Katalog

29 NİSAN2005CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER ARSEN LÜPEN TURHAN SELÇUK rÜRÜST TABİATLI ISTANBUL EFENDISI IN FARİETJLÂDE KACSSALAEI KISIM OLEKMİLÎ BİRDEN İlköğretim öğrencilerinin Fenerbahçe-Galatasaray kavgası bir kişinin ölümüne neden oldu Futbol tarbşması kanh I>ittiBURSA (Cumhuriyet) -Bursada ilköğretim okulu oğrencıleri arasın- daki Fenerbahçe-Galatasaray tartış- ması, yakınlannın da katılmasıyla kavgaya dönüştü. Kavgada 1 7 yaşın- daki Levent A. bıçaklanarak öldürül- dü. Bir süre önce Hürriyet İlköğre- tim Okulu 8. sınıf öğrencileri O.A ile BP, Fenerbahçe-Galatasaray reka- beti nederuyle tartıştı. O.A (14) "En büyük cimbom" dıye bağınnca B.P, "Benim yanımda kimse böyle bağıra- m a / - dıyerek arkadaşıyla tartıştı. Araya girenlenn ayırdığı çocuklar, dunımu büyüklerine anlattılar. O.A, Hûniyet Meslek Lisesı Endüstnyel Mekanik Bölümü'nde okuyan kom- şusunun oğlu Le\ent A.'yı (17), B P ise bir kuaförde çalışan ve çıraklık okuluna gıden dayısının oğlu T.Ç'yi (17) kendine koruma olarak seçti. KALBE SAPLANDI Levent Aktaş, B.P'yi komşusunun oğlu olan O.A"ya dokunmamasını söyleyerek tartakladı. Bunun üzen- ne T.Ç, e\e gıderek "kdebek" dıye tanımlanan bıçağı aldj ve Aktaş 'ı ara- maya başladı. Aktaş'la Hürriyet sem- tindekı Kale Sokak'ta karşılaşan T.Ç, elindekı bıçağı gencın kalbıne sapla- dı. Ağır yaralanan Levent A.. 112 Acil Yardım ekibi tarafindan Uludağ Ünıversıtesi Tıp Fakültesı'ne kaldı- nldı ancak tüm müdahalelere karşın kurtanlamadı. Bursa Emruyet Müdürlüğü Çocuk Şubesı ekıpleri, T.Ç ile B.P'yi gözal- tına aldılar B.P'nın daha önce de "kasten adam yaralama" suçundan pohste kaydı olduğu ortaya çıktı. Le- vent A.'yı öldüren T.Ç'nın ise yakın- lanna bır süredir. "Annemin başka bi- mie evkndiğmi duyunca snirlerim çok bozuldu. Ne yapüğmun farkuıda bi- ledeğUirrL Çok pişmanım" dedıği öğ- reruldi. ASTSUBAYLARA BIÇAKLI SALDIRI İZMtR (A4) - Otobüs durağında bekleyen 2 astsubay, paralarını almak isteyen 4 lanlının bıçaklı saldırısıyla yaralandu Lyuşturucu hap aldıkları belirlenen zanhlar, yurttaşlann vepolis ekiplerinin çabasıyla yakalandu Otobüs bekleyen Uzunada Deniz Ûs Komutanlığı 'nda görevli Astsubay Çavuş Ali Gökçeoğlu, Astsubay Ustçavuş Ferit Yaşar Kurt ve Astsubay Kıdemli Çavuş Tiirk mimarlık tarihine katkılar sağlayan başanlı çalışmalan için bir kitap hazırlandı Batur'aen güzel armağan• ITÜ Mimarlık Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Afife Batur'un kısa özgeçmişi, akademik, mesleki ve idari çalışmalan ile başlayan 343 sayfalık kitapta, çeşitli üniversitelerden yerli ve yabancı 32 akademisyenin, mimarlık ve sanat tarihi üzerine farklı dillerdeki yazılan da yer alıyor. İstanbul Haber Servisi - Istanbul Teknık Ünıversıtesi (ITÜ) Mimarlık Fakültesi Öğretim Üyesı Prof. Dr. Afife Batur ıçın mimarlık tanhine önemJı katkılar sağlayan başanlı çalışmalan nedenıyle hazırlanan armağan kıtap yayımlandı. "Afife Batur'a Armağan - Mimarhk ve Sanat Tarihi Yazılan" başlıklı kıtabın Batur'a sunumu amacıyla ÎTÜ Taşkışla'da bır tören düzenlendı. Törende konuşan ÎTÜ Rektörü Prof. Dr. Faruk Karadoğan, "Barur'un, yıllarca titizlikle süren emeklerinden sonra, çalışmalannın aynı titizlikle bir araya getirilnıesi çok hoş. Özenle öriilrnüş bir vaşanıın örneği ve üniversitemizin bir kilometre taşı olarak Afife Hoca'yı kutiuyonınj" dıye konuştu. Prof. Dr. Afife Barur da kendi adına böyle bır kitap hazırlanmasından duyduğu memnuniyetı dıle getırerek, emeğı geçen tüm kişi ve kuruluşlara teşekkür etti. Barur, "Her akademisyenin başına böyle mumı bir olay gelmesini dilerim. Eğer meslek hayaOm boyunca bir başan gösterebildiysem, bunu, besleyici ve hakça yanşnncı bir ortam sağlayan ünhersiteme. akademisyen arkadaşlanma ve aileme borçluyum" dedı. KuBANDAN ONSOZ ORTRE Lıteratür Yayınlan'ndan çıkan Afife Batur'a Armağan kitabının önsözûnü yazan Prof. Dr. Doğan Kuban, "Benim, onun akademik yaşanunda gödediğinı, bugüne gelene kadar heyecanı azalma>an bir bilim adamı olmasıdır. Mimarlık tarihi alanında Osmanlı klasik dönemi yapı tekniklerivle başladığı çaüşmalannın ağırük noktası daha sonra 19. yüzyıl mimarisinin yaşavan mirasına uzandL Yaşayan kentlerin tarihi mirasL yeni kentsel gelişmelerde kritik bir değerlendirme konusu olduğu zaman Batur, o konuyu esas uğraş alam haline getinfi" ıfadesıni kullandı. Kuban. Batur'un. bugün 19 yüzyıl Osmanh mnuansi ve Raimondo D'Aronconun Istanbul ürünJen bağlamında Türiaye'nın önde gelen uzmanlarından olduğunu \nrgulayarak "Meslek pratiğine sırt çevinneden, mimarhk taritıinin çağdaş mimarhk eüdniiğinin bir parçası olduğunu göstermek için eksflmeyen bir tutku, büyük bir enerji ile çaba gösteren Batur. kanımca Türkiye'de üniversite öğretinı üyesi olma açısmdan saygın bir davranışın temsiJcilerinden biridir" değerlenduTnesını yapıyor. A danadoğumlu /\Prof. Dr. Afife Ba- tur, Karaman Gazi Üko- kulu'ndan sonra Bursa Kız Lisesi'ni birinciükk bitirdL1958'deÎTÜ Mi- marhk Fakültesi'nden mezun olan Batur, 1960 yıhnda aynı iinhershenin Mimarhk Tarihi ve Res- torasyon Kürsüsü Asis- tanhgı'na atandj. İtal- >a'da 6 ay süreyle koru- ma-restorasyon stajı ya- pan Batur, su*asıyla dok- tor/mühendis, doçent ve profesör um anlannı al- dı. tstanbul 3 Numarah Kiihür ve Tabiat Varhk- lannı Koruma Kurulu, TMMOB Mhnarlar OdasuTarihNakfı. Mi- marhk Vakfı'nın da ara- lannda bulunduğu ku- rum ve kuruluşlarda çe- şitü görevlerde bulunan Barur. çahşmaları nedeniyle çok sayida ödüle de layık görüldü. Prof. Dr. Batur'un çok sayıda araşürma, çeviri ve makalesi bulunuyor. Krediye icra takibi Meclis'te CHP'li Altay, hükümete, 'Yükseköğrenim mezunu borçlu gençler için de af çıkarmayı düşünüyor musunuz' diye sordu ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) -CHP Suıop Millervekilı Engin Altay, Kredi ve Yurtlar Kurumu'nun (TURTKUR) ic- ra takibi başlatmayı planladığı öğrenim kredılerıni, TBMM gündemine taşıdı. CHP'li Engın Altay, Milli Eğitim Bakam Hü- seyinÇefik e toplumun çeşitli ke- sımlerine af çıkaran hüküme- tın, kredi affı çıkanp çıkarma- yacagını sordu. Altay, Çelık'in yanıtlaması ıs- temıyle TBMM Başkanlığı'na verdıği soru önergesınde, YURT- KUR'un sosyal devlenn bır ge- reği olarak ünı\ersite öğrencile- rine öğrenim kredisi ödediğini anımsattı. Ülkede yaşanan işsiz- lik sorunu nedeniyle birçok me- zunun kredileri ödemekte güçlük çektığıni \urgulayan Altay, Çe- lık'e şu sorulan yöneltti: • Yüksek Öğrennn Kredi ve Yurtlar Kurumu'na borçlu olan mezun sayısı kaçür? • Ödenemeyen kredi mik- tan nedır, ne kadar anapara bor- cu vardır. ne kadar faizlı borç vardu-? • Yapılan icra takibi kaçör ve miktan nedir? • Mezuniyetten 2 yıl sonra başlayan gerı ödeme sürecim uzatmayı düşünüyor musunuz? • Toplumun çeşitli kesimleri- ne çıkardan af kanunlan gibi uy- gulamalana yükseköğrenim me- zunu borçlu gençlerimizi de kap- saması yönündeyapdan herhan- gi bh* çahşmanız var nu? • Bu tür sorunlann yaşan- maması ıçın, kredi borcu olan üniversite mezunlannın işe baş- lama zamanlannda, maaşlanndan yapılacak kesıntılerle geri ödemelenn yapılabılmesi şek- linde bır çahşmanız olabılir mi? Hakan Fırtına 'nın yanına gelen 4 kişi, bıçak tehdidiyle paralarını almak istedL Astsubaylann direnmesi üzerine çıkan boğuşmada zanhlar, Gökçeoğlu 'nu kolundan, Kurt'u da elinden bıçakla yaraladu Fırtına da boğuşma sırasında yuntruk darbesi aldu Durakta bekleyen yurttaşlann ve devriye gezen polis ekibinin müdahalesi sonucu yakalanan 4 zanlı, gö'zaltına alındu STATTA ClNAYET Sözüer psikolojik tedavi görmüş tstanbul Haber Servisi - Inönü Stadı'nda oynanan Beşiktaş - Çaykur Rızespor maçı sırasında Cihat Ak- taş' ın bıçaklanarak öldürül- mesine ilışkin davaya de- vam edildi. Tutuklu sanık Fatih Sözüer'in pskolojik te- davi gördüğü, bu durumun cezaı ehliyetini etkileyece- ği ileri sürüldü. Istanbul 5. Ağır Ceza Mahkemesindekı duruşma- ya, tutuklu sanık Fatih Sözü- er ile tutuksuz sanıklar Şa- fak Kalkan ve Cenk Özbu- lak Cihan Erdem ile Metih Işık katılmadı. Duruşmada tanık olarak dinlenen Eyüp Beşikçi olay sırasında Beşik- taş Stadı'nda özel güvenlik görevlisı olarak çalıştığını anlatarak maçın başlama- sından 15 dakika sonra gö- revli olduğu üst koridorda iki grubun kavga ettiğini gör- düğünü söyledı. Kavgayı ayırmaya çalıştığını, bu sı- rada diğer görevlilerin de geldiğini söyleyen Beşikçi, "Kavga edenler birbirlerine hem kürmüy orlardı hem vu- ruyorlardL Kargaşa içerisin- de birinde'ah' sesi duydum. Bıçakla vurulma annu gör- medun" dedı. Beşikçi, sanık Fatih Sözüer'in olay sırasın- da orada olan kişilerden bi- ri olduğunu ifade etti. R A P O K INCELENECEK Sözüer'ın a\aıkatı llyasGe- >ik müvekkilinin Bakırköy Ruh ve Sinır Hastahkları Hastanesi'ne sevk edilerek cezaı ehlıyetinin araştınlma- sını ıstedi. Sözüer'in Ağn'da askerhk yaptığı sırada psiko- lojık tedavi gördüğünü, 2003 "te de Istanbul"daki Me- morial Hastanesı'nde yattı- guu anlatan Geyik, "Müvçk- küimde panik, yamız kala- mamagibisorunlar var. Has- tahğuun hangi boyutta oldu- ğıuıun incelennıesini istiyo- rum" dedı. Söz konusu ra- porlann tasdiklı örneklerinin mahkemeye gönderihnesi- ne, Sözüer'in tutukluk hali- nın devamına da hükmedi- lerek duruşma ertelendi. DUZYAZI ORHAN BİRGtT CHP'nin YıldE'ı Kayarken... CHP Genel Saymanı ve Urfa Milletvekili Mah- mut Yıldız hakkında hazırlandığı bildırilen yolsuz- luk fezlekesi bugün yarın Adalet Bakanlığı kana- lıylaTBMM Başkanlığı'na gelebihr. Böylece doku- nulmazlıklannın kaldırılması ıstenilen millefvekille- ri arasına bir CHP'li daha katılabılir. Hem de öyle trafik suçu, ya da görevli memura mukavemet gi- bi sıradan olaylardan değil; sahte belge ve bilgi- leri kullanarak devleti dolandırmak ve haksız ka- zanç sağlamak gibi ağır iddialar yöneltilerek. Hukukun abc'leri arasında, iddıalann ispatlan- masına kadar kişinin zanlı olması geliyor. Dolayı- sıyla Mahmut Yıldız da, öncelikle sadece töhmet altında bulunuyor. Ama üstündeki dokunulmazlık zırfıı, yargı önüne çıkmasını engelleyecek. O ise hak- kında en ufak ciddi bir belge bulunması ve savcı- lıkçafezleke hazırlanması halinde CHP'deki yöne- ticilik görevinden de, milletvekillığinden de istifa ede- ceğini söylediğini unutmuş görünmek istiyor. Fez- lekeden söz edenlere şike iddialan ve hukuk skan- dalı ile karşı karşıya olduğunu ileri sürerek yanrt ver- meyı yeğliyor. Daha da tuhaf olanı bu tür yolsuzluk iddialan kar- şısında son derecede duyarlı görüntülerine tanık olduğumuz Deniz Baykal'ın da genel saymanına sahip çıktığını gösteren birtutum izlemesidir. Oy- sa bızzat o genel sayman, daha geçenlerde yuka- rıda alıntısını yaptığım kesın bağıt anlamındaki sözlerini partisine ve genel başkanına, kendısine duyduğu saygının gereği olarak söylediğinin attı- nı çizmıştı. Ya söylediklerinin gereğini yapmazsa Şayetfezleke Adalet Bakanlığı'ndan dokunulmaz- lığın kaldınlması önerisi ile TBMM'yegelirde, Mah- mut Yıldız basın önünde söylediklerini yerine ge- tirmezse ne olacak? Yani milletvekilliğinden ve CHP'deki görevinden istifa etmezse?.. Bu ne olacak sorusunun yanıtı bellidir. Demek kı Yıldız, hem yakın çevresi hem de seçmenleri önün- de partısine, genel başkanına ve kendisine saygı duymamakla damgalanacaktır. Yeterlı muhalefet yapıp yapmadığı tartışılan CHP'nin, bu tartışma- lara dayanak yapılan sorunlardaki tutumlannı te- lafi edebilecek fırsatlar çıkabilir. Ama sahte belge ve bılgileri kullanarak devleti dolandırmak, öylece haksız kazanç sağlamak türünden iddialar karşı- sında bunlar şikedır, hukuk skandalıdır savunma- sının arkasında durulması doğru değildir. O halde Mahmut Yıldız, öncelikle CHP Genel Saymanlığı gibi, partisınin üst yönetimindeki görevinden ay- nlacaktır. Dokunulmazlığının kaldınlması için çok ciddi bir uğraş verecek; gerekirse tüm TBMM üye- lerine yalvar yakar olacaktır. Bu girişıminde başa- nlı olamama olasılığı vardır. Çünkü Iktidar Partisi, bugüne kadar yasama dokunulmazlığı kurumuna dokunmamak için bin dereden su getirmek iste- miştir. Ciddi ciddi öteki kurum ve kişilerin de do- kunulmazlıklannı terazinin ikinci kefesine koymak- ta inat etmektedir. Sanki "öteki" kurum ve kişile- rin dokunulmazlıklarını kaldırma girişimini başlat- mış da önüne engeller çıkarmak isteyenler oimuş gibi ışi yokuşa süren AKP, Yıldız'ın üstünden do- kunulmazlık kalkanını çıkanrsa öteki dosyalılara örnek olur korkusuna kapılmış görünmektedir. Şayet böyle bir senaryo devreye girerse, Mah- mut Yıldız'a düşen son çözüm yöntemi TBMM üyeliğinden aynlmak olmalıdır. CHP bugüne kadar iç kavgalan nedeniyle, 3 Ka- sım'daki sandalye sayısından en az 10'a yakınını yitirmedi mi? Bugünlerde Kemal Derviş'in de uluslararası bir görevi üstlendiği için milletvekilli- ğinden aynlacağı haberi özellıkle genel meri<ezde çifte sevinç ve kutlama nedenı olarak değeriendi- rilmiyor mu? Sangül'e olağanüstü kurultay kürsüsünden ak- lanıp gelmesini öğütleyen Baykal, aynı sözlen yol arkadaşına da söylemelidir. Sadece söylemekle ye- tinmemeli sonuç almalı ve o sonucu kamuoyu önünde değerlendirmelidir. Faks: 0 212 677 08 21 obirgitwe-kolay.net YILDA 2 MİLYON İŞÇİ ÖLÜYOR İşkazalan savaştanbeter NEW YORK (AA) - Uluslararası Çalışma Orgütü (ILO), iş kazalan ve mesleğe bağlı hastalıklar yüzünden dünyada her yıl 2 mılyondan fazla kişinin öldüğünü açıkladı. Orgütün açüdamasmda, gelişmekte olan ülkelerde hızh sanayileşme yüzünden iş kazalan ve mesleğe bağlı hastalıklardan ölümlerin hızla arttığma dikkat çekıldı ve buna karşı dünya genelınde önlem alınması istendi. Açıklamada. kanserden solunum hastalıklanna kadar uzanan mesleğe bağlı bırçok hastahğm dünyada 1.7 milyon insanın ölümüne yol açtığı. bu rakamın iş kazalannda ölenlerin sayısının dört katı olduğu belirtildi. ILO'nun açıklamasmda, mesleğe bağlı hastalıklar ve iş kazalanndan ölümlerin yanı sıra her yıl, en az üç günlük iş kaybına yol açan, ölümcül ohnayan 268 milyon iş kazası ve 160 milyon yenı meslek hastalığı vakasının görüldüğü kaydedildi. TEDBIRLER YETERSİZ Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Sağlıkh Çevre ve Sürdürülebilu- Kalkınma Bınmi Müdür Yardımcısı Kerstin Leitner ise Uluslararası Iş Sağlığı ve Güvenlığı Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, ış güvenliği ve sağhğuıda önemlı gelişmelere ragmen halen çalışanlann sağlık ve güvenliğıne yönelik tehdıtlerin çok büyük olduğunu belirtti. Leitner, önleyici tedbirler ve etkili politikalar uygulanmasuım, tüm toplum için kaza ve hastalıklann yol açtığından daha az maliyeti olacağını ifade etti.