22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 6 KASIM 2005 PA HABERLER AŞKIN'IN TUTUKLANMASI RektöHer düşündüiderini söylerler • Hiçbir üniversite rektörünün herhangi bir konuda fikrini birilerine. hele hele üniversite dışından birine, fısıldayacak ama bunu açıkça söyleraekten çekinecek kadar aJçakça bir tavır içine girebileceğine inanmak istemiyorum. CELAL ŞENGÖR Milüyet başyazan TahaAkyolBey 'ın 4 Ka- sım 2005 tarihli köşe yazısında YÖK'ün Van'da okuduğu bıldinnin "içlerîııe sinme- diguu" fısıldayan. ama bunu açıkça beyan- dan çekinen rektörler olduğu yazılmış. Ben hiçbir üniversite rektörünün herhangi bir konuda fikrini binlerine, hele hele üniver- site dışından binne. fısıldayacak ama bunu açıkça söylemekten çekinecek kadar alçak- ça bir tavır içine girebileceğine inanmak is- temiyorum. Ortadaki konu üniversıtenin Türkiye'deki bekasını etkileyecek kadar önemlidir. Türkıye üniversitelerinden biri- nın rektörü yaka paça hapse atılmıştır. Bir hukukçu olan Sayın YÖK Başkanı, televiz- yonlara çıkıp bunun yasal usuIJere uymadan yapıldığını, hukuken gereksız olduğunu ve yapılan hareketin Cumhuriyete yönelik sal- dınnın bırparçası oldugunu ıma etmıştir. Bun- lann birmanevi baskı altında dile gelen ıfa- deler olduğunun söylenmesi, vanidoğruol- madıJdannın iması, aynen doğru değilse, o bildınye katılaniann kişılik ve dürüstlükle- nne açık btr hakarettir. Bu nedenle, Taha Bey "ın yazısuıa konu olanlann, o yazıda ya- zılanlar hakkındaki fikırlerini açık açık söy- lemeleri, bulunduklan makamlar ve kişilik- len gereğı mutiaJc lazımdır ki herhangi bir yanlış anlaşılma bertaraf edilsin. Vanda olanJar Atatürk Cumhuriyeti'ne karşı dinci bir başkaldınnın provası değil- lerse nedirler? tş, AKP hükümeti başbaka- mnın ve bazı bakanlannın ifade ettikleri gi- bı basit bir hukuk mevzuu olsaydı, Van'a gi- den rektörlenn araçlan tekbir getiren gü- ruhlann salduısına uğrar mıydı? Tekbir ge- tiren güruhlann sorunlan Van Üniversitesi ve Van Cumhuriyet Savcılığı arasındaki bir konuyla ilişkili olsa, bunu gelen rektörlenn üzerine tekbir getirerek saJdırmak sureriy- le mı ifade ederlerdi? Bu hareket hukuki bir konuya taraf olan uygar ınsarüann mı, yoksa Menemen 'de Kıı- bilay'ın aziz başını gövdesinden koparan vahşılenn mi davTanışına daha yakındır? Taha Beyin yazısında ismi anıünayan rek- törler. bu davranışa karşı olaınan beyanna- meyı içlerine sindirememiş olabilirler mi? Olsalar bıle bunu kimden çekinerek söyle- meyeceklerdir? Böyle bir da\Tanış en aşa- ğı birkarakter düzeyini göstermez mi? Han- gi üniversitemiz bu düzeyde birkarakteri ken- dini yönetsin diye seçer? Hangi YÖK böy- le bir zavallıyı devletin en yüksek makamı- na onay içın arzetmeyi içine sindirebılir? Hangi cumhurbaşkanının elı böyle bır rezi- lı onaylamaya gider? Hiç kuşkusuz. Taha Bey'in yazısına isten- meden olabilecek yanlış anJamalar kanş- mıştır. Ama bildirinin nıhuna aykın düşe- bilecek tek bir rektörümüzün olabileceğjni düşünmek bile istemiyorum. Eğer Taha Bey'in yazısına gerçekten de, sandığım gi- bı, yanlış anJamalar kanşmışsa, bunJann, hem üniversitenin hem de sayın rektörlen- mizın karakterleri üzerindeki en küçücük bir şüphe bulurunu ortadan kaldıracak şekil- de behemahal ya bizzatrektörlerimiz, ya da YÖK Başkanı marifetiyle halkımıza duyu- rulması şarrtır. Ortada bahis konusu olan şey, üniversitenin. hatta ülkenin bekasıdır. Bu son derece ağır bir sorumJuluktur, Bu- na uygun davranmak yalnız rektörlerimı- zın, yalnız YÖK'ün, yalnız gazetecilerimi- zin değil, hepimizin en önemli görevidir. ERDİL: DAHA EKONOMtK Köprüye 'kat çıkalım' önetisi İSTANBUL (AA) - Asma köprüler konu- sunda uzman Yüksek Mimar Mühendis Or- han Erdil Boğaziçi ve Farih Suitan Mehmet (FSM) köprülerine "kat çıkaüm" önerisin- de bulundu. Boğaziçi Köprüsü inşa ediJdiği dönemde köprü uzmanı ABD'li Amman Whıtney şirketinin Ortadoğu temsilcisi olan Erdil. Boğaziçi Köprüsü'nün mimannın In- giüz Freeman Fox fırması oldugunu ve bu fir- manın köprüleri özellikle tek katlı projelen- dirdiğini anlatttt. Erdil, her yeni köprü için tekrar tekraraynı projeyi uyguladığını. böy- lece yeni köprüler yaptığını savundu. Daha ekonomik olması açısından Istan- bul'daki Boğaziçi ve FSM köprülerine ikin- ci katasılmasını öneren ErdiJ, köprülere ikin- ci katın mevcut yolun altına asılması gerek- tiğini, ancak gerek Boğaziçi, gerekse FSM köprülerinin denizden yüksekliği minimum yapıldığı için ikinci katlann mevcut yolun aJ- tına asılamayacağını söyledi. Erdil, bu ne- denle her iki köprüye de mevcut yolun üstü- ne 2. katın asılabileceğini belirtti. Erdoğan'ın suçladığı üniversite ile ilgili iddialan araştıran komisyon eski öğretim görevlilerini dinlec ihedef 19MayısTUREYKOSE ANKARA -19 Mayıs Cniversite- si 'ndeki kadrolaşma ve kamu kay- nakJannın amaç dışı kullarumı sav- lannı araştırmak üzere kurulan ko- misyon "şikâyetçi" akademısyenle- n dinlerken zaman zaman gerginlik- ler yaşandı. Başbakan Recep Tayyip Erdo- ğan'ın ideolojik gerekçelerle 80 aka- demisyenin işine son verildiğini öne sürdüğü 19 Mayıs Üniversıtesi, AKP'nin yeni hedefi oldu. AKP'lı- lerin önergesi üzerine kurulan araş- • Başbakan Erdoğan'ın ideolojik gerekçelerle 80 akademisyenin işine son verildiğini öne sürdüğü 19 Mayıs Üniversıtesi, AKP'nin yeni hedefi oldu. AKP"lilerin önergesi üzerine kurulan araştırma komisyonunda şikâyetçi akademisyenler dinJenirken zaman zaman CHP'lilerle gerginlikler yaşandı. tırmakomisyonu bugüne dek üni\ er- site ile iJişiği kesilen bazı eski öğre- tim görevliJerini dinJedı. Komisyon, önümüzdeki günlerde Rektör Prof. Dr. FeritBernayı da dınJeyecek. Komisyona bilgi veren 19 Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi öğretim üyelerinden Prof. Dr. Osman Yeşö- dağ'ın rektör seçimiyle ilgili sözle- ri tutanaklara şöyle yansıdı: "Benim eski rektör Osman Ça- kır'ın adanu olduğum kulisIerL Os- man Çakır, bUhorsunuz. bu türban olaylan ve birtakını faaliyetleri nede- niy le 28 Şubat nedeniy le biraz göz- den düşmüş durumdaydı ve seçim- de çok yüksek oy almasına rağmen şimdiki rektör iiçüncü sıradaydı ve Cumhurbaşkanı tarafindan atandı. Osman Çakır290 küsuroyakb. hdn- ci sırada Süleyman Çelik >ardı, o da 75 civannda oy aldı. Şimdiki rektör 71 oy aldı, iiçüncü sıradan atandı. O zaman konjonkrür öylej di 28 Şu- bat'uı hemen arifesh di. Bu türban olaylan fılan başlanuşb. Ye onun et- kisrvle konjonkrürü de arkasuıa aia- rak atandt (...) Dr. Ferit Bernaj, 70 oyu artûrmak için kadrolaşma fa- alivetine başJadı." Osman Yeşildağ üniversitedeki durumla ilgili bazı görüşlerini akta- nrken bazı emekli öğretim üyeleri- Eski YÖK Başkanı Kemal Gürüz, üniversitenin siyasi olarak ele alınamayacağmı vurguladı 'la gurıır duyuyonım 9 FERAT KOZOK A.NKARA- Eski YÖK Başkanı Prof. Dr. Kemal Gürüz, tutuklanan Yü- züncü Yıl Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yücel Aşkm'ın "üniversitedeci- rit atan şeriatçılantemiz- ledjgjni" söyledi. Eski YÖK Başkanı Ke- mal Gürüz, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yücel Aşkın'ın tutuklanma sürecıyle il- gili Cumhuriyefe değer- lendirmelerde bulundu. Aşkın'la aynı zamanda ar- kadaş olduklaruu belir- ten Gürüz, "Sayın Aşkm, Cumburiyet'in temel il- kelerine, örfiine, âdetine. demokrashe,fcuk.demok- ratik hukuk devietine yü- rekten bağn bir yönetici- dir" dedı. Prof. Dr. Aşkm'ın gö- reve geldikten sonra üni- versitede "cirit atan" Cumhunyet karşıtı, kök- tendinci ve bölücü akım- lan temizlediğini anlatan Gürüz, "Yücel, universi- te\i gerçek bir Cumhuri- yet üniversitesi haüne ge- tirmiştir. Kendisinin ar- kadaşı olmaktan gunır duyuyonım ve kendimi ona karşı borçlu hissedi- yonnn" dedi Prof Dr. Aşkın hakkın- daki suçlamalann hiçbi- rine "inanmadığmı" vur- gulayan Gürüz, YÖK Ya- sası 'na göre, Cumhuriyet savcılaruun ancak belirlı koşullann oluşması du- -nımuııda YÖK'leu öuce' • Başkanlığı döneminde AKP hükümetine "Sizinie diyaloğa girmem, çünkü dünyaya bakışımız taban tabanazıt" dediğini anımsatan Gürüz, bugün yaşananlann kendisini haklı çıkardığını söyledi. YÖK Başkanı olarak gö- revebaşladığıl995'teilk üzerine gittiği konuJardan birinin Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi 'nde yaşanan- lar oldugunu belirten Gü- rüz, "Yfcn Cnivçrsitesi ma- alesefgeçmişteCumhuri- yet karşıtı köktendinci ve bölücüakmıtann kendüıe bedefseçtiğiüniversiteler- den biriydi" dıye konuş- tu. Üniversitede daha ön- ceki dönemde türban yü- rüyüşüne katılan ögretım üyelerinin bulunduğunu anımsatan Gürüz. şunla- n kaydetti: "Bu memlekette Ata- türk vesflah arkadaşlanol- masaydıcamilerden ezan sesi mi dmiılurdn, Türk bayrağı mı, yoksa başka bir bavTakmı ohırdu, adı- mız Türkçe mi olurdu? Ayıpar, a\ıp. İmanıAttah çarpar. Türkiye bir yerie- re götürülmek isteniyor. Yücel ona karşı çıkan bi- rrydL Ben deona sa>gı du- yuyonım. Hepimizin >ar- gı>a sonsuz saygnnız var ama hata yapümaz diye birşey yofc" Kendisınin AKP hükü- merinin göreve gelmesi- nın ardından hükümete yönelik "Sizinie diyalo- ğa girmem,çünkü dünya- ya bakışımız taban taba- nazrt" şeklmde beyanat- larda bulunduğunu anım- satan Gürüz, "Ben niyet- lerinin ne oldugunu bili- yordum. Üniversitenin si- yasiolarakelealınanıaya- cagın BavTamın son günü vakınlannj görmekisteyenler suurda uzun kuyruklar oluşturdu. (ARİF FARAÇ) Sınırda bayramyoğunluğu Türkiye-Suriyesınınndayine sevinç vardı Telörgülerin ayırdığı aileler özlem giderdi. Bir sonraki bayramda tekrargöriişmek üzeresözleşildi Yiırt Haberleri Servisi - Türki- ye-Sunye sınınndakı Nusaybın, Ceylanpınar ve Karkamış sırur kapılannda dün de bayramlaşma coşlaısu yaşandı. Mardın'in Nusaybin ilçesinde çok sayıda yurttaş, Suriye'deki yakmJannı görmek amacıyla sı- rur kapısından geçış yaptı. Nu- saybin Kaymakamı Ersin Emi- rogiu ıle dığer yetkiliier de bay- ramlaşma zıyaretinde bulunmak amacıyla Kamışlf ya geçtı. Emiroğlu ve berabenndekıler, Kamışlı Kaymakamı AJbay Talat Selem ve öteki yetkililerin bavTa- mını kutiadı. İki üüce arasındaki dostluk ilişkilerinin bayramlaş- malarla daha da güçlendiğini be- ürten Talat Selem, Türkiye ve Su- riye halkırun çok eskiden ben ai- le bağlan oldugunu söyledi. Se- fetmedik. Bizim yapnğunız, aile- ler arasındaki aile baglannın da- ha da güçlenmesini sağlamak. İle- ride çok daha kapsamlı bir ilişki olmasuıı dühoruz" dedi Nusaybın Ka_vmakarru Emiroğ- lu da ıkı ülkenin yıllardır kardeş oldugunu \oirgula\arak "BajTaro- lar, aramızdaki kardeşlik bağının daha da sıkılaşmasını sağnyor" dıye konuştu îki ılçe kaymakam- lıklan arasında imzalanan proto- kol kapsamında, 5 bın kışı. Suri- ye'ye giderek yakınJannın bay- ramını kutiadı. Şanlıurfa"nın CeyJanpınar il- çesinden de. sınır ötesı bayram- laşma uygulaması kapsamında çok sayıda yurttaş Suriye'ye git- ti. Ceylanpınar'ın Cumhuriyet Caddesi'nde oluşturulan toplan- ma merkezine gelen, Suriye'nin nar Kaymakamı Musa Uslan ve diğer yetkılilenn bayramını kut- layaraik çıçek verdiler. Türkiye ile Sunye arasında önceki yıllar- da yapılan protokol kapsamında, 4 bın ]00 Suriye vatandaşının, Türkiye'deki akrabalarıyla bay- ramlaşmak için Gaziantep'in Kar- kamış İlçesi sınır kapısından gi- rişleri dün de devam efti.Suri- ye'den TürkiyeVe giriş yapan Su- riyeli vatandaşlardan Muham- med An" (70), şö\le konuştu: "Gaziantep'in Çıksorut Sem- ri'nde yaşayan akrabaianm var. Sınırdan geçiş kolayhğının sağ- lanmasıyla heryil akrabalar ola- rak kutsal bayram günlerinde bir araya gelivonız. Bu >ıl da >i- ne akrabaianmızı görmek için Türkiye'ye geldim. Daha önce- JdjıTJjardaojdugu gibi çok heye- nin üniversitede ders verdiğim, keı di ders saati sayısının ise azaltıld ğını söyledi. fa Sol tandanslı Akad( mik EJemaıüar Derneği üyesi oldu ğunu" aktaran Yeşildağ, "Başun; büı türiü hal gelince. -ben sosyal de mokrat bir insamm, fıkir olarak- < dernege üye oldum. Fakat baknm, iö b'p kakınyorura. sicil bozma alıyo- rum. maaşun kesilhor, soruşturma üstüne soruşturma, doğruvTj söyle- dik dokuz köyden kovııiuyorum, di- ye. Dernekten istifa ettim"' dedi. Yeşildağ, çocuğunu Feza okulu- na verdığını, bu nedenJe suçlandığı- nı söyledi. Yeşildağ, isti- fası üzenne dernek baş- kanının "Ben ve diğer üyeJerimiz,Türkiye Cum- huriyeti'ni sinsice ele ge- çirnıe planian yapan ve bu amaçla Türkiye'de ABD'nin amaçlarma hiz- met için dünyanın çeşitlî yerierinde okullar açan, hakkındaki da%alar ne- deniy le Türkiye'ye döne- meyip uzun yıllardır ABD'de kalan ve besle- nen cemaat bderinin mü- ritkrinin okuluna çocu- ğunu gönderen bir öğre- tim üyesûıin derneğimiz- den istifasma üzıilmeye- ceklerdir" diye bir yazı yazdığını aktardı. 19 Mayıs Üniversitesi Hastanesi nde çalışan iş- çilerin sendıkalaşma sü- recıyle ilgılı olarak ko- misyona çağnlan Türki- ye Sağlık IşçıJeri Sendı- kası Genel Başkanı Mus- tafa Başoğlu. "işverenin Türk-İşebağüSağhk-İş mi olsun, DISK'e bağh sendika mı olsun diye ta- raf tutruğunu, yetkisi ol- mayan sendikayı soka- rak kanuna aykın dav- randhgınr öne sürdü. Ba- şoğlu. "üniversite yöne- tinunin ke\fi davrandı- ğmt rektörün insanlarm inançlanna göre kadro- laşma yapüğım" sa%u- nurken "Eğer, siz İslami inanca uygun davranı- yorsanız veya dini veci- beleriyerinegetiriyorsa- nız irticacı sayılıyorsu- nuz, o zaman orada si- zin yerini/ olmuyor gibi bir anlayiş bu" deymce komısyonda genhm yük- seldı. Tartışma tutanak- lara şöyle yansıdı: Nurettin Sözen: Sız sendika başkarusınız, gö- revinızle ilgili konuşun. Mustafa Başoğlu: Gö- revimle ilgili konuşuyo- rum. Keyfı uygulama vardır. Nuretön Sözen: Bu, bo- yunuzu aşar. Mustafa Başoğlu: Be- nim boyumu aşmaz efen- dım. Niye aşsın kı... NureOin Sözen: Siz bu- rada akademık faaliyet- lere kanşmayın. Sendi- ka başkanısınız. Cemal l'ılmaz Demir devreye girebileceklerini anımsattı. Kendisinin ınlarsonrasında ne ka- dar hakb olduğumu gör- düm" dedı. K bir kardeşolarakgörüyoruz. SF nıröteabayranılaşrnalanyenikeş- Mınnka Müdürü YarbayZekiBas- ti ve beraberindekiler, Ceylanpı- ılı ve çok sevinçliyim. Bize bu imkânj sağlayan yetkililere te- şekkür ediyorum." -Bt Burası bir soruşturmako- misyonu değil. ıNurettın Sözen: Mah- keme de değil burası. IR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR oralcalislar@cumhuriyet.com.tr Başka ülkelerin çjizli güvenlik bel- geleri var mı, bilmiyorum. Mutlaka vardır. Bu belgelerin güvenlikle ne kadar ilgisi olabilir, onu da bilmiyo- rum. Bildiğim tek şey, şu basına "sız- dınldığı" söylenen belgenin içindeki- lerin ve yetkililerin bu belgenin ortaya çıkmasına gösterdikleri tepkinin beni hiç ikna etmediği. Hürriyet gazetesi dünkü sayısında bu belgenin bazı maddelerini daha yayım/adı. Darta önce de bir başka bö/ümü yayımlanmıştı. Bu haberler tam olarak o belgedeki bilgileri akta- rıyor mu, aktarmıyor mu, onu da bil- memiz irnkânsız. Çünkü bütün bu belgeler bizlerden gizli. Yani bunları bizim bilmemiz tehlikeli bulunuyor. • • • Gazetelerde çıkan doğruysa son Milli Güvenlik Kurulu toplantısında kabul edilen Milli Güvenlik Siyaset Belgesi (MGSB), aşın milliyetçiliği te- mel tehdit olarak görmüyormuş. irti- ca, bölücülük temel tehlikeler arasın- da sayılırken, son aylarda "linç" ey- lemleriyle yükselişe geçen ultra milli- Milli Güvenlik Siyaset Belgesi Ne Demek? yetçilik, temel tehditler arasından çı- kanlmış. Bu haberin yayımlanmasına hükü- met yetkilileri çok sinirlendiler. Belge- nin sızmasına mı sinirlendiler, yoksa saldırgan milliyetçiliğin temel tehdit olmaktan çıkmasının duyulmasına mı, bunu da bilmiyoruz. Milliyetçiliğin temel tehdit olmaktan çıkmasına kim karar veriyor? MGK üyeleri. Bizim bunu öğrenmemiz, eleştirmemiz ve bu saptamanın tehlikeli ve endişe ve- rici oldugunu söylememiz de müm- kün değil. Çünkü ne saptandığını bil- miyoruz. • • • Bir grup hükümet üyesinin ve TSK komutanının. güvenlik gerekçesiyle, ancak güvenlik amacının ötesine ge- çerek toplumdan habersiz siyasi saptamalar yapması, bunun üzerın- den stratejıler be/ırlemesi, demokra- tik karar alma mekanizmalarını dışla- ması değil midir? Bu tür kararlann Meclis'te alınması gerekmiyor mu? Tabii garip olan, bu kurulda ne karar- lar alındıgını bilmiyoruz. Bu nedenle MGK yetkilileri. hayır burada siyasi kararlar alınmıyor deseler, ne cevap vereceğiz? Biliyoruz ki, ülkemizin ge- leceğiyle ilgili temel birçok siyasi ka- rar geçmişte burada alındı. 12 Mart 1971 askeri darbesınden önce de, 12 Eylül 1980 askeri darbe- sinden önce de Milli Güvenlik Kurul- ları vardı. Burada askerlerle sivil yö- neticiler toplanıp, güvenlik konusun- da bizlerden gizli kararlar alıyorlardı. Sonra ne oldu, o kurulun asker üyele- ri, sivil üyelerine işten el çektirip, Meclisleri askıya aldılar. Bunları da güvenlik gerekçesiyle yapmadılar mı? • • • Bazı güvenlik konularının sır olabi- leceği inkâr edilemez. Ancak yasayla gizlenmesi istenen Milli Güvenlik Ku- rulu kararlarının neden sır oldugunu anlamak mümkün değil. örneğın yükselen "linç" olaylan ortamında Milli Güvenlik Kurulu, hangi olgulara dayanarak saldırgan milliyetçiliği teh- dit olmaktan çıkarabiliyor? Bunu tar- tışmalıyız. Ultra milliyetçiliği bazı kesimler ar- tık "mûttefik" olarak görüyorlar. MGK de mi bu süreçten etkileniyor? Olabi- lir. O zaman bunu tartışmak zorunda- yız. Pekiyi. gizli olan şeyi nasıl tartı- şacağız? • • • Kıbrıs, komşu ülkelerle ilişkiler, Irak savaşı konusunda da değişik güven- lik anlayışları var. Bunları hemen her gün gazete sütunlarında, TV prog- ramlarında tartışıyoruz. Milli Güvenlik Kurulu üyelerinin de bu konularda mutlaka saptamalan ve fikirleri vardır. Onların öyle düşünmesine bir şey di- yemeyiz. Ancak bütün ülkemizin ka- derıni belirlerken, siyasi nitelikteki konularda ne karar aldıklarını bizler- den, halktan, toplumdan gizlemeleri çok anlamsız değil mi? Ben de bu ülkede güvenlik ve hu- zur içinde yaşamak istiyorum. Ancak 12 Eylül öncesi günlerde, karşılıklı şiddet ortamının bılınçli olarak tır- mandırıldığını biliyoruz. O şiddet or- tamının tetıkçilerinin, devletten yeşil pasaport aldıklarını öğrendığimizde şaşınp kalmıştık. Güvenliğımizi sağ- lama gerekçeleriyle örgütlenen bazı kurumların bizzat askeri darbelerin içinde yer alıp, yaratılan huzursuzlu- ğun kışkırtıcısı olduklarını Susur- luk'tan sonra daha açık bir şekilde öğrenmedik mi? • • • Yurttaştan gizli siyasetler belirlene- mez. Bunun güvenlikle bir ilgisi de olamaz. Askeri bir operasyonu, bir savaş stratejisinı anlanm, ama siyasi olarak neyin tehdit olup olmadığını halktan gizleyen bir güvenlik strateji- sinin gerçekten güvenli olabileceğin- den emın değilim. Bu nedenle bu tür belgelerin halk- tan gizlenmesinın bir yararı olduğu söylenemez.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle