Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 25 ARAUK 2005 PAZAR
10 HEDEF CUMHURİYET
SeviyesizliğinÇukurundan Sakınarak...
İLHANSELÇUK
C
umhuriyet'e ortak sövgü ve saldın ha-
rekâtı 3 Aralık 2005 Cumartesi günü
Milliyet'te sürmanşetten başlatıldı.
Başlık çarpıcıydı:
"Ühan Seiçuk takıyyecidir"
Ertesi günü 4 Aralık Pazar'dı.
Doğan Medya Grubu'nun gazeteleriyle birlik-
te Said-i Nurşi-Feihullah Gülen'in gazetesi Za-
man, 4 Aralık günü birinci sayfalanndan başlata-
rak ortak saldın harekâtını sayfa sayfa sürdürdü-
ler...
Görünüşte Cumhuriyet aleyhine bir kitabın ta-
nıömını yapıyorlardı; ama, gerçek bambaşka idi...
Ne basın-yayın yaşamındageçerli ölçülersöz ko-
nusuydu..
Ne ahlak kaygısı..
Nedebiretik..
En bayağı ve seviyesiz iftiralar, pisliğe bulaşmış
yalanlar, inanılmayacak bir seviyesizlik meşhe-
rinde pazarlanıyordu.
Bu pazarlamanın ürünleri laik Türkiye Cumhu-
riyeti 'ne öteden beri düşman dinci medya kesimin-
de elbette tepe tepe kulanılacaktı...
Bugün aralık ayının 25'inci günü...
Medyada bu olayın neredeyse bir ay sürmesi
-ya da sürdürülmesi- ortada normal sayılamaya-
cak bir durum olduğunu vurgulamaktadır...
Vardığımız noktada yaşadığımız olayın bir bi-
lançosunu da yaparak konuyu sonlanchrmak isti-
yoruz.
Gerçekte Doğan ile Fethullah gruplannın 4 Ara-
lık günü pazarladıklan çok önceden tasarlanan
saldınnın ipuçlan 19Haziran2005gününde Hür-
riyet gazetesinde duyurulmuştu.
Gazetenin Genel Yayın Müdürü Ertuğrul Öz-
kök'ün o günkü yazısından aşağıdaki satırlan oku-
yalım:
"Çarşamba akşamı Ece Bar'dayız. Ben biraz
geçgittim.
Daha kapıdan içeri girerken içimdeki hınzır,
taşı gediğine koyuyor:
'Meğer birbirimizi ne kadar özlememişiz,..'
Neredeyse hepimiz birbirimizi tanıyoruz.
Hepimiz o aynı sokağın çocuklanyız.
Barın sol tarafına Mıırat Belge oturmuş.
Yantnda Hasan Cemal.
Cumhuriyetgazetesi hakkında bir kitap yazı-
yormuş.
Ogece karşı masaya bakarken iyke motiveolup
en az üç bölüm daha yazdığına emininu
Her ikisi de biraz gergin duruyorlar.
Karşılannda biz varız; ama onlartn gözleri
bizde değil, tam karşı masanm sakinlerinde.
Orada llhan Seiçuk oturuyor.
Yanında Melih Aşık var.
'tkinci Cumhuriyet' ile 'Ulusala Cephe' sa-
vaş düzenine girmiş.
Bense her zamankigibi tam arada.
Bir mevziden lafatılsa, benim kafama çarpa-
cak,
Kan revan içinde kalacağım."
Benim ne bu gerilimden haberim var, ne orada
olan bitenlerden!.. Ertesi gün Özkök'ün yazısını
okuyunca "cepheden, savaş düzeninden, mevzi-
lenmeden. gerÛnnden" falan haberdar oldum...
Demek kı Doğan Medya Grubu'ndaki harekâ-
tın tohumlanması epey eskiye gidiyor...
"Cumhuriyet'e karşı savaş düzeni" altı ay önce
mi kurulmuş?..
Önemli bir şey değil!..
Bizim için önemli olan neydi?..
Türkiye'nin en büyük grubunda Said-i Nursi-
Fethullah Gülen gazetesi Zaman'la birlikte Cum-
huriyet'e ortak ve eşzamanlı saldın düzenlenmiş-
ti...
NadirNadi
BerinNadL.
UğurMumcu..
Ve başkalannı hedefalan bu geniş saldın harekân
karşısında biz ne yapacaktık?..
Bu bir kitap sorunu değildi..
Yalnız bana karşı sövgü ve saldın olsaydı, yanıta
değmezdi, ama, işin rengi değişmişti... "
Görevimiz neydi?..
En büyük sorun, karşı tarafgibi seviyesizleşmeden
görevimizi yapabilmekti...
Seviyesizlik çukura dönüşmüştü...
Ama, biz bu çukurun tuzağına düşmeyecek, pis-
liğine bulaşmayacaktık...
Görevimizi başardık sanıyorum...
Yann, sonucu özetleyerek nûktayı koymak is-
tiyorum.
Aydın
Doğan'ın
"Yadigâr
Hanım" dediği
Berin Nadi,
Cumhuriyet'in
misyonunu ve
çizgisini
koruması için
çalıştı.
Cumhuriyet Dile Geldi
M.CELÂLŞENGÖR
S
evgili dostum llhan Bey,
Birkaç gündür Cumhuriyet'in orta
sahifesini ibretle izliyorum. Cumhu-
riyet'e, orta sahifenin konu edindiği
kesimden hücum beklemek ne kadar doğal-
sa, bu hücumun aldığı şekli görmek de -her
şeye rağmen- o derece hayret verici. Olayın
kahramanına bir meslektaşım dinozorlardan
bahseden bir makalesı nedeniyie bir vakıt ön-
ce dıkkatımı çekmişti. Bu konuda Zümrütten
Akisler'de, meslektaşunı -yazann diğer bazı
ürünlerine bir göz attıktan sonra- ne üzüntü-
süne ne de kendisine yazdığını söylediği mek-
tuba değeceğini söyleyerekteselli etmeyı ter-
cih etmıştim. Ancak Cumhuriyet'in bu olay
için ziyan etmek mecburiyetinde kaldığı kâ-
ğıtlann içeriğini okuyunca şunu düşünmek-
ten kendimi alamadım. İnsan hakaret etmeyı
de bilmeli. Hakaret edeyim derken, tahkir et-
mek istediğınizi bir sürü sıfat ve marifetle
bezerseniz, üçüncü şahıslar bu kadar manfe-
tin bir ınsanda temerküzü karşısında elde ol-
madan hayranhk duyarlar. Ben dahi, siz bun-
ca yıllık dostumun bu kadar marifetli oldu-
ğunubilmezdim! Siznelermişsiniz meğer
1
Ko-
münist ve faşist aynı zamanda, cuntacı ve
cunta mahkûmu aynı zamanda, askerci ve
Stalinıst aynı zamanda, bir de Miloşeviççi ca-
bası, hem de Turancılıkla aynı zamanda .. fa-
kat en hoşu, dinozor olmanız! (Paleontoloji
cahillerine bir defa daha hatırlatayım: Dino-
zorlar dünya tarihinin gördüğ\i en başanlı
canlılardır; bugün dahı aramızda zoolojik ola-
rak dinozor olan kuşlar dolaşmaktadır ki en
gelişmiş omurgalılar addedilirler!)
NE YAPMAK LAZtMMIŞ?
Orta sahifedeki yazılan okurken, bir de
Cumhunyet gazetesi bizzat dile gelse nelerder-
di diye düşünmey^ başladıydım. Bu düşün-
celerle müteessir, dün akşam yatağa çekil-
meden önce mutad meslek dışı okuma sa-
atimde kütüphaneden çektiğim kitap tesadü-
fen"CvranodeBergerac"oldu! Kitabıbiraç-
tım ki, sanki Rostand ve Siyavuşgfl'in ortak
kalemlerinden Cumhunyet gazetesi ona dü uza-
tanlara cevap venyordu
" Ya ne yapmak lâzunımş?
Sağiam bir dayı bulup çatmaksırnaşık gibi,
Bir ağaç gövdesini, upkı sarmaşık gibi,
Yerden etekleyerek veliııimet sannıak mi?
Kudretk davranmayıp hüe>1e
brmanmak mi?
Istemera eksik olsun! Herkes gibi, koşarak,
Yabanın zenginine medhiveler mi yazmak?
Yoksa nâzınn yüzü gülecek diye bir an
Karşısında takla mı atmak lâzım her
zaman?
İstemem eksik olsun! Ricaya mı gitmeli?
Kapı kapı dolaşıp pabuç mu eskitmeti?
Yoksanasırmı tutsun süriinmekten dizferim?
Yahut eğilmekten mi ağnsuı ötem berim?
İstemem eksik olsun! Tanya rut, tavşana
Kaç mı demeli? Belki kaz gelir diyc bana
Taviık mu göndermeti. Vöksa bir fino gibi
Susta durmak nudır Id acap en münasib?
İstemem eksik olsun! Bir kibar salonunda
Kucak kucak dolaşıp boy atmak ve
sonunda,
Marifet şi're koyup kameri, yddızlan,
Aşka getirmek midir, evde kalmış kızlan?
İstemem eksik olsun! Yahut şan olsun diye,
Meşbur bir kftapçıya giderek. vereshe
Şiir mecmuası mı basbrmao? İstemem
Eksik olsun! Acaba bulup bir alay sersem
Meyhane köşesinde dâhi olnıak mı hüner?
İstemem eksik olsun! Bir tek şiirie yer yer
Dolaşıp da herkesten alktş mı difcnmeh"?
İstemem eksik olsun! Yoksa bir sürü keti
Sırma saçfa diyerek göğe mi çıkarmalı?
Yoksa ödüm mü kopsun bir AUah'ın aptalı
Gazeteye bir tenkid yazacak dhe her gün?
Yahud sayıklamak mı lâzım: Âdım
görünsün
Aman!" diye şu meşhur Mercure
ceridesinde?
İstemem eksik olsun! Ve tâ son nefesinde
Bfle çekmmek, korkmak, benzi sararmak,
bitmek.
Şiir yazacak yerde zryaretkre gftmek.
Karşsuıda zoraki sırrtmak her abusun.
İstemem eksik obun istemem. istemem
eksik olsun!
Fakat şaria söyJemek, gübnek, dalmak hiU-
Yapayalnız, ama hür, seyahat etmek aya,
Gören gözü, çınlayan sesi olnıak ve canı
İsteyince şapkayı ters gnmek, kanşanı
Olnıamak. Bir hiç için >a kılıcına veva
kalemine sanunak vç ancak du>a duya
Yazmak, sonra da gayet tevazula kendine:
Çocuğum! demek, bütün bunlan hoş gör
>ine,
Hoş gör bu çieekleıi hattâ bu kuru dah,
Buniar yabanın değil, kendi bahçenin mab!
\ arsuı küçücük obun fütuhaUn. fakat bil
Onu fetheden sensin, yoksa başkası degiL
Ara hakkuu hattâ kendi nefsinden bile.
\elhasıl bir tufeyli sırnıaşık zilletiyle
Tırmanma! \arsui boyun olmasın
soğüt kadar,
Buhıtlara çıkmazsa yapraklarm ne zarar?
Kavaklar su*a sıra dikilse de karşına
Bov ver, dayanmaksızın, yalnız ve tek
başma!"
Ne hoş sözler!
Kim ne derse desin, doğru bildiğimiz yol-
da yalnız gıdeceğiz!
O yol. akluı, bilimin, insan haysiyetinin yo-
ludur! Büyünün, hurâfenin. zılletın yolu de-
ğıl
Bir toplantıda bir müşterek dost bir
-ızm-den bahsederken. siz "Biz KemâBstiz"
diyerek müdahale ettiydiniz. Kemâlizm, bız-
zat Atatûrk'ün, ağzından. yalnız ve yalnızca
akıl ve bılim yolu değil mıdır? Işte biz o yo-
lun yolcusuyuz. Ama bır tarihe bakıverin; o
yol ne denli tenhadır! Gidişı, hakıkat pek zor-
dur, zira durmadan tırmanır. Ama tırmandık-
ça ufuk açılır ve insan giderek daha geniş
peyzajlar görür Buna mukabıl. suvoın akın-
tısuıa kendinı bırakıp sıkıntısızca yol alanlar
gittikçe alçalan vadilerde sonunda denıze dö-
külerek kaybolurlar.
Cumhuriyet, yauıız da olsa. tepelerin, o te-
pelere tırmanarak vucelenlenn, o tepelerden
geniş manzaralann tadına varabilenlerin
gazetesidir.
OKURLARDANCumhuriyel 'EDESTEK
• Yazar Hasan Cemal'in şahsınızı ve Cumhuriyet gazetesini
hedef alan son kitabının yarattığı etkinin kamuoyunun ba-
sit bir magazin haberine olan ilgisinden öteye gitmediğini
özellikle belirtmek isterim. Kitabı konu ve bahane ederek
çıkar ve reyting peşinde olanların size saldırmadan önce
halkımızca çok iyi bilinen ahlaki ve milli sicillerini aklama-
lan gerekmektedir. Rahat olunuz, Öyle umuyorum ki okur-
lannız size olan desteklerini arttırmak için bugünden baş-
layarak benim gibi her gün iki Cumhuriyet alacaktır.
OSMAN ÖZBEK E. Tümgeneral Araştırmaa- Yazar
• Son yıffarda giderek artan bir şekilde Cumhuriyet değerlerine,
Türk ulusunun varoluşfelsefesine aykın gelişmeleri, Çağdaş
Eğitim Vakfı Yönetim Kurulu olarak kaygıyla izliyoruz.
Cumhuriyet gazetesinin, bu değerieri koruma ve sahip
çıkma konusundaki misyonunu hepimiz biliyoruz.
Gazetemize yapılan bu türyayınlan da bunlann bir uzantısı
olarak görüyor, sizlerle birlikte olduğumuzu, sizlerden güç
aldığımızı belirtiyor, saygılar sunuyoruz.
GÜLSEVEN G. YAŞER /Çağdaş Eğitim Vakfı Yön. K. Başk
İlhan Seiçuk
Kîm, Sen
Kim?
RIZAZELYUT
U
lusal güçlere, ulusal ka\Tamlara. ulusal
duyarlılıklara saldınlar artarak sürüyor.
Güneydoğu'da ulusal sımrlara saldın
başlatıldı, başlatılacak. Ege'de de öyle Kıbns
zaten gözden çıkartıldı
Bu saldınlann bırisı de Cumhuriyet gazete-
sine yönelik... Cumhuriyet, Türkiye Cumhu-
riyeti ile yaşıt bır yayın organı. Cumhuriyet
Türkiyesi'nin temel değerlenni savunuyor bu
gazete. Ülkemızın, sermaye gruplannın çuca-
n için emperyalizme peşkeş çekilmesini teş-
hir eden en güçlü yayın organı Cumhuriyet
gazetesi. Bu diri gazeteyı. 1990'lann başın-
da liberalizm adına fethetmeye çalıştılar. O za-
man gazetenin başuıda Hasan Cemal var idi.
Sağcılaştınlan Cumhuriyet'i okurlar protesto
etti. Hasan Cemal. gazeteyı bırakıp kaçmak
zorunda kaldı.
Hasan Cemal'itanıyorsunuz ŞuAB'cita-
kımınm kalemşorlanndan bırisi. Sermayenin
cilacısı... Emperyalızmın küresel gelişme adı
altında pazarlanmasında görev ahnış aydın ti-
pinden... Emperyalizmin ıdeolojık ordusunun
askerleri, bu saldınlannı da demokrasi getir-
mek adı altında yapıyorlar Kendılerine de-
mokrat olan bu kjşılenn birinci hedefı şimdi
Cumhuriyetgazetesi Bugazeteyigeriletmek
için de Cumhuriyet ile özdeşleşmış bır isme,
Ühan Selçuk'a saldınyorlar
Hasan Cemal, bu amaçla, bır kitap da yaz-
mış. Bu kitabı, bizim çok satan, çok boyalı ga-
zetelerimiz, birinci sayfalanndan büyük bir
olaymış gibi verdiler Kitapta. Hasan Cemal'in
llhan Selçuk'u karalayan görüşleri de parça
parça gazetelere yansıdı. tlk ızleninim şudur:
llhan Selçuk'u her zaman sevdım, saydım, üs-
tad bıldım. Hasan Cemal'in yazdıklannı oku-
yunca, bu sevgımin. saygımın ne kadar haklı
olduğunu gördüm ve kendıme de bir aferin
çektim
Sermayeyi seçenier
llhan Selçuk'a saldıranlara bakımz, o za-
man onun değerini daha ıvı anlarsuıız . Hasan
Cemal ona vurmaya çalışıyor CengizÇandar,
dünkü yazısında tlhan Selçuk'u faşist rejim
yanlısı gösteren tespitlere haklılık elbısesı bi-
çiyor. Peki bu Candar'a biz bu köşeden defa-
larca sormadık mı
9
Neden gıkı çıkmıyor?
- Kardeşım sen Turgut Ozal'dan PKK ele-
başısı Abdullah Öcalan'a mesaj gotürdün mü
götüımedın mı? Bekaa Vadısf nde Abdullah
Ocalan'ın arkasında durup onun nutuk atma-
suu saygıyla dmledın mi dınlemedm mi? Se-
nin geçmişte Maocu soldan bugün lıberahzmin
tüketim cennetine ulaşan yolculugunda bu dö-
nüşün etkisi var mı yok mu°
Ey Hasan Cemal. Cumhunyet'ten Cumhu-
riyet karşıtlığına giden değişmen seni holdmg
patronlarma mı yaklaştırdı halka mı
9
Yaptığın
dönüşün ekonomik yaşamına yansunası nasıl
oldu? Önce şu millete neden döndüğünü açık-
la, sonra llhan Seiçuk gıbı yennde duran bir
bilgeye vurmaya kalk.
Ve dönüşünü açıklarken de sakın şu demok-
rasi sakızını çiğnemeye kalkışma...
Budageçer
Eskiden dükkânlarda Osmanlıcayazılmış, *Bu
da geçer >a hu' tabelalan bulunurdu. Burada,
tevekküle saklanmış gizlı bır dırenişin tohumu
yer alırdı Mıllet bekler bekler, sonunda yeter
gayri der.
HaDcını aşağılayan. mılletini kötüleyen, ül-
kesini emperyalizmin istilasına açmak için tak-
la üstüne takla atan tıpler; bugün iyi besleni-
yorlar. semirdıler. şımardılar. Basın silahı on-
larm eline venlmış, belden aşağı vuruyorlar.
Cumhuriyerin büyük kalelerinden buisi olan
Cumhuriyet gazetesi bunlann ipliğini pazara
çıkardığındanonakızıyorlar. Türkiye'nin. özel-
leştirme, ABTeştırme. demokrasi getirme adı
altında Batı'nın bir acentesine dönüşrürül-
mesine direnen Cumhuriyet. şımdı 5. Kol ajan-
lannın saldınsı ile karşı karşıya. Aldığı maaşın
hangi hortumlamılletın cebrnden çekildiğinin
hesabını veremeyenlerin Cumhuriyet'in gelir
hanesine çamur atmaya kalkması yok mu?
Anam. kulaklan çınlasın bu durumlarda, 'Üd
karmm yok ki birine bıçak sokayım!' derdi.
Sevinmeyin sermaye soytanlan: Tarih. dönek-
lenn zaferinin geçici olduğunu gösteriyor.
(Güneş - 7Aralık 2005)
Hasan Cemal'in
Ce'si Cicterse...
MURAT
ÇELİK
I I
i i Galiba artık Hasan Cemal'in 'Ce 'sigitti, geriye
sadece 'mal'ı kaldı." Bu cümle Cumhuriyet Ga-
zetesi Ankara Temsilcisi Mustafa Balbay'a ait... Bal-
bay söze, "Vallahi iyi ki çok sevmiş. Sevmiş hali buy-
sa, bir de sevmeseydi ne olacaktı bilmiyorum " diye
başladı ve bakın nasıl devam etti: "Hasan Cemal bu
kitabı Cunthuriyet'ten ayrıldıktan tam 13 sene sonra
yazdu Zaten kendisi haberlerini de, yazılarını da hep
çok yavaş yazardu Belli ki bu alışkanlığı sürüyor.
Zannederim 2020yılında da şu anda çalıştığı Milliyet'tekiyıl-
larımokuruzyenikitabında." (Bugün-18Aralık2005)
Basında Bir Tartışma ve
Bir Gazete
S Oyıl b'ncesine ait bir hatıra: Doğan Medya Grubu 'yla
\) Cumhuriyet Gazetesi arasında tartışmadan bahsedi-
lirken bir dostum bana sordu: Sen Cumhuriyet Gazete-
si'ni okuyor musun? Ona verdiğim cevap şu oldu: Oku-
mak istemiyorum amma bana kendisini zorla okutuyor.
Bu cevabımm altında, yıllara dayanan birçok olayın et-
CEVDET kisi vardu O tarihlerde de Cumhuriyet Gazetesi 'nin satı-
AKÇALI şı çokfazla değildi Buna rağmen Türkiye 'ye gelen her
heyetin onu ziyaret etmesi, onun etkinliğini ifade ediyor-
du. Bugün de aynı etkinliğin var olduğuna inandığım için, beni
okumaya zorluyor diyorum. (Yeni Şafak -19 Aralık 2005)
Cumhuriyet Ne Kadar
Ulusalcı?
Cumhuriyet mensupları, İlhan Selçuk'un şahsında
Cumhuriyet'e karşı 'sinsi bir saldın' başlatıldığını
öne sürüyorlar. Hangi 'Cumhuriyet'e!.. Bir zamanlar
Türkiye'yiSovyet emperyalizminin birpeyki halinege-
tirmeye çalışan yasadışı bütün Marksist örgütlerin 'ide-
olojik' hamiliğiniyapan, onlara karşı 'vatan mücadele-
si' verenleri 'eli kanlı katiller' olarak damgalayan bu
Cumhuriyet değil midir?.. Ne kadar 'Marksist', 'etnik
ırkçı', 'bölücü've 'liboş', 'dönek' varsa mutfağında ye-
tiştirip medyanın kilit noktalarına 'servis yapan' bu
Cumhuriyet değil midir?..
(Yeniçağ -13 Aralık 2005)
ISRAFtLK.
KUMBASAR