Katalog

12 EKİM 2005 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER DoKU UYUMSUZLUĞU GİDERİLDİ Karaciğerdiyaliziyle yaşama döndü SÖZÇİZGİNİN Turhan Selçuk GÜRSUKUNT ANTAIİA - Bugüne kadar Türkıye'de yalnızca 12 kez kullanılan karacığer dıyalizı, Akdenız Unı- versıtesı Tıp Fakültesf nde, karacığer naklı yapı- lan bır hastaya dığerlennden farklı bır anlayışla uy- gulandı Uygulama, yaşamla olum arasındakı Ada- letDikmen'ı yenıden yaşama bağladı 1 yıldır siroz olan, son 5 aydır da karacığer bek- leyen Adalet Dıkmen'e, 2 Ekıın'de organ naklı ya- pıldı Ancak doku uyumsuzluğu ortaya çıktnca Dıkmen'ın hayatı tehlıkesı başladı Dıkmen'ı kur- tannak üzere çalışmalan hızlandıran hekımler, bu- gune kadar sadece akut karacığer rahatsızlıklann- da kullanılan dıyalızı, nakıl sonrasında kullanma karan verdı Dünyada ılk olduğu belırtılen bu uy- gulama ıçın Türkıye'de sadece bırkaç tane olan dı- yalız makınesı, Ege Unıversıtesrnden Akdenız Ünrversıtesf ne getınldı 4 kez dıyalıze alınan has- tanın karacığerlen yenıden eskı fonksıyonlanna ka- vuştu Sağlığına kavuşan Adalet Dıkmen, yaşama donmenın mutluluğunu yaşadığını ıfade ettı Genel Cerrahı Uzmaru Ayhan Dinçkan, karacı- ğer dıyalızının şımdıye kadar ılaç ve mantar ze- hırlenmesı gıbı akut durumlarda fonksıyonlannı yitiren karacığenn, yenıden ışlevıne kavuşturulma- sı amacı dışında kullanılmadığını behrterek "Biz sistemi, dünyada ilk kez organ nakli sonrasında kuUanmca, öKimle pençeleşen 29 yaşındaki Adalet Dikmen'in de havaü kurtanldT dedı "FRENK GÖMLEĞİ" Binlerce yıl öncesinin Anadolu kadınını yansıtan sergi yann Istanbul'da açılıyor Kaduılann gîzemi aralanıyor OZGENACAR ANKARA-Beş bın yıl oncesı kadınlannın gı- zemı, yann İstanbul'da Yapı Kredı Vedat Nedım Tör Mûzesı'nde aralanacak Anadolu'da Çatalhöyük, Hacılar'da bulunan, günümüzden 7 bınyıl öncesının ana tannça ya da kadın heykelcıklen ın göğüslü, gemş göbek- lı, büyük kalçalı, dolayısıyla abartılı kılolu ıdı- ler. îkı bınyıl sonrakı Anadolu ınsanı ıse Afga- mstan'dan getırdığı kalayla bırleş- tırdığı bakırdan ürettığı alaşımla "TunçDönemi"nıbaşlattı Budone- mın kadınlannın sankı gunumüz ka- dınlan gıbı "rejim" yaparak zayıf- ladıklan gözlenıyor. Tunç dönemı kadm heykelcıklennın taşınabıkr ol- malannın yanı sıra yassılaştıklan gözlenıyor. Çağdaş soyut yontucu- lann yapıtlanna esın kaynağı olduk- lan da söylenebıhr Bu do'nernden gu- nümüze kalan, kadınlann cınsel or- ganlannın delta görünümlen, ellen ıle göğüsle- nru tutup çocuk emzırme ozellıklen vurgulanan 9Oheykelcık30Mart'akadarsergılenecek Ser- gının bıhmsel sorumluluğunu yuklenen Yrd Doç. Dr. ŞengülAydoğan'ın yorumu şöyle. "Ana- dohı'da neoKtik ve kalkoütik çağtann inanç sis- temi olarak kabul edikn ana tannça gekneği kü- çiik boyuthı şisman kadın he\ kelcikterivle anla- üfanışür. Tunç çağmda ise bu gelenek figürin' ve idol' olarak biçimlenmistir. tdoUeri ana tannça- • Çatalhöyük Ka- zısı Başkanı Dr. IanHodder, hey- kelciklerin bazen çocukiar için oyun- cak, bazen de mus- ka, adak aracı, ölii anma için kullaml- dığını söylüyor. nın soyut, arükgöriinmediğe ulaşmış simgesel an- laümlan olarak kabul ederken figürinleri de ana tannça kültünün bir başka sınrnna ilişkiU olduk- lanm düşünüyoruz. Tunç çağı sonrasında Ana- dolu'da ilkdevktsistemini kuran HhKter "bın tan- nlı halk" olarak tanınırlar. Hititkr'de birdenbi- re çoğalan tannlar ve kült törenkrinin bir geçmi- şi olnıalıdır. Gelencklerine bağhhklannı ber fir- satta yazüı olarak da dile getirmislerdüT Ana tannça kavramı uzmaru Çatalhöyük Ka- zısı Başkam Dr IanHodder,heykel- cıklen sergı kataloğunda şöyle de- ğerlendınyor "Sondönemlerdeya- pdanaraşönnalar.bungürinlerinde- ğişik anlam taşıdıklannı ya da bu- hınduklan toplumla ilişkikrini or- taya koymuştur. Bunlar bir sunak üzerindeyse (Hıristryan evlerindeki nişlerde Menem Ana ikonalan gi- bi) kutsal bir tapınma, tannçalık simgesidir. Bazüan ise çocuklann oyuncaklan ya da yetişkinlerin ço- cuklan eğrtirn için kullandıklan anlasıhyor. Ba- zen muska. bazen adak aracı, bazen de ölü anma amaçh kullanünuşlardır."' Müze Müdunı Şennur Şentürk, on muzeden, bazılan görucuye çıkmamış ıdollenn, sıgortala- narak, özenle Istanbura getınldığını soyledı Sergının tasanmını Sadık Karamustafa, Veşim Balaban, Hasan Fıratgerçekleşhnrken fotoğraf- lanm da Haldun Ayduigün çektı Sergının 180 sayfalık, bol resımlı kataloğu da yayımlanıyor T^ f 1*1 •• 1 • > ! • DİSK'ebağhTûmEmekfflerSen- Emeklüersozleşme ıstedı ^ g ^ K S Sdesinde \ürüdü. "Toplusözleşme Hakkı Istiyoruz" yazıh pankart taşryan emekbler, cadde boyun- ca çevredeki yurttaşlara talepleri hakkında broşür dağıtn. Taksim Meydanı'nda açıklama yapan EmekK-Sen Be>oğlu Şube Başkanı Hasan Taskır,em€kKlerin açhk, yokluk ve yoksulluk içinde ol- duğunu söyledL Taşlor. "Emekliler bir ramazan ayına daha açhk, yokluk ve yoksulluk içinde gir- di. Mahkemey le kazandığımız Tİ FE alacaklanmız ba\ ramdan önce, 'konut edmdirme yardımı' adı altında kesilen paralanmız da hemen ödenmeüdir. Her emeküye, insanca vaşayacağı şekilde yüda en az 2 ikramiye ve >akacak >ardımı yapılmalıdır" dedL (Fotoğraf: SALlM HALÎMOĞLU) The Povver of Dreams Şimdi Honda HR-V zamanı! Görüş açısı yüksek, ergonomık tasanm Yakıt ekonomisı sağlayan 1.6 It. motor Otomatık vıtes avantajı Gerçek zamanlı 4x4 konforu Kent ve doğa koşullarına mükemmel uyum EkİfTI "Honda 1EOV wl al* k sce ozel avantajlarta 2006 model HR-V'ler Honda Plaza'larda sızı beklıyor hmttikMonıoM y« da HONDA TÜRKİYE A.Ş. wwwhondaxom.tr GENİŞ AÇI HİKMETBtlA Hangi Attilâ llhan? Cumhuriyet Genel Yayın Yönetmeni Ibrahim Yıldız'ın pazartesi yazısı zaten ılk -belki de son - ışareti veriyordu. Başlık "Attilâ llhan aynldı" di- yordu: "Yazarımız Attilâ llhan, yaşadığı sağlık sorunlan nedeniyle bundan böyle Cumhuri- yet'teki yazılanna son verdi." Yıldız, llhan'ın aynlma gerekçesini kendi satır- lanyla aktarmıştı. O gerekçede çok şey vardı: "Bilmem söylemiş miydim, benim sicilimde bir enfarktüs sabıkası vardır; geçtiğimiz yayın döneminde, -hekimlere bakarsan aşın çalışma- dan-, bazı arazı nüksetti, gazeteye mümkün mertebe aksettirmeden, iki defa 'yoğun ba- kım'da kızağa çekildım. Yeni yayın dönemine baslamadan, görüşleri- ne başvurduğum dört farklı hekimin dördü de, üzerimdeki yükü haftfletmemin bir 'sağlık mec- buriyeti' olduğunu belirtti; dediklerine göre, iki yayınevi, bir gazete ve bir televizyondaki yoğun çalışmayı kaldıramazmışım. Cumhunyet'teki yıllanm, meslek hayatımın en hareketli, en renklı, en bereketli yıllan oldu. Her şey -bilhassa tahammülünûz ve sabnnız- için hepinize teşekkür ederim." Şu kısacık üç paragrafta neler gizli? On parmakta on hünerie geçirilmiş 80 yıllık bir ömür. Şair, yazar, eleştirmen, sinemacı... Nesilier onu okudu. Kaç şair, kaç yazar, kaç genç onu örnek aldı. 80 yaşında, dört doktorun müdahalesiyle an- cak ve de kısmen durdurulabilen bir çalışma bir üretme azmi... Gazetedekı çalışma arkadaşlanna bile duyur- madan yaşanan yoğun bakım. "Yoğun bakım'U günlerden sonra bile iki yayı- nevi, bir gazete ve bir televizyonda yoğun çalış- ma... Kitaplar, söyieşiler, yazılar, yazılar... Ve hep sorgulayan yazılar... Onun için değil mi ki, Attilâ llhan'ın kıtapları "Hangi?" sorusuyla başlayan başlıklar taşıyordu. Yazarken ölmek kaç yazara, kaç şaire nasip olur? "Sağlık mecbuhyeti" olmasa daha da yaza- caktı. Okurlanna tahammül ve sabırian için teşekkür ediyor. Aslında tahammül eden, sabreden ken- disiydi. O sabıria ve tahammülle yazmaya de- vam etti. Yozlaşmanın tüm boyutlanyla nasıl egemen olduğunu gordü. Edebiyatın nasıl üç kuruşluk çıkar uğruna ayaklar attına alındığını gördü. Satış için, ucuz şöhret için, o güzelim ilham perilerinın nasıl katledıldiğinı gördü. Her yerinden pislık akan, -Attilâ llhan'ın sıkça kullandığı Türkçe ile söyleyelim- tefessüh etmiş- çürümüş ödüller için, kişiliklerin, kaJemlerin nasıl küçüldükierini gördü. Yıne de yazdı. Tahammülle. Sabırta. Attilâ llhan, işte o Attilâ llhan'dır. [email protected] 'Asia kecf gibi yatnnyorunt' • tstanr^U Haber Servia - Karagürnrük Spor Lokali baskınım azmettirmekten yargılanan Alaattin Çakıcı, "Hapishanede devletin koyduğu kurallara harfiyen uyuyorum ama asla kedi gibi yatmıyorum" dedı. Çakıcı ile birlikte 9 kişinin yargılandığı davaya dün tstanbul 9. Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam edildi. Çakıcı, duruşmada. mahkeme heyetine "Beş yıldır sizi ınandıramadıysam, 15 yılda da inandıramam. Akrabalanm ben cezaevindeyken benim onurum ve şerefim için yapmıştır. Kendilerine talimat vermedim" dedı. Çakıcı, hapishanede kurallara harfiyen uyduğunu söyledi. Oturumda sanıklar- dan Okan Erunal ve Omer Koç tahlıye edilirken duruşma ileri tarihe ertelendi. THY uçagnm cam çattedı • ANKARA(AA)-TûrkHavaYollan (THY) Basın Müşaviri Ali Genç, Ankara'dan Erzincan'a giden uçağm ön camında çatlama meydana geldığım büdirdi. Genç, uçağın, uçuşa engel bir durum oluşmamasına karşın güvenlik gerekçe- sıyle Ankara'ya gen döndüğünü belirtti. Ulusal kurtuluşçuluğun kapitalist emperyalizme karşı bir toplumsal savaş olduğu da anlaşılacak; emperyalizmin Türk'ü Kürt'e, Kürt'ü Türk'e kırdırmak için Ortadoğu'da tezgahladığı kirli ve kanlı oyunlar da... * * Emperyalizmin yeni ve yerli işbirlıkçilerinin kimler olduklan da... Uğur Mumcu Cumhurtyet, 28 EyliU1992 um:ag kitaplan