22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 1 KASIM 2005 SA HABERLER •• •• D U N Y 4 D A B U G U N Danıştay, Koç'un Müsteşan ve Personel Daire Başkanvekiü hakkuıda verdiği 'soruşturulmasın' karannı iptal ett ALİ StRMEN tzîn Dilekçesi... Sevgili Okuriar, Herkes gibi gazeteciler de zaman zaman iz/n yapmak gereğini duyarlar. Kimi zamanlar da hiç- bir gerek yokken ama yazmaktan tıkandıklannda bunu yaparlar, kimi zaman da şu anda benim yaptığım gibi iş gezisiyte dinlenceyi bir araya ge- tirmek isterler. Aslında yıllanmış köşe yazarlarının yasal izin süreleri artı haftayı geçer. Ama hiçbiri bunu tarn olarak kullanamazlar, kullanmak istediklerini de sanmıyorum. Gazetecinin izni denince aklıma iki olay gelir. Bunlardan birincisi yetmişli yıllarda, Türkiye'yi ziyaret eden Le Monde'un o zamanki genel yayın müdürü, hatta onun da üstünde bir konumda olan yöneticisi Jacques Fauvet'nin Nadir Nadi ile biriikte bulunduğumuz yemekte söyledikleridir. Nadir Bey, Mösyö Fauvet'ye beni göstererek, - Bu yemekte bulunmak için arkadaşımız iznini yanda kesip geldi, demişti. Mösyö Fauvet de bi- raz şaşkın bir ifade ile, - Siz elemanlannıza daha önceden belirienmiş tarihlerde ızin mi veriyorsunuz, diye sormuş son- ra da eklemişti: - Ben öyle yapmam, k/min ilgilendiği alanda iş- ler sakinse, ona "Sen yanndan itibaren izne çı- kabilirsin" derim. Ikincı olay ise, eski Istanbul'un kendine özgü insanlarmdan biri olan, uzun yıllar Park Otel'in barında çalıştıktan sonra, oranın kapanması üze- rine Gezi Oteli'ne geçen Izzet ile ilgili. Sözünü sakınmayan, tutkulu da bir Cumhuriyet okuru olan bu dost bir gün sormuştu: - llhan Selçuk nrye yazmıyor? - Izinde, diye yanıt vermiştim. 0 üstelemişti: - Kimden almış ki izni?.. - Nadir Bey'den herhalde, demiştim. öyle ya, koskoca llhan Selçuk, Nadir Bey'den başka kimden alabilirdi ki izni? Izzet, suratını ek- şitti ve - Yetmez dedi, benden de almalıydı. Çünkü ben onun okuruyum, benden izinsiz nereye gide- bilir? Bu olayı yıllardır unutmadım. Şimdi de bu uyanya uyarak, Genel Yayın Mü- dürü Ibrahim Yıldız'dan sonra size de bir izin di- lekçesi sunuyor ve izninizle bir hafta kadar izne çıkmayı talep ediyorum. asirmen(2 cumhuriyet.com.tr ÖZEL SEKTÖRE DEVREDİLECEK Kızılay'da da özelleştirme girişimi başladı ANKARA (CumhuriyetBürosu) - Kızılay, Tür- kiye'nin çeşitli illerindeJd 42 tıp merkezinden bir kısmını özel sektöre devîetmek için harekete geçti. Kızılay Genel Başkanı Tekin küçükali ise artan rekabet ortamında kurumun zarar görme- mesi için çalıştıklannı belirterelç, kesin karar vermediklerini söyledi. Kızılay, sağlık hizmetle- rinde devlete destek vermek amacıyla çeşitli il- lerde açtığı tıp merkezlerini, özel sektöre devret- meye hazırlanıyor. Kurumun Genel Sekreteri Muzaffer Komit, 13 Ekim'de şubelere, kurumun yeni plamna ilişkin birer yazı gönderdi. Yazıda, öp merkezlerinin cihaz ve personel alımlannda sıkışıklık yaşandığı, bunJann kuruma ek maliyet getirdiği ve maliyetierin karşılanmasında sorun- larla karşılaşıldığı belirtildi. Önümûzdeki yıl ge- nel sağhk sigortası ve aile hekimliği uygulama- sının devTeye girmesiyle söz konusü merkezle- rin pazar payının azalacağına işaret edilen yazı- da, bu durumda, maliyetlerin daha da artacağı kaydedildi. Yazıda, "Bu nedenJe,fleriyedönük olarak bu faaliyet alanından çekümemizin, bu- nun yerine söz konusu öp merkezlerini özel sek- töre kiralama yoluvla devretmenin daha uygun olacağı düşünülmektedir'' denildı. Konut'in ya- zısında şubelenn konuyla ilgili görüşlenni 19 Ekim'e kadar Kızılay Genel Merkezi'ne biJdir- meleri istendi. Kızılay Genel Başkanı Küçükaü Cumhuriyet'e yaptığı açıklamada, bu konuda kesin bir karar olmadığını, şubelere görüş sor- dukJannı söyledi. Kjzılay'ın devletten yardım almadığını, bağışlarla ayakta durduğunu kayde- den Küçükaü, "Bu parayı da Ki bir şekilde rut- mak mecburiyetindeyiz. Teşkiladanmıza tamim gönderdik Buraian özdJeşu'retim mi, satalım nu dedik" dedi. Küçükalı, kendilerine çalışmalannı dengeü bir şekilde yürüttüklerini ve bu şekilde devam etmek istediklerini beürterek merkezle- rin yapısında değişikJik olmayacağını söyledi. ÎŞÇÎ SINIFIÖNDERLERİNDEN Rıza Kuas ölümünün 24'üncü yılında anıldı fstanbul Haber Senisi - Dev- rimci îşçi Sendikalan Konfede- rasyonu'nun (DtSK) kurucula- nndan ve Lastik-îş'in genel başkanJanadan Rıza Kuas, ölü- münün 24. yıJdönümünde Edir- nekapı Şehitüği'ndeki mezan başında törenle anıldı. Rıza Ku- as'ın anma törenine Kuas'ın, kardeşi Niyazi Kuas, DlSK Ge- nel Başkanı Süleyman ÇeieÖi, Kemal Tûrkler'in eşı Sabahat Türkler ve Las- tık-îş Genel başkanı Abdullah Karaean ile çok sayıda sendikacı ve işçi katıldı. Yapılan konuş- malarda, Kuas'ın yaşamını emekçilerin hak mü- cadelesine adadığı beürtilerek "Kuas, ülkemizde demokraükfeşmenin gerçekJeşmesi yolunda çah- şanlara direnmeyi ve kararhhğı öğrettp denildı. Rıza Kuas. Bürokmtlar soruşturulacak Bakan Atilla Koç. tLHANIAŞa ANKARA-Danıştay, Kültür ve Turizm Bakanı AtillaKoç' un yargı kararlannı süresinde uy- gulamayan Müsteşan ve Per- sonel Daire Başkanı hakkında- kı "sorusturuhnasBi" karannı ip- tal ederek soruşturulmalannın volunu açtı. Müsteşar Mustafa Isen ile Personel Daire Başkan- vekiü Gülser Bayar, yargı ka- ranru yasal süresinde uygulama- makla suçlanıyor. Hakkâri II Külrür ve Turizm Müdürlüğü 'ne atanan .N'afîzŞa- hin'in avukah AJi Naşap, atama- ya karşı Ankara 7. Idare Mah- • Kültür ve Turizm Bakanı Atilla Koç'un korumaya çalıştığı Müsteşar Mustafa Isen ile Personel Daire Başkanvekiü Gülser Bayar, yargı karannı yasal süresinde uygulamamakla suçlanıyor. kemesi'ne dava açtı. Idare mah- kemesi, atama işleminin yürü- tülmesinin durdurulması iste- ğini yerinde gördü. Bakanlığın Şahin'i yargı kararı uyannca görevine yeniden ataması ge- rekirken 30 günlük yasal süre içerisinde atama yapılmadı. Kültür ve Turizm Bakanı Atilla Koç, şikâyetçi olunan bürokratlannın soruşturulma- sı için gerekli izni vermedi. Bunun üzerine de avukat Aü Naşap, konuyu Danıştay'a ta- şıyarak Bakan Koç'un soruş- turmaizni vermemesine iüşkin karanna itiraz etti. Konuyu görüşen DanıştayBi- rinci Dairesi, "Müsteşarın hiz- metingereğigibiyürünîhnesin- den sorumlu en üst idari amir oiarakyargı kararmın füm aşa- malarryia birlikte en geç30gün içinde uygulanmasını saglamak veişlemleri takipetmek görevi- nin bulunduğu, ügflKe isnat edi- len (yargı karannı sûresi içinde uvgulamama) eyfcmın hakkın- da hazırhksoruşrurması yapıl- masmı gerektirecek nitetikte" olduğuna hükmederek Koç'un soruş.turma izni verilmemesine iüşkin karannı kaldırdı. Daire, dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcıhğı'na gönderilmesine oyçokluğuyla karar verdi. Üyelerden Murat Cebeci ile Osman Alpak kara- ra muhaüf kaldı. Bu iki üye. "t^ilh* (müsteşar) bağh Perso- nel Dairesi'nce yasal sûresiiçin- deyargı kararuıın uygulanma- sı yönönde harekete geçildiği Başbakanlık ve Cumhurbaş- kanhğı'nda mevdana gelen ge- cikmeden sorumlu turulama- yacağı'' görüşünü sa\Tindu. Danıştay Birinci Daire'nin karanyla. aynı suçlamayla fark- lı dosyadan Yargıtay'da yargıla- ması süren Külrür ve Turizm Bakanlığı Müsteşan Mustafa İsen ve Personel Daire Başkan- vekiü Gülser Bayar'ın, yargı karannı sûresi içinde uygula- mamaktan soruşfurulmasının yolu açıldı. GÜLLÜCE'NİN İMZAS1 VAR Belediyetıltı yenicami dahaplanlamiş • Göztepe Parkı'na cami yapılması karanna tepkiler sürerken İBB Meclisi'nin 3'ü tamamen yeşil alan olmak üzere 6 cami daha yapılması karan aldığı ortaya çıktı. tstanbul Haber Senisi - Istanbul Büyükşehir Belediye Meclisf nin Göztepe Parkı'na cami yapılması karanna tepkiler sürerken Kozyatağı, Göztepe ve Bostancı'da 3'ü tamamen yeşil alan içinde kalan 6 cami yapılması karan aündığı ortaya çıktı. Aynı bölgede 31 caminin bulunduğu belirlenirken Kadıköy Belediyesi bu kararlar için mahkemeye başvurdu. Istanbul Büyükşehir Belediye Mecüsi'nin Kozyatağı, Bostancı, Göztepe'de 6 yeni cami yapılması kararlannın altmda da yine Büyükşehir Belediye Başkan Yardımcısı İdris Güllüee nin imzası var. 6 yeni cami, Göztepe Özgürlük Parkfna yakın olan Tünel Sokak'ta vakıf arazisi üzerine ve yine Göztepe "de bir başka arazi üstüne, Sahrayıcedit Mezarlığı karşısındaki vakıf arazısine. Bostancı Kültür Merkezi'nin arkasmdaki minibüs yolu üzerine, Ankara asfaltımn E-5 ile kesişme noktasına ve Kozyatağı'ndaki Belediye Kooperarif Evleri içine yapılacak. Yine aynı mecüs karannda, Tüccarbaşı, Böcekü ve Karanfil camilerinin de genişletilmesine onay verildi. 6 caminin yapılmasının E-5 (D-100) Otoyolu Âra Bölgesi Nâzım Imar Planı'nda yer aldığı, aynı planda daha sonra değişikliğe gidilerek Göztepe Parkı'na yapılacak caminin de bu plana dahil edildiği öğrenildi. 'YeşiJ aianJan koruyacağız' Van AdJive Sarayı merdrvenlerine "Bir gün herkese iazım oiur" diyerek Ceza Muhakemeleri Kanunu'nun yanı sıra mum bırakn. (AA) Bergama Çevre Yürütme Kurulu Başkanı Oktay Konyar gözaltına alındı Aşkın'a destek için soyundu VAN (Cumhuriyet) - Yüzüncü Yıl Üniver- sitesi (YYÜ) Rektörü Prof. Dr. YüceJ Aşkm'ın tutuklanmasına yol açan tıbbi cihaz alımı da- vası kapsamında iki rektöryardımcısı ile iki de- kan da dün savcılıkta ıfade verdi. Yüzüncü Yıi Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Yücel Aşknı'ın tutuklanması olayı ile ilgili yü- rütülen dava kapsamında Cumhuriyet Savcı- sı FerhatSankava'nın talimatı üzerine YYU rektör yardımcılan Prof. Dr. Ayşe Yüksel ve Prof. Dr. HasanCeyian ile Ziraat Fakültesi De- kanı Prof. Dr. Fırat Cengfe ve YYÜye bağlı Hakkâri Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Recai Karahan dün sabah saat 10.OO'da Van Adüye Binası'na geldiler. Izmir'in Bergama ilçesindeki CHacık Altın Madeni 'nde siyanürlü aJrın çıkartılmasına kar- şı düzenlediği yürüyüş ve benzeri etkinükler- le tanınan Bergama Çe^Te Yürütme Kurulu Başkanı Oktay Konyar, bu kez de YYÜ Rek- törü Prof. Dr. Yücel Aşkın için Van Adliye Sa- rayı'nin önünde soyundu. Elbiselerini park ha- linde bir otomobilin üzerine koyan Konyar, daha sonra kendısiyle özdeşleşen gözlüğünü, şapkasını ve çantasını takfi. Adalet Sarayı mer- divenlerine Ceza Muhakemeleri Kanunu kita- bmı bırakan Konyar, "Görevieri ne olursa ol- sun, CMK kitabuiı, bir gün herkese İazım ola- cak düşüncesh le buraya bırakıyorum. Yetkili- lerin okumasını talep edhorum'' dedi. Aıâm- dan "Burası çok karanlık oldu. \\ dınlanması için bu mumlanveri>T>rum.Anlamlıdır. Sizede lazun olabilir: çünkü bu ülke aydınlık bir ülke- dir" diyerek merdıvene mumlar bırakan Kon- yar, gözaltına alındı. ' Prof. Dr. Erdal Inönü de, Rektör Prof. Dr. Yücel Aşkm'a haksızlık yapıldığına inandığı- nı behrtti. Inönü, şöyle devam etti: "Rektörle- rin cezaevleriyle andmalan hoşdeğiLHükümet, rektörierieveüniversitelerle hi ilişkilerdeolma- bdn*. Aksi halde. bunun sıkmüsuuöğrencfler,öğ- retiim görevüleri. bilim adamlan ve ülkenüzçe- ker. Olaviann bu kadar ürmanmasını gerekti- recek bir şey de yofc," Prof. Dr. İnönü, Türki- ye'nin bilünsel açılım yönünden büviik po- tansiyele sahıp bulunduğunu ancak "hüküme- tin ünhersiteieriearasuun i\iolmaması n nın sı- kıntı yarattığını söyledi. Kadıköy Belediyesi Başkan Yardımcısı Gürsd Tekin, camilerin yeşil alanlar yok edilerek yapılmasının İcabul edilemez olduğunu söyledi. Tekin, planlanan camilerden Sahrayıcedit"teki caminin 150 metre yakınında başka bir cami bulunduğuna dikkat çekti. Kadıköy Belediyesi'nin camilere değil, yeşil alan katüamlanna karşı mücadele içinde olduğunu ıfade eden Tekin, "Üç cami yeşil alan üzerine yapılmak isteniyor. Biz beledive olarak yeşil alan üzerindekj diğer füm yapılaşmaian da, camileri olduğu gibi yargrva taşrjoruz. Kimsenin ibadethane yapmak için yurttaşlan beton >ığınlan içine hapsetnıeye hakkı olamaz" dedi. 'GerilimleriAKP yaraüyor' Hükümeti partizanca atamalar yapmakla suçlayan SHP lideri Murat Karayalçın, ^Devletin organlannın uyum içinde çalışması anayasal bir zorunluluktur' dedi SHP lideri Murat Karayalçın. İ22VÜR (Cumhuriyet Ege Büro- su) - SHP Genel Başkanı Murat KarayaJçm, CumhuriyetBayramı re- sepsiyonunda ortaya çıkan gergın- liğin, Van Yüzüncü Yıl Üniversi- tesi Rektörü Prof. Dr. Yücel Aş- km'ın rutukJanmasının yansıması ol- duğunu dile getirerek "Başbakan ve Bakanlar Kurulu üveJeri, Cumbur- başkanı'nm Cumhuriyet Bavramı mesajındaki uyarılannı göz önün- de tutmabdjr. Devletin organlan- nın uyum içinde çalışması anayasal bir zorunluluktur" dedi. Izmir'deki depremlerle ilgili bil- gi almak için kente gelen Karayal- çın, AKP'nin "partizan kadrolaş- ma" yaptığım beürterek bunun son olarak Malatya Çocuk Yuvası'nda ortaya çıktığını vurguladı. Kara- yalçın sözlerinı şöyle sürdürdü: "Ashnda AKP hükümetinin göre- ve geldiği tarihten bu yana gerilim- lervaşanmaktadır. Cumhurbaşkanı- mız, özefiikle kadrolaşma konusuna hakb tepkiler ortaya kovmaktadır. Partizan kadrolaşmanın olumsuz- luklan hemen her gün ortaya çık- maktadır. Son olarakMalatva Çocuk \1rvasi ile bu birkez dahagözler önü- neserfldi De\tetinorganlarmm uvunı içinde çahşmasını isthoruz." Yu\adaki dayak olayı nedeniyle Bakan NimetÇubukçu'nun istıfa- sının istendiği yönündeki bir soru- yu yanıtlayan Karayalçın, "Aslında bakanm istifasından da, hükümetin toptan istifasından da asla rahat- sızhkdu>TOâ>TZ w diye konuştu. Ka- rayalçın, kamu binalannın depreme dayanıklılık konusunda örnek olma- sı gerektiğini de \Tirguladı. IR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR oralcalislar@cumhuriyet.com.tr Bu sözler, son yıllann etkili asker- lerinin biri tarafından ifade edilirse daha da anlamlı sayılır. Doğu Si- lahçıoğlu. 28 Şubat döneminin yüksek sesle konuşan komutanla- rındandı. Istanbul Maltepe'de 2. Zırhlı Tugay komutanıyken Sultan- beyli'de Refarı Partıli belediye baş- kanıyla tartışmaya girişmesinden sonra meydana diktiği Atatürk heykeliyle dikkatleri üzerine çek- mişti. Silahçıoğlu, Silahlı Kuvvetler Akademisı Komutanlığı'nda tümge- neralken bu yılın ağustos ayında emekli oldu. Silahçıoğlu, şimdi zaman zaman Cumhuriyet gazetesinde yazıyor. Milliyet gazetesinden Derya Sa- zak, bu haftaki "Sohbet Odası"nda Doğu Silahçıoğlu ilfl konuşmuştu. Silahçıoğlu'nun söy. .dikleri ilginçti ve dikkat çekiciydi. • • • Silahçıoğlu, "Asker üzerinden muhalefeti bırakın" diyor. Başka ıl- ginç ve önemli saptamalarda da bulunuyor: "Artık askeri darbe ol- 'Asker Üzerinden Muhalefeti Bırakın' maz. AB adayı olacak kadar geliş- miş bir ülkede demokrasi dışı çıkış yolu arayanlar varsa onlanrı başka amaçları var demektir. Bu oyuna askeher düşmezler. Siyasal iktida- nn uygulamalanna karşı olanlar 'or- du'dan yardım ummak yerine, top- lumu bilinçlendirerek ulusun hare- kete geçmesini sağlamalıdır. Siya- sal yönetimi iktidardan uzaklaştır- mak halkın iradesiyle mümkün." Doğu Silahçıoğlu, siyasal islamın yükselişini bir tehlike olarak görü- yor. Buna karşı yapılması gerekenin ise demokratik mücadele olduğu- na, bunun dışındaki yolları dene- menin anlamsızlığına dikkat çeki- yor. Sosyal demokrasinın bir sol se- çenek sunamamasını da eleştiren Silahçıoğlu, 28 Şubat'ı da, 12 Ey- lül'ü de kaçınılmaz olarak değerlen- diriyor. • • • 12 Eylül'ü kaçınılmaz olarak gö- ren Silahçıoğlu sonra da şu ilgınç saptamayı yapıyor: "1980 sonrası sol yok edildiği için Türk-lslam sentezinin içinde yer alanlar çok büyük bir hareket alanı ve hareket serbestisi buldular. Solun sahipsiz kalan insanlannı kendi yanlanna al- dılar. Düşünün, bir zamanlar varoş- lar solun kalesiydi değil mi, gece- kondu semtleri. Şimdi o semtler si- yasal İslamın, köktendinciliğin ağı- na düşmüş durumda. 1980 sonra- sında ortaya çıkan gelişmeler siya- sal Islamı bugün iktidara taşıdı." Tabii, Doğu Silahçıoğlu'nun, as- keri darbe ve müdahalelerden son- ra siyasal Islam neden yükselişe geçiyor, sorusunun cevabını da araması gerekiyor. Çünkü 12 Eylül ve 28 Şubat sonrası, demokratik güçler ilerlemek yenne geriledi. Bu- nun yerine Islamcı hareket güç top- ladı. Bunun bir nedeni olması ge- rekmez mi? "llerici" diye anılan güçler de, tam da Silahçıoğlu Paşa'nın dediği gibi "asker üzerinden muhalefet" yapmak noktasına bu müdahaleler sonrasında sürüklendiler. Bir kısmı, her türiü demokratik ve özgüriükçü gelişmeden uzak bir tutum içine girdi. ••• Genejkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök'ün 28 Şubat'la ilgili değerlendirmesi de, rektörlerin gös- terisiyle ilgili söyledikleri de bir ger- çeğe işaret ediyor. Günümüzde "askeri müdahale" üzerinden siyaset yapmanın koşul- lan yok. Bunu bırakmak ve toplu- mun çağdaşlaşması, özgürleşmesi, demokratlaşması için çabalamak gerekiyor. Türkiye'nin önünde ciddi demok- rasi sorunları bulunuyor. Avrupa Birliği sürecı netameli ve karmaşık bir yol izleyecek. Işte bu yol boyun- ca Türkiye'nin geriye dönülemeye- cek ölçüde demokratik standartlara kavuşması önemli. Militarizmin, köktendinciliğin ve saldırgan milli- yetçiliğin etkinliklerinin asgariye in- dirilmesi için bu süreci iyi değerlen- dirmeliyiz. *•• Burada, üzerinde en çok düşü- nülmesi gereken gelişme, solun ne yapıp ne yapamayacağı... Çünkü bugün AKP'ye karşı bir seçeneğe gerek olduğu bir gerçek. Peki, bu seçenek nasıl şekillene- cek? CHP'nin şu haliyle bir seçe- nek olmadığını herkes kabul edi- yor? Bazı kesimler ise "asker üze- rinden muhalefet" yapabileceğini sanıyor. Türkiye'nin bugün her zamankin- den daha fazla sivil bir sol muhale- fete ihtiyaç duyduğu gün gibi orta- da. Doğu Silahçıoğlu'nun yorumları, bir askerin gözüyle ifade edildiği için daha da anlamlı hale geliyor. Görmediğimız bazı gerçeklerı gör- memize yardımcı oluyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle