Katalog

1 KASIM2005SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER Bush-Talabani-Barzani trafiğinde, siyasallaşmış PKKplanı yatiyor Kandil Kürtlereihaleedildi• Türkiye'yi oyalamayı sürdüren Washington, PKLK'yi Kuzey'de bir Kürt devleti yapısı içinde erit- meyi hedefliyor. ihaleyi de örgüte 20 yıldır kucak açan Kürt aşiretlerine veriyor. ABD, Kürtler için Iıak'ın coğrafyasını parçalarken PKK ile mücadele lconusunda bölgenin coğrafi yapısını gerekçe göstc- riyor. Talabani ve Barzani devletleşme heyecanı sı- nasında ne ABD'yi ne de PKK'yi ürkütmek istiyor. 1V4EHMETFARAÇ Kürdıstan Demokratik Par- tL-si (KDP) lıden MesutBarza- nâ'nin Beyaz Saray'da, Kür- distan Bölgesel Hükümeti'nin b;askanı olarak peşmerge kı- yafetiyle ağırlanmasının ön- c^esi ve sonrasmda, Kandil-Sü- leymaniye-Washıngton hattın- Aa PKK konusunda yaşanan trafik dikkat çekiyor. Geliş- raeler, hetn Kuzey'de kurulan djevletin tanınması, hem de PKK'ye siyasi çözüm bulun- ıaası için prov a yapıldığını or- taya koyuyor. PKK'nin sıyasallaştınlma- sı çalışmalannın giderek daha dia yoğunlaştığını görmek için son günlerde Kürtlerin ABD EJaşkanf yla yoğunlaştırdıkla- r» diyaloğu iyi irdelemek ge- rekiyor: PKK'ye siyasi çözüm planı illc olarak 13 Eylül'de Irak Dev- let Başkanı Celal TaJabani nın Sush la Washington'da yaptı- ğn görüşmede masaya yatınlı- ycor. Amerikalı bır heyet bu gö- rüşmeden 20 gün sonra, Bar- zani peşmergelerinin rehberlı- ğinde 4 Ekım 2005 "te Kandil CSağı'na gönderiliyor. P-KKKONGRA-GEL ıle ya- palan silah bırakma pazarlığı sı- rasında örgüt yöneticisi Cemil Sayık, siyasi birparti olarak ta- nanmayı ve Abdullah Öcalan ibe diğer örgüt yöneticilerinin serbest bırakılmasını istiyor. ^ B D heyeti ise silah bırakma k arşılığında, PKK'nin siyasi faaliyetlenne destek sözü ve- riyor. Blr ton patlayıcı... ABD-PKK pazarlığı sürer- k<en örgüt, Türkiye'deki saldı- ralannı sürdürüyor. Bu arada g^üvenlik birımlen terönstle- rin yurda bir ton civannda plas- ti_k patlayıcı sevk ettiğini belir- li_yor. Patlayıcılann 150 kilosu ele geçirilıyor. Başbakan Er- doğan. örgütteki hareketlilik vae Türk güvenlik binmlennın /VBD-PKK diyaloğunu üçün- cii kez belgelemesi üzerine 19 Ekim'de AKP Grubu'nda uya- rm yapmak zorunda kalıyor: "Şu gerçek berkes tarafin- dan. özellikle bölgede sorum- luhığu olanlar tarafından iyi b>ilinmelidir. Milletinıiz bölge- deki terörist odaklann temiz- lenmesi için etkin adımlann atılmasını beklh orf Erdoğan'ın bu sözlerinin ar- dından bölgedeki sorumlular Talabani, Barzani ve ABD ara- sındaki trafik daha da yoğun- laşıyor. Talabani, bir aşiret li- derirün Oval Ofis'te ağırlandı- gı gün The New Anatolian ga- zetesindeki demecinde, ziya- retin "Irak Kürdistan kimliği- nin ABD yönetimi taranndan b>ir çeşit tanınmasr anlamına geleceğini açıklıyor. Terörle korkutmak... Talabani demecinın deva- mında Türkiye'yi şeriatçı terör tehdıdiyle korkuturken PKK'ye bakış açısını da ortaya koyu- yor: "PKKsorununungüçkul- lanarak çözümü imkânsE. Irak ordusu henüz bıuıu yapabile- cek güçte değfl. PKK'yi fazla sı- kışnnrsak belki de El Kaide. Ensar El İslam gibi teröristfer- le işbirliğine başlayacaklar. Bu yüzden, onlan dağlardan in- dirmenin en iyi yolunun siyasi çözüm olduğuna inanryoruz." Barzani ise bu açıklamala- nn yayımlandığı gün, ABD'nin tahsis ettığı uçaktan VVashing- ton'a iniyor ve Kürdistan dev- letinin varlığıyla ilgili mesaj vermek için Bush'un karşısı- na peşmerge kıyafetiyle çıkı- yor. Türkiye'nin tepkiyle kar- şıladığı bu ziyaretin ardından Ankara'ya verilen bilgide, Bush'un, "President Barza- ni "ve. •'PKK'nin kontrol al- tında tutuimasL, Türkmenle- rin siyasi konumu ile Irak'ın toprak bütünlügünün korun- ması konusunda mesajlar ver- diği" aktanlıyor. PKK'nin beklentisi Gelişmeden memnunluk duyduğunu ifade eden PKK yöneticisi Murat Karayı- İan ise 28 Ekim'de yaptı- ğı açıklamada. Kürt so- rununun çözümünün bir bütün olduğunu, tüm parçalarda çözüm ol- mazsa kazanımlann ömriinün uzun olama- yacağını belirtiyor ve Barzani-Talabanı iki- lısıne PKK konusunda sorumluluk düştüğünü yineliyor. KONGRA-GELinsıya- sal çözümle pasifize edil- mesine yönelik planın ar- dında ABD'nin olduğu, Beyaz Saray toplantısın- dan 4 gün sonra yapılan bir açıklamada dışa vuru- yor. ABD Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice'ın Irak danışman yardımcısı Ro- bertDeutch, Washington'da Türk gazetecilere Barza- ni'nin temasları sırasında PKK sorununun en üst düzey- de ele alındığını belırtirken şöyle diyor: "Türkiye tek bir şeye (aske- ri yöntem) odaklanryor, o ol- mayinca da hiçbir şeyin yapıl- madıgı söyleniyor. Türkiye 19901ı yıüarda Kuzey Irak'a ön binlerce askerini gönderdi, an- cak PKK yine de silinemedi. PKK ile başa çıkmanm coğra- fi zorlukları var." Türkiye'yi oyalamayı gele- nek haline getiren Washing- ton, PKK'yi Kuzey'de bir Kürt devleti yapısı içinde entmeyi hedefliyor, ıhaleyı de örgüte 20 yıldır kucak açan Kürt aşi- retlerine veriyor. ABD. Kürt- ler için Irak'ın coğrafyasını parçalarken PKK ile mücade- le konusunda bölgenin coğra- fi yapısını gerekçe gösteriyor. Talabani ve Barzani devletleş- me heyecanı sırasında ne ABD'yı ne de PKK'yi ürküt- mek istiyor. Türkiye'ye Holly- vvood'un Kuzey'de çektiği "Kürdistan filmi"nde dayak yıyen adam rolü veriliyor. Barzani'nin Beyaz Saray'da, Kürdistan Bölgesel Hükümeti'nin başkanı olarak ağırlanmasının öncesi ve sonrasında, Kandfl-Süleymaniye-VVashington hatünda PKK konusunda yaşanan trafik dikkat çekiyor. 'Irak'la îlişküeri geliştirin' ABD Maslahatgüzan McEldowney, PKK sorununun ancak Irak'la güçlü ilişkiler kurulmasıyla aşılabileceğini savundu ANKARA (Cumhu- rijet Bürosu)- ABD'nın Ankara Büyükelçiliği Maslahatguzan Nancy McEWowney, Türkiye ile Irak arasında güçlü ilişkiler geliştirmenin önemini vurgulayarak, terör örgütü PKK de da- hil olmak üzere tüm sorun- lann ancak bu şekilde üstesin- den gelınebıleceğıni söyledı. Anadolu Çağdaş Eğitim Vak- fı (ANAÇEV) Yıldız Eğitim Evi'ni zıyaret eden McEldovv- ney, ziyaretin ardından gazeteci- lerin sorulannı yanıtladı. McEl- downey. bir soru üzerine. ABD Başkanı George Bush ıle Irak Kür- distanı Demokrattk Partisi (IKDP) lideri Mesud Barzani arasındaki gö- rüşmeyi anımsatarak. Amerikan hü- kümetinin, bu görüşmeyi firsat bi- lıp Barzani \e heyetindeki kişilere, terör örgütü PKK'ye karşı eyleme ge- çilmesi yönündeki görüşünü tekrar- ladığmı belirtti. Maslahatgüzar, Bush'un görüşmede Barzani'ye, Irak'ın bütün, demokratik ve fede- ral bir varlık olarak korunması ge- rektiği görüşlerinı aktardığını ve Türkiye ile Irak arasındaki güçlü ve olumlu ilişkilere verdıği önemi yi- nelediğini kaydetti. 'Çabamız sürûyor^ McEldovvney, şunlan söyledi: "Çok önemB bir hususa değinmek istiyorum; burada gerçekleştirmek Lstediğimiz şev, bütün bölgede de- mokrasi ve istikrann tesisidir \e bu- nugerçekfeştirebflnienin yolu da Irak ve Türİdyearasmda güçlü iSşkikrge- Hştirmekten geçer. Ancak böylelikk bütün sorunlann. buna PKK soru- nu da dahil üstesinden gelinebilir. Gerçekleştirmeye çahştığımız bu amaç doğrultusunda çaba gösteri- voruz." McEldovvney aynca Kıbns Türk- leri üzerindeki izolasyonun kaldı- nlmasına ve soruna adil ve kalıcı bir çözüm bulunmasına çalıştıklan- nı öne sürdü. McEldovvney, ABD Başkanı Bush'un ABD'nin Ankara Büyükelçiliği'ne aday gösterdiği Ross VVIlson'ın, ülkesinin önde ge- len, çok deneyimli, yetenekli ve üst düzey dıplomatlanndan biri oldu- ğunu, onun Bush tarafından bu gö- reve aday gösterilmesinüı, ABD'nin Türkiye'ye verdiği önemin göster- gesi olduğunu kaydetti. Amerikan Kongresi'nin öncelik- le kendisiyle bir oturum yapması ve tayini onaylaması gerektiğıni belir- ten McEldovvney, bu nedenle yeni bü- yükelçinin Türkiye'ye geliş tarihiy- le ilgili bir öngörüde bulunamaya- cağını söyledi. McEldovvney, Halil îbrahim Güm- rük Kapısı'na Kürt bayraklannın asılması konusunda Habur Sırnr Ka- pısı'nda önceki gün düzenlenen top- lantıya ilışkin bir soru üzerine de bu toplantıya ilişkin haberleri okuduğu- nu, ancak şu ana kadar herhangi bir teyit almadığını kaydetti. Blair ile Barzani bir araya geldi LONDRA (AA) - İngıltere Başbakanı Tony Blair, Irak Kürdistan Demokratik Parti- si (IKDP) lideri Mesut Bar- zani ile Başbakanlık konutun- da bir araya geldi. Blair. ABD ziyaretinin ar- dından Irak'a dönerken tngil- tere'ye uğrayan Barzani ile görüşrükten sonra düzenledi- ği ortak basın toplantısrnda. koalisyon askerlennin şiddet ve terör sona erince Irak'tan aynlacaklannı söyledi. Demokratik sürecin işle- mesı için şans tanınması ve sü- rece yardımcı olunması ge- rektiğini ifade eden Blair, Irak'taki shillerin ölümlerin- den de üzüntü duyduğunu kay- detti. Irak'tadevamedenşid- detten terörist örgütleri so- rumlu tutan Blair, koalisyon askerlennin Irak'taki varlığı- na da şiddet ve terörün yol açtığını söyledi. Sivillerin ölümünden bü- yük üzüntü duyduklannı, si- villerin ölümüne de kendisi- ni teröre adamış ve sivilJere bı- lmçlı olarak saldıran grupla- nn yol açtığını belırten Blair, -Bırakanm insanlar oviannı serbest şekilde kullansm. izin vçrefim demokratik süreç iş- lesin. Bırakalım Irak halkı kendi hükümetini kendi seç- sin. Şiddet ve terör bugün so- na erse çokuluslu güç yann Irak'ı terkedecektir" dıye ko- nuştu. Blair, "Bizi Irak'ta tutan şiddettir, pofitik sürece destek için oradâyız'' dedi. Barzani ise Şiileri temsil eden gruplarla seçim işbirli- ğı yapıp yapmayacağının so- rulması üzerine, "Biz bütün diğergruplarla rviilişkikriçm- de>iz, Ancak önce seçimin so- nuçlannı görmemiz laznn. Bt- zinı için tenıeü anayasa tasla- ğı oluşturacaknr. Kürtler 26 milyonluk Irak nüfusunun yüzde 15-20'sini oluşturmak- ta ve ŞiUerle biriikte on >ıDar- dır Sünni Araplann basksı alünda yaşamaktaydı" dedı. ENTERNET /MEHMET SUCU mehmet(5 cumhuriyet.com.tr Bu yüzyılın yükselen değeri küresel- leşme. Bu kelimenin üzerine pek çok anlam yükleniyor. Küreselleşme ço- ğunlukla ekonomik görünümlü fakat politik amaçlı bir propaganda kampan- yasının öğesi olarak karşımıza çıkıyor. Aslında küreselleşme olgusu, küre- sel işletmelerin sınırötesi etkinlikleri- nin geliştirilmesine kendi bürokrasi- lerini yaratma gayretlerine anlam ka- zandırmak için kullandıklan çabalann tümü olarak da algılanabilir. Iktidar ve küreselleşme kavramla- n biriikte anılmaya başladığı zaman ise ışler iyice kanşıyor. Bir ideoloji olarak dayatılan küreselleşme, aynı zaman- da nasıl oluyorsa ıdeolojılerin öldüğü temasını ışlıyor. Bu temayı işlerken aslında yepyenı bır ideolojiyi dayatı- ycr. Tek düşünce sistemli, tek kutup- Küreselleşme Neler Yaptırmıyor ki? lu bir dünya. Tıpkı eski ABD Dışişleri Bakanı Henry Kissingerın dediği gı- bi. "Küreselleşme ABD hegemonya- sının diğer bir adıdır." Tüm insanlığın ortak değerlerini sa- dece Batı'ya mal eden Italyan yazar - gazeteci Orianna Fallaci'yi anım- samakta yarar var: Insanlık adına değerfi ne varsa Batı'nın ürünüdür. Dünyanın geri kalan bölümü, bilim, sanat, kültür alanında herhangi bir değer yaratmamıştır." Bir ideoloji olarak küreselleşme sa- dece "özgürlük", "serbest ticaref've "küresel kültürle bütünleşme" imaj- lan ile tanımlanıyor. Bunun yanı sıra ekonomik verimlilik, kıyaslamalı üstün- lük, işbölümü, etkinlik ve verimliliğin artışı anlamını da yükleniyor. Hükümetlerin bu süreci engelleye- cek olanaklan olmadığı varsayımı ıle küreselleştirme, ınsan iradesınin dışın- da bir tarih süreci olarak ileri sürülü- yor ve direnişle zayıflatılarak hükü- metler bu politikaya teslim olmaya zorianıyor. Günlük politikalaria uğraşan ikti- dariann küreselleşmeye teslim olma- ları ise arşivleri kanştınnca ilginç zik- zaklann ortaya çıkmasına neden olu- yor. Bütün siyasi yaşamı boyunca dini söylemleri kullanan liderler, 28 Şubat karariarının altına imza atabıliyor. Bütün siyasi yaşamı boyunca em- peryalizme karşı çıkmış veAB'nin ka- pısını kapatmış liderler, en hızlı AB savunuculan olabiliyor. Dünya Bankası ve IMF'nin dayat- tığı politikalara karşı çıkan sosyal de- mokrat partıler, birdenbire bu kurum- lardan birinde görevli memuru bakan yapabiliyor. Türkiye aleyhine Avrupa Insan Hak- lan Mahkemesi'nde dava açtıran si- yasiler, bir gün sonra bu ülkede ba- kan olabiliyor. Yıllar önce hapse atıldığında "Yar- gıyı siyasallaştırmaym, hukukbirgün herkese gerekli olacak" diyenler, bu- gün yargıya müdahale etmeye çalışa- biliyor. Kıbns Banş Harekâtı'nı gerçekleş- tiren iktidann birparçasının devamı ol- makla övünenler, yıllar sonra Ada'da ödün verebiliyor. Yıllar boyu dine dayalı siyaset üre- tip IMF karşıtı söylemler ile seçim ka- zananlar, iktidar olunca IMF politika- lannı sürdürebiliyor. "Egemenlikkayıtsız şartsız milletin- dirlafı koskoca biryalan. Egemenlik kayıtsız şartsız Allah'ındır" dedikten sonra, "Egemenlik kayıtsız şartsız mil- letindir" yazan TBMM'de ant içebili- yoriar. Bütün bunlariayetinmeyip "Ben ül- kemi pazarlamakla mükellefim" de diyebilirsıniz. Küreselleşme insana neler yaptır- mıyor ki?.. DUZYAZI ORHAN BtRGtT ABDden İki Farklı Bakış Biz Van ve Malatya gibi gerçekten çok yaşam- sal iç sorunlarımızın etrafında tartışır, resepsiyon- larda estirilen soğuk havanın nedenlerini sorgular- ken, yine bizimle ilgili iki çok önemli olay VVashing- ton'da sergilendi. Bush, tüm aynntılan hesaplanm/ş bir şekilde Irak Kürdistanı'nın lideri Barzani yi özel uçağını gön- dererek Beyaz Saray'da "bölgenin başbakanı ola- rak" ağırladı. Hem VIP konuğuna hem de onun ki- şiliğinde Irak Kürtlerine stratejik müttefik muame- lesi yaptı. Moral verdi. ABD'nin Dışişleri Bakanı Rice da KKTC Cum- hurbaşkanı Talat'ı, özellikle 28 Ekim gününü be- lirterek VVashington'a çağırdı. KKTC üzerindeki izolasyonların kaldırılması için somut duyumlar beklediği için olmalı, Talat, cumhurbaşkanı olarak ilk kez katılacağı Türkiye Cumhuriyeti'nin kurulu- şunun 82. yıldönümü törenlerinde bulunmak ye- rine, görüşme takviminde herhangi birerteleme is- temeden VVashington'a gitti. Ve elleri bomboşdön- dü. Rice'ın sözcüsü McCormack'ın bu görüşme ile ilgili açıklaması, özellikle Rumlann bu görüşme nedeni ile gösterecekleri duyariılık açısından önem- lidir. Talat-Rice görüşmesinin birABD Dışişleri Baka- nı ile Kıbnslı Türk lider arasında -öyle bazılannın ve özellikle bizim medyamızın bir kesiminin değer- lendirdiği şekilde- ilk karşılaşma olmadığını hatır- latan McCormack, daha önce 2004 yılında döne- min Dışişleri Bakanı Powell ile yine Talat' ın görüş- tüklerini söylüyor. Sözcü, ABD'nin KKTC'yi bir devlet olarak tanımadığını yineliyor. Talat'ın Kıb- nslı Türk toplumunun temsilcisi olarak çağnldığı- nı vurguluyor ve izolasyonun azaltılması konusun- da adeta dağın fare doğurduğunu belirtmek ister- cesine, bu konudaki sorulan ABD'nin Annan Pla- nı'nı desteklediğini yineleyerek yanıtlamayı yeğli- yor. Benzer ve gerçekçi bir açıklama da elleri Was- hington'dan boş döndürülen Talat tarafından da yapıldığı için, şablon tümü ile saydam olarak de- ğerlendirilebilir. ABD'de, tıpkı AB gibi Kıbns Türk- leri üzerindeki izolasyonu sürdürerek hem KKTC hem de Türkiye üzerindeki baskıyı sürdürecekle- din Gelelim PKK'ye bakışlanna Yine ABD, PKK ile ilgili stratejisini Türkiye'nin tüm isteklerine karşın degiştirmek niyetinde olmadığı- nı Barzani'nin Beyaz Saray ağırianmasından son- ra da yinelemeye özellikle dikkat etmektedir. Ri- ce, Kıbns Türkleri ile ilgili ABD planını sözcüsü McCormack aracılığı ile açıklarken, Ankara'nın PKK'nin ana üs olarak kullandığı Kuzey Irak'ta or- tak bir harekât düzenleme önerilerini de Irak Da- nışman Yardımcısı Deutch'atam birdiplomatik söy- lem ile tekrariatıyor. O açıklamadan öğreniyoruz ki, meğer ABD'nin PKK'ye karşı bizimle çok iyi bir işbirtiği varmış. Ya- kalanan PKK üyelerini yakında Irak yargısına tes- lim edeceklermiş! Türkiye, egemen bir ülke olan Irak'tan bu kişilerin iadesini isteyebilirmiş! Ortak askeri harekâta gelince. O bölge coğrafi açıdan dağlıkmış! Bu nedenle PKK'ye karşı öyle basit askeri bir operasyon yeterli olmazmış. Za- ten ABD'nin önceliği de Irak'ın güvenliği imiş! Stratejik müttefikimiz önce "can" diyor. Ama ca- nanın derdine de merhem olmayacağını dolaylı olarak söylüyor. Aslında askeri zoriukları dağlara tırmandırarak ABD, Türkiye'nin -tıpkı Talabani'nin de nasihatine uyarak- eşkıya çetesi ile masaya oturması için zemin oluşturmak istiyoıi Başbakan'ın önceki geceki Ulusa Sesleniş ko- nuşmalannda bu iki konunun da yer almadığını söy- lemeye gerek var mı? AKP hükümeti için öyle ta- şın altına -hele o taş ağır olursa- sokulacak el di- ye bir konunun gündemde olmadığını bilmeyeni- miz kaldı mı? Asker soruyon Şimdi değilse ne zaman? Başbakan Kuzey Irak için "Gerekirse sınır öte- si operasyon yaparız" demiş ve öylece sorunu çözdüğünü sanmıştı değil mi? Erdoğan'ın bu sözlerini önceki gece Çankaya resepsiyonunda Kara Kuvvetleri Komutanı Orge- neral Büyükanrt'a hatırlatmış gazeteciler. Büyü- kanrt'ın yanrtını önceki günkü Sabah'tan yazımın son paragrafı olarak bir kez de ben ileteyim: "Siyasilerin işine kanşmam. Polemiğe girmem ama 'Gerekirse Kuzey Irak'ta operasyon yapanz' deniliyor. Ben de soruyonım. Şimdi gerekmiyor mu? Bakın, BM Güvenlik Konseyi karan ortada. ABD ve koalisyon güçlerinin Irak'a girme gerek- çelerinden biri ne? Irak içinden komşulanna yö- nelik terör ihracı değil mi? Şimdi neredeyiz? Ge- çen seneden gerideyiz. Şimdi gerekmiyorsa ne za- man?" Bu ne zaman sorusunun yanrtını kim verecek? Faks: 0 212 677 08 21 obirgrtCae-kolay.net BtNGÖUDE SICAK ÇATIŞMA Bir uzman çavuş şehit oldu BtNGÖL(Cumhnri- yet) - Bingöl'de, güven- lik güçleri ile terör örgü- tü PKK arasında çıkan çatışmada 1 uzman ça- vuş şehit oldu, 3 PKK'li öldürüldü. Bingöl'ün Yolaçtı Kö- yü kırsahnda bir grup PKK'li ile güvenlik güç- leri arasında dün sıcak temas sağlandı. Çıkan çatışmada ağır yarala- nan Uzman Çavaış AH Turan hastaneye kaldı- nlu-ken şehit oldu. Ça- tışmada 3 PKKTinin öl- dürüldüğü belirtilirken, bölgede devam eden operasyon nedeniyle Bingöl-Elazığ Karayo- ' lu ulaşıma kapatıldı. ŞuTiak Valiliği'nden yapılan yazılı açıklama- da, PKK'den kaçan l'i kadm 4 militanın önce- ki gün Silopi ilçesinde güvenlik güçlerine tes- lim olduğu belirtildi. Van'ın Ipekyolu Cad- desi'ndekı Erek Polis Merkezi'nin alt katında patlama meydana gel- di. Patlamada ölen ya da yaralanan obnazken polis merkezinin çamla- n lanldı ve üst katta bu- lunan lojmanlar boşaltıl- dı. Emniyet Müdürü Ta- cettin Kurt'un lojmanı- na 20 metre mesafedeki patlamaya ses bom- basının neden olduğp kaydedfldi.