Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 26 EKİM 2005 ÇARŞAMBA
HABERLER
İstanbul'da kritik kararlann altındaki imzalar, Hüseyin Evliyaoğlu ve îdris Güllüce'ye ait
İplerbu ikilininelindeJARIŞDOSTER
Istanbul Büyükşehir Belediyesi'nin
aldığı pek çok karar kamuoyunda tar-
tışıladursun, bu kararlann arkasında
iki önemlı ismin oldıığu belırtüiyor:
.AKP Grup Başkanvekali HüseyinEv-
Kyaogta ve Belediye Başkanveküı td-
ris GüOüce.
Son olarak "GöztepeParkı'na Ca-
•niProjes"nde olduğxı gıbı beledıye
yönetiminde ya ikibaşlılık olduğu
yönünde bir görüntû ortaya çıkıyor
y a da pek çok önemli karann, Baş-
kan Kadir Topbaş'tan habersiz, hat-
t a kimi zaman ona karşın ahndığı ka-
rusı yaygınlaşıyor. Bel«diyeyi yakın-
dan tanıyanlar da bu gelişmelerin ar-
kasında Evliyaoğlu ve Güllüce'nin ol-
dhığuna dikkat çekiyorlar.
Büyükşehir belediyesinde 27 Mart
1994 yerel seçimlerinden sonra Be-
• İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nde alman pek çok önemli karann
belediye meclisinin AKP Grup Başkanvekili Hüseyin Eviiyaoğiu (solda)
ve Belediye Başkanvekili îdris Güllüce tarafından alnıdığı ileri sürülüyor.
Erdoğan'a yakınlıklanyla bilinen bu iki ismin, belediyeye ait pek çok
önemli karan, Kadir Topbaş'tan habersiz aldığı kanısı yaygınlaşıyor.
lediye Meclisi'ni duayla açan Evli-
yaoğlu, bu tarihten itibaren grup baş-
kanvekili görevini yapıyor.
Amirieri bile çekiniyor
Evliyaoğlu, AKP içinde etkin, ama
kamuoyunda pek bilinmeyen bir isim.
Erdoğan'a yakınlığıyla biliniyor, ko-
numu ve gücü hiç azalmıyor, artıyor.
Belediye yönetiminde, kendisinin arni-
ri pozisyonunda olanlar bile, ondan
çekiniyor ve tüm önemli konularda
onadanışıyorlar. 1949Çorumdoğum-
lu olan ve Yüksek Islam Enstitüsü 'nü
bitiren Evliyaoğlu, meclis üyelerinin
seçiminden servıs ücretlerine, ihtisas
komisyonlannın saptanmasından Pa-
kistan ve Hindistan'a yapılacak dep-
rem yardımlanna dek tüm önemli kk-
rarlarda söz sahibi oluyor. Büyükşe-
hirdeki birmeclis üyesi, Evliyaoğlu için
"Oturumlarda berkes onun etine ba-
kar, o etmi kaldınrsa kaklınr, kakhr-
mazsakakhrmaz.Tûm karartardabü-
yûk etkisi vaıthr" dıyor.
Yüksekn diğer isim: Güllüce
İstanbul Büyükşehir Belediyesi
Başkanvekili İdris GüDüce de Mil-
li Görüş kökenli bir isim. 1950 Er-
zurum Hasankale doğumlu. Mühen-
dislik eğitimi almış. Başbakan Erdo-
ğan ile ilişkisi gençlik yıllanna uza-
nıyor. 1988-1991 yıllan arasında
Refah Partisi il yönetim kurulunda
çalışmış. 1989'da yerel yönetimler-
deki yöneticilik kanyeri, Kartal Be-
lediye Meclis üyesi olmasıyla baş-
lıyor. 1 Kasım 1992'de yapılan ye-
rel seçimlerde RP'den Tuzla Beledi-
ye Başkanı seçiliyor. Tuzla'dan aday
yapılmasında, Erdoğan'ın büyük et-
kisi olduğu, Tuzla örgütünün kendi-
sini istememesine rağmen örgütün
direncinin Erdoğan'ın çabalarıyla
aşıldığı konuşuluyor.
21 Mart 1994 yerel seçimlerinde
RP'den, 18 Nisan 1999 yerel seçimle-
rinde FP'den Tuzla Belediye Başkanı
seçiliyor. Üç dönem üst üste belediye
başkanı seçilmesi ve her zaman yanın-
da olduğu Başbakan Erdoğan'uı des-
teğiyle 2004 yerel seçimleri sonrasın-
da, büyükşehir beledilyesinde Kadir
Topbaş'ın başkanvekili oluyor.
Seçimlerden önce, AKP'nin ken-
disini aday göstermesi için yoğun ça-
lışma yürüten Güllüce'nin, başkan
adayı obnak için yola çıkıp başkan-
vekılliğine razı olmasında, Başba-
kan Erdoğan'dan aldığı sözlerm et-
kili olduğu ve belediye yönetiminde
kendisinde "büyük bir gfiç olacağr"
sözü verildiği belirtiliyor. Kadir Top-
baş'tan bağımsız, kimi zaman da ha-
bersiz hareket etmesinde, bu gücün
etkili olduğu ifade ediliyor.
Mİı SKİBAŞKANLARIN YORUMU
'Istanbul'u
Erdoğan
yönetiyor
9
• Eski büyükşehir belediye başkanlan,
îstanbul'daki çok başlı bir yönetime dikkat
çekerek yönetimde asıl söz sahibinin
Başbakan Erdoğan olduğunu söylediler.
Nurettin Sözen, Topbaş Istanbul'dayken
vekili Güllüce'nin yasal olarak imza atma
yetkisinin olmadığını belirtti.
ÖZLEMGÜVEMLt
AliMüfit Gürtuna:
Topbaş 'a
güveniyorlarsa
neden yanına başka
otoriteler koydular?
istanbul Büyükşehir Belediyesi 'nin eski başkanlan AM
Mûfit Gürtuna ve Nurettin Sözen, Göztepe Parkı'na
cami yapılması karan ile başlayıp 3. köprü projesinin
onaylanması ile devam eden süreçte ortaya çıkan Ka-
dirİbpbaş-ldris Gülüceçekişmesınin İstanbul'da biryö-
netim zafıyetine neden olduğuna dikkat çektiler. Eski
başkanlar, yönetimde asıl söz sahibinin Başbakan Re-
cep Tayyip Erdoğan olduğunu da belirttiler.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin eski başkanlan,
Topbaş-Güllüce anlaşmazlığım gazetemize değerlen-
dirdiler. Bir dönem önceki İs-
tanbul Büyükşehir Belediye
Başkanı Alı Müfıt Gürtuna, İs-
tanbul'un yönetiminde çok
başhlık olduğunun altıru çize-
rek "Mectis grubunda ayn, il
yönetiminde ayn, bürokrat-
lararasnda aynotoritevar.il
başkanı yetki bende dhor, so-
run çıkınca Erdoğan'a gknü-
yor" dedi.
Istanbul'un yöneticiler ta-
rafindan iyi algılanamadığı-
nı belirten Gürtuna, kentin
hızla kaybolduğunu söyledi.
Gürtuna, Istanbul'un çok
yakında tekrar "sorunlarken-
ti" haline geleceğini ifade ede-
rek "Kent algdanamad^jın-
da probiemler hızfa bir şekfl-
de yığıar. Bütûn boş alanlar
imara açdıyor. Bir süre sonra
altyapı sorunlan ortaya çıka-
cak. lOyıIicindektşibaşınadü-
şen yolculuk süresi 3-5 saat
olacak. tstanbul tekrar prob-
iemler şehri olacak. Topbaş'a
güvenmiyorlarsa neden bü-
yükşehir adayıolarakçıkardı-
lar. Güvetıhorlarsa neden ya-
nma başkaotoritelerkoydular'
diye konuştu.
Topbaş takıyye yapıyor
Eski başkanlardan Nuret-
tin Sözen de Istanbul'u Baş-
bakan Erdoğan'ın Dolmabah-
çe'deki ofısinden yönettiğine
dikkat çekti. Yerel seçimler
döneminde Erdoğan'ın ken-
di konumu ve örgütün eğili-
mi açısından Topbaş'ı aday
gösterdiğini anımsatarak "Bd-
kideşimdiTopbaş'ın uygula-
malanndanrahatsztttduydu-
ğu içinterdninden pişman ol-
lu. Olanlar, Topbaş açısından kabul edflemez. Belediye
raşkanmm bügisi, naberi olmadan karar çıkması müm-
din değfl. Bu belediye başkanı için bir kimKk raeselesi-
iir. Topbaş'a karşısaygısıznknr'' dedi. Topbaş'ın butar-
ışmalı kararlan savunan açıklamalar yapmasını takıy-
/e olarak değerlendiren Sözen şöyle devam etti: "Za-
nan zaman Topbaş'ın rahatsız olduğu, görevi bırakaca-
£ dedikodulan da çıkryor. Ateş olmayan yerden duman
^kmaz. Bu dedikodular mectis içindeki baa gruplar ta-
rafindan da çıkanlmış oiabüir. Âynca tarüşmab iki ka-
rar da Topbaştstanbul'daikenvekfl GüBüce tarafından
mzalandL Vekâlet,belediye başkanı kent dışmdayken ge-
^rti oiur. Söz konusu karaıiardaki vekâlet kanunsuzdur.
Karartara iüşkuı dava açıhrsa kesin kazanıhr."
Nurettin Sözen:
Bu, belediye başkanı
için bir kimlik
meselesidir.
Topbaş 'a karşı
saygısızhkyapıhyor.
Dubai International Properties'ûı Türkiye'de yapacağı betirtikn 5 mü-
yar dolarhkyaünmın Ok aşaması olarak kamuoyuna sunıüan Dubai gök-
delenkri projesinin imza töreni önceki gün vapıldL 2008'de bitirifanesi
planlanan gökdelenlerie Levent'in altyapı sorunlan daha da artacak.
Mimarlar ve şehir plancılan, istanbul'a yapılacak gökdelenleri eleştirdi
w
Şuııaıildığuı abidesf
GÖKÇE UYGUN
Mimarlarve şehirplancılan, is-
tanbul Büyükşehir Belediyesi
(ÎBB) ve Dubai International Pro-
perties (DIP) arasında imzala-
nan 5 milyon dolarhk yatinm an-
laşması kapsamında Levent'e
"Dubai Towers tstanbul" adh 2
gökdelenin yapılacak olmasını
eleştirdiler. Uzmanlar, köklü bir
tarihi ve kültürel mirasa sahip
olan Istanbul'a saygı duyulması
gerektiğini belirterek "Kuleler,
şunanküğm en rüküş abidesi"
göriişünü dile getirdiler.
TMMOB Mımarlar Odası Ge-
nel Başkanı Oklay Ekinci, Dubai
sermayesınin Istanbul'da Boğa-
ziçi manzarah olarak tasarladığı
ikizkulelenn, "sonradan görme
birzenginliğin yaratoğı şımank-
hk abideleri" olduğunu söyledi.
"Avrupa'nm en yüksek kuleieri
olmalaniseövünülecekbirbaşa-
ndeğiLdüşündürücübirtalihsiz-
Bktir" dıyen Ekinci, hiçbirAvru-
pa kentinde, altyapıyı böylesine
zorlayacak, kentin kimliğini böy-
lesine bozacak, amacı sadece em-
lak ve ticaret rantı olan böylesi-
ne rüküş gökdelenlere izın veril-
mediğini vurguladı. Ekinci, Istan-
bul'a böylesine bir "saygısızfak
projesüû" dikmeye aday olmala-
nnın Dubaililerin değil, ülkeyi
ve Istanbul'u yönetenlerin kaba-
hati olduğunu belirtti. Istanbul'un
bâ*muhafa2akâryöoetimin,tarib-
sd kentintepesineve Boğaziçipey-
zajına, günümüz mimarhğı için
yüzkarası denebuecek rüküşlük-
teki bir ze\ ksizüği yakışannası
hüzün veriddiıf
'Istanbul'a saygı gösterin'
TMMOB Şehir Plancılan Oda-
sı İstanbul Şube Sekreteri AB
• TMMOB Mimarlar Odası Genel Başkanı Oktay
Ekinci, Dubai sermayesinin İstanbul'da Boğaziçi
manzarah olarak tasarladığı ikiz kulelerin, "sonradan
görme bir zenginliğin yarattığı şrmanklık abideleri"
olduğunu söyledi.
ması gerekecek. Tabii Id bunlan
belediye ya da devlet yapacak.
Yani bupara halkm cebinden çı-
kacak* dıye konuştu.
iBB'nin DlP'ye, ayncalıklı
imar hakkı vermesini eleştiren
Nurhan, "tleriki zamanlarda
bölgedeki diğer parsel sahipleri-
nin de bu haktan yararlanarak
gökdden yapmak istemesi habn-
de ne olacak? Şu an İstanbul'la
Ugüi plan çalıyn^lan devam edi-
sadece Dubai değil, Uzakdo-
ğu'nun sömürge kentlerine de
benzetilmeye çalışılmasını eleş-
tiren Ekinci, şöyle devam etti:
"EğerDubaisennayesindenya-
rarlanmak gerekiyorsa Belediye
Başkanı Kadir Topbaş'm onlara
önermesigerekenprojeier,kültü-
rel içerikli yaürunlar olmahdır.
TarihinyDkoJuşunaseyircikalan
Rıza Nurhan, 3 bin yülık geç-
mişi olan Istanbul'a saygı göste-
rilmesi gerektiğini beürtti. Du-
bai Towers Istanbul'un yapıla-
cağı bölgenin zaten altyapı ve
ulaşım konulannda çok sayıda
sorunu olduğunu anlatan Nur-
han, "Bu gökdelenler yapıhnca
bölgenin sorunJannın halledü-
mesi için yeni yaonmlar yapü-
yor. Gökdelenlerin yapılacağı
yerler, o plana göre beürîenmeİL
Oysa bu son oiayda, nereye ne
yapdacağma belediye değil, yab-
runcı y ön «riyor" dedi.
SHP istanbul II Başkanı Bey-
zadeOzkahraman, yabancı ser-
mayenin Türkiye'ye gelmesine,
yatmm yapmasma karşı olma-
dıklanm belirterek, "Kraflara,
şeyhlere peşkeş çeldür şekflde
önemliyerterin verihnesnıe kar-
şryE" dedi. Ozkahraman gökde-
lenlerin îstanbul'daki trafik
sorununu daha içinden çıkıhnaz
bir hale getireceğini ifade etti.
Göztepe'ye yapılmak istenen cami konusunda planlama ekibinin de bilgisi yok
Topbaş'ın danışmanlan da devre dışı
• İstanbul
Büyükşehir
Belediyesi'ne bağlı
olarak faaliyet
gösteren İstanbul
Metropoliten
Planlama ve Kentsel
Tasarım
Merkezi'nin,
tartışmalara neden
olan Göztepe'ye
cami projesinde
görüşü buluranuyor.
tstanbul HaberServisi-Göztepe'ye
yapüması planlanan cami konusun-
da, tstanbul 'a ait planlann uzman bir
kadro tarafindan hazırlanması ama-
cıyla faaliyet gösteren istanbul Met-
ropoliten Planlama ve Kentsel Tasa-
nm Merkezı'ne (IMP) danışılmadı.
IMP Proje Yürütücüsü ve istanbul
Büyükşehir Belediyesi Başkan Danış-
manı Prof. Dr. Hüseyin Kaptan ola-
yın siyasi olduğunu, halka sorulma-
sı gerektiğini beürterek "Bizdeyeter-
b oranda yeşil alan bulunmayan yer-
lerin bu şekilde kuDanılmasına kars>
yiz" diye konuştu.
"tstanbul'un bugünkü sorunlan-
nın nedeninin kentin plansıznğıoldu-
ğunu'' beürten istanbul Büyükşehir
Belediyesi (IBB) Başkam Kadir Top-
baş'ın isteğıyle yaklaşuc 4 ay önce
kurulan tMP, Göztepe'ye cami tartış-
malanndan uzak duruyor.
Aralannda mimar, şehirplancısı, ha-
rita mühendisi, ulaşım uzmanı gibi yet-
km isirnlerm bulunduğu yaklaşık 350
uzmanın görev yaptığı IMP Proje Yü-
rütücüsüve istanbul Büyükşehir Be-
lediyesi Başkan Danışmanı Prof. Dr.
Kaptan, ÎMP'nin kentle ılgili karar-
iarda son yetkili olmadığını belirte-
rek "Karariarİstanbul BüyükşehirBe-
lediyeMecBsitarafindan alnuyor. Son
yetkili deKadirTopbaş.Ancak tstan-
bulüzerinde çoksayıda bakanlığın ve
hükümetin \etkisi \"ar" dedi. Gözte-
pe'ye yapılması planlanan cami tar-
tışmalan konusundaÎMP'nin fikrinin
soruhnadığını anlatan Kaptan, ''Za-
ten sorulması da gerekmezdl Çünkü
biz daha makro projelerle ügfleniyo-
ruz. Bu olay bence bir siyasi tarnşma
gibL Burada doğnı olan halkın iste-
ğidir. Biz deyeterti oranda yeşil alan
bulunmayan yerlerin bu şekilde kul-
lanümasına karştyız" dıye konuştu.
AVRUPA'DAN
GURAY OZ
Siyaset ve Edebiyat
Orhan Pamuk üzerinde çok konuşuldu, çok
yazıldı. Ünlü yazar, görüşleri nedeniyle çok eleş-
tirildi. Eleştirilerden bir bölümü, Pamuk'un aldı-
ğı siyasal tutum nedeniyledir. Onun AB'yi bir
"uygarlık projesi" diye nitelemesi, doğallıkla
AB'yi emperyalist bir proje olarak tanımlayan-
larca eleştirildi.
Bu iki kesim arasındaki tartışma daha da kes-
kinleşebilir. Yazıp çizdiklerimiz, içinde bulundu- •
ğumuz dönemde hayatımızın ana omurgasını bi-',
le oluşturabilir. Ben, zaman içinde tartışmanın,
kimi gerçeklerin görülmesine yol açacağını, kar-'
şılaşacağımız olaylann, AB'nin emperyalist yü-
zünü daha açık gösterecegini, bugüne kadar uğ-
runda ağır bedeller ödediğimiz demokratik hak-
lan ise kendi çabamızla, AB'ye teslim olmadan
genişletebileceğimizi sanıyor ve umuyorum.
Işte bu nedenle Orhan Pamuk'un yazması, ko-
nuşması, çağımızın sorunlarının onun eserleri-
ne sızması, onlan içermesi ve yazılanlann tartı-
şılması ülkemiz için iyidir. Kaymakamlar kitap-
lannı toplatsa, savcılar dava üstüne dava da
açsa, Pamuk düşündüklerini söyleyebilmeli,
ama yalnız kalmamalıdır.
O, kendisini eleştirenlerle birlikte çağının res-
mini çiziyor.
Burada birbirine dönüşen insanlardan, Cev-
det Bey'in oğullanndan, sessiz evlerle dolu ka-
sabalann tarihsel dramlarından, sürekli aranan
yeni bir hayattan söz ediyoruz.
• • •
Yukanda yandaşlannı göstermeye çalıştığım
tartışmada bir üçüncü kesim daha var. Tartış-
mayı belirieme, derinden etkileme gücüne sa-
hip, militanı, parası pulu bol bircephedir bu ke-
sim. Onlar insanı arkadan iteleyip, sonra linç
ederler. Onlann özlemi; edebiyat politika ile uğ-
raşmasın, bizi yalnızca eğlendirsin, tüketebile-
ceğimiz bir şey olsun, roman olsun, şiir olsun,
hafif olsun, bizi rahatsız etmesin, yormasın; ger-
çeği parçalasın, dağıtsın, poplaştırsın; biblo ol-
sun masamızı süslesin; tablo olsun duvardan bi-
ze baksın, içimizi ferahlatsın; para getirsin, pa-
ra götürsün şeklinde özetlenebilir. Ama bu du-
rum, edebiyatın ve aydının içine sığmaz.
Kişi aydınsa, bunu kabullenemez.
Bu üçüncü ve etkin kesim, tartışmada siya-
seti ve siyasetin ideolojik içerikli olmasını içine
sindiremiyor. örneğin, Marksizm bu tartışmaya
hiçbir şekilde bulaşmasın, serbest piyasadan kuş-
ku duyulmasına yol açacak hiçbir görüş orta-
lıkta dolanmasın istiyor. AB konusunda fikir bir-
liği içinde olduğu aydınlan da tümüyle ikna et-
meye, siyaset dışına, postmodern dünyanın
parçalanmış ve içerikşizleştirilmiş panltısına çek-
meye çalışıyor. Böylece zaten yenildiği varsa-
yılan tarafın, sahneden tümüyle çıkartılmasının
mümkün olabileceği düşünülüyor.
• • •
Bu aslında tüm dünyada eşzamanlı olarak
gündeme gelen bir senaryodur. Son işaretlerin-
den birisi Frankfurt Kitap Fuan'ydı. Siyaset, Fu-
ar'dan sürülüp çıkartılmıştı. Siyaset tartışılan tek
bir toplantı düzenlenmemişti. Savaş tartışması
gündeme girememişti. Irak'ı hatırlayan kalma-
mıştı. Eğlence ve ticaret egemen olmuştu. Ina-
nır mısınız bilmem, fuardaki tek siyasal eylem,
Orhan Pamuk'tu. Ona da ödül töreninde öv-
düklerine bakmayın; Türkiye politikalannda kul-
lanabilecekleri bir meta olmayı kabul etmediği
için kızmışlar, kızgınlıklannı gazetelerine yansıt-
mışlardı. Onlann aydına değil, gerekeni yapa-
cak postmodern teknisyene, bizimse aydınla-
ra ihtiyacımız var.
Ve herkes de bilir ki, şu gökyüzünün altında
yaşananları görüp de sesini çıkarmayana, ça-
ğının tanığı olmayana aydın; romanını, şiirini, hi-
kâyesini başka bir gezegendeymiş gibi yazana
edebiyatçı denemiyor.
Bugün deseler de sonra diyemiyorlar, geçip
gidiyor çünkü...
e-posta: guray.oz a cumhuriyetcom.tr
TOPBAŞ'TAN SAVUNMA:
Büyükprojeier
benden onayalır
İstanbul Haber Servisi- istanbul
Büyükşehir Belediye (ÎBB) Başkanı
Kadir Topbaş, her projeye bizzat müdahil
olamayacağını, ancak paralı işlerin
tamamının kendisinde olduğunu belirterek
"Büyük projeier ve önemli işler mutlaka
bana gelir, benden onay ahr" dedi. Topbaş,
IBB Meclis toplantılanna
katılmadığı, önemli
kararlardan haberdar
ohnadığı yönündeki
eleştirileri şöyle
değerlendiriyor: "Mecüsin
açık olduğu hafta içerisinde
her gün 500'ün üzerinde
dosya gündeme getiyor. Bir
belediye başkam mecBsi
y önetmeye kalksa, sabah
saatlerinden gece geç saaüere
kadar imza afmak
durumunda kahr ki bu
doğru değildir. Başkan
olarak Istanbul'un çok
önemli diğer projeleri ile Ugüi
çahşmalar da yapıy orum.
Bundan dolayı tabii ki her
projeye bizzat müdahil
ohnanı doğru değiL Ama
parab işlerin tamamı
bendedir. thalelerin onayı,
ihaleye çıkümasmı öngörmek, bunlann
tamamına ben imza aoyorum. tmzam
altindadır. Bu güvensizÛk değil, amir
olarak vatandaşm verdiği sorumluluğu
taşımakür. Büyük projeier ve önemli işler
mutlaka bana gelir, benden onay ahr." ->
Belediyenin her
projesine bizzat
müdahil
olamayacağını
belirten Kadir
Topbaş, "Ama
paralı işlerin
tamamı
bendedir" dedi.