Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
6 EKİM 2005 PERŞEMBE CUMHURİYET
J j j J V V f l l \_JİVLl ekonomi(5 cumhuriyet.com.tr
İSO hükümeti 'yavaşlama kalıcı' diye uyardıEkonomi Servisi - Istanbul Sanayi Odası (tSO), hükü-
meti, "sanayi üredmindeki yavaşlamanın kahcı hale gel-
me riski taşuhğT konusunda uyardı.
Öd gündür Ankara'da temaslarda bulunan ISO Baş-
kanı Tanıl Kiiçük başkanlığındaki oda yöneticileri
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve bazı bakanlar
ile görüşmesi sırasında ekonominin öncelikli so-
runlanna ilişkin hazırladıklan raporu sundu.Ra-
porda özetle şu noktalara dikkat çe-
: kiliyor:
• Enflasyonla mücadelede sağla-
nan başan, ekonominin mevcut so-
runlannın çözümünü sağlamak için
yeterli değil. Yılm ilk 6 ayında yüzde 4.3 büyüme sağla-
ndı. Bu, hedefin altında.
• Sanayi üretimi ve ihracattaki genlemenin nedeni de
yüksek girdi maliyetlennde ıyileşme olmaması ve TIMe-
ld süregiden aşın değerliliktir.
• Ucuz ve kontrolsüz ithalat, iç pazarda da büyük sı-
kıntılara yol açıyor. Irak, elektrik-elektronik sektörü ürün-
leri başta olmak üzere pek çok Uzakdoğu ürününün gi-
riş kapısı oldu.
• Yatırımı, üretimi, ihracatı ve istihdamı destekleyen
tedbirler süratle alınmazsa sanayi üretimindeki yavaşla-
manın kalıcı hale gelme riskı vardır.
• tstihdamda henüz istenilen iyileşme yok. A\Tupa ts-
tıhdam Stratejisi'yle uyumlu bir "Ulusal Istihdam Stra-
tejisT geliştirilmeli.
• Büyümenin de\r
amı için üretim ve yatınm ortamı iyi-
leştirilmeli, girdi maliyetleri rekabet edilen ülkelerin dü-
zeyine çekilmeli, rekabet gücünü arttıracak yapısal dü-
zenlemeler yapılmah.
• Türkiye'de üretilen malın kullanılması desteklenme-
lı, devlet ihalelerinde yerli ürün ve üretime öncelik veril-
meli, ihale şartnamelerinde yerli ürün tercihini zorlaştı-
racak tanımlara ve markalara yer verilmemeli.
• Uluslararası doğrudan yatınmlan çekmek için diğer
ülkelerde de örneği görülen "vergitatili'' uygulaması ya-
pılmalı.
BAŞVURUYOK
Stargazetesinin
satışı ertelendi
Ekonomi Servisi - Tasarruf Mev-
duatı Sigorta Fonu'nun (TMSF) sa-
tışa çıkardığı Star Medya Grubu şir-
ketlerinden Star gazetesinin ihalesi,
başvuru olmadığı için ertelendi.
TMSF'denalınan bilgiye göre, 19
milyon 500 bin dolarlık muhammen
bedele sahıp bulunan Star gazetesi
için bugün yapılacak ihaleye katılım
amacıyla idari belge tesliminde bu-
lunan firma olmadı.
Öte yandan grubun daha önce
ihalesi yapılan ve Çukurova Gru-
bu'nun en yüksek teklifi verdiğı
Kral TV kanal ilahesi ile Joy FM ve
Joy Türk radyolannın satışı iptal
edilirken, Star televizyonu satışının
da tekelleşmeye neden olup olmadı-
ğına bakılacağı belirtildi. Geçen
hafta TMSF tarafından ihale yolu
ile Doğan Yayın Holding'e satılan
Star'ın satış işleminin gerçekleşme-
si için RTÜK'ün 30 gün içerisinde
onay vermesi gerekiyor. Üst Ku-
rul'un onay verip vermeyeceği ise
yapacağı inceleme sonrasında belli
olacak.
10 YILDA KAPATACAK
Çukumva 'dan
yeni ödemeplanı
Ekonomi Servisi - Yapı Kredi
Bankası hisselerini Koçbank'a satıp
elde etriği geliri bankaya olan top-
lam 2 miryar dolarlık borcunu ka-
patmakta kullanan Çukurova Gru-
bu, kalan 791 miryon dolarlık bor-
cunu hisse devir tarihinden itibaren
10 yıllık yeni bir ödeme planına
bağladı.
Bankacılıkkaynaklanndan alınan
bilgiye göre, grubun kalan borcu
için uygulanacak 10 yıllık yeni plan
her yılın eylül sonunda anapara öde-
mesi ve mart sonunda da faiz öde-
mesi esasına dayalı olacak.
Grup ile banka arasındaki anlaş-
maya göre, bazı YKB varlıklannın
satışından, YKB'deki Turkcell his-
selerinin Alfa grubuna devrinden
ve Emekli SandığYnın SSK'ye dev-
rinden kaynaklanacak indirimlerin
de grubun borcuna mahsup edilme-
si öngörülüyor.
MORGAN STANLEY
Akbankglobal
bankalar listesinde
Ekonomi Servisi - Uluslararası fınans
kurumu Morgan Stanley, Akbank'ı
global bankalar portföyüne aldı.
Akbank'ın açıkladığı Morgan Stanley
Global Bankalar Portföyü Raporu'na
göre Akbank, yılın ilk 6 ayında
Türkiye'de "en iyi perfonnans gösteren
banka" oldu. Raporda Akbank'ın bu
başansının güçlü bilanço yapısı, kredi
ve mevduatlanndaki performansı ile
özellikle konut ve KOBl kredilerindeki
hızlı büyümeden kaynaklandığı
belirtildi. Morgan Stanley'in
raporunda, Akbank" ın kurucu
hisselerini de almasıyla özkaynak
kârhlığını 2005'in ilk yansında yüzde
26'ya çıkardığı kaydedildı.
Tarım Bakanlığı'nın açıklamasında, 'Müzakerelerde kimse tozpembe tablo beklemesin' dendi
Verfler büe sagbksız• Müzakereler için ekip
oluşturuldu. Henüz ortalıkta
tarıma ilişkin veriler bile
yok. Öncelikli hedef tanmsal
istatistikleri tahminlerden
anndınp güvenilir hale
getirmek ve kayıt dışı üretimi
kayda almak.
ANKARA (CumhuriyetBürosu)
- Avrupa Birliği'ne (AB) uyum ça-
lışmalan kapsamında tanm konu-
sundaki müzakerelerin sürdürül-
mesi amacıyla Tanm ve Köyişleri
Bakanlığı'nda, Müsteşar Yardım-
cısı Nebi Çeük başkanlığında 5 ki-
şilik bir ekip oluşturuldu. Müza-
kerelenn sağlıklı yürütülebilmesi
için de öncelikle Türkiye'deki ta-
nm istatistiklerinin ve kayıtlannın
güvenilir hale getirilmesi gereki-
yor. Tanm ve Köyişleri Bakanlığı
ise AB üyeliğinin Türk tanm sek-
törü üzerindeki etkileri bakunın-
dan "toz pembe" bir tablo yaratma-
yacağını bildirdi.
Müzakereler 5 Arahk'ta
Alınan bilgiye göre AB ile tanm
alanında, tanm ve kırsal kalkınma,
veterinerlik, bitki sağlığı ve gıda,
balıkçılık ve mallann serbest dola-
şımı başlıklan altında yürütülecek
uyum süreci sonunda, Türkiye'nin
bu alandaki mevzuatın tamamını
üstlenmesi gerekecek. AB ile tanm
müzakerelerinin "tanm ve kırsal
kalkınma konusıTnun ise 5 Ara-
lık'tan itibaren başlaması öngöru-
lüyor. Brüksel'deki Türkiye tem-
silciği, bu kapsamda AB'nin ara-
lık ayının ilk haftasında, Türk ta-
rafma konuyla ilgili mevzuata iliş-
kin aynntılı bilgi vermesinin bek-
lendiğini, ardından 2006 yılı ocak
ayından itibaren de mevzuat tara-
masının gerçekleştirilecegini bil-
dirdi.
Müzakerelerin sağlıklı yürütül-
mesi açısından Türkiye'de tanmla
ilgili kayıt ve verilerin gerçekçi ol-
masının büyük önem taşıdığı ifa-
de ediliyor. AB'nin 45 yıllık tecrii-
be ve birikimiyle biçimlenen Ortak
Tanm Politikası (OTP); veteriner-
lik ve bitki sağlığı, gıda güvenliği
gibi konulann yanında, tanmsal
ürünlerin pazarlanması ve piyasa-
lann düzenlenmesi ile ilgili kural-
Bakanlık
yeniden
örgütlenecek
AB'ye uyum nedeniyle
sadece ulusal mevzuat
değil, kamu
kurumlannın yapısı da
değişecek. Bu
kapsamda Tanm ve
Köyişleri Bakanlığı,
"Tanm ve Kırsal
Kalkınma Bakanhğı"
adı altında yeniden
örgütlenecek. Konuyla
ilgili hazırlanan yasa
taslağına göre bakanlık,
"piyasa düzenleyicisi ve
Türktanmnun
geleceğini planlayan bir
kurum" haline
getirilecek. Aynca
AB'ye uyum halinde,
devlet doğrudan alım
yapmayacak, kurulacak
müdahale kuruluşlan
ile fiyatlara müdahale
edilecek. Bu kapsamda
TMO'nun bir müdahale
ve destekleme-ödeme
kuruluşuna
dönüştürülmesi de
öngörulüyor.
aşlangıçta zor, uzun vadede lehimizeD
ğ J Tanm ve Köyişleri Bakanlığı'ndan
"AB'ye uyumun tanm sektörüne
etkfleri" konusunda verilen bilgide, AB'ye katılım
sürecinin her iki tarafın da yüzde 100 kazanacağı
bir süreç olmadığı \oirgulanarak şöyle dendi: "AB
üyebğinin Türk tanm sektörü üzerindeki etkileri
bakımından toz pembe bir tablo yaratmayacağuu,
ancak uzun vadede örgütlü,rekabetgücü yüksek
ve sürdürülebilir bir tanm sektöriinün
oluşturulması bakımından önemU katkılar
sağlayacağuu söylemek mümkündür. Yani Türkiye
için başlangıçta zor, ama uzun vadede tanm
sektöriinün lehine bir dunımun çıkması
beklenmektedir." Öte yandan Türkiye, OTP'de
yapılan reformlan da göz önüne alarak ilk defa
hazırladığı Tanm Strateji Belgesi'ni 2006 yılı
başından itibaren uygulamaya başlayacak.
Tanmdaki öncelikleri ortaya koyan ve 2010 yılına
kadar yürütülecek tanm politikalannın temel
doğrultulannın belirlendiği strateji, uygulanacak
destekleme araçlannı tanımhyor ve bunlann bütçe
içindeki paylannı gösteriyor.
lan gösteriyor.
OTP mekanizması, üretim alan-
lannın, üreticilerin, işletmelerin,
ürünlerin ve hayvanlann kayıt al-
tına alınmasına ilişkin sistemleri
de kapsıyor. Söz konusu verilerin,
AB'de desteklerin dağıtımında
esas teşkil etmesi nedeniyle, Tür-
kiye'nin bu verileri sağlıklı hale
getirmesi gerekiyor.
Oysa Türkiye'de bitkisel üretim
rakamlan ve hayvan varlıklan ka-
yıttan ziyade tahminlere dayanı-
yor. Gıdada ise mevzuattaki zorun-
luluğa karşın hâlâ işletmelerin bir
bölümü gıda siciline kayıt olmaz-
ken; üretim, verim rakamlannın
sağlıklı olması, AB'de süt gibi ko-
ta uygulanan ürünlerde ahnacak
üretim kotası açısından büyük
Önem taşıyor.
Sabancı Universitesi'ne 'dünya karması'
Dünyanın önde gelen üst düzey yöneticileri danışma kurulunda yer alıyor
• N.V. Bekaert S.A
Yönetim Kurulu
Başkanı Baron Paul
Buysse, DuPont
Yönetim Kurulu
Başkanı ve CEO'su
Charles O. Holliday,
Paradigm Ventures
Başkanı Candace
Johnson kurulda yer
alan isimler arasında.
ISTANBUL (AA> - sabancı
Üniversitesi'nce oluşturulan
"uluslararası danışma
kuruhı"na, dünyanın
önemli kuruluşlannın üst
düzey yöneticileri üye oldu.
Sabancı Üniversitesi'nden
yapılan açıklamada,
üniversitenin Türkiye'de bir
ilki gerçekleştirerek, dünya
standartlannda eğitim
kalitesi kazanılması
yolunda önemli bir adrm
attığı belirtildi. Sabancı
Üniversitesi Mütevelli
Heyeti Başkanı Güler
Sabancı da "Sabancı
Üniversitesi'nin dünyanın
gidişine göre kendi aldığı
pozisyonu sık sık
sorgulaması ve bu değjşim
sürecine öndeıük etmesi
gerekir. Uluslararası
danışma kurulu,
üniversitemize işte böylesi
bir refleks. ilham ve
danışmaniık sağlayacak"
dedi. Uluslararası danışma
kurulunda yer alan isimler
arasında, Deutsche Bank
AG'nin eski yönetim kurulu
başkanı ve halen denetleme
kurulu başkanhğı görevini
sürdüren RolfE. Breuer,
Barclays Bank PLC'nin
eski yönetim kurulu
başkanı Andrew Buxton.
N.V Bekaert S.A'da
yönetim kurulu başkanlığı
görevini sürdüren Baron
Paul Buysse, Fujitsu
ServicesHe idari başkan
olarak görevini sürdüren
Ricbard Christou,
DuPont'ta yönetim kurulu
başkanı görevlerini
sürdüren Charles O.
Holliday bulunuyor.
Kaptan Şoförlerimizi
ödüllendiriyoruz.
İŞÇİNİN EVRENİNDEN
ŞÜKRAN SONER
Kim Kimi Aldatıyor?
17 Aralık AB çerçeve belgesi üzerine çelişkili deger-
lendirmeler elbette olacak. Ama siyaha beyaz da de-
nemez ki... Sadece muhalefet partilerimiz ile iktidan-
mız arasındaki siyahı beyaz görme, daha doğrusu gös-
terebilme farkından ya da bizim gazete ile bizim med-
ya arasındaki renk uyuşmazlığından söz etmiyorum.
Bu noktada gerçeği görmek, aymak için, belki de AB
ülkelerinin siyasilerinin, medyasının yaklaşımlan ile bi-
zimkilerin yüz seksen derecelik çelişkilerine bakmak
gerek.
AB siyasileri, medyası, 3 Ekim'de verilen yazılı söz-
lerinden çark etmek üzere yaptıklarını sayıyorlar. Kimi-
leri kendilerini haklı görerek, kimileri ayıplayarak, orta-
dan kaldıramadıklan 3 Ekim belgesini, yani müzake-
relerin başlatılmış olmasını, nasıl işlemez kıldıklannı
anlatıp duruyorlar..
Çok kızdığımız, bize son saatlerde kök söktüren
Avusturya sadece Hırvatistan'ı güvenceye almakla
övünmüyor. AB'nin hazmetme kapasitesi kavramını
çerçeve belgesine yerleştırmış olmakla, aslında iste-
dikleri ayncalıklı ortaklık statüsünü garanti altına aldık-
lannı kendi kamuoyuna dönük olarak açıklayabiliyor.
Güney Kıbns, Ingittere'nin ek belge ile NATO'ya yö-
nelik Türkiye'ye verdiği güvencenin kendileri için özel
bir anlamı, kıymeti harbiyesi olmadığının altını çizdik-
ten sonra, Türkiye'nin kendilerini eninde sonunda ko-
şulsuz tanımak zorunda olduğunu anımsatıyor. Tabii
müzakere masasına oturtulmamış bir Türkiye'nin bu
anlamda denetlenmesinin söz konusu olamayacağını
bildiği için de, takvimin işlemeye başlamış olmasından
duyduklan memnuniyeti açıklamayı unutmuyor.
Fransa, 17 Aralık'ta alınmış karardan, 3 Ekim takvi-
minden geriye dönüşün AB için olabilemez bir yanlış,
felaket olacağını anımsatıyor. Ev ödevlerini eksiksiz
yapmış Türkiye'yi bu noktada geri çevirmenin bütün
Islam âlemini karşıya almak anlamına geleceği vurgu-
lanıyor. Devlet başkanının ağzından devamla, aslında
müzakere çerçeve belgesinin Türkiye'nin AB üyeliğin-
de çok uzun bir yol anlamına geldiği, Türkiye'nin bu
belgenin gereklerini yerine getirememe olasılığının yük-
sekliği, üstüne üstlük en sonunda da başta Fransa'nın
referandum yolunun açık olduğu.. anlatılıyor.
AB medyasındaki çok değişik yaklaşımlann yorum-
larından çıkan ortak sonuç ise, 3 Ekim'de çamura yat-
mak üzere AB cephesinin yapılabilecek her şeyi yap-
tığı, ancak dönüşü olamadığı için takvimin işletilmek
zorunda kalındığı, Türkiye'nin üyeliği açısından
3 Ekim'de 17 Aralık'tan çok daha uzak bir noktaya ge-
lindiği yolunda.
Henüz çerçeve belgesi, 3 Ekim görüşmeleri aşama-
sındaki bağlayıcı diğer görüşmeler, AB Partamento ka-
rarı, Kıbns için Türkiye deklarasyonuna karşı AB'nin
karşı deklarasyonu dahil, 3 Ekim'de başlayan müza-
kereleri biçimleyecek kararvebelgelerin sonuçlan üze-
rine aslında çok az bilgi sahibiyiz. Kamuoyunu, bizle-
ri değil, uzmanlan kastediyorum. Çünkü hepimizin bil-
diği gibi Erdoğan hükümeti, Türkiye'nin geleceğini
bağlayan bu yaşamsal görüşmeler aşamasında da de-
mokrasi geleneğini, devleti yok saydı.
Meclis'i bilgilendirmek, görüşünü almak hak götü-
re, görüşmeler, tüm pazariıklar kapalı kapılar arkasın-
da, hatta AKP merkezinden yürütüldü. Lütfedilip, son
dakikada verilmiş kararlann, telefonla herkesin bildiği
çerçeveler içinde bildirilmesi eylemi ile, AKP hüküme-
ti, 3 Ekim sonrası AB'nin demokrasi kriterleri ile ilgili
bu ilk sınavında çakmış oldu.
Tabii Türkiye'ye yönelik politikalannda AB, Kopen-
hag kriterlerini, hukuk, değerlerini çiğnemekte birbiri
ile yanşmış AB siyasilerinin, bu yüzden Erdoğan hü-
kümetine değil söz söylemek, ağızlarını açacak halle-
ri olmayacak. Sorun şu ki, onlar AB değerlerini, huku-
kunu çiğneyen ikiyüzlü politikalannı kendi ülkelerine
dönük, kendi vatandaşları üzerinde bu kadar kolay
çiğneyemiyorlar. Güçleri, oyunlan bize yönelik geçer-
li.
Dahası AB halklan açısından yanlış, uzun süreçli, in-
san haklan, AB değerieri, kriterleri anlamında doğru ol-
masa bile, AB halklannın çıkarian adına bizim çıkaria-
rımıza zarar verilen bir tablo var ortada. Uluslararası si-
yaset, Türkiye-AB ilişkileri çerçevesinde Türkiye'nin,
halkının çıkariannı korumak, kollamaksorumluluğu bi-
rinci derecede bizim işimiz.
Siyasi iktidanmızın Atatürk devrimlerinde yeri olan
çağdaş uygarlığı yakalama yolunda, AB üyeliği için
çaba göstermesi ne kadar önemli bir görevse, AB üye-
lik görüşmelerinin her aşamasında ülke çıkariannın so-
nuna kadar korunması, dayatmalara boyun eğilme-
mesi, Türkiye'nin çıkarian açısından olmazlann, kırmı-
zı çizgilerin aşılmaması o ölçüde önemli ve görev.
Sonuç olarak AB siyasilerinin kendi çıkarian adına
bize oynadıklan oyunlara karşı duyariı, gözlerimiz açık,
dikkatli olmalıyız. Olsa olsa kızabiliriz. Bizimkilerin ka-
sıtlı olmasa da yanlışlan, zaaflan için seyirci kalma lük-
sümüz yok. Bizimkilerin yaptıklan bizim hak ve çıkar-
larımızı, bizim değerlerimizi, bizim geleceğimizi ayak-
lar altına alıyor. Hesap sormak bizim görevimiz, sorum-
luluğumuz, hakkımız oluyor.
soner@cumhuriyetcom.tr
KART KULLANMAYANA
'TOZ BEZİ' GÖNDERİLDİ
Garanti Bankası Bonus kredi kartıyla düzenli
harcama yaparken, son birkaç ay içinde kartım
kullanmayan veya tercihlerini baş-
ka vöne kavdıran müsterileriniye-
niden kazanmak için bu kişilere,
"Kredi kartını uzun süredir kul-
lanmadığımz için tozlanmıştır.
Umarız bu bezle kartın tozunu
aîıryeniden kullanmaya baş-
larsmız "yazılı not ile toz be-
zi gönderdi. Garanti Bankası
Ödeme Sistemleri Portfby Yö-
netim Direktörü Merve Tezel,
müşterilerin, özel olarak açtıklan
telefon hattını arayıp ihtiyaç veya
memnuniyetsizliklerini aktarmala-
, nnı sağlamak istediklerini söyledi.
BOEING'DEN STRATEJİK
İLİŞKİ MESAJI
Boeing Uluslararası tliş-
kiler Başkan Yardımcısı
ve Türkiye Başkanı Greg
Pepin, Türkiye ile Bo-
eing arasında "Banş
Kartalı Havadan Erken
Uyarı ve Kontrol Uçağı
programıyla başlayan
stratejik ilişkiyi, daha da
geliştirmek istediklerini
belirtti. Pepin, proje
kapsamında 4 adet ha-
vadan erken uyarı ve
kontrol uçağını ve yer
destek ekipmanlannı
Türk milli sanayisiyle
hirlikte üreteceklerini
anımsatarak, buna 2
uçağın eklenebileceğini
söyledi. Amerika da ya-
pılacak Türkiye 'nin ilk
havadan erken uyan ve
kontrol uçağı olan "Ba-
nş Kartalı", Temmuz
2007 de, Türkiye de mo-
difiye edilecek, ilk uçak
ise Ekim 2007'de teslim
edilecek. Pepin, progra-
mın, Türk sanayine üre-
tim, eğitim ve bakım des-
teğinin yani sıra ofset
katkısıyla birlikte yakla-
şık 900 milyon dolar ge-
tirisi olacağını ifade etti.
Türkiye'nin ilk havadan erken uyan uçağı olan
"BanşKartalT Türkiye'demodifrye edilecek. (AA)
HAVADA REKABET
YOLCULARA YARABI
Havayolu taşımacılığında ramazan
dolayısıyla uçıış ücretlerinde indirim
yapıldı. TürkHava Yollan (THY), ra-
mazan ayı boyunca bazı iç hatların bel-
li saatlerinin uçuş ücretlerini 59
YTL'ye, OnurAir ise 69 YTL'ye kadar
indirdi. Türk Hava Yollan 'nın ramazan
ayı indirimli tarifesi Izmir, Ankara,
Adana, Kayseri, Konya, Samsun, Trab-
zon, Adıyaman, Antalya, Kahramanma-
raş ve Malatya hatlarındaki belli sefer-
ler için uygulanacak. Onur Air Yönetim
Kurulu Başkan Yardımcısı Şahabettin
Bolukçu, ramazan ayı dolayısıyla dolu-
luk oranlarındaki rahatlamamn yolcu-
ya kazandırüması için böyle bir uygu-
lamaya yöpeldiklerini belirtti.
HİBRİD ARAÇTA
SERİ ÜRETİM
Hyundai, doğa dostu, elektrikli ve ben-
zinli motoru aynı anda kullanan hibrid
motorlu araçlann seri üretimine, 2006
vılında başlamaya karar verdi. Test
amacıyla geliştirilen 50 adet Getz
Hybrid modelini geçen yıl Kore hükü-
metine veren Hyundai, yine pilot proje
kapsamında hibrid motora sahip 350
adet Accent modelini hükümetin diğer
birimlerinde kullanılmak üzere 2005 yı-
lı sonuna kadar teslim edecek. Kore pa-
zarının bu araçlara olan
ilgisini ölçmek içinse
ilk olarak Accent
Hybrid modelleri
2006 yılı içinde
satışa sunulacak.