Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CLMHURİYET 21 KASIM 2005 PAZARTESİ
HABERLER
Sezer: AKP
karanlık parti
• TRABZON (Cumhuri-
yet) - DSP Genel Başkanı
Zeki Sezer. Doğu Karade-
niz gezisi çerçevesinde dün
Trabzon'da 19 Mayıs Spor
Salonu'nda partililerle bir
araya geldi. Sezer, Türki-
ye'yi Atatürk aydınlığından
geriye götürenler bulundu-
ğunu belirterek "Bu geçmi-
şi de geleceği de karanlık
parti iktidar oldu. Türkiye 3
yılda tanınmaz hale geldi.
Türkiye'yi bu iktidardan ve
bu beceriksiz bilgisiz baş-
bakandan kurtarmaya geli-
yonız" dedi. Hükümetin iz-
lediği politikayla Türki-
ye'nin AB'den uzaklaşüğını
ve Kıbrıs'tan vazgeçildiğini
ifade eden Sezer, "Türkiye
halkı laik cumhuriyetınden,
ulusal bütünlüğünden, Kıb-
ns'tan vazgeçmez ama bu
iktidardan vazgeçer" diye
konuştu.
Kararda lobiler
etkttoMu'
• tstanbul Haber Servisi -
Cerrahpaşa Tıp Fakültesi
öğrencisi olduğu dönemde
Avnıpa tnsan Haklan Mah-
kemesi'ne (AHİM) başvu-
ran türbanlı Leyla Şahin,
"AİHM'nin kendisiyle ilgi-
li gerçekleri gözardı ettiğini
ve siyasi karar verdiğini"
savundu. Leyla Şahin, ga-
zetemize yaptığı açıklama-
da, "AİHM'nin kendisi ile
ilgili verdiği kararda lobi
faaliyetlerinin etkili oldu-
ğunu" öne sürerek "Lobi
faaliyetleri etkili olmasaydı,
böyle siyasi bir karar çık-
mayabilirdı" dedi..
Armç: Seçim
2007de yapıhr
• KAYSERİ(AA)-Bir
partilinin kızuun düğünü
için Kayseri'ye gelen
TBMM Başkanı Bülent
Annç, CHP Genel Başka-
nı'nın Curnhurbaşkanhğı
seçimi konusundaki açıkla-
malanna cevap vermesınin
yakışık almayacağını ifade
etti. Anayasaya göre seçim-
lerin 5 yılda bir yapılacağı-
nı, buna göre bu süre dolar-
sa seçimlerin 2007'de yapı-
lacağını belirten Annç,
"Görünen odur ki yeni
Cumhurbaşkanımız için 1.5
yıl sonra seçim yapıldığında
parlamento görevine devam
ediyor olacaktır" dedi.
Emniyete
bombalı saldım
• SÎLOPİ (AA) - Şırnak'ın
Sılopi tlçesı Emniyet Mü-
dürlüğü binasının bahçesi-
ne, dün akşarn saat 22.00
sıralannda, 2 adet patlayıcı
madde atıldı. Patlarhadâ,
ölen veya yaralanan olma-
dığı, binada herhangi bir
maddi hasar meydana gel-
mediği bildirildi. Yetkililer,
atılan patlayıcılann cinsinin
henüz belirlenemediğini
belirttiler.
CHP, ANAVATAN ve AKP'li vekiller tarafından verilen araştırma önergeleri yarın görüşülecek
ŞemdinliTBMM'deANKARA(CunThuriyetBü-
rosu) - Şemdinli olaylanyla il-
gili verilen araştırma önergele-
rinin yanıı TBMM Genel Ku-
rulu'nda görüşülerek araştır-
ma komisyonu kurulması bek-
leniyor. TBMM Genel Kuru-
lu'nda, Kamu Mali Yönetimi ve
Kontrol Yasa Tasansı ile ka-
muya ait okullann Milli Eğitim
Bakanhğı'na devrine ilişkin ya-
sa tasanlan da bu hafta ele alı-
nacak.
TBMM'yi yoğun bir hafta
bekliyor. CHP, Anavatan Par-
tisi ve AKP'li mılletvekilleri
tarafından verilen, Hakkâri'nin
Şemdinli ilçesinde meydana
gelen olaylarla ilgili Meclis
• Genel kurul gündeminde görüşülecek araştırma önergelerinin ardırıdan
araştırma komisyonu kurulması bekleniyor. Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol
Yasa Tasansı ile kamuya ait okullann Milli Eğitim Bakanlığı'na devrine ilişkin
yasa tasanlan da bu hafta ele alınacak.
Araştırması açüması yönünde-
ki önergeler. TBMM Genel Ku-
rulu'nda, yann birleştirilerek
görüşülecek. Içişleri Bakanı
Abdülkadir Aksuda konuyla il-
gili bilgi verecek.
Genel kurulda, geçen hafta
görüşülmeye başlanan Kamu
Mali Yönetimi ve Kontrol Ya-
sa Tasansı'nın görüşmelerine
çarşamba ve perşembe günle-
ri devam edilecek. Bu tasannın
görüşmelerinin tamamlanma-
sından sonra, başka bakanlık-
lara bağlı okullann Milli Eği-
tim Bakanlığı'na devrini ön-
gören yasa tasansının ele alın-
ması bekleniyor.
TBMM Genel Kurulu, yann
Şemdinli olaylanyla ilgili araş-
tırma önergelennin görüşül-
mesi tamamlanıncaya kadar,
çarşamba ve perşembe günle-
ri ise 14.00- 20.00 saatleri ara-
sında çahşacak. TBMMPlanve
Bütçe Komisyonu'nda, 2006
yılı bütçesi üzerindeki görüş-
melere devam edilecek. Sağ-
lık Bakanlığı, Huduüar ve Sa-
hiller Genel Müdürlüğü, Kül-
tür ve Turizm Bakanlığı, Dev-
let Opera ve Balesi Genel Mü-
dürlüğü ile Devlet Tiyatrola-
n Genel Müdürlüğü bütçele-
ri, bugün ele almacak.
Milli Eğitim Bakanlığı,
ÖSYM, YOK. YURTKUR ve
53 üniversitenin bütçesi ya-
nn; Çalışma ve Sosyal Gü-
venlik Bakanlığı, Sosyal Gü-
venlik Kurumu Başkanhğı,
Baymdırlık ve İskân Bakanlı-
ğı, Karayollan Genel Müdür-
lüğü ile Tapu ve Kadastro Ge-
nel Müdürlüğü'nün bütçeleri
ise çarşamba günü görüşüle-
cek.
îçışleri Bakanlığı, TODAİ,
Emniyet Genel Müdürlüğü,
Jandarma Genel Komutanlığı,
Sahil Güvenlik Komutanlıgı,
Adalet Bakanlığı, Ceza ve în-
faz Kurumlan ile Tutukevleri
tş Yurtlan Kurumu, Türkiye
Adalet Akademısi, Anayasa
Mahkemesı. Yargıtay ve Da-
nıştay'ınbütçeleri ise perşem-
be günü ele almacak.
>EMDINLİOLAYI
Protesto
gösterileri
sürüyor
Haber Merkezi - Hakkâri, Şemdinli ve
Yüksekova'da 5 kişinin ölümüyle sonuçla-
nan olaylara tepkiler devam ederken, Mer-
sin'de düzenlenen gösteride 1 kişi öldü, 2 ki-
şi yaralandı.
Hakkâri, Şemdinli ve Yüksekova'da yaşa-
nan olaylar, dün çeşitli kentlerde düzenlenen
gösterilerle protesto edildi.
Şırnak'ın Cizre ve Şanlıurfa'nın Ceylan-
pınar ilçesinde düzenlenen gösterilerde Ab-
duIlahOcalan'ın resimlerini taşıyan gruplar
sık sık PKK lehine slogan attı. Gösteriler
olaysız sona erdi.
Adana'nın Seyhan üçesine bağlı, Kürt kö-
kenlilerin yoğun yaşadığı Dağhoğlu Mahal-
lesi'nde önceki gece aralannda Ezilenlerin
Sosyalist Platformu üyelerinin de bulundu-
ğu bir grup, yolu kapatarak lastik yaktı. Te-
, rör örgütü PKK ile bölücübaşı Abdullah
Öcalan lehine de sloganlann da atıldığı gös-
teriye müdahale eden polis 5 kişiyi gözaltı-
na aldı.
Istanbul'da ise Küçükçekmece, Beyoğlu ve
Ümraniye'de gün boyu çeşitli gösteriler dü-
zenlendi. Küçükçekmece Kanarya'da PKK
lehine slogan atan gruba polis biber gazı kul-
lanarak müdahale etti. Polis panzerine mo-
lotofkokteyli ve taş atarak ara sokaklara ka-
çan gruptan 12 kişi gözaltına alındı.
Mersin'de kanh gösteri
Mersin'de, akşam saatlennde düzenlenen
gösteri ise bir kişinin ölümü, 2 kişinin ya-
ralanması ile sonuçlandı. Şevket Sümer Ma-
hallesi'ndeki DEHAP Gençlik Kollan'nın bu-
lunduğu binadan çıkan grup, ellerinde me-
şalelerle terör örgütü PKK lehine sloganlar
atarak yürümek istedi. Gruba çevik kuvvet
ekiplerinin müdahalesi sonucu, bazı göste-
riciler taşlı saldında bulundu.
Çüek Mahallesi'nde ise bölücü örgüt le-
hine sloganlar atarak yolu çöp konteynerle-
ri ile kapayan bir gruba, polis ekipleri mü-
dahale etmek istedi. Çevik kuvvet ekipleri-
nin uyansına rağmen dağılmak istemeyen
grup, panzerlerin de müdahalesiyle dağıtıl-
dı. Çıkan olaylar sonrasında tabancayla ya-
ralandığı belirtilen Murat Demir ve Enver
Ekinci, Toros Devlet Hastanesi'ne kaldınl-
dı. Demir, tum müdahalelere rağmen kurta-
nlamadı. Bu arada, olaylarda yaralanan Re-
cepÇağlar, Mersin Devlet Hastanesi'nde te-
davı altına alındı. Güvenlik güçlerince, has-
tane önünde ve olaylann yaşandığı mahal-
lelerde geniş güvenlik önlemleri alındı.
'•V&î^
*W*J
•âfv; *!
V >
fe
\l *** "i.- .»<, ;.v-
IT"2Ü-İ
tE HEKİIAUOV
TîCARETHANESlH»
'Tüccar başbakan istemiyoruz'Saghk ve Sosyal Hizmet Emekçfleri Sendkası (SES),
Düzce'de "Aile Hekimiiği Tfcarethanesine Hayır" mitingi
düzenledi Sağhk Bakanhğf nın "Sağhkta Dönüşüm
ProjesT çerçevesinde 15 Eylül'de Düzce'de Aile Hekimliği
Piİot Uyguiaması'nı başlatması ve bunu 16 ik daha
yayguüaştırmasuu protesto etmek için düzenknen mhinge
Eskişehir, Bolu. Sakarya. Yalova. Zonguldak ve
Karabük'ten çok sayıda kişi kaükk. Halkevleri Düzee
Depremzedeler Derneği, Oğrenci Koordinasyonu, ÖDP,
EMEP, İP ve Türk-tş'in de destek verdiği miting nedenh le
Düzce'de geniş güvenlik önlemleri ahmh. Sağanak
yağmura ve yer yer görükn kar yağışına karşın Konak
Düğün Salonu önünde başlayan ve Düzce Anıtpark'a
kadar devam eden yürüyüşe yaklaşık bin 500 kişi kaüldı.
Ük konuşmayı yapan KESK Düzce Şubeler Platformu
Temsilcisi Aydm ŞengüL Aile Hekinıliği uygulamasuu.
Düzce'nin 17 Ağustos ve 12 Kasun depremlerinin ardmdan
yaşadığı üçüncü deprem olarak niteledi
SES Genel Başkanı Köksal Aydm da, kamu hizmetlermjn
bir bir pazariandığına dikkat çekerek "Aik Hekimliği
parasız dryorlarsa örneklerine bakmak lazun. Bu
uygulama dün>^nın her yanında paralıdır" dhe konuştu.
fürkiv* Tabipİer Birhgi (TTB) İkinci Başkanı Metin
Bakkakı da. Aik Hekimliği uygulamasmı "ülkenin büyük
çoğunluğu için vahşj bir durunT olarak değeriendirdL
Son olarak söz alan KESK Genel Başkanı İsmail Hakkı
Tombul da "Aik hekimtiği genel sağhk sigortası, ne kadar
paran \-arsa o kadar sağhk hizmeti ahrsın demektir" dedL
Konuşması sık sık "Tüccar Başbakan tstemryoruz"
sloganrvia kesflen Tombul, "Saym Başbakan birçok şeyi
satabiBr ama- bu ülkenin gerçek sahiplcrine asla sahip
olamaz" diye konuştu. (Fotoğraf: RUJHAT AVŞAR)
Erdoğan, olaylann yoğunlaşmasından 12 gün sonra bölgeye gitti
Başbakan nüıayet Hakkâı-iMe
A1VJKARA (Cumhuri>et Bürosu) -
Başbakan Recep Ta>>ip Erdoğan,
Şemdinli'de bir kitabevine atılan
bomba sonucu başlayan olaylardan
12 gün sonra bölgeye "gjdebüdi".
Güvenlik nedeniyle dün gece Van'da
konaklayan Başbakan, bugün Hak-
kâri'de temaslarda bulunacak.
Erdoğan, Şemdinli'de 9 Kasım'da
başlayan ve giderek yayılan olayla-
n, "yoğun yurtiçive vıırtdışı progra-
mından sonra" yerinde ıncelemeye
karar verdi. Erdoğan. dün toplanan
ve yaklaşık 5 saat süren il başkanla-
n toplantısırun ardından Van'a hare-
ket etti.
Geceyi Şemdinli'deki güvenlik ve
konaklama sorunları nedeniyle
Van'da geçiren Erdoğan'm bugün
olaylann başlangıç yeri olan Şemdin-
li'ye hareket etmesi ve ilçe yetkili-
lennden gelişmelere ilişkin bilgi al-
ması bekleniyor. Başbakan Erdoğan,
olaylardan sonra bölgeye gitmek ye-
rine önce Bahreyn ve Katar'a ziya-
retler gerçekleştirmişti. Erdoğan da-
ha sonra Gebze ve Denizli'de de çe-
şitli programlara katılmıştı. Olaylar-
dan buyana kabineden hiçbir bakan
bölgeye gitmemişti.
IR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR oralcalislar@cumhuriyet.com.tr
CHP'nin son kuruttayına yansı-
yan en önemli saptama, "erken se-
çime hazır olun" şeklinde özetle-
nebilir. 2006 yılının Türkiye açısın-
dan karmaşık bir yıl olacağı şimdi-
den beili. 2006 yılında Cumhur-
başkanlığı seçimleri yapılacak. Mec-
lis'te şu andaki tabloya göre
AKP'nin Cumhurbaşkanını seçe-
cek yeter sayısı var.
Işte kıyamet de bundan kopacak
gibi görünüyor. "Eşi türbanlı birisi
Çankaya'ya çıkamaz" şeklinde özet-
lenebilecek tepkilerin, önümüzdeki
dönemde giderek yükseleceği de
bir gerçek. Işte bu nedenle bir er-
ken seçim, bazı çevrelerin bu duru-
ma bir çözüm olarak düşündükleri
bir formül.
Hesaplar şöyle yapılıyor: Cum-
hurbaşkanı seçiminden önce yapı-
lacak bir erken seçimle Meclis'in
aritmetiği değişebilir. tktidarda yıp-
ranan AKP, Meclis'te çoğunluğu kay-
bedebilir. MHP'nin ve DYP'nin yüz-
de 10'luk barajı aşması halinde,
MHP-CHP-DYP Cumhurbaşkanlığı
Erken Seçim Olur mu?
seçiminde orlak hareket edebilirler.
• • •
Erken seçim, anayasaya göre an-
cak Meclis'in seçim kararı almasıy-
la mümkün. Bu nedenle erken se-
çim kararını bugünkü Meclis arit-
metiği içinde yalnızca AKP alabilir.
AKP'nin şu ana kadar erken seçim-
den yana olmadığını biliyoruz. AKP
yöneticileri yaptıklan bütün açıkla-
malarda seçimin 5 yılda bir, normal
zamanında, yani 2007 yılı sonba-
harında yapılacağını belirtiyoriar.
Bu durumda CHP, AKP'yi erken
seçime nasıl zoriayabilir? Birteze gö-
re CHP milletvekillerinin tümünün
istifa etmesiyle Meclis'te bir boşluk
olur ve AKP seçimlere gitmeye zor-
lanabilir. En azından Meclis'in üçte
birine yakını boşaldığı için zaten bir
ara seçim yasal olarak kaçınılmaz ha-
le gelir. Bu durumda Meclis'te yal-
nızca AKP'lilerin olmasıyla bir Cum-
hurbaşkanı seçimi yapılması, seçi-
mi şaibeli hale getirebilir.
• • •
Bütün bunlan varsayımlar üzeri-
ne inşa ediyoruz. CHP, Cumhur-
başkanlığı seçimlerinden önce Mec-
lis'in yenilenmesi için toptan Mec-
lis'ten aynlmak ister mi? Tabii bu ara-
da Meclis'te grup kurmuş olan
ANAP'ın yaklaşımı da önem kaza-
nabilir. ANAP'ın şu anda yeniden
Meclis'e girecek birtoplumsal des-
teği olmadığı anketlerde görülüyor.
DYP, SHP gibi Meclis'te temsilcisi
olan partilerin ne yapacağını da
şimdiden kestirmek zor.
CHP kurultayından çıkan "seçi-
me hazır olun" mesajı, ciddiye alı-
nacak bir durumu ifade ediyor. Cum-
hurbaşkanlığı seçimi yaklaştıkça,
bu konudaki baskı ve gerilim arta-
bilir. Türkiye'de siyaset, zaten sü-
rekli gergin bir siyasi zemin üzerin-
de yürüyor. Güneydoğu'da bir sü-
redirPKK'nin giriştiği bombalama-
lar ve baskınlar da siyasi gerilimi art-
tıracak özellikler taşıyor.
Şemdinli'de ortaya çıkan tablo,
devlet içindeki bazı güçlerin boş
durmadıklannı bir kez daha gözler
önüne serdi. Bu arada Avrupa Bir-
liği müzakereleri de iç gerginliği kış-
kırtacak unsurlan tetikleyebilir.
• • •
Şehirlerde son dönemde bom-
balar patlıyor. Yarın gerginliğin art-
masını isteyen çevrelerin neler ya-
pabileceğini kestirmek daha da zor-
laşacak. Türkiye, böylesine bir kri-
zi yönetecek siyasi aktörlere sahip
mi? örneğin hükümet, bu krizle ba-
şa çıkabilir mi?
Türkiye'de kimin Cumhurbaş-
kanı olacağı her zaman sorun ya-
rattı. Cumhurbaşkanlığı seçimle-
ri iç hesaplaşmaları kışkırttı. Unut-
mayalım 12 Eylül askeri darbesi-
nin en önemli hazırtayıcılanndan bi-
risi Meclis'in Cumhurbaşkanını
seçememesiydi.
• • •
önümüzdeki aylan Cumhurbaş-
kanlığı seçimleri üzerine odakla-
nan tartışmalaryönlendirecek. Za-
man yaklaştıkça görünen o ki ge-
rilim artacak. Erken seçim olur mu,
şimdiden kestirmek pek mümkün
değil. Ancak erken seçim yapılsa da,
yapılmasa da Cumhurbaşkanının
kim olacağı tartışması, Türkiye'de-
ki siyasetin odak noktasını oluştu-
racak.
Burada endişe verici olabilecek
temel tehlike, "o olsun", " o olma-
sın" diye başlayan gerilimin, siya-
si istikran, parlamenter rejimi zede-
leyeceksonuçlaryaratması. Bura-
da bir milli mutabakat sağlanabilir
mi? Sağlanmasına gerek var mı? Bu
türden sorular artık acil sorular ola-
rak önümüzde duruyor.
Kritik, karmaşık ve çözümü zor so-
runlarla dolu bir yeni döneme gir-
dik gibi görünüyor. Bakalım süreç
nasıl bir yol izleyecek?
2000'LI YILLARDA
ERDAL ATABEK
Körü Köpüne İnanç...
Prof. Dr. Vamık Volkan tanınmış bir psikiyatri uz-
manıdır, özellikle de politik psikoloji konusundaki araş-
tırmalarıylatanınır. Yeni çıkan kitabının adı budur: Kö-
rü Körüne İnanç (Okuyan Us Yayınlan). Dünyadaki
krizleri ve terör olaylannı açıklayan kuramlan ve uy-
gulamaları inceliyor. Bir kongrede "narsisizm" konu-
sunu kendisinden dinlediğim Prof. Volkan, "yaşamda
kayıplar" üzerinde de önemli çalışmalar yapmıştır.
Eric Hoffer'in "Kesin Inançlılar" kitabı da elim-
deydi (İM Yayınlan, çeviri Erkıl Günur). Gerçekten
de dünyada yükselen "dogmatizm-fanatizm" ne-
dir, neden yükselmektedir, nereye vanr?
Bu cumartesi günü Cumhuriyet Bilim-Teknik der-
gisindeki "Köktendincilik" yazısı da aynı konuyu bi-
lim açısından inceliyordu. Avrupa da konuyla ya-
kından ilgileniyor, çünkü bütün dünya (Amerika,
Avrupa, Ortadoğu, Asya, Afrika) bu konunun so-
nuçlannı görüyor, yaşıyor, bununla uğraşıyor. Tek
tannlı dinler de giderek dogmalaşıyor, yandaşlan fa-
natikleşıyor, köktendincilik Islamda da, Hıristiyan-
lıkta da, Musevilikte de yükseliyor.
Bu araştırmalar daha da sürecek; anlamak ve bu
eğilimlerin yaşamla nasıl bağdaşabileceği sorusu
gündemde kalacaktır.
önce "dindariık" ile "köktendincilik" arasındaki
farkı anlayalım. "Dindar", kendisini bağlı olduğu di-
nin kurallannı uygulamaklayükümlü sayar, yaşamı-
nı buna göre düzenler ama kendi dışındakilerin ya-
şamına kanşmaz. Kendisinde bu hakkı görmez ve
müdahale etmez. "Köktendinci" ise kendisinin ya-
şadığı din kurallanna herkesin uyması için çalışma-
yı görev bilir, yaşamını bu amaca adar, bu uğurda
yapması gereken her şeyin doğru olduğuna inanır.
Laik toplum düzeninde dindar ile dinsiz birbirine
kanşmadan yaşariar, insan olarak değerterini din be-
lirlemez, yaşam düzeninde dine bağlı öncelikler yer
almaz. Oysa, laik toplum düzeni köktendinci için en-
geldir, başkalanna müdahale etmesini, "bizveöte-
ki" aynmını yapmasını engeller. Onun için de kök-
tendinciler laik toplum düzenini ortadan kaldırma-
ya uğraşır, bu uğraşı dine bağlılıklannın bir görevi
olarak kabul ederier.
Dinle ilişkileri açısından her grup da her ülkede
yaşamaktadır. Ateistler (dine inanmayanlar), ag-
nostikler(bilinmezciler), ınancı olup ilgisizler, dindar-
lar, köktendinciler bütün toplumlarda bir arada bu-
lunurlar. Laik toplum, bunlann hepsinin bir arada ya-
şamasına eşit hak tanıyarak olanak verir. Din top-
lumlan ise dinin egemen olduğu kesime üstün bir
konum verirken "ö(efe"leri ancak üstün konumda-
kilerin izin verdiği ölçüde kabul eder.
Türkiye, laik bir toplum düzenini Atatürk Cum-
huriyeti ile kabul etmiştir.
Işte adım adım aşındınlan, giderek ortadan kal-
dınlma tehlikesi ile karşı karşıya gelinen durum bu-
dur.
Türkiye, AKP iktidannda din toplumu yapılma
yolunda alıştınlma aşamasından geçirilmektedir.
"Biz değiştik" iddialannın üzerinden çok zaman
geçmeden ortaya çıkan belirtiler bu durumun açık
belgeleridir.
Başbakan'ın hukuk konulannın "u/ema"yasorul-
ması istemi, şeriatın işlevini yaşama geçirmek de-
mektir. "Dinle ilgili konutar için söylenmiştir" açık-
laması olayı pekiştirmektedir. Eğer din ekseninden
bakılırsa, yaşarnın her konusu dini ilgilendirir. ör-
tünme, yeme içme, oturma kalkma, eğitim, sağhk,
eğlenme, dinlenme, kadın, erkek, çocuk gibi yaşa-
mın hangi konusu olursa olsun din ile ilgilendirile-
bilir.
Bütün sorun yaşama hangi eksenden bakıldığı-
dır.
Yaşama laik eksenden bakılırsa, her konu insan
aklının duruma göre değişebilen kararlanyla dü-
zenlenecektir. Din hükümleri yaşamın düzenlen-
mesine kanşmayacaktır.
Yaşama din ekseninden bakılırsa, her konu din
hükümlerine göre belirienecektir, ulemaya sorula-
caktır, fetva alınacaktır, şeriat hükümlerine göre ka-
rar verilecektir.
2000'li yıllarda tartıştığımız konular bunlar olmak-
tadır.
Karar vermemiz gereken yol aynmı budur.
Konuya devam edeceğiz.
e-mail: erdalatak@superonline.com
erdalatak@gmail.com
www.erdalatabek.com
J\APOR YAZILMAYABAŞLANDI
Lojman dnayetinde
sonayaklaşüdı
ANKARA (Cumhu-
riyet Bürosu) - TBMM
Lojman Cinayetini
Araşnrma Komisyonu,
raporunu yazmaya baş-
ladı. Eski İzmir Millet-
vekili Erol Güngör, oğ-
lunun öldürülmesiyle
ilgili oluşturulan Mec-
lis Araştırma Komis-
yonu'ndan, "sonıştur-
ma>ı yürütenfcrin, gö-
revini yapmavarak suç
işkdikkrini" tespit et-
mesıru beklediğini söy-
ledi.
EskıMületveküiErol
Güngör'ün oğlu Mus-
tafaGûngör'ün. millet-
vekıli lojmanlannda öl-
dürülmesinin aydınla-
tılması ve sorumlulann
belirlenmesi amacıyla
kurulan Meclis Araştır-
ma Komisyonu, hazırla-
yacağı raporla çalışma-
larını tamamlayacak.
Komisyonun raporunu
sabırsızlıkla bekleyen-
lerin başında baba Erol
Güngör geliyor.
Cinayetin aydınlatıl-
ması için 14 yıl boyun-
ca çaba gösteren ve ola-
yı AİHM'ye götüren
Güngör, komisyonun 4
ayda yaptığı çalışmala-
nn çok önemli olduğu-
nu söyledi.
Erol Güngör, "Ko-
misyonun çahşmasmı
çok önemsryorum; 14
\ilbovTinca\apuma\-an
çahşma, 4 ayda yapü-
<h" dedi.
Erol Güngör, komis-
yonun kurulduğu gün-
den beri katili buhnası
veya cinayeti aydmlat-
ması yönünde beklen-
tisı olmadığını kaydede-
rek "Benim beklentim,
başta savcı olmak üze-
re,' soruşturmayı yürü-
tenlerin görevlerini yap-
mayarak suç işledikle-
rinin" tespitidir. AİHM,
sorusturmanmetkinva-
pümadığma karar ver-
di. Bu ne demek; soruş-
turmanın yapdmadığı-
(hr" diye konuştu.