23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
12 MART 2005 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER PKK, Türkiye'ye hem saldırmayı hem de operasyonlan canlı kalkanlarla durdurmayı hedefliyor Snuıtla çifte kuşatmaMEHMETFARAÇ PKK/KONGRA GEL, AbdullahÖcalan'a özgürlük ve dağdakilere af sağlanması için 21 Mart'taki Nevruz'dan itıbaren Türkiye'yi terör eylemleriyle kıskaca alraaya hazırlanı- yor. Yurtiçindeki militan sayısını giderek art- tıran örgüt, sansasyonel eylemlerle terör teh- didini büyütmeyi planlıyor. Gençlik grupla- rı ise PKK'ye karşı yürütülecek operasyon- lan engellemek ıçin Güneydoğu'da kapsamlı bir "Canlı kalkan eylemi"ne hazırlanıyor. Pkk'vı vtnıtteıi kumyk ıvm hcttvki.it.1 gtvcn KONGRA (îl I , saftlinLırj lu/ıri.mm»! Tterör tal iınatları PKK'nin saldın hazıriıgı 10 Şubat tarihii gazetemizin manşetinde yeralmışü. Kara Kuvvetleri Komutanı Orgenaral YaşarBüyükanıt'ın, "Yurtiçinde- ki PKK militanlannın sayısının, Öcalan'ın yakalanclığı döncnuleki seviye- ye ulaşnğı"nı açıklaması ve örgüttekı hareketlilıği "Çok kötü" olarak ni- telemesi, Cumhuriyet'ın bır ay Önce duyurduğu terör tehlikesini doğrulu- yor. Büyükanıt'ı endışelendıren gelışmeler gazetemizin 10 Şubat tarihii, "Terör talimatlan" başlıklı manşetinde yer alıyor. Örgütteki hareketlilikte ABD'nın olası bir operasyonu ve KDP ile KYB'nin terör gruplarına karşı artan rahatsızhğı, önemli bir gerekçe ola- rak görülüyor. Ancak örgüt içindeki devinimın başka nedenlerı de bulu- nuyor. PKK, 20 yılı aşan eylemsel stratejisiyle artık bir yere varamayaca- ğını biliyor. Kadrolardaki kopmalar ve Yurtsever Demokrat Parti (PWD) gibi Osnıaıı Öcalan liderlığindeki bölünmeler örgüt yöneticilerini endişe- lendiriyor. Cezaevınden çıkan eski DEP milletvekillen ile DEHAP ıçın- deki grupların Demokratik Toplum Hareketi (DTH) adlı yeni partiyi Öca- lan'ın bu endişeleri nedenıyle yapılandırdığı da göz ardı edilmiyor. Tama- men siyasallaşmaya çabalayan örgüt, hedefine varmak için militan gücü- nü de Türkiye'ye karşı bır dayatma olarak kullanmayı hedefliyor. PKK kadrolannın Kuzey Irak, Suriye ve Iran üzerinden Türkiye'ye geç- mesi bu amaca dayanıyor. Askeri kaynaklar sımn geçen militan sayısının 3 bini aştığını bildiriyor Sınır boyundaki sayının ise 3 ile 4 bin arasında olduğutahminediliyor. PKK'nin, "Öcalan'a özgürlük, dağdakilere af"ko- nusunda yürütmeye çalıştığı 'kuşatma politikası'nın ıki aşaması bulunu- yor. Avrupa'da PKK'nin siyasallaşması konusundaki lobi faaliyetlerinin yetersiz kalması üzerine örgüt bir taraftan Kuzey Irak'ta bulunan binlerce militanını yurtiçine sokuyor, sınırda konuşlandırdığı grubu ise koruma, sal- dın ve kaçış koridorunun sağlanması için bekletıyor. Nevruz beklentlsl Örgüt 21 Mart'tan itibaren Nevruz'u yeni bir saldın hareketinin baş- langıcı olarak planlıyor. Bu aşamada Tunceli ve Bingöl kırsalındaki sığı- naklarda depolanan yüzlerce kilo TNT ve C-4 patlayıcı da kullanılarak askeri ve ekonomik tesislere yönelık sansasyonel eylemler planlıyor. PKK vur-kaç saldırılanyla ilçe ve kent girişlerinde güvenlik birimlerini hedef alarak kaos yaratmayı da istiyor. Bu bilgıleri hem askeri hem polis yetki- lilen doğruluyor. tmralı'da yatan Abdullah Öca- lan, avukatlanyla yaptığı görşmelerde süreklı ola- rak demokratik yapılanmadan söz ederken dağ- dakı güçlen de olası bir tehdide karşı uyanık olmaya çağınyor. Bu ıkılem de PKK'nin stra- tejisiyle uyuşuyor. Öcalan'ın öncekı gün avu- katlanyla yaptığı görüşmede söyledıklen de, örgütün bundan sonrakı stratejisiyle il- gili ipuçlan ıçeriyor. Eylemlerle ılgılı inısıyatı- fı artık örgütün asken ka- nadı olan Halk Savun- ma Kuvvetleri'ne (HPG) bıraktığı anla- şılan Öcalan şöyle diyor: "Dikkat etsin- ler, her türlü tedbirlerini alırlar. Çok kri- tik bir döneıne giriliyor, lıa/n lıklan var sanırını. Vepyeni bir hamle. Çok kritik bir dönem, Türkiye bazı şeyler yapabi- lir. Ben bilmiyorum, bir şey demeyece- ginı. Karar onlanndır, geri nıi ileri nıi, savunmaya nıi çekilirier kendileri bilir. Siz özgürsünüz, benden daha fazlasını beklemeyinzaten buranın koşuüan bu- na uygun değü!" Canlı kalkan engell Türkiye'yı terör tehdidiyle sindirme- yi planlayan bu dayatma politikasının ikiîîci aşamasında milis güçlerle DE- HAP gençliğinin kullanılması hedefle- niyor. Bu aşamada geçen yıl Gabar böl- gesi, Eruh ile Tunceli kırsalında ilki ger- çekleştirilen ve 1500 kişinin katıldığı can- lı kalkan eylemleri yer alıyor. Örgüt bahar- la birlikte binlerce kışiyi PKK'ye karşı Tun- celi, Şırnak, Hakkâri ve Siirt'te yapılacak kapsamlı operasyonlan engellemek için can- lı kalkan olarak kullanmayı planlıyor. Doğu ve Güneydoğu'dakı güvenlik birim- len PKK içindeki bu hareketlilıği yakından izliyor. Özellikle Tunceli, Hakkâri, Şırnak ve çevresinde önlemler yogunlaştırılıyor, alarm durumundaki askeri güçlere takviye yapılıyor. Ancak sınırdaki hareketlılik önümüzdeki süreç açısından tehlike işareti ver- meye devam ediyor. • PKK 21 Mart'tan itibaren Nevruz'u yeni bir saldın hareketinin başlangıcı olarak tasarlıyor. Bu aşamada Tunceli ve Bingöl kırsalındaki sığınaklarda depolanan yüzlerce kilo TNT ve C-4 patlayıcı da kullanılarak askeri ve ekonomik tesislere yönelik sansasyonel eylemler planlanıyor. PKK vur-kaç saldırılanyla ilçe ve kent girişlerinde güvenlik birimlerini hedef alarak kaos yaratmayı da istiyor. Bu bilgileri hem askeri yetkililer hem polis yetkilileri doğruluyor. Orgeneral Yaşar Büyükaftıt açıkladı 'Teröristler Türkiye 'yeyöneldV ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt, PKK/KONGRA GEL militanlannın büyük bölümünün Türkiye kırsalına döndüğünü, Kuzey Irak'takilerin de Türkiye sınırma yakın bölgelere kaydınldığını büdirdi. Büyükanıt, Türkiye'deki terörist sayısının Abdullah Öcalan'ın yakalandığı dönemdeki seviyeye ulaştığını söyledi. Büyükanıt, önceki gün, önümüzdeki eylül ayında Ankara'da düzenlenecek olan Uluslararası Savunma ve Havacılık Fuan'nın resepsıyonunda PKK/KONGRA GEL'e ilişkin sorulan yanıtladı. Büyükanıt, soru üzerine, örgüt ile ilgili gelişmeleri "çokkötü" olarak nitelendırdı. Kuzey Irak'taki militanların büyük bölümünün Türkiye kırsalına geçtiğini belirten Büyükanıt, sınır ötesindeki teröristlerin ise Türkiye sınınna yakın bölgelere yerleştiğine dikkat çekti. Orgeneral Cömert: En mükemmel elektronik harp sistemi bile ulusal yazılım olmadan işe yaramaz 'Silahlan kullanamıyoruz'• Harp Akademileri Komutanh- ğı'nın düzenlediği "Gelişen Bilgi Teknolojisi ile Güvenlik Politikası ve Stratejileri Arasmda Etkileşim ve Yönlendirme" sempozyumunun kapanış konuşmasmı yapan Orge- neral Cömert, ulusal yazılım ve do- nanım konusunda hassas olunması gerektiğini belirtti. Cömert elekt- ronik harp konusunda TSK'nin atılım içinde olduğunu söyledi. ÖZLEMGÜVEMLİ Harp Akademileri Komutanı Hava Orge- neral Faruk Cömert, ulusal güvenliği ilgi- lendiren konularda yazılımların ulasal olma- sının önemine dikkat çekerek "Örnegin, al- dığımız birçoksilah sistemindekiyazılınılann kaynak kodlaruu giremediğinıiz için bu silah- lan arzu ettiğimizhedeflere kullanamıyoruz" dedi. Harp Akademileri Komutanhğf nın düzen- lediği "Gelişen Bilgi Teknolojisi ile Güvenlik Politikası ve StratejileriArasında Etkileşim ve Yönlendirme" sempozyumu dün sona erdi. Sempozyumun kapanış konuşmasmı yapan Orgeneral Faruk Cömert, sunulan bildiriler- de yazılım ve donanımların ulusal olmasının önemine değinildiğini anımsatarak "Ulusal- hğın ne ölçüde olacağı tarifedilmeli. Gerek do- nanımolsun,gerekyazılım olsun, ıılıısallıgı Tür- kiye'de tartışırken bakıyorsıııııı/ birçok ge- lişmenin, iyi sistemlerin kazandırılmasında ya çok geç kahyoruz ya da çok pahahya geli- yor. O nedenle dünyayı yeniden yaratmak ye- rine yurtdışmdaki gelişmeleri takip etmeli ve beraberçalışmalıyız" diye konuştu. Elektro- nik harp konusunda TSK'nin atılım içinde ol- duğunu belirten Cömert, şöyle devam etti: "Ancakdünyanın en mükemmelelektronik harp sistemini alın; eğer ulusal bir yazılım ka- biliyetine sahip değilseniz hiçbirşeyyapamaz- sınız. Özellikle ulusal yazılım ve donanım ko- nularında nıutlaka ülkenıizin hassasolmasıge- rekiyor. Zaman konusunda da anlayış göster- mek gerek. Zamanından sonra edinilen bir si- lalıııı bazen Silahlı Kuvvetler'e yararı da ol- mamaktadır." Cömert, dış kaynaklı yazılıma dayalı sis- temlerin güvenilir olmadığını vurgulayarak, bilgi teknolojilerinin ulusal olması gerekti- ğini ifade etti. Cömert, "Türkiye bugün bil- gi teknolojilcrinde yazılım ve donanım sistem- leri üretebilecekaltyapıya sahiptir. Hedef, ulu- Harp Akademileri Konıutanlığı Atatürk Harp Oyunu ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen "Gelişen Bilgi Teknolojisi ile Gü- venlik Politikası ve Stratejileri Arasında Etkileşim ve Yönlendirme" konulu sempozyuma ilgi büyük oldu. (Fotoğraf: AA) sal sistemlerde tümüyle ulusal yazılım ve do- namın olmahdır" dedi. Bilgi çağı toplumu tehdit altında Sempozyumda bildiri sunan TÜBÎTAK Bi- lişım Teknolojileri Enstitüsü Müdürü Prof. E)r. Ersin Tulunay, Türkiye'nin yüksek teknolo- jiye dayalı üretim yapan ulusal savunma en- düstrisini zaman geçirmedenkurması gerek- tiğini söyledi. Prof. Dr. Tulunay, ulusal gü- venlik politikalannın Türk Silahlı Kuvvetle- ri, Başbakanlık, Dışişleri ve Içışleri Bakan- hkları, TÜBÎTAK ve Devlet Planlama Teş- kilatı'nın katılımıyla tek elden oluşturulma- sı gerektiğini vurguladı. Ortadoğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) En- formatik Enstitüsü Müdürü Doç. Dr. Nazife Baykal, bilgi çağı toplumunun ahşılmadık yeni tehditlere açık olduğunu anlatarak bun- Iar arasında politik amaçlı olarak bilgi ve ile- tişim sistemleri kullanılarak bilgi akışımn kötüye kullanılması olan siber terorizmin de bulunduğunu dıle getirdı. Doç. Dr. Baykal, siber teronzmın şirketler, finans kurumlan ve bankalar, sağlık endüstrısı gibi sektörleri he- def alarak, toplum düzeninı etkilemeyi amaç- ladığını kaydetti. Kuantum çağuıa doğru Doç. Dr. Baykal, bilgi çağında savaşın "ağ merkezli savaş" haline geldiğini, gelecekte- ki savaşın ise "bilgi merkezli savaş" olacağı- nı belirterek şöyle devam etti: "Bilgi savaşlarında geldiğimiz nokta Bıri- leri bizi gözetliyor' noktasıdır. Echelon,yani bütün bflgisayar ve ilenşim ağlarmıngözetlen- nıesi sisteminin, bugün terörist gruplar, uyuş- turucu tüccarları, politik ve istihbarat ama- cıyla kullanıldığı ileri sürülüyor. Ticari lıırsı/- lık ve kjşisel mahremiyetle ilgili konularda kullanıldığı iddialan da var. Bunun dışında, e- postaları ve iletilen dosyalann içeriklerini izleyen yazılımlar da kullanıhyor. Gelecekte, bugün çok güvenli sancüğınıız sistemler saldı- nya açık olacaktır. 19. yüzyıl makine çağı, 20. yüzyıl bilgi çağı olarak biUnmektedir. 21. yüz- yıl da kuantum çağı olacaktır." Taklit yerine sentez Hava Elektronik Sanayiı AŞ (HAVELSAN) Genel Müdürü Dr. Faruk Yarman ise "Dev- let yönetimindeki asker-shil aynmı kalkmış, savunma, siyaset, ekonomi, teknoloji, sosyo- loji ile stratejik, operasyonel ve taktik uzaylar kaynaşmıştır" dıye konuştu. Yarman, şunları kaydetti: "Bilgi cağını ya- kalayamayan uluslann geleceği karanhk. e-dö- nüşümüoluşturmakve yaşatmakzonmdayız. Ancak öncü uluslann geçmişini taklit etmek yerine deneyimlerinden yararlanmah, kendi sentezinıizi bulmahyız. Çünkü bilgi çağmı va- ratanlar, internet sitelerinden bizi cgitirken koşulluyorlar. e-devlet, bürokraside daha az kaynak,daha çok hiznıet, savunmadadaha dü- şük bütçe, daha çok güvenlik, yurttaşlar için de daha az gayret, daha çok refah demektir." HİZBULLAHÇIIDDİASI Oldürülen imama 'şehit' unvanı verildi • 11 yıldır imam Gıyaseddin Bağlam'ı öldürmek suçuyla cezaevinde bulunan Ümit Işık'ın tahliye edilmesi gündeme yeni sorunlan getirdi. Itirafçı Murat Kurtboğa'mn Hizbullahçı olduğu ileri sürülen Bağlam'ı öldürdüğünü söylediği kasetin Beykoz operasyonunda ele geçirildiği öğrenildi. MAHMUTORAL DİYARBAKIR- Bitlis'te Hizbullah'ın Ilim ve Menzıl kanatlan arasında çatışma başlatmak amacıyla örgüt itırafçılan Murat Kurtboğa ve Nurettin adlı kişi tarafından oldürülen imam û - yasettin Bağlam, Diyanet Işleri Başkanlığı'nca şehıt olarak anıhyor. Hizbullahçılara yardım et- tiği öne sürülen cezaevi müdürünün ise terfi et- tıği ortaya çıktı. Hizbullah itirafçısı Murat Kurt- boğa'mn detaylı anlatımlannın yer aldığı bir vi- deo kasetı, Hüseyin Velioğlu'nun öldürüldügü Beykoz operasyonunda ele geçirildi. Örgüt, kuşkulandığı Kurtboğa'yı sorgularken konuş- malannı kayda aldı. Kaset, Diyarbakır 6 No'lu Ağır Ceza Mahkemesi'nden önce kurulu olan Diyarbakır 3 No'lu DGM Hâkımi Ali Haydar Yücesoy başkanlığmda bir heyet tarafından iz- lendi ve tutanağa geçirildi. Kurtboğa'mn vide- oya alınan itiraflan, ilk olarak Bitlis'in Tatvan ilçesinde işlenen bir cinayeti ortaya çıkardı. Kurtboğa, Bitlis Cezaevi yönetimi ile polislerin işbirliği sonucu içeriden çıkıp Hizbullah'ın Ilim ve Menzil kanatlan arasında çatışma başlatmak amacıyla örgütün Tatvan cemaat sorumlusu ol- duğu ıddia edılen imam Gıyasettin Bağlam'ı na- sıl öldürdüklerini detaylanyla anlattı. Kurtbo- ğa'mn bu açıklamalan üzerine Gıyasettin Bağ- lam cinayeti nedeniyle 11 yıldır cezaevinde tu- tuklu bulunan Ümit Işık, geçen günlerde tahliye edildi. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı, iti- rafçı Murat Kurtboğa, komiser Hakan, polis Ahmet ve Nurettin adlı diğer itirafçı hakkında da fezleke düzenJeyip Tatvan Cumhuriyet Baş- savcılığı'na suç duyurusunda bulundu. Sanıkla- nn TCY'nin 313/1 maddesiyle düzenlenen çete ve 450/4. maddesiyle düzenlenen taammüden adam öldürmek suçlamalarıyla cezalandınlma- larını istedi. Gıyasettin Bağlam'ın, Diyanet Iş- leri Başkanlığı'nın Haziran 1999 tarihii "Şehit Din Görevlilerimiz" adlı anı yayınındakı şehit- ler arasında "Gıyaseddin Barlak" adıyla göste- rildiği belirlendi. Kurtboğa'mn bulunduğu Bit- hs Cezaevi 2. Müdürü olan Mahmut Çaçan ise buradaki görevinin ardından Diyarbakır E Tipi Cezaevi'ne 1. müdür olarak atandı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle