Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 1 KASIM 2005 SA
HABERLER
•• ••
D U N Y 4 D A B U G U N Danıştay, Koç'un Müsteşan ve Personel Daire Başkanvekiü hakkuıda verdiği 'soruşturulmasın' karannı iptal ett
ALİ StRMEN
tzîn Dilekçesi...
Sevgili Okuriar,
Herkes gibi gazeteciler de zaman zaman iz/n
yapmak gereğini duyarlar. Kimi zamanlar da hiç-
bir gerek yokken ama yazmaktan tıkandıklannda
bunu yaparlar, kimi zaman da şu anda benim
yaptığım gibi iş gezisiyte dinlenceyi bir araya ge-
tirmek isterler.
Aslında yıllanmış köşe yazarlarının yasal izin
süreleri artı haftayı geçer. Ama hiçbiri bunu tarn
olarak kullanamazlar, kullanmak istediklerini de
sanmıyorum. Gazetecinin izni denince aklıma iki
olay gelir.
Bunlardan birincisi yetmişli yıllarda, Türkiye'yi
ziyaret eden Le Monde'un o zamanki genel yayın
müdürü, hatta onun da üstünde bir konumda
olan yöneticisi Jacques Fauvet'nin Nadir Nadi
ile biriikte bulunduğumuz yemekte söyledikleridir.
Nadir Bey, Mösyö Fauvet'ye beni göstererek,
- Bu yemekte bulunmak için arkadaşımız iznini
yanda kesip geldi, demişti. Mösyö Fauvet de bi-
raz şaşkın bir ifade ile,
- Siz elemanlannıza daha önceden belirienmiş
tarihlerde ızin mi veriyorsunuz, diye sormuş son-
ra da eklemişti:
- Ben öyle yapmam, k/min ilgilendiği alanda iş-
ler sakinse, ona "Sen yanndan itibaren izne çı-
kabilirsin" derim.
Ikincı olay ise, eski Istanbul'un kendine özgü
insanlarmdan biri olan, uzun yıllar Park Otel'in
barında çalıştıktan sonra, oranın kapanması üze-
rine Gezi Oteli'ne geçen Izzet ile ilgili. Sözünü
sakınmayan, tutkulu da bir Cumhuriyet okuru
olan bu dost bir gün sormuştu:
- llhan Selçuk nrye yazmıyor?
- Izinde, diye yanıt vermiştim.
0 üstelemişti:
- Kimden almış ki izni?..
- Nadir Bey'den herhalde, demiştim.
öyle ya, koskoca llhan Selçuk, Nadir Bey'den
başka kimden alabilirdi ki izni? Izzet, suratını ek-
şitti ve
- Yetmez dedi, benden de almalıydı. Çünkü
ben onun okuruyum, benden izinsiz nereye gide-
bilir?
Bu olayı yıllardır unutmadım.
Şimdi de bu uyanya uyarak, Genel Yayın Mü-
dürü Ibrahim Yıldız'dan sonra size de bir izin di-
lekçesi sunuyor ve izninizle bir hafta kadar izne
çıkmayı talep ediyorum.
asirmen(2 cumhuriyet.com.tr
ÖZEL SEKTÖRE DEVREDİLECEK
Kızılay'da da
özelleştirme
girişimi başladı
ANKARA (CumhuriyetBürosu) - Kızılay, Tür-
kiye'nin çeşitli illerindeJd 42 tıp merkezinden
bir kısmını özel sektöre devîetmek için harekete
geçti. Kızılay Genel Başkanı Tekin küçükali ise
artan rekabet ortamında kurumun zarar görme-
mesi için çalıştıklannı belirterelç, kesin karar
vermediklerini söyledi. Kızılay, sağlık hizmetle-
rinde devlete destek vermek amacıyla çeşitli il-
lerde açtığı tıp merkezlerini, özel sektöre devret-
meye hazırlanıyor. Kurumun Genel Sekreteri
Muzaffer Komit, 13 Ekim'de şubelere, kurumun
yeni plamna ilişkin birer yazı gönderdi. Yazıda,
öp merkezlerinin cihaz ve personel alımlannda
sıkışıklık yaşandığı, bunJann kuruma ek maliyet
getirdiği ve maliyetierin karşılanmasında sorun-
larla karşılaşıldığı belirtildi. Önümûzdeki yıl ge-
nel sağhk sigortası ve aile hekimliği uygulama-
sının devTeye girmesiyle söz konusü merkezle-
rin pazar payının azalacağına işaret edilen yazı-
da, bu durumda, maliyetlerin daha da artacağı
kaydedildi. Yazıda, "Bu nedenJe,fleriyedönük
olarak bu faaliyet alanından çekümemizin, bu-
nun yerine söz konusu öp merkezlerini özel sek-
töre kiralama yoluvla devretmenin daha uygun
olacağı düşünülmektedir'' denildı. Konut'in ya-
zısında şubelenn konuyla ilgili görüşlenni 19
Ekim'e kadar Kızılay Genel Merkezi'ne biJdir-
meleri istendi. Kızılay Genel Başkanı Küçükaü
Cumhuriyet'e yaptığı açıklamada, bu konuda
kesin bir karar olmadığını, şubelere görüş sor-
dukJannı söyledi. Kjzılay'ın devletten yardım
almadığını, bağışlarla ayakta durduğunu kayde-
den Küçükaü, "Bu parayı da Ki bir şekilde rut-
mak mecburiyetindeyiz. Teşkiladanmıza tamim
gönderdik Buraian özdJeşu'retim mi, satalım nu
dedik" dedi. Küçükalı, kendilerine çalışmalannı
dengeü bir şekilde yürüttüklerini ve bu şekilde
devam etmek istediklerini beürterek merkezle-
rin yapısında değişikJik olmayacağını söyledi.
ÎŞÇÎ SINIFIÖNDERLERİNDEN
Rıza Kuas ölümünün
24'üncü yılında anıldı
fstanbul Haber Senisi - Dev-
rimci îşçi Sendikalan Konfede-
rasyonu'nun (DtSK) kurucula-
nndan ve Lastik-îş'in genel
başkanJanadan Rıza Kuas, ölü-
münün 24. yıJdönümünde Edir-
nekapı Şehitüği'ndeki mezan
başında törenle anıldı. Rıza Ku-
as'ın anma törenine Kuas'ın,
kardeşi Niyazi Kuas, DlSK Ge-
nel Başkanı Süleyman ÇeieÖi,
Kemal Tûrkler'in eşı Sabahat Türkler ve Las-
tık-îş Genel başkanı Abdullah Karaean ile çok
sayıda sendikacı ve işçi katıldı. Yapılan konuş-
malarda, Kuas'ın yaşamını emekçilerin hak mü-
cadelesine adadığı beürtilerek "Kuas, ülkemizde
demokraükfeşmenin gerçekJeşmesi yolunda çah-
şanlara direnmeyi ve kararhhğı öğrettp denildı.
Rıza Kuas.
Bürokmtlar soruşturulacak
Bakan Atilla Koç.
tLHANIAŞa
ANKARA-Danıştay, Kültür
ve Turizm Bakanı AtillaKoç' un
yargı kararlannı süresinde uy-
gulamayan Müsteşan ve Per-
sonel Daire Başkanı hakkında-
kı "sorusturuhnasBi" karannı ip-
tal ederek soruşturulmalannın
volunu açtı. Müsteşar Mustafa
Isen ile Personel Daire Başkan-
vekiü Gülser Bayar, yargı ka-
ranru yasal süresinde uygulama-
makla suçlanıyor.
Hakkâri II Külrür ve Turizm
Müdürlüğü 'ne atanan .N'afîzŞa-
hin'in avukah AJi Naşap, atama-
ya karşı Ankara 7. Idare Mah-
• Kültür ve Turizm Bakanı Atilla Koç'un korumaya çalıştığı Müsteşar
Mustafa Isen ile Personel Daire Başkanvekiü Gülser Bayar, yargı karannı
yasal süresinde uygulamamakla suçlanıyor.
kemesi'ne dava açtı. Idare mah-
kemesi, atama işleminin yürü-
tülmesinin durdurulması iste-
ğini yerinde gördü. Bakanlığın
Şahin'i yargı kararı uyannca
görevine yeniden ataması ge-
rekirken 30 günlük yasal süre
içerisinde atama yapılmadı.
Kültür ve Turizm Bakanı
Atilla Koç, şikâyetçi olunan
bürokratlannın soruşturulma-
sı için gerekli izni vermedi.
Bunun üzerine de avukat Aü
Naşap, konuyu Danıştay'a ta-
şıyarak Bakan Koç'un soruş-
turmaizni vermemesine iüşkin
karanna itiraz etti.
Konuyu görüşen DanıştayBi-
rinci Dairesi, "Müsteşarın hiz-
metingereğigibiyürünîhnesin-
den sorumlu en üst idari amir
oiarakyargı kararmın füm aşa-
malarryia birlikte en geç30gün
içinde uygulanmasını saglamak
veişlemleri takipetmek görevi-
nin bulunduğu, ügflKe isnat edi-
len (yargı karannı sûresi içinde
uvgulamama) eyfcmın hakkın-
da hazırhksoruşrurması yapıl-
masmı gerektirecek nitetikte"
olduğuna hükmederek Koç'un
soruş.turma izni verilmemesine
iüşkin karannı kaldırdı.
Daire, dosyanın Yargıtay
Cumhuriyet Başsavcıhğı'na
gönderilmesine oyçokluğuyla
karar verdi. Üyelerden Murat
Cebeci ile Osman Alpak kara-
ra muhaüf kaldı. Bu iki üye.
"t^ilh* (müsteşar) bağh Perso-
nel Dairesi'nce yasal sûresiiçin-
deyargı kararuıın uygulanma-
sı yönönde harekete geçildiği
Başbakanlık ve Cumhurbaş-
kanhğı'nda mevdana gelen ge-
cikmeden sorumlu turulama-
yacağı'' görüşünü sa\Tindu.
Danıştay Birinci Daire'nin
karanyla. aynı suçlamayla fark-
lı dosyadan Yargıtay'da yargıla-
ması süren Külrür ve Turizm
Bakanlığı Müsteşan Mustafa
İsen ve Personel Daire Başkan-
vekiü Gülser Bayar'ın, yargı
karannı sûresi içinde uygula-
mamaktan soruşfurulmasının
yolu açıldı.
GÜLLÜCE'NİN İMZAS1 VAR
Belediyetıltı
yenicami
dahaplanlamiş
• Göztepe Parkı'na cami yapılması
karanna tepkiler sürerken İBB
Meclisi'nin 3'ü tamamen yeşil alan
olmak üzere 6 cami daha yapılması
karan aldığı ortaya çıktı.
tstanbul Haber Senisi - Istanbul
Büyükşehir Belediye Meclisf nin
Göztepe Parkı'na cami yapılması
karanna tepkiler sürerken Kozyatağı,
Göztepe ve Bostancı'da 3'ü tamamen
yeşil alan içinde kalan 6 cami yapılması
karan aündığı ortaya çıktı. Aynı
bölgede 31 caminin bulunduğu
belirlenirken Kadıköy Belediyesi bu
kararlar için mahkemeye başvurdu.
Istanbul Büyükşehir Belediye
Mecüsi'nin Kozyatağı, Bostancı,
Göztepe'de 6 yeni cami yapılması
kararlannın altmda da yine Büyükşehir
Belediye Başkan Yardımcısı İdris
Güllüee nin imzası var. 6 yeni cami,
Göztepe Özgürlük Parkfna yakın olan
Tünel Sokak'ta vakıf arazisi üzerine ve
yine Göztepe "de bir başka arazi üstüne,
Sahrayıcedit Mezarlığı karşısındaki
vakıf arazısine. Bostancı Kültür
Merkezi'nin arkasmdaki minibüs yolu
üzerine, Ankara asfaltımn E-5 ile
kesişme noktasına ve Kozyatağı'ndaki
Belediye Kooperarif Evleri içine
yapılacak. Yine aynı mecüs karannda,
Tüccarbaşı, Böcekü ve Karanfil
camilerinin de genişletilmesine onay
verildi. 6 caminin yapılmasının E-5
(D-100) Otoyolu Âra Bölgesi Nâzım
Imar Planı'nda yer aldığı, aynı planda
daha sonra değişikliğe gidilerek
Göztepe Parkı'na yapılacak caminin
de bu plana dahil edildiği öğrenildi.
'YeşiJ aianJan koruyacağız'
Van AdJive Sarayı merdrvenlerine "Bir gün herkese iazım oiur" diyerek Ceza Muhakemeleri Kanunu'nun yanı sıra mum bırakn. (AA)
Bergama Çevre Yürütme Kurulu Başkanı Oktay Konyar gözaltına alındı
Aşkın'a destek için soyundu
VAN (Cumhuriyet) - Yüzüncü Yıl Üniver-
sitesi (YYÜ) Rektörü Prof. Dr. YüceJ Aşkm'ın
tutuklanmasına yol açan tıbbi cihaz alımı da-
vası kapsamında iki rektöryardımcısı ile iki de-
kan da dün savcılıkta ıfade verdi.
Yüzüncü Yıi Üniversitesi Rektörü Prof.Dr.
Yücel Aşknı'ın tutuklanması olayı ile ilgili yü-
rütülen dava kapsamında Cumhuriyet Savcı-
sı FerhatSankava'nın talimatı üzerine YYU
rektör yardımcılan Prof. Dr. Ayşe Yüksel ve
Prof. Dr. HasanCeyian ile Ziraat Fakültesi De-
kanı Prof. Dr. Fırat Cengfe ve YYÜye bağlı
Hakkâri Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr.
Recai Karahan dün sabah saat 10.OO'da Van
Adüye Binası'na geldiler.
Izmir'in Bergama ilçesindeki CHacık Altın
Madeni 'nde siyanürlü aJrın çıkartılmasına kar-
şı düzenlediği yürüyüş ve benzeri etkinükler-
le tanınan Bergama Çe^Te Yürütme Kurulu
Başkanı Oktay Konyar, bu kez de YYÜ Rek-
törü Prof. Dr. Yücel Aşkın için Van Adliye Sa-
rayı'nin önünde soyundu. Elbiselerini park ha-
linde bir otomobilin üzerine koyan Konyar,
daha sonra kendısiyle özdeşleşen gözlüğünü,
şapkasını ve çantasını takfi. Adalet Sarayı mer-
divenlerine Ceza Muhakemeleri Kanunu kita-
bmı bırakan Konyar, "Görevieri ne olursa ol-
sun, CMK kitabuiı, bir gün herkese İazım ola-
cak düşüncesh le buraya bırakıyorum. Yetkili-
lerin okumasını talep edhorum'' dedi. Aıâm-
dan "Burası çok karanlık oldu. \\ dınlanması
için bu mumlanveri>T>rum.Anlamlıdır. Sizede
lazun olabilir: çünkü bu ülke aydınlık bir ülke-
dir" diyerek merdıvene mumlar bırakan Kon-
yar, gözaltına alındı.
' Prof. Dr. Erdal Inönü de, Rektör Prof. Dr.
Yücel Aşkm'a haksızlık yapıldığına inandığı-
nı behrtti. Inönü, şöyle devam etti: "Rektörle-
rin cezaevleriyle andmalan hoşdeğiLHükümet,
rektörierieveüniversitelerle hi ilişkilerdeolma-
bdn*. Aksi halde. bunun sıkmüsuuöğrencfler,öğ-
retiim görevüleri. bilim adamlan ve ülkenüzçe-
ker. Olaviann bu kadar ürmanmasını gerekti-
recek bir şey de yofc," Prof. Dr. İnönü, Türki-
ye'nin bilünsel açılım yönünden büviik po-
tansiyele sahıp bulunduğunu ancak "hüküme-
tin ünhersiteieriearasuun i\iolmaması
n
nın sı-
kıntı yarattığını söyledi.
Kadıköy Belediyesi Başkan Yardımcısı
Gürsd Tekin, camilerin yeşil alanlar
yok edilerek yapılmasının İcabul
edilemez olduğunu söyledi. Tekin,
planlanan camilerden Sahrayıcedit"teki
caminin 150 metre yakınında başka bir
cami bulunduğuna dikkat çekti.
Kadıköy Belediyesi'nin camilere değil,
yeşil alan katüamlanna karşı mücadele
içinde olduğunu ıfade eden Tekin, "Üç
cami yeşil alan üzerine yapılmak
isteniyor. Biz beledive olarak yeşil alan
üzerindekj diğer füm yapılaşmaian da,
camileri olduğu gibi yargrva taşrjoruz.
Kimsenin ibadethane yapmak için
yurttaşlan beton >ığınlan içine
hapsetnıeye hakkı olamaz" dedi.
'GerilimleriAKP yaraüyor'
Hükümeti partizanca atamalar yapmakla suçlayan SHP lideri Murat Karayalçın,
^Devletin organlannın uyum içinde çalışması anayasal bir zorunluluktur' dedi
SHP lideri Murat Karayalçın.
İ22VÜR (Cumhuriyet Ege Büro-
su) - SHP Genel Başkanı Murat
KarayaJçm, CumhuriyetBayramı re-
sepsiyonunda ortaya çıkan gergın-
liğin, Van Yüzüncü Yıl Üniversi-
tesi Rektörü Prof. Dr. Yücel Aş-
km'ın rutukJanmasının yansıması ol-
duğunu dile getirerek "Başbakan ve
Bakanlar Kurulu üveJeri, Cumbur-
başkanı'nm Cumhuriyet Bavramı
mesajındaki uyarılannı göz önün-
de tutmabdjr. Devletin organlan-
nın uyum içinde çalışması anayasal
bir zorunluluktur" dedi.
Izmir'deki depremlerle ilgili bil-
gi almak için kente gelen Karayal-
çın, AKP'nin "partizan kadrolaş-
ma" yaptığım beürterek bunun son
olarak Malatya Çocuk Yuvası'nda
ortaya çıktığını vurguladı. Kara-
yalçın sözlerinı şöyle sürdürdü:
"Ashnda AKP hükümetinin göre-
ve geldiği tarihten bu yana gerilim-
lervaşanmaktadır. Cumhurbaşkanı-
mız, özefiikle kadrolaşma konusuna
hakb tepkiler ortaya kovmaktadır.
Partizan kadrolaşmanın olumsuz-
luklan hemen her gün ortaya çık-
maktadır. Son olarakMalatva Çocuk
\1rvasi ile bu birkez dahagözler önü-
neserfldi De\tetinorganlarmm uvunı
içinde çahşmasını isthoruz."
Yu\adaki dayak olayı nedeniyle
Bakan NimetÇubukçu'nun istıfa-
sının istendiği yönündeki bir soru-
yu yanıtlayan Karayalçın, "Aslında
bakanm istifasından da, hükümetin
toptan istifasından da asla rahat-
sızhkdu>TOâ>TZ
w
diye konuştu. Ka-
rayalçın, kamu binalannın depreme
dayanıklılık konusunda örnek olma-
sı gerektiğini de \Tirguladı.
IR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR oralcalislar@cumhuriyet.com.tr
Bu sözler, son yıllann etkili asker-
lerinin biri tarafından ifade edilirse
daha da anlamlı sayılır. Doğu Si-
lahçıoğlu. 28 Şubat döneminin
yüksek sesle konuşan komutanla-
rındandı. Istanbul Maltepe'de 2.
Zırhlı Tugay komutanıyken Sultan-
beyli'de Refarı Partıli belediye baş-
kanıyla tartışmaya girişmesinden
sonra meydana diktiği Atatürk
heykeliyle dikkatleri üzerine çek-
mişti. Silahçıoğlu, Silahlı Kuvvetler
Akademisı Komutanlığı'nda tümge-
neralken bu yılın ağustos ayında
emekli oldu.
Silahçıoğlu, şimdi zaman zaman
Cumhuriyet gazetesinde yazıyor.
Milliyet gazetesinden Derya Sa-
zak, bu haftaki "Sohbet Odası"nda
Doğu Silahçıoğlu ilfl konuşmuştu.
Silahçıoğlu'nun söy. .dikleri ilginçti
ve dikkat çekiciydi.
• • •
Silahçıoğlu, "Asker üzerinden
muhalefeti bırakın" diyor. Başka ıl-
ginç ve önemli saptamalarda da
bulunuyor: "Artık askeri darbe ol-
'Asker Üzerinden Muhalefeti Bırakın'
maz. AB adayı olacak kadar geliş-
miş bir ülkede demokrasi dışı çıkış
yolu arayanlar varsa onlanrı başka
amaçları var demektir. Bu oyuna
askeher düşmezler. Siyasal iktida-
nn uygulamalanna karşı olanlar 'or-
du'dan yardım ummak yerine, top-
lumu bilinçlendirerek ulusun hare-
kete geçmesini sağlamalıdır. Siya-
sal yönetimi iktidardan uzaklaştır-
mak halkın iradesiyle mümkün."
Doğu Silahçıoğlu, siyasal islamın
yükselişini bir tehlike olarak görü-
yor. Buna karşı yapılması gerekenin
ise demokratik mücadele olduğu-
na, bunun dışındaki yolları dene-
menin anlamsızlığına dikkat çeki-
yor. Sosyal demokrasinın bir sol se-
çenek sunamamasını da eleştiren
Silahçıoğlu, 28 Şubat'ı da, 12 Ey-
lül'ü de kaçınılmaz olarak değerlen-
diriyor.
• • •
12 Eylül'ü kaçınılmaz olarak gö-
ren Silahçıoğlu sonra da şu ilgınç
saptamayı yapıyor: "1980 sonrası
sol yok edildiği için Türk-lslam
sentezinin içinde yer alanlar çok
büyük bir hareket alanı ve hareket
serbestisi buldular. Solun sahipsiz
kalan insanlannı kendi yanlanna al-
dılar. Düşünün, bir zamanlar varoş-
lar solun kalesiydi değil mi, gece-
kondu semtleri. Şimdi o semtler si-
yasal İslamın, köktendinciliğin ağı-
na düşmüş durumda. 1980 sonra-
sında ortaya çıkan gelişmeler siya-
sal Islamı bugün iktidara taşıdı."
Tabii, Doğu Silahçıoğlu'nun, as-
keri darbe ve müdahalelerden son-
ra siyasal Islam neden yükselişe
geçiyor, sorusunun cevabını da
araması gerekiyor. Çünkü 12 Eylül
ve 28 Şubat sonrası, demokratik
güçler ilerlemek yenne geriledi. Bu-
nun yerine Islamcı hareket güç top-
ladı. Bunun bir nedeni olması ge-
rekmez mi?
"llerici" diye anılan güçler de,
tam da Silahçıoğlu Paşa'nın dediği
gibi "asker üzerinden muhalefet"
yapmak noktasına bu müdahaleler
sonrasında sürüklendiler. Bir kısmı,
her türiü demokratik ve özgüriükçü
gelişmeden uzak bir tutum içine
girdi.
•••
Genejkurmay Başkanı Orgeneral
Hilmi Özkök'ün 28 Şubat'la ilgili
değerlendirmesi de, rektörlerin gös-
terisiyle ilgili söyledikleri de bir ger-
çeğe işaret ediyor.
Günümüzde "askeri müdahale"
üzerinden siyaset yapmanın koşul-
lan yok. Bunu bırakmak ve toplu-
mun çağdaşlaşması, özgürleşmesi,
demokratlaşması için çabalamak
gerekiyor.
Türkiye'nin önünde ciddi demok-
rasi sorunları bulunuyor. Avrupa
Birliği sürecı netameli ve karmaşık
bir yol izleyecek. Işte bu yol boyun-
ca Türkiye'nin geriye dönülemeye-
cek ölçüde demokratik standartlara
kavuşması önemli. Militarizmin,
köktendinciliğin ve saldırgan milli-
yetçiliğin etkinliklerinin asgariye in-
dirilmesi için bu süreci iyi değerlen-
dirmeliyiz.
*••
Burada, üzerinde en çok düşü-
nülmesi gereken gelişme, solun ne
yapıp ne yapamayacağı... Çünkü
bugün AKP'ye karşı bir seçeneğe
gerek olduğu bir gerçek.
Peki, bu seçenek nasıl şekillene-
cek? CHP'nin şu haliyle bir seçe-
nek olmadığını herkes kabul edi-
yor? Bazı kesimler ise "asker üze-
rinden muhalefet" yapabileceğini
sanıyor.
Türkiye'nin bugün her zamankin-
den daha fazla sivil bir sol muhale-
fete ihtiyaç duyduğu gün gibi orta-
da. Doğu Silahçıoğlu'nun yorumları,
bir askerin gözüyle ifade edildiği
için daha da anlamlı hale geliyor.
Görmediğimız bazı gerçeklerı gör-
memize yardımcı oluyor.