Katalog

SAYFA CUMHURİYET 30 OCAK 2005 PAZAR 8 HABERLERİN DEVAMI TURKIYE Istanbul Y 8 Sinop Y 13 Adana Y 16 Edirne 3 Samsun B 15 Mersin Y 15 Kocaelı Y 10 Trabzon Çanakkale Y 11 Giresun Izmir Y 14 Ankara B 16 Diyarbakır B _B 13 Şanlıurfa B 12 Y 7 Mardın B Manisa Y 1Ş! Eskişehir Y 8 SiirL B Aydın Y 14 Konya Y 11 Hakkâri Denizlı Y 16 Sıvas K 4 Van Zonguldak Y 11 Antalya Y 17 Kars B -3 Butun bolgelerımız parçatı ve çok bulutlu, Marmara, Ege, Batı Kara- denız OrtaKaradenız'ınıç kesımlen Iç Anadolu ve Akdenız yağışlı geçecek Yagışlar Trakya ıle Bo lu nun yuksek kesımlenn de karla karışık yaÇmur dıger yerlerde yağmur ve saÇjanak şeklınde olacak Hava sıcaklığı yurdun ku- zeybatı kesımlerındebıraz azalacak dığer yerlerde ar tacak DIS MERKEZLER Oslo Helsınkı Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Parıs Bonn Münıh B K B Y K K K K K -2 -8 -2 8 4 2 2 1 0 Berlın Budapeşte Madrıd Viyana Belgrad Sofya Roma Atına K B B B B K B Y -1 -3 7 -4 -5 3 7 15 Zürıh B -6 Şam Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bişkek Tiflıs Kahıre K B B B K K B B -8 -1 -17 5 6 -1 7 25 B 19 0 Açık Parçalı bulutlu Bulutlu k Çok bulutlu ı Yağmurlu Karlı Gok gurultulu GUNCEL CUNEYT ARCAYUREK • Baştarafı 1. Sayfada Dahaönceki günlerde Başbakan'la, Dışişleri Ba- kanı'nın Kıbrıs'ta kalıcı çözüm olmadıkça asker çe- kilmeyeceğini söylemelerine karşın Orgeneral Bü- yükanıt'ın aynı içerikteki söylemi neden ilgi odağı ol- du? Neden gayet açık; bugünkü iktidarın Kıbrıs'la il- gili açıklamalarından bir süre sonra vazgeçerek tam tersi yönde adımlar attığını gösteren belgeler; bel- leklerde, gazete koleksiyonlarında ve herhalde KK- TC Cumhurbaşkanlığı arşivindeönemli biryertutu- yor. Bu gerçek karşısında askerin kararlı sesi elbette sivil seslere yeğlenecekti, yeğlendi. • • • Kara Kuvvetleri Komutanrnın vurguladığı politika ile Genelkurmay karargâhı arasında bir çelişki ara- yanlar, bir iki gün önce basını bilgilendirme toplan- tısı düzenleyen Ikinci Başkan Orgeneral Başbuğ'a nedüşündüğünü, bu açıklamanın hükümettarafın- dan da paylaşılıp paylaşılmadığını sordular. Orgeneral Başbuğ, "Kara KuvvetleriKomutanı'nın söyledikleri 'elbette' Genelkurmay'ın görüşleridir" diyerek çelişki arayışlarına gereken yanıtı verdi. Orgeneral Büyükanıt Kıbrıs'ta asker çekmenin ko- şulunu açıklarken aynı görüşü hükümetin de pay- laştığını söylemişti. Orgeneral Başbuğ'a hükümetin de bu görüşü paylaşıp paylaşmadığının sorulması- nın bir nedeni var: Askeri, hükümete ters düşürmek! Soru tuzağına düşmeyecek kadar basını ve ba- sında kimin kim olduğunu pekâlâ bilen ve tanıyan Orgeneral Başbuğ; gelişmeleri izleyen birinin sor- maması gereken soruyu, KKK'nin ifade ettiği Genel- kurmay görüşünün "aynı zamanda hükümetyetkili- lerince de ifade edilen görüş olduğunu" söyleyerek karşıladı. • • • Genelkurmay'ın açıkladığı koşulu gerçekte hükü- met (RTE ile Gül) acaba benimsiyor mu; yoksa Or- general Büyükanıt'ın açıklamasının ertesi günü Mil- liyet'te yayımlanan bir Ankara haberinde öne sürül- düğü gibi RTE ile Dışişleri, ayrı bir görüş açıklama- ya mı hazırlanıyor? RTE ve Gül'ün devletin üst kurullarında saptanan politikalarıntamtersini ızledikleri bilinmeyen bir ger- çek değil; bu gerçek dikkate alınırsa AB müzakere sürecinde yeni bir ivme kazanabilmek ıçin RTE ile Gül'ün Genelkurmay'a koşut açıklamalarını birden değiştirmeleriolasılığınıherzamangöz önünde tut- mak gerekiyor. Baksanıza; "AB için Kıbrıs 'ta çözümü şart" gören ve "Ben, RTE'nin iç cebinden yepyeni bir Kıbrıs oyuncağı çıkaracağına inanmak istiyorum" dıyen Mehmet Ali Birand, Başbakan'ın "Kıbrıs sihirbazı olacağını" yazıyor. Bakalım "sihirbaz"\n cebinden çıkaracağı Anka- ra tavşanı mı, yoksa Güney Kıbrıs tavşanı mı ola- cak? • • • Kıbrıs'ı AB sürecinde engel görenler daha şimdi- den çeşitli önerilerle gündeme gelmeye başladılar. KKTC'nin bağımsız varlığını sürdürmesiyle fazla il- gili değiller. Bırakıversen, ver kurtul formülünün ye- ni biçimlerini derhal tezgâha koyacaklar. Kıbrıs deyince, her fırsatta o biçim çözüm for- mülleri yazan (dün yine 'Kıbrıs'ta çözüm zorlanabi- lir mi?' diye döktüren) eski Dışişleri Bakanı llter Türkmen'in politik marifetleri, llter Türkmen deyin- ce onunla ilgili Kıbrıs kaynaklı şu bilgi notundaki ya- zılanlar akla geliyor: "llter Türkmen 'e KKTC Bakanlar Kurulu 'nun 7 0- cak 1987 tarih ve 19-87 sayılı kararı uyarınca Dev- let Emlak ve Malzeme Dairesi tarafından 4 Ocak 1987 tarihinde (lütfen dikkat) 'yılda 144 sterline Ka- raman köyünde bir konut her 5 yılda yenilenmek kaydıyla 25 yıllığına' kiralandı. Konu ile ilgili Turizm Planlama Dairesi'nin 13 Ka- sım 1991 tarih ve TD.47/2/83/K26 sayılı yazısında, llter Türkmen'in yasal vekili olan Mr. Y. Grandje- an'/n, Karaman'daki söz konusu emlaki Alman uy- ruklu Bay ve Bayan Kohlhof'a transferetmeyi talep etmiş ve bu transfer işlemi 1992 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere Devlet Emlak ve Malzeme Da- iresi tarafından onaylanmıştı. (lütfen dikkat) Bu em- lakin llter Türkmen tarafından Kohlhof'lara transferi için -dolgun bir hava parası- aldığı bilinmektedir. Tam miktar bilinmiyor." Şair ne demiş; "Kimimiz öldük bu vatan için, ki- mimiz nutuk söyledi." Özcan Buze ülkenin toprak bütünlüğünün tehdit altında olduğunu söyledi 'Türkiye için deııiz bitmiştir 9 İstanbul Haber Servisi - Iş- çi Partisi Uluslararası tlişkiler Bürosu Üyesi Özcan Buze, Türkiye'nin bağımsızlığı ve toprak bütünlüğünün tehlike altında olduğunu vurgulayarak "Türkiye gemisi için deniz bitıniştir. Bağımsız Türkiye gemisini ancakAvrasya deni- zinde yürütebiliriz" diye ko- nuştu. İstanbul Üniversitesi Mezun- lar Derneği, Aydınlanma Söy- leşileri kapsamında "Genişle- tilmiş Ortadoğu Projesi ve Avrasya" konulu panel düzen- ledi. Atatürkçü Düşünce Der- Ölümüniin 84. yılı Mustafa Suphi ve arkadaşları anıldı tstanbul Haber Servisi - Türkiye Ko- münist Partisi (TKP),Ankara ve Istanbul'da düzenlediği et- kinliklerle Türkiye'deko- münist hareke- tin öncülerinden Mustafa Sup- hi ve 15 arkadaşının, 28 Ocak 1921 gecesi Trabzon açıkların- da bir teknede öldürülüşlerinin 84'üncü yılında anma törenle- ri düzenledi. Partinin Selanik Cadde- si'ndeki genel merkezi önünde önceki akşamtoplananTKP'li- ler, meşaleler taşıyarak Türkiye Komünist Fırkası'nın ilk genel sekreteri Mustafa Suphi anısı- na yazılan ağıtlar söyledi. "Ha- yali Gönlümde", "Karade- niz" ve "Avusturya Işçi Mar- şı"nın çalındığı anma törenin- de Nâzım Kültür Evi Şiir Top- luluğu, Nâzım Hikmet'in "Kerem Gibi" şiirini sundu. TKP Genel Başkanı Ayde- nıir Güler törende yaptığı ko- nuşmada, 192 1 'de hayatını kay~ beden Mustafa Suphi ve arka- daşlannın anısınınTKP'de sür- dürüldüğünü ifade etti. lstanbul'da Kadıköy'deki Nâ- zım Kültür Merkezi'nde dün düzenlenen törende Haluk Yurtsever ve Aydemir Güler yaptıkları konuşmalarda, Mus- tafa Suphi'nin siyasi düşünce- sini, TKP'nin ilk dönemini ta- rihsel çerçevede günümüzdeki bazı siyasetleri eîeştirerek de- ğerlendirdiler. neği Kadıköy Şubesi ve De- mokratik Dayanışma Derne- ği'nin katkılarıyla Ortaköy Kültür Merkezi 'nde gerçekleş- tirilen söyleşide konuşan Bu- ze, Büyük Ortadoğu Proje- si'nde Türkiye'nin cephe ülke olarak görüldüğünü söyledi. Buze, Türkiye'nin bölünerek parçalanmaya çalışıldığını be- lirterek fürkiye'nınkurtuluşu- nun Atatürk politikalarına dö- nüşle mümkün olacağını, Ata- türk'ün ittifak anlayışına göre hareket edilmesi gerektiğıni vurguladı. Eınekli 1. Ordu Komutanı Orgeneral Çetin Doğan da Türkiye'nin kendi sorunlannın çözümünü AB'ye ve ABD'ye bırakmaması gerektiğine dik- kat çekerek "Sorunların çö- zümünü AB'ye ve ABD'ye bı- rakırsak sorunlarla birlikte bizde çözülür yok oluruz. Türkiye, macera aramamalı. Türkiye gerçekten adım at- madan önce nerede olduğunu bilmelidir. Aydınlığa çıkma- nın tek yolu, içinde hulunulan şartları bilmek ve iyi değer- lendirmektir" dedi. Doğan, ümmet anlayışından kaçınılması, İslami demokrasi yerine laik demokrasiden yana olunması gerektiğini anlatarak AB için her şeyin gözden çıka- rılıp Türk onurunun çiğnetil- memesinin önemini vurguladı. Gazetemiz yazarı Ümit Zi- leli ise AKP hükümetinin 2 se- nelik performansını değerlen- direrek "AKP iktidarı siya- setiAB veABD'ye, ekonomi- yi IMF'ye bıraktı. İslamiye- tin ılımlısı ılımsızı olmaz. Dünyada Islamiyet, reform ve rönesansını yapamadı. Hiçbir İslanı ülkesinin yöne- timi birbirini tutmadı" diye konuştu. Temel atma töreninde konuşan Erdoğan, deniz ulaşımına yeni ilaveler yapılacağını söyledi. Metro temelini atan Erdoğan, terorizme değindi Zengin ülkelerisuçladı İstanbul Haber Servisi - Başbakan Recep Tayyip Er- doğan, terörün kaynağının yoksulluk ve cehalet olduğu- nu ifade ederek "Küreselle- şen teröre zengin ülkelerin ayırmış olduğu yüz milyar- larca dolar dünyanın fakir ülkelerine ayrılmış olsaydı, belki böyle bir terörle kar- şı karşıya kalmayacaktık" dedi. Istanbul'unAnadolu yaka- sının trafik sorununu büyük ölçüde çözüme kavuşturacak Kadıköy-Kartal Metro- su'nun temeli, Başbakan Re- cep Tayyip Erdoğan'ın ka- tıldığı törenle atıldı. Kadıköy İskele Meydanı'ndaki tören- de konuşan Erdoğan "İstan- bul'u raylı sistem ağına ka- vuşturacağız. Deniz taşı- macılığına yeni ilaveler ya- pacağız" dedi. Marmaray projesiyle ula- şımda entegrasyonun ger- çekleştiğini, şimdi ise bu alanda yeni bir yasa çalışma- sı yapıldığını dile getiren Er- doğan, "Ulaşımı tek elde topluyoruz. Deniz taşıma- cılığını raylı sistemle ve ka- ra toplu taşımacılığıyla bü- tünleştirecek bir sistemi gerçekleştiriyoruz" diye konuştu. 20 ayda bitecek Erdoğan, inşaat firmalan- nın sahiplerinin daha önce bu işi 24 ayda tamamlayacakla- rını söylediklerini, ancak şimdi inşaatın 20 ayda bitiri- leceği sözünü aldığını bildir- di. Erdoğan, daha sonra Ka- dıköy-Kartal Metrosu'nun temelini attı ve inşaatın kaza- sız belasız tamamlanması amacıyla içinde paranın da bulunduğu "talih tüpü"nü temele bıraktı. Silivri Sanayi Bölgesi'ne doğalgaz verilmesi nedeniy- le düzenlenen törene de ka- tılan Başbakan, konuşmasın- da önceki akşam Davos'tan döndüğünü anlatarak şöyle devam etti: "Terör sebep-netice iliş- kisidir. Bunun sebebi yok- sulluk ve cehalettir. Bunla- rı ortadan kaldırırsamz te- rörün beüni kırarsınız. An- cak gelişmiş ülkeler maale- sef bu noktada adım atmış değiller. Teröre karşı ortak mücadelenin içinde yer al- mıyorlar. Teröristin hepsi kötüdür. Terörün dini, mil- leti, milliyeti, ırkı, vatanı yoktur. Teröre karşı tüm duyarlı milletler ortak ha- reket etmek zorundadır. Niçin bu konuya değin- dim? tnsanca yaşamanın zeminini hazırladığımız için bu konuya değindik." AL GÖZÜM SEYREYLE/IŞILÖZGENTÜRK Mostar Köprüsü 'nde Durdum • BaştarafıArka Sayfada ler. Birzamanlarkolkoladansettiklerika- dınlara tecavüz cdip zorla doğurmalarını sağlamışlar. Ve Mostar, eski Mostar olma şansını sonsııza kadar yitirmış. Ama Neret- va Nehri bütün acı anılan unutturnıak is- ter gibi akmaya devam ediyor. Mostar'da dolaştığım gece bcni uyku tut- muyor. Belgesellerde, filmlcrde gördiiğüm savaş görüntülcri tek tek aklıma düşüyor ve Mostar belleğimdcki yerini usulca alıyor. Farkındayım, bu bayram sonrası Saray- bosna gezisiyle içinızı epey kararttım ama elimde değil. Oysa Hirvatistan'ın ve dün- yanın en giizel kentlerinden biıi Dubrov- nik'te, bu dünya mırası olarak koruma al- tındaki ortaçağ kentinde, yas.amımın en si- hirli gezilerinden birıni yaptım, sanki za- man durmuştu vc az sonra deniz şövalye- leri muhteşem bir geçit töreni yapacaklar- dı. Bitmedi, "bujiteri dükkânı" gibi do- laşan (bu bana kızımın taktığı ad) tıpatıp benzerim Elvan'ı tanıdım, hepsinin yaşı benden kiiçük ama gezi ve yaşam bilgile- ri kocaman genç dostlaredindim. Oiizelim deniz lokantalannda, en sevdığım yemek- leri yedım, Ragusa adlı restoranda yedi- ğim Italyan usulü karides mükemmeldi. Bu karidesin yapılışını bir arkadaşımdan öğrendim, tirsatını bulursam size de anla- tırım. Parmaklannızı yiyorsunuz. Hayır ne yaparsam yapayım, bu gezide savaş peşimi bırakmıyor. O güzelim orta- çağ kentinde dolaşırken belediye binası- na ginyorum. Yanımda bizimle kenti dola- şan ve her taşı, her heykeli keyıfle anlatan kırk yıllık Dobrovnıkli Hırvat Srdzan Ta- uşan var. Binayı dolaşıp kapısında bellek yazan bir salona geliyoruz. Srdzan'ın an- sızın rengi saranyor, "Hayır ben gire- nıem" diyor, "içerde savaşta yitirdiğim 25 arkadaşımın fotoğrafı var". Srdzan'i kapıda bırakıp içeri giriyorum, duvarlarda yüzlerce fotoğraf ve hiç durmadan savaş görüntülerinin akıp gittıği bir televızyon. Mıhlanmış gibi televizyona bakmayabaş- lıyorum. Görüntüler akıyor, vurulan çocuklar, acı çığlıklar atan anneler, toplu cenazeler. Gezdiğim bu muhteşem kent, Sırp topçulan tarafından 1992'den 1995'e kadar tepeden her gün binlerce havan topuyla bombalanmış. Savaştan sonra bütün dünya buraya kiremıt yollamış, bom- balarla yok edilen o güzelim kiremit dam- lann yeniden yapılması için. Görüntülere dayanmak çok zor, fırlayıp dışan çıkıyorum, dışarıda sessizlik, kent sakin ve yakın geçmişi unutmak istiyor. Doğanın ve hayatın cömert davrandığı bu kıyılar, bu güzel yurt yeniden o mutlu es- ki günlere dönmek istiyor. Yeniden cennet- teolmayı... İsilozgenturk@superonline.com Gökduman, Türk halkmın yardıma duyarsızlığını değerlendirdi 6 Korku ve güvensizlik' FIRAT KOZOK ANKARA - Psıkolog Birol Gökduman, tüm dünyanın yar- dım için seferber olduğu Güney Asya felaketine Türk halkının ye- terli ilgiyi göstermemesinin, in- sanların bilinçaltlarındaki korku ve resmi kurumlara karşı duyulan güvensizlikten kaynaklanabilece- ğini söyledi. Gökduman, Türk halkının Gü- ney Asya'daki tsunami afetine ge- reklı duyarlılığı göstermemesinin arkasındaki olası nedenleri Cum- huriyet'e anlattı. Gökduman, ana hatlarıyla şu saptamaları yaptı: # tnsanlar Türkiye'de bir dep- rem beklentisi içerisindeler. Ön- ceki depremin hâlâ anımsanıyor oluşu ve bunun yarattığı korku, depremle ilgili her duygunun ve Kocatepe Kültür Merkerinde yapılacak Solpartiler ODPkongresinde ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Özgürlük ve Daya- nışma Partisi (ÖDP) 4. Ola- ğan Kongresi bugün yapıla- cak. Genel Başkan Hayri Ko- zanoğlu, "Özgürlükçü Sos- yalizm Yolunda" ana başlığı altında sürdürülen kongre ça- lışmalarının, bugün Kocatepe Kültür Merkezi'ndeki kongre ile tamamlanacağını söyledi. Avrupa Sol Partisi üyeleri ve Avrupa Anti-Kapitalist Sol Partiler Platformu'ndan parti- lerin kongreye konuk olarak katılacağmı anımsatan Koza- noğlu, Güney Kıbrıs'tan AKEL, KKTC'den Cumhuri- yetçi Türk Partisi, Barış ve Demokrasi Hareketi, Birleşik Kıbrıs Partisi, Toplumcu Kur- tuluş Partisi ve Yeni Kıbrıs Partisi'nin de davetliler ara- sında yer alacağını bildirdi. durumun bastırılmasına ve gide- rek yok sayılmasına neden olmuş olabilir. Insanlar, korkularını anımsatan her şeye, böylece de yardım konusuna yabancılaşıp uzak durmuş olabilirler. # Sorumluluğun dağılması ku- ramına göre eğer bir olayda zor durumda olan kişinin çevresinde birden daha fazla kişi var ise bu kişi ya da aktörlerden herbiri yar- dımı bir diğerinin yapabiliyor ol- ması olasılığını düşünerek des- tekten kaçınabilir. Kuramın diğer tezine göre ise eğer yardım ge- reksinimi sırasında tek seçenek biz olsaydık, yardım etme olası- lığımız çok yüksek olabilirdi. # Marmara depreminin ardın- dan bazı resmi kurumlara duyu- lan güvensizlik, yardımlann ge- rekli yerlere ıılaşamayabileceği endişesini doğurmuş, bu da yar- dımdan kaçınılmasında etken ol- muş olabilir. Gazetelerde ve tele- vizyonlarda travmatik, ürkütücü ve reyting getiren haberler ve programlar birey algısı düzeyirı- de bir duyarsızlaştırma yaratmış olabilir. GUNDEM MUSTAFA BALBAY I Baştarafı 1. Sayfada FP'den AKP'ye onlarca parti kurultayı izledik, kar- şılıklı saygının böylesine azaldığı bir ortama çok az tanık olduk. Salona girince neredeyse duvara çarpacağımı sandım. Büyük partilerin kurultaylarının büyük sa- lonlarda yapılmasına alıştığımız için, salondan çok, genişçe bir odadaymışız gibi geldi. Cuma günü bu köşenin başlığı şuydu: CHP'nin Olağanüstü Kişisel Kurultayı... Dün de aynı tablo vardı. Hani neredeyse ülkeyi yönetmeye aday bir partinin kurultayı değil de, "CHP'yi çok sevenler derneği"r\'m kendi içinde yarışıydı. Aynı durum salonun duvarlarına da yansımıştı. Baykal'ın konuşması ağırdı. 1 Mart tezkeresi ve CHP'ye saldırılara ilişkin değerlendirmelerinin ço- ğunda haklılık payı vardı. Medyaya yönelik eleş- tirileri de öyle. Konu medyaya gelmişken altını çi- zelim; çok satışlı medyada Baykal'ın kesinlikle gitmesini isteyenlerin çoğu Başbakan Erdoğan'a hayranlık duyuyor! Baykal'ın konuşmasının Sarıgül'e ilişkin bölü- mü, belgeler ve kimi suçlamaların yanı sıra, yarı dedikodu havası uyandırıyordu. O bölümde dü- zeyi bu kadar düşürmesi gerekli miydi, bilemiyo- ruz. Yazıyı kaleme aldığımız saatlerde elimizde sa- dece Sarıgül'ün yazılı konuşması vardı. Henüz kürsüyeçıkmamıştı. Metin, son biraydıryapmak- ta olduğu konuşmaların genel özetiydi. 'Şaşkımm... Karmakarışık...' Ikinci bölümü salonun içindeki ve dışındaki CHP'lilere ayıralım. Çoğu delege olmak üzere pek çok kişiyle sohbet ettik. Çankırı delegesi Hasan Çelen yarı şaşkındı. "Kazanan kim olursa olsun, CHP kaybediyor" deyip devam etti: "Ben uzun yıllar Baykal'ın değişmesi yönünde oy kullandım. Hâlâ da aynı görüşteyim. Ama yeri- ne Sarıgül gibi birinin gelmesini de istemiyorum. Böyle bir ikilemde kalacağımı hiç düşünmemiş- tim." Izmir delegesi Cengiz Onur, CHP yönetiminde artık 78 kuşağının ağırlıklı olması gerektiğini dü- şünüyor. Sarıgül'ün söylemlerini çekici bulmuşlar da, kafalarına şu kuşku düşmüş: "Ya Sarıgül de gelince gitmek bilmezse?" Bunu kendisine de söylemişler. Sarıgül, "genel başkan olursam iki ay içinde tüzük kurultayına gi- deceğim" sözü vermiş. Onur şöyle düşünüyor: - Şimdi oyumuzu Sarıgül'e veririz. Sözünde dur- mazsa ona da muhalefet ederiz. Ankara delegelerinin ağırlığı Baykal'dan yanay- dı. Onlar da koro halinde şunu söylediler: "Eğer partide değişim olacaksa; bu, Baykal'ı aşacak biriyle olur. Dışarıdan baskıyla olmaz." Kurultay'ın genel havasına ilişkin CHP'lilerin kul- landığı sözlerden bir demet yapıp yorumsuz ak- taralım: - Şaşkınım... - Halimize dışarıdan bakan biri oy verir mi? - Herşey karmakarışık... - Kurultaylarımızda mafya kılıklı insanları da mı görecektik! Kurultay salonunun önünde yazım hatalarıyla dolu kısa bir bildiri dağıtılıyordu. özeti şöyleydi: CHP; hisselerinin yüzde 55'i Deniz Baykal'a, yüzde 4O'ı Önder Sav'a, yüzde 5'i örgüte ait bir şirket gibi yönetiliyor. Salonun delegeler bölümünde ağırlık Bay- kal'dan yana görünüyordu. Bunun yanında saat 16.00 sıralarında henüz kararını vermemiş dele- geler de vardı. Baykal'ın partiyi büyütmek için bu tür benzetmelere meydan vermeyecek bir açılım yapması gerekiyor. Avucunuzdaki bir şeyi gereğinden fazla sıkar- sanız, işe yaramaz hale gelebilir! ankcum // cumhuriyet.com.tr MİLLİ PİYANCO ÇEKİLDİ 600,000 YTL 121286 200,000 YTL 002346 100,000 YTL 172138 10,000 YTL 001172 035174 039580 167412 170338 197180 232869 248356 277986 302783 5,000 YTL 005659 018611 043954 048578 077418 086903 093366 139517 173584 265091 285595 291335 296961 432465 439682 490209 503841 507908 508458 566288 800 YTL 013137 022272 029842 043174 076285 089258 123728 144280 172552 178440 208255 239506 250939 256104 302384 333401 368635 400005 430409 458154 495965 536816 560567 578814 019760 022464 036868 051011 077767 092403 114763 126324 147958 177727 180238 219394 242397 252488 279261 317397 337519 379655 403397 433835 468874 501359 537311 570431 592960 600 YTL 023496 027135 038792 044129 057297 057765 084848 086057 095169 119472 134226 141613 164364 165952 019766 027251 041681 065795 079395 093839 118183 131528 163451 177855 189979 220378 242648 254100 282510 329530 361506 386551 405866 442170 474505 510690 546321 572063 593062 027980 052412 069385 090777 119905 150195 169332 020255 029187 042018 066070 174414 184968 210172 245651 259478 269552 290918 319603 333304 363036 408252 428035 448946 476203 517113 541965 566587 592542 174755 185136 231448 251070 261578 278328 291150 321277 335088 369745 420301 434452 466171 488776 518097 544244 567303 593751 400 YTL 108849 122074 143861 165448 178417 193035 228791 246668 254666 301275 331683 361758 392797 415802 457202 479931 513662 547187 575678 597166 036803 054009 082177 092189 122852 151798 172830 001471 005344 025474 059221 104244 115000 129229 150745 191525 215942 229857 265116 292476 319296 331006 389589 410591 422979 437539 458503 470726 510110 559277 580005 001497 013766 030382 065305 109061 122072 132145 162505 193758 224505 242392 266861 296001 307849 321576 340297 390725 415477 423561 446406 462188 493363 517651 562186 588729 176976 202911 235284 252938 263181 278336 291162 325223 335280 377550 424569 436795 467268 492738 520163 559332 581869 595670 002140 022371 034433 089777 112553 122809 140608 176585 204814 228080 243603 286357 301619 308891 322321 353386 397001 421548 425461 450197 462223 494568 524036 565299 593074 181199 209773 243888 255548 266410 280252 294366 326295 350215 406235 426300 439988 473796 501008 531638 560486 582604 598501 003189 022663 037680 091144 114763 123325 141058 181499 206125 228200 259292 287280 301834 311031 328720 376628 421620 431691 456354 468953 509553 525624 567990 598034 50 YTL 208 280 287 332 363 371 449 659 680 838 16 YTL 49 53 60 89 Amorti 4ve9