19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
1 2 AHALIK 2005 PA2ARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Erdoğan, Okyanusya gezisi dönüşünde gündeme ilişkin sorulan yanıtladı 'Din birçimentodur'• Kendisinin hiçbir zaman "din üst kimliktir" demediğini savunan Başbakan Erdoğan, "Din bir çimentodur ve şu anda en önemli birleştirici unsurumuzdur" dedi. Bedelli askerlik konusunun, Avustralya'daki bazı yurttaşlann sorunlannı dile getirmesiyle gündeme geldiğini, bu konuda attıklan bir adım olmadığını belirten Erdoğan, AKP'li Resul Tosun'un TBMM Muhafız Alayı'na ilişkin sözlerini de "Kendi münferit düşüncelerini söylüyor" şeklinde değerlendirdi. da gazetecılerin sorulannı ya- b mezheplerde oianlar da var- şöyle konuştu: dır. Türkiye'de isc 30'a yakın etnik unsur var. Yüzde 99'u Müslüman bir ülke Türkiye'de din bir çimentodur" diye konuş- tu. nıtladı. Alt kimlik-üst kimlik ve din tartışmalanna ilişkin soru- lar üzerine Erdoğan, "Ben ne söylediğimi çok iyi bihyorum. Konu, Sayın BaykaTuı Yugos- lavya benzetmea üzerinesöyten- miştir. Türkiye, bir Yugoslavya değüdir. Orada Sırp, Hırvat, Boşnakhepsiayn dinlerin men- supiandır. Aynıdindeohıp fark- 'Üst kimlik demedim' Kendisinin hiçbir zaman "din bir üst kimliktir'' ifadesini kul- lanmadığını belirten Erdoğan *Lst kimlik olarak kuflandı- ğnn ifade; Türkiye Cumhuriye- ti vatandaşhğıdır ve bunun de- faatleaçıktamalarınıyapük. Yi- ne söytüyorum:'Din bir çimen- todur ve şu anda en önemli bir- leştirici unsurumuzdur.' Tarih boyunca bu böykdir. GaziMus- tafa Kemal'in de bu konuda açıklamalan vardır. Orada da ANKARA(CumhuriyetBü- rosıı) - Başbakan Recep Tay>ip Erdoğan, Okyanusya gezısi dö- nüşünde güncel konulara üişkin sorulan yanıtladı. Kendisinin hiçbir zaman "din üst knnük- tir" demediğıni belirten Erdo- ğan, *'Din bir çimentodur veşu anda en önemli birleştirici un- surdur. Gazi Mustafa Kemal'in de bu konuda açüdamalan var" diye konuştu. Bedelli askerlik konusuna Avustrarya'dakı Türk yurttaşlannm istemi üzerine çözüm arayacaklanm belirten Erdoğan, Tamambunuçıka- nyoruz diye atnğunız bir adntı yok" dedi. Erdoğan, Esenboğa Havaala- nı'nda yaptığı basın toplantısın- KJÖKÇEK: İçki yasağı siyasi komplo AVKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ankara Büyükşehir Belediye Başkam Melih Gökçek, içkili işyerlerinin belirli bölgelerde toplanması ve kent dışına çıkanlması görüşüne kahlmadığını söyledi. Içki yasağı haberlerinin "siyasi kompk)'' olduğunu sa\oınan Gökçek. "Biz içki ruhsaü için umumi yeriere uzakbğı 200 metreden 100 metreye düşürerek überalkrden daha tiberal oMuk" dedi. CNN Türk Televizyonu'nda yayımlanan ,_t)grama katılan Gökçek içki yasagıyla ilgili sorulan cevaplandırdı. Gökçek, yasağın genel bir yasak olmadığını savundu. Yasağın mevcut yerleri koruma amaçlı uygulanıhnasının planlandığını bildiren Gökçek, içki yasagıyla ilgili polemiklerin siyasi bir baskı unsuru olduğunu. bunun AKP üzerinde uygulanmaya çalışıldığını iddia etti. İçki yjsağı konusundaki haberler nedeniyle basmı suçlayan ve yipılması planlanan dizenlemeyi îngiltere ve Amerika'daki düzenlemelerle kırşılaştıran Gökçek, kgiltere'de karaciğer nakli yjpılacak birine alkol kjllanma yasağının gftirildiğini ve kişinin alkol kJlanması durumunda nıklin yapıhnadığını söyledi. Baykal ve Mumcu, TBMM Genel Kurulu'nda AKP hükümetini eleştîrî yağmuruna tutacak liderler bütçe smavıııda DYPlkferiAğar.Antakya'aadüzttifenen'Kıratfot^ Ağar: Yolsuzluk AKP'lilerin damarlanna kadar girdi MEHMETALİSOLAK ANTAKYA-DYP Genel Baş- kanı MehmetAğar. AKP'lilerin seçimden önce "yobuzluk, yok- suttukveyasaklar"ı sımgeleyen 3Y ile mücadele etme sözü ver- diğini ancak hıçbinni yerine ge- tiremediklerinı belırttı. "Türld- ye'nin her tarafi yanguı yerine döndü" diyen Ağar, "Eğer er- kenseçimistemederse miHetsan- dığı Mecüs'in önüne kadar geti- recektir" diye konuştu. DYP U Örgütü'nce düzenle- nen "Kırat Getiyor, Hasrct Biti- yor" bölge mıtingıne, Adana, Mersin, Osmaniye, Gaziantep ve Kahramanmaraş'tan çok sa- yıda partili katıldı. Antakya Em- lakbank Konutlan önünde ger- çekleştirilen mitingte konuşan DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar, AKP iktidanna yüklendi. AKP'lılenn seçimlerden önce "3Y" ile mücadele etme sözü verdiğini anımsatan Ağar, söz- lerini şöyle sürdürdü: "Yobuztuğa damardan gire- ceklerini söyledikr ama yolsuz- luk bunlann damarlanna ka- dargirdi,üzerilerine yapışü kal- dL Yoksullukla mücadeleyi de başaramadılar ve Türkhe'deki yoksul savısını 2'ye, 3'e katladı- lar. Türldye'de orta suuf diye bir şey kalmadL Işsizkre yenileri ek- İendL Son olarak da' Yasaklar- la mücadele edeceğız' dediler ancak bunu da başaramaymca halkuı akhnda olmayan mesele- leri gündenı maddesi haline ge- tirerek halkı oyaladüar." AKP politikalannın son bulan PKK terönünü yeniden hortlat- tığını, çiftçiyi zor durumda bı- raktığını vurgulayan Ağar, şun- lan söyledi: "TürkiyeYie her ke- am perişan hakle. Ortahk yan- gın yerine döndü. Bugün Amik OvasTm, bereket yuvasuu susuz bırakarak kuyuİara mahkûm ettiler. Amik Ovas'nı suya, sev- giasine ve bereketine kavuşnır- mak inşaDah bize nasip olacak. Bir eü AUah'ta, bir eti toprakta otan çiftçimizin slantısmı biü- yorum. ÇSftçiyi asla ve asla na- merde muhtaç etmeyeceğiz,'' Bundan önceki koalisyon hü- kümetı döneminde de çiftçinin ezildiğıni ancak AKP dönemin- de bu kesimin tamamen yok edildığıni vurgulayan Ağar, "Çe- ke çeke seçim sandığuıı nûHetin önüne getireceğiz. Eğer bunu is- temezlersebumiletsandığıMec- us'in önüne kadar getirecektir" diye konuştu. dinin bir birleştirici, bir çimen- to olduğunu görürsünüz. Şunu da söylüyorum: Tek bayrak, tek miDet, tek vatan dememe rağmen adeta, sanki ben tek millet degil de çift milkt demi- şim gibi, tam manasryla sağır- hkyapıyoriar. Böyie birifade hiç- birzaman bendençdanadL On- landahasonraispatadavctede- rim, bu ispat çok ağn* olur" Bedelh" askerük Erdoğan, bedelli askerlikle ilgili soru üzerine, konunun Avustralya'daki bazı yurttaşla- nn askerlik sorunlannı dile ge- tirmesiyle gündeme geldiğini söyledi. Erdoğan, "Konuylail- gfli hem Genelkurmay Başkan- , hgıhemdeyetküikunü- lanmızla görüşürüz, bu konuda \apilabflecek bir şey varsa yapanz" dedi- ğinı belırterek "Tamam bunu çıkanyoruz diye atngımız bir adun yok. Temennimizodur ki gö- rüşmelerden sonra ha- ldkaten bu vatandaşlan- mızın sıkmolannı gkle- rici bir karan ahnışolu- ruz" diye konuştu. Çömez'e disipüu işkmiyok AKPBalıkesırMıllet- vekili Turhan Çömez'ın gruptakı konuşmasına ilişkin sorulan da yanıt- layan Erdoğan, millet- vekillerinin parti gru- bunda görüşlennı açık- lama hakkına sahip ol- duklannı belirtti. Erdo- ğan, "Demokrasflerinde kendi içlerinde bir disip- nnivanür' 1 diye konuş- tu. Disiplin işlemı başla- tılmasının söz konsu ol- madığım ifade eden Er- doğan, "AKP, parti içi demokrasryi en iyiuygu- layan partidir. Kimse kendileri içinziltalapoy- nayacak zemin, mekân aramasm'' diye konuştu. 'Tosun'un dûşünce- si münferit' AKP'li Resul To- sun'un, "TBMM Mu- hafiz Alayi ve askeri bi- nabrm şehir<bşmataşm- masî" teklıfının anımsa- tılmasına karşıhk Tayyip Erdoğan, "BirmiDetve- kih arkadaşumz, bir ga- zetedeköşe yazarhğı ya- pıyor. Kendi münferit düşüncelerini söylüyor, olay budur. Bir düşünce belirtmiştir, bunu çok fazla abartmanın anla- mı yoktur. O da Genel- kurmay'uı açıklaması- dn-, doğrudur" diye ko- nuştu. \NKARA (Cumhuriyet Bü- IBU)-TBMM Genel Kurulu'nda 206 Mali Yıh Bütçe Yasa Ta- snsı'run görüşmelerine 14Ara- h. Çarşamba günü başlanacak. lutçenintümü üzerindeki görüş- rsler sırasında kürsüye çıkacak can muhalefet liderleri. iktida- r eleştiri yağmuruna tutmaya bzırlanıyor. Başbakan Recep Tfcyip Erdoğan' ın bu görüşme- tde konuşup konuşmayacağı K henüz kesinlik kazanmadı. TBMM, bütçe maratonu ne- eniyle fazla mesaiye başhyor. (tnel kurulda yann, iki hafta- c tamamlanamayan bazı ka- EU kurum ve kuruluşlanna bağ- ıjkulların Milli Eğitim Bakan- iı'na devrini öngören tasan ele macak. 14 Aralık 2005 Çarşamba gü- i bütçenin tümü üzerinde gö- ışmeleryapılacak. Hükümetin âçeyi genel kurula sunuşunun jdından, muhalefet liderleri kür- jye çıkacak. Ana muhalefet urtisi Iiden CHP lideri Deniz Jniial ile Anavatan Partısı Ge- îl Başkanı Erkan Mumcu, bu şrüşmeler sırasında iktidan eleştiri yağmuruna tutacak. Ana- vatan Partisi lideri Mumcu, son grup toplantısında Erdoğan'a "Hazntktıgefia Kantardan kaç- maya kalkışmayın' diye seslen- mişti. 26 Arahk günü bütçe üze- nnde son konuşmalar yapılacak. 2006 Bütçe Yasa Tasansı'nın genel kurulda görüşülme takvi- mi şöyle: zı. Diyanet Işleri Başkanhğı. 17 Arahk: Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü, Vakıflar Ge- nel Müdürlüğü, Devlet Perso- nel Başkanhğı, Yüksek Denet- leme Kurulu, Danıştay. 18Aralüc DPT, SPK BDDK, GAP Bölge Kalkınma îdaresi Başkanlığı, Tütün, Tütün Ma- muİlen ve Alkolü Içkiler Piya- nizciük Müsteşariığı, Adalet Ba- kanlığı, Ceza Infaz Kurumlan ile Tutukevleri Iş Yurtlan Kurumu, Türkıye Adalet Akademisi, Yar- gıtay, Bayuıdırhk ve Iskân Ba- kanlığı, Karayollan Genel Mü- dürlüğü, Tapu ve Kadastro Ge- nel Müdürlüğü. 21 Arahk: lçişleri Bakanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü, Jan- • TBMM'de bütçe maratonu başhyor. 14 Arahk 2005 Çarşamba günü bütçenin tümü üzerinde görüşmeler yapılacak. Hükümetin bütçeyi genel kurula sunuşunun arduıdan, muhalefet liderleri kürsüye çıkacak. Erdoğan'ın bütçe göriişmelerinde konuşup konuşmayacağı ise netlik kazanmadı. 15Arahk: Cumhurbaşkanlığı, TBMM Başkanhğı, Anayasa Mahkemesi Başkanlığı, Başba- kanlık, Sayıştay Başkanhğı, MÎT Müsteşariığı, MGK Genel Sek- reterliği, RTÜK, Atatürk Kül- tür Dil ve Tarih Yüksek Kuru- mu Başkanlığı. 16Arahk: TÜBİTAK TÜBA, Hazine Müsteşariığı. AB Genel Sekreterliği, Gümrük Müsteşar- iığı, Dış Ticaret Müsteşariığı, Ihracah Geliştirme Etüt Merke- sası Düzenleme Kurumu. 19Arahk: SHÇEK Özürlüler Îdaresi Başkanlığı, Aile ve Sos- yal Araştırmalar Genel Müdür- lüğü, Kadının Statüsü Genel Mü- dürlüğü, Basın Yayın ve Enfor- masyon Genel Müdürlüğü, Sos- yal Yardımlaşma ve Dayanışma Genel Müdürlüğü, TÎKA, DtE. 20Arahk: Millı Savunma Ba- kanlığı, Savunma Sanayii Müs- teşariığı, Ulaştırma Bakanlığı, Telekomünikasyon Kurumu, De- darma Genel Komutanhğı, Sa- hil Güvenlik Komutanlığı, TO- DAİE, Çalışma ve Sosyal Gü- venlik Bakanlığı, Sosyal Gü- venhk Kurumu Başkanhğı, Ener- ji ve Tabiı Kaynaklar Bakanlı- ğı, EPDK, Ulusal Bor Araştır- ma Enstitüsu, Elektrik Işleri Etüt îdaresi Genel Müdürlüğü, Tür- kiye Atom Enerjisi Kurumu, MTA, Petrol îşleri Genel Müdür- lüğü, DSİ, Dışişleri Bakanlığı. 22 Arahk: Sanayl ve T caret Bakanlığı, Rekabet Kurumu, Milli Prodüktivite Merkezi, KOSGEB, Türk Akreditasyon Kurumu, TSE, Türkiye Patent Enstitüsu, Sağlık Bakanhğı, Hu- dut ve Sahiller Sağhk Genel Mü- dürlüğü, Tanm ve Köyişleri Ba- kanlığı, Tanm Reformu Genel Müdürlüğü, Köy Hizmetleri Ge- nel Müdürlüğü, Çevre ve Or- man Bakanhğı, Orman Genel Müdürlüğü, Devlet Meteorolo- ji îşleri Genel Müdürlüğü, Özel Çevre Koruma Başkanlığı. 23 Arahk: Kültür ve Turizm Bakanhğı, Devlet Opera ve Ba- lesi Genel Müdürlüğü, Devlet Tiyatrolan Genel Müdürlüğü, Milli Eğitim Bakanlığı, YOK ÖSYM, YURT-KURve 53 üni- versıte. 24 Arahk: Maliye Bakanlığı, Kamu Üıale Kurumu, Gelir Îda- resi Başkanlığı, Özelleştirme îdaresi Başkanlığı ile Gelir büt- çesi. 25 Arahk: Merkezi Yönetim Bütçe Yasası Tasansı ile Kesin Hesap Tasanlan'nın maddelen. 26Arahk: Bütçenin tümü üze- rindeki son konuşmalar. AKP'nin kitaplardaki 'asil' fotoğrafı! TBMM Genel Kurulu'nda geçen hafta bazı okullann MEB'e devrine ilişkin tasan görüşülürken CHP Denizlı Milletvekili Haşim Oral, ders yılı başında öğrencilere dağıtılan kitaplann içinde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik'in fotoğraflannın yer aldığını anımsattı. Oral, Çelik'e "Bir koalisyon hükümeti olursa, sık sık değişen hükümetler olursa, herseferinde başbakanlann, bakanlann resimlerinin dağıtılan kitaplarda olması mı gerekir" diye sordu. Çelik, bu soruyu yanıtlarken, konuya nasıl "asil(!)" yaklaştıklannı vurguladı: "Orada, öğretmenlere ve öğrencilere yeni eğitim öğretim yılı dolayısıyla birkutlama mesajı var. Yeni eğitim öğretim yılını kutlayan, onlara moral, motivasyon unsuru olabilecek ifadelerin yeraldığı bir paragraflık birermetin var ve burada da, bu, bizim ihsan-ı şahanemizdir, biz size bunu veriyoruz, bu iyiliğimizi unutmayın şeklinde böyle; yani, sizin belki vehmettiğiniz şekilde propagandaya yönelik bir ifade asla söz konusu değil; aksine, orada şöyle bir asil duruş var. Milletten topladığımız vergilerle, halkımızın çocuklannın eğitimi amacıyla bu kitaplan dağıtmaktan zevk ve haz duyduğumuzu ifade ediyoruz ve Sayın Başbakan, orada, Recep Tayyip Erdoğan Siirt Milletvekili, AKP Genel Başkanı olarak imza atmıyor, bendeniz, Hüseyin Çelik Van Milletvekili diye imza atmıyorum. Bunu yanlış buluyorsanız, eğerbizi erken uyarsaydınız, sizden birinin resmini de koyabilirdik." Bunun üzerine CHP sıralanndan "Istemeyiz" sesleri yükseidi. Denizli Milletvekili Haşim Oral, Çelik'e "Bizden bir resim istediniz; biz, size resim vermeyeceğiz; sizinle aynı karenin içinde kesinlikle olmak istemeyiz" diye tepki gösterdi. 'Günah benim, sevap benim, kime ne?' AKP'li belediyelerin içki yasağı tartışmalan geçen haftaya damgasını vurdu. CHP'li TBMM Başkanvekili Ali Dinçer de yasağa isyan edenler arasındaydı. "Uzümün, şarabın anayurdu olan Türkiye'de insanlann binlerce yıldır edebıyle içkilerini içtiğini, köylerde bile meyhane kültürü olduğunu" vurgulayan Dinçer, "eski bir belediye başkanı olarak" da yasağa tepki gösterdi: "Osmanlı padişah ve halifelerinin bile önemli kısmı saraylannda, köşklerinde içkilerini içerier, meyle, şarapla ilgili güzel şiirier yazartardı. Sayın Başbakan, belediye başkanlığında bu köşklerde içkiyi yasaklayarak Osmanlı padişahlannın ruhunu taciz etti. Ne diyor Başbakan ve başkanlan? Belediye işletmeleri, öğretmenevleri kamu yerieriymiş, içki yasağı getirilebilirmiş. Bu yerier içki içen, içmeyen herkesin yeridir. Isteyen içer, isteyen içmez. Ankara belediye başkanlığım sırasında, insanlanmızın içkili, içkisiz, ayn mönülerie tekli, toplu istekleri karşılanırdı, sorun yoktu." "AB'den uyan alma mahcubiyeti" yaşanabileceğine dikkat çeken Dinçer, sözlerini ozan Nesimi'nin dizeleriye noktaladı: "Günah benim, sevap benim, kime ne?" Gezgin 'pazarlamacı' Başbakan... Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ülkesini "pazarlamakla" övünen bir sıyasetçi. Erdoğan, bu uğurda Italya'dan Israil'e, Dubaj'den Yeni Zelanda'ya kadar o ülke senin bu ülke benim koşturuyor. Anavatan Partisi Genel Başkanı Erkan Mumcu, partisinin son grup toplantısında, bu "pazahama" gezilerinin bazı sonuçlarını özetledi: "Dubai'ye gidiyorsunuz, Istanbul Belediyesi'nin arazisini veriyorsunuz. Lübnan'a gidiyorsunuz, Telekom'u . veriyorsunuz. Fransa'ya gidiyorsunuz, Airbus alıyorsunuz. Orada da kafamı kanştıran bir şey var. Bir Boeing Başbakanlık'a armağan edilecekti. Pazarlık sadece motorlann bedelinin Türk Hava Yollan tarafından veya Başbakanlık tarafından ödenip ödenmeyeceği noktasına zaten gelmişti. Sayın Başbakan ve Maliye Bakanı gittiler Paris'e, oturdular muhataplanyla, Airbus'ın patronuyla bu konu birdenbire ortadan kalktı. Sonunda devletin itibannı ayaklar altına alacak bir şekilde bir otomobile kadar inildi. Onun da ne olduğunu anlayamadık. Italya'ya gidiyorsunuz. Eni'nin işini görûyorsunuz. Avustralya'ya gidiyorsunuz. O da Istanbul Belediyesi'nin bir ihalesiyle ilgilidir. İDO'nun satın alacağı feribotlarla ilgilidir, yakında kokusu çıkar..." DİE, 'reis'ten vazgeçmiyor Yeni Türk Medeni Yasası'nda "Koca, evlilik birtiğinin reisidir" hükmü kaldırılarak "Eşlerden her biri, ortak yaşamın devamı süresince ailenin sürekli ihtiyaçlan için evlilik biriiğini temsil eder" düzenlemesi getirildi. Böylece, eşlerden her birine "eşit temsil hakkı" tanınmış oldu. TBMM Töre ve Namus Cinayetlerini Araştırma Komisyonu'nun çalışmalan sırasında yasal olarak kaldınlan "aile reisliği"n\, devlet kurumlannın fiili olarak sürdürdüğü ortaya çıktı. Komisyona bilgi veren Türk Kadınlar Birliği Genel Başkanı Sema Kendirci, Devlet Istatistik Enstitüsü'nün (DİE) 2005 yılında yaptığı alan taramalannda kullandığı yazılı metinlerde, "Aile reisi kimdir, ne iş yapıyor, reis bu eve ne getiriyor" sorulannın yöneltildiğine dikkat çekti. DİE yetkilileriyle görüştüklerini, "Basılı metniniz yasaya aykın. Aileleri bu şekilde sorgulayamazsınız" dediklerini aktaran Kendirci, kurum yetkililerinin "yan şaka-yan ciddi" yanıtını şöyle aktardı: "Ama, o aileyi 'birisi' temsil ediyordur, o aileye 'birisi' para getiriyordur. O ailenin geçimini 'birisi' sağlıyordur. Biz o niyetie soruyoruz." Kendirci, yanıttaki anlayışa dikkat çekerek uyardı: "Şimdi hâlâ bu anlayışla istatistikler yapılıyorsa, hâlâ bu anlayışla nasıl sonuçlar kategorize ediliyor? Bizim için önder olması ya da yol gösterici olması gereken kurumlarda bu zihniyeti değiştiremiyorsak, bu kurumlarda hâlâ yasaya aykın uygvlamalan ortadan kaldıramıyorsak, o zaman şiddetin önlenmesi konusundaki yasalann hayata geçmesinde de başansız olacağız." Türey Köse, Ayşe Sayın, Emine Kaplan [email protected]
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle