyatronun sahiciliğine kim inandıracak artık bizi? Bir kez, yirmi bin kişinin izle- dıği Tunus'taki Kartaca Tiyatro- su'nda. öyle sahici kılmıştın ki ha- pisteki şaire dair oyununu, ertesi gün onlarca insan ellerinde küçük birer paketle karşına dikilivermiş- lerdi. Hapisteki şaire (aramızdan çoktan aynlmış olan şaire) üşüme- sin diye fanila don götürmeni isti- yorlardı. Inanmışlardı. Sahnede söyledi- ğin, söylettiğin, söylemediğın, söy- leyemediğin her şeye sonuna dek inanmışlardı. 70'li yüların başlannda, grevde- ki işçilerle ya da haksızhklara di- renenler arasında Istanbul sokakla- nnda, alanlarda. fabrikalarda, yap- tığın tiyatroyla, Paris'in altın kap- lamalı kadife koltuklu Odeon Tiyat- rosu"nda . Avıgnon'daki görkemli Papalar Sarayı'nda ya da Dostlar Ti- yatrosu'nun alçakgönüllü sahne- sinde yaptığın oyunlar, hepsi bir bütündü. Her oyununda bir sonra- kinin, daha sonrakinin tohumlan- nı ahyordun. Bir oyunun ötekini do- ğuruyor. bırinde yakaladığın anah- tar ötekılenn kilıdini açıyordu. Canım Mehmet, sen çılgınhğın- la dâhiliğin arasında gidip gelirken ve ben seni ha bire dengeye, uyu- ma çağırmaya, dizginlemeye çalı- şırken, sen hep "Ama başka tür- lü yapamıyorum, yapamam ki" derdin. Ya hep ya hiçti. Sahneden istediğini alıncaya dek, ruhundan ge- çen her şeyi izleyiciye verinceye dek durulmak bilmezdin. Belki de yaratıcılığın kuralı bu... Ister Shakespeare ya da Brecht'in oyunlanndan, ister Nâzım'ın ya da Ritsos'un şıirlerinden yola çıkmış ol, metni "yeniden yazar"dın. Mehmet- çe, tiyatroca yazardın... Bu yeniden yazma ya da yaratmada, kurgulama- da, bir fotoğraf. bir olay, bir dize, bir türkü, biryaşanmış an, birözlem, yo- la çıkış için yeterliydi. Yola çıktıktan sonra, oyunu arayışlarla dokurdun. Tlyatroyu kanatlandırdı Her oyunda tüm birikimlerini se- ferber ederdın: Başta dünyaya ba- kışını ve algılayışını, sonra çırak- lık günlerinde ustalardan (Brecht, Strechler, Planchon'dan)öğren- diklerini ve özümlediklerini, son- ra geleneksel Türk tıyatrosundan damıttıklarını, Anadolu seyirlik oyunlanndan biriktirdiklerini, so- kak tiyatrosu deneyimlerini bir arada harmanlardın. Her oyunda, gerçekle düşü, düs- le fanteziyi, fanteziyle gerçeği iç içe yoğururdun. Ama bunu yapar- ken şimdiyi, bugünü bize hiç unut- turmazdın. Dünle bugün. bugün- le yann arasında gidip gelirken hem aklımıza, hem yüreğimize, hem de beş duyumuza seslenir- din. Ama en çok, en çok yüreği- mize... Belki de bundan, oyunla- nndan geriye. hep ama hep bir şi- ır tadı kalırdı. Canım Mehmet, ülken Türkiye senin ne kadar değenni bildi, doğ- rusu emin değilim. (Hiç unutmam, hele Paris'teki ilk yıllannda, o za- man benim de ilk yıllanmdı ve ça- lıştığım gazetede senden söz ede- bilmek için, senin hakkında 'Le Monde' gazetesinin birinci sayfa- sında koskoca bir başyazı çıkma- sı gerekmişti!) Ülken değilse de ül- kenin kimi sanatçılan senden çok şey öğrendi, seninle büyüdü, seni bağnna bastı... Dünya tiyatrosun- da ise adm altın harflerle yazıldı. Artık onu oradan kimse silemez. Seninle, tiyatro bir şenlikti Sev- gili Mehmet. Geriye şiir tadı bı- rakan, çok renkli, çoksesli bir şen- lik! Hep söyledim, söylüyorum. Sen "koku alarak" tiyatro yapan, ti- yatroda yolunu yordamını bulan, mucizeler yaratan bir sahne yara- tığıydın. Ama burnuyla değil, yü- reğiyle koku alan bir sahne yara- tıgı... Canım Mehmet, hep yüreğinin sesine kulak verdin. Yüreğinin se- sini dinleyerek yaşadın, yüreği- nin sesini dinleyerek dehanı tiyat- ro sanatına verdin. Şu kadere bak ki, sonunda o yürek oyun oynadı... Son oyunu... Sana... Ve bize... 'Senden aldıklarımı aktarmaya, her öğrendiğimi paylaşmaya çalışıyorum' Sevgüi MehmetAğabey... • Yıllarca çıraklığını yaptığım için onur kazandım ağabey. Tiyatrocu olmayı becerebildim mi bilmiyorum, ama insan olmayı becerdim ağabey. Senden aldıklarımı aktarmaya çalışıyorum ağabey. IŞIL KASAPOĞLU Her şeyi senden öğrendim: Ön- ce adam olmayı, adam gibi adam olmayı. Her şeyi senden öğrendim: İn- san olmayı, insan gibi insan ol- mayı. ilk kez 1978 yılıydı, Dario Fo'nun 'Patronun Ölümü'nü sahnelemıştin, oyuncu değişikli- ği gereklıydı, seninle ilk karşı- laşnğım gün elime metni tutuştu- rup yeni oyuncuya ezber yapa- bilmesi için replik vermemi iste- miştin. O günden itibaren yıllar- ca yanında kaldım.. Fiziksel ola- rak ya da ruhen hep yanında kal- dım. Hep öğrettin. hep anlattın. Dekor söküp kamyon yükleme- yi, ışığı, sesi, sahneyi hep sen- den öğrendim. Sahnenin büyüsünü, sahnenin canlı bir varlık olduğunu, sahne- nin bir mabet değil, bir ana ku- cağı olduğunu, üstünde uyuna- bileceğini, içki içilebileceğini, sevişilebileceğini. kısaca bizi kol- lanyla saran, yaşayan, bize dost, vücudumuzun birparçası olduğu- nu senden öğrendim. Ağabey, Asü yönetmen olmayı öğrendim senden. Oyuncuyu sevmeyi, ölesiye sev- meyi... Oyuncuyu dövmeyi ya da oyun- FRANSA KÜLTÜR BAKANI DE VABRES: Özgürlükmucidi Ulusoy'un izi gelecek zamanlarda da kalacak PARİS (AA) - Tiyatro yönetmeni Mehmet Ulusoy'un, Pariste önce- ki gün yaşamıru kaybetmesinin ardından açıklama yapan Fransa Kül- tür Bakanı Renaud Donnedieu de Vabres, "Bu büyük özgürlük nıucidinin izi, gelecek zamanlarda da kalacak" dedi. Ulusoy'un ölümü üzerine bildiri yayımlayan Fransız Bakan, Nâzım Hikmet'in eserlerini ilk kez Fransa'da sahneye koyan sanat adamı olan Ulusoy'u "bütün kültürlerin adamı" diye tanımladı. Bu arada, Ulusoy'un cenazesinin pazar günü Türkiye'ye getirileceği öğrenildi. Lluis Pasqual'ın yönettiği 'Adsız Komedi' adü oyunda Mehmet Ulusoy sahnede. cudan dayak yemeyi de... Metin Deniz'in dekorlarına âşık olmayı, Kuzgun Acar'ın masklarına çocuklann gibi da\Tanmayı sen- den öğrendim. Senden öğrendim karmakan- şık not defterlerini, Her defterin sakladığı ardı ar- kası kesilmez projeleri.... Sıradanlığa düşman olmayı, imajların anlatacaklannı küçü- cük göz kırpışlarla anlatabilme- sini.. Sövmeyi, küfur etmeyi de sen- den öğrendim, Sövgünün bazen aşkla dolu ol- duğunu nereden öğrenebilirdim senden başka. Tiyatrocular çıraklık dönem- leri geçirmeden tiyatrocu olamı- yorlar. Yıllarca çıraklığını yaptığım için onur kazandım ağabey. Tiyatrocu olmayı becerebildim mi bilmiyorum, ama insan olma- yı becerdim ağabey. Senden aldıklanmı aktarmaya çalışıyorum ağabey. Her öğrendiğimi paylaşmaya, devretmeye çalışıyorum, Ölesiye boşaltmaya çalışıyo- rum beynimi, her şeyi verebil- mek için. Vermeyi de senden öğrendim, Var olan her şeyimi oyuncula- ra vermeyi: Tüm bildiklerimi. düşündük- lerimi. acılanmı, sevgilerimi, savaşlanmı, kendimi... Senden aldıklanmı paylaşıyo- rum onlarla, paylaşmadan yapamam, Güzel herkesin olunca güzel, lyi herkesin olunca iyi, İnsan insan olunca güzel, Adam adam olunca, Ağabey ne olur yardım et! Hep yanımda ol! Lütfen!.. Seni seviyorum... Mordoğan / 7Haziran 2005 Geçen mevsimin en iyi yabancıları Kültür Servisi - SÎYAD üyesı 38 sinema yazan, geride bıraktı- ğımız 2004-2005 gösterim mev- siminin "En İyi Yabancı Film- leri"ni seçtiler. Listede Vene- dik'te Altın Aslan kazanan Rus fü- mi "Dönüş". Japon canlandır- ma fıbni "Ruhlann Kaçışı" \e Kore yapımı "Boş Ev" ilküç sı- rayı paylaştılar. ilk 20 film şöyle sıralanıyor: 1 - Dönüş The Return, Andrey Zvvyagintsev. 2 - Ruhlann Kaçı- şL'Sprited Away, Hayao Miyaza- ki. 3 - Boş Ev/Bin Jip, Kim-Ki Duk. 4 - îhtiyar DelikanlıOld Boy, Chan Wook Park. 5 - Mil- yonluk Bebek-'Million Dollar Baby, Clint Eastwood. 6 - Bir Ko- nuşabilse/Lost in Translation, So- fia Coppola. 7 - Kahraman'He- ro. Zhang Yimou. 8 - Zatoichi, Ta- keshi Kitano. 9 - Içimdeki De- nizMar Adentro, Alejandro Ame- nabar. 10 - Cöküş/T>er Untergang, OliverHirchbiegel.il -FilTilep- hant, Gus Van Sant. 12 - Köy.The Village, M. Night Shyamalan. 13 - Ağlayan ÇayırTo Livadi Pou Dakryzei, Theo Angelopoulos. 14- Sideways, Alexander Payne. 15 - Müziğimiz/Notre Musique, Jean-Luc Godard. 16 - Yıldız Sa- \aşlan: Sith'inlntikamı/StarVVars III: Revenge of the Sith. George Lucas. 17 - Daha Yaklaş/Closer, Mike Nichols. 18 - Cennetin Kral- lığı/Kingdom of Heaven, Ridley Scott. 19-Fahrenheit9'll,Mic- hael Moore. 20 - Collateral, Mic- hael Mann. Listede yer alan filmler, 17 Ha- ziran'danbaşlayarak Ankara Ka- vaklıdere ve Istanbul Beyoğlu si- nemalannda gösterime sunula- cak. Filmlerin gösterildiği hafta- lar boyunca sabah seanslannda ise yakın zamanda yitirdiğimiz usta yönetmen Ömer Kavur'un bütün filmleri, ÇASOD'unkatkı- sı ve oyuncuların da katılımıyla gösterilecek. Almanya Türkleri dinleyecek • Kültür Ser\isi - Almanya'nın Bochum kentinde ilki 1974 yılında gerçekleştirilen '18. Kemnade International' kültür şenliği, 17-19 Hazıran tarihleri arasında yapılacak. Festival 17 Haziran Cuma günü saat 21 .OO'de dünya müziği arenasında haklı ve seçkin bir yeri olan neyzen Kudsi Ergüner&Ensemble'uı konsenyle başlayacak. 18 Haziran Cumartesi günü saat 22.OO'de ise Karadeniz müziğıne yeni bir soluk ve zenginlik getiren ve bu müziğin uluslararası müzik dünyasında da tanınmasını sağlayan Fuat Saka & Ensemble konser verecek. Festival 19 Haziran Pazar günü saat 19.00'da bir başka dünya müzisyenini ağırlayacak. Müzisyen ve müzıkolog Muammer Ketencoğlu 'Bir Balkan Yolculuğu Topluluğu' ile dinleyicilerin karşısına çıkacak. Festival dünya müzisyenlerinin yanı sıra 'Turkish Jazz made in Germany' adı altında Ruhr bölgesinde yer alan topluluklan buluşturacak. Can Çocuk masal yarışması • Kültür Servisi - Can Cocuk. çocuklann hayal dünyasını harekete geçirecek bir yanşma düzenliyor. 7-15 yaş arasındaki çocuklara yönelik yanşmaya katılan çocuklar iç dünyalannı yansıtacaklan masallan. istedıkleri uzunlukta yazacaklar. Yanşmanın son başvuru tarihı 22 Eylül olarak belirlendı. Sonuçlar, 30 Eylül'de açıklanacak. Yanşmaya katılacaklann ad ve soyadlannı, doğum tarihlerini ve yaşlannı (yazıyla), masalın adını ve yazılış tarihini, açık ev adreslerini, telefonlannı, okuduklan okulun adını ve ilini açık olarak belirtmeleri gerekiyor. Yanşmada birinci gelene 20 kitap, ikinci gelene 15 kitap, üçüncü gelene 10 kitap armağan edilecek. (0 212 244 66 22) (cancocuktcancocuk.com) Süskind'in Koku'su film oluyop • Kültür Servisi - Patrick Süskind'in bugüne kadar 15 milyon satan 'Koku' adh romanı, Alman yönetmen Tom Tykwer tarafından beyazperdeye uyarlamyor. Cekimleri gelecek ay Ispanya, Fransa ve Almanya'da başlaması tasarlanan filmin, tüm dünyada 2006 güzünde gösterime girmesi bekleniyor. Constantin Film'in yapımcısı olduğu filmı, 'Koş Lola Koş'un yönetmeni Tom Tykwer çekecek, senaryoyu ise 'Gülün Adı'ndan tanıdığımız Andrevv Birkin yazacak. Kitapta, doğuştan kendi kokusu olmayan Jean-Baptiste Grenouille'in, öldürdüğü insanlann kokulannı kullanarak yeni bir koku elde etmeye çalışması anlatıhyor. 1985'te yayımlanan ve 41 dile çevrilen 'Koku', ABD, Japonya, Fransa, Ingiltere, Ispanya, Italya ve birçok ülkede çok satanlar listesinde başı çekti ve tüm dünyada 15 mılyondan çok sattı. Mrs. Robinson artık yok • LONDRA (BBC) - Oscarlı oyuncu Anne Bancroft 73 yaşında öldü. Basuı sözcüsü John Barlovv, sanatçının kansere yenik düştüğünü açıkladı. 5 kez Oscar'a aday gösterilen oyuncunun rol aldığı filmler arasuıda, "The Turning Point" (1978), "Agnes of God" (1985) ve "The Miracle Worker" (1963) sayılabiür. 1964'te komedyenMel Brooks'la evlenen Bancroft'un en sevilen fihnleri arasında. başrolünü Dustin Hoffman'la paylaştığı ve Mrs. Robinson adh bir üniversite öğretim üyesini canlandırdığı "The Graduate/ Aşk Me\simi" yer alıyor. 2003'te bir söyleşide, Mrs. Robinson rolünün oyunculuk adına yaptıgı diğer birçok çalışmayı gölgelediğini söyleyen Bancroft, "kimsenin 'The Miracle Worker' üzerine konuşmuyor olması beni şaşırtıyor" demışti. 1931 doğumlu yıldız, küçük yaştan başlayarak oyuncu olmayı hedeflertüş. ilk olarak TV dramalannda rol alrnış, sinema oyunculuğuna tiyatro sahnesinde rol aldığı The Miracle Worker'ın sinema uyarlamasıyla 1958'de adım atmıştı. Madonna'mn yeni kitabı yayımlandı • NEW YORK (AA) - Ünlü şarkıcı Madonna'mn yazdığı çocuk kitaplan dizisinin beşinci ve sonuncusu olan 'Lotsa de Casha' yayımlandı. Madonna'mn 6 ve üzeri yaş için yazdığı 'Lotsa de Casha' adh kitapta, her şeyini kaybeden, ancak bir dost kazanan, dünyanın en zengin adamının öyküsü anlatıhyor. Madonna'mn bu kitabı, "paranın mutluluğu satın alamayacağı" gerçeğinin günümüze uyarlanmış hali olarak niteleniyor. tki çocuk annesi Madonna daha önce "Yakov and the Seven Thieves' (Yakov ve Yedi Hırsız), 'The Adventures of Abdi' (Abdi'nin Maceralan), 'The English Roses' (Ingiliz Gülleri) ve 'Mr. Peabody's Apples' (Bay Peabody'nin Eltnalan) adh 4 çocuk kitabı yazmıştı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle