18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 24 HAZİRAN 2005 CUMA 8 HABERLERIN DEVAMI TURKİYE Istanbul Edirne Kocaeli Çanakkale Izmir Manısa Aydın Denızli Y Y Y PB PB PB PB PB 22 25 23 26 31 31 35 33 Zonguldak Y 23 Antaiya Sınop Samsun Trabzon Giresun Ankara Eskişehır Konya Sıvas Y PB PB PB Y Y PB PB 23 24 24 23 27 23 30 24 Adana B 34 B 35 Kars Mersin Djyarbakır Şanlıurfa Mardin Sıırt Hakkâri Van B A A A A B B 31 34 36 31 34 29 25 B 21 Yurdun kuzey keam- len parçalı ve çok bdut- lu, Marmara'nın doğu- su, Bati Karadenız Iç Anadolu'nun kuzeybatı- sı ıte Afyon ve Kutahya çevrelen sağanak ve gök gürultulu sağanak yağışlı, diğer yerter az bulutlu ve açık geçecek. Hava sıcaklığı yurdun kuzeybatı kesımlennde azalacak dığer yeriefde bırazartacak DIS MERKEZLER Oslo Helsınki Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Pans Bonn B B B Y Y PB Y B 24 24 27 29 30 32 30 20 Münıh PB 30 Zünh Beriın Budapeşte Madrıd Vjyana Belgrad Sofya Roma Atına B B B B B B B B 29 27 34 28 26 22 30 30 Y 31 Şam Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bışkek Tiflıs Kahıre B B Y PB PB Y PB PB 24 32 18 35 25 24 28 35 B 38 Açık Parçalı bulutlu fc Çok bulut Ü A Yagmuriu Kart Gok guruttulu GUNCELcÜNEYT ARCAYÜREK • Baştarafı 1. Sayfada uyarısını başka türlü okuyor. Başta türban gibi gündemlerle Cumhuriyetin te- mel ilkelerini tartışmaya açmaya... çağdışı açılım- ları yaşama geçirmeye gayret ediyor. AKP'nin ikinci bir kez tek başına iktidar olması re- jim açısından tam bir felaket olacak; zira, üçüncü bir kez bu olanağı yakalayamayacaklarını bildikle- ri için ikinci iktidarlarında bugün uygulamaya koy- maya cesaret edemedikleri Islamsal yaptırımları ye- rine getireceklerinden kimsenin kuşkusu olmama- lı. Bu olasılığın sağlam kanıtı, dün demokrasiyi tramvaya benzeten ve istenilen durakta inilebilece- ğini söyleyen kafa (RTE), bugün çağdaş Müslüman- lık satıyor. Ne ki, görünen köy kılavuz istemiyor. • • • Erken seçimi, Allah'ın adını da vererek ant içecek kadar sert biçimde yalanlayan RTE, köylüye kent- liye "maddi müjdeier" vererek 2006'da halkı san- dık başına çağırmaya hazırlandığı izlenimini veriyor. önceki gece geç vakitlerde durup durduk yerde birdenbire seçim sisteminin duyarlı noktası barajla ilgili yeni yönelimlerden söz açması başka bir ne- dene bağlanabilir mi? Seçimlerde barajın yüzde 10'un altına indirilme- sini isteyen -her dayatmasına eyvallah çektiği- AB'yekarşı "istikrariçin ihtiyacımızolan yûzde 10'u sabit kılacaklannı" söyledi. Acaba siyasal istikrar mı yoksa AKP mi yüzde 10 barajına gereksiniyor? Basit bir mantık yüzde 10 ba- rajının, örneğin yüzde 7'lere, hatta 5'lere çekilmesi durumunda AKP'nin tek başına iktidar şansını bir daha ele geçirmesinin olanaksız olacağını söylüyor. Üstelik muhalefet yaparmış gibi görünen bir mu- halefet partisiyle gününü gün etmeyi hayal eden RTE gibi bir parti genel başkanı, bir hesabı olmasa iki değil, dört siyasal partiden oluşacak bir Meclis'e yeşil ışık yakar mı? Olası ilk seçimde sayı çokluğuyla diğer partilere fark atması halinde RTE, özellikle dirtsel yaptınm- lar ve pek çok konuda AKP'ye benzeriik içeren açık- lamalarıyla anılan Mehmet Ağar'lı DYP ile pekâlâ bir ortaklık kurabilir. Gece yarısı açıklamalarında hayli aynntıiı görüş- ler bildiriyor RTE. 450 milletvekilinin yüzde 10 ba- rajıyla, 100'ün baraj uygulanmadan seçilmesini önererek seçim yasasını tartışmaya açıyor. Velakin bayram değil seyran değil, seçim siste- mini birden öpmesinin altındaki gerçek amacı sap- tamak gerekiyor. Dediğine göre amacı, "bütün siyasal partilerin Meclis'te temsil edilmesini sağlamak"{m\ş). Işit de inanma! • • • Söylediğini yapar mı yapmaz mı? Dış politika uy- gulamalarından örnek vererek RTE'nin sözünün eri olmadığı kanıtlanabilir. Başbakan, AB karşısında Türkiye'nin üç tane "hayır'ı" olduğunu söylüyordu: "özel ilişki statüsüne hayır-Sonucu önceden belir- lenmemiş sürece hayır-Kıbns konusunun Türki- ye'nin üyelik süreciyle bağdaştınlmasına hayır". Sonra? Türkiye "üç hay/r"ın hepsine boyun eğ- di. Işine geldiği için erken seçime gitmeye karar ve- rir, 2006 yılının bir sonbahar ayını seçim ayı ilan ederse şaşırmayalım. Erken seçimle Cumhurbaşkanı seçilmeyi cebine koyacak milletvekili sayısına ulaşacağına inanıyor, demektir. Rusyaüekrizçözülüyop • MOSKOVA (AA) - Rusya Tanm Bakanı Aleksi Gordeyev, Türkiye'den gelen çay ve tütün gibi ku- ruyemiş bitki ürünlerine ay başından beri uygulanan yasagın bir hafta içinde kaldınlacağını söyledi. Gor- deyev, Tanm ve Köyişleri Bakanı Mehdi Eker ile yaptığı görüşmesinin ardından yaptığı açıklamada. yaş sebze ve meyve konusunda da mutabakata var- dıklanru belirtti. Gordeyev, "'îki hafta içinde Türki- ye'den yaş sebze ve meyve gırişi başlayabilir" dedi. 13ABC kk nükleer santral 2012de • ANKARA (Cumhurivet Bürosu) - Türkiye Atom Enerjisi Kurumu"nun (TAEK) 1999 ila 2003 yıllan arasındaki hesaplannı görüşen KİT Komisyo- nu'nda sonıları cevaplandıran TAEK Başkanı Oktay Çakoroğlu, nükleer enerjinin uzun vadede en ucuz enerji olduğunu belirtti. Çakıroğlu, "2012 yılında ilk santral, 2014 ve 2017 yıllannda ise birer nükleer enerji santralı kurmayı planhyoruz" dedi. Sıfıp bedelli ihale sonuçsuz kaUı • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Edirne-Te- kirdağ-Kırklareli Doğalgaz Dağıtım Lisansı Üıalesi, Nurol ve Zorlu gruplannın kapışmasına sahne oldu. Her iki grup da ihalede sıfir bedel teklifinde bulun- du. Ihale, Nurol ve Zorlu gruplannın 180 dolarlık abone bedeli üzennden açık eksiltme yapılarak iha- leye devam edilmesine ilişkin taahhütnameyi tmza- lamamalan nedeniyle sonuçsuz kaldı. Maden ocağında göçük: 1 öiü • MANİSA (AA) - Manisa'nın Soma ilçesinde özel bir maden ocağında çalışan Şahin Sanbaş (26). göçük altında kaldı. Sanbaş. mesai arkadaşlan tara- findan hastaneye götüriilmek istenirken yolda yaşa- muıı yitirdi. Evli ve bir çocuk babası olan Sanbaş'ın eşinin de 2.5 aylık hamile olduğu öğrenildi TUPRAfta 13 firmaya yeterliHk • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Özelleştirme tdaresi'nin, TUPRAŞ'ın yüzde 51 oranında satışı için açnğı ihalede 13 firma veya konsorsiyumun ön yeterlilik kriterlerini karşıladığı bildirildi. Ön yeter- İilik kriterlerini karşılayan katılımcılar şöyle: TÜP- RAŞ Aqusition Cons. Ortak Girişim Grubu, OYAK, OMV Aktiengesellschaft (Avusturya), The Shell Company of Turkey Ltd, Zorlu Holding AŞ, Petrol Ofısi AŞ, ENI Refining and Market Division (Ital- ya), REPSOL YPF SA (tspanya), PKN ORLEN SA (Polonya), Indian Oıl Corp. Ltd. (Hindistan), Anadolu Taşıma TAŞ Ortak Girişim Grubu, MOL (Macaristan), ENERJİ Ortak Girişim Grubu. TürkTelekom'un özelleştirme kapsamından çıkanlması istendi Emekçiler iktidan uyardıHaber Merkezi - Türk-Iş'e bağh Türkiye Haber-îş, KESK'e bağh Haber-Sen, Türkiye Kamu- Sen'e bağlı Türk Haber-Sen ve Memur- Sen'e bağlı Birlik Ha- ber-Sen üyeleri, TürkTelekom'u özelleştirme çalışmalannı yurt genelinde protesto ederek kamu kuruluşiannın özelleştirme kap- samından çıkarılmasını istedi. Ankara'da Ulus II Telekom Müdürlüğü önünde toplanan emekçiler, "TürkTelekom hal- kındır. sarılamaz", "Özelleş- tirmeye hayır", "Kurumlar bi- tince neyi satacaksınız" yazılı dövizler ve Türk bayraklan taşı- dı. Birlik Haber-Sen Genel Baş- kanı Hüsamettin Şanal, satışın engellenmesi için vekillere bas- kı yapacaklanrıı söyledi. Haber-Sen Genel Başkanı Esin Yelekçi ıse "AKP hükü- metiae soruvorum; siz kimin temsileisisiniz? Halkın mı, yoksa EVIF'ııin mi" dedi. Türk Haber-Sen Genel Başkanı tsma- U Karadavut, "uluslararası sermayenin sözcülüğünü ya- pan hükümete ve IMF ile Dün- ya Bankası'na karşı toplan- dıklarınr' belirterek "tstiklal Savaşı'nda, Çanakkale Sava- şı'nda nasıl kan verdiysek, can verdiysek, Teiekom için de ver- meye hazınz" diye konuştu. Türkiye Haber-tş Genel Baş- kanı Cengiz Teke de Türk Tele- kom'un, 3 yılhk kân karşılıgın- da sarılmak istendiğini anımsat- tı. Teke, Başbakan'ın, Türki- ye'nin özelleştirme sorunuyla özgürlük sorununun doğrudan birbiriyle alakalı olduğunu anla- tarak "bu iki sorunun ne ka- dar ilişkili olduğunun iki temel alanda vaveyla koparanlara bakılarak da anlaşılabileceğT* yönündeki sözlerini anımsatarak şunlan söyledi: "Sayın Başba- kan, sen vaveyla yapma. Bil- mediğin bir kuruluşu, 'Aman dışandan para gelsin' diye sata- mazsın. Burası sana babandan kalmadı. Bizim iş güvencemiz. senin iki dudağının arasında değil. Bizim iş güvencemiz be- raberliğimizdir." Türk-tş Genel Başkaru Salih Kılıç da 20 yıldır bütün siyası iktidarlann aynı şeyleri söylediklerini anlattı. Telekom'un Istanbul yakasuıı oluşturan 12 müdürlüğe bağh binlerce çalışan da iş bırakma eylemi kapsamında Mecidiye- köy'de buluşarak Gayrettepe'de bulunan Telekom Genel Merke- zine yyürüdü. Emekçiler, îzmir'de de "Tele- kom balkındır satılamaz", "Gün geiecek devran dönecek, AKP halka hesap verecek", "LMF'ye uşak, balka Kasım- paşalı" sloganlarıyla Cumhuri- yet Alanı'ndaki Büyük Postane önûnde toplandı. 108KİŞÜŞTENATILDI Coca Cola'ıun örgüt korkusutstanbul Haber Servisi - Yenibosna'da Coca Co- la'nın dağıtımını yapan Trakya Nakliyat'ta örgütle- nen DlSK'e bağlı Nakli- yat-îş Sendikası üyesi 108 işçinin işine son verilmesi protesto edildı. DİSK Ge- nel Başkanı Süleyman Çe- lebi. "Iktidann örgütlen- menin önüne koyduğu engelleri aşmak için mü- cadele veriyoruz" dedi. Coca Cola'nın Yenibos- na'daki şirket binası önün- de eylem yapan sendika üyesi işçilere hitaben konu- şan Çelebi, işçilerin sendi- kalı olmalan nedeniyle iş- ten çıkanldıkJannı anımsa- tarak "Demek ld bu ülke- de sendikal özgürlükten babsedilemez. Türkiye bir an önce bu ayıptan kurtulmalıdır" diye ko- nuştu. Çelebi, Trakya Nak- liyat'ın Coca Cola tarafin- dan kurulmuş bir taşeron firma .olduğunu ileri süre- rek şunlan söyledi: "Bu arkadaşlann üzerindeki giysiler ve araçlarındaki Coca Cola'nın amblemle- ri de bunun kanırıdır." 35 gündür eylem yaptıklannı anlatan Nakliyat-lş Genel Başkanı Ali Rıza Küçü- kosmanoğlu ise "Bu ka- nunsuzluğa tepki duyma- yan insanın insanlığından şüphe ederim" dedi. Coca Cola Ortadoğu ve Avrasya Bölgesi Kunımsal lletişim Müdürü Kadri Özen işten çıkanlan işçilerle organik hiçbir bağlannın bulunma- dığını belirterek şunlan söyledi:"İşten çıkarılan- lar Trakya Nakliyat'ın iş- çileri. Yani taşeron şirke- tin çabşanlan. Biz Trakya Nakliyat'la olan iş akdi- mizi 27 Mayıs'ta karşıük- ü olarak feshettik." İşçiler Coca Cola'nın Venibosna'daki binası önünde eylem yaptılar. (Fotoğraf: AA) Ermeni asıllı Türkdostuöldü Avrupa J nın enyoksulu Türkiye NEW YORK (AA) - Haya- tı boyunca Ermeni soykınm iddialaruıa karşı hep Türkle- rin yanında yer alan Ermeni asıllı Türk dostu Etfvvard Taş- çı, mart ayından bu yana yo- ğun bakımda bulunduğu New York'taki hastanede önceki akşam hayatını kaybetti. tki böbreği de çahşmayan 72 yaşındaki Taşçı, 3 ay önce Long Island Jewish Medical Center'a kaldınlmış ve koma- ya girdiği için yoğun bakıma alınmıştı. Taşçı, NewYorkve çevTesindeki Türkler tarafin- dan sürekli olarak ziyaret edi- liyordu. Taşçı'nın yakınlann- dan edinilen bilgiye göre, ya- nn sabah cenaze evine kona- rak sevenleri tarafindan ziya- ret edilecek olan Taşçı için, 25 Haziran'da New Jersey Te- aneck'teki Saint Marks Sür- yani Kilisesi'nde dini tören düzenlenecek. Taşçı, aynı gün kendi vasiyeti doğrultusunda yine New Jersey'deki Karaçay Türklerine ait mezarlığa def- nedilecek. Taşçı, son olarak, "Bana Türk Dostu Derler- Ermeni Iddiaları, Gerçek Söylenmeli" adlı, Ermeni soykınm iddialanna cevap teşkil eden bir kitap yazmıştı. Kitabın yeni baskısı mayıs ayında tamamlanarak dağıh- mı yapılmıştı. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - AB üyesi 25 ülİce- de "ldşi başına gelir" seviye- si 100 olarak kabul edildiğın- de, Türkiye 2OO'te "29 düze- yi" ile en alt sırada yer aldı. Türkiye, bu listede yer alan Avrupa ülkeleri arasında, "ki- şi başına en düşük gelirü" ülke sıfatını sürdürdü. Türki- ye 2003'te da aynı listede, 27 seviyesi ile yine en altta bulu- nuyordu. DİE, "satın alma gücü pa- ritesiyle (SAGP) ldşi başına gayrisafi yurtiçi hasıla (GSYtH) 2004 yüı geçici tahminlerini" yayımladı. 2004 yılı geçici tahminlerini içeren SAGP ile kişi başma GSYİH bülteninde, AB üyesi 25 ülke için kişi başına gelir endeks değeri 100 olarak tes- pit edildiğinde, bu rakam Lüksemburg'da 223 ile en yüksek seviyede bulunuyor. Bunu 153 ile Norveç, 139 ile Irlanda, 130 ile Isviçre, 122'şer ile Danimarka ve Avusturya, 120 ile Hollanda ve 119'ar ile Belçika ve Ingil- tere izledi. Avrupa 'nın kişi başına en düşük gelirli ülkele- rini ise Türkiye'nin ardından 30 düzeyi ile Bulgaristan, 32 ile Romanya, 43 ile Letonya, 46 ile Hırvatistan, 47 ile Po- lonya oluşturdu. SÖYLEŞİ ATT\Lk İLHAN "...İhtilâl İmâlatçıları'nın, 'Esrârı'!.." • Baştarafı Arka Sayfada "...bu acayip 'misyonerier'in kimisi Slovak, kimisi Gürcü, ki- misi Ukraynalı; hemen hepsi genç, diploma zengini; en bü- yük arzulan, Komünizm/Ertesi dünyayı, demokrasiye kavuş- turmak! Ortaklaşa konuştukla- n dil, Ingilizce ama, şöyle böy- le değil, mükemmeli; genellikle onlan çalıştıranlar da, bazı Ba- tılı, daha zryade Amerikalı kuru- luşlan onlardan söz ederken in- sanın 'Demokrasi Enternasyo- nali'nin Kuvvetleri' diyesi geli- yor; ama aslında, doğrudan VVashington'un 'babalık' ettiği kuvvetler bunlar. Zaten arala- nndan bazılannı, 'bizzat' Geor- ge Bush, konuşmalanndan bi- rinde, kutsal 'Özgürlük Şampi- yonları' ilan etmedi mi?.." "...Doğulu despotlan alaşağı etmek için, bu devrim imâlatçı- larının; şiddet (terorizm) karşrt- lığı ile, pazariama ve para top- lama tekniğini, usturupla bir- leştirdikleri, tek bir görgü krta- bı mevcut; hemen hepsi, bu si- hirii 'formülün' ihraç edilmesi- ni, vazife sayıyoriar; aralanndan bazıları da, -kazandıklan para miktarını söylemeseler de- an- laşılan bununla geçiniyoriar. Di- ğer bazılarının, ay sonlarında elleri darlaşınca; arada sırada aldıkları, birkaç yüz Euro'cuk, vaziyeti kurtarıyor; kimisi de, öbürlerinden daha az olmakla beraber, bedavaya çalışmakta- dır; bu işin gönüllüsü..." "...Amerikani yandaşı Che Guevara'lar dryebileceğimiz, bu yeni moda gönüllülerin; bazıla- nyla şurda burada, Belgrad'da ya da Trflis'te, bazılanyla Bratis- lava'da ya da Kiev'de, buluşup konuştuk; komünizm sonrası diktatörlüklerî nasıl alaşağı et- tiklerini, ayrıntılarıyla anlattı- lar..." (Le Nouvel Observateur, 1 Haziran 2005, shf. 7-8) "...Kel, kelî kınamış!.." (Çağrışım/3. "vincent Ja- vezfin, daha söze başlarken, - biraz alaylı, biraz dolaylı- anlattık- ları; insana ister istemez, ilk Dün- ya Savaşı ertesinde, en başta ABD'nin yaka silktiği ve suçladı- ğı, Komintern in 'profesyonel devrimcileri'ni hatırlatıyor. Bilin- diği gibi, Komintern'in gizlisi sak- lısı yoktu, Moskova'da, çeşitli ül- kelerden gelmiş 'komünistleri', düpedüz 'profesyonel ihtilâlci' olarak yetiştiriyor; 'dünya ihtilâ- //'nin 'hazıhıklannı' yapıyordu. Stalin, Ingiltere iie anlaştıktan sonra, hem III. Enternasyonal'i evcilleştirip kontrolüne almış, hem de 'tek ülkede sosyalizm' temasını savunduğu için, 'pro- fesyonel devrimcileri', 'yan ca- sus' Rusya yandaşlarına dönüş- türmüştü. Altı çizilecek ilk nokta bu: VVashington şimdi aynı şeyi, 'Demokrasi' adına yapıyor; yap- tığıyla da övünüyor. Hani Türkçe- de güzel bir söz vardır: 'Kel keli kınamış / yerine baykuş tüne- miş' derler, keyfiyet aynen bu! İkinci nokta, bu işin son derece 'pazar ekonomisi'ne, serbest te- şebbüs kurallanna uygun yapıl- ması; baksanıza Vincent Javert ne demiş; adamlar, 'şiddet, -yâni terorizm- karşrtiığmı, ceşröi 'pa- zarfama' metotlarını, sağdan soldan para toplama;- tabii aynı zamanda sağa sola para dağıtma - usullerini kullanıyorlarmış; yâni o marifet de, 'marketing' ruhuyla gerçekleştiriliyor. ABD'nin göz koyduğu ülkenin halkına, görü- nüşte demokrasi ve özgürlük, ön- ce 'pazarlanıyor', sonra 'imâl edi- liyor", zaten bu işi yapanlara, 'pro- fesyonel devrimci' değil de, 'İh- tilâl imâlatçılan' denilmesinin se- bebi bu! Hakikat şu ki, Washing- ton bu 'pazarlama' metotian sa- yesinde, bir ülkeyi daha 'gizli sömürgeleri' arasına katıyor. Hani derler ya, 'Ne âlâ memleket! Meraklısı hatırlayacaktır, bu kö- şede birkaç ay evvel, bir 'Söyle- şi'nin başlığı şu ıdi: "Amerika De- mokrasiyi Kullanıyor"; şimdi is- terseniz, 'imalatçılar'ın itiraflarına geçebiliriz. GUNDEM MUSTAFA BALBAY B Baştarafı 1. Sayfada Sezer'den dönen son oynamayı aynen oylama ka- ran aldı. Sezer, TCY'nin 263. maddesinin eğitimin bir- liğine, temel eğitim ilkelerine, kısacası akla geiecek her sağduyulu yaklaşıma ters olduğunu vurguladı. AKP'liler dün Adalet Komisyonu'nda Cumhurbaş- kanı'na hakaret ederek maddeyi aynen geçirdiler. Yapılan değişikliğin ne kadar vahim olduğunu an- latmak için bir kez daha aktaralım. 263'ün ilk şekli şöyleydi: "Kanuna aykın olarakeğitim kurumu açanlara, bun- lan çalıştıranlara ve bu kurumlarda kanuna aykın ola- rakaçıldığı bilindiğihalde öğretmenlikyapanlara 6ay- dan 3 yıla kadar hapis cezası verilir. Yukandaki fıkra- da gösterilen yeherin kapatılmasma da karar verilir." Bu madde şöyle değiştirildi: "Kanuna aykın olarak eğitim kurumu açan ve işle- ten kişi, 3 aydan biryıla kadar hapis cezası ile ceza- landınlır." AKP son değişiklikte ısrarlı. Bu maddenin özeti şu: Yasadışı-kayıtdışı eğitim kurumu açabilirsiniz. Ya- kalanırsanız cezasını öder, aynen devam edersiniz. Kapatmanıza gerek yok. • • • Bu maddeyi daha iyi anlatmak için şöyle bir ör- nek verebiliriz: Ehlıyetsizaraç kullanabilirsiniz. Yakalanırsanız ce- zasını öder, yine kullanmaya devam edersiniz. AKP'nin bu girişimlerinin devamı şöyle görünüyor: Kuran kurslarmı temel eğitim kurumu haline getir- mek ve bu kursların yanına birkaç ders daha koyup diploma vermek. Bu ve benzeri değişikliklerde AKP'nin peşine ANAVATAN ve DYP'nin de takıldığını görüyoruz. Bu iktidarın muhalefet edilecek onca icraatı dururken yaptığı din ıstısmarının önüne geçip "Ben daha iyi- siniyapanm"diye haykırmanın ne bu partilere nede ülkeye yararı var. Yapmayın... Bunca yıllık hatanızı yenilemeyin. Siz böyle yapa yapa AKP'yi iktidara getirdiniz. • • • Milli Eğitim Bakanı, hükümetin ilgili ilgisiz üyeleri, ne zaman eğitimde reform deseler çoğunlukla altın- dan iki şey çıkıyor: 1-Ihale. 2- Imam hatiplerin durumu. Ihale maddesini bir başka yazıya bırakalım... YÖK'ün son girişimi arkadaşlan yine dalgalandırdı. üse son sınıfların adeta sistemin dışında tutulması- nın mantıklı yanı yoktu. Değişiklik bu bakımdan bir eksikliği gideriyor. Imam hatip lisesi mezunlanna da kendi alanlanndaki yüksek eğitim olanakları açık. Ancak öteki meslek liselerine de kendi alanlannda üniversite olanağı tanımak daha adaletli görünüyor. Imam hatip lisesi öğrencilerinin yüzde 9O'ı imam ya da hatip olmak istemediğini, bu alanda yükseköğ- renimden çok başka alanlara gitmek istediğini söy- lüyor. Bunlann adı meslek lisesiyse o mesleği tercih edenlerin gönüllü olarak gelmesi gerekir. Asıl çarpıklık burada. ankcum(« cumhuriyet.com.tr BüyükamUAB akılöğretmesin • Baştarafı 1. Sayfada bürünlüğu ve selameri için oradayız. Bu azrni- mizi kimse gölgeleyemez. Ancak istemlerinin arkası geliyor. Bu istemler üç ayaklıdjr. Maale- sef bunu yurtiçinden ve yurtdışından rahatlık- la söyleyebiliyoriar. Bunlara göre operasyonlar dursun, genel af ilan edilsin. Ocalan'a af çı- kartılsın" diye konuştu. Operasyonlann durdu- rulması yönündeki istemlere. "Türkiye'de aklı başında kimsenin evet diyemeyeceğini" vıırgu- layan Orgeneral Büyükanıt, "Aksi halde yıllar- ca verdiğimiz binlerce şehit ile kaybettiğimiz vatandaşlanmmn kemikleri sızlar" dedi. Peynir ekmek gibi C-4 Terör örgütü PKK'nin son dönemde strateji de- ğiştirerek uzaktan kumandalı patlayıcılar ve ma- yınlı tuzaklar ile eylem gerçekleştirdiğine işaret eden Büyükanıt, teröristlerin sui çantalanrun C-4 tipi patlayıcılarla dolu olduğunu bildirdi. Terörist- lerin küçük gruplar halinde dolaştığını anlatan Büyükanıt, şunlan kaydetti: "Parlayıcdan bü- yük olasılıkla Saddam dönemi sonrası bölge- deki cephaneliklerden elde ettiler. Bizim un- surlarımızla direkt temas etmekten kaçıyorlar. Türkiye patlayıcı madde deposu olmaya başla- dı. C-4 önemli bir patlayıcı. Bu patlayıcılar gi- dip bakkaldan alınmaz. bu bizim için çok cid- di bir tehdit; TSK ve onun bir parçası Kara Kuvvetleri operasyonlannı sürdürecektir." Erzurum Atarürk Üniversitesi'ndeki mezuniyet töreni su^sında başörtülü bir velinin törene aluı- mamasuıa ilişkin soru üzerine Büyükanıt, "tür- ban ile başörtüsünün karıştınlmaması" yö- nündeki ifadesinin arkasında olduğunu belirtti. Bayrağa hakaret bireysel Geçen ay, Yunanistan Kara Kuvvetleri Komutan- lığı'nda misafır olarak bulunan Türk subay ve as- keri okul öğrencilerinin kaldığı odadaki Türk bayrağuıa karşı yapılan hakareti de değerlendiren Büyükanıt, Yunanlı "mevlddaşlanmn" bu konu- da büyük üzüntü duyduklannı aktardı. "Olayın kurumsal değil bireysel olduğu kanısındayım" diyen Büyükanıt, "Amacımız iki ülke Kara Kuvvetleri arasında işbiıiiğini arttırmak" de- di. Büyükanıt, bayrağa yönelik hakarerin ardın- dan Yunanistan Kara Kuvvetleri Komutanı'nın kendisinden "çok açık şekilde" özür dilediğini belirterek "Kendisi olay sonrasında benden ta- lebelerimi geri çekmememi istedi. Ancak bunu yapamayacağımı söyleyerek talebelerimizi geri çektim. Ardından özür dilendi ve şimdi başka konulara bakıyoruz" diye konuştu.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle