17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA + CUMHURİYET 21 NİSAN 2005 PERŞEMBE 8 HABERLERlN DEVAMI TURKIYE Istanbul Edırne Kocaelı Çanakkale Izmir Manisa Aydın Denızlı PB Y PB Y Y Y Y PB .23 24 27 20 25 25 26 26 Sinop PB 20 Adana B 24 Samsun Trabzon Giresun Ankara Eskişehir Konya Sıvas PB PB PB B B B B 26 25 24 23 23 23 22 Zonguldak PB 24 Antalya PB 24 Kars Mersın Dıyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkârı Van B B B B B B B 24 24 28 23 23 19 19 PB 17 Açık Yufdun batı kesımlerı ıle ku zeydoğu kesımlerı parçalı ve çok bulutlu, dığer yerler aı bulutlu ve açık geçecek Gece saatlorınde Marma ra'nın batısı ve Kıyı Ege sa ğanak ve gök gurultulu sa- ğarıak yağışlı geçecek Ha- va sıcaklığı tum yurtta bıraz artacak Ruzgar guney ve batı yonlerder hafıf, ara sı- rrıorta kuvvette, yurdun ba- tı kesımlerı lodostan yer y- er kuvvetlı olarak esecek DIS MERKEZLER Oslo Helsınkı Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Parıs Bonn B Y PB B A B B B 12 9 8 15 14 11 18 14 Münıh PB 13 Zürih Berlın Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atina B Y B Y Y Y Y PB 12 10 24 10 16 18 16 21 Y 12 Şâm Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bişkek Tıflis Kahıre PB A PB B B B B A / 32 19 28 22 24 14 33 A 34 Taşkent 'Tahran £vParçalı bulutlu : Sısiı , Bulutlu t Çok bulutlu . Yağmurlu Karlı > Sulu kar GUNCEL CUNEYT ARCAYIJREK I Baştarafı 1. Sayfada nıt vereceği yerde olayı başka yollara saptırma- ya çabalıyor. Bu tarz sıyaset bu iktidarın bilinmeyen yüzü değil; değil ama doğrusu çevir kazı yanmasın öz- deyışini bu kadarcandan benimsemiş olmaları da garipsenmeyecek bir olay değil. RTE geçen hafta ilk kez AB bünyesinde Türki- ye'yi parçalamaya (bölmeye) çaba gösterenler olduğunu açıkladı. Bu açıklamayı yaptı yapmasına da arkasını ge- tiremedi. Deniz Baykal'ın önceki gün grupta "Başba- kan'ı AB konusunda 'Bizi parçalamaya yönelikgi- rişimlerde bulunuyorlar ama biz direniyoruz' de- me noktasına getiren yaklaşımlar nelerdir? Bunu bilmek hakkımızdır" demesi, kamuoyundaki eği- limleri yansıtıyor. CHP liderinin söylediği gibi AB, AB diyerek 17 Aralık zırvesinden çıkan bildirimleri Ankara Kızı- lay Meydanı'nda bayramlara vesile diye kutlayan RTE, şimdi "bizi bölecekler diye feryat ediyor". ••• Son açıklamasına bakılırsa RTE, meğer AB'yi suçlamıyormuş. -Bir zamanlar kimi gazeteciler yazıya; gece ya- rısı telefon çaldı, açtım. Karşjmda Başbakan ve- ya Cumhurbaşkanı Turgut Ozal. Ona dedim ki.. diye başlarlardı.- RTE'nin "Tokalaşıp bizi yanına doğru çekti" diye yazan gazetecinin (Muharrem Sarıkaya) "AB bizi parçalamak istiyor, dediniz. Bilmediğimiz birgelişme mi var" sorusuna verdi- ği yanıtı asla tahmin edemezsiniz. RTE, "O sözümün önünün ve arkasının çok iyi okunması lazım" diye başlıyor. Giderek ünlenen söyleminin önündekilerle arkasındakileri bilebil- mek veya tartışmayı başka yöne çevirebilmek için ancak RTE olmak gerek. Bizi parçalama istenci içinde olanlar "olumsuz davranışlı AB içindeki bazı çevreler"rr\\ş. Eeee sonra? Bunlar "Türkiye'ye geliyorlar, Ankara-Di- yarbakır-lstanbul arasında gezip gidiyorlar"m\ş. Eeee daha sonra? "Türkiye'nin Diyarbakır'dan başka ili yok mu"ymuş.. Diyen Başbakan ve so- nucu ilan ediyor: "Niyet belli değil mi?" • •• Başbakan bizi değil, kendini aldatıyor, yalanlı- yor. Ankara-lstanbul hattını Diyarbakır'la tamam- layanların pek çoğu AB ülkeleri dışişleri bakanla- rı, bakanları, parlamenterleri; örneğin hükümetin konuğu olarak iltifatlarla ağırlanan geçen dönem- de AB Komisyonu'nun Genişlemeden Sorumlu Komiseri Günther Verheugen... Diyarbakır'daki temaslarına Leyla Zana'yı kucaklayıp öperek baş- ladı ve "Güneydoğulu Kürtlerin kimi siyasal haklar istediklerini" beyan ederek, bu hakların takipçisi olacağını söyleyerek Türkiye'den ayrıldı. O sırada llerleme Raporu'nun lehimize çıkma- sını ve tarih almayı beklediği için bölücülük kokan girişimlere ses çıkarmayan Başbakan'la Dışişleri Bakanı; Verheugen'lerin, Isveç gibi ülkelerin Diyar- bakır'a gidip orada incelemeler yapmasına karşı çıkmadılar. Güneydoğu'yu ayrı bir bölgeymiş gibi tanımlayan konuşmalarına ses çıkarmadılar. Bugün ise... Hazret "AB içindeki 'bazı' çevre- leri" bölücülükle suçluyor. Bu, ne perhiz ne lahana turşusu. Bu, bir Baş- bakan açıklaması! 'Oğrencüeraç kahyor, bitteniyor'• Baştarafı 1. Sayfada sorunları yaşıyor. • Öğrenciler, öğret- meni rütbeli, kendisini vasıfsız askcr görüyor. • öğrencilerin özel- likle cumartesi ve pazar günleri pansiyonda kal- maları, okullann "açık cezaevi" olarak tanım- lanmasına yol açıyor. • YİBO ve PlO'Iara atanan öğretmenlerreh- berlik ve danışmanlık alanlannda yetersız. •Öğrenciler, eğitim teknolojılennden yete- nnce yararlanamıyor. • Yemekhane şartla- n hıjyenik değil, perso- nel yetersizliğinden do- layı öğrencilere temiz- lık yaptırılıyor. öğren- ciler derslere yeterince beslenemeden başlıyor. • Birçok YÎBO ve PİO'da revir vc sağlık personeli bulunmuyor. • YÎBO öğrencileri aile özlemi duyuyor, bir çocuk bu yüzden okul- dan kaçıyor, tatillerde okulu erken terk ediyor ve okula geç gelıyor. •/Odalarda kalan öğ- rencı sayısı fazla. Oda- larda bir çalışma masa- sı ıçın bıle yer yok.- ^ Küçük öğrenciler giinlük temizliklerini tam olarak yapamıyor- lar. Bu yüzden bitlenme ve uyuz gibi sağlık so- runlan yaşanıyor. • Türk-tslam sente- zi, öğrencilere empoze edilmeye çalışılıyor. •^ Çalışanların yaşa- dığı sorunların başında nıesleki bilgi ve peda- gojik formasyon göz önünde bulundurulma- dan yapılan gerici kad- rolaşma geliyor. tf Öğretmenlerin ça- lışma koşullan ağır. • Pek çok okulda öğ- retmenler, yeterince memur ve hızmetli ol- maması nedeniyle yap- malan gereken işlerden daha fazlasını yapmak zorunda kalıyorlar. )/ Okul personeli, gö- revleri arasında olma- yan işlerde çalıştınlıyor. • Taşıma için araç sayısı az, bazı okullarda ise hiç araç yok. %/ Sağlık personeli açığı önemli boyutlar- da. Bazı okullarda aşçı ve aşçı yardımcısı yok. Raporda, okullarda yaşanan sorunlann çö- zümü için çözüm öneri- leri de şöyle sıralandı: V' Fiziksel koşullar iyileştirilmeli. • Çalışma koşullan diizeltilmelidir. •Okullara rehber öğ- retmen, psikolog atan- malı, sağlıkpeısonel so- runu gıderilmelidir. •Okullann bütçesi hazırlanırken, bulun- dukları bölge, gelişmiş- lik düzeyi ve yaşanan iklim göz önünde bu- lundurulmalı. • Yemekler çeşitlen- dirilmelidir. •öğrencilerin ailele- riyle özgürce görüşebıl- meleri için ücretsiz te- lefon gıbı ıletışım araç- lan sağlannıalıdır. ABD'nin üssü lojistik merkez olarak kullanması için kararname imzaya açıldı AKP'den İncirlik vizesiANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Hükümet, ABD'nin în- cirlik Üssü'nü "lojistik merkez" olarak kullanması karan için düğmeye bastı. Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, tncirlik'e ilişkin kararnamenin imzaya açıldığını doğrularken Bakanlar Kurulu ta- rafından daha önce kabul edilmiş olan kararnamenin süresinin uza- tılmasının söz konusu olduğunu söyledi. Gül, "Bununla, AB- D'nin lojistik merkez ile ilgili talebi karşılanmış oluyor" de- di. Sürecin birkaç gün içinde so- nuçlanabileceği bildirildi. ABD'ye incirlik Üssü'nde ge- niş lojistik kullanım ımkânı tanı- yan karann Meclis'e getirilme- mesi ve Bakanlar Kurulu'nca 23 Haziran 2003'te kabul edilen "gizli kararnameye" dayandı- rılmak ıstenmesi tartışma yarat- tı. Hükümetin, 23 Haziran'da sü- resı dolacak kararname için ni- san ayında uzatma karan çıkar- mak ıstemesi ise 24 Nisan önce- sınde ABD Kongresi'nde soykı- nmkaranıu engelleme tclaşı ola- rak yorumlandı. Gül, konuyla ilgili gazetecıle- rin sorularını yanıtlarken, " Yeni bir durum yok, yapılan işlerin biraz daha düzenli hale getiril- mesidir. Dolayısıyla eski alınan kararların uzatılması şeklinde çıkacaktır. Yeni farklı boyutlar söz konusu değildir. Şu anda 1- rak ve Afganistan'a yapılan yardımların biraz daha orga- nize şekilde yapılmasıyla ilgili- dir. Sürecin kısa süre içinde ta- mamlanacağını tahmin ediyo- rum" dedı. Sorular üzerine ka- rarnamenin, ABD'nin lojistik merkez talebıni karşıladığını doğrulayan Gül, "Konuya iliş- kin teknik çalışnıaları Genel- kurmay Başkanlığı yürütecek- tir. Iler uçağın inişi, kalkjşı, ne taşıdığı tcspit edilecektir. O açı- dan blok izinler söz konusu de- ğildir" diye konuştu. Hükümetin, ABD tarafından "10 ay önce" iletilen talebi so- nunda mevcut kararnameye da- yandırarak karşılama karan al- ması, ABD'li diplomatik kay- naklar tarafından ise şaşkınlıkla karşılandı. ABD kaynakları, mevcut kararname ıle karşılana- bilecek talebin bu kadar gecik- mesinin nedeninın anlaşılama- dığmı ifade ettıler. Kara çarşaf okulda Küçükköy İmam Hatip Lisesi'nde kılık kıyafet yönetmeliğine uyulmadı. Okul müdürünün uyanlan dinlemediği ileri sürüldü Istanbul Haber Servisi - Gazi- osmanpaşa'da açık ilköğretim sı- navına, türbanlılann yanı sıra ka- ra çaışaflıların da girdiği belırlen- di. Atatürkçü eğitimcilerin uyan- lanna karşın ilköğretim müdürü- nün bu duruma göz yumduğu öne sürüldü. Yine Gaziosmanpaşa'da bir ilköğretim okııhında cuma na- mazı saatlennde eğıtım verilnıe- diği iddıa edıldi. Bazı veliler de Suadiye'deki bir ilköğretim oku- lundaİcı "Kutlu doğum" haftası afışlennin kaldınlmasını istedi. Istanbul'da geçen hafta sonu gerçekleştirilen açık ilköğretim sınavı, türbanlılann yanı sıra "ka- ra çarşaf" skandalına sahne ol- du. Sınava Küçükköy İmam Ha- tip Lisesi'nde giren kadınların ço- ğu türbanlan ve kara çarşafları ile dikkat çekti. Okulun Atatürkçü eğitimcileri, kendilerinin sayısız uyanlanna karşın kadınların laik- liğe aykın olan bu kıyafetlerle sı- nava gırdiklerini belirterek, "Üs- teük bu vahinı olay, Küçükköy İmam Hatip Liscsi ile aynı biııa- yı paylaşan Atatürk Lisesi'nin sınıflarında yaşandı. tuıam ha- tip lisesi müdürü Mustafa Beğen ise bu olaylara göz yumdu" de- diler. Küçükköy İmam Hatip Li- sesi Müdürü Mustafa Beğen ise sınava kara çarşaflı kadınlanngir- digi iddilannı yalanladı. "Kesin- likle öyle bir şey yok, ben hiç çarşaflı öğrenci görmedim" di- yen Beğen, ilgili kılık kıyafet yö- netmeliğinde de kadınlann başla- rını örtüp örtmemesı ile ilgili bir madde bulıınmadığını söyledi. Suadiye'de vell tepklsi Suadiye Mehmet Karamancı İlköğretim Okulu duvarlannda y- er alan Hz. Muhammed'in doğu- mu nedeniyle gerçekleştirilen "Kutlu doğum" haftası etkinlik- leri ile ilgili afişler, velilerin tep- kisine ncden oldu. Gazetemizı arayarak şikâyetlerini dıle geti- ren veliler, "Okulun edebiyat NAMAZITERKEDENİH»ALİ 'Namau terkedenin halL! ^SL t7- larında "Namazı terk edenin hali" başlıklı afîşlcr asılı bulunuyor. Bir yılan tara- fından tiim vücudu sanlı ölü insan figürünün yer aldığı afişlcr- de, "Ey biçarc insan! Namazı terk edenin akıbori bu ise, ya hiç kılmayanın hali nice olacaktır!", "Başı kcl vc lehirli bir yılan ka- birde kendisinc musallat olur. Bu yılanın tırnakları demirdendir, her tırnağının uzunluğu bir giinlük yoldur. Ölü ile konuşur ve 'Bcn başı kel yavuz ve erkek bir \ ılanım' dcr" ve "Yılanın kabir- deki ölüyü sıknıa olayı Hicri 1420 Sefe ayında, Medine'de mcy- dana gelmiş bir olaydır. Bu olayın, namazı terk edenlerin başına gclcceği birçok hadiste bildirilmişrir" yazıları dikkat çekiyor. panosunda kutlu doğum afişle- ri, dinsel şiirler ve yazılar asılı. 23 Nisan haftasının kutlandığı bugünlerde panolarımızda Atatürk ve onun devrimleri ile ilgili yazılar görmek istiyoruz. Kendimizi imam hatip okulun- da gibi hissediyoruz. Bir devlet okulunda bu şekilde yazıların asılması ne kadar yasal ve ah- laki?" diye isyan ettiler. Namaz var, ders yok Gaziosmanpaşa'ya bağlı Kü- çükköy Fevzi Çakmak İlköğre- tim Okulu'nda da cuma giinlen namaz saatleri olan 13.00-14.00 arası öğrencilere eğitim verilme- diği belirtildı. Veliler, şunlan söy- ledi: "Bazı öğretmenlerin okul- da başörtüsü takmalarına izin veriliyor. Vakit namazlarında bazı sınıflar kullanılıyor, şifa dergileri okutuluyor. Milli Eği- tim Bakanlığı'na başvuruları- mız ise dikkate ahnmıyor." Eğitim-Sen: Kulluk eğltlml mi verecefllz? Eğıtım-Sen 2 No'lu Şube Yö- netım Kurulu'ndan yapılan açık- lamada ise "Okullarda kulluk eğitimi mi, yurttaşlık eğitimi mi vereccğiz? Çocuklarımız bilime mi, uhrcviyata mı yönelecek? Okullarımız, farklı tarikatların kurs ve yurtlanna mı benzetil- mck isteniyor?" denildı. BAŞVURUYA ONAY Erdal Belçika'da yasa iptal ettirdi ELÇİN POYRAZLAR Brüksel - Belçıka Hakemlik Mahkemesi, Terörle Mücadele Yasası'nın geçmişe dönük terör suçlannı yargılama yetkisi veren maddesmı Sabancı suikastı sanıklarından Fehriye Erdal'ın başvunısu üzerine iptal erti. Belçika'da çıkanlan yasaların anayasaya uygıuıluğunu denetleyen Belçika Hakemlik Mahkemesi, 2003 yılında Belçika hükümeti ve parlamentosu karanyla yasaya eklenen ikinci maddenin anayasaya uygun olmadığı yönünde karara vardı. Schmltz: Büyük farklılık yaratmaz Cumhuriyet'e konuşan Sabancı aiiesinin Belçikalı avukatı Fcrnand Schmitz, ikinci maddenin iptalinin, Fehriye Erdal'ın dosyasında büyük farklılık yaratmayacağını söyledi. Schmitz, Terörle Mücadele Yasası'nın Avrupa Terorizme Karşı Mücadele Sözleşmesf ne atıfta bulunan bınncı maddesinin önemıne değinerek önümüzdeki günlerde Belçika adaletinın Erdal'ı Türkıye'de işlediği suçlardan ötürü yargılayıp yargılamayacağına karar vereceğini anımsattı. Türk İntlkam Tugayı1 suçlanıyor ÎHD: Yöneticilerimiz tehdit mektubu alıyor öcalanın yeniden yargılanmasını istediler DEHAP'h başkanlar: Çatışmariskiyükseldi tstanbul Haber Servisi - İnsan Haklan Derneği (İHD), yöneticilerinden Marmara Bölgesi Temsilcisi Doğan Genç, Istanbul Şubesı Başka- nı Eren Keskin ve Yönetını Kurulu üyesı Şaban Daya- nan'a, Türk İntlkam Tugayı (TİT) ırnzalı tehdit mektupla- n göndenldığını ıleri sürdü. IHD Istanbul Şubesi, gön- derılen tehdit mektuplanna ilişkin basın açıklaması yap- tı. Şube başkanı Keskin, bu türmektuplan 199O'lı yıllar- da da aldıklarını ve tehditle- rin ardından ÎHD yöneticile- rinden Vedat Aydın'ın öldü- rüldüğünü anımsattı. Keskin, mektuplarda, "Bu mektupla siz şerefsizleri, AB ve Avru- pa ajanlarını son kez uyarı- yoruz. Türk nıilliyctçileri zamanı gcldiğindc nasıl lıa- reket etnıcsi gcrcktiğini bi- lir. Aklınızı başınıza alıııa- dığınız takdirde sizin de sn- nunuz Akın Birdal'ın sonu gibi olur. Ama siz onun ka- dar şanslı olacak mısınız, onu bilmiyoruz" ifadelerme yer verildiğini belirtti. Gelı- nen noktada devletin, huku- kun üstünlüğünden yana tavır alma konusunda umut verici görünüm sergılemedığinı be- lirten Keskin, "Şiddetin ik- tidarına karşı, hukukun üs- tün kılınması, demokratik hak ve özgürlüklerin doku- nıılmazlığının ilan cdilınesi gereklidir" dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - DEHAP'h beledi- ye başkanlan, Türkiye'nin "yeniden çatışma ortamına gîrme riskinin yükseldiği- ni" savunarakTürkiye'nin bu nedenle AB fırsatını kaçıra- bıleceğini ileri sürdüler. Ankara'da bir araya gelen DEHAP'lı başkanlar bir grup gazeteciyle sohbet toplantısı düzenledi. Belediye başkan- ları adına konuşan Diyarba- kırBüyükşehir Belediye Baş- kanı Osman Baydemir, bay- rağa saldırı girişiminin ardın- dan yaşanan gerginlığı kaste- derek Türkiye'nin yeniden çatışma ortamına girmesın- den kaygı duyduklannı söyle- di. Kürt sorununun Türki- ye'nin değişim sürecini belir- lemede önemli bir engel oldu- ğunu savunan Baydemir, "Eğer, sorunu çözmezsek, gelecek açısından bugün ya- şadığımızdan daha dranıa- tik bir süreçle karşılaşabili- riz" görüşünü dile getirdi. Abddullah Öcalan'a Türki- ye'de bir kısım yurttaşın sem- patıyle, bir kısmının da anti- patiyle baktığını kaydeden Baydemir, öcalan gerekçe gösterilerek Kürt sorununda çözüme gitmemeyi doğru bulmadığını ifade etti. Bay- demir, AİHM'nin Öcalan'ın yeniden yargılanması karan- nı Türkiye'nin yerine getir- mesi ve yargı sürecini başlat- nıası gerektiğini de söyledi. Gök gurultulu GUNDEM MUSTAFA BALBAY • Baştaraft 1. Sayfada tirilen bu ABD isteminin usul usul ısınmaya, şekil- lenmeye başladığı dikkati çekiyor. Kafkaslar, Bal- kanlar, Rusya ve Türkiye dörtgeninin ortasındaki Karadeniz'de etkin olan güç, Avrasya'nın kontro- lünde de büyük bir ivme kazanmış olacak. Bu pencereden bakınca, Batı'nın Ukrayna ve Gürcistan'dakiiktidardeğişikliğineverdiğiönemin altında yatanlar daha net ortaya çıkıyor. 1 Mart 2003 tezkeresi sürecinde ABD'nin Tür- kiye'nin pek çok bölgesindeki havaalanı ve lima- nı kullanmak istediğini, bunların arasında Samsun ve Trabzon'un da olduğunu hem bu sütunlarda hem gazetenin manşetinde işledik. O dönemin hedeflerine tam olarak oturmayan bu istemin uzun vadeli bir stratejinin parçası olduğu görülüyor. • • • ABD'nin Karadeniz'de etkin olması için herşey- den önce burada deniz gücünün bulunması ge- rekiyor. Bunu engelleyen başlıca durum Istanbul ve Çanakkale boğazlarının uluslararası kullanımı- nı biçimlendiren Montrö Sözleşmesi. Mustafa Kemal'in çağı aşan öngörüsüyle Lo- zan'ın ardından ince ince örüp 1936'da taraf ül- kelerin kabul etmesini sağladığı uluslararası ant- laşma bugün de geçerliliğini koruyor. Antlaşma- nın bazı temel hükümleri şöyle: - Uluslararası Boğazlar Komisyonu kaldırılacak. - Boğazlar askerden arındırılacak. - Ticaret gemilerine Boğazlar'dan serbest ge- çiş hakkı tanınacak. - Karadeniz'de kıyısı bulunmayan devletlerin barış zamanında Boğazlar'dan Karadeniz'e geçe- cek savaş gemilerinin sayısı transit halinde 9'u geçmeyecek. Bu gemiler Karadeniz'de 21 gün- den fazla kalamayacak. - Türkiye'nin de taraf olduğu bir savaş anında, Karadeniz'de kıyısı bulunmayan devletlerin savaş gemilerine Boğazlar'ı açma-kapatma yetkisi Tür- kiye'nin olacak. • • • ABD, Montrö'nün savaş gemileriyle ilgili bölüm- lerinin kendisine uygulanmasını istemiyor. Tıpkı, İncirlik vebenzeryerleri kullanmak için is- tediği ayrıcalıkları Boğazlar'da da önümüze koyu- yor: Geçişte sınırlama olmasın, bildirim olmasın, özel koşul olmasın... ABD, Bulgaristan ve Romanya'da üs kurma ça- lışmalarına çoktan başladı. Buralarda deniz üssü- nün de planlanması halinde gemileri helikopterle taşıyacak değil. Boğazlar kaçınılmaz bir geçiş yo- lu olacak. ABD'nin böyle bir ayrıcalık elde etmesı halinde buna ilk karşı çıkan Rusya, ardından da AB ola- caktır. Montrö'ye taraf öteki ülkeler de sıraya gı- recektir. Böyle bir durum Boğazlar'ın kontrolünü de tartışmalı hale getirecektir. ABD'nin "Boğazlar'ı bana Montrö hükümlerini dikkate almadan aç" ıstemi Türkiye'ye iletildi. Cumhurıyet'in daha önce gündeme getirdıği, ilk aşamada yalanlanan ancak zamanla doğruluğu resmi ağızlardan da dile getirilen pek çok ABD is- temi oldu. Boğazlar'a ilişkin istemler de aynı sü- recin yolcusu olabılir! AKP iktidarı Türkiye'yi "her şeyin istenebilece- ği ülke" konumuna getirdiği için ABD de ülkemi- zı tümüyle bir lojistik üs ve geçiş köprüsü olarak kullanmak üzere planlar yapıyor. Karadeniz konusu derin, inmeye ve inceleme- ye devam edeceğiz... ankcum« cumhuriyet.com.tr 10. Askeri Tarih Sempozyumu • Istanbul Haber Servisi - Tarihle ilgili bıitıin ku- rumların olanaklanndan da faydalanılarak soğuk sa- vaş dönemi ve sonrası savaş tarihinın mcelenmesi ve sonuçlarının TSK'nın faydasına sunulması amacıyla gerçekleştirilen "10. Askeri Tarih Sempozyumu", fstanbul'da başladı, Genelkurmay Askeri Tarih ve Stratejik Etut (ATASE) ve Denetleme Başkanlı- ğı'nın koordınatörlüğünde düzenlenen sempozyu- mun açılışında konuşan ATAS1İ ve Denetleme Baş- kanı llava Korgeneral Erdoğan Karakuş, "Savaşlar- dan, acılardan ders almayıp stratejilerini üıetıneyen- ler, caydıncılıklarını yitireceklennden, daha fazla savaşla, daha fazla acıyla karşılaşacaklardır" dedı Mevlit Kandili kutlandı • Haber Merkezi- Hz. Muhammed'in doğum günü olan Mevlit Kandili dün kutlandı Dıyanet Işlerı Baş- kanı Ali Bardakoğlu, kandil dolayısıyla yayımladığı mesajda, evrensel barış kültürunun gerçck anlamda yaşatılması ıçın Hz. Peygamber'in, kin, nefret vc ın- tikamı sevgı ve hoşgörüye dönüştürenmesajlarının tanıtılmasını hcdeflediklerıni belirtti. Bardakoğlu, tüın Islam dıinyasının Mevlit Kandili'ııi kııtladı. BAHARA HALAYLARLA MERHABA! Pikniğinde buluşalım... O Hüseyin Turan O Rojin * Yasemin Göksu û GOkhan Birben Or Kemal Kaplan O Leyla ve O Grap Korum Korosu * Şiirleriyle Ibrahim Karaca * fît//?3Aj Mavruk, Tarih : 24 Nisan Pazar Yer : Kemerburgaz Azizpaşa Ormanı- Cendere Yolüstü Irtfbat: 0212 245 00 70 İDİL KÜLTÜR MERKEZİ
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle